Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Mehmet Akif’le Nâzõm Hikmet’in
dünya görüşlerinin aynõ olduğunu
kimse söyleyemez.
Belki de birbiriyle taban tabana zõt
siyasi fikirlere sahiptiler.
Nâzõm, proletarya devrimine ina-
nan, Kurtuluş Savaşõ ve Mustafa
Kemal için en güzel şiirleri yazan, di-
yalektik ve tarihi materyalizme bağ-
lõ bir şairdi.
Mehmet Akif ise İslam dinine gö-
nülden bağlõ, Kuran-õ Kerim tercü-
mesi yapan ve bir ara Mustafa Kemal
devrimiyle ters düşmüş bir şairdi.
Ama bu zõt görüşler Nâzõm’õn
Mehmet Akif’e saygõ duymasõnõ en-
gellememiş, tam tersine bir şiirinde
“Akif inanmış adam-Akif büyük
adam” diyerek, İstiklal Marşõ şairi-
mizi yüceltmeyi bilmişti.
Çünkü siyasi görüşten çok daha
önemli olan bir şey vardõr: Kişilik!
Mert ve düzgün kişilikler önünde
herkes eğilir, onlara herkes saygõ du-
yar: Düşmanlarõ bile.
İlhan Selçuk’un ölümünün yarat-
tõğõ büyük saygõ dalgasõnõ böyle
açõklamak gerekir kanõsõndayõm.
Cumhuriyet gazetesi okumayan-
lar ve belki de onun fikirlerine, si-
yasal duruşuna yakõn olmayanlar bi-
le bu büyük kişiliğin önünde eğil-
diler.
Çünkü Türkiye, sayõlarõ giderek
azalan mert, dürüst, kendini ve ka-
lemini satmayan bir devrimci düşü-
nürü yitirmişti..
Bizim kuşağõn İlhan abisiydi o.
Ve ömrü boyunca iki büyük tut-
kusu olmuştu: Cumhuriyet ve Cum-
huriyet!
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş
aydõnlõğõnõ ve bu ilkelere bağlõ kalan
Cumhuriyet gazetesini savunmak
için ömrü boyunca mücadele etti.
Bir saniye kararsõzlõğa düşmeden,
bir milim ödün vermeden; her zaman
dik, her zaman ilkeli bir duruştu bu.
Böyle bir kişiliğin saygõ görme-
sinden ve ölümü karşõsõnda herkesin
sarsõlmasõndan daha doğal bir şey
olamaz.
Türkiye garip bir yer.
1970’lerde İlhan Abi’yi solcu ol-
duğu gerekçesiyle askeri cezaevlerine
kapattõlar. Ziverbey Köşkü’nde iş-
kenceden geçirdiler.
2000’lerde ise aynõ İlhan Abi’yi
darbe hazõrlamak suçlamasõyla göz
altõna aldõlar.
Dünyada darbecilerin hapsettiği bir
darbeci olabilir miydi hiç?
İlhan Abi hep aynõ İlhan Abi’ydi.
(27 Haziran - Vatan)
29 HAZİRAN 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
İLHAN ABİ’NİN ARDINDAN 13
CMYB
C M Y B
Dostlarõ, İlhan Selçuk’u anlattõ: ‘Devrimci kişiliği ve siyasi çizgisi ölümüyle son bulmayacak’
Tek tutkusu Cumhuriyet’ti
Evet, solcuydu, devrimciydi, ay-
dınlanmacıydı, zekiydi... Peki ‘suç’u
neydi?
İlhan Selçuk, “yazı”nõn büyük bir
ustasõydõ. Ağabeyi Turhan Selçuk’un
“karikatür”ün büyük bir ustasõ ol-
duğu gibi...
Tabii, ikisinin de o ustalõklarõnõn ya-
nõnda başka özellikleri de vardõ. Sol-
cuydular. Aydõnlanmacõydõlar. Atatürk
dönemi devrimlerinin önemine inanõ-
yorlardõ. Onlarõn korunmasõnõ istiyor-
lardõ. Bugünkü iktidarõn Cumhuriyet’in
kurumlarõnõ ve kazanõmlarõnõ tahrip et-
mekte olduğu görüşündeydiler. Bunun
önlenmesi gerektiğini düşünüyorlardõ.
Aynõ veya benzeri görüşleri paylaşan
milyonlarca vatandaşõmõz gibi...
Onlarõn yaptõğõnõn başkalarõndan far-
kõ şuradaydõ: O görüşlerini her gün ka-
muoyuna yansõtõyorlardõ.
Turhan Selçuk karikatürleriyle yansõ-
tõyordu, İlhan Selçuk yazõlarõyla...
Tabii, karikatürde düşünceler, mi-
zah yoluyla, dolaylõ olarak ifade edi-
lir. Yazõda doğrudan doğruya da dile
getirilebilir.
İlhan Selçuk ikisini de yapõyordu.
Onun da mizah yanõ, ağabeyi gibi çok
güçlüydü. Yazõlarõnõ zaman zaman
esprilerle, fõkralarla süslüyordu. Ama
doğrudan doğruya anlatõmõ da güçlüydü.
Söyleyeceğini açõk ve seçik olarak da
söylüyordu. (Başbakan’õn tercih ettiği de-
yimle “açık ve net” olarak...)
Ayrõca, görüşlerini, konferanslara,
panellere katõlarak da anlatõyordu. Bun-
larõn hiçbir gizli yanõ yoktu. Anlaşõl-
malarõ için tercüman kullanõlmasõna ve-
ya yorumlar yapõlmasõna ihtiyaç yoktu.
İlhan Selçuk, aklõndan ne geçiyorsa, on-
larõ, olduğu gibi her yerde söylüyordu.
Anlaşõlõyor ki, İlhan Selçuk, bunlarõ
özel telefon görüşmelerinde de söylü-
yormuş... Ergenekon savcõlõğõ, onun te-
lefonlarõnõ, gözaltõna alõnmasõndan ön-
ceki dönemde dinletmiş. Onu, bu din-
lemelerin kayõtlarõna bakarak -21 Mart
2008’de- gözaltõna almõş, saatlerce sor-
guya çekmiş. O konuşmalarda “doğru-
dan doğruya” suç unsuru aramõş. Bu-
lamamõş... Kendisini serbest bõrakmõş,
ama sonradan o konuşmalar hakkõnda
“yorumlamalar” yap-
mõş. Ve yorumla-
malara da-
yanarak,
h a k -
kõnda ‘müebbet hapis’ cezasõ istemiş.
Savcõlõğõn Birinci Ergenekon iddia-
namesinin İlhan Selçuk’la ilgili bölü-
münü Sedat Ergin, Hürriyet’teki yazõ-
sõnda hatõrlattõ... Çarşamba günü Selçuk
için Lütfi Kõrdar Salonu’nda yapõlan tö-
renden sonra gazeteye döndüğünde ak-
lõna gelmiş... Ergenekon iddianamesinin
o bölümünü açmõş. İddianameye, aynen
alõnan telefon dinlemelerinin konularõyla
birlikte, İlhan Selçuk’a sorgulanmasõ sõ-
rasõnda sorulan sorulardan örnekler ve-
riyor.
Selçuk’un Cumhuriyet’in imtiyaz sa-
hibi ve başyazarõ olarak Genel Yayõn
Müdürü İbrahim Yıldız’la, Ankara
Temsilcisi Mustafa Balbay’la
yaptõğõ iş konuşmalarõ... Ko-
nuşmalarda adõ geçen
tanõnmõş kişilerle
Selçuk’un iliş-
kilerinin ni-
teliğiyle il-
gili sorular.
(Sorgucular
soruyor: “Koç
ailesiyle nasıl
bir ilişki-
n i z
var?.. Bu
a i l e d e n
kimlerle gö-
rüşürsünüz. Hangi sıklıkla görüşür-
sünüz? Mehmet Emin Karamehmet’le
aranızda ne ilişki vardır?.. Şevket
Sabancı’yı, Mete Akyol’u tanıyor mu-
sunuz?..” Selçuk bunlara “Dostum-
dur”, “Tanıyorum” diye cevaplar ve-
riyor. Ve bunlar sanki bir iddianõn deli-
liymiş gibi tutanaklara geçiyor...)
Aynõ şekilde Selçuk’un dostlarõyla, ak-
rabalarõyla yaptõğõ konuşmalar... (Mesela
halazadesi Mehmet Benli ile Fashion
TV’deki mankenler hakkõndaki konuş-
malarõ...)
Bunlar ve daha bunlara benzer neler
neler... Hepsi iddianamede var...
İddianamenin bir kõsmõnõ, ilk yayõm-
landõğõ sõrada ben de okumuştum. Sedat
Ergin’in gerçekten çok isabetli ve etki-
leyici yazõsõ üzerine, sayfalarõnõ bir ke-
re daha taradõm...
İddianamede, bu dinlemele-
re ve tutanaklara göre yapõlan
değerlendirme sonunda is-
tenilen müebbet hapis ce-
zasõnõn dayanağõ olan
deliller hangileriydi,
onlarõ bulmaya ça-
lõştõm.
O dinlemelerin id-
dianameye alõnmasõ
ilginçti, ama o ko-
nuşmalardaki un-
surlarõn hiçbiri,
müebbet hapis ce-
zasõnõ gerektirecek
bir suç delili gibi
görünmüyordu.
Tabii, hepsi-
ni yeniden oku-
yamadõm. Bu
çok vakit isti-
yor... Ama Si-
livri duruş-
malarõnõn ilk dönemini izleyen arkada-
şõm Serkan Ocak’õn gazete için hazõr-
ladõğõ geniş özetler var. Onlara bakõnca,
iddianameden alõnmõş bazõ alõntõlar da il-
ginç. Ben de bugün onlarõ hatõrlatayõm.
“Zeki” olmak ve sanık
olmak
İddianamede, İlhan Selçuk’un 1972-
73 yõllarõ arasõnda gözaltõna alõnõp
tutuklanarak yargõlandõğõ davada Zi-
verbey Köşkü’nde gördüğü işkenceyi
“akrostiş” yoluyla mahkeme tuta-
naklarõna geçirdiği hatõrlatõlõyor. (Sel-
çuk sonunda beraat ettiği o davayla il-
gili anõlarõnõ “Ziverbey Köşkü” adlõ
kitabõnda anlatmõştõ.) Ve şöyle deni-
liyor:
“Buradan, şüphelinin ne kadar
uyanık ve zeki olduğu anlaşılmıştır.
Ergenekon terör örgütü içindeki
faaliyetlerinde de hiçbir zaman açık
vermemeye çok dikkat ettiği, örgü-
tün gizlilik ilkesine maksimum uy-
duğu anlaşılmıştır.
Selçuk’un yargılanıp beraat etti-
ği bir davayı burada hatırlatmamı-
zın nedeni, şüphelinin önceki sor-
gulamalarda ve ifadelerinde ne ka-
dar tecrübeli ve profesyonel oldu-
ğunu vurgulamak içindir. Yoksa
şüpheli hakkında daha önce kesin-
leşmiş bir hüküm bulunan davayı
tartışmak değildir.” (...)
“Selçuk cep telefonu kullanma-
maktadır. Sabit telefondan yaptığı
görüşmelerde de çok dikkatli ko-
nuştuğu, örgütsel yapıyı deşifre ede-
bilecek her türlü söz ve tavırdan
uzak durduğu tespit edilmiştir.”
(26 Haziran - Radikal)
İlhan Selçuk için futbol turnuvası
İstanbul Haber Servisi - Sivil
toplum örgütü temsilcileri, Cum-
huriyet okurlarõ, İlhan Selçuk’un,
Cumhuriyet ve demokrasi mücade-
lesinin Cumhuriyet yönetimi tara-
fõndan sürdürüleceğini ve bunun
takipçisi olacaklarõnõ vurguladõ-
lar. Mesajlar özetle şöyle:
Prof. Dr. Didar Eser (Anadolu
Ulusal Uyanış ve Dayanışma
Platformu Başkanı): Yõllarõn çok
değereli kalemi, tüm ürettiklerinin
yanõ sõra onurlu ve dik duruşu ile
hiç unutmamamõz gereken bir iz
bõrakarak ayrõldõ aramõzdan. Sel-
çuk’u kaybetmek hepimiz için çok
zor.
Gürsel Tekin (CHP PM üyesi):
Cumhuriyet Gazetesi Başyazarõ İl-
han Selçuk’un ölümü devrimci de-
mokrat kamuoyunu derinden sars-
tõ. Selçuk, “Ergenekon” adõ veri-
len operasyonlar kapsamõnda sa-
bahõn 04.00’ünde hoyratça gözal-
tõna alõnmõş ve günlerce sorgulan-
mõştõ. Yõllarõn yorgunluğunu taşõ-
makta zorlanan bedeni, bu hoyrat-
lõk karşõsõnda daha fazla dayana-
mamõştõ. Selçuk’un geniş kitleler
üzerindeki etkisini bilenler, Cum-
huriyet’in çõnarõnõ susturarak kor-
kuyu egemen kõlmaya çalõşmõştõ.
Ama olmadõ, hesaplarõ tutmadõ.
Yõllardan bu yana Cumhuriyet ga-
zetesinin kurumsallaşmasõ için ça-
ba gösteren İlhan Selçuk, fikirle-
rinden ödün vermedi. Kendisine
karşõ yapõlan haksõz yayõnlara kar-
şõ dik durmayõ başardõ. 12 Mart ve
12 Eylül faşist cuntalarõnõn gadri-
ne uğramõş bir devrimci olmasõna
rağmen, AKP medyasõ son zaman-
larda Selçuk’a yönelik haksõz it-
hamlarda bulundu. Selçuk’un
“darbeci” olduğu yazõldõ, çizildi
ama buna ilişkin tek bir kanõt dahi
ortaya konamadõ. Öyle ki yargõ-
landõğõ dava üzerine büyük fõrtõna-
lar koparõlmasõna rağmen Selçuk,
ifade dahi veremeden aramõzdan
ayrõldõ.
Murat Göllü (Akbank Kurum-
sal İletişim Bölüm Başkanı):
Türk basõnõnõn saygõn ismi, Cum-
huriyet gazetesi başyazarõ Sel-
çuk’un vefatõnõ derin üzüntüyle öğ-
renmiş bulunuyoruz. Cumhuriyet
ailesine ve Türk basõnõna başsağlõ-
ğõ dileriz.
Nazlı Candan (Akbank Basın
İlişkileri ve İtibar Yönetimi Mü-
dürü): Yazõ ve kitaplarõyla Türk
düşünce dünyasõna büyük katkõlar-
da bulunan Selçuk her zaman min-
netle anõlacaktõr.
Meral İnci Zaim (İnci Holding
AŞ Yönetim Kurulu Başkanı):
Aydõnlanma çõnarõ Selçuk’un õşõğõ
hepimizi aydõnlatmaya devam ede-
cek.
Erol Uzun (ADD Trabzon Mer-
kez Şube Başkanı): Atatürk dev-
rimlerinin yõlmaz savuncusu, ulus
devletimizin devamõnõn sağlanma-
sõ için fikir üreten, değerli insan,
usta gazeteci Selçuk’un ölümü,
onu yürekten anlayabilenleri deri-
den üzdü. Yaşamõ boyunca göster-
diği kararlõ iradesi bizlere örnek
olmaktadõr. Bizler bundan evvel
olduğu gibi bundan sonra da fi-
kirlerindeki düşünce ekseninde
ondan yararlanacağõz, daima
anacağõz.
Murat Akar (Ziraat Mühendis-
leri Odası Samsun Şubesi Yöne-
tim Kurulu Başkanı): Atatürk
devrimlerinin yõlmaz savunucusu,
aydõnlanmanõn bilge kalemi Sel-
çuk’u kaybetmenin derin üzüntü-
sünü yüreğimizde hissediyoruz.
Cumhuriyet ailesinin bu büyük
acõsõnõ paylaşõr, tüm sevenlerine
başsağlõğõ dileriz.
İsmail Erten (Çağdaş Yaşamı
Destekleme Derneği Balıkesir Şu-
be Başkanı): Bize hep gideceğimiz
yolu gösterdi. 1965 yõlõndan beri
“Pencere”den birlikte bakõyoruz.
Bundan sonra da bakacağõz.
Nevzat Özdemir (Alevi Kültür
Derneği Seferihisar Şube Başka-
nı): Selçuk’un vefatõnõ üzüntüyle
öğrendik. Cumhuriyet ailesine
başsağlõğõ dileriz.
Süleyman Ateş (Avukat): Sel-
çuk’un yakmõş olduğu õşõk sönme-
yecektir.
Oya Orhon (Avukat): Öyle bir
Pencere açtõn ki insanlõğa, bilgi,
umut, õşõk dolu. Ama sen gittin,
yüreklerimiz hüzün doldu, yara-
landõk.
Dr. İsmail Eran: Demokrat, ay-
dõnlõkçõ Selçuk madden aramõzdan
ayrõldõ ancak anõsõ aramõzda son-
suza dek yaşayacaktõr.
Doğan Boğutan (Öğretmen):
Ailemden birini kaybetmiş kadar
üzüntülüyüm. Tüm Cumhuriyet ça-
lõşanlarõna ve okurlarõna başsağõ-
lõğõ dilerim.
Taziye
mesajları
ALTAN ÖYMEN
İlhan Abi’nin
Ölümünün
Çağrõştõrdõklarõ...
Önceki gün öğle saatlerinde Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti’nden cep telefo-
numa düşen acõ mesajda “Cumhuriyet
Gazetesi’nin İmtiyaz Sahibi ve Başya-
zarı İlhan Selçuk’u kaybettik” yazõ-
yordu.
Ben 1974’te acemi bir çaylak olarak
Cumhuriyet’e girdiğimde İlhan Abi’nin
resmi titri sadece başyazarlõktõ; Cum-
huriyet’te çalõştõğõm 18 yõl boyunca da
öyle kaldõ. Ama bana göre Nadir Na-
di’nin hayatta olduğu yõllarda bile,
künyede “İmtiyaz Sahibi” yazmasa
da, gazetenin asõl sahibi her zaman İl-
han Selçuk’tu.
Cumhuriyet’te uzun yõllar çalõşan
herkes gibi benim de İlhan Abi ile pek
çok anõm var. Belki her yõl tekrar ettiği
için olsa gerek, aklõma ilk geliveren
sözleri; “Meral, seni Tüketici Köşesi
için öpüyorum!”
Kulis köşemi beğenmezdi
Cumhuriyet’in kuruluş yõldönümü
olan 7 Mayõs’larõn, İlhan Abi ile yõllar-
ca değişmeyen merhabalaşmasõydõ bu.
O dönemde öyle otellerde, masraflõ
kutlamalar falan yok. Cumhuriyet’in
daracõk bahçesinden, Nadir Bey dahil
hepimizin aynõ yerde çalõştõğõ yazõ işle-
ri katõna kadar açõk-kapalõ bütün me-
kânlarda mütevazõ bir kutlama yapar-
dõk. İlhan Abi’nin her yõl beni öperken
“Meral, seni Tüketici Köşesi için
öpüyorum” diyerek kastettiği, “Eko-
nomi Kulisi köşeni beğenmiyo-
rum”du.
TÜSİAD çevreleri diyebileceğim o
dönemdeki iş dünyasõnõn, kendi arala-
rõndaki ve hükümetlerle ilişkilerinin
perde arkasõnõ yansõttõğõm bu köşe, baş-
tan beri İlhan Abi’nin hiç hoşuna git-
medi. Ama Genel Yayõn Yönetmeni-
miz Hasan Cemal’le henüz birbirlerine
tahammül etme dönemlerinde olduklarõ
için olsa gerek, beni yõlda bir kez uyar-
makla yetiniyordu...
Ben meslek hayatõmõn en güzel 18
yõlõnõ Cumhuriyet’te geçirdim. Bunda
İlhan Abi’nin dik duruşunun ve görün-
mez liderliğinin de payõ oldu.
Cumhuriyet’in bilge abidesi artõk
yok.
Nur içinde yatsõn.
Cumhuriyet’te çalõşan arkadaşlarõmõ-
zõn ve tüm sevenlerinin başõ sağ olsun.
(23 Haziran - Milliyet)
MERAL TAMER
ZÜLFÜ LİVANELİ
İlhan Abi’nin İki Tutkusu
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal,
gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Başyazarımız İlhan
Selçuk’un ölümü nedeniyle dün gazetemize
taziye ziyaretinde bulundu. Gazetemizin
Şişli’deki merkez binasında gerçekleşen ziyarette
Baykal’a, CHP Milletvekilleri Onur Öymen,
Esfender Korkmaz, İlhan Kesici, Nur Serter,
Bihlun Tamaylıgil, Yılmaz Ateş, Mehmet
Sevigen ve Maltepe Belediye Başkanı Mustafa
Zengin ile partililer eşlik etti. Baykal,
gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni İbrahim
Yıldız, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi
Akın Atalay, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner,
Oktay Ekinci, Leyla Tavşanoğlu, Mehmet
Faraç, gazetemiz İstanbul Haber Servisi Şefi
Cengiz Yıldırım ve Spor Servisi Şefi Arif
Kızılyalın’ın da aralarında bulunduğu gazetemiz
yazar ve yöneticileriyle görüştü. İlhan Selçuk’un
ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getiren
Baykal, yaklaşık 1 saat süren ziyareti sırasında
güncel siyasi gelişmelere ilişkin gazetemiz
yöneticileriyle de sohbet etti.
(Fotoğraf: SERKAN YILDIZ)
Baykal’dan taziye ziyareti
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP il ve ilçe gençlik kollarõ, düzenle-
diği “İlhan Selçuk Kupası” futbol tur-
nuvasõ ile usta yazarõ ölümsüzleştirdi.
CHP il ve Çukurova, Seyhan ilçeleri ile
Lise Gençlik Kollarõ’nõn ortak düzenle-
diği futbol turnuvasõ, Çukurova Beledi-
yesi Spor Kompleksi’nde gerçekleşti.
Çukurova İlçe Gençlik Kollarõ’nõ temsil
eden ve “Cumhuriyet” adõyla sahaya
çõkan takõmõn şampiyonluğa ulaştõğõ “1.
İlhan Selçuk Kupası”ndaki karşõlaşma-
lar sonunda ikinciliği Seyhan İlçe Genç-
lik Kollarõ’nõn takõmõ “Barış”, üçüncü-
lüğü ise İl Gençlik Kollarõ’nõn takõmõ
“Halk” elde etti.