Katalog

Maliye Bakanlõğõ’nõn verile- rine göre sigara yasağõnõn yürürlüğe girdiği 19 Tem- muz 2009’dan sonraki 3 ay- lõk dönemde 2 bin 31 kahve- hane kapanõrken 3 bin 10 yeni kahvehane açõldõğõnõ kaydeden Dağlõ, “Kahvehaneci- lerin mali kayõplarõna bakõldõğõnda zarar edilmediğinin ortaya çõktõğõnõ da vurguladõ” dedi. Kahvehanelerin 500 yõldõr sigara içilen yerler olduğu görüşünü eleştiren Dağlõ: “500 yõldõr sigara içiliyor diye kanser yap- tõğõ kanõtlanan sigaranõn kahvehanelerde içilmesi serbest mi kalsõn? Sigara içilen, içilmeyen yerlerin ayrõlmasõ yönündeki öneri de imkânsõzdõr” diye konuştu. CMYB C M Y B 22 HAZİRAN 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Aşiretleşme Süreci III: Nasıl Önlenir? (Şehit Cenazeleri Gelirken) Sevgili okurlarım, bu sütunda ne zaman bir genel konuyu ele alsam, mutlaka onun somut bir yansıması da gündeme düşüyor: Tabii bu üst üste çakışmada, ülkenin gündemine doğru teşhis koyabilmek kadar, zaten somut bireysel olaylardan hareket ederek genel çözümlemeler yapma çabamın da rolü var. Tam Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin “aşiretleşme” sürecine işaret ederken, Güneydoğu’dan gelen şehit cenazeleri ülkeyi bir kez daha yasa boğdu. Devlet, vatandaşlık bağı üzerine kuruludur. Vatandaşlarının din, mezhep gibi inanç veya, aşiret, milliyet, etnik köken gibi ırk farklarını dikkate almaz. Aşiret ise, kan, ırk ve inanç bağına dayalıdır. Üyelerinin hepsi aynı kandan, aynı aileden, aynı etnik kökenden, aynı inançtan gelir. Bir devletin anakronik (tarih içinde yerini şaşırmış olan, tersine işleyen) aşiretleşme süreci, din, mezhep, ırk aidiyetlerinin, vatandaşlık aidiyetinin önüne geçmesiyle hız kazanır. Böylece devlet, aşiretleşir, bölünür, parçalanır. Aşiretlerden devlete geçiş süreci ise, çok uzun süren tarihsel oluşumlar sonunda, temel insan haklarına dayalı demokratik örgütlenmenin gerçekleştirilmesi ve bu örgütlenme içinde herkes için eşitliği öngören bir vatandaşlık bilincinin gelişmesiyle olanaklı olur. Dolayısıyla, tersine işleyen bir tarihsel süreç olan devletin aşiretleşmesinin durdurulması, her şeyden önce vatandaşlık bilincinin her türlü aidiyetin önüne geçebilecek düzeyde güçlendirilmesine bağlıdır. Tabii vatandaşlık bilincinin güçlendirilmesi asla, din, mezhep, etnik köken aidiyetlerinin reddedilmesi anlamına gelmez. Tam tersine, güçlü bir vatandaşlık bilinci, farklı dini ve etnik kökenleri bütünüyle tanıyan, aralarında ayrım yapmayan, ama hepsine vatandaşlıktan kaynaklanan refah ve güvenlik sağlayan demokratik bir devlet yapısıyla gerçekleştirilebilir. Bu nasıl olacak? Devletin vatandaşlarına refah sağlaması: Aşiret ilişkilerinin sağlayamayacağı düzeyde yüksek bir refah… Sırf vatandaş olmaktan kaynaklanan üstün refah standartları… Bütün vatandaşları kapsayan tam bir sağlık hizmeti… Herkes için tam ve eşit fırsatlı bir eğitim hizmeti… Bütün nüfusu kapsayan tam bir sosyal güvenlik… Çalışmak isteyen herkese eşit fırsat... Sonuç olarak, devletin bütün vatandaşlarına üstün yaşam standartları ve olanakları sunması! Devletin tam bir adalet ve güvenlik sağlaması: Hiçbir aşiretin sağlayamayacağı düzeyde bir adalet... Hiçbir aşiretin sağlayamayacağı düzeyde bir güvenlik... Bütün vatandaşlara eşit ve adil yargılanma hakkı… Bütün vatandaşların, inanç ve etnik köken farkı olmaksızın can ve mal güvenliğinin güvencede olması! Ancak vatandaşlarına sahip çıkan, onların temel gereksinmelerini karşılayan bir devlet, çağdaş ve demokratik bir devlet olabilir. Vatandaşlarını serbest piyasanın merhametsiz koşullarına terk eden, bireyleri temel gereksinmelerini karşılamak için tarikatlara, cemaatlere, etnik ve dini aidiyetlere mahkûm eden bir devlet, aşiretleşmekten kurtulamaz! Bir devletin aşiretleşme sürecinin önlenmesinde temel fonksiyonlar olan refah, sağlık, sosyal güvenlik, eğitim, istihdam, güvenlik ve adalet hizmetlerinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti sekiz yıldır ileri mi gitti, geri mi? Yanıtınızı seçim sandığında vermeniz dileğiyle! [email protected] www.kongar.org MAHMUT LICALI ANKARA - Sağlõk Ba- kanlõğõ’nõn da bünyesinde bulunduğu Sigara ve Sağ- lõk Ulusal Komitesi (SSUK) Dönem Başkanõ Prof. Dr. Elif Dağlı, ulus- lararasõ sigara endüstrisi- nin Fransa’da sigara yasa- ğõnõ kaldõrmak için yaptõğõ başvurunun aynõsõnõn Tür- kiye’de yapõldõğõna işaret ederek “Fransa’da kulla- nılan metin ile bizdeki- metnin aynı olduğunu tespit ettik. Kelimeler, argümanlar aynı” dedi. Sağlõk Bakanlõğõ’nõn da aralarõnda bulunduğu 55 devlet kurumu ve sivil top- lum örgütünden oluşan SSUK, Danõştay 10. Dai- resi’nin kahvehanelerde ti- caret yapma hakkõnõ engel- lediği gerekçesiyle sigara yasağõnõn kaldõrõlmasõ ta- lebiyle 4207 sayõlõ Sigara Yasağõ Yasasõ’nõ Anayasa Mahkemesi’ne götürme kararõnõ sert bir dille eleş- tirdi. Anayasa Mahkeme- si’nin 2000’de yapõlan benzer bir başvuruyu red- dettiğini belirten Dağlõ, Yüksek Mahkeme’nin ge- rekçeli kararõnda “Sağlık hakkının en temelidir ve ticari hakkın üzerinde- dir” denildiğini belirtti. Danõştay’õn verdiği ka- rar içinde sağlõk açõsõndan çok ciddi eleştiriler yapõ- lacak noktalar bulunduğu- nu belirten Dağlõ, kararda sigara içmenin bir özgür- lük olduğu ve yasanõn, ki- şinin özgürlük alanõna saldõrdõğõnõn ifade edildi- ğini belirtti. Yasanõn siga- ra içmeyi yasaklamadõğõnõ ve yalnõzca sigara içme- yen insanlarõn da bulun- duğu ortamlarda sigara içilmesini yasakladõğõnõ anõmsatan Dağlõ, “Danış- tay sanki başkasını kan- ser yapmayı bir temel hak ve özgürlükmüş gi- bi yazmış. Sigara baş- kasını kanser yapıyor, kalp kriziyle öldürüyor. Bu cana kast etmek de- mek, Danıştay nasıl te- mel hak ve özgürlük olarak görür” dedi. SSUK, Danõştay’õn Sigara Yasağõ Yasasõ’nõ Anayasa Mahkemesi’ne götürme kararõnõ eleştirdi ‘Karar bilimsel değil’ Baraj inşaatında göçük: 2 ölü BATMAN (Cum- huriyet) - Batman’õn Kozluk ilçesi sõnõrlarõn- da bulunan Garzan Çayõ üzerinde devam eden ba- rajõnõn Yazlõ köyü ya- kõnlarõndaki çalõşma tü- neli çöktü. Göçük altõn- da kalan mühendis Hay- dar Sultan ile işçi Kerim Bendur yaşamlarõnõ yiti- rirdi, 7 kişi de yaralandõ. Göçükte işçi olup olma- dõğõ konusunda bilgi alõ- namazken, olay yerinde inceleme başlatõldõ. Kene 1 can daha aldı ÇORUM (Cum- huriyet) - Çorum mer- keze bağlõ Eskice kö- yünde yaşayan Mehmet Biçer’i (59) geçen gün- lerde kene õsõrdõ. Ateş ve bulantõ şikâyetleri yaşa- yan Biçer’in vücudunda- ki keneyi oğlu Rõfat Bi- çer fark etti. Oğlu tara- fõndan hastaneye kaldõrõ- lan Biçer, müdahalelere karşõn kurtarõlamadõ. İstanbul’a dolu yağdı İstanbul Haber Servisi - İstanbul’a ön- ceki gün yüzde 100 sevi- yesine çõkan nem oranõ akşam saatlerinden itiba- ren sağanak ve dolu ya- ğõşõna neden oldu. Ya- ğõşlar sõrasõnda çõkan fõr- tõna nedeniyle bir yel- kenli ve 15 balõkçõ tek- nesi battõ. Bugün yeni- den başlayacak olan ya- ğõşlar hafta sonuna kadar aralõklarla sürecek. F16’lar havalandı İstanbul Haber Servisi - Onur Air’in, içinde 127 yolcusu bulu- nan yolcu uçağõ, önceki gün Antalya’dan Dub- lin’e hareket etti. Çek Cumhuriyeti hava saha- sõna gelindiğinde, telsiz sistemindeki parazit ne- deniyle uçak ile hava trafik kontrol merkezi arasõnda yaklaşõk 40 da- kika bağlantõ kurulama- dõ. Bu sõrada uçağõn Hollanda hava sahasõna girmesi üzerine Hollan- da’nõn Hava Kuvvetle- ri’ne ait iki savaş uçağõ, tedbir amaçlõ havalandõ. Savaş uçaklarõ bir süre yolcu uçağõna eşlik etti. Yaşlı adam yanarak öldü TOKAT(AA) - Zi- le ilçesinde 2 katlõ bir ahşap evde henüz belir- lenemeyen bir nedenle yangõn çõktõ. İtfaiye ekiplerince söndürülen yangõn sonrasõ yapõlan incelemede 75 yaşõndaki ev sahibi Hasan Kale- li’nin öldüğü belirlendi. SSUK Dönem Başkanõ Prof. Dr. Elif Dağlõ, uluslararasõ sigara endüstrisinin Fransa’da sigara yasağõnõ kaldõrmak için yaptõğõ başvurunun aynõsõnõn Türkiye’de yapõldõğõna işaret etti. ‘İçilen, içilmeyen yer ayrımı mümkün değil’ ‘Kahvehaneler zarar etmiyor’ Hayat devam edecek Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) yeni kampanyası çerçevesinde Zorunlu Deprem Si- gortası’nın önemini anlatmak için Kandilli Rasathanesi Eski Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ve Mahalle Afet Gönüllüleri’yle (MAG) dün Taksim Gezi Parkı’nda molozdan baraka inşa etti. Ucuz evin tehlikeli olduğunu belirten Işıkara, “Ev alacaklar, evin deprem açısından can güvenliğini sağlayacak bir belge istesinler” dedi. MAG ekibi 3 gün barakada yaşayarak sigorta yaptırılmaması durumunda depremden sonra hayatın nasıl devam edece- ğine dikkat çekecek. (Fotoğraf: NİHAN İNAL)