Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
26 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Genel Başkanın Gömleği
CHP nin 7. Genel Başkanı’na, kurultaya spor
kıyafetle gitmesini öğütleyen dostları olmuş. Bu
nedenle alışveriş yaptığı bir mağazadan aldığı
gömleğin, çok pahalı olduğunu saptayan medyamız
Sayın Kılıçdaroğlu’nun görevine başlarken
sergilediği bu lüks düşkünlüğüne takılmış.
O da, kameraların karşısında, saf ve masum bir
görüntü ile “Çocuklar” diyordu ”emin olun aldığım
giysilerin ne markasını ne de fiyatını
bilmiyordum.”
Ve ekliyordu:
“Nihayet kendi kazanımımla aldığım bir
gömlekti.” O konuşmasından öğreniyoruz ki
Kılıçdaroğlu’na halkçı bir başkan olduğu izlenimini
vermek istiyorsa kravat takmaması gerektiği
söylenmiş. Politikamızın çiçeği burnundaki lider
adayı da söylenenlere uymuş.
Oysa, kendisinin adım attığı bu uzun ve çetrefilli
yolda, gerçekten başarılı olmasını yürekten isteyen
çok kimse, üstelik adaylık konuşmasını yaparken
verdiği görüntünün İran Cumhurbaşkanı
Ahmedinejad’ınki ile örtüşmesinden irkildiler.
Mollalar devriminin gardırobu
Mollalar devriminin olmazsa olmazları arasında
bulunan ve kravat taşımayı “medeniyet yuları”
olarak tanımlayan kimi İslam ülkelerinin liderlerinin
tutkularını Cumhuriyeti kuran partinin 7. genel
başkanının, şüphesiz farkında olmadan
benimsediğini sananlar oldu.
Lidere, düşüncelerinden çok, taşıdığı giysileri,
verdiği imajı kopya ederek yakın olduğunu
göstermeye çalışanlar, o arada Sayın Muharrem
İnce, her günkü alışkanlığı ile takmış olduğu kravatı
kurultay salonunda çıkartmış, kameralar karşısında
görüntü sergiliyordu.
Kara çarşaflı hanımlara altı ok rozeti takarak,
kimsenin giydiğine, çıkarttığına karışmayan bir
politikacı izlenimini vermeye çalışan Gürsel Tekin,
her zaman yakası açık gömlekler giyerken, 33.
kurultaya çok şık bir kravatla gelmişti. Genel
başkanla yapışık kardeş olduğunu göstermek için
olmalı, o da kısa bir süre sonra günlük alışkanlığına
dönmeyi yeğledi..
Ellili yıllarda...
CHP’nin, özellikle İstanbul’daki geçmişinde
rahmetli Genel Sekreter Kasım Gülek’in
arkasından giden ve tıpkı Kemal Bey gibi kravat
taşımazlarsa halka daha yakın olduklarını
göstereceklerini sanan, öğrenimini yurtdışında
yapmış bir avukat olan Oğuz Oran, işadamı Yaşar
Keçeli, kendilerini “kravatsızlar hareketi” olarak
tanımlamak isterlerdi.
ABD’de yetişmiş olan rahmetli Gülek de onlara
öncülük etmekten vazgeçmez, medyada
dikkatleri çekmek amacıyla yurtiçi gezilerinde
muzip meslektaşlarımızın öğütlerine uyarak
eşeğe binerek dolaştığını ölümsüzleştiren pozlar
verir, Cağaloğlu Hamamı’nda basın toplantısı
yapmaya kalktığı olurdu.
Cumhuriyetin, çatal bıçak kullanmayı âdet
edinmesini öğütlemeyi bir uygarlık gereği sayan
titizliğini; çiğnemekten hoşlanan, soğanı yumrukla
parçalamayı halkla özdeşleşmek olarak gören
merhum Gülek, bir yıldız gibi kayıp gitti politika
sahnesinden.
Bugün, hafif; ama geçmişten ders alınmasını
sağlayacak bir konuya eğilmek istemiştim.
Ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun yakınında olsam, imaj
kılavuzlarını süratle değiştirir, ilk söylevinde
yinelediği gibi Mustafa Kemal’lerin, İsmet
İnönü’lerin, Bülent Ecevit ve Deniz Baykal’ların
koltuğuna oturmuş olduğunu, resmi görevlerinde
titizlikle uygulamaktan vazgeçmemesi gerektiğini
kendisine dostça anlatırdım.
Halkçılık başka, popülizm bambaşka
şeylerdir.
Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net
OMÜ’de, rektörün de aralarõnda bulunduğu bazõ öğretim üyelerinin makaleleri, bilimsel yayõnlardan geri çekildi
Üniversitede intihal skandalõUTKU ÇAKIRÖZER
MAHMUT LICALI
ANKARA - Ondokuz Mayõs Üni-
versitesi’nde (OMÜ) aralarõnda Rek-
tör Prof. Hüseyin Akan’õn da bulun-
duğu bazõ öğretim üyelerinin uluslar-
arasõ dergilerde yayõmlanan makale-
leri, “intihal (bilimsel aşırma)” ve
“gereksiz, mükerrer yayın” gerek-
çesiyle etik bulunmayõp bilimsel ya-
yõnlar arasõndan geri çekildi.
OMÜ Tõp Fakültesi Doğum ve Ka-
dõn Hastalõklarõ Anabilim Dalõ öğre-
tim üyesi Prof. İdris Koçak ve Cer-
rahi Bilimler Bölüm Başkanõ Prof. Ca-
zip Üstün’ün ortak hazõrladõğõ “Ef-
fects of metformin on insulin re-
sistance, androgen concentration,
ovulation and pregnancy rates in
women with polycystic ovary syndo-
re following laparoscopic ovarian
drilling” başlõklõ makale, Ocak
2006’da “Journal of Obstetric Gi-
necologic Research” dergisinde ya-
yõmlandõ. Derginin Şubat 2010’da
yaptõğõ açõklamada, Koçak ve Üs-
tün’ün makalesinin, aralarõnda Erciyes
Üniversitesi Rektörü Fahrettin Ke-
leştimur’un yazdõğõ bir makalenin de
yer aldõğõ iki farklõ yayõndan intihal ya-
põlarak hazõrlandõğõ vurgulanarak bi-
lim ortamõndan çekildiği duyuruldu.
Koçak ve Üstün’ün, atõf yapmadõkla-
rõ diğer iki makaleden paragraf para-
graf alõntõ yaptõklarõ ve tablolarõ kop-
yaladõklarõ ileri sürüldü. Koçak hak-
kõnda Nisan 2009’da sahte belge dü-
zenleyerek Üremeye Yardõmcõ Teda-
vi Yöntemleri Eğitim Sertifikasõ aldõğõ
suçlamasõyla Sağlõk Bakanlõğõ tara-
fõndan soruşturma başlatõlmõştõ.
Koçak ve Üstün’ün makalelerinin
aşõrma olduğunun ortaya çõkmasõ üze-
rine Prof. Akan’õn talimatõyla Tõp
Fakültesi Dekanlõğõ’nca soruşturma
başlatõldõ. Koçak ve Üstün’ün de üni-
versite yönetimine “Biz kendimiz
fark ederek, özür dileyerek maka-
lemizi çektik” açõklamasõ yaptõklarõ
öğrenildi. İntihalin doğrulanmasõ du-
rumunda dosyanõn YÖK’e gönderi-
leceğini belirten Akan, “YÖK’ün
yönetmeliğine göre bunun cezası
meslekten men. Ama 2 yıllık za-
manaşımı süresi var. İntihalle ka-
zanılan doçentlik ya da profesörlük
varsa zamanaşımı kalkabilir” dedi.
Öte yandan TÜBİTAK Bilim Ku-
rulu üyesi de olan Akan’õn 2004 yõ-
lõnda iki farklõ dergide yayõmlanan ma-
kalelerinin, birbirinden “mükerrer ya-
yın” sayõlarak bilim ortamõndan geri
çekildiği ortaya çõktõ. Akan’õn Doç. Dr.
Tolga Aksöz, Doç. Dr. Mehmet Çe-
lebi ve Uzman Dr. Banu Bağlan Sa-
kan ile yazdõğõ “Does the Orop-
haryngeal Fat Tissue Influence the
Oropharyngeal Airway In Sno-
rers” adlõ makale “Korean Journal
of Radiology (KJR)” dergisinin Ni-
san-Haziran 2004 sayõsõnda yayõm-
landõ. Akan ve Aksöz, makaledeki ay-
nõ hasta grubu ve aynõ araştõrma bul-
gularõnõ kullanarak Doç. Dr. Ümit Be-
let ve Prof. Teoman Şeşen ile birlik-
te “Dynamic Upper Airway Soft-
Tissue and Caliber Changes in He-
alty Subjects and Snoring Pati-
ents” isimli makaleyi de “American
Journal of Neuroradiology (AJNR)”
adlõ derginin Aralõk 2004 sayõsõnda ya-
yõmladõ. İki makale arasõndaki ben-
zerlikleri ilk fark eden KJR, Mayõs
2007’de ilk makalenin bilim dünya-
sõndan çekildiğini duyurdu. Eylül
2007’de de AJNR dergisi kendi der-
gilerinde yayõmlanan ikinci makalenin
de geri çekilmesi kararõnõ açõkladõ.
Akan’õn savunmasõna da yer veren
AJNR, iki makalenin ‘mükerrer’
yayõn olduğunu ve bunun etik olma-
yan bir davranõş olduğunu vurguladõ.
Rektör Akan, Cumhuriyet’e yaptõğõ
açõklamada kendi durumunun intihal
oluşturmadõğõnõ savundu. Akan, “Bi-
zim yaptığımız aynı grup hastayla
çalışmış olmak. Hem sabit yapıları,
hem de hangi değişiklikler oluyor,
bunu ölçelim dedik. Dergi aynı has-
ta grubuyla çalışmanın tek makalede
toplanmasından yana. Önceki ma-
kale zikredilebilirdi, diyorlar. İtiraz
ettim ama onlar çekme kararı alın-
ca yayın listemden çıkardım” diye
konuştu. Akan, iki makalenin aynõ ta-
rihlere denk gelmesi nedeniyle birbi-
rine atõf yapõlamadõğõnõ ifade etti.
ANTALYA (AA) - İstanbul’da yaşayan ve di-
ni inançlarõnõn olmadõğõnõ gerekçe gösteren bir
ailenin, ilköğretim 4. sõnõf öğrencisi çocuklarõnõn
girdiği zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi der-
sinden muaf tutulmasõ istemiyle Eyüp Kayma-
kamlõğõ aleyhine açtõğõ davada, İstanbul 8. İdare
Mahkemesi, öğrenci ve ailesi lehine yürütmeyi
durdurma kararõ verdi.
Eyüp’te yaşayan S.A.K. ile Y.K çifti, dini inan-
ca sahip olmadõklarõnõ belirterek ilçedeki bir ilk-
öğretim okulunda öğrenim gören 4. sõnõf öğrenci-
si oğullarõ A.K’nin din kültürü ve ahlak bilgisi
dersinden muaf tutulmasõ amacõyla Eyüp Kayma-
kamlõğõ’na dilekçe verdi. Kaymakamlõk, başvuru-
yu anayasanõn “Zorunlu din dersine yönelik
hükmü gereğince” reddetti. A.K’nin ailesi de
kaymakamlõk kararõyla ilgili işlemin yürütmesi-
nin durdurulmasõ ve iptali istemiyle dava açtõ.
‘Anayasa ve insan haklarına aykırı’
Davayõ ele alan İstanbul 8. İdare Mahkemesi,
oybirliğiyle Eyüp Kaymakamlõğõ’nõn işleminin
yürütmesini durdurma kararõ verdi. Karar gerek-
çesinde, gerek Anayasa’nõn 24. maddesi, gerekse
İnsan Haklarõ Temel Özgürlüklerinin Korunma-
sõna ilişkin sözleşmenin 9. maddesinde yer alan
hükümle, herkesin dini inancõnõn özgürlüğünün
korunduğuna işaret eden mahkeme heyeti, Eği-
tim Öğretim Yüksek Kurulu Başkanlõğõ’nõn Hris-
tiyanlõk ve Musevilik dinine mensup olanlarõn
yanõ sõra, herhangi bir dine mensup olmayan kişi-
lerin çocuklarõnõn da bu muafiyet kapsamõnda
değerlendireceğine yönelik kararõnõ anõmsattõ.
Mahkeme heyeti, tüm bu gerekçeler ve kararlar
çerçevesinde, davalõ idarenin işleminde hukuka
uyarlõk bulunmadõğõnõ belirterek davacõ ailenin
çocuklarõnõn zorunlu din dersinden muaf tutul-
masõna yönelik talebini kabul etti ve Eyüp Kay-
makamlõğõ’nõn işleminin öğrenci ve ailesi lehine
yürütmesinin durdurulmasõnõ kararlaştõrdõ.
Zorunlu din dersine
mahkeme freni
KAYMAKAMLIK SAVUNDU
YÖK üyesi ve eski Üniversitelerarası Kurul Doçentlik Sınav Komisyonu Başkanı Prof.
Mustafa İlhan, “İntihalci akademisyenlere en ağır yaptırım uygulanmalı çünkü bu makale-
ler bilim adamlarının her an ulaşabileceği yerlerde. Başkalarının bu makaleler üzerine bi-
lim yapmaları sakıncalı” dedi. İlhan, YÖK Disiplin Kurulu Yönetmeliği’ne göre her tür in-
tihalin yaptırımının ‘öğretim mesleğinden uzaklaştırma’ olduğunu vurguladı. İlhan, Rektör
Akan’ın makalelerinin intihal sayılıp sayılamayacağı konusunda ise “Aynı verilerin kulla-
nıldığı makalelerde, farklı yazarlar söz konusuysa ‘kendinden aşırma’ sayılmalı” dedi.
Prof. İlhan:
En ağır
yaptırım
uygulanmalı
AKP 100
bin imzayı
yok saydı
MADEN TASARISI’NA TEPKİ
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Ulusal Zeytin ve Zeytinyağõ
Konseyi (UZZK), TBMM Enerji Komisyo-
nu’ndan önceki gün geçen ve zeytinlikleri,
maden, petrol, doğalgaz ve elektrik faali-
yetlerine açan Maden Tasarõsõ’nõn “Türki-
ye’de zeytinciliği ortadan kaldıracağını”
bildirdi. UZZK topladõğõ 100 bin imzayõ
TBMM Başkanlõğõ’na gönderirken, UZZK
Başkanõ Mustafa Tan da, “Seçim öncesi
zeytincilerin tepkisini çekmemek için bi-
ze, zeytinliklerin bu faaliyetlere açılması
kararını, oluşturulacak bir Kurul onayı-
na bırakma önerisini getirdiler. Ancak
sonuçta değişen bir şey olmayacak, çün-
kü Kurul’da da hükümetin ağırlığı ola-
cak” diye konuştu.
‘5 yıl içinde zeytinlik kalmaz’
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabi Kay-
naklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’ndan
önceki gece geç saatlerde geçen “Maden
Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile
zeytinlik sahalarõ, hükümet temsilcilerinin
ağõrlõkta olduğu Zeytin Sahalarõnõ Koruma
Kurulu onayõyla maden, petrol ve doğalgaz
faaliyetleri ile yenilenebilir enerji tesislerine
açõlacak. UZZK Başkanõ Tan, Komisyon’da-
ki gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Biz
‘Zeytincilik Yasasõ’na asla ve kata dokun-
mayõn’ dedik. Temelden karşı çıkıyoruz.
Bu yasa böyle geçerse 5 yıl içinde Türki-
ye’de zeytinlik kalmaz. Parlamento bu
konuda 5-6 kez karar verdi. Niçin zeytin-
cilik yasasıyla bu kadar çok oynanıyor?
Önceden verilen önerge zeytinliklerin
doğrudan madencilik faaliyetlerine açıl-
masına olanak tanırken, Kurul ile bu yapı
daha dolambaçlı hale getiriliyor.”
AKPDÖNEMİNDEHIZKAZANDI
Özelleştirme de
kazalar da arttı
MUSTAFA ÇAKIR
ANKARA - Her alandaki özelleştirme-
lerle övünen AKP hükümeti döneminde
maden ocaklarõndaki taşeronlaştõrma da dü-
zenli olarak arttõ.
Madenlerin hõzla özelleştirilmesi ve Tür-
kiye Taşkömürü Kurumu (TTK) tarafõndan
işletilen madenlerin “hizmet alımı” adõ al-
tõnda özel sektöre açõlmasõ, güvenlik ön-
lemlerinin yüksek düzeyde olmasõ gereken
bu işkolunda uzmanlaşmayõ da engelledi.
Elektrik Mühendisleri Odasõ’nõn (EMO)
verilerine göre 2007 yõlõnda kömür maden-
ciliği alanõnda iş kazasõ sayõsõ 6 bin 293. Bu
sayõ beklenen iş kazasõna göre yüzde 1530
daha fazla. 2008 yõlõnda da bu alanda 5 bin
728 iş kazasõ gerçekleşti.
Beklenen iş kazasõndan yüzde 1396 daha
fazla kaza yaşandõ. 2007 ve 2008 yõllarõnda
yaşanan iş kazalarõ, 2009 yõlõnda da aynõ hõ-
zõnõ korurken, 2010 yõlõnda da devam etti.
Hakkâri karõştõ: 22 gözaltõ
Muğla’da geçen hafta çıkan öğ-
renci olaylarında tabancayla ya-
ralanıp kaldırıldığı İzmir Dokuz
Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde
yaşamını yitiren 21 yaşındaki
Şerzan Kurt için Hakkâri’de yü-
rüyüş düzenlendi. Yürüyüşe, sa-
yıları 2 bine yaklaşan üniversite,
lise ve dershane öğrencileri katıl-
dı. Yürüyüş ve yapılan basın
açıklaması olaysız biterken daha
sonra Dağgöl Mahallesi’nde top-
lanan grup, yola barikat kurduk-
tan sonra terör örgütü lehine slo-
gan atmaya başladı. Bölgeye ge-
len güvenlik güçlerine taşla saldı-
ran gruptakilere, biber gazı ve
basınçlı su ile müdahalede bulu-
nuldu. Polise taşla karşılık veren
grup daha sonra ara sokaklara
kaçarak dağıldı. Polis, olaylara
karıştıkları iddiasıyla imam ha-
tip lisesine giden 22 öğrenciyi
gözaltına aldı. (Fotoğraf: AA)
YDK: BİR AN ÖNCE SATILMALI
Seçim yatırımı
2.7 milyarlık
fındık çürüyor
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Toprak Mahsulleri Ofisi’nin
(TMO), Başbakan Tayyip Erdoğan’õn, 2007 se-
çimleri öncesi verdiği emirle fõndõkta düzenleyici
kurum olduktan sonra toplam 2.7 milyar lira de-
ğerinde 543 bin ton fõndõk stokladõğõ ve sadece bu
fõndõğõ tutma maliyeti için yõlda 300 milyon lira
faiz ödediği ortaya çõktõ. Başbakanlõk Yüksek De-
netleme Kurulu (YDK), fõndõklarõn çürümemesi
için bir an önce satõlmasõnõ istedi.
TBMM KİT Komisyonu’nda bugün görüşülecek
olan YDK’nin “Toprak Mahsulleri Ofisi 2008
Yılı Raporu”na göre TMO’da 22 Temmuz 2007
genel seçimlerinden hemen önce 10 Temmuz’da
da merkez ve taşrada daha kapsamlõ yapõlanmaya
gidildi. YDK Raporu’nda şu ifadelere yer verildi:
Fındık için dış borçlanma: TMO fõndõk
ve mõsõr alõmlarõnõn başlamasõ nedeniyle Ağustos
2008 ayõnda Hazine Müşteşarlõğõ’na müracaat ede-
rek kredi yetkisi talep etmiş, Hazine de önceden
verilen 500 milyon dolarlõk yetkiyi 1 milyar 250
milyon dolara yükseltmiştir.
Fındık finansmanı bozdu: TMO’nun
bilhassa fõndõk üreticilerinden 2008 yõlõ faaliyet
döneminde almõş olduğu 300.800 ton fõndõk mik-
tarõnõn, 2006 ve 2007 yõllarõnda alõnan toplam
miktara yakõn olmasõ TMO’nun finansman ihti-
yacõnõ arttõrmõştõr.
Fındık kredisine 305 milyon lira faiz
ödendi: Özellikle fõndõk alõmlarõnda kullanõlan
kredilere ödenen 305 milyon YTL’lik finansman
giderinin bu yõl gerçekleşmiş olmasõ, dönemin za-
rarla kapanmasõna etken olmuştur.
Satmazsanız çürüyecek: 2008 sonu iti-
barõyla 542.631 tonu bulan ve toplam 2 milyar
661 milyon YTL’ye mal olan fõndõk stoklarõnõn,
stoklama maliyetinin yüksek olmasõnõn yanõ sõra
zamanla fõndõkta olabilecek kalite kaybõ dikkate
alõnarak pazarlanmasõ yönündeki çabalarõn sür-
dürülmesi önerilir.
Çölyak hastalarõna eziyet
SİBEL BAHÇETEPE
Buğday, arpa, yulaf, çavdar gibi içinde
“gluten” adõndaki protein bulunan gõdalarõ
tüketemeyen çölyak hastalarõ, askerlikten
muafiyet raporlarõnõ alõrken diyetlerini
bozmak zorunda kaldõklarõ için ciddi sağ-
lõk sorunlarõ ile karşõlaşõyorlar.
Çölyak hastasõ Fatih Kes-
kin (30), hastalõğõnõn teşhis
edildiği 7 yõldan bu yana sõ-
kõ bir diyet yaptõğõnõ, ancak
askerlikten muafiyet raporu
için sõkõntõlar yaşadõklarõnõ
ifade ederek “Askerlik ya-
pamaz raporu için askeri
hastanelerden alınmış sağ-
lık raporu şartı getiriliyor.
Bunun için de diyetimizi
bozarak hastalığın yeniden ortaya çıkması
isteniyor, hastalık da diyeti bozduktan
sonra 6 ay ile 1 yıl arasında ortaya çıkı-
yor. Oysa bizim hastalığın teşhisi konul-
duğunda aldığım çok sayıda raporumuz
var, bu raporlar neden kabul edilmiyor”
dedi. Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Ede-
biyatõ Bölümü’nde okurken hastalõğõ nede-
niyle okuluna ara vermek zorunda kalan
Keskin, 2008 yõlõ ocak ayõnda ise askerlik
işlemlerini başlattõğõnõ, Çorlu Askeri Has-
tanesi’ndeki muayenesinde çölyak hastasõ ol-
duğu belirtilmesine karşõn GATA Haydar-
paşa Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’ne
sevk edildiğini ve yeni tetkik için diyetini
bozmasõnõn istendiğini anlattõ. Hastalõğõn tek
tedavisinin diyet olduğunu anõmsatan Kes-
kin “Benim sağlığıma kavuşmam 7 yıl sür-
dü onu kaybetmek istemiyorum” dedi.
Çölyakla Yaşam Derneği Başkanõ Oya
Özden de geçen aylarda Genelkurmay Baş-
kanlõğõ’na başvurduklarõnõ anõmsatarak,
“Başvurumuzda bu hastaların daha ön-
ceki raporlarını kabul etmelerini ya da as-
keriyeye de çölyak hastası olanları glu-
tensiz gıdalarla beslemelerini öneren bir
yazı gönderdik. İçinde gluten bulunan gı-
dalardan bir çay kaşığının 8’de birini ye-
mek bile zehir de-
mektir. Bu çocuklar
askerlik yapmak isti-
yorlar ama çaresiz-
likten yapamıyorlar,
tek ilaçları diyet. Di-
yetlerini bozdukları
takdirde bağırsak
kanseri, kemik eri-
mesi ve kalp krizi gi-
bi sağlık sorunları or-
taya çıkabilir” dedi. TBMM İnsan Hakla-
rõ İnceleme Komisyonu Başkanõ Zafer Üs-
kül de geçen günlerde bu hastalar için
Milli Savunma Bakanlõğõ ile Sağlõk Ba-
kanlõğõ’na bir yazõ göndermiş, gereken ön-
lemlerin alõnmasõnõ istemişti.
Askerlikten muafiyet raporu almak için diyetlerini bozmak zorunda kalõyorlar
Çölyak hastası Fatih Keskin: Askerlik
kanununa göre çölyak hastaları
askerlik yapamaz deniliyor. Ancak bunun
teşhisi için bizden diyeti bozmamız isteniyor.
Bu da sağlığımızı kaybetmemiz demek.