Katalog

CMYB C M Y B SAYFA 29 MART 2010 PAZARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 29 Mart ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - Türkiye Değişim Hareketi (TDH) lideri Mustafa Sarıgül, Türkiye’de değişimin önündeki en büyük engelin Ankara’daki siyaset baronlarõnõn kõsõr zihni- yeti olduğunu belirterek “Onlar değişmeden, Türkiye değiş- mez. Biz Ankara’daki kısır si- yasi zihniyeti kıracağız. Ülke- nin önünü açacağız” dedi. Eskişehir Sõhhiye Meyda- nõ’ndaki “İktidar yolunda Eski- şehir buluşması” mitinginde binlerce kişiye seslenen Sarõgül, yoğun ilgi nedeniyle meydana güçlükle girdi. Üzerinde “Sevgi kazanacak” yazõlõ otobüsle ala- na giren Sarõgül, “Başbakan Sa- rıgül” sloganlarõyla karşõlandõ. Türkiye’nin en yoğun işsizlik or- talamasõnda dünyada ilk beşte olduğunu ifade eden Sarõgül, “Dört kişilik bir ailenin yok- sulluk sınırı 2 bin TL. Ama as- gari ücret 620 TL. Adalet bu- nun neresinde” diye konuştu. Eskişehir’in değişime açõk, de- mokrasi yönünde gönüllü, kül- türlü bir şehir olduğunu vurgula- yan Sarõgül şunlarõ söyledi: “Başı açık olanla da, başı ka- palı olanla da, el ele omuz omuza birlikte yaşayacağız. Türkiye’nin özlemi, ihtiyacı budur. Eskişehir Ankara’nın kapısı. Buradan Ankara’ya kaç kilometre biliyor musu- nuz? Bugün 515. toplantımızı yapıyoruz. Ankara’ya çok yak- laştık. Ankara’ya gitmeye ha- zır mısınız?” ‘Yeni anayasa seçimden sonra yapılmalı’ Anayasa değişikliği konusun- daki tartõşmalara da değinen, ye- ni sivil ve demokratik bir anaya- saya gereksinim duyulduğunu ifade eden Sarõgül sözlerini şöyle sürdürdü: “Anayasanın değiş- mesi gerekir. ‘Böyle anayasa değişse ne olur, değişmese ne olur?’ Böyle kısır çekişmelerle iş olmaz. Biz politika baronla- rının kısır tartışmasının içine girmiyoruz. Yeni anayasayı toplumsal uzlaşma yoluyla yapmalıyız. Ulusal konular, se- çimden hemen sonra, diyalog ve uzlaşma yoluyla çözülmeli- dir. 11 ay sonra iktidar olunca TDH anayasayı değiştirecek.” Türkiye’nin önüne açmak gerek- tiğini vurgulayan Sarõgül, “Ca- miler, cemevleri, okullar, kışla- lar ve adliyeye asla siyaset gir- meyecek. Siyaseti siyasi parti- ler yapacak. Çıkarcı siyaseti baştan aşağıya değiştireceğiz. Gelenek, görenek ve kültürü- müzü koruyacağız. Yolumuz demokrasi yoludur, Cumhuri- yet yoludur, sevgi ve barış yo- ludur. Partimizin kapısı herke- se açıktır” dedi. Din öğretmenleri fark attı Eskişehir’de TDH lideri Sarõgül değişimin önündeki en büyük engelin Ankara’daki siyaset baronlarõ olduğunu söyledi ‘Ülkenin önünü açacağõz’ MAHMUT LICALI ANKARA - Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn (MEB) öğretmen istihdamõna ilişkin açõk- ladõğõ veriler, bakanlõğõn öğretmen alõmõn- da sözleşmeli ve ücretli öğretmenlere (4/C) ağõrlõk verdiğini ortaya koydu. Bakan Nimet Çubukçu’nun CHP Kõrk- lareli Milletvekili Turgut Dibek’in öğret- men istihdamõna ilişkin soru önergesine ver- diği yanõt, bakanlõğõn öğretmen alõm poli- tikasõna ilişkin tüm verilerini ortaya çõkar- dõ. Çubukçu, 22 Şubat 2010 tarihi itibarõy- la Türkiye’de MEB’e bağlõ olarak çalõşan öğretmenlerin 549 bin 586’sõnõn kadrolu, 67 bin 777’sinin sözleşmeli, 61 bin 551’inin ise ücretli (4/C) öğretmen statüsünde görev yap- tõğõnõ kaydetti. Çubukçu, ek ders ücreti ile birlikte kadrolu bir öğretmene aylõk net 1610 TL, sözleşmeli öğretmene 1580 TL ücret ve- rildiğini, haftada 25 saate kadar derse giren ücretli öğretmenlere ise 587. 26 TL ücret ödendiğini belirtti. Çubukçu, toplam 86 bin 190 öğretmen açõğõ olduğunu savunurken eğitim kurumu yöneticilerinin 15 bin 57 öğ- retmen açõğõ ihtiyacõnõ karşõladõğõnõ ve asõl öğretmen açõğõ sayõsõnõn 71 bin 133 oldu- ğunu ileri sürdü. 17 bin 4/C’li MEB’in verilerine göre hiçbir sosyal gü- vencenin olmadõğõ 4/C statüsünde çalõşan öğretmenlerin 17 bin 535’i sõnõf öğretmen- liği alanõnda istihdam ediliyor. Verilere göre Türkiye’de MEB’e bağlõ ku- rumlarda toplam 18 bin 899 din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni bulunuyor. MEB’in istihdam ettiği din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerinin sayõsõ fen bilimleri ile sos- yal bilimler alanõndaki öğretmenlerin sayõ- sõnõ geçiyor. MEB’in verilerine göre, din kül- türü ve ahlak bilgisi öğretmenlerinin sayõ- sõ tarih öğretmenlerinin yaklaşõk 1.5, coğrafya öğretmenlerinin yaklaşõk 2, felsefe öğret- menlerinin ise yaklaşõk 3 katõnda bulunuyor. Öğ- rencilerin ÖSS’deki ba- şarõsõzlõklarõyla dikkat çe- ken fizik, kimya, biyolo- ji alanlarõnda istihdam edi- len öğretmenlerin sayõla- rõ ise din kültürü ve ah- lak bilgisi öğretmen- lerinin ancak yarõsõ- na yaklaşabiliyor. Listeye göre din kültürü ve ah- lak bilgisi ala- nõnda 8 bin 640 öğret- men açõğõ bulunuyor. “İktidar yolunda Eskişehir buluşması” mitinginde konuşan TDH lideri Sarıgül yoğun ilgi gördü. (Fotoğraf: AA) TDH lideri Mustafa Sarõgül, yeni anayasanõn toplumsal uzlaşmayla yapõlmasõ gerektiğini belirterek “Ulusal konular, seçimden hemen sonra, diyalog ve uzlaşma yoluyla çözülmelidir. 11 ay sonra iktidar olunca TDH anayasayõ değiştirecek” dedi. ERDOĞAN ERİŞEN/FARUK KESKİN ORDU/ANTALYA - Hükümet mevsimlik gezici tarõm işçilerine yö- nelik yayõmladõğõ genelgeyle işçile- rin ulaşõm, barõnma, eğitim, sağlõk ve güvenlik alanõnda yaşadõklarõ sõkõntõ- larõ en aza indirmeye hedefliyor. Zi- raat Mühendisleri Odasõ Antalya Şu- be Başkanõ Vahap Tuncer ise genel- genin çözüm olamayacağõnõ savuna- rak öncelikle etnik kamplaşmayõ ön- leyici politikalara gereksinim duyul- duğunu söyledi. Hükümetin yayõmladõğõ “Mevsim- lik Gezici Tarım İşçilerinin Çalış- ma ve Sosyal Hayatlarının İyileşti- rilmesi” adlõ genelgeye göre, Çalõş- ma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ Müsteşar Yardõmcõsõ başkanlõğõnda içişleri, milli eğitim, sağlõk, ulaştõr- ma, tarõm ve köyişleri bakanlõklarõ ile Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma Genel Müdürlüğü, Türkiye İş Kuru- mu, Ziraat Odalarõ Birliği ve tarõm iş kolunda örgütlü en çok üyeye sahip sendika temsilcisinin yer alacağõ bir “izleme kurulu” oluşturulacak. İşçi- lerin göç dönemlerinde yol güvenlik- leri sağlanacak, gereksinimlere göre tren seferleri de arttõrõlacak. Ayrõca il ve ilçe merkezlerinde geçici konakla- malarõ için kamuya ait tesislerden ya- rarlanma olanağõ sağlanacak. İşçilerin yemek pişirme, çamaşõr, bulaşõk yõkama ile banyo gibi gerek- sinimlerinin karşõlanacağõ barõnma yerlerinin de işverenlerce temin edil- mesi sağlanacak. İşçilerin istasyon ve parklarda beklemelerine izin verilme- yecek. İşçilerin zorunlu öğretim ça- ğõndaki çocuklarõ, kendi yörelerinde veya gittikleri yerlerdeki yatõlõ ilköğ- retim bölge okullarõna misafir öğren- ci olarak alõnacak. Genelgede, bel- gesiz işçi simsarlõğõnõn önlenmesine yönelik yaptõrõmlar da bulunuyor. İş- çiler aracõlar vasõtasõyla değil de doğ- rudan işverenle sözleşme yapacak. Ücret konusundaki uyuşmazlõklarda ise “izleme kurulu” devreye girecek. Valiliklerce yapõlacak çalõşmalar için gerekli finansman ise İşsizlik Sigorta- sõ Fonu, il özel idaresi ve sosyal yar- dõmlaşma ve dayanõşma vakfõ bütçe- lerinden karşõlanacak. ‘Etnik kamplaşmayı önlemeli’ Ziraat Mühendisleri Antalya Şube Başkanõ Vahap Tuncer, “Bu genel- geyle etnik çatışmaların önlenmesi mümkün gözükmediği gibi, mev- simlik gezici tarım işçilerinin başta sosyal güvenlik olmak üzere birta- kım haklarının elde edilmesine yö- nelikte etkin olamayacağı ortada” dedi. Genelgedeki önlemlerin yeterli olmadõğõnõ ifade eden Tuncer sözle- rini şöyle sürdürdü: “Örneğin işçi temininde bu insanlar yine ‘amele çavuşu’ diye bilinen kişilerin eline bırakılacak, yine sömürü sistemi çalışmaya devam edecektir. Bu ge- nelgenin asıl amacı, bu işçilerin gittikleri bölgelerde yöre halkıyla aralarında çıkan etnik çatışmaları önlemek. Ancak, bunu da sadece birtakım polisiye tedbirlerle veya bu insanları boş Hazine arazileri üzerinde yöre halkından uzak tu- tup toplumdan soyutlayarak yap- mak da çözüm değildir.” MEVSİMLİK İŞÇİLERE DÜZENLEME ‘Genelge sorunu çözmez’ ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BÜRÜKSEL - Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanõ ve İktisadi Kalkõnma Vakfõ (İKV) Yönetim Kurulu Başkanõ Prof. Dr. Halûk Kabaalioğlu, Avrupa Komisyonu’nun hukukla ilgili danõşmanõ konumundaki Avrupa Hukuk Fakülteleri Birliği’nin (European Law Faculties Association-ELFA) yönetim kuruluna seçildi. ELFA’nõn Slovenya’nõn başkenti Ljubljana’da Slovenya Cumhurbaşkanõ Danilo Turk’un açõş konuşmasõyla baş- layan toplantõsõnda Prof. Kabaalioğlu, toplam oylarõn yüzde 80’ini alarak iki İngiliz rakibini büyük farkla geride bõ- raktõ. Kabaalioğlu, kendi istemi dõşõnda aday gös- terilerek yüksek oy ora- nõyla yönetim kuruluna girmesini “hoş bir sürp- riz” olarak niteledi. Cumhuriyet’e değerlen- dirmelerde bulunan Ka- baalioğlu, anayasa paketi konusunda, izlenen yön- temin “uygun olmadığı- nı” belirtti. Kabaalioğlu, “Görüntü o ki, adeta gerçek anlamda bir anayasa değişikliği ça- lışması yapılmamakta, kesin olarak sorun çıkaracak, son derece tartışmalı ve gerginlik yaratacak bir metin ha- zırlayalım denilmiş intibaı uyandırıl- maktadır. Sanki ‘mağdur olduk’ izleni- mi yaratmak için özel çaba gösterildi- ği; nasıl olsa reddolunacak maddeler getirip gerginlikler yaratarak bundan siyasi menfaat sağlamaya çalışıldığını söyleyenler dahi vardır” dedi. HSYK’nin yapõsõnõn değişikliğine ilişkin maddeyi de değerlendiren Kabaa- lioğlu başka ülkelerde Adalet Baka- nõ’nõn kurula başkanlõk yaptõğõ hükmü bulunduğunu, ancak bakanlarõn genelde toplantõya katõlmadõğõnõ aktardõ. Kabaa- lioğlu, “Katıldığında da görüşmelere iştirak etmez, oy vermez. Bizde iki yıl kadar önce HSYK’nin sayın bakan ve müsteşarının katılmaması nedeniyle 33 kez toplanamadığı, katıldığı zaman da sayın bakanın ‘bakanlõk kontenja- nõndan’ atama yapmayı talep etmesi, ne derece doğrudur” diye sordu. İmzasız mektuplarla tutuklama İmzasõz mektuplar ile, e-posta ile ki- şilerin tutuklanmasõnõn endişe verici ol- duğunu belirten Kabaalioğlu, şunlarõ söyledi: “Şimdiye kadar imzasız ih- bar mektupları ülkemizde dikkate alınmazdı. Maalesef imzasız ihbar mektupları, imzasız, Amerika üze- rinden gönderilen elektronik posta- lar, kim olduğu belli olmayan hapis- hanelerdeki sabıkalılardan devşirilen sözde gizli tanıkların ağırlık kazana- rak çok önemli şahsiyetlerin tutuk- lanmasına yol açması, fevkalade en- dişe vericidir. Bunun hukukla, insan haklarıyla, AB standartlarıyla hiçbir şekilde ilgisi olamaz. Şu anda halen görevde olan üst düzey subaylarla emekli çok sayıda subayın, gazeteci- yazar, rektör, öğretim üyesinin imza- sız ihbar, mektuplar, e-postalar veya son derece kuşkulu sözde gizli tanık- larla itham edilip aylarca tutuklu olarak hapiste tutulmaları Türk va- tandaşlarını rencide etmektedir. Bu tür imzasız mektuplar kesinlikle dik- kate alınmamalı ve dört güne varan gözaltına alma yöntemleri ile insan- ları yıldırma, korkutma, sindirme yöntemlerine son verilmelidir.” AVRUPA HUKUK FAKÜLTELERİ BİRLİĞİ Prof. Haluk Kabaalioğlu ELFA’ya seçildi MEB’e göre 61 bin 551 öğretmen 4/C statüsünde çalõşõrken ücretli öğretmenler açlõk sõnõrõnõn altõ olan 587 TL maaş alõyor. Din öğretmenleri istihdamda temel bilimleri geçiyor Kabaalioğlu, Avrupa Komisyonu’nun hukukla ilgili danõşmanõ konumundaki Avrupa Hukuk Fakülteleri Birliği’nin yönetim kuruluna toplam oylarõn yüzde 80’ini alarak seçildi. Oslo K 4 Helsinki K 3 Stockholm Y 6 Londra Y 12 AmsterdamY 11 Brüksel Y 15 Paris Y 16 Bonn Y 16 Münih Y 15 Berlin PB 13 BudapeştePB 19 Madrid Y 16 Viyana PB 17 Belgrad B 18 Sofya PB 13 Roma B 16 Atina B 19 Zürih PB 17 Moskova PB 8 Aşkabat Y 18 Taşkent Y 21 Bakû PB 12 Bişkek B 14 Tiflis Y 20 Kahire B 23 Şam PB 22 İstanbul Y 11 Edirne Y 12 Kocaeli Y 10 Çanakkale Y 15 İzmir Y 18 Manisa Y 18 Denizli Y 14 Zonguldak Y 9 Sinop Y 14 Samsun Y 11 Trabzon Y 12 Giresun Y 13 Ankara Y 13 Eskişehir Y 12 Konya Y 15 Sıvas Y 14 Antalya Y 17 Adana Y 22 Mersin Y 22 Diyarbakır Y 19 Şanlıurfa Y 21 Mardin Y 17 Siirt Y 17 Hakkâri Y 8 Van Y 11 Kars Y 13 Ülkemiz geneli- çok bulutlu ve ya- ğışlı geçecek. Ya- ğışlar; K.Maraş, Osmaniye, Bin- göl ve Bitlis çev- relerinde kuvvet- li olmak üzere, genellikle sağa- nak ve gök gürül- tülü sağanak, Kastamonu’nun yükseklerinde karla karışık yağ- mur ve kar şek- linde olacak. BERLİN (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1915 olaylarõyla il- gili Ermeni iddialarõnõ sert bir dille reddetti. Türkiye’de yaşayan kaçak Ermenilerle ilgili sözlerini tekrarla- yan Erdoğan, “Ermeni diyasporasına ve bu diyasporayı destekleyen tüm ülkelere şunu söylüyoruz: Bugüne kadar sınır dışı etme konusunu hiç gündeme getirmedik, ancak diyas- pora baskı yapmaya devam ederse kendimizi bunu yapmak zorunlulu- ğunda görebiliriz” dedi. Erdoğan, Alman “Der Spiegel” dergisinde yayõmlanan mülakatta Türkiye’nin, Ermeni iddialarõnõ neden kabul etmediğine yönelik bir soru üzerine, “Ermenilere yönelik soykı- rım söz konusu olamaz. Soykırım hukuki bir deyim” yanõtõnõ verdi. “ABD Başkanı Barack Obama’nın da soykırım kelimesini kullandığı- nın” belirtilmesi üzerine Erdoğan, “Eğer bu sözcüğü kullandıysa bu onun da hatasıdır. ABD bu mesele- ye taraf değil. Amerika da diğer ül- keler gibi sadece tribünde oturu- yor” dedi. Başbakan Erdoğan, Erme- ni iddialarõyla ilgili ABD ve İsveç’te alõnan kararlardan dolayõ “neden Türkiye’de yaşayan Ermenilerin cezalandırıldığı” şeklindeki soruya karşõlõk da şunlarõ söyledi: “Ermenileri bundan sorumlu tut- tuğumuzu kim söyledi? Ben bunu hiçbir zaman iddia etmedim. Türki- ye ve Ermenistan arasında 1 yıl ön- ce bir yakınlaşma süreci başlattık. İlişkilerimizi normalleştirmek isti- yoruz. Ve böyle bir anda Amerikan Kongresi’nin Dış İlişkiler Komitesi, Ermeni diyasporasının talimatıyla 1915 olaylarını soykırım olarak ni- telendiren bir karar çıkartıyor. Bu- nun hiç kimseye bir faydası yok.” Diyasporaya kaçak Ermenilerle gözdağı