18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 23 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] RİZE (Cumhuriyet) - Semih Kaplanoğ- lu’nun yönettiği “Bal” filminde başrolleri Erdal Beşikçioğlu ve Tülin Özen ile pay- laşan minik oyuncu Bora Altaş, Berlin’deki gala dönüşü, babasõ Raşit Altaş ile birlik- te öğrenim gördüğü Çamlõhemşin Atatürk İlköğretim Okulu’na gitti. Öğretmenleri ve Okul Müdürü Yaşar Duman’õn tebrik et- tiği Bora’ya sõnõf arkadaşlarõ da büyük ilgi gösterdi. Atatürk İlköğretim Okulu Müdü- rü Yaşar Duman, “Film çekilirken birkaç kez çekimlere gitmiştim. Gerçekten çok iyi rol yapıyordu. Ödül alması bizi çok gu- rurlandırdı” dedi. Bora Altaş ise, “Berlin’de büyük ayıyı görünce önce gerçek ayı zannettim. Sonra baktım ki gerçek ayı değil. Kırmızı halıda yü- rürken hiç heye- canlanmadım. İle- ride oyuncu ol- mak istiyorum” dedi. Baba Raşit Altaş ise Bora’nõn filmde rol alma sü- recini anlatõrken, “O gün oğlum bi- sikletle ilçe mer- kezine inmişti. Yö- netmen oğlumu görüp seçmelere çağırmış. 700 ço- cuk arasından oğ- lum seçildi. Ödül alması bizi çok mutlu etti” diye konuştu. Bora’nõn rolünü gerçekten yaşadõğõnõ anla- tan baba Altaş, “Gece çekimleri sırasında ormanda uyudu. Herkes rol yaptığını dü- şünüyordu ama o gerçekten uyumuştu. Çekim bitince uyandırıldı” dedi. Berlin’deki galadan önce okuldan izin alan ve bu nedenle karnesini alamayan Altaş’a kar- nesi öğretmeni tarafõndan gecikmeli olarak verildi. Matematik notu 3 olan Bora’nõn di- ğer tüm dersleri ve davranõş notlarõnõn 5 ol- masõ dikkat çekti. Bu arada yönetmen Se- mih Kaplanoğlu’nun Altaş’õn oyunculu- ğundan çok memnun kaldõğõ için laptop he- diye ettiği, Altaş’õn filmdeki rolü için ise 3 bin lira aldõğõ belirtildi. Öte yandan İngiliz Financial Times gazetesi “Bal” filmini sayfalarõna taşõdõ. Altaş’õn per- formansõnõn ‘komik, acıklı ve göz kamaş- tırıcı’ olduğuna yer verilerek “Bu perfor- mansla en iyi erkek oyuncu ödülünü al- malıydı” denildi. GÜNER YÜREKLİK BERLİN - Semih Kaplanoğlu’nun “Bal” filminin 60. Berlin Film Festivali’nde ‘En İyi Film’ seçilmesiyle birlikte, Türk sinemasõ festival tarihinde ikinci kez ‘Altın Ayı’ ödü- lüne ulaştõ. 1964’te de Metin Erksan’õn “Su- suz Yaz” filmi, festivalin büyük ödülü ‘Altın Ayı’ya değer görülmüştü. Venedik ve Cannes ile birlikte dünyanõn üç büyük film festivalinden biri olan Berlinale’nin 60 yõllõk geçmişine göz atarsak, Türkiye’nin ha- tõrõ sayõlõr bir yere sahip olduğunu görürüz. Tür- kiye, festivalin ilk kez düzenlendiği 1951’den başlayarak 42’si uzun, 9’u kõsa metrajlõ film- le, 60 festivalden 34’ünde temsil edildi; büyük ödül için katõldõğõ 10 yarõşmada 2 Altõn, 4 Gü- müş Ayõ aldõ. Toplam ödül sayõsõ ise 15’i bu- luyor. 1951’den 2010’a Berlinale’deki Türkiye ta- rihine bir göz atalõm... “Batı’nın Doğu Bloku’na açılan vitrini” ol- masõ düşüncesi ve Berlin’deki Amerikan müt- tefik güçlerinin girişimiyle 1951’de ilki dü- zenlenen Berlinale’ye Türkiye, Aydın Ara- kon’un “İstanbul’un Fethi” ile katõldõ. Son- rasõnda 1961’e kadar Türkiye’nin Berlina- le’de kõsa metrajlõ belgesel filmlerle temsil edil- diğini görüyoruz. Bu belgeseller arasõnda ül- kemize ilk ödülü, 1956’da Sabahattin Eyu- boğlu ve Mazhar Şevket İpşiroğlu’nun “Hi- tit Güneşi” getirdi ve filme ‘Gümüş Ayı Onur Ödülü’ verildi. 1964’teki 14. Berlinale’de Metin Erksan’õn “Susuz Yaz” filmi, tüm dünyayõ şa- şõrtan bir kararla Altõn Ayõ’ya değer gö- rüldü. Hülya Koçyiğit, Erol Taş ve Ul- vi Doğan’õn rol aldõğõ filmin büyük ödü- lü almasõ yõllarca dillerden düşmedi. Ay- nõ yõl Sabahattin Eyuboğlu ile Aziz Al- bek’in “Nemrut Dağı Tanrıları” da kõ- sa filmler arasõnda beğeni kazandõ. Bu arada, 1960’ta yazar Semih Tuğrul’un uluslararasõ belgesel ve kõsa filmler se- çici kurul üyeliğine seçildiğini de belir- telim. YILMAZ GÜNEY... Duygu Sağıroğlu’nun 1967’de “Sonu Olmayan Yol”, 1968’de de “Ben Öl- dükçe Yaşarım” ile Berlinale’ye yarõşma dõşõ katõlmasõndan sonra, Türkiye 9 yõl ka- dar ortalõkta görünmedi ve bu aradan son- ra festivalde Yılmaz Güney ismi gündemin baş köşesine oturdu. 1977’de Berlinale’nin özel bölümünde Yõlmaz Güney’in “Umut” ile “Arkadaş” filmleri gösterildi ve sanat- çõya tüm yapõtlarõ için ‘Altın Ayı Onur Ödü- lü’ verildi. Türkiye Berlinale’de 1979-1986 arasõnda en parlak yõllarõnõ yaşadõ ve her yõl bir ödül aldõ. 1979’da Zeki Ökten’in “Sürü”sü İnterfilm Ödülü aldõ. 1980’de Zeki Ökten’in yarõşmada gösterilen “Düşman” filminin senaryosu öv- güye değer bulundu ve filme OCIC ödülü ve- rildi. 1981’de ‘Retrospektif’ bölümü Yılmaz Güney filmlerine ayrõldõ ve sanatçõnõn 10 fil- mi gösterildi. 1983’te Erden Kıral, “Hakkâri’de Bir Mevsim” ile ‘Jüri Özel Ödülü’ne değer gö- rüldü ve Gümüş Ayõ heykelciğini aldõ. Kõral ay- nõ filmle FIPRESCI (Uluslararasõ Sinema Eleştirmenleri Birliği), Sanat Filmleri, Alman Katolik Kiliseleri ödüllerini de alarak Berli- nale’de bir filmle en fazla ödül alan yönetmen oldu. Aynõ yõl Ali Özgentürk’ün “At”õ da In- fo-Schau’da gösterildi. Türkiye 1984’te Çetin Öner’in “Gülibik”i ile Çocuk Filmleri Şenliği’nde, Yusuf Kur- çenli’nin “Ve Recep ve Zehra ve Ayşe”si ve Şerif Gören’in “Derman”õ ile Panorama’da temsil edildi. Onat Kutlar’õn Uluslararasõ Seçici Kurul üyesi, Atilla Dorsay’õn FIP- RESCI jüri üyesi olduğu 1985’te Türkiye, fes- tivale Zeki Ökten’in “Pehlivan”õ, Şerif Gö- ren’in “Firar”õ ve Erdoğan Tokatlı’nõn “Fi- dan”õ ile katõldõ. Tarık Akan “Pehlivan”da- ki rolü ile ‘Övgüye Değer Oyuncu Ödülü’ al- dõ. 1986’da ise Türkiye’ye ‘Gümüş Ayı’ ödü- lünü İsrail yapõmõ “Kuzucuğun Gülüşü”nde- ki oyunculuğuyla Tuncel Kurtiz kazandõrdõ. Berlinale’ye ilk kez 1998’de “Kasaba” ile katõlan Nuri Bilge Ceylan, 12 yõl aradan sonra Türkiye’ye ilk ödülü getirdi ve ‘Cali- gari Ödülü’ne değer görüldü. Bir yõl sonra, “Güneşe Yolculuk” ile Yeşim Ustaoğlu da ‘Mavi Melek Ödülü’nü aldõ. Türkiyeli si- nemaseverleri sevindiren bir diğer ödül, her ne kadar Alman yapõmõ olsa da Fatih Akın’õn “Duvara Karşı”yla 2004’te aldõğõ ‘Altın Ayı’ oldu. Türkiye ortak yapõmlarla 2005’te yine Yeşim Ustaoğlu’nun “Bulutları Beklerken”i ile Panorama’da, Semih Kaplanoğlu’nun “Me- leğin Düşüşü” ile de Forum’da temsil edildi. 2007’de “Annem Sinema Öğreniyor” ile kõsa metrajlõ filmler bölümünde yarõşmaya ka- tõlan Nesime Yetik, DAAD ödülü aldõ. Aynõ yõl Panorama’da gösterilen Özer Kızıltan’õn “Takva”sõ da FIPRESCI ödülüne değer gö- rüldü. 2009’da Reha Erdem’in “Hayat Var”õ Forum programõnda gösterildi ve ‘Tagesspie- gel Okuyucu Ödülü’nü aldõ. Berlin Film Festivali’nde ilk ödülü ‘Hitit Güneşi’yle, ilk Altõn Ayõ’yõ ‘Susuz Yaz’la almõştõk 1964’te Metin Erksan’ın “Susuz Yaz”ı (solda) büyük ödül Altın Ayı’yı aldı. 1977’de Yılmaz Güney’e onur ödülü verildi. 1983’te Erden Kıral “Hakkâri’de Bir Mevsim”le (sağda) Gümüş Ayı’ya değer görüldü. 1986’da Tuncel Kurtiz en iyi oyuncu seçildi. 2004’te Fatih Akın, Alman yapımı “Duvara Karşı” ile Altın Ayı alırken, bu yıl Semih Kaplanoğlu “Bal” ile Türkiye’ye ikinci Altın Ayı’yı getirdi. Berlinale’denTürksinemasıgeçti Kültür Servisi - İngil- tere’nin Oscar’õ olarak bi- linen İngiliz Film ve Te- levizyon Sanatlarõ Aka- demisi (BAFTA) ödülle- ri önceki gece sahiplerini buldu. Amerikan ordusu- na bağlõ bir bomba imha ekibinin Irak’taki serüve- nini konu alan ‘Ölümcül Tuzak’, ‘En İyi Film’in de aralarõnda bulunduğu toplam altõ ödüle değer görüldü. Filmin yönet- meni Kathryn Bigelow, BAFTA’da ‘En İyi Yö- netmen’ ödülünü alan ilk kadõn yönetmen ola- rak tarihe geçti. Film ayrõca ‘En Orijinal Senaryo’, ‘En İyi Montaj’, ‘En İyi Ses ve Sinemato- grafi’ dallarõnda da ödülleri topladõ. 18 ay önce Venedik Film Festivali’nde prömiyerini yapan ‘Ölümcül Tuzak’, şu anda tüm dün- yada 17.6 milyon dolarlõk gişe hasõ- latõna ulaşmõş du- rumda. Ödül tö- reninde konuşan Bigelow, ödülü barõşa adadõğõnõ belirtti ve Os- car’õ kazanan ilk kadõn yö- netmen ola- rak da başa- rõsõnõ tekrar- lamayõ umduğunu söyle- di. BAFTA ödüllerinin so- nuçlarõ, 2 milyar dolarlõk gişe hasõlatõ elde eden ‘Avatar’ için ise pek par- lak değildi. Tüm zaman- larõn izlenme rekorunu elinde bulunduran film, ‘En İyi Görsel Efekt’ ve ‘En İyi Prodüksiyon Ta- sarımı’ ödülleriyle yetin- di. ‘Aşk Dersi’nde rol alan Carey Mulli- gan, ‘En İyi Ka- dın Oyuncu’, ‘A Single Man’in başaktörü Colin Firth de ‘En İyi Erkek O y u n c u ’ ödülünü al- dõ. Diğer ödüller ise şöyle: ‘En İyi İngiliz Filmi’: ‘Fish Tank’, ‘En İyi Yabancı Film’: ‘A Prop- het’, ‘En İyi Animasyon Fil- mi’: ‘Up in the Air’, ‘En İyi Uyarlanmış Se- naryo’: ‘Up in the Air’, ‘En İyi Yar- dımcı Kadın Oyun- cu’: ‘Mo’nique- ‘Precious’, ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’: Christoph Waltz- ‘Soysuzlar Çe- tesi’. BAFTA tarihinde bir ilk ‘Ölümcül Tuzak’la 6 ödülü kucaklayan Kathryn Bigelow BAFTA’da ‘En İyi Yönetmen’ ödülünü alan ilk kadõn yönetmen oldu. ‘Bal’õn küçük oyuncusu okulunun da yõldõzõ BORA ALTAŞ KathrynBigelow Bal
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle