Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
23 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
TOBB Başkanõ, AB’nin ticarete getirdiği kõsõtlamalarla üyelik sürecindeki Türkiye’ye haksõzlõk yaptõğõnõ söyledi
Ekonomi Servisi - Türkiye Odalar ve Borsa-
lar Birliği (TOBB) Başkanõ ve Avrupa Tica-
ret ve Sanayi Odalarõ Birliği (Eurochambres)
Başkan Yardõmcõsõ Rifat Hisarcıklıoğlu,
“Bu nasıl Gümrük Birliği’dir ki, bir yan-
dan bütün mal hareketleri serbest diye-
ceksiniz, diğer yandan bunu alan, satanla-
ra vize uygulayacaksınız ve bu malları ta-
şıyan kamyonlara kota uygulayacaksınız?
Bu şekilde bir Gümrük Birliği’nden nasıl
bahsedebiliriz?” dedi.
Eurochambres Ortak Üyeler Komitesi Toplan-
tõsõ’nõn açõlõşõnda konuşan Hisarcõklõoğlu,
Avrupa Birliği (AB) ile olan sorunlarõn başõnda
‘vize’ sorununun geldiğine işaret etti. Hisar-
cõklõoğlu, AB’nin üçüncü ülkelerle imzaladõ-
ğõ serbest ticaret anlaşmalarõnda Türkiye’nin
görüşünün alõnmadõğõnõ da belirterek “Bu
gümrük birliği anlayışına terstir. Gümrük
Birliği gereği Türkiye’nin de benzer an-
laşmalar imzalaması gerek. Daha sorasın-
da yapılan, ‘Biz anlaşmayõ, imzaladõk.
Buyurun siz de müzakereleri başlatõn’ demek
maalesef haksızlık olarak ortaya çıkıyor.
Türkiye’ye bu anlamda haksızlık yapılıyor”
dedi. Hisarcõklõoğlu, Türk iş âlemi olarak
2013’te Türkiye AB’ye tam üye olacakmõş gi-
bi hazõrlõklarõnõ yaptõklarõnõ ifade etti.
Hisarcõklõoğlu, AB’nin vize
uygulamasõnõ eleştirerek “Bir taraftan
serbest ticareti savunurken diğer
taraftan engeller koyamazsõnõz” dedi.
Ekonomi Servisi - İktisadi Kalkõn-
ma Vakfõ (İKV) Yönetim Kurulu Baş-
kanõ Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu,
AB’ye üye ülkelerin işadamlarõnõn
Türkiye’ye vizesiz gelirken ya da sõ-
nõrda birkaç dakikada aldõklarõ vizey-
le Türkiye’ye girerken Türk işadamla-
rõnõn uzun süreler vize için beklediklerini belir-
terek “Bu şekilde nasıl bir eşitlik söz konusu
olabilir?” dedi.
Kabaalioğlu, “Biz Gümrük Birliği’ne tam
üyeliğin 4-5 yıl sonra geleceğine inanarak
katıldık. Bizi San Marino veya Andora gibi ül-
kelerle aynı yere koyamazsınız. 72 milyon nü-
fusa sahip, dünyanın 16. büyük ekonomisi olan
bir devletle bu GB devam edemez” dedi.
Eski Merkez Bankasõ Başkanõ Süreyya Ser-
dengeçti de Türkiye’nin üyelik sürecinde AB üye-
si ülkelerde referandumlarõn yapõlacağõ söylen-
tilerine değinerek “Ya aday ülkelerde refe-
randum olsaydı? Aday ülkeler yüksek ve sür-
dürülebilir bir büyüme yakalarsa hayır diye-
bilirler. Bu ihtimallere göre mi yaşayacağız
yoksa bugün bir karar verip aday ülkelere bir
katılım tarihi verecek miyiz?” dedi.
Avrupa Komisyonu Genişleme Genel Mü-
dürlüğü Türkiye Masasõ’ndan Miltiades Eco-
nomides, Türkiye-AB müzakerelerinin en önem-
li itici gücünün Türkiye’deki reform süreci ol-
duğunu, yeni mevzuatlar Meclis’ten geçirilmez-
se müzakerelerin ilerleyemeyeceğini söyledi.
Economides, “GB genelde çok başarılı bir
olaydır ama birtakım işlev sorunları olmuştur.
Serbest ticaret anlaşmalarına da bakarsak, Ko-
misyon, Türkiye’nin tüm endişelerinin far-
kında ve bu endişeleri düzeltmek için çalış-
malar yapıyor” dedi.
‘ZOR KARARLAR
ALINMAK ZORUNDA’
Ekonomi Servisi - Devlet Bakanõ ve
Başbakan Yardõmcõsõ Ali Babacan, ge-
lişmiş ekonomilerin kamu açõklarõnõ na-
sõl tekrar normal seviyeye indireceği
konusunda hâlâ somut planlar ortaya
koyamadõğõnõ belirterek “Ülke ismi
vermek istemiyorum ama, bazı ül-
keler zor kararları bugün almak zo-
runda. Yarın vakit geçerse ileride da-
ha büyük bedeller ödenir” dedi.
Babacan, Eurochambres Ortak Üye-
ler Komitesi Toplantõsõ’nda yaptõğõ
konuşmada, krizin etkilerinin henüz si-
linmediğini, yavaş yavaş bir toparlan-
ma görülse de bunun kendi ivmesini
oluşturabilmiş bir toparlanma olmadõ-
ğõnõ söyledi. Babacan, “Bir iki yılın te-
lafisi onlarca yıl sürecek. Bunun
yanı sıra emekli nüfusun genç nüfusa
oranla giderek artması büyük bir so-
run olarak yanı başımızda duruyor”
dedi. AB pazarõnõn en azõndan kõsa va-
dede eskisi gibi gelecek vaat eden pa-
zar olamayacağõnõn altõnõ çizen Baba-
can, dolayõsõyla Eurochambres ülke-
lerinin dünyanõn başka bölgelerindeki
ülkeleriyle de ilgilenmesi gerektiğini
ifade etti.
KEY için hak
sahiplerine
yeni uyarı
Konfederasyonlar, eylemlerle TEKEL işçilerine desteklerini sürdürme kararõ aldõ
Mayısta ‘genel eylem’
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk-İş Başkanõ Mustafa
Kumlu, TEKEL işçilerine destek
için “25 Şubat’ta meşaleli yürü-
yüş ve basın açıklamaları; 27
Şubat’ta 2 saatlik oturma eylemi
yapılmasına karar verdiklerini”
bildirdi. Soruna çözüm bulun-
mazsa 4 konfederasyon 26 Ma-
yõs’ta “genel eylem” yapacak.
Türk-İş, DİSK, Kamu-Sen,
KESK Genel Başkanlarõ, DİSK’e
bağlõ Genel-İş Sendikasõ’nõn genel
merkezinde, yol haritasõnõ belirle-
mek üzere bir araya geldi. Toplantõ
sonrasõnda yapõlan ortak basõn top-
lantõsõnda Türk-İş Başkanõ Kumlu,
“Konfederasyonlar, bundan son-
ra da TEKEL işçisinin iradesine
uygun davranacak ve Tek Gıda-
İş Sendikası’nın alacağı karar-
lara uyacaktır” dedi. Konfede-
rasyonlarõn TEKEL işçilerinin mü-
cadelesinin başarõya ulaştõğõ görü-
şünde birleştiklerini kaydeden
Kumlu, “Konfederasyonlar,
Türk-İş önündeki eylemin TE-
KEL işçilerinin iradesiyle başla-
dığını ve bu eylemin ancak ve an-
cak yine TEKEL işçilerinin ira-
desiyle bitebileceğine inanmak-
tadır” dedi. Kumlu, “4/C uygula-
masõndan vazgeçilmesini ‘kiralõk iş-
çilik’ düzenlemesinin gündemden
çıkarılması, çalışma hayatını dü-
zenleyen yasaların ILO ve AB
normlarına uyarlanması, ka-
mu çalışanlarının grevli top-
lu iş sözleşmeli sendika
hakkının güvence altına
alınmasını” talep ettikle-
rini kaydetti.
Öte yandan işçilerle
Tekgõda-İş yöneticileri
arasõnda tartõşma ya-
şandõ. Telkinler sonu-
cunda gerilim yatõştõ.
Ekonomi Servisi - 2 milyon hak sa-
hibinin yararlanacağõ ikinci Konut
Edindirme Yardõmõ (KEY) ödemele-
rinde, liste çalõşmalarõ son aşamaya gel-
di. Listeler, bu hafta içinde Emlak
GYO’ya teslim edilecek. Emlak GYO
listeleri de Resmi Gazete’de yayõmla-
nacak. Ardõndan ödemeler başlaya-
cak. Ödemelerin, mart ayõ başõnda
başlayacağõ tahmin ediliyor.
Tasfiye halindeki Emlak Banka-
sõ’nõn Başkanõ Zeki Sayın, ikinci KEY
ödemelerine ilişkin yaptõğõ açõklamada,
60 hak sahibinin ‘vatandaşlık
numarasında’ sõkõntõ çõktõğõnõ belir-
terek, bu nedenle listelerin geçen haf-
ta teslim edilemediğini söyledi.
Sayõn, “Listeleri büyük ihtimalle bu
hafta içinde sunacağız” dedi. Sayõn,
hak sahiplerine de bir uyarõda buluna-
rak “Ödemeler, liste yayımlandıktan
sonra başlayacak. Bu nedenle, va-
tandaşlar hemen bankaya gitme-
sin” diye konuştu.
MARMARAY İŞÇİSİ HAKKININ PEŞİNDE
Maaşlarına zam yapılması ve çalışma
koşullarının iyileştirilmesi istemiyle bir ayı
aşkın süredir iş bırakma eylemi yapan
Marmaray projesinde çalışan emekçiler,
dün de Çalışma Bakanlığı önünde bir ba-
sın açıklaması yaptı. TEKEL işçilerine de
destek veren çalışanlar, sigortalarının
tam yatırılmasını istedi. Çalışma Bakan-
lığı önünde toplanan işçiler, “Ücretleri-
mizin yükseltilmesi ve çalışma hakları-
mızın düzeltilmesi için direnişteyiz” yazılı
pankart açarak, çeşitli sloganlar attı. Ya-
pılan açıklamada, işçilerin Polat Deniz in-
şaat şirketinde çalıştıkları ve 4 yıldır da iş-
verenle sorun yaşadıkları savunularak
“Devletin projesi olan bir işte işçilerin si-
gortaları nasıl eksik yatırılır? Ücretleri sü-
rekli nasıl geciktirilir?” denildi.
Bir an için insan başka bir ülkede
mi yaşıyor diye düşünüyor.
Ekonomi o kadar tıkırında ki hiç
konuşulmuyor; ama ekonomi
dışında her şeyde kazan kaynıyor.
Bu durumda insan acaba ekonomi
ile ilgili kimse düşünmesin,
tartışmasın, olumsuzluklar ortaya çıkmasın
diye kazan kaynatılıyor şeklinde bir vehme
kapılıyor.
Bütçe sonuçları açıklandı: Faiz dışı fazla
ocakta yüzde 263.6 artarak 2.9 milyar liraya
ulaşırken vergi gelirleri yüzde 25.2 yükselerek
17.3 milyar liraya çıktı. Bütçe açığı ise yüzde
6.2 yükselerek 3.1 milyar liraya ulaştı. Ancak
yine faiz dışı fazlanın arttığı gururla
söylenecek ve bütçe açığı görmezden
gelinecek.
2010 bütçe açığının 60-63 milyar TL
olacağı tahmin ediliyor. Varlık barışından
beklenti gerçekleşmemiş gibi. 2009’da 1
milyar 577 milyon TL tahakkuk eden vergiye
karşı ödenen vergi 534.3 milyon TL, 2010’da
tahakkuk eden 1 milyar 142 TL vergiye karşı
ödenen vergi 296.1 milyon TL. Yani yaklaşık
800 milyon TL varlık barışı vergisi tahsil edildi.
İşsizlik almış başını gidiyor. İşsiz sayısı 3.2
milyon kişi, işsizlik oranı yüzde 13.1 (Kasım
2010 itibarıyla). TEKEL işçilerinin direnci
sürüyor. Bu sebatlı hak arama tavrına ülkeyi
yönetenler 4/C ile cevap veriyor. Artık herkes
ezberledi, 4/C işçi dayanışma şifresi.
Faizler arttırılmadı. Ekim ayında 150 baz
puan arttırılacağı, bundan önce bir artışın
olmayacağı beklentisi var. İç talepte biraz
kıpırdamaya karşın dış talepteki belirsizlikler
nedeniyle düşük kapasite kullanım oranının
devam edeceği öngörülüyor.
Fed, bankalara acil kredi kullanımında
uyguladığı iskonto faiz oranını beklenmedik
şekilde 0.50’den 0.75’e yükseltti. Bu yükseliş
kimine göre sıkı para politikası uygulanması
olarak yorumlandı. Fed, iskonto faizinin
arttırılmasının piyasaların daha normal şekilde
fonksiyon göstermekte olduğunun yansıması
olduğunu söyledi; ama bu acaba sorularını
azaltmadı.
IMF ile anlaştık anlaşıyoruz derken henüz
bir somut durum ortaya çıkmadı. IMF ile
anlaşma olacak ama ne olacak, bu belli değil.
IMF ile ilgili beklentilerin piyasaları etkilediği
iddia ediliyor. IMF baş iktisatçısı Blanchard,
“sermaye hareketlerinden fazlasıyla etkilenen
ülkelerde salt enflasyon hedeflemesinin ideal
olmadığını ve kur hareketlerinin olumsuz
etkilerinin de hesaba katılmasını” öneriyor ve
bizlere hayret dedirtiyor.
Yeni yatırım yapılmıyor. Gayrimenkuller
satılmıyor ve kiraya verilmiyor. Tapu
daireleri ve noterler sinek avlıyor.
Şirket bilançoları ticari zarar yazıyor.
Tersaneler battı batacak. Tüm gemi
ve yat siparişleri yerlerde sürünüyor.
Kredi kartları limitleri dolmuş, artık
kullanılamaz hale gelmiş. İnsanlar
minumum tutarları ödeyerek borcunu faizle
erteliyor. Alışveriş merkezlerindeki kalabalığa
bakarak ekonominin tıkırında olduğunu sakın
sanmayın. İnsanlar her gün yaşadıkları ülke
geriliminde kendini alışveriş merkezlerine
atarak az para ile çok faaliyet gösteriyorlar.
Yetenek yarışmalarına yüz binlerce kişi
başvuruyor. “Ya medet” Acun diyor. Jüri
üyeleri de eledikleri yarışmacılar için çok
üzgün olduklarını, bir şey isteyip
istemediklerini sorarak medet arayanlara
ekonomik destek vaat ediyorlar!
Bütün bunlar ortada iken ülke ekonomi
konuşmuyor, tartışmıyor. Umutlu olmak için
ülkeyi yönetenlerin ağzının içine bakılıyor.
Ama ülkeyi yönetenler kayıkçı kavgasına
tutuşmuş eski devletin yüzünü yeni devlet
yüzü ile temizlemeye çalıştıklarını iddia
ediyor. Gericilikte ilerici olmakta müthiş bir
performans gösteriyorlar. Dikta rejiminin
yollarını demokrasi makadamları ile
döşüyorlar. Halkımız ise yetenek yarışmalarını
ve futbol maçlarını izleyerek durumdan bir
vazife çıkarıyor.
Allah yardımcımız olsun...
Ekonomi Tıkır Tıkır
Diğer Her Şey Fokur Fokur
M A L İ Y E C İ G Ö Z Ü Y L E / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U pamukm superonline.com
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Kuşku...
soner@cumhuriyet.com.tr
Dün sabah Balyoz operasyonu gözaltıları ile
uyandık. Bir kez daha yaşamımızın gerçek
gündemini süpüren, çok boyutlu kaygıların
kafamıza üşüşmesine yol açan, yaratılmış
gündemin tutsağıyız... Özel yetkili yargının
operasyonunda yüksek rütbeli emekli komutanları
içine alacak biçimde 40’tan fazla kişinin gözaltına
alındığını öğrendik. Yargı bağımsızlığına, hak ve
hukukun gereğinin yerine getirilebileceğine
güvenebilsek, yargısız infazlar, insan hakları
ihlallerinden kaygı duymasak, ortada nakıs
teşebbüs içeriğinde de olsa darbe girişimleri varsa,
operasyonların, yargılamanın, demokrasimiz
hayrına olacağına güvenip sevineceğiz...
Kendi adıma neden 12 Mart, 12 Eylül süreçlerini
çağrıştıran, demokrasimizin önünü açmak şöyle
dursun, özel amaçlı, suç işlemişlerden daha çok,
bir düşünce, değerler sisteminin opere edilmesini,
kırılmasını hedefleyen, iktidar cephesinin arkasında
durduğu bir özel yargılama, baskı düzeni ile karşı
karşıya olduğumuz duygusu içindeyim... Başta
ABD, emperyal güç odaklarının desteğinde 12
Mart, 12 Eylül süreçlerinin sol, sosyal gelişim ve
örgütlenmeleri hedef almış, ağır insan hakları
ihlalleri ile silindir gibi ezmiş, hak hukuktan kopuk
özel yargı düzeninden daha ağır bir tablo ile yüz
yüze olduğumuz önyargısından kurtulamıyorum...
Kaygı ve kuşkularımız için, Silivri-Erzurum
ekseninde özel yetkilerle donatılmış yargı-iktidar
ittifakına ilişkin bir tek geçen hafta yaşanmış olanlar
yetmez mi? Özel Yetkili Başsavcı, yine bir
Başsavcı’yı görevleri ile bağlantılı eylemleri
üzerinden delil karartacak adi suçlu gibi aratıp,
sorgulatıp, tutuklanmasını sağladıktan sonra,
görevini kötüye kullanma suçu ile özel yetkilerinden
olmuştu. Erdoğan hükümeti, yandaş medyası,
cephesi ile tam kadro özel yetkili savcısına sahip
çıkmış, yargının bütün kurumlarının aksine gerekçeli
kararlarını hukuk dışı ilan etmişlerdi. Yetmemiş,
Bakanlık, özel yetkilerin kaldırılması kararının
tebliğini elinde tutup geciktirerek, ilgili dosyaların
Erzurum’dan Silivri’ye taşınmasında aracı olmuştu.
Ne zamanlama ama? İstanbul kaçırılmış
dosyalara ilişkin yetkisizlik kararı verip, dün bu
dosyaları Erzurum’a geri gönderirken, yargı
bağımsızlığına ilişkin bu çarpıcı gündem, yoğun
tartışmanın ortasına, İstanbul özel yetkili savcılığı
eliyle yürütülen yeni operasyon, cemre gibi
gündemin ortasına düştü...
Dünün dünyasının gerçek gündeminde, ABD
ağırlıklı emperyal güç odaklarının Afganistan’daki
büyük askeri operasyonunda, çok sayıda sivilin de
öldürülmesi haberi de vardı. Afganistan, Pakistan
halklarının içine düşürüldükleri terörist şeriatçı
örgütlenmeler batağında, işgalci emperyalist
güçlerin sömürü çarklarının katkıları yadsınabilir mi?
İşgal altındaki Irak’ta işgalde ölenler milyonla, işgal
sonrası Irak halkının içinde birbirlerini öldürenler
milyonlarla sayılır oldu. Bataklıktan çıkmaya yönelik
ufuk, umut yok...
Şimdi gözümüzün önünde, Irak işgalinde suç
ortaklığını reddeden Ecevit hükümetinin uçurulup,
AKP’nin yaratılıp iktidar edilmesine, kırmızı halılara,
çuval geçirmelere tanık olmuşsak... Emperyal güç
odaklarının merkezlerinde Türkiye’ye dönük yazılan
senaryolarda laik Cumhuriyet, Atatürk
devrimlerinin.. adları geçmiyorsa, ılımlı İslam liderliği
misyonu biçiliyorsa.. olup bitenlerden kuşku, kaygı
duymaktan vazgeçebilir miyiz?
Seçim sandığı, oy çoğunluğunu önce Meclis
iradesini sıfırlama, sonra Cumhurbaşkanlığı, YÖK
misali iktidar gücü karşısında bağımsız kimlikleri,
denetleme görevleri olan kurumları onay makamına
dönüştürme, militan, akıl almaz bir kadrolaşma
gerçekleştirmiş bir iktidar ile karşı karşıyayız.
Yandaş medya ile oluşturulmuş güçlü cephe ile
birlikte iktidar icraatlarının haksız hukuksuzluklarının
eleştirisine, hak aranmasına izin yok...
İşte en özelinden, ekmek kagasından Tekel
işçilerinin yaşadıkları; iktidar kamudan binlerce
işçiyi özelleştirme vurgununda işlerinden etmekle
yetinmiyor, bir başka kamu işletmesinde haklarının
korunmasına izin vermiyor. Özel, özünde yasal
çalışma düzenlerine aykırı icat ettiği kölelik
çalıştırma düzeninde ancak iş veriyor. Sonra da
“Bunu kabul etmezseniz sokakta kalırsınız” restini
gözümüzün içine baka baka çekebiliyor...
Dünyada milyarlar, en çok da İslam dünyasının
halkları; akıl almaz bir çağdışı yaşama, şeriatçı
katliamcı diktatörlüklere, terör, mezhep
çatışmalarına sürüklenirlerken; Türkiye’ye çağdaş,
Batı uygarlığı içinde bir yer biçilmeyip,
emperyalizmin de emrinde cemaatler kucağında,
bu büyük kaosun yine İslamcı liderlik rolü biçilmek
istenirken.. her gün dayatılan yeni bir şok gelişme,
gündemden kaygı, kuşku duymamak elde mi?
Kabaalioğlu:
Böyle eşitlik
olmaz
BAŞSAĞLIĞI
Arkadaşımız, dostumuz
Prof. Dr. Selçuk ÖZARMAĞAN’ın annesi
NİHAL
ÖZARMAĞAN
hanımefendinin vefatını
derin üzüntüyle öğrendik.
Arkadaşımıza, ailesine
başsağlığı ve sabırlar dileriz.
Nuri Akay, Aydın Boysan, Cevat Çapan,
Besim Dalgıç, Taner/Bener Dortunç,
Yeşim Erbil, Metin Fındıkçı, Sinan Fişek,
Turgay Fişekçi, Naci Güçhan,
Turhan Günay, Lâle Kalpakçıoğlu,
Arif Keskiner, Mücap Ofluoğlu,
Semih Poroy, Hakan Savlı, Ziya Şav
Bu nasõl Gümrük Birliği!
DESTEK VERENE POLİS DAYAĞI
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Fevzi
Gümüş, TEKEL işçilerine destek için İstanbul’dan Anka-
ra’ya giden dernek yöneticisi ve üyelerinin dönüşte Gebze
Emniyeti’ne bağlı polisler tarafından gözaltına alındığını, 7
kişinin darp edildiğini açıkladı. Gözaltındakilerin daha son-
ra serbest bırakıldığını açıklayan Gümüş “AKP’nin bu sal-
dırıları dayanışmamızı engelleyemeyecektir” diye konuştu.