Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
17 ŞUBAT 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Türkiye’nin Fotoğrafı...
Erzincan-Erzurum hattında neler olup bitiyor?
Bu sorunun yanıtını, Ankara büromuzdan İlhan
Taşcı, çok yakından izledi, Erzincan ve
Erzurum’da neler olup bittiğini Cumhuriyet’te
yazdı...
Türkiye gerçekten kimi zaman şaşırtıcı, kimi
zaman düşündürücü bir dönemden geçiyor.
Erzincan-Erzurum odaklı bir Ergenekon
operasyonu yapıldığı öne sürülüyor...
Yazımı yazdığım saatlerde Erzincan Cumhuriyet
Başsavcısı İlhan Cihaner’in Adliye’deki makam
odası, evi, Erzurum Özel Yetkili Savcısı Osman
Şanal’ın talebi ve Erzurum 2. Ağır Ceza
Mahkemesi nöbetçi hâkiminin kararıyla
aranıyordu. Akşam saatlerinde Cihaner gözaltına
alındı.
Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı
tarafından yürütülen Ergenekon soruşturması
kapsamında Üçüncü Ordu Komutanı Orgeneral
Saldıray Berk önceki gün ikinci kez “şüpheli
sıfatı”yla ifadeye çağrılmıştı.
Cumhuriyet Başsavcısı Sinan Kuş, Berk’in
gelmemesi durumunda “yasal prosedürün”
işletileceğini açıklamıştı.
Burada bir anımsatma yapmamda yarar var:
İki MİT çalışanı, bazı subay ve astsubaylar,
daha önce Erzincan’da görev yapan Eskişehir
Jandarma Alay Komutanı Albay Recep
Gençoğlu gözaltına alınmış, ardından
tutuklanmışlardı.
Erzincan-Erzurum hattında olup bitenleri
yakından izleyen arkadaşımız İlhan Taşcı,
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı Cihaner’le
konuşmuştu.
Cihaner, arkadaşımız Taşcı’ya, “Cemaat
soruşturmasını başlattığım için hedef tahtası
haline getirildim” deyip ekliyordu:
“Soruşturma önemli adlara uzanacağı için
başımıza bunlar geldi. Büyük bir çarka çomak
soktuk. Asıl amaç, bundan sonra cemaatlere
yönelik açılacak soruşturmalar için gözdağı
vermek.”
Başsavcı Cihaner, cemaatlere karşı ne
yapmıştı?
Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı 2 Kasım
2007’de İsmailağa cemaatinin okulöncesi
çocuklara eğitim verdiği ihbarını önemseyip
harekete geçti. Cemaatin lideri Mahmut
Ustaosmanoğlu’nun yaşadığı İstanbul başta
olmak üzere 16 kentte operasyon hazırlığına
başladı.
Ancak, örgüt üye ve yöneticilerine “içeriden”
bilgi sızdırıldığı öğrenilince operasyonlar ertelendi.
235 kişilik bir şüpheli listesi vardı.
Tam bu sırada Erzurum Başsavcılığı ani bir
kararla üç gün önce operasyon başlattı. Erzurum
Özel Yetkili Savcılığı, Erzincan merkezli
yürütülecek baskınları engelledi. Erzincan’dan
dosyanın tümünü istedi.
Böylece iki başsavcılık arasında “yetki
tartışması” başlamış oldu...
Adalet Bakanlığı’nın oluruyla İlhan Cihaner
hakkında soruşturma başlatıldı. Tunceli Ağır Ceza
Mahkemesi’nde Cihaner hakkında 26 yıla değin
ağır hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Bu arada Cihaner’in Ergenekon kapsamında
telefonlarının dinlendiği ortaya çıktı...
Cemaat dosyasını Erzincan’dan alan Erzurum
Özel Yetkili Savcısı Osman Şanal, 235 şüpheliden
salt 16’sı hakkında dava açıp ardından Erzincan-
Erzurum hattında “Ergenekon” soruşturmasını
yürütmeye başladı.
Kafaları karıştıran, içinden çıkılmaz bir olay var
ortada!
Örneğin kişisel çıkar sağladığı savıyla hakkında
açılan soruşturmada Adalet Bakanlığı
müfettişlerine 12 sayfalık savunma veren Savcı
Bayram Bozkurt..
İliç Cumhuriyet Savcısı Bozkurt savunmasında
bazı iddialar ortaya attıp “Ergenekon kenesi”nden
söz etti; kimi subayların Munzur Dağları’nda
hintkeneveri yetiştirdiğini öne sürdü.
İliç savcısı şimdi Tunceli’nin Mazgirt ilçesine
atandı...
Savcı Bozkurt’un Adalet Bakanlığı’na verdiği 12
sayfalık savunmasını okudum dün sabah...
Erzurum Üçüncü Ordu Komutanlığı’nda 16 ilin
alay komutanının, birkaç general, 12 albayla
“seminer” adıyla toplantılar yapıp, üç aşamalı
darbe planı hazırladıklarını öne sürüyor savcı
Bozkurt.
Savcının soruşturmasında yok yok!
Savcı Bozkurt’a yönelik suçlamalarda da yok
yok...
Savcı Bey’in, savunmasında “Aracıma
Ergenekon kenesi koydular” sözü var ya, o her
şeyi anlatıyor aslında!
Bir cemaat hakkında soruşturma yapan bir
başsavcının yaşadığı süreç ve bu sürecin etkileri,
Türkiye’nin gerçek fotoğrafını hepimize
gösteriyor.
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Erdal İnönü
anılacak
İstanbul Haber
Servisi - Eski başbakan
yardõmcõlarõndan Prof. Dr.
Erdal İnönü, İstanbul
Kültür Üniversitesi
tarafõndan “onursal
doktora” unvanõ
verilişinin yõldönümünde
anõlacak. 19 Şubat Cuma
günü saat 14.00’te
İstanbul Kültür
Üniversitesi Ataköy
Yerleşkesi Akõngüç
Oditoryumu’nda anõlacak
olan İnönü anõsõna
gerçekleştirilecek
konferansta “barõş için
enerji” değerlendirilecek.
Konferansa İstanbul
Kültür Üniversitesi
öğretim görevlisi Necdet
Pamir katõlacak.
Kandil’den
gelenlere dava
DİYARBAKIR (AA) -
Diyarbakõr Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’nca
hazõrlanan iddianamede,
Kandil ve Mahmur
kamplarõndan gelen 34
kişilik gruptan 17’si
hakkõnda, 30 Aralõk 2009
tarihinde İnsan Haklarõ
Derneği Diyarbakõr
Şubesi’nde (İHD)
düzenledikleri basõn
toplantõsõnda, terör örgütü
PKK’nin propagandasõnõ
yaptõklarõ gerekçesiyle
dava açõldõ. Sanõklar
hakkõnda 5 yõla kadar
hapis istenirken
yargõlamaya önümüzdeki
günlerde Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde
başlanacağõ bildirildi.
Terör örgütüne
operasyon
Haber Merkezi - Terör
örgütü elebaşõsõ Abdullah
Öcalan’õn Türkiye’ye
getirilişinin 11’inci
yõldönümünde PKK’nin
eylemler yapacağõ
istihbaratõ üzerine Tunceli
4’üncü Komando Tugay
Komutanlõğõ’na bağlõ özel
eğitimli birliklerle bölgede
kapsamlõ askeri operasyon
başlatõldõ. Mazgirt
ilçesinin dağlõk
alanlarõnda düzenlenen
operasyona subay,
astsubay ve uzman
çavuşlar katõlõyor.
Profesyonel komandolar
herhangi bir durum
karşõsõnda Tunceli
dõşõnda Bingöl, Elazõğ
ve Muş bölgesine de
anõnda intikal ederek
özel operasyonlara
katõlõyor.
Hizb-ut Tahrir’de
tutuklama
ADANA (Cumhuriyet
Bürosu) - Adana Emniyet
Müdürlüğü Terörle
Mücadele Şubesi
ekiplerinin dinci terör
örgütü Hizb-ut Tahrir’e
yönelik 4 Şubat’ta yaptõğõ
operasyonda gözaltõna
alõnõp serbest bõrakõlan
F.C. hakkõnda yeniden
tutuklama kararõ çõktõ.
F.C. yakalanarak
Kürkçüler Cezaevi’ne
gönderildi.
Radikal’e
‘Ayna’ davası
İstanbul Haber
Servisi- BDP Mardin
Milletvekili Emine
Ayna’nõn Radikal
gazetesinde yayõmlanan
röportajõnda “terör
örgütünün
propagandasõnõn
yapõldõğõ” iddiasõyla
gazeteye dava açõldõ.
Radikal’in Sorumlu
Yazõişleri Müdürü Hasan
Çakkalkurt ve röportajõ
yapan muhabir Rõfat
Başaran hakkõnda
2 yõla kadar hapis
cezasõ isteniyor.
CHP lideri Baykal, Habur’da yapõlan pazarlõk iddialarõna ilişkin eleştirilerini sürdürdü
‘Yandaş yargõ aşamasõ’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP lideri Deniz
Baykal, “Habur’da hâkim
ayarlama ve yandaş yargı” ile
ilgili eleştirilerini sürdürürken
“Ayarlanmadan bu iş olmaz.
Yandaş bürokrasi, yandaş
medyadan sonra yandaş yar-
gı aşamasına gelindi” dedi.
Baykal, “Başka bir yerde
ayarlama yapmadılar mı?
Daha büyük bir ayarlama
mı söz konusu? Ayarlama
içeride mi, dışarıda mı” so-
rularõnõn da altõnõ çizdi.
Baykal, grup toplantõsõnda
yaptõğõ konuşmada TEKEL iş-
çilerinin eylemiyle ilgili de-
ğerlendirmeler yaptõ. Baykal,
“Vicdanlar harekete geçti
Türkiye’de. Aman ha, bura-
da bastıralım, yol olmasın
anlayışına girdiler. Başba-
kan, kimseye TEKEL’de ne
menkul, ne gayrimenkul peş-
keş çekilen hiçbir şey yok, di-
yor. Ya Başbakanlık Denet-
leme Kurulu’nun raporları-
nı oku, bu özelleştirmenin
nasıl peşkeş olduğu yüz tane
örneğiyle yazılı” dedi. Vatan
gazetesi yazarõ Necati Doğ-
ru’nun TEKEL Genel Müdür-
lüğü binasõnõn “peşkeş çekil-
mesi” ile ilgili yazõsõna dikkat
çeken ve kendisini kutlayan
Baykal, “Bu binayı dört özel
hastanesi bulunan Medipol
Grup’a tahsis ediyorlar, kim-
seye haber vermeden, ihale
yapmadan” dedi. “Bu ikti-
darı asker değil ama TEKEL
işçisi ve bakkallar götüre-
cek” sözlerini yineleyen Bay-
kal, sözlerini “Yıldırma mü-
cadelesinde ortaya attıkları
tehditler bugüne kadar işle-
medi. Kullanmadığı bir teh-
dit var. İşçilere desin ki, ‘Si-
zi buradan alõrõm Silivri’ye Er-
genekon mahkemesine taşõ-
rõm’. Bir o kaldı, tek başvu-
rulmamış tehdit budur. Bel-
ki Ergenekon korkutur, bel-
ki Silivri korkutur, bir göre-
lim bakalım” diye sürdürdü.
Baykal, “ayarlama” tartõş-
masõyla ilgili olarak da Hatip
Dicle’nin ifade tutanağõndan
bir bölüm okudu. Erdoğan’õn
Danõştay cinayetinden sonra
“Savcı arıyoruz” dediğini
anõmsatan Baykal, “Başba-
kanlar savcı arar mı? Ayar-
lamalar, yargıya yönelik teh-
ditler ta oralardan başladı.
Erzincan savcısına telefon
açan Başbakan Yardımcısı
bu kudreti nereden alıyor?
Artık yandaş bürokrasi,
yandaş medyadan sonra
yandaş yargı aşamasına gel-
dik. Gerektiği zaman ‘Ha-
bur’da tahliye et teröristi’,
Ergenekon’da ‘Vatanseveri
mahkûm et...’ Bunu diye-
cektir. Onu deme arayışın-
dadır” görüşünü dile getirdi.
CHP lideri, cumhurbaşkanõ-
nõn görev süresinin 5 yõl oldu-
ğunu yinelerken “Ben tanı-
mam anayasayı, yedi yıl için
buradayıma bunun hiçbir
dayanağı yoktur. Fransa ör-
neğini veriyorlar. Bu anaya-
sa değişikliğinin gerekçesin-
de ‘yeni görev süresi bundan
sonraki Cumhurbaşkanlõğõ se-
çiminden itibaren uygulanma-
ya konacaktõr’ deniliyor açık-
ça. Bizdeki anayasanın mad-
deleri arasında böyle bir ge-
çişi düzenleyen bir şey var mı,
yok. Süresi dolduktan sonra
altına imza atacağı kanunu
Anayasa Mahkemesi’ne birisi
götürürse ne olacak? Ben
söylüyorum ki arkadaşlar
tezgâhlarını ona göre kur-
sunlar” açõklamasõnõ yaptõ.
‘Anketler bozuyor’
Erdoğan’õn “Moralim bo-
zuk” sözlerini anõmsatan Bay-
kal, “Anlamıyorum Başba-
kan’ın niye morali bozuluyor,
bir eli yağda, bir eli balda. Ne
çocuğu, ne bakanlar, ne de
onların çocukları sıkıntıda.
Başbakan’ın moralini, man-
eviyatını seçim anketleri bo-
zuyor, şu TEKEL işçilerinin
durumu.. bize hesap sorarlar
mı diye morali bozulmaya
başladı. Başbakan’ın haka-
retlerine bile artık değer ver-
miyorum, kendisi artık acı-
nacak bir noktadadır. Sıkış-
tıkça, foyası ortaya dökül-
dükçe bizlerle kavga ederek,
hakaret ederek, gerçekleri
örtbas etme çabasına kesin-
likle fırsat vermeyeceğiz” de-
di. Eğitim politikasõna ilişkin
değerlendirmelerde de bulu-
nan Baykal, “CHP iktidarın-
da üniversite giriş sınavını
kaldıracağız. Mesleki eğitimi
özendireceğiz” diye konuştu.
Dağdan
dönüşte
pazarlık
olmadı
Dicle topu Baykal’a attı
‘Habur’da savcõlar ayarlandõ’ diyen DTK Sözcüsü, cezaevinden yaptõğõ açõklamada,
sözlerinin CHP lideri tarafõndan nemalanmak için kullanõldõğõnõ öne sürdü
MHP ve İP sözcüleri ‘PKK’lileri serbest bõrakma pazarlõğõna’ sert tepki gösterdi
‘Habur’daki olay bir yargõ darbesi’
ABİDİN YAĞMUR
MERSİN - Eski DEP mil-
letvekili Hatip Dicle’nin, Ha-
bur Sõnõr Kapõsõ’ndan giriş ya-
pan PKK’lilerin serbest bõra-
kõlacağõnõn İçişleri Bakanõ Be-
şir Atalay tarafõndan kapatõlan
DTP yetkililerine önceden bil-
dirildiği yönündeki iddiasõ tep-
kilere neden oldu. MHP Grup
Başkanvekili ve Mersin Mil-
letvekili Mehmet Şandır, Ata-
lay’õ istifaya çağõrõrken, İşçi
Partisi (İP) Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ Bedri Gültekin, “Tür-
kiye’de bir yargı darbesi ya-
pılmıştır” dedi.
İçişleri Bakanõ Atalay’õn ya-
nõtlamasõ istemiyle TBMM’ye
soru önergesi veren Şandõr,
önergesinde İçişleri Bakanlõğõ
müsteşarlarõnõn 5 Ekim’den
önce Diyarbakõr’a gidip git-
mediğini ve gittiyse kimlerle
görüştüğünü sordu. Şandõr,
Atalay’a şu sorularõ yöneltti:
“Hâkim ve savcıların ba-
kanlığınızca ayarlandığı id-
diaları doğru mudur?
PKK’li teröristlerin, ‘Pişman
değiliz. Önderimiz Abdullah
Öcalan’õn talimatõ ile geldik’
demelerine rağmen geldikleri
gibi geçtiklerine göre bu so-
nuç, iddiaların doğruluğu-
nu göstermez mi? İstifa et-
meyi düşünüyor musunuz?”
İP Genel Başkan Yardõmcõsõ
Gültekin ise hükümeti Ha-
bur’da özel mahkeme kur-
makla suçladõ. Gültekin, “Ül-
ke ve milletin çıkarları, yeni
yasal düzenlemeler gerekti-
rebilir. Gereken yasalar çı-
kartılır ve meşruiyet zemi-
ninde yasalar çerçevesinde
gereken adımlar atılır. Ama
Habur’da bunlar olmadı.
Açılım politikasına uygun
olarak hâkim ve savcılar
ayarlandı” diye konuştu.
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu)
- Türkiye’ye gelen PKK’liler için İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay’õn kapatõlan DTP Ge-
nel Başkanõ Ahmet Türk’e, “Hâkim ve
savcılar ayarlandı. Geldikler gibi geçe-
cekler” dediği iddiasõyla gündem oluştu-
ran Demokratik Toplum Kongresi (DTK)
Sözcüsü Hatip Dicle, avukatlarõ aracõlõ-
ğõyla yazõlõ bir görüş bildirdi.
Geçen hafta yaptõğõ açõklamasõyla yar-
gõnõn siyasallaştõğõna ve bir siyasi parti gi-
bi hareket ettiğine dikkat çekmeyi amaç-
ladõğõnõ belirten Dicle, Habur’dan girenlerin
tutuklanmasõnõn çatõşma sürecinin yeniden
başlamasõna neden olacağõnõ savundu.
Dicle, “Bunu dikkate alan DTP heye-
ti, 15 Ekim 2009 günü İçişleri Bakanı’nı
olayın ciddiyeti konusunda uyarmak
ihtiyacını duymuştu. Bu görüşmeden
sonra bakanın tutumu, olayın ciddiye-
tini kavrar nitelikteydi” ifadelerine yer
verdi. Habur’daki tavrõn barõşçõl çözüme
katkõ sunduğunu belirten Dicle şunlarõ
kaydetti: “Eleştirdiğimiz kuşkusuz ki
bu politika ve o gün devletin uyguladı-
ğı politika değildir. Çelişki olarak de-
ğerlendirdiğimiz Habur’daki aynı sav-
cıların bu tarihten iki ay sonra 24 Ara-
lık 2009 günü benim de aralarında ol-
duğum seçilmiş belediye başkanları ve
legal alanlarda faaliyet yürüten insan-
lara yönelik tutuklama furyasıydı.” Dic-
le, CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’õ da
eleştirerek, açõklamasõnda “Benim ile Sa-
yın Baykal’ın bu konuya yaklaşımı ta-
mamen zıttır. Sayın Baykal bu süreçte-
ki çelişkiden nemalanmak istemektedir
ki hükümet ile birlikte aynı yanlış poli-
tikanın aktörleri olmaktadırlar” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - BDP Genel Başka-
nõ Selahattin Demirtaş parti-
sinin grup toplantõsõnda, İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay’õn Ha-
bur’dan girişler konusunda ka-
patõlan DTP’nin Lideri Ah-
met Türk’e “hâkimler ayar-
landı” dediği iddiasõnõ değer-
lendirdi. Demirtaş, “Habur
girişleriyle ilgili olarak, o dö-
nem hiçbir parti yetkilimiz,
hiçbir hükümet yetkilisiyle,
hâkim ve savcılar konusunda,
ima düzeyinde dahi, bir gö-
rüşme yapmamış, bir taahhüt
talep etmemiş, herhangi bir
taahhüt de almamıştır” dedi.
Ahmet Türk’ün, Atalay’la
görüşmenin içeriğinin Ha-
bur’da birikecek kalabalõğõn
herhangi bir kaosa, karmaşaya
yol açmamasõ konusunda ol-
duğunu açõkladõğõnõ belirten
Demirtaş, “Sayın Hatip Dic-
le’nin, duyum üzerine aldığı
bu bilgilerin yanlış olduğunu,
kendisine de ifade etmek du-
rumundayım. Ancak Dicle,
Habur’da yaşananların as-
lında hukuka uygun oldu-
ğunu, yasaların, toplumsal
barışa hizmet edecek şekilde
uygulandığı yönünde beyan
vermek istemiştir” dedi.
‘Canlı inmelerini
hazmedemediler’
CHP ve MHP’nin PKK’lile-
rin dağdan “canlı inmelerini
hazmedemediğini” savunan
Demirtaş, bu iki partinin “ce-
nazeler dağdan geldikçe var
olduğunu” ileri sürdü. Başba-
kan Erdoğan’a da açõlõm ko-
nusunda “cesur olması” çağ-
rõsõnda bulunan Demirtaş, “Ya
cesaretli olun, ya da elinizin
Habur’uyla bu işe bulaşma-
yın artık” diye seslendi.
BDP Muş Milletvekili Sırrı
Sakık ise görüşmelerin içeri-
ğini kendisinin de bildiğini be-
lirterek, “dağdan dönüş için
pazarlık yapıldığı” savlarõ-
nõn gerçek olmadõğõnõ söyledi.
Öcalan’a ev hapsi istemi
Demirtaş, grup toplantõsõn-
da Abdullah Öcalan’õn Tür-
kiye’ye getiriliş yõldönümüyle
ilgili çõkan olaylarõ da değer-
lendirdi. “İmralı rejimi” üze-
rinden yürütülen politikanõn
hükümet ve devlet politikasõ
olduğunu belirten Demirtaş,
Öcalan’õn yakalanmasõndan
bu yana geçen süreçte Türki-
ye’nin iradesini uluslararasõ
güçlere teslim ettiğini savun-
du. “İmralı sistemi”nin Tür-
kiye’nin çõkarlarõna hizmet et-
mediğini savunan Demirtaş,
Öcalan için “ev hapsi” dahil,
çözümde Türkiye’nin işini
kolaylaştõracak formüller bu-
lunmasõnõ istedi.
DEMİRTAŞ:
Kanlı Pazar’a
lanet yağdı
68’liler Birliği Vakfı, tarihe “Kanlı Pazar”
olarak geçen ve Amerikan 6. Filosu’nu
protesto gösterileri sırasında gerçekleşti-
rilen saldırıyı 41. yıldönümünde bir kez
daha lanetledi. Taksim’deki Galatasaray
Lisesi önünde toplanan vakıf üyeleri adı-
na konuşan 68’liler Birliği Vakfı Başkanı
Sönmez Targan, “Türkiye’de irtica her
zaman vardı. Menemen’de, Maraş’ta, Sı-
vas’ta irtica güçleri işbaşındaydı. İrtica
odaklarına karşı 68 gençliğinin gösterdi-
ği kararlılık bugün de devam edecektir.
Bizler emperyalizme ve irticaya karşı
mücadele etmeye devam edeceğiz” diye
konuştu. (Fotoğraf: NİHAN ARIK)
Başbakan Erdoğan’õn Danõştay cinayetinden sonra “Savcõ arõyoruz” dediğini
anõmsatan Baykal, “Başbakanlar savcõ arar mõ? Ayarlamalar, yargõya yönelik tehditler
ta oralardan başladõ. Erzincan savcõsõna telefon açan Başbakan Yardõmcõsõ bu kudreti
nereden alõyor? Artõk yandaş bürokrasi, yandaş medyadan sonra yandaş yargõ
aşamasõna geldik. Gerektiği zaman ‘Habur’da tahliye et teröristi’, Ergenekon’da
‘Vatanseveri mahkûm et’... Onu deme arayõşõndadõr” görüşünü dile getirdi.
Deniz Baykal, gruptaki konuşması öncesinde direnişteki TEKEL işçileriyle sohbet etti. (AA)