19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 ARALIK 2010 CUMA 4 HABERLER Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin bugün açığa alınan askerlerle ilgili kararını açıklaması bekleniyor DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN İsviçre’de Hesaplar Silivri’de Tutsaklar Çıkın bir yüksekçe yere, örneğin bir balkona ya da bir kürsüye ve haykırın: Alçaakklaaar! Şerefsizleeer! Herkes de sizi aval aval dinlesin. Söyler misiniz, bu tavır sizin yüceliğinizin ve şerefliliğiniz kanıtı olabilir mi? Bir de bu haykırışlarınızın hedefi de yanlışsa ne olacak? Adama demezler mi: Ne oluyor? Bana niye bağırıyorsun? Kim söylemişse git ona bağır arkadaş! Nitekim Kemal Kılıçdaroğlu, İsviçre’deki hesaplar konusunda esip küfüren Tayyip Bey’e aynı şeyi söyledi: Git neyin var neyin yoksa halka açıkla, sonra da yüreğin yetiyorsa git Amerikalılardan hesabını sor! Bize niye celalleniyorsun? Dün de bu sütunda açıkladım. Kimse elinde belge, delil olmadan Erdoğan’a şunu söyleyemez: İsviçre’deki hesabının hesabını ver! Bunun için elde delil, belge gerek. Yoksa söylenecek şey, herhangi bir suçlamada bulunmaksızın aynen şudur: Amerikalılar, senin İsviçre’de altı hesabın olduğunu ileri sürüyorlar. Ne diyorsun? Onun da yanıtını vermesi yeter. Yoksa bağırıp çağırır, olmadık derecede öfkelenirsen bu sefer art niyetliler sorarlar: Ne bağırıyorsun arkadaş, bu şiddet bu celal hangi telaşın ürünü? Tekrar ediyorum. Başbakan’ın şu iddialar karşısında herhangi bir şeyi ispat yükümlülüğü yok. İspat, iddia sahibine düşer. Ben ana muhalefet lideri olsaydım, daha güçlü bir delil olmadan bunu gündeme bile getirmezdim. Yalnızca şunu söylerdim: Gördün mü Başbakan? Anladın mı, şimdi mesnetsiz iddiayla suçlananın, bu yüzden tutuklananın halini? Bu sorunun da anlamsız olduğunu, Erdoğan aşağıdaki sözleriyle kanıtlıyor: Belediye Başkanı olduğum dönemde ‘1 milyar doları vardır’ diyen, Ergenekon davasından zanlı olarak içeride. Başbakan burada ne demek istiyor? ABD’ye kızmak yerine basını tehdit ederken amacı şunu demek mi: Benim hakkımda böyle şeyler söyleyen, kendini Silivri’de bulur. Silivri çağrışımı talihsiz olmuştur. Demokrasiden zerrece nasibini almış herkes için Silivri ağır bir vicdan azabıdır. Öyle anlaşılıyor ki, Tayyip Bey için değilmiş. Yazık! Çok yazık!.. Tayyip Bey ABD’ye yöneltemediği öfkesini muhaliflerine yöneltiyor ve diyor ki: Düne kadar Türkiye’yi sırça köşkten izliyorlardı, bugün artık kendi ülkelerini yabancı ülkelerin diplomatlarının dedikodularından izliyorlar. Bir kez daha belirteyim, bu belgelere fazla önem atfedilmesine katılmıyorum ama bunları yok da sayamazsınız. Hele hele kimileri iddia sahibinin adını da veriyor. Örneğin Dışişleri Bakanı Davutoğlu için, “çok tehlikeli” nitelendirmesinde bulunanın Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül olduğu bildirilmiş. Yine birçok belgede, ileri sürülen hususların, iktidara yakın çevrelerden geldiği belirtilmiş, ama isimler verilmeyip, yalnızca XXX olarak geçmiş. Sayın Başbakan şimdi bu belgelerde ileri sürülen hususlarla ile ilgili olarak dava açacağını söylüyor. Bence hemen yapmalı. Yalnız belirtelim ki, bu belgelerde imzası bulunanların kendisinin belediye başkanlığı sırasındaki fiilleri dolayısıyla suçlamalarda bulunan Tuncay Özkan’ın akıbetine uğramayacakları kesindir. Kolaysa Başbakan gidip Amerikalılara hesap sorsun ve desin ki: Sizinkiler neden böyle şeyler yazmışlar? Diyemez. Diyemez, çünkü alacağı cevap bellidir: Aman efendim, yazanlar bizimkiler ama söyleyenler de sizinkiler!.. [email protected] 3 general için karar günü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tümgeneral Halil Helvacıoğlu, Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu’nun İçişleri ile Savunma bakanlarınca açığa alınmaları üzerine açtıkları davanın bugün, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Daireler Kurulu’nda ele alınması bekleniyor. Askeri Başsavcılık, bakanlıkların savunmasından sonra yeniden gözden geçirilmek kaydıyla yürütmenin durdurulmasını istemişti. Bu yönde karar verilmesi durumda generaller terfi ederek görevlerine dönecek. Balyoz sanıkları arasında yer alan üç general, Yüksek Askeri Şura’daki (YAŞ) terfilerinin onaylanmaması nedeniyle Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde (AYİM) açtıkları davayı kazandı. Ancak hükümet, mahkeme kararını yerine getirmek yerine üç Üç generalin, İçişleri ile Savunma bakanlarınca açığa alınmaları üzerine açtıkları davanın bugün, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Daireler Kurulu’nda ele alınması bekleniyor. Askeri Başsavcılık’ın generaller lehine sunduğu görüşün bir bağlayıcılığı bulunmuyor. Ancak kurulun başsavcılığın görüşü doğrultusunda karar vermesi durumunda, generallerin görevlerine hem “terfilerini alarak” hem de daha önce vekâleten atandıkları yerlere asaleten dönmeleri sonucu doğacak. generali Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 65. maddesine dayanarak görevden aldı. Tümgeneral Halil Helvacıoğlu, Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu AYİM’e başvurarak açığa alınma kararına itiraz etmişti. Generallerin açığa alma işlemin yürürlüğün durdurulması ve iptali istemiyle açtıkları dava bugün Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Daireler Kurulu’nda ele alınacak. Askeri Başsavcılık, İçişleri ve Savunma bakanlıklarının savunmasından sonra yeniden gözden geçirilmek kaydıyla yürütmenin durdurulmasını istedi. Başsavcılığın sunduğu görüşün kararı verecek kurul açısında bir bağlayıcılığı bulunmuyor. Ancak kurulun başsavcılığın görüşü doğrultusunda karar vermesi durumunda, generallerin görevlerine hem “terfilerini alarak” hem de daha önce vekâleten atandıkları yerlere asaleten dönmeleri sonucu doğacak. Balyoz sanıkları arasında yer alan üç ismin atamaları, terfileri onaylanmış gibi yapılmıştı. Üç general, AYİM’den, “terfi ettirilmemeleriyle ilgili tasarrufun / işlemin iptal ve yürütmenin durdurulmasını” talep etmişti. AYİM de Başbakanlık tarafından yapılan savunmaları yerinde görmedi ve aldığı yürütmeyi durdurma kararında, şu tespitleri yapmıştı: “Son işlemi (kararname) tesis edecek irade, YAŞ kararı ile terfi için seçilmiş personelin kanunun aradığı objektif şartlara sahip olup olmadığını gözetmekle yetkili ve görevlidir. Bunun zorunlu sonucu ise, son işlem olan müşterek kararnamenin somut olayda olduğu gibi YAŞ kararından farklı bir hukuki sonucu içermesi halinde bunun yargı Başsavcılık görüşü sal denetiminin yapılabileceğidir. Zira bu sayılan halde denetlenen YAŞ kararı değil, müşterek kararnamedir. Eğer YAŞ salt istişari bir kurul olsaydı, almış olduğu kararların yargı denetimine açık olup olmayacağının bir önemi ve anayasa ve yasayla bu konun düzenlenmesinin bir gereği olmazdı. Başbakanlığın kamu yararı ve hizmetin gereklerini de gözeterek olumlu veya olumsuz şekilde işlem tesis etmek konusunda da takdir yetkisi bulunduğu yönündeki savunmasına itibar etmek hukuken mümkün görülmemiştir... Terfi kararnamesinin imzalanmayarak geri çevrilmesi ve bunun zorunlu sonucu olan korgeneralliğe terfi ettirilmemesi işleminin açıkça hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiştir.” Bahçeli, ‘WikiLeaks’a karşı iktidar partisini tutmak vatan görevidir’ dedi CHP’DE KURULTAY KULİSİ AKP’ye desteğe devam Bahçeli MHP millyetçiliğinin “Dışarıdan gelen desteklerle düşene bir tekme de ben atayım tepetaklak olsun, anlayışına değil; millet iradasiyle sandıkta tepetaklak olsun” anlaşıyına sahip olduğunu ifade etti. AYŞE SAYIN ‘BaykalSav ittifakı’ haberine yalanlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultay öncesinde eski Genel Başkan Deniz Baykal ve eski Genel Sekreter Önder Sav’la yapacağı görüşmelerde “İttifaklar koalisyonu listesi pazarlıkları olmayacak” mesajı verilirken; BaykalSav ittifakı haberleri de yalanlandı. Baykal, Sav ile görüştüğü haberlerine “Bunlar yalan dolan, boş laflar” diye tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu’nun Baykal ve Sav ile yapacağı görüşmelerde yönetim anlayışı ve seçimlere dönük “genel” mesajlar vermesi bekleniyor. Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresinde “Liste pazarlığı olmaz. Sizden 5 kişi, onlardan 10 kişi, diye liste yapılmaz. Bir ittifaklar koalisyonu listesi olmaz. Genel başkan listesini ‘bizzat’ yapacağını açıkça ortaya koydu” değerlendirmesi yapıldı. CHP’nin 18 Aralık’ta yapılacak kurultayı öncesinde kulisler hareketlendi. Kılıçdaroğlu’nun kurultay gündemine Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) seçimlerini koymayarak Sav’a “Tasfiye niyetim yok” mesajı verdiği belirtiliyor. Sav ekibi, Kılıçdaroğlu’nun “kucaklayıcı bir liste” yapması için “iyi niyetle ve iyimser” bir bekleyiş içine girdi. Kılıçdaroğlu, belediyenin bazı ektinliklerine katılmak üzere, pazar günü Baykal’ın seçim bölgesi Antalya’ya gidecek. Ayrıca, ANKA’nın haberine göre, Kılıçdaroğlu ile Baykal, CHP Muğla Milletvekili Fevzi Topuz’un oğlu’nun 11 Aralık Cumartesi günü Bodrum’da yapılacak düğün töreninde nikâh şahitleri olacak. Bu arada sosyal paylaşım siteleri Twitter ve Facebook’tan verdiği mesajlarla dikkat çeken Kılıçdaroğlu, internette de hedef büyüttüklerini belirtirken CHP’nin internet sitesinin bugün yenileneceğini açıkladı. OSMANİYE MHP lideri Devlet Bahçeli Wikileaks’te yayımlanan belgelerle ilgili AKP hükümetine yönelik tam desteğini “ABD Dışişleri mensuplarının değil bu milletin iradesiyle kurulmuş AKP’yi tutmak bir vatan görevi olmuştur” sözleriyle sürdürdü. Bahçeli, 1 yılı aşkın süre sonra memleketi Osmaniye’yi ilk kez ziyaret etti. Geziye, uzun süre partiden ayrı kaldıktan sonra Bahçeli’nin yeniden partiye davet ettiği eski Bayındırlık Bakanı Koray Aydın da katıldı. Bahçeli Osmaniye teşkilatına verilen yemekte yaptığı konuşmada WikiLeaks belgeleri ile ilgili ilginç değerlendirmelerde bulundu. Ortaya konulan belgelerin doğru olup olmadığını bilmediklerini belirten Bahçeli, şöyle dedi: “Bir ülkenin Dışişleri mensupları tarafından şekillendirilmiş ve yine onların teknolojik gelişmeleri ile dünya kamuoyuna sunulmuş olan bazı yaklaşımlardır. Türk milliyetçiliği, iktidardaki zararı ne olursa olsun, bir başka ülkenin toplum düzenlemesi için ortaya konulan bazı konulara kapılıp herhangi bir parti veya siyasi iktidarı suçlamayı, oradan beslenerek iktadarı ezmeyi ve ezdirmeyi zul addeder. Bu milliyetçilikle bağdaşmaz. Fakat oradan Türkiye’nin siyasal yapısını yeniden düzenle MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Osmaniye Valisi Celaleddin Cerrah’ı makamında ziyaret etti. Cerrah ziyarette Bahçeli’ye kilim armağan etti. (Fotoğraf: AA) yecek birtakım uygulamalara fırsat ve zemin hazırlayacak bir yaklaşım Türkiye’ye zehir saçıyorsa, sevsen de sevmesen de interneti, ABD Dışişleri mensuplarını değil bu milletin iradesiyle kurulmuş AKP’yi tutmak bir vatan görevi olmuştur.” Bahçeli, MHP milliyetçiliğinin, “Dışarıdan gelen desteklerle düşene bir tekme de ben atayım tepetaklak olsun, anlayışına değil; milletin iradesiyle sandıkta tepetaklak olsun” anlaşıyına sahip olduğunu ifade etti. Türkiye’nin 2011’de genel seçim sürecine gireceğine işaret eden Bahçeli, seçimler dışında iktidar değişikliğini, başka odaklara, ara rejimlere, darbelere bırakmamak gerektiğini ifade etti. Bahçeli, “Ortadoğu’da sultan, İstanbul’da kabadayı, Anadolu’da başbakanım” diyen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın artık ülkeyi yönetme şansının kalmadığını savundu. MHP lideri Bahçeli, “Ya bunlar ayaklarını yere basacak, ilkeli siyasetle yola devam edecek veya yönetimden mutlaka ve mutlaka uzaklaştırılacaklardır” dedi. Nikâhta buluşacaklar Şanlıurfa 5. Asliye Ceza Mahkemesi, olası krizi Kürtçe tercümeyle çözdü Bağış: Siz Tommiks okumaya dönün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Egemen Bağış, TBMM’de WikiLeaks’teki Başbakan Tayyip Erdoğan hakkındaki iddiaları gündeme getiren muhalefete, “Siz tekrar Teksas, Tommiks okumaya dönün, WikiLeaks’leri de fazla abartmayın” diye tepki gösterdi. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ise “Başbakan’ın sürekli kullandığı bir söz var. İddia sahibi iddiasını ispatlamakla mükelleftir. İspatlamayan alçaktır. Bunu Amerika’ya da demesini istiyoruz” dedi. Kürtçe savunma kabul edildi ŞANLIURFA/DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şanlıurfa’da 5 Aralık 2009’da kapatılan DTP tarafından organize edilen yürüyüş sırasında çıkan olaylarla ilgili 98 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşmasında sanıklar savunmalarını Kürtçe yaptı. DTP’nin kapatılmasını protesto etmek için düzenlenen yürüyüşte terör örgütü lehine sloganlar attıkları ve bazı binaları taşladıkları gerekçesiyle aralarında KCK operasyonu kapsamında tutuklanan Viranşehir Belediye Başkanı Leyla Güven ile BDP İl Başkanı İbrahim Ayhan’ın da bulunduğu 98 kişi hakkında “Suç ve suçluyu övme”, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçundan dava açıldı. Hazırlanan iddianame kapsamında 13 yıl arası ceza istemiyle dava açılan ve tutuksuz yargılanan 98 sanığın yargılanmasına, dün Şanlıurfa 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya sadece 33 sanık katılırken sanıklar mahkeme heyetine savunmalarını Kürtçe yapacaklarını bildirdi. Mahkeme heyeti sanıkların bu istemini, salona Kürtçe bilen adliye personelini tercüman olarak çağırarak karşıladı. Tercümanın gelişinin ardından 33 sanık adına 4 kişi Kürtçe savunmalarını yapmaya başladı. Sanıkların Kürtçe savunması salonda bulunan tercüman tarafından Türkçeye çevrildi. Tutuksuz sanıklar arasında bulunan ve Kürtçe bilmeyen Mustafa Arısüt, savunmasını Türkçe olarak yaptı. Yaklaşık 2 saat süren duruşmanın ardından mahkeme heyeti, gelmeyen sanıkların çağrılması ve dosyadaki eksiklerin giderilmesi istemiyle duruşmayı erteledi. Sanıklardan BDP İl Başkan Yardımcısı Avukat Bekir Benek, Kürtçe savunmaya izin verilmesini tarihi bir adım olarak niteledi. Terör örgütü PKK’nin Kandil ve Mahmur kamplarından gelen grubun içinde yer alan 7’si tutuklu 10 sanığın yargılanmasına Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Tutuklu sanık Nurettin Turgut, Kürtçe savunma yapmak istediğini dile getirdi. Mahkeme heyeti, sanığın soruşturma aşamasında ve yargılama aşamasında Türkçe savunma yaptığına dikkat çekerek talebini reddetti. Sanığın talebinde ısrarcı olması üzerine mahkeme başkanı, “Kürtçe konuşursan konuş, bunu engellemem. Ama yazılı savunmayı kabul edemem. Çünkü mahkemenin anlamadığı bir dilde konuşuyorsun. Ben Kürtçe diline hakaret etmiyorum. Israr etme, anlamıyorum” şeklinde uyardı. Sanık Turgut, yazılı Kürtçe savunmayı okumakta ısrar edince mahkeme başkanı tepki göstererek bu durumu “Mahkemenin anlamadığı bir dil olan Kürtçe savunma yaptı” şeklinde tutanaklara geçirdi. Karar çıkması beklenirken sanıkların Kürtçe savunma yapmak istemeleri krize neden olunca karar çıkmadı. Kılıçdaroğlu: Erdoğan’ın itirafı LEVENT GENCELLİ 4. Ağır Ceza’dan ret Vural: Başka yerde var mı demek? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, düzenlediği basın toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “İsviçre’de hesabı olmadığını” söylediğini belirterek, “İsviçre’de yok, başka yerde var mı demektir bu?” dedi. Vural, “Hükümet, Türkiye’ye ya Washington’da, ya Brüksel’den, ya Erbil’den ya da Erivan’dan bakıyor. Ayaklarınız bir de Türkiye’ye bassın” diye konuştu. Şırnak Belediye Başkanı’na hapis Haber Merkezi Abdullah Öcalan’ın yakalanışının yıldönümde düzenlenen etkinliğe katılan Şırnak Belediye Başkanı Ramazan Uysal’ın “terör örgütü üyesi olduğu” iddiasıyla yargılandığı davada 7 yıl hapisle cezalandırıldı. Ankara’da düzenlenen operasyonda ise PKK adına eylem hazırlığı yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınan 41 kişiden 17’si tutuklandı. Kürtçe belediye hizmetine AİHM onay vermedi Haber Merkezi Türkiye’de belediyelerin Türkçe dışında bir dilde hizmet vermesinin yasaklanmasına karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) itiraz etme yolu kapandı. AİHM, Türkçe dışında farklı dillerde belediye hizmeti vermek istedikleri gerekçesiyle Danıştay tarafından görevlerinden alınan Diyarbakır Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş ve 18 belediye meclis üyesinin, bu karara itiraz amacıyla yaptığı başvuruyu reddetti. Mahkeme, başvuruyu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 34’üncü maddesi temelinde yerel yönetimlerin AİHM’ye başvuru hakkına sahip olmadıkları gerekçesiyle reddettiğini duyurdu. Başvuru dosyasını inceledikten sonra, davacılara siyasi yasak getirilmediğine işaret edip, “mağdur” olmadıkları sonucuna varan AİHM, kendilerini aynı nedenlerden ötürü sözleşme kapsamında “kişi grubu” olarak kabul edemeyeceğini bildirdi. AİHM, davacıların “Ülkenin turistik bölgelerindeki kentler başka dillerde belediye hizmeti verebiliyor” tezine ise “Bu konuda takdir ulusal mahkemelerindir, ülke koşullarını daha iyi bilen ulusal mahkemeler bu konuda hükümde bulunmak için daha yetkilidir” yanıtını verdi. İstanbul Haber Servisi “Şantaj ve askeri casusluk” iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, Tuğamiral Ahmet Türkmen’in “müşteki” olarak ifadesine başvuruldu. Türkmen, Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen’e ifade verdi. C MY B C MY B Tuğamiral Türkmen ifade verdi İNEGÖL CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, WikiLeaks’in iddialarıyla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına “Bağırıp çağıracağına otur da adam gibi açıklama yap. Bize açıklama yapacağı yerde efeleniyor. Senin efelenmen bize sökmez” diye karşılık verdi. Bursa programının son gününde İnegöl ilçesi Kurşunlu beldesine geçen ve burada CHP’li Belediye Başkanı Erkan Dönmez’i ziyaret eden Kılıçdaroğlu, belediye önünde kurulan platformdan kalabalık bir kitleye seslendi. Konuşmasının büyük bölümünü Başbakan’ın önceki günkü açıklamalarına ayıran Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “Geçmişte hesabımda 1 milyar dolar olduğunu söyleyen, şimdi Ergenekon’da yatıyor” sözlerini de eleştirerek “Ben ‘Ergenekon davası’nda, darbe girişiminde bulunanların yattığını sanıyordum. Başbakan aleyhine yazı yazanlar da yatıyormuş. Bu bir itiraf” dedi. TRT’nin yayınlarına da değinen Kılıçdaroğlu, TRT için “Tayyip Radyo Televizyon” ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu, “TRT’yi izledim. Sayın Başbakan’ın açıklamalarının hepsini verdi. Bizim cevaplarımız hiç yok. Ama benden vergi alıyorlar. Tarafsız yayın yapmıyor” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle