19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 ARALIK 2010 PAZARTESİ 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Y Y Y Y Y Y Y B B B Y Y Y 14 9 16 16 17 15 16 14 15 16 18 18 11 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y B S Y PB PB S B B S S S S 12 13 6 19 19 20 12 14 11 12 3 7 6 HABERLERİN DEVAMI Oslo K 13 Belgrad Y 7 Helsinki K 6 Sofya B 4 Stockholm K 7 Roma Y 11 Londra K 0 Atina Y 15 AmsterdamK 0 Zürih Y 4 Brüksel K 1 Moskova K 5 Paris Y 5 Aşkabat B 6 Bonn K 1 Taşkent B 10 Münih K 2 Baku PB 12 Berlin K 4 Bişkek Y 7 Budapeşte B 2 Tiflis B 13 Madrid Y 6 Kahire B 22 Viyana B 2 Şam B 15 Ülkemizin kuzey ve batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Marmara, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzeybatısı, Doğu Karadeniz kıyıları ile Bolu, Düzce, Karabük, Çorum ve Ordu çevreleri yağışlı geçecek. Yağışlar yağmur ve sağanak, sabah saatlerinde İç Ege ile Göller yöresi karla karışık yağmurlu geçecek. Ülkemizin doğu kesimlerinde sabah ve gece saatlerinde sis görülecek. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 20 Aralık Poyrazköy’deki kazı çalışmalarının beş gündür devam ettiği ortaya çıktı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Mühimmat inceleniyor İstanbul Haber Servisi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “askeri casusluk ve şantaj ” iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında Poyrazköy’de yapılan kazı çalışmalarına dün son verildi. Kazı çalışmalarında önceki gün C3, C4 tipi patlayıcıların yanı sıra, suikastlarda kullanılan kâğıt patlayıcılar, değişik çaplarda çok sayıda mermi bulunduğu ve bulunan mermi ve plastik patlayıcıların incelenmek üzere Kriminal Şube Müdürlüğü’ne gönderildiği öne sürüldü. Beykoz’a bağlı Poyrazköy Keçilik mevkisindeki bir arazide güvenlik kuvvetlerince 5 gündür yapılan kazı çalışmaları, 8 Aralık’ta Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’nda yapılan aramalarda ele geçirilen belgeler arasındaki krokilerden yola çıkılarak başlatılmıştı. Kazı çalışmalarının dünkü bölümünde ise herhangi bir bulguya rastlanmadığı öğrenildi. Kazı çalışmalarında önceki gün C3, C4 tipi patlayıcıların yanı sıra, suikastlarda kullanılan kâğıt patlayıcılar, değişik çaplarda çok sayıda mermi bulunduğu ve bulunan mermi ve plastik patlayıcıların incelenmek üzere Kriminal Şube Müdürlüğü’ne gönderildiği öne sürüldü. Türkiye’deki siyasi gelişmeleri yakından izleyen yabancı gözlemcilerin son aylarda en fazla merak ettikleri konu CHP’nin yeni lideri Kemal Kılıçdardoğlu’nun dış politika tercihlerinin ne yönde olacağıydı. Özellikle de AKP’nin İran, İsrail ve füze savunma sistemi gibi konulardaki çıkışları üzerine bu beklenti daha da artmıştı. Ancak ülke gündeminde iç meseleler ağırlıklı yer alınca, CHP liderinin Türk dış politikası ve dünya meseleleri konusundaki tutumu yabancılar için “belirsiz”liğini korumuştu. Belki bu beklentiyi de dikkate alarak, CHP lideri önceki gün oluşturduğu parti meclisinde dış politika alanında etkili şu isimlere yer verdi: Eski Dışişleri Müsteşarı Faruk Loğoğlu, emekli büyükelçiler Osman Korutürk ve Hüseyin Pazarcı ile Gülsün Bilgehan. Kılıçdaroğlu’nun yeni CHP’sinin dış politikadaki önceliklerini ve mesajlarını belirleyecek ekipten Büyükelçi Loğoğlu, CHP’li olarak ilk değerlendirmelerini Cumhuriyet’e yaptı. ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER CHP’deki değişimden memnun kalacaktır” diye konuştu. ‘Monşer’lere bıraksa çözülürdü Türkiye’nin, izlediği İsrail ve İran politikaları nedeniyle taraftarlar kazanırken, Ortadoğu’daki gücünün eksildiğini vurgulayan Loğoğlu, “Barış sürecinde Türkiye’nin olmaması stratejik kayıptır ve sorumlusu bu hükümettir” dedi. İsrail’den özür ve tazminat taleplerinin haklı olduğunu ancak hükümetin bunu her gün tekrarlayarak “dış politika meselesini iç politika malzemesi yaptığını” savunan Loğoğlu, “Oysa bu meseleyi ‘monşer’ diye küçümsedikleri diplomatlara bıraksalar çok rahatlıkla halledilebilirdi” dedi. CHP’nin Yeni Diplomasi Ekibi Loğoğlu: Hem Batı Hem de İslam Dünyası Olumlu Bakacak ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Loğoğlu, “Ama Türkiye AvrupaAtlantik camiasının bir üyesidir. Batı’yla ilişkilerde ve özellikle de ABD ve AB ile ilişkilerde aksama, soğuma var. Bu Türkiye’nin aidiyeti bakımından endişe yaratıyor. Diğer bölgelerde dış politika yürütürken çıkarlarımızın nerede olduğunu bilerek ve gücümüzü en verimli şekilde kullanacak şekilde hareket etmeliyiz” dedi. Hükümetin en fazla övündüğü Suriye ile düzelen ilişkilere de değinen Loğoğlu, “Ekonomik ilişkimizin artması memnuniyet vericidir. Ama 2002 yılında hangi sorunlar varsa aynen duruyor. Hatay üzerindeki iddialarından vazgeçmiş değiller. Su talepleri, emlak meseleleri hâlâ çözümlenmiş değil.” Arınç, AKP’li Vekili Önce Azarladı Sonra Odasına Gidip Gönlünü Aldı AKP’nin önde benzin gelen ismi Başbakan dökülmemesini, Yardımcısı Bülent arkadaşlarımızın Arınç, geçen hafta tahrik edilmemesini Meclis Genel arzu ederdim.” Kurulu’nda sıra dışı Tunç, genel bir davranışa imza kurulda kendisini attı. Arınç, partili arkadaşları ve muhalefetin muhalefet eleştirilerini önünde zor yanıtlamak duruma için hükümet düşüren bu sıralarında açıklamalara oturuyordu. oldukça AKP adına bozuldu. Bartın Arınç, kendi Milletvekili partisinden Yılmaz Tunç Bülent Arınç milletvekili söz aldı ve azarladığı için konuşmasında, “farklı siyasetçi” muhalefet partilerini övgüleri de aldı. yolsuzlukla Neye uğradığını suçlayarak şaşıran Tunç ise “Milletimiz “Arınç beni azarladı. yolsuzlukları Önümüzde seçim AKP’den önceki var. Herhalde artık iktidarlardan, listeye giremem” İSKİ’den, Yuvacık diye düşünürken, Barajı’ndan, 21 perde arkasında banka ve ilginç bir gelişme hortumlanan 50 oldu. milyar dolar ve Edindiğimiz bilgiye bunun sonucundaki göre Arınç, bizzat ekonomik buhrandan Meclis’teki odasına hatırlamaktadır” dedi. giderek Tunç’un Daha sonra hükümet gönlünü aldı. adına Bülent Arınç Yani Arınç, söz aldı. Muhalefete milletvekillerinin ve ölçülü bir üslupla medyanın gözünün yanıt verirken, önünde haşladığı herkesi şaşırtarak kendi partisinden AKP adına konuşan milletvekilini, kapalı Yılmaz Tunç’u tam kapılar ardında, anlamıyla azarladı: söylediği sözler “Yılmaz Tunç’un nedeniyle konuşmasını alınmaması kınıyorum, güzel gerektiğini şekilde müzakereleri söyleyerek gönlünü yürütürken ateşe aldı ve rahatlattı. ABD ile gerçekçi ilişki Yurtdışında CHP ile ilgili genel algının, “Türkiye’de iktidara alternatif bir muhalefet gerektiği ancak CHP’nin bunu yapamayacağı” yönünde olduğunu anımsatan Loğoğlu, “Sosyal demokrat açının ve demokratik laik anlayışın zaten güçlü olduğu CHP’nin şimdi halka inerek daha da güç kazanmasının Batı’da ve ABD’deki yankısı olumlu olacaktır. CHP iktidarında ABD ile karşılıklı saygıya dayalı daha gerçekçi bir ilişki rahatlıkla kurulabilir” dedi. İslam dünyasında da CHP’nin güçlenmesinin olumlu karşılanacağını savunan Loğoğlu, “İster Doğu’dan bakın isterseniz Batı’dan, Türkiye’nin en büyük meziyeti laik demokrasisidir ve Batı’ya yönelimidir. Türkiye’nin gerçek dostları olan İslam ülkelerindeki demokratlar da Obama devreye girmezse geçer ABD Temsilciler Meclisi’ndeki Ermeni tasarısının yeniden gündeme gelmesinde Amerikan iç politikasındaki gelişmelerin yanı sıra, Türkiye’nin Musevi lobisini kaybetmiş olmasının da önemli etkisi olduğunun altını çizen Loğoğlu, oylamanın engellenmesi için ABD Başkanı’nın devreye girmesi gerektiğini belirtti. Loğoğlu, “2000 yılında o zamanki Başkan, Temsilciler Meclisi Başkanı Dennis Hastert’i arayarak durdurmuştu oylamayı. Şimdi de Başkan Obama aynı şeyi yaparsa tasarı görüşülmeyebilir. Yoksa geçme ihtimali çok güçlü. AKP hükümetiyle ilişkiler bu durumdayken yapar mı? Ben Türkiye’nin önemini düşünerek hareket edeceğine inanıyorum” dedi. [email protected] Türkiye’nin sözü dinlenmiyor İkinci temel unsurun “sonuç alma” olduğunu belirten Loğoğlu, AKP dönemi dış politikasıyla CHP’nin vaat ettiği dış politika arasındaki farkı şöyle ortaya koydu: “Bugün Türkiye’nin sesi çok duyuluyor. Ancak sözü dinlenmiyor. Sadece ses duyurmak marifet değil. Dünyanın her yerinde var olup enerjinizi yaydığınızda verimsiz dış politika da çıkabiliyor. Bizde olan budur.” Ermenistan açılımını önek gösteren Loğoğlu, Türkiye iyi niyetli olsa da planlama ve uygulamadaki yanlışlar nedeniyle girişimi geri tepmekle kalmayıp Azerbaycan ile ilişkileri daha da kötüleştirdiğini belirtti. Laik ve demokratik dış politika Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin dış politikada iki ana noktaya dikkat etmesi gerektiğini belirten Loğoğlu, bunlardan ilkinin “Cumhuriyet’in temel ilkeleri ve özellikle de demokratik ve laik kimliğiyle tutarlı dış politika yürütülmesi” olduğunu vurguladı ve “Bugünkü dış politika, demokrasi ve hukukun üstünlüğü, kadınerkek eşitliği ve insan hakları konularında oldukça yetersizdir” dedi. Küreselleşme gereği bütün coğrafyalarda aktif dış politikaya Erdoğan’ın ‘yeşil alan olacak’ dediği DMO arazisi özelleştirme programına alındı Sözler unutuldu İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 29 Mart 2009 yerel seçim öncesi Kadıköy’e gelerek yeşil alan olarak kullanılması için belediyeye devretme sözü verdiği Merdivenköy’deki Devlet Malzeme Ofisi (DMO) arazisi özelleştirme programına alındı. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, ticaret alanı olarak özelleştirilip satılacak olan arazinin yeşil alan olarak Kadıköylülere bırakılması gerektiğini belirterek Başbakan’ın verdiği sözü tutmasını istedi. Mülkiyeti DMO’da olan ve 2007 yılında Başbakanlık’a bağlı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından özelleştirme programına alınan araziyle ilgili Başbakan yerel seçimlerden önce verdiği sözü tutmadı. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 20 Kasım 2010’da Kadıköy Belediyesi’ne gönderdiği resmi yazıda, Merdivenköy Mahallesi’nde bulunan arazinin özelleştirme kapsam ve programına alındığını, 5 bin ve 1000 ölçekli yeni imar plan taslakları hazırlandığı belirtildi. Kadıköy Belediyesi DMO arsasının, ticaret alanı olarak özel TBB’DEN ‘TAM GÜN’ TEPKİSİ Yeşil alan yerine ticaret merkezi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun arazi için hazırladığı yeni teklifte toplam alanı 107 bin 845 metrekare olan DMO arazisinin 64 bin 935 metrekaresinin ticaret alanına, 23 bin 337 metrekaresinin park alanına, 961 metrekaresinin istasyon, 18 bin 880 metrekaresinin ise yol alanına alınmasının planlandığı belirtildi. Teksas Yasası’yla şöhretin sonu: Canlı yayını terk Silah Yasa Tasarısı, Meclis İçişleri Komisyonu bünyesindeki alt komisyonda sessiz sedasız, gözlerden uzak şekilde görüşülüyordu. Ancak medya, alt komisyonun silah edinme yaşını 21’den 18’e indirmesini ve ruhsat için rapor zorunluğunu kaldırmasını “Teksas Yasası” diye sayfalara taşıyınca olay patladı. Komisyonun başkanı AKP Sivas Milletvekili Selami Uzun, yasaya karşı tam siper savunmaya geçti. Televizyon televizyon koşturdu, medyanın eleştirilerine karşı yaptıkları düzenlemelerin ne kadar haklı, ülkenin yararına olduğunu anlattı. Uzun, yasanın silah tüccarlarının işine geldiği eleştirilerine karşı da, sakin bir şekilde, “Onlar bizim sanayicilerimiz. Silah tüccarları da bizim tüccarlarımız. Fabrikalarını kapattıralım mı bu insanlara?” şeklinde yanıtlar verdi. Uzun, televizyon kanallarının tamamına yetişmek üzere koşturduğu sırada gazetecilerin, “Selami Bey bugünlerde çok gözdesiniz. Çok meşhur oldunuz” diye takılmalarına yine gülerek, “Evet. Tüm kanallar peşimde. Siz gazetecilerin sayesinde” diyerek durumdan hoşnut olduğunu ifade etti. Ancak bu durum, CNN Türk’te yasanın tartışıldığı canlı yayına kadar sürdü. Selami Uzun’la birlikte Genç Sen üyelerinden Emre Öztürk de programın konuğuydu. Genç Sen, İstanbul’da Başbakan Tayyip Erdoğan’ı protesto ederken “orantısız güç” uygulanan öğrencilerin eylemini de organize ederek gündeme gelmişti. Genç Sen’li Öztürk, “Silah Yasa Tasarısı’nın hükümetin çifte standardını gösterdiğini” söyleyince Uzun, daha önceki tavırlarının tersine çok sert bir tepki gösterdi. Öztürk, hükümetin “Teksas yasasını meşru ve gerekli görürken öğrenci eylemlerindeki bayrak sopalarını şiddet olarak tanımladığını” söyleyince Uzun çok sinirlendi. Öztürk’ün konuşmasını sürdürmesi halinde yayını terk edeceğini söyleyen Uzun’u ikna çabaları sonuç vermedi. Uzun, yayını terk etti. Göstermelik düzenleme MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Sağlık Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’nin “Tam Gün Yasası” ile ilgili gerekçeli kararının ardından profesörlerin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile anlaşması olmayan özel hastanelerde çalışmasına olanak tanıyan yeni bir düzenleme üzerinde çalışıyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) ise yeni düzenlemenin kaygılarını gideren bir yönü bulunmadığı gibi Anayasa Mahkemesi’nin kararına da aykırı olduğuna dikkat çekti. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yeni düzenleme hakkında, “Profesörlerin SGK ile anlaşması olmayan özel hastanelerde çalışmasının önünü açacağız” dedi. Türkiye’de hekimlerin çok büyük bir kısmının muayenehanesi bulunmadığına işaret eden Bilaloğlu, yapılması gerekenin sağlık çalışanlarının/hekimlerin verimli bir şekilde çalışmalarını sağlayacak özendirici ve güvence veren düzenlemeler olduğunu kaydetti. Yeni düzenlemenin sadece yönetici olmayan ve SGK ile anlaşması bulunmayan kurumlarda çalışma hakkı tanınan profesörlerle sınırlı olduğuna dikkat çeken Bilaloğlu, “SGK, Türkiye’de en büyük geri ödeme kurumu. Yurttaş da tabii ki SGK ile anlaşması olan yerlere gidiyor. Diğer yerlere giden insanlar cebinde parası olan insanlar” diye konuştu. leştirme programına alınmasına olumsuz görüş bildirerek karşı çıktı. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün imzasıyla Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na gönderilen resmi yazıda, ilçede Göztepe Parkı ve Özgürlük Parkı dışında büyük yeşil alan bulunmadığı belirtilerek “Bunlar da sahil bölgesine hizmet etmektedir. Kamu mülkiyetindeki bu alanın Sayın Başbakan’ın be lirttiği şekilde yeşil alan olmasına yönelik çalışmanın bir an önce yapılması önem arz etmektedir” denildi. Konuyla ilgili değerlendirme yapan Öztürk, DMO arazisinin özelleştirme programına alınmasının Kadıköylüler için üzücü bir gelişme olduğunu vurgulayarak şu noktalara dikkat çekti: “Başbakan Erdoğan’ın bu yeni gelişmeden haberi olmayabilir, sö zünü unutmuş olabilir. Başbakan’ın konuya el koymasını ve 3 Mart 2009 tarihinde verdiği sözü tutmasını istiyoruz. Kadıköy’ün en değerli noktasında Merdivenköy D100 Karayolu kenarında bulunan bu değerli arazi, bir depremde ‘toplanma parkı’ olarak kullanılması ve yeşil alan olarak oksijen noktası olması açısından Kadıköylüler için büyük önem taşıyor.” Erdoğan, muhalefete, medyaya ve öğrencilere sert eleştiriler yöneltti ‘Bazı tezgâhlar devrede’ BİTLİS (AA) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün TOKİ tarafından yaptırılan 400 konutun anahtar teslim törenine katılmak üzere Bitlis’teydi. Seçime 6 ay kaldığını hatırlatan Erdoğan, “Milletin iradesini etkilemek için bazı tezgâhlar devreye sokulmaya başlandı. İşte sokak eylemleri... Siyasiler tarafından, medya tarafından kışkırtılmaya, sırtları sıvazlanarak teşvik edilmeye başlandı” ifadesini kullandı. Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’ni, kardeşlik, birlik, huzur adına başlattıklarını ifade eden Erdoğan “Kendisini Kürt halkının temsilcisi gibi lanse edenler, Kürt halkı üzerinde baskı kurmanın gayreti içine girdiler” dedi. Öğrencilere de yüklenen Erdoğan, “Bu kadar fazla yumurtan varsa git fakir fukaraya dağıt, git omlet yap ye. Ama düzelecek merak etmeyin. Bunların yandaş medyası var, öğrenciler üzerinden, polise saldırma üzerinden aslında bize saldırıyorlar. Benim ülkemde üniversite gençliği onlar değil. Demokrasiyi konuşur, özgürlükleri konuşur, hukuku konuşur, adaleti konuşur. Üniversite gençliği bu. Temenni ederim ki onlar da aklıselimin çizgisine gelirler” dedi. Erdoğan, CHP’nin protestocu üniversitelilerin avukatlığını yaptığını belirtti. ‘Pratikte hiçbir değeri yok’ Bilaloğlu, SGK ile anlaşması olmayan özel hastane sayısının çok az olduğuna da dikkat çekti. Bakanlığın düzenlemesinin pratikte hiçbir değeri olmayan bir öneri olduğuna işaret eden Bilaloğlu, “450 özel hastane varsa, SGK ile anlaşması olmayan hastane sayısı 50’yi geçmez. Hatta daha da azdır” diye konuştu. Bilaloğlu, bütün hekimleri, “2. tam gün torbası” olarak ifade ettiği düzenlemeye karşı mücadeleye çağırdı. Başbakan Erdoğan, Bitlis’te yurttaşlara seslendi. Türey Köse, Ayşe Sayın, Erdem Gül [email protected] C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle