16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Korku İmparatorluğunda Yaşamak Şantaj, korku, tehdit. Herkes korkuyor. Saklayacak bir şeyim olmamasına rağmen ben de korkuyorum: Sıradışı bir düşmanca iklimin varlığını hissediyorum; bu iklimi kullananlar, bu iklimden yararlananlar olduğunu görüyorum. Ve düşünüyorum: Korkunun toplumsal maliyeti nedir? Siyasi sistemin parçası olan, kamusal toplumsal sorumluluk konumundaki herkes bugün en ufak bir hafifliğinin üzerine gidilerek teşhir edilebileceğini biliyor. Sözü edilen hafiflik zaafların gerçek olup, olmaması veya suç teşkil edip etmemesi; bundan böyle önem taşımıyor. Önemli olan zaafların ister hesaplaşma amaçlı, ister sürekli tehdit amaçlı olsun bir önleyici engelleyici silaha dönüştürülmek üzere haber malzemesi yapılması ve hedef seçilen kişiye bedel ödetmesi. Fısıldanan mesaj: Umut arama! Basın özgürlüğü ve siyasi özgürlükler, insanların; üzerlerinde kişisel baskı kurulmaksızın görüş ifade edebilmelerinin teminatı, imk nı üzerine kuruludur. Bir fikri ifade ederken ya da yazarken; fikirleriniz yüzünden özel yaşamınızı karartacak düzmece de olsa herhangi bir dosyayla bedel ödeyeceğinizi bilmek sizi şartlandırır. Artık özgür değilsinizdir. Burada bir özgürlük , daha da doğrusu özgürlüklerimizin elimizden alınması sorunuyla karşı karşıyayız Çıkarlar manzumesi etrafında toplanan bazı insanlar, gazeteciler ve medyatik araçlarla hayata geçirilen garip bir mekanizma bu. Mekanizmayı denkleyecek imk nlara ve topluma bunu dayatacak kültürel hegemonyaya, ardından bunları siyaseten kullanabilecek çerçeveye sahip bunu yapanlar Çoğu kez seyircisi kaldığımız durum, gerçekte herkesi ilgilendiriyor. Kurulan bu korku makinesi çünkü insanları, zaaflarının yalnızlığı içinde çamura batırıp sıvarken; başkalarını da muhatap almakta Korku makinesinin herkese fısıldadığı mesaj; Başını yukarı kaldırmaya yeltenme! Umut arama. Hepimizin mutlaka saklamak istediği bir şeyler vardır. Hepimiz kirliyiz. Bakışlarını indir. Geri çekil. Ve vazgeç! diyor. Panzehir: Yapay skandallara prim vermemek İtibarsızlaştırma kampanyası yöntemlerine geçmişte muhalifleri etkisiz hale getirmek amacıyla komünist diktatörlükler başvururdu. Yöntemler farklılaşmış da olsa günün itibarsızlaştırma kampanyalarında kullanılan mekanizma aynı mekanizma. Tek tek hedef olan bireyler ötesinde; demokrasi için tehlikeli olan bu cehenemi mekanizmayı nasıl kırabiliriz? Panzehir biz okurlar, izleyiciler ve yurttaşların elinden alınmak istenen bağımsız düşünce yeteneğinin tekrar kazanılması ve kültürel özerkliğimizin muhafaza edilebilmesidir. İtibarsızlaştırma kampanyasında hedef seçilen şahısları zora sokmak amacıyla devreye konan dedikodu haberciliği ve dedikoduculuğa prim vermemek; birinci panzehirimizdir Büyüteç altında özel olarak büyütülmüş yapay skandallarla, aklımızın dağılmasına, çelinmesine izin vermeyelim. İnsan olan herkes hata yapabilir ve herkesin zayıflıkları vardır. Her siyaset ve her tercih, kendi içinde çelişkiler içerir. Herkes yanılabilir. Ama burada altını çizerek şu ayrımı da yapmamız gerekir: Tüm zaaflar ve tüm yanlışlar aynı değildir. Yanlış hata başka, suç başka şeydir Eleştiri getiren ya da muhalif tavır alanlara giydirilmeye çalışılan iftiraları ; bağımsız irademizin kıstaslarıyla gerçek boyutlarına oturtabilmeli, bunların arkasındaki saikleri anlayabilmeliyiz. Bunu başarabilirsek direnç gösterebilir ve giderek özgürlüğü, adaleti ve yasallığı savunabiliriz. Başkalarından illa daha iyi ve üstün olmak gibi bir iddia içinde olmaya gerek yok. Ama başkalarından farklı olabiliriz. Hep birlikte aşağıya çekilip, aşağılarda bir yerde aynılaştırılmaya direnç gösterebildiğimiz ölçüde; umutla yeniden siyaset yapabiliriz ve siyaseti bugünkü korkularımızın karanlığından kurtarabiliriz. Yazıya konu olan yer, İtalya. Siz neresi sanmıştınız? Yazı da benim değil; ünlü İtalyan gazeteci, yazar Roberto Saviano nun 29 Eylül 2010 tarihli Repubblica gazetesindeki Korku Makinesi La Macchina Della Paura isimli makalesinden alınma... Saviano nun yazısını ben biraz toparlayıp, özetledim sadece Yakın zamanlara dek canlı, güçlü bir demokrasi olan İtalya da; giderek bir korku imparatorluğunun etkisine giriyor... Muhalifler ve dişlerini gösterebilecek siyasi rakipler gerçi özel olarak kurulan mahkemelerde toplu olarak yargılanıp, demir parmaklıklar ardına atılmıyor. Ama ağır itibarsızlaştırma ve çamur kampanyalarına hedef olabiliyorlar. Kontrolsüz bir siyasi, finans ve medya gücünü elinde bulunduran Başbakan Berlusconi nin çevresi ve adamları; bugün Çizme nin en popüler yazarlarından biri olan Saviano nun korku makinesi adıyla tarif ettiği mekanizmayla , çatlak ses çıkaran herkesi anında alaşağı ediyor. Saviano nun yazısını alıntılarken; Kezban Küçük ile Avcı öyküsünün ardından internet bloglarında artık burada yorum yapmaya dahi korkuyorum ; yorum yapmak bir yana, bilgi sahibi olmaktan ve okuduklarımdan korkuyorum! diyen ilgili, bilgili, okumuş yazmış insanlarımızı düşündüm. Bu korku makinesine prim vermeyen panzehirleri hep birlikte aramak zorundayız. [email protected] 5 EK M 2010 SALI CUMHUR YET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B ASLI KAYABAL MİLANO Lideri olduğu Öz gürlükler Partisi PdL in Partito della Libert Milano da Castello Sforzesco da düzenlenen siyasi şenliğinde konuşan İtalya Başba kanı Silvio Berlusconi yargıçları hedef alarak Milano da bazı yar gıçlar beni siyaset sahnesinden silmeye kararlı. Bu yargıçlar için bir soruşturma komisyonu kurmak gerekli dedi. Yargıçların İtalya daki de mokrasi için büyük bir engel ol duğuna söyleyen Berlusconi nin yargı sistemini hedef alan bu açık lamasına ilk tepki Yargıçlar Der neği nden geldi. Dernekçe yapılan yazılı açıklamada Berlusconi nin açıklamalarının kendilerini yıldır mayacağı ifade edildi. Berlusconi, yargıçlar konusunda so ruşturmalar açacak bir komisyonun aci len hayata geçmesi gerektiğini, çünkü İtalya da sultanlık sisteminin artık yargı düzenine yerleştiğine ve bu dü zen içinde yargı sisteminin siyasetçi ler için bir tehdit oluşturduğuna vurgu yaptı. Bu nedenle anayasal bir reforma gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Berlusconi, anayasada yapılacak de ğişikliklerle yargı sisteminin de de mokrasi için bir tehdit olmaktan kur tarılması gerektiğini kaydetti. Demokrasinin karşısında kaya gibiler İtalya daki yargıçların demokrasi kar şısında anıtsal bir kaya gibi dev bir en gel oluşturduklarını savunan Berlusco ni, kendileri ile aynı görüşte olmayan ki şileri sahneden silmek için adalet siste mini kullandıklarını öne sürdü. Mills davasındaki soruşturmayı takip eden yargıç Fabio de Pasquale nin birçok ayrıntıyı kendisinin keşfettiğini iddia eden Berlusconi, Yargıçlar ba zı yasa maddelerinden hoşnut kal madıkları zaman anayasaya başvu ruyorlar ve orada yazılı maddeleri kendi işlerine yanıt verecek biçimde yorumluyorlar diye konuştu. Berlusconi bu nedenle yargı sistemi ne mercek tutacak bir soruşturma ko misyonunun acilen kurulması gerekti ğini, böyle bir komisyonun hayata geç mesini istemelerinin siyasi bir yüküm lülük olduğunu belirtti. PdL gecesinde sol siyasetçilere de es prili bir şekilde çatan Silvio Berlusconi, Sol kesim beni hep eve göndermeye ça lışıyor, 20 kadar evim olduğu için han gisine gideceğimi bilemediğimden be ni güç durumda bırakıyorlar dedi. İtalya Başbakanı: Yargıçlar beni susturmak istiyor. Hemen bir soruşturma komisyonu kurmak gerekli Berlusconiyargısavaşıkızışıyor Partisinin siyasi şenliğinde solu da hedef alan Berlusconi, Sol kesim beni hep eve göndermeye çalışıyor, 20 kadar evim olduğu için hangisine gideceğimi bilemediğimden beni güç durumda bırakıyorlar dedi. Fotoğraf: AP LULA NIN HALEFİ Brezilya seçimleri ikinci tura Dış Haberler Servisi Brezilya da devlet başkanlığı seçimi hiçbir adayın yüz de 50 den fazla oy alamaması nedeniyle ikinci tura kaldı. Önceki gün yapılan se çimlerde iktidar partisinin adayı Dilma Rousseff oyların yüzde 47 sini almayı ba şardı. En yakın rakibi, eski Sao Paulo Va lisi Jose Serra ise oyların yüzde 33 ünü aldı. Böylece ikinci turda İşçi Partisi nin adayı Rousseff ve muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti nin adayı Serra nın kar şı karşıya geleceği kesinlik kazandı. Seçimin sürprizi, Yeşil Parti adayı Ma rina Silva nın beklentilerin üzerinde ola rak yüzde 19 oranında oy alması oldu. 20032008 yılları arasında şimdiki Dev let Başkanı Luiz İnacio Lula da Silva nın kabinesinde çevre bakanlığı görevini yü rüten Silva nın aldığı oylar, Rousseff in ilk turda kazanamamasının da nedeni olarak gösteriliyor. Bu oyların ikinci turda kime gideceği seçimin sonucunu belirleyecek. Rousseff seçim sonuçlarının açıklanma sından sonra yaptığı konuşmada, İkinci tura cesaret ve enerjiyle gidiyorum, çün kü bu bana öneri ve planlarımı daha iyi ortaya koyma şansı sağlıyor dedi. Lula da Silva, seçimlerde eski genel se kreteri Rousseff i halefi olarak göstermişti. Dış Haberler Servisi Brezilyalı dünyaca ünlü yazar Paulo Coelho, ülkesindeki genel seçimler nedeniyle önceki gün sosyal paylaşım sitesi Facebook ta bir yazı ve cezaevi yıllarından kalma bir fotoğrafını yayımladı. Paulo Coelho Bugün Brezilya da genel seçimler vardı. Brezilya son 25 yıldır demokratik bir ülke. Fakat hiçbir zaman unutmamalıyım ki bir zamanlar diktatörlükle yönetiliyorduk, ben de 3 kere tutuklandım ve bunlardan birinde işkence gördüm. Bu yüzden, düşünce suçlusu olmaktan hapis yattığım 1974 yılından bir fotoğraf paylaşıyorum ve diyorum ki ülkemde diktatörlüğe bir daha asla diye yazdı. Mayıs 1974 te düşünce suçlusu olarak cezaevinde kaldığı sırada işkence gören ünlü yazar, işkenceden iki gün sonra cezaevinde çekilmiş fotoğrafını da yayımladı. Cezaevi tutanaklarında yazarın boydan ve bel üstü fotoğraflarının yanı sıra parmak izleri de bulunuyor. 1964 te askeri darbe yapılan Brezilya, 1985 e kadar diktatörlükle yönetilmişti. Askeri diktatörlüğe karşı direnişin liderlerinden biri olan şimdiki devlet başkanı adaylarından Dilma Rousseff de yakalanıp hapse atılmış ve işkence görmüştü. PAULO COELHO DAN ANLAMLI YAZI Yazar Paulo Coelho, Facebook taki yazısında cezaevi yıllarından kalma fotoğrafları da kullandı. Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, genel seçimlerde partisi Birleşik Sol un mecliste yeniden çoğunluğu elde etmesinin ardından ülkede özel sektöre yönelik kamulaştırma politikasının süreceği mesajını verdi. Önceki gün Alo Başkan adlı haftalık televizyon programında Chavez, ülkedeki İngiliz gıda şirketi Vestey in iştirakçisi bir firmaya ait toprağın kamulaştırılacağını söyledi. Inglesa firmasına ait toprağa el konulacağını duyuran Chavez, Sadece sosyalizm yoluyla sefaletten kurtulabiliriz. Sosyalist ve Bolivarcı devrimi derinleştirmeye kararlıyım ve kendimi buna adadım diye konuştu. Chavez Sosyalist devrimi demokratik olarak radikalleştirerek daha da ileri gideceğiz. Çünkü bu gerekli ifadesini kullandı. Yaklaşık 2 hafta önce yapılan genel seçimlere de değinen Chavez, muhalefetin sonuçların hemen ardından zafer elde ettikleri yönündeki açıklamalarını 15 dakikalık sarhoşluk olarak değerlendirdi. REUTERS S Sefaleti sosyalizm önler Vestel VS 6500 T 206070074 no lu yazar kasa ruhsatımı kaybettim. Hükümsüzdür. Sevinç Sur Öğrenci pasamu kaybettim. Hükümsüzdür. Sedat Uysal Firmamıza ait 14.06.1999 tarih ve 3900028000019 sicil ve üretim izin numarası na sahip Polietilen Şişe Kapak Kap Üretim Serti fikası ile 29.11.2004 tarih ve 3900028000019 sicil ve üretim izin numarasına sahip Polipropilen Şişe Kap Kapak Üretim İzin belgesi asılları kayıp olmuştur. Hükümsüzdür. PLAŞ PLASTİK AMBALAJ SAN.TİC. A.Ş. 6 EKİM 2010 Saat 12.00 de DOLMABAHÇEDEYİZ! 87 YIL ÖNCE DÜŞMANI KOVALAYAN YİĞİTLERİMİZİN İZİNDE; BUGÜN BAŞKA KILIK VE KİMLİKLERLE SEVR İ HORTLATMAYA ÇALIŞAN EMPERYALİZM ve YERLİ İŞBİRLİKÇİSİ GERİCİLİĞE KARŞI DİRENCİ PEKİŞTİRMEK ve İSTANBUL UN GERÇEK KURTULUŞ GÜNÜNÜ KUTLAMAK İÇİN BÜTÜN YURTTAŞLARIMIZI ÇAĞIRIYOR DOSTLARIMIZLA BULUŞUYORUZ. LÜTFEN BAYRAKLARINIZLA GELİNİZ Yer: Dolmabahçe Rıhtımı. İletişimBilgi: 0505 815 10 17 0536 374 93 61 0532 404 39 52 0536 739 02 29 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org DOSYA NO: 2010 6 İ.Ş. Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: Kazan İlçesi, Güvenç Köyü, Killik mevkiinde kain, 379 parselde kayıtlı, 3.920m2. alanlı; kumlutınlı yapıda, 23 eğimli, 2. sınıf kuru tarım arazisi vasfında tarla. 44.590,00TL. bedelle. İMAR DURUMU: Belediyeden alınan imar durumu ile ilgili olarak alınan cevabi ya zıda 1 5000 ve 1 1000 lik uygulama imar planı olmadığı bildirilmiştir. Satış şartları: 1 Satış 12.11.2010 günü yukarıda 10.0010.05 saatleri arasında Kazan Belediyesi Ana Hizmet Binası Santral Odasında; açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırma da tahmin edilen değerin % 60 ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 22.11.2010 günü aynı yer ve saatlerde ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış gi derlerini geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40 ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaş tırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dü şecektir. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20 si oranında nakit pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubu vermeleri lazımdır. Sa tış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. Kat ma Değer Vergisi, İhale Damga Vergisi, Tellaliye bedeli, alıcı adına tahakkuk edecek 1 2 tapu harcı satın alana ait olacaktır. Birikmiş emlak vergi borçları, satıcı adına ta hakkuk edecek tapu harçları satış bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alıcısına aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin bu gayrimenkul üzerindeki hakla rını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün için de dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kay dıyla, ihalenin feshi, talep edilmiş olsa bile, satış bedelinin derhal veya İİK. 130. mad desine göre verilen süre içerisinde ödemek zorundadır. 5 Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayı vermezse ihale kararı fesh olunarak, kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş ol duğu bedelle almaya razı olursa ona, razı olmaz veya bulunmazsa hemen arttırmaya çı karılır. Bu arttırma ilgililere tebliğ edilmeyip, yalnızca satıştan en az yedi gün önce ya pılacak ilanla yetinilir. Bu arttırmada teklifin İİK.129. maddesindeki hükümlere uy ması şartıyla taşınmaz en çok arttırana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alı cılar ve kefilleri teklif ettikleri bedelle son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer za rarlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen sorumludur. İhale farkı ve temer rüt faizi ayrıca hükme gerek kalmaksızın İcra Müdürlüğü nce tahsil olunur. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gi deri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla cakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010 6 İ.Ş. sayılı dosya numarasıyla müdür lüğümüze başvurmaları ilan olunur.29.09.2010 İİK m.126 İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64 e karşılık gelmektedir. Basın: 65960 T.C. KAZAN SULH HUKUK MAHKEMESİ GAYRİMENKUL SATIŞ MEMURLUĞU TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Korku İmparatorluğunda Yaşamak Şantaj, korku, tehdit. Herkes korkuyor. Saklayacak bir şeyim olmamasına rağmen ben de korkuyorum: Sıradışı bir düşmanca iklimin varlığını hissediyorum; bu iklimi kullananlar, bu iklimden yararlananlar olduğunu görüyorum. Ve düşünüyorum: Korkunun toplumsal maliyeti nedir? Siyasi sistemin parçası olan, kamusal toplumsal sorumluluk konumundaki herkes bugün en ufak bir hafifliğinin üzerine gidilerek teşhir edilebileceğini biliyor. Sözü edilen hafiflik zaafların gerçek olup, olmaması veya suç teşkil edip etmemesi; bundan böyle önem taşımıyor. Önemli olan zaafların ister hesaplaşma amaçlı, ister sürekli tehdit amaçlı olsun bir önleyici engelleyici silaha dönüştürülmek üzere haber malzemesi yapılması ve hedef seçilen kişiye bedel ödetmesi. Fısıldanan mesaj: Umut arama! Basın özgürlüğü ve siyasi özgürlükler, insanların; üzerlerinde kişisel baskı kurulmaksızın görüş ifade edebilmelerinin teminatı, imk nı üzerine kuruludur. Bir fikri ifade ederken ya da yazarken; fikirleriniz yüzünden özel yaşamınızı karartacak düzmece de olsa herhangi bir dosyayla bedel ödeyeceğinizi bilmek sizi şartlandırır. Artık özgür değilsinizdir. Burada bir özgürlük , daha da doğrusu özgürlüklerimizin elimizden alınması sorunuyla karşı karşıyayız Çıkarlar manzumesi etrafında toplanan bazı insanlar, gazeteciler ve medyatik araçlarla hayata geçirilen garip bir mekanizma bu. Mekanizmayı denkleyecek imk nlara ve topluma bunu dayatacak kültürel hegemonyaya, ardından bunları siyaseten kullanabilecek çerçeveye sahip bunu yapanlar Ç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle