24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 17 OCAK 2010 PAZAR 22 SPOR GÖRÜŞ / METİN TÜKENMEZ Satılan Futbol mudur? Süper Lig’in yayın hakkı bir kez daha satıldı. Üstelik hayali bile zor bir bedel karşılığında… Ne diyelim, hayırlısı olsun. Böyle söyleyince, yani derinliği olmayan, kavranılması kolay sözcüklerle konuya yaklaştığınızda kimse rahatsız olmuyor. Çünkü derinliği olmayan fikirlerin özümsenmesinde zorluk yoktur; buna karşılık, insanların olaylar karşısında kafalarında yaratmış oldukları imajı tazeleyip yeniden düzenlemelerini gerektiren fikirler ise nefret uyandırır. Hatta bu yönde bir söylemin içine girenler marka değerini aşağı çekenler olarak mimlenir. Zaten bu gibi insanların yayıncı kuruluşun ekranlarında yeri olmadığını da Şansal Büyüka açık açık söyledi, köşesinde de yazdı. Söylendiğine göre, Süper Lig’in yayın hakkına ödenen bedel göz önüne alındığında dünyada beşinci ülke olmuşuz. Almanya Ligi’nin yayın hakkı bile sadece 231 milyon Avro. Türkiye Ligi’nin futbol kalitesinin Almanya Ligi’nden daha kaliteli olduğunu kim söyleyebilir? Peki, o zaman “satılan nedir” diye bir soru sormaz mı insanlar? Oynanan futbolun kalitesi her yıl biraz daha geriye giderken yayın hakkının büyük bir sıçrama yapması karşısında insanlarımız neden ellerini ovuşturur acaba? Böyle bir yayın ihalesini Almanya’da ya da İngiltere’de yapabilir misiniz? Kültür güneşinin doğduğu ülkelerde böyle bir ihale olmaz. Nerede olur? Haftanın üç hatta dört gününün akşamları futbol yayınları ile kapatılmış, diğer günlerin büyük bölümü de yeşil vadilerde çekilmiş, insanları Platon, Thomas More ve Tommaso Campanella’nın ütopya ülkelerinde yaşatmaya çalışan dizilerin egemen olduğu memleketlerde gerçekleşir ancak. Sorumuzu bir kez daha sorup somutlaştıralım: Satılan nedir? Türkiye üzerine büyük oyunlar oynandığı gazetelerin politika sayfalarında 50 yıldır yazılıp çiziliyor. Bu yazılanların futbol ile ilişkisinin olmaması olanaklı mıdır? Türkiye’de futbol yaşamının tarihi yazılmadan ve futbol kültürü yerli yerine oturtulmadan böylesi büyük paraların bir yerlere aktarılması başka soruları gündeme getirir. Karl Marx “İktisat, nesneyi incelemez, insanlar arası ilişkileri inceler” der. Bu nedenle benim niyetim yayın bedeli olan 321 milyon doları incelemek değil, bunun altında neyin olduğu konusunda bir açılım yapmaktır. 12 Eylül’ün Türkiye’yi terörden arındırma harekâtı olduğunu düşünenler çoğunlukta olsa da, aslında bu harekâtın altında Türkiye’yi pazar ekonomisine açma hamlesi olduğunu düşünenler de az değildir. Marka değeri ve kalitesi çok aşağılarda olan bir ligin yayın hakkının bu denli büyük bir bedel karşılığında satılmasının altında da Türkiye’nin yabancı pazarına açılması var belki de. Kendi özgün koşullarını hiçe sayan insan, kurum, takım ve ülkeler için benim dağarcığımda güzel sözler vardır. Hegel’den iki alıntı yapalım; Biri “İnsan şatoda başka türlü düşünür, çadırda ise başka türlü.” Diğeri ise “Minerva’nın baykuşu, gece karanlık basınca kanat çırpmaya başlar”. Bizim Yozgatlı Türkmen de Hegel’den geri kalmamış hoş. Bakın ne demiş Yozgatlı “Ahır sekisinde İstanbul türküsü söylenmez.” Ligimiz ahır sekisinde, ihalenin muhatapları İstanbul türküsü söylüyor. İşte size Ahmet Mithat Şenol’dan alınma bir İstanbul türküsü: Elmayı nazik soyarlar… Emre transfer istiyor ANTALYA (Cumhuriyet) - F.Bahçeli Emre Belözoğlu, Gökhan Ünal’õn kadroya katõlmasõna karşõn takõmõn takviyeye ihtiyacõ olduğunu söyledi. Emre, “Dün gece yatmadan düşündüm; Semih, Güiza, Alex, bir de Gökhan... Baktığımızda dördü de gol krallığı yaşamışlar. Bu yüzden çok yerinde bir transfer. Büyüklerimiz takımın ihtiyaçlarını bizden daha iyi bilirler. Kendi düşüncem Önder de, Kâzõm da takım için önemli oyunculardı. İstenmeyen olaylar oldu ve yönetimimiz böyle bir karar aldı. Kesinlikle takıma takviyenin gerektiğini düşünüyorum. Çünkü iki tane önemli oyuncumuz gitti. Avrupa’da ve Türkiye liginde çok iyi işler yapmamız için mutlaka kadromuzun daha alternatifli olması lazım” dedi. “Kâzım ve Önder’in affedilmelerini ister miydin” sorusu üzerine Emre, “Tabii ki... Hepimiz hatalar yapıyoruz. Ama bunun tasarrufu tamamen yönetimdedir. Bana kalsa onları affetmek isterim. İlkyarıyı en az 7-8 puan daha önde bitirebilirdik. İlkyarıdaki performansın üzerine çıkarsak herkesin bizden beklediği şampiyonluğu elde ederiz” diye konuştu. Özer Hurmacı ise “Takıma alışma sürecim tamamlanmadı. Kulübede oturunca hayal kırıklığına uğramak yerine hırslanıyorum. Alex’le çok iyi anlaşıyoruz. Brezilyalılar F.Bahçe’nin futboluna renk katıyor. Alex, Christian ve Deivid bana ‘Sen Brezilyalõsõn’ diyorlar. Ben ise ‘Ben Türk’üm’ diyorum. F.Bahçe’nin futbolcusu olmak sizi davranışlarınıza daha fazla dikkat etmeye sürüklüyor” dedi. Gökhan kampa katıldı F.Bahçe’nin yeni transferi Gökhan Ünal dün gece geç saatlerde Sarõ - Lacivertlilerin Antalya kampõna katõldõ. Golcü futbolcu bugünkü antrenmana çõkacak. Dünkü çalõşmada Brezilyalõ futbolcu Deivid, ikili mücadele sõrasõnda sağ ayağõndan sakatlandõ. Deivid, ayağõna yapõlan ilk müdahalenin ardõndan çalõşmayõ yarõm bõrakarak sahadan ayrõldõ. F.Bahçe’nin deneyimli ismi, ‘Gökhan’a karşõn yeni oyuncu gerek’ dedi F.Bahçe’nin Gökhan Ünal transferine karşõlõk Trabzonspor’a verdiği Burak Yılmaz, “Kendimi F.Bahçe’de gösteremedim. Ama bu sadece benim suçum değil. Aragones’in ve başkalarının da suçudur. Zaten Türk futbolcusuna orada destek olunmuyor” dedi. Spor Servisi - Savunmadaki sorunu Lucas Neill transferiyle çözen G.Saray’da forvet arayõşlarõ sürerken Schalke’de forma giyen Halil Altıntop’la Mõsõrlõ golcü Amr Zaki isimlerinin ağõrlõk kazandõğõ öğrenildi. İlk olarak Almanya’da Halil Altõntop’un menajeri ve Schalke kulübüyle görüşen Sarõ - Kõrmõzõlõlarõn bu temaslardan olumlu sonuç aldõğõ belirtildi. Gündemdeki diğer bir isim Amr Zaki’yi Hull City’nin sezon sonuna kadar kiralamak istediği ifade edildi. 8 yabancõ kontenjanõ dolu G.Saray’õn öncelikle Halil Altõntop ismine daha yakõn olduğu ancak yabancõ oyuncu transferi gerçekleşirse Linderoth’un sözleşmesinin feshedileceği ifade edildi. G.Saray, Ziraat Türkiye Kupasõ B Grubu’ndaki 3. maçõnda bugün sahasõnda Denizli Belediye’yi ağõrlõyor. Hakan Özkan’õn yöneteceği ve 20.30’da başlayacak olan karşõlaşma TRT 1’den naklen yayõmlanacak. Sarõ - Kõrmõzõlõ ekipte sakatlõklarõ süren Kewell, Aydın, Sabri, Gökhan Zan ve Baros ile Afrika Kupasõ’nda olan Keita forma giyemeyecek. GALATASARAY FORVET ARIYOR Trabzon taraftarõ TFF’yi protesto etti KISA...KISA...KISA...KISA... BEKO Basketbol Ligi / Tofaş-T.Telekom: 71-96, Erdemir-Kepez B.: 96-97, Banvit-O.Renault: 68-61, TBBL / İstanbul Üni.-Mersin B.: 53-85. AFRİKA Uluslar Kupasõ / Nijerya-Benin: 1-0, Mõsõr- Mozambik: 2-0. GOLFÇÜ Tiger Woods yaşadõğõ seks skandalõ sonrasõ bir kliniğe yerleşti. İNGİLTERE Premier Lig’de Tuncay’õn 90 dakika oynadõğõ maçta Stoke, sahasõnda Liverpool ile 1-1 berabere kalõrken Chelsea, Sunderland’i 7-2 yendi. ESKİŞEHİRSPOR, Sezer Öztürk ve Bahreynli oyuncu J.John Okwunwanne ile anlaşma sağladõ. BANK Asya 1.Lig / Dardanel-K.Erciyes: 0-1. HENTBOL Dünya Şampiyonasõ Elemeleri / Makedonya-Türkiye: 35-26. 2011 Bayanlar Basketbol Avrupa Şampiyonasõ eleme grubundaki rakiplerimiz Finlandiya, Bulgaristan, Macaristan ve Karadağ oldu. 6’LI: 5/1-7-4/7-3-11-7; (Adana) 30 bin 139.45 TL, 4-2-5-2-11-11; (İstanbul) 445.12 TL ikramiye verdi. Spor Servisi - Trabzonlular, 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasõ adaylõğõnda kentlerine Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafõndan yer verilmemesini İstanbul’da düzenledikleri yürüyüşle protesto ettiler. İstinye’de toplanan bir grup Trabzonlu, açtõklarõ pankartlarla TFF binasõna kadar yürüyüş yaptõ, siyah çelenk bõraktõ ve çeşitli sloganlarla TFF Başkanõ Mahmut Özgener’e tepkilerini dile getirdi. Bordo - Mavililerin yeni transferi Teofilo Gutierrez ise dün sağlõk kontrolünden geçerek takõmõn Antalya’daki kampõna katõldõ. Spor Servisi - TFF 1. Lig’de sezonun ikinci yarõsõ bu hafta oynanan karşõlaşmalarla başlarken maddi kriz kulüpleri zor durumda bõrakõyor. Önümüzdeki sezonda Süper Lig’de oynamanõn planlarõnõ yapan Altay’da 13 futbolcu kadroya giremezken Kocaelispor’lu oyuncularõn lisanslarõnõn çõkartõlamadõğõ ve bugünkü Buca karşõlaşmasõna çõkmayacaklarõ öğrenildi. 1. LİG’DE PARA KRİZİBURAK’TAN AĞIR ELEŞTİRİ Sonşampiyonkupadayok İlk iki maçõnõ yitiren Beşiktaş, İBB’ye tek golle yenilerek gruptan çõkamadõ DAKİKA COŞKUN GÜLBAHAR 90 E L E Ş T İ R İ ADNAN DİNÇER D G R U B U TAKIM O G B M A Y P AVJ. İ.B.B. 3 2 1 - 2 - 7 +2 MANİSA 3 1 2 - 3 2 5 +1 K.PAŞA 3 1 1 1 5 4 4 1 K.ŞEKER 2 1 - 1 2 2 3 - BEŞİKTAŞ 3 - - 3 2 6 - -4 BELEDİYE’YE YENİ STAT Tükeniş Sezonun ikinci yarısını şampiyonluk umutları ve kupa karşılaşmalarıyla sürdüreceğini umduğumuz Beşiktaş, her geçen gün daha da kötüleşen bir çözümsüzlük futboluyla ümitleri bitiriyor. Olimpiyat Stadı’nın zor koşullarında belalısı İstanbul Belediye karşısında gelecek adına hiçbir ışık yakmayan Siyah - Beyazlılar anlaşılmaz bir sorumsuzluk ve tükeniş karşılaşması oynadı. Genç Necip ve Ramazan dışında Holosko’nun da yenilik olarak sahada yer alması oyuna bekleneni getirmedi. Sadece ilkyarıda Ekrem- Holosko ikilisi sağ kanatta zaman zaman saman alevi gibi parlayan çıkışlar yaptı. Ama gole yaklaşamadılar. Belki de 38, 39 ve 40. dakikalarda Bobo, Fink ve İskender’in gole yakın vuruşları olmasa ilk 45 dakikayı her iki takım için ‘boşa harcanan zaman’ olarak yorumlamak çok isabetli olacaktı. Futbolsuzluğun Mustafa Denizli’ye de eziyet verdiğini hissediyoruz. Ancak elindeki bu zengin kadroda da bunu çözemiyorsa ve çaresiz kalıyorsa o da bizi düşündürüyor, neden? İkinci yarıya aynı kadroyla başlayan Beşiktaş’ın, İskender’in Serhat ile yaptığı verkaç sonucu yediği gol ders niteliğinde ve çok özeldi. Çünkü aynı İskender geçen sene Bank Asya’da oynayan Kartalspor’un golcüsüydü! Abdullah Avcı elindeki genç ve tecrübesiz kadroyla başarıyı yakalayabiliyorsa o zaman fatura teknik adama çıkar. Bu kadar zor koşullarda ve seyircisiz maçlara çıkan İstanbul Belediye futbolcularının mücadelesi ancak alkışlanabilir. Beşiktaş sanki büyülenmiş gibiydi dün akşam. Heyecansız, anlamı olmayan bir mücadele yaşatırken, taraftarına karşı da sorumsuz bir görüntüdeydi. Belli ki büyük sorunlar var. Ramazan’ı Beşiktaş’ta gördük ama sanırım bayram Siyah - Beyazlılar için çok uzak! İstanbul Belediye’de hata yapmayan defans ve Bobo’yu kilitleyen stoperler ile ön liberoda oyunu yönlendiren Efe’nin katkısıyla disiplinli bir takım oyunu izledik. Denizli, bu takımı lige hazır ve başarılı bir şekilde sokmak zorundadır. Dikkati çeken bir başka durum da İsmail’in günden güne daha etkisiz oyunu ile Tabata’nın kulübede veya kale arkasında ısınmaya mahkûm edilen şansı. Oysa bu oyuncular için transfer adına kıyametler kopmamış mıydı! Uzun süredir Beşiktaş maçlarõnõ izlemeye gelmeyen Başkan Yıldırım Demirören, bu geleneğini dün de sürdürerek tribündeki yerini almadõ. Siyah - Beyazlõ eski futbolcu Pascal Nouma karşõlaşmayõ izledi. Taraftarlar “Pascal Nouma Başkan olsana” diye tezahürat yaptõ. Seyirciler Mustafa Denizli’yle Yõldõrõm Demirören’e de tepki gösterdi ve istifa çağrõsõnda bulundu. DEMİRÖREN GELMEDİ Soğuk havanõn da etkisiyle Olimpiyat Stadõ’ndaki maç boş tribünler önünde oynandõ. Tribünlerde yaklaşõk 300 civarõnda seyirci vardõ. Stat yolunda diğer maçlarõn aksine hiçbir emniyet görevlisinin olmamasõ da dikkat çekti. 2007 yõlõnõn Aralõk ayõndaki İstanbul Belediye-G.Birliği maçõ İngiliz The Guardian gazetesi tarafõndan “Büyük statlarda dünyanın en az seyirciyle yapılan 4. maçı” seçilmişti. SEYİRCİ REKORU! Buz Kesti Medyada geniş yer bulmasa da dün geceki karşılaşma Beşiktaş için sezonun en önemli maçlarından biriydi. Henüz aralık ayında Avrupa’ya veda eden Siyah - Beyazlılar, İstanbul Belediye karşısında kazanamaması halinde Ziraat Türkiye Kupası’ndan da elenecekti. Ancak işin ilginci Beşiktaşlı futbolcular dün geceki karşılaşmada bunun farkında değilmiş gibi bir oyun sergiledi. İlkyarı boyunca sahada ‘etkisiz eleman’ rolünde iki takım vardı. Maça üç ön libero (Ernst, Fink, Necip) ile başlayarak herkesi şaşırtan Mustafa Denizli’nin devre arasında değişiklik yapmaması da yadırgandı. Ev sahibi de futbola dair keyif verici bir oyun ortaya koymayınca ilkyarı tribünlere gelen az sayıdaki taraftar için işkence gibi geçti. Karşılaşmanın 41. dakikasında Holosko’nun indirdiği topa vuran Fink’in şutunun direkten dönmesi, maçın kırılma anı oldu. Geçen sezonun iki kupalı şampiyonu Beşiktaş’ın gardı 49. dakikada İskender’in ayağından gelen golle düştü. Beşiktaş için ‘erken final’ niteliği taşıyan son 40 dakikada da Siyah - Beyazlılar ruh gibiydi. Brezilyalıların ‘Joga Bonito’ dediği ‘güzel oyun’ adına dün gece sahada hiçbir şey yoktu. Ligin en güçlü kadrolarından birine sahip olan Beşiktaş, ikinci yarı boyunca kayda değer tek bir atak geliştiremedi. Siyah - Beyazlıların 7 maçlık kazanamama serisinin bu futbolla son bulması gerçekten zor gözüküyor. Henüz ocak ayında sadece lige odaklanmak zorunda kalan Beşiktaş’ta dün dikkat çeken tek isim genç Necip’ti. Mücadeleci futboluyla beğeni toplayan genç oyuncunun yanında başarılı olan ikinci bir isim söylemek gerçekten çok güç. İsteksiz futboluyla taraftarı bezdiren Bobo, eski gücünden uzak gözüken Holosko ve diğerleri... Siyah - Beyazlı ekibin bir türlü çözülemeyen sorunları acilen son bulmalı. Aksi halde bazı şeylerin değişmesi kaçınılmaz olacaktır. İSTANBUL B.: 1 - BEŞİKTAŞ: 0 STAT: Atatürk Olimpiyat HAKEMLER: Kuddusi Müftüoğlu (5), Tuncay Akkın (6), Volkan Narinç (6) İSTANBUL B.: Hasagic (6), Kus (6), Cesario (6), Barbosa (6), E. Ekşioğlu (7), Serhat (7) (dk. 84 Okan), Efe (6), Abdülkadir (6), G. Süzen (5), İskender (7) (dk. 77 Rızvan), Ali (7) (dk. 61 Tevfik 5) BEŞİKTAŞ: Ramazan (5), E.Dağ (5), İ.Kaş (4), Sivok (4), İsmail (4), Fink (5) (dk. 64 Nihat 4), Ernst (5), Necip (6), Tello (4), Holosko (4) (dk. 56 Serdar 4), Bobo (4) (dk. 75 Nobre) GOL: Dk. 49 İskender SARI KARTLAR: Necip, Sivok, İ. Kaş (Beşiktaş), Efe (İstanbul B.) MAÇ SONRASI KAVGA M açta İbrahim Kaş’õn bir pozisyonda Gökhan Süzen’e yumruk atmasõ nedeniyle karşõlaşma sonrasõ saha bir anda karõştõ. Beşiktaşlõ Serdar Özkan ve İbrahim; Gökhan’õn üzerine yürüdü. İki takõm oyuncularõ araya girip ortamõ sakinleştirmişken soyunma odasõ koridorunda tartõşma yeniden alevlendi. İstanbul Belediyesporlu futbolcular ve Siyah - Beyazlõ oyuncular arasõnda itişmeler ve küfürlü diyaloglar yaşandõ. Denizli’den takıma gözdağı SEZGİN GELMEZ Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli, İstanbul Belediye maçõ sonrasõ hakem Kuddusi Müftüoğlu’nu ve kendi oyuncularõnõ eleştirdi, takõm içinde ‘operasyon’ sinyali verdi. Denizli, “Takıma transfer isteğim olmayacak. Hafta içi çalışmalarımızda eksiklerimizi, hatalarımızı bertaraf edemezsek, bazı oyuncuları bertaraf edeceğiz. Bu futbolcular onlara ne kadar güvendiğimi biliyorlar ama sanırım bunu unuttular. Yarın (bugün) onlara tekrar bunu hatırlatacağım. Hakem korner atışlarında rakibin centilmenlik dışı hareketlerine göz yumdu” dedi. Delgado: Oynayacağım Sakatlõğõ nedeniyle ülkesinde tedavi olan Beşiktaş’õn Arjantinli oyuncusu Delgado İstanbul’a geldi. Delgado, “Kendimi iyi hissediyorum. Önümüzdeki hafta oynayabileceğimi umuyorum” dedi. Fink İstanbul Belediye karşısında etkisizdi. (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Ziraat Türkiye Kupasõ’nda geçen sezon şampiyon olan Beşiktaş, bu yõl grubunda oynadõğõ 3. maçta da puan alamadõ. Siyah - Beyazlõlar, bu sonuçla Şampiyonlar Ligi’nin ardõndan Türkiye Kupasõ’nda da erken havlu attõ. Son 6 maçõnõ kazanamayan Beşiktaş, bu sayõyõ 7’ye çõkarttõ. Siyah - Beyazlõlar resmi maçlardaki son galibiyetini 29 Kasõm’da Sõvas’a karşõ almõştõ. 29 KASIM’DA KALDILAR İstanbul Büyükşehir Belediyespor Başkanõ Göksel Gümüşdağ, Başakşehir’de 10 bin kişilik bir stat yapõlacağõnõ ve yakõn zamanda takõmõnõn burada oynayacağõnõ söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle