Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Aksini söylemek ya da yadsımak için ancak yan- daş veya yalaka yazar çizer ya da gazeteler kadar marifetli olmak gerekir. Gerçeker’in tanısını kanıtlamak için RTE’nin yar- gı aleyhine söylediklerinden kimilerini anımsamak ye- ter de artar bile. Yargının siyasallaştığını olaylarla kanıtlayanlara RTE; inanılmaz aymazlıkla AKP hükümetinin değil, “baş- kalarının” -tabii partisine ve hükümetine karşı olan- ların- yargıyı siyasallaştırdığını söyleyerek karşı çık- tı. Örneğin 21 Mayıs 2009’da AKP Genel Merkezi’nde basına kapalı grup toplantısında şunu söylemekte be- is görmedi: “…Bazen yargıdan siyasi ve taraflı kararlar çıkabi- liyor. Bu mahkeme (şehitlere kelle dediği için hak- kındaki takipsizlik kararını kaldıran mahkeme) daha önce de benimle ilgili siyasi bir karar vermişti.” 19 Ocak 2008’de ise Danıştay ve Yargıtay’a “Kimse kendini yasama ve yürütmenin üstünde görmesin” diye yüklendi. Ergenekon davasına uygun savcı aradı; savcılığı- na soyundu. Yargıya yalnız içeride değil, dışarıda da yüklendi. Türban konusunda AKP aleyhine karar veren Avru- pa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yüklenirken “bu ko- nuyu ulemaya sorsunlar da ondan sonra karar ver- sinler” diye saldırdı. Örnekler çoğaltılabilir. RTE’nin direktifi ile Adalet Bakanlığı bir zamandır üzerinde çalıştığı yargı reformu taslağını açıkladı. İktidarın yandaş yargı yaratma çabasının bir ese- ri diye tanımlanabilecek taslakta kimi belirgin hedefler yer alıyor. Ana hedeflerden ikisi dikkatleri -kuşku yok, yoğun eleştirileri- üzerine çekecek içerik ve nitelikte. Anımsayalım: RTE, Anayasa Mahkemesi’nin 11 üyesinden 10’unun ittifakıyla AKP’yi laikliğe karşı ey- lemlerin odak noktası parti olarak ilan eden kararı- na karşı çıktı. Kabul etmeyeceğini ilan etti. Şimdi reform edebiyatı arasında Yüksek Mahke- me’nin bünyesini ve çalışma düzenini değiştirmeyi amaçlıyor. Bunu sağlayabilmek için Anayasa Mah- kemesi’nin üyesini arttırmaya ve bu amacını TBMM’nin (AKP çoğunluğunun) seçeceği üyelerle gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Yargı reformu adı altında; hâkimlerle savcıların mes- leğe kabulünü, yükselmelerini, kadro dağılımı ve de- netleme gibi tarafsız yargının çok önemli temel görevini üstlenen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Ku- rulu’nu iktidar doğrultusunda bir kurula dönüştürmeyi öngörüyor. Yargıyı Avrupa Birliği ölçeklerine uygun duruma ge- tirmek iddiasında olan RTE ve buyruklarına bağlı olan Adalet Bakanlığı; örneğin AB’nin “yargının üzerinden siyasetin etkisinin kaldırılmasını sağlamak için” bu ku- rula Adalet Bakanı ile müsteşarının başkanlık ede- meyeceğini saptayan temel ilkesinden habersizmiş gibi görünüyor. Kurnazlığa örnek bir başka önemli “reform” ise; HSYK’ye üye seçimini cumhurbaşkanına, yasama ve yürütme organına bırakan maddelerde görülüyor. Re- form taslağı iktidar yandaşı olması istenen bu or- ganlara kaçar üye seçileceğini açıklamaktan özen- le kaçınıyor. Örneğin; YÖK’e seçilecek yeni üyelerde türbanı sa- vunanları rektör atayan Çankaya’daki AKP’liden, ta- rafsız kimi hukukçuları HSYK’ye üye seçmesi bek- lenebilir mi? Yine Meclis’teki çoğunluğunu dilediği gibi kulla- nan RTE’den, bu kurula AKP doğrultusunda üye seç- tirmeyeceği düşünülebilir mi? Reform taslağında hükümetin HSYK’ye üye sayı- sını saptamayı sonraya bırakması; “Karaman’ın ko- yunu, sonra çıkar oyunu” özdeyişini anımsatıyor. Yaşanan çoğu olayda dünle bugün, 1950’lerdeki tek başına iktidar Demokrat Parti ile 2000’lerin AKP’si örtüşüyor. Bu saptamayı doğrulayan kanıt: “…Hâkimin vic- danına tesir etmek isteyen siyaset adamı irticaın mü- esses misalidir… Adalet bakanının elinden mahke- me istiklalini ve Türk hâkiminin şerefini kurtaracak mı- yız, kurtarmayacak mıyız?.. Hâkimler dikkatle aran- mış, hangi hâkim geçen seçimde nerede vazife ifa ederken hükümet azasından birinin arzusuna mugayir bir hüküm vermiş… Vilayetlerden seçim dairesine ka- dar birer birer ayıklanmış, hepsi emekliye ayrılmıştır. Bunu bu Adalet Bakanı yapmıştır… 35 sene sonra Türk hâkiminin vicdanını, şerefini ve ekmeğini Ada- let bakanının pençesinden kurtarmakla meşgu- lüm…” (CHP lideri İsmet İnönü’nün Vaiz Fevzi Bo- yar’ın affı BMM’de görüşülürken 10 Haziran 1957’de yaptığı konuşmadan). SAYFA 9 EYLÜL 2009 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 25 Edirne Y 20 Kocaeli Y 29 Çanakkale Y 23 İzmir Y 24 Manisa Y 25 Aydın Y 26 Denizli Y 28 Zonguldak Y 25 Sinop PB 25 Samsun PB 27 Trabzon Y 27 Giresun PB 27 Ankara Y 30 Eskişehir Y 24 Konya Y 26 Sıvas Y 29 Antalya Y 28 Adana Y 34 Mersin Y 32 Diyarbakır PB 34 Şanlıurfa PB 35 Mardin PB 32 Siirt PB 34 Hakkâri Y 26 Van Y 22 Kars Y 20 Oslo PB 18 Helsinki PB 18 Stockholm PB 20 Londra B 23 Amsterdam B 25 Brüksel PB 27 Paris PB 28 Bonn B 27 Münih PB 27 Berlin PB 27 Budapeşte B 26 Madrid PB 34 Viyana PB 22 Belgrad PB 24 Sofya Y 19 Roma B 27 Atina Y 23 Zürih B 26 Moskova Y 21 Aşkabat B 28 Astana PB 18 Taşkent A 29 Bakû PB 25 Bişkek PB 25 Tiflis Y 27 Kahire B 33 Şam PB 32 Ülkemiz geneli parçalı ve çok bulutlu, Marma- ra, Akdeniz, İç Anado- lu’nun batısı, Doğu Ka- radeniz, Doğu Anado- lu’nun doğusu ile Nev- şehir, Yozgat, Zongul- dak, Bolu, Düzce ve Ka- rabük çevreleri sağanak ve gök günültülü sağa- nak yağışlı geçecek. Ha- va sıcaklığı batıda 4-6 derece azalacak. Komandolara kurmaylık avantajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Terörle mü- cadelede yoğun olarak görev yapan komando subaylara kurmay olma yolunda avantaj sağla- yan yönetmelik değişikliği Resmi Gazete’de yayõmlanarak yürürlüğe girdi. Harp Akademi- leri Yönetmeliği’nde yapõlan değişiklikle, Ka- ra Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlõ- ğõ’ndaki subaylarõn mükafat ve ceza puanlarõ yüzde 14’e indirildi. Kalan yüzde 1’lik dilim ise komando puanõ olarak düzenlendi. Kara Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlõğõ subaylarõ komando kurslarõnõ başarõyla bitir- meleri durumunda, bu kurslara katõlmayan di- ğer personel karşõsõnda kurmaylõk için yüzde 1’lik bir avantaj sağlamõş oluyor. Nitelik de- ğerlendirmesinde, Komando Temel Kursu’nu başarõyla bitiren subaylara yüzde 0.5 ve Ko- mando İhtisas Kursu’nu başarõyla bitiren su- baylara da yüzde 0.5’lik puan veriliyor. YÖNETMELİK YÜRÜRLÜĞE GİRDİ BÜYÜK YOLCULUK BAŞLIYOR - TCDD ve Hürriyet gazetesi işbirli- ğinde ilki geçen yıl hayata geçirilen “Hürriyet Hakkımızdır / Tren Özgürlüktür” isim- li tren bugün İzmir Basmane Garı’ndan hareket edecek. 34 şehir merkezi ve 8 ilçe- den oluşan 42 durağı ziyaret edecek trenin bu yılki ana teması “çocuk hakları ve çev- re” olarak belirlendi. Yolculuk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda sona erecek. Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçeker: Bekleyen dosya sayõsõ bir milyonu aştõ Yargı iş yükü altında eziliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin “yargı reformu” çalõş- malarõna ilişkin tartõşmalar sürerken istatistiki veriler Yargõtay’õn iş yükü al- tõnda ezildiğini ortaya koydu. Yargõ- tay’da inceleme sõrasõ bekleyen dava dosya sayõsõ bir milyonu aştõ. Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçeker, bir önceki yõla oranla dosya sayõsõndaki artõşõn 200 binden fazla olduğuna işaret ederek, sõk- lõkla yapõlan yasa değişikliklerinin ve- rimi olumsuz etkilediğini vurguladõ. Yargõtay’õn iş yükündeki artõşa yö- nelik yakõnma, bu yõl dosya sayõsõndaki büyük artõş nedeniyle en üst seviyeye ulaştõ. Gerçeker, “Coğrafi bölgelere göre farklı yargı uygulaması söz ko- nusu olamaz. Bu nedenle ülkemizde istinaf mahkemelerinin ülkenin ge- nelinde aynı anda faaliyete geçmesi yargı birliği için zorunludur. Yar- gıtay’daki iş yükünün geçen yıllara oranla çok fazla arttığı bilinen bir gerçektir. Yargıtay’da inceleme sırası bekleyen dava dosyası sayısı nere- deyse bir milyonu aşmıştır” dedi. 730 bin dosya devroldu Gerçeker’in verdiği bilgiye göre, hu- kuk ve ceza dairelerinde 2007 yõlõndan 2008 yõlõna 290 bin 271 dosya dev- roldu. 2008 yõlõ içerisinde de 595 bin 917 dosya temyiz için Yargõtay’a gel- di. 2008 yõlõnda toplam 523 bin 474 dosyanõn incelemesi tamamlandõ. Bu- na karşõn 2008 yõlõndan 2009 yõlõna hu- kuk ve ceza dairelerinden toplam 362 bin 704 dosya devroldu. Hukuk, ceza daireleri ile Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’ndan 2009 yõlõna devro- lan toplam dosya sayõsõ 729 bin 669 olarak kayda geçti. Yargõtay’a 2008 yõ- lõnda toplam 1 milyon 253 bin 153 dosya temyize gelmişti. Bunlardan 523 bin 474 incelemesi tamamlanõrken 729 bin 669 dosya 2009 yõlõna dev- roldu. 2007 yõlõnda toplam dosya sa- yõsõ 1 milyon 36 bin 82 idi. 2007 yõlõ ile 2008 karşõlaştõrõldõğõnda bir yõlda- ki dosya sayõsõndaki artõş 217 bin 71 dosya olarak hesaplandõ. ‘Çalıştay’ yapılmalı MEB hayali yazılıma sessiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eği- tim Bakanlõğõ (MEB), “CS4 Yazarlık Yazılım- ları” ihalesiyle ilgili resmi yazõda Türkiye gene- lindeki ilköğretim okulu sayõsõnõn 32 bin olmasõ- na karşõn neden 45 bin olarak belirtildiği ve yol- suzluk iddialarõna yanõt veremiyor. Cumhuriyet’in 7 Eylül 2009 tarihinde “Hay- di sanal okula” başlõğõyla manşetten duyurduğu MEB’in resmi yazõşmasõndaki soru işaretlerine yer verilen habere, bakanlõktan bir açõklama yapõl- mamasõ dikkat çekti. İki gündür habere yanõt ver- meyen MEB, resmi yazõdaki tutarsõzlõkla ilgili açõklama yapmadõ. CHP’li Muharrem İnce de ko- nuyu bir soru önergesiyle Meclis’e taşõmõştõ. İSTANBUL’A ÜÇÜNCÜ KÖPRÜ AÇIKLAMA YAPILMIYOR OKTAY EKİNCİ Başbakan Erdoğan’õn geçenlerde “henüz be- lirlenmedi” demesi üzerine güzergâhõ yeniden me- rak konusu olan 3. köprü için bilim ve uzmanlõk çevreleri “bu konuda da çalıştay yapılmalı” di- yorlar... Boğaziçi’ne bakan Koruma Kurulu’nun 3. köp- rüyle ilgili olarak aldõğõ “gerekliliğinin bilimsel sempozyumla tartışılması” kararõnõ anõmsatan akademisyenler, aynõ karar uyarõnca özellikle Ulaştõrma Bakanlõğõ ile Bayõndõrlõk ve İskân Ba- kanlõğõ plancõlarõnõn ve uzmanlarõnõn da katõla- caklarõ bir “3. köprü çalıştayı” yapõlmadan hü- kümetin karar vermemesi gerektiğini belirtiyorlar... Kurul kararı var 3. köprü 1990’lõ yõllarda da gündeme geldiğinde, köprü ve bağlantõ yollarõ SİT alanlarõnõ etkileye- ceği için Koruma Kurulu’nun gündemine alõnmõştõ. Prof. Dr. Doğan Kuban başkanlõğõndaki İstanbul 3 Numaralõ Kültür ve Tabiat Varlõklarõnõ Koruma Kurulu da 23 Aralõk 1993 tarih ve 6302 sayõlõ ka- rarõnda; “ilk iki köprünün yanlışlığı ve tahribatı görüldüğünden, Boğaz’ın hiçbir yerinden 3. köprü yapılamayacağını” belirterek özetle şunu öngörmüştü: “Bu nedenle Karayolları’nın 3. köprü etütlerini bilimsel bir sempozyumda tar- tışılmadan kesinleştirmemesi gerektiğine...” Aradan geçen 16 yõlda 3. köprünün birçok kez gündeme getirilmesine rağmen hiçbirinde bu ka- rarla öngörülen “bilimsel tartışma”nõn yapõl- madõğõnõ belirten aynõ Koruma Kurulu’nun o dö- nemdeki Başkan Yardõmcõsõ Prof. Dr. Emre Ay- su, son gelişmelerin ise özellikle “demokratik açı- lım” sürecine rastladõğõna dikkat çekerek diyor ki: “Kurul kararına uymak yasal zorunluluk. Bu nedenle Ulaştırma Bakanlığı’nın koordina- törlüğünde bir 3. köprü çalıştayı düzenlenme- sini ve bilim çevreleri ile siyasilerin konuyu tüm boyutlarıyla tartışmalarını bekliyoruz...” Çalõştayda özellikle Karayollarõ plancõlarõ ile İs- tanbul Büyükşehir Belediyesi plancõlarõnõn da bu- lunmasõ gerektiğini anõmsatan İTÜ Mühendislik Fakültesi Ulaşõm Anabilim Dalõ’ndan Prof. Dr. Ha- luk Gerçek ise şunlarõ söylüyor: “Merkezi hü- kümet ve yerel yönetimin uzmanları ile aka- demisyenlerin ve meslek kuruluşlarının tem- silcilerinin katılacakları bir çalıştay, 3. köprüyle ilgili tartışmalardaki siyasi polemiklere de son verecektir. Bu nedenle hükümetin bu öneriyi önemsemesi gerekiyor...” Başbakan da katılmalı Kentlerin ve toplumlarõn geleceklerini doğrudan ilgilendiren konularda demokratik ve açõk tartõş- ma ortamlarõyla karar alõnmasõnõn çağdaş dünya- da “gelişmişlik ölçütü” olduğuna dikkat çeken YTÜ Mimarlõk Fakültesi Dekanõ Zekai Görgü- lü de diyor ki: “Böyle bir çalıştayı, bakanlıkla- rı da davet ederek mimar Belediye Başkanı Ka- dir Topbaş’ın düzenlemesi ve Başbakan’ın ka- tılması da çok yerinde olur. İstanbul bu gibi çağ- daş yönetim ve karar anlayışlarını özlemle bek- liyor, bu belki de ilk adım olabilir..” Bakalõm, demokratik açõlõm sürecindeki hükü- metin “demokratik yöntem” olarak benimsedi- ği çalõştay uygulamasõ, uzmanlarõn bu çağrõsõyla 3. köprü için de yeğlenecek mi? Özellikle Başbakan’õn “helikopterle yeniden gezerek güzergâhı belirleyeceğiz” şeklindeki açõklamasõndan sonra çalõştayõn “yaşam”sal önem kazandõğõnõ belirten uzmanlar şunu vurgu- luyorlar: “Siyaset bilimi rehber alırsa, doğru- yu da bulacağından daha da güçlenir; bu ne- denle Başbakan’ın da çalıştay önerimize katı- lacağını umuyoruz...” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Kürt dili ve edebiyatõ bölümü açõl- masõnõn karara bağlanacağõ genel kurul toplantõsõ öncesinde 20 üniversite rektörü- nün konuyla ilgili görüşlerini aldõ. Üniver- sitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeli- ği’nde yapõlan değişiklikle “bilim dalı aç- ma” yetkisi, üniversite senatolarõndan alõ- narak, YÖK Yürütme Kurulu’na verildi. Böylece Kürtçe bölümün altõna kurulacak bilim dallarõ YÖK tarafõndan belirlenecek. YÖK’te gerçekleştirilen toplantõya, da- vet edilen 27 üniversite rektöründen 19’u katõlõrken ODTÜ ve Ege Üniversitesi’nin rektörleri başka programlarõ olduğu gerek- çesiyle toplantõya gelmedi. Yaklaşõk 2.5 saat süren toplantõnõn ardõndan açõklama yapan YÖK Başkanõ Özcan, rektörlerin “açılıma üniversitelerin katkı vermesini kabul ettiğini” belirterek ayõn 10’unda gerçekleştirilecek olan Genel Kurul’da tar- tõşmaya devam edeceklerini söyledi. Türki- ye’de 12-13 milyon kişinin konuştuğu bir dile üniversitelerin uzak kalmasõnõn çok doğru olmadõğõnõ ifade eden Özcan, bir so- ru üzerine rektörlerin farklõ, karşõt görüşle- rinin olmadõğõnõ kaydetti. Senatoların önüne geçildi Resmi Gazete’de dün yayõmlanan Üni- versitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeli- ği’nde değişiklik yapõlmasõna ilişkin yönet- melikle YÖK üniversiteler bünyesinde her türlü akademik birim (bölüm, anabilim da- lõ, bilim dalõ, sanat dalõ) açma yetkisini kendinde topladõ. Düzenlemeyle birlikte Kürt dili ve edebiyatõ bölümü açõlõp açõl- mamasõna YÖK karar verecek. Düzenle- meyle YÖK, üniversite senatolarõnõn karar alarak Kürtçeyle ilgili herhangi bir bilim dalõ açmasõnõn da önüne geçmiş oldu. Öte yandan Kürt dili ve edebiyatõ bölümü kurulmasõ gündemde olan Mardin Artuklu Üniversitesi’nin Rektörü Prof. Serdar Be- dii Omay da dün önce Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül, sonra da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafõndan kabul edildi. Omay, görüşmenin ardõndan bir gazeteci- nin konuyla ilgili sorusu üzerine “Her şeyi konuştuk gündeme geldi” dedi. Bir günde 7 şehit Eruh ve Çukurca’da çõkan çatõşmalarda 6 PKK’li terörist öldürüldü Yurt Haberleri Servisi - Si- irt’in Eruh ve Hakkâri’nin Çu- kurca ilçelerinde güvenlik güçle- riyle terör örgütü PKK üyeleri ara- sõnda çõkan çatõşmada biri astsu- bay 7 asker şehit oldu, 4 asker ya- ralandõ. Çatõşmalarda 6 PKK’li te- röristin öldürüldüğü bildirildi. Siirt’in Eruh ilçesine bağlõ Gü- rendoruk köyü kõrsalõnda bir grup PKK’li teröristin toplandõğõ bil- gisini alan güvenlik güçleri böl- gede operasyon başlattõ. Güven- lik güçlerinin ‘Teslim ol’ çağrõ- sõna ateşle karşõlõk verilmesi üze- rine çatõşma çõktõ. Bölgeye tak- viye birlikler sevk edilirken, Si- irt’teki 3. Komando Tugay Ko- mutanlõğõ’ndan çatõşmanõn ol- duğu bölgedeki stratejik noktalara Sikorsky helikopterlerle özel eği- timli komandolar indirildi. Te- röristlerle güvenlik güçleri ara- sõnda gün boyu devam eden ça- tõşmada 5 asker şehit oldu, 3 as- ker yaralandõ. Yaralõ askerlerden birinin de hastanede yaşamõnõ yitirmesiyle şehit sayõsõ 7’ye yükseldi. Çatõşmada 6 teröristin öldürüldüğü kaydedilirken diğer teröristlerin dağlõk bölgeye doğ- ru kaçarak izlerini kaybettirme- ye çalõştõğõ bildirildi. Şõrnak’taki 23. Jandarma Sõnõr Tümen Ko- mutanlõğõ’ndan kalkan Kobra ti- pi helikopterler teröristlerin kaçõş alanlarõnõ bombaladõ. Bu arada Hakkâri’nin Çukurca ilçesi Kazan Vadisi’nde dün ara- zi arama ve tarama faaliyeti yü- rüten güvenlik güçleri ile bir grup PKK terör örgütü üyesi ara- sõnda çatõşma çõktõ. Çatõşmada Kõrşehir nüfusuna kayõtlõ Astsu- bay Ferhat Erdem şehit oldu, 2 uzman çavuş ise yaralandõ. Yaralõ askerler zõrhlõ araçlar eşliğinde 2 ambulansla Hakkâri Askeri Has- tanesi’ne kaldõrõldõ. Olayõn ar- dõndan çok sayõda Sikorsky he- likopter ve jandarma özel hare- kât timleri çatõşma bölgesine sevk edildi. Bölgedeki çatõşma- lar gece boyu devam etti. YÖK’e ‘açõlõm’ yetkisi Açılacak Kürtçe bölümün altına kurulacak bilim dallarını YÖK belirleyecek Cumhuriyet Portalõ 1 yaşõnda Haber Merkezi - Cumhuriyet Haber Portalõ birinci yõlõnõ geride bõraktõ. Cumhuriyet gazetesi 7 Mayõs 1998’de internette yayõmlanmaya başlandõ. 8 Eylül 2009 günü ise haber portalõmõz yayõna girdi. “Google Analytics” verilerine gö- re, Cumhuriyet Haber Portalõ’nõn 136 ül- keden okuru bulunuyor. Türkiye’den son- ra portalõn en çok okunduğu ülke Alman- ya. Almanya’yõ ABD, İngiltere, Hollanda ve Fransa takip ediyor. Bir yõl içinde por- tala 136 ülkedeki 4 bin 345 kentten bağla- nõlmõş. Portala günde ortalama 45 bin kişi bağlanõyor. Ayda ortalama 6 milyon say- fanõn çekildiği portalõ kimi günler 140 bi- ne yakõn ziyaretçi takip ediyor. Cumhuri- yet’i “elektronik gazete” olarak internet- ten okuyan yaklaşõk 5 bin abonemiz bulu- nuyor. Portal yeni yaşõna pek çok yenilik- le merhaba diyecek. Önümüzdeki günler- de yeni bir tasarõmla ziyaretçilerin karşõsõ- na çõkacak olan portala “İngilizce” bölü- mü eklemek için çalõşmalar yürütülüyor. Cumhuriyet Haber Portalõ’nõn çalõşanlarõ birinci yaşõnõ, “Tıpkı Cumhuriyet Gaze- tesi gibi, Cumhuriyet Haber Portalı da ‘doğru haberin’ adresi olmaya devam edecek” mesajõyla kutluyor. Yeni yüzüyle okurlarının karşısına çıkmaya hazırlanıyor Çukurcada’da- ki çatışma böl- gesine çok sayı- da Sikorsky he- likopter ve jan- darma özel ha- rekât timleri çatışma bölgesi- ne sevk edildi. Bölgedeki çatış- malar gece bo- yu devam etti. (Fotoğraf: AA)