20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 9 EYLÜL 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT ‘Medyaya Karşı Örtülü Faşizm’Akfõrat’ta 30 gözaltõ daha Beldedeki yolsuzluklarla ilgili soruşturma genişletildi. Tuzla Belediyesi’nin bazõ çalõşanlarõ sorguda İstanbul Haber Servisi - Tuzla Akfõrat beldesinde yaşanan yol- suzluk olayõyla ilgili yürütülen so- ruşturma kapsamõnda yapõlan ope- rasyonda 30’un üzerinde kişi göz- altõna alõndõ. Gözaltõna alõnanlar arasõnda AKP’li Tuzla Belediye Başkanõ Şadi Yazıcı’nõn Özel Ka- lem Müdürü Hüseyin Koca, bele- diyenin iftar çadõrõ sponsoru ve be- lediye personelinin yemek ihalesi- ni alan Yüksel Kılıç ile eski Akfõ- rat Belediye Başkanõ Hilmi Yıl- dız’õn tutuklu oğlu Enes Yıldız’õn ticari ilişkileri olduğu iddia edilen Halil İbrahim Erdoğan, Aykut Koçak, Halim Özdemir, Kõzõlay Genel Başkanõ Tekin Küçüka- li’nin yeğeni Emrah Küçükali es- ki Akfõrat belediye başkanõ tutuklu sanõk Hilmi Yıldız’õn yeğeni Mu- harrem İşbilir ile Tuzla Belediye- si çalõşanlarõnõn da bulunduğu öne sürüldü. Akfõrat’taki yolsuzluk soruştur- masõ yeni bir evreye girdi. İstanbul Alay Komutanlõğõ İstihbarat Dairesi ve Ümraniye İlçe Jandarma Ko- mutanlõğõ’nõn dün sabah saat 05.00 sõralarõnda düzenlediği bir operas- yonla aralarõnda Tuzla Belediyesi çalõşanlarõnõn da bulunduğu 30 ki- şi gözaltõna alõndõ. Gözaltõna alõ- nanlar arasõnda ayrõca Tuzla Basõn Danõşmanõ Murat Akan, Belediye Park ve Bahçeler Müdürü Zeki Aydın, eski Belediye Fen İşleri Müdürü Şahin Yıldırım, Sefam Catering’den Nurettin Çakıroğlu ile Yüksel Kılıç, Kõzõlay Genel Başkanõ Tekin Küçükali’nin yeğeni Emrah Küçükali, Seçim Koordi- nasyon Merkezi Başkanõ Kadem Çolak, Çakõroğlu Beton’dan Akif Sinan Çakıroğlu, Ünal Kardeşler İnşaat’tan Hasan Ünal ve ASKOÇ İnşaat’tan Burhan Gürkan gibi isimlerin yer aldõğõ belirtiliyor. Akfõrat’ta araştõrmalarõnõ sürdü- ren İçişleri Bakanlõğõ kontrolörle- rinin hazõrladõklarõ son raporda, Akfõrat’ta sahte faturalarla beledi- ye kaynaklarõnõn tutuklu eski Be- lediye Başkanõ Yõldõz’a aktarõldõğõ tespit edilmişti. Sorumlularõ gözaltõna alõnan Se- fam Catering’in, halen Tuzla Bele- diyesi’nin iftar çadõrõ sponsoru ve belediye personelinin yemek ihale- lesini alan firma olduğu iddialar ara- sõnda yer alõyor. Ayrõca eski Akfõ- rat Belediye Başkanõ Yõldõz’õn tu- tuklu oğlu Enes Yõldõz’õn ticari ilişkileri olduğu iddia edilen Halil İbrahim Erdoğan, Aykut Koçak, Halim Özdemir de gözaltõna alõ- nanlar arasõnda bulunuyor. 5 ay önce yapõlan operasyonda, Tuzla’nõn kapatõlan beldesi Akfõ- rat’õn eski Belediye Başkanõ Hilmi Yõldõz ile 41 kişi gözaltõna alõnmõştõ. 26 kişinin tutuklandõğõ “Akfırat Operasyonu”nda, Yõldõz ve AKP Tuzla İlçe Teşkilatõ’nda görevli ki- şilerin, “Muhtaçları Koruma Yar- dımı” adõ altõnda başlattõklarõ “ba- ğış” kampanyasõyla işadamlarõn- dan yüksek miktarlarda para topla- dõklarõ ve toplanan paralarõ “sahte” faturalarla yoksullara kömür ve gõ- da yardõmõ yapõlmõş gibi göstererek yolsuzluk yaptõklarõ belirtilmişti. Soruşturma kapsamõnda 5 ay önce yapõlan operasyonda gözaltõna alõnan 41 kişiden 26’sõ tutuklanmõştõ. Dün sabaha karşõ gözaltõna alõnanlar arasõnda AKP’li Tuzla Belediye Başkanõ Şadi Yazõcõ’nõn Özel Kalem Müdürü Hüseyin Koca, belediyenin iftar çadõrõ sponsoru ve belediye personelinin yemek ihalesini alan Yüksel Kõlõç da bulunuyor. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] En yakın dostlarım arasında bile, benim bugün de Doğan Grubu’nda çalıştığımı sananlar azım- sanmayacak sayıda. Oysa, 12 Eylül darbesinden hemen sonra, “Hürriyet Grubu”nda başlayan ve 25 yıl başarılı bir şekilde süren çalışmalarıma, iş- veren tarafından son verilmesinin üstünden ne- redeyse dört yıl geçti. Doğan Grubu’na, kurucu başkanlığını yaptığım saygın bir de vakıf eklemiş olmanın anıları ile ve- da etmek durumunda bırakıldım. Bugünkü yazıma, bu açıklama ile başlamamın elbette nedeni olmalı. Önceki günkü “Milliyet”te, iktidarı medyaya kar- şı örtülü faşizm uyguladığı için suçlayan CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüş ve önerilerini büyüteç altına almadan önce Aydın Doğan’la aramda, karşılıklı saygı ve dostluk dı- şında, parasal herhangi bir ilişki bulunmadığını, okurun bilmesini istedim. Asıl mesleği, vergi denetim uzmanlığı olan Kı- lıçdaroğlu, Doğan Grubu’nun hemen tüm şirket- lerinin ciddi bir denetim baskısı altında tutulma- sını ve Cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş tu- tarda vergi cezalarına hükmedilmesini, medyaya yönelik linç politikası olarak nitelendiriyor. Haksız olmadığını dün “Anadolu Ajansı”nın verdiği bir haber de kanıtladı. Maliye Bakanlığı’nın Doğan Yayın Holding’e vergi cezası uygulandığını duyurmasının ardından holdingin hisselerinin borsada işlem gören şir- ketlerinin güne değer kaybı ile başladığını bildi- ren haberde, on şirkete ait hisselerdeki düşüş tu- tarları da sıralanıyordu. Borsa kullanılarak... Doğan Grubu’ndan Doğan Yayın Holding’e ve- rilmiş olan vergi cezasının tutarı 3.7 milyar lira. Şir- ket yöneticileri, cezanın haksızlığını, bu nedenle ortakların her türlü yasal haklarını kullanacakla- rını söyleyedursunlar, borsa denilen o sihirli me- kanizmanın çarklarında, bu on şirketle ilgili en ufak kuşkunun öncü haberleri duyuldu mu, panik ka- çınılmaz oluyor. Ve o düşüşten, kendi hesapla- rına bir getiri bekleyen rakiplerin TV ekranları kar- şısında ellerini nasıl ovuşturduğunu görür gibi olu- yorsunuz. Verilmiş olan o ceza yargıdan dönebilir. Dola- yısıyla, şirketin kasası o 3.7 milyar liraya yeniden sahip olabilir. Ama ya haberin borsada yaptığı etki ile orta- ya çıkan manipülasyonun etkisini kim nasıl te- lafi eder ki? Amaç, dengeyi bozmak Kolay mı? En güçlü bildiğiniz rakibiniz, önce o vergi cezasının tutarını kasasından Maliye vez- nesine aktaracak. Ama bununla da kalınmaya- cak. On şirketin hisselerindeki düşüş, tıpkı da- marları kesilen bir vücuttan yavaş yavaş boşa- lan kan gibi, yayıncı kuruluşun dengesini altüst etmiş olacak. Başbakan, kongre kürsülerinden o gazeteleri ev- lerinize sokmayın diye yaptığı çağrılara bekledi- ği yanıtı alamamaktan duyduğu hayal kırıklığını, düşman olarak gösterdiği bu medya grubunun kan damarlarını keserek gidermeye yönelik bir uy- gulamayı başlatarak telafi etmek mi istiyor? Maliye Bakanı ve bu bakanlığın memurları bu amaçla mı kullanılmaya kalkılıyor? Herkes biliyor ki, 2000’li yıllarda basını, yayın yasağı koyarak, gazete kapatarak ya da göz gö- re göre fikir suçu işlediği savı ile gazeteciyi tu- tuklayarak susturmak gündemde değildir. Ama günümüz iktidarının uyguladığı korkutup sindirme yöntemi, yayıncı kuruluş kadar, o ku- ruluşa reklam verenleri de tehdit ve sindirme fre- kansının etki alanı içine almaya yöneliktir. Yakın yıllara kadar politika dışında kalmaya özen gösterilen geleneksel kurumlarımızın başında gelen Maliye Bakanlığı’nın yöneticileri de o yön- temde rol sahibi olmayı kabul ederlerse, ekono- mik istikrar sözleri masallarda kalır. Hele basını teslim alınmış bir ülkede açılım, de- mokrasi gibi sözler inandırıcılığını büsbütün yi- tirir. Yandaş medyanın karşısına, yeraltı medyası de- nilen o baş edilemez iletişim canavarları çıkar. Örtülü faşizm sadece bando mızıka çalarak de- ğil, kimi zaman demokrasi ve açılım şarkıları söy- leyerek gelir ve hiç de beklenmeyen bir anda da- vet edenlerin de nefes almalarını yasaklamaya kal- kar. Yandaş medya, yandaş polis ve yandaş yargı yaratmak için atılan adımlara seyirci kalmakla ye- tinenler, o adımları alkışlayanlardan farksız ol- duklarını unutmamalıdırlar. Terör zanlısı Türk’ten itiraf BERLİN (AA) - Almanya’da terör saldõrõlarõ planladõklarõ suçlamasõyla Düsseldorf Yüksek Eyalet Mahkeme- si’nde yargõlanan Türk terör zanlõsõ Adem Yõlmaz, Afganistan’da Amerikan askerlerine yönelik saldõrõlara katõldõğõnõ söyledi. Yõlmaz, dün mahkemede verdi- ği ifadede, Amerikan askeri kamplarõna yönelik 2 saldõrõya katõldõğõnõ ve “Bu saldõrõlardan sonra çok bitkin düştüğünü, buna rağmen cihat uğruna böyle bir şeyi yeniden yapabileceğini” ifade etti. Buket’in kaptanı serbest ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gürcistan Sahil Güvenliği tarafõndan, Gürcistan’dan tek yanlõ bağõmsõzlõğõnõ ilan eden Abhazya’ya yakõt götürdüğü suçlamasõyla alõkonulan “Buket” adlõ ge- minin kaptanõ Coşkun Mehmet Öztürk serbest bõrakõldõ. Öztürk dün yapõlan, Türkiye’nin Batum Başkonsoloslu- ğu’nun da izlediği duruşma sonunda, 4 Eylül günü ödenen 30 bin Lari para ce- zasõna istinaden Kutaisi Temyiz Mahke- mesi tarafõndan serbest bõrakõldõ. Tanke- rin yüküne ve gemiye ise el konuldu. Polise taşa 3 yıl hapis DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Si- irt’teki izinsiz gösterilerde polise taş attõ- ğõ gerekçesiyle tutuksuz yargõlanan Z.D. (14), 3 yõl 1 ay hapis cezasõna çarptõrõldõ. Diyarbakõr 5. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanõk avukatõ Meral Danõş, dosyada delil bulunmadõğõnõ öne sürerek, “Sanõğõn bu suçu işlediğine dair bir görüntü yok. Dosyada delil olarak ta- nõk beyanõ bulunmaktadõr. Müvekkilim çocuk yaştadõr. Beraat kararõ verilmesini istiyoruz” dedi. Mahkeme heyeti Z.D’yi, “Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adõna suç işlemek” suçundan 7 yõl 6 ay hapis cezasõna çarptõrõrken yaşõnõ göz önüne alarak cezayõ 3 yõl 1 ay hapis cezasõna çevirdi. Leyla Zana’ya beraat DİYARBA- KIR(Cumhuriyet) - Yargõlandõğõ bir da- va sõrasõnda yaptõğõ savunmada terör ör- gütü PKK’nin pro- pagandasõnõ yaptõğõ gerekçesiyle hakkõn- da dava açõlan kapa- tõlan DEP’in eski milletvekili Leyla Zana, beraat etti. Di- yarbakõr 6. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, mahkeme heyeti Za- na’nõn mahkemeye sunduğu savunmasõ- nõ, ‘savunma hakkõ’ kapsamõnda değer- lendirerek beraatõna karar verdi. Erken ezana soruşturma İstanbul Haber Sevrisi - İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrõcõ, Eyüp Sultan Camisi’nde pazartesi günü akşam ezanõ- nõn vaktinden 7 dakika önce okunmasõ ile ilgili 5 görevli hakkõnda idari soruş- turma başlatõldõğõnõ bildirdi. Çağrõcõ, “Oruçlarõnõ sehven vaktinden önce açan- larõn, bir günlük oruçlarõnõ ramazandan sonra kaza etmeleri gerekir. Eyüp Sultan Camisi’nde 2 imam-hatip, 4 müezzin- kayyõm bulunmaktadõr. Bir müezzin ha- len raporludur. Diğer 5 görevli hakkõnda soruşturma başlatõlmõştõr” dedi. 7. Cadde için referandum ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediyesi, Bahçelievler 7. Cadde’nin taşõt trafiğine kapatõlarak yaya bölgesi yapõlmasõnõ referandumla halka sormayõ kararlaştõrdõ. AKP Grup Başkanvekili Ayhan Yõlmaz’õn Belediye Meclisi’nde verdiği 7.Cadde ile önergesi- ne yanõt veren Gökçek, referandumda 7. Cadde’nin taşõt trafiğine kapatõlmasõnõn yanõ sõra içkili yerlerin olup olmamasõnõn da halka sorulacağõnõ kaydetti. ‘AB, kültürümüze dönme süreci’ Devlet Bakanı ve AB Başmüzakerecisi Egemen Bağış, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’dan oluşan AB Reformları İzleme Grubu toplantısı Trabzon’da yapıldı. Rahip Santoro’nun öldü- rüldüğü Santa Maria İtalyan Kilisesi ziyareti Papaz Trabzon’da bulunmadığı ge- rekçesiyle iptal edilirken, Sumela’nın ibadete açılması yolunda bir çalışma yapılma- dığı açıklandı. Basın toplantısı düzenleyen Bağış, bu toplantıların AB konusunda hükümetin kararlılığını gösterdiğini belirterek, “AB süreci kültürümüze dönme sü- recimizdir. İnsanı yücelt ki devlet yücelsin. Toplumsal huzurun arttığını gözlemliyo- ruz. Millete efendilik olmaz. AB kültürü bizim kültürümüzden uzak değil” dedi. Bakan’dan geri adım DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Ta- rõm ve Köyişleri Bakanõ Mehdi Eker, 12 Eylül döneminde yüzlerce kişinin işkenceden geçirildiği Diyarbakõr Cezaevi’nin eğitim kampusu yapõlaca- ğõ açõklamalarõna gelen tepkiler üzerine geri adõm attõ. Eker, cezaevinin bir bölümünün müze yapõla- cağõnõ açõkladõ. Diyarbakõr Devlet Hastanesi Bağlar Semt Po- likliniği’nin açõlõşõna katõlan Bakan Eker, bura- da Diyarbakõr Cezaevi’yle ilgili de açõklamalar- da bulundu. Cezaevinin bulunduğu Bağlar sem- tinde okul gereksiniminin çok fazla olduğunu belirten Eker, şöyle konuştu: “Diyarbakır E Tipi Cezaevi 49 dönümlük bir alanda. Bu alanın tamamını müze yapmamız mümkün değil. Ancak seçimlerden önce ‘O cezaevini kaldõralõm. Ve cezaevinde yapõlanlarõ hatõrlata- cak şekilde bir tarafõnõ müze yapalõm’ diye söy- lemiştim. Sembolik olarak oranın bir cezaevi olduğu anlaşılacak bir şekilde müze yapmayı düşünüyoruz. Bölgedeki çocukların eğitim ihtiyaçlarının giderilmesi için eğitim kampu- su yapılacak. Kimsenin de buna bir şey diye- ceğini düşünmüyoruz.” Gazetecilerinin Kürt açõlõmõna ilişkin sorularõna da yanõt veren Eker, “Türkiye’de Kürt ve Türk vatandaşlarımızdan herkes bu süreci destekli- yor. Çünkü bu süreçten kimse fayda görmedi. Artık yeter diyoruz. Ve bu sürecin bedeli ne olursa olsun ödemeye hazırız” diye konuştu. Eker, Diyarbakõr Cezaevi’nin ‘bir kõsmõnõn’ müze yapõlacağõnõ açõkladõ DAVA DOSYASI KAYBOLDU İşkence mağduru ikinci kez dava açtõ MAHMUT ORAL DİYARBAKIR - Diyarba- kõr’da gözaltõnda gördüğü iş- kence nedeniyle erkekliğini yi- tirdiğini iddia eden Hasan Ir- mak, 2000 yõlõnda OHAL ne- deniyle yargõlanmasõna izin verilmeyen polis memurlarõ- na yeniden dava açtõ. Dava dosyasõnõn 2002’de İdare Mah- kemesi’nden başsavcõlõğa gön- derilirken kaybolduğu ortaya çõktõ. Diyarbakõr’da berberlik ya- pan Hasan Irmak, PKK’ye yar- dõm yataklõk yaptõğõ gerekçe- siyle 2000 yõlõnda polis tara- fõndan gözaltõna alõndõ. Irmak, dönemin Devlet Güvenlik Mahkemesi’nce serbest bõra- kõldõ. Diyarbakõr Devlet Has- tanesi ve Dicle Üniversitesi Tõp Fakültesi’nde yapõlan tah- liller sõrasõnda, 11 gün gözal- tõnda kalan 7 çocuk babasõ Ir- mak’õn erkekliğini yitirdiği, sol kulağõnda işitme kaybõ ol- duğu belirlendi. Irmak, Di- yarbakõr 1. İdare Mahkemesi’ne başvurarak polisler hakkõnda şi- kâyetçi oldu. Diyarbakõr Ad- li Tõp Kurumu’na sevk edilen Irmak’a bu kez “İşkence ve kötü muameleye ilişkin bul- gu tespit edilmemiştir” raporu verildi. Mahkeme, üniversite hastanesi yerine Adli Tõp’õn raporunu dikkate alarak dava- yõ reddetti. Irmak’õn avukatõ Sedat Yurttaş, mahkemenin kararõnõ temyiz edince, dava Danõştay’a taşõndõ. Danõştay, 2007’de kararõ bozarak dosya- yõ yerel mahkemeye gönderdi. Ancak 2002’de başsavcõlõğa gönderilen dosyanõn kayõp olduğu ortaya çõktõ. ASKERLER HAKKINDA SUÇLAMA Köylülerden ‘dövüldük’ iddiasõ DİYARBAKIR (Cumhu- riyet Bürosu) - Van’õn Çal- dõran ilçesine bağlõ Yücelan köyünde kaçakçõlõk yaparken yakalanan 3 köylü, askerlerin bayrak direğine bağlama, top- rağa gömme, dayak gibi iş- kenceler yaptõğõnõ iddia ettiler. İnsan Haklarõ Derneği (İHD) Van şubesine başvuran köylülerden Ömer Çelik (30), önceki gün sõnõra mazot al- maya giderken askerlerce dur- durulduğunu belirtti. Daha sonra Onurtepe Karakolu’na götürüldüğünü anlatan Çelik, burada bayrak direğine bağ- landõğõnõ ileri sürdü. Çelik, “Ayaklarım plastik kelep- çeyle bağlıydı. Sabah Çaldı- ran’a doktora götürdüler. Burada hiçbir müdahale ya- pılmadan beni geri götür- düler. Doktor rapor verdi ama bana göstermediler ra- poru, çünkü başımda beş asker vardı” diye konuştu. Dayaklarõn ardõndan ser- best bõrakõldõğõnõ ifade eden Çelik, şöyle devam etti:“İlçe jandarmaya gittim mağdur olarak ifade verdim. Dayak yediğimi ve 200 TL paramı aldıklarını söyledim. Paranın geri verileceğini söylediler. 10 nüfusa bakıyorum. Mec- bur olduğum için kaçakçılık yapıyorum. Askerlerden şi- kâyetçiyim.” Köylülerden Yılmaz Bay- kara ve Battal Yıldız da, ay- nõ bölgede 3 ay önce benzer bir uygulamayla karşõlaştõklarõnõ söylediler. Baykara aynõ böl- gede İran sõnõrõndan mazot almak isterken kendisini ya- kalayan askerlerce kolunun kõrõldõğõnõ belirtti. ATAKÖY’DEKİ ARAZİ Ata’nõn evinin maketi bulunan arsa satõldõ İstanbul Haber Servisi- Ataköy sahilindeki 94 bin metrekarelik ara- zinin satõşõ için açtõğõ ihale yargõ ka- rarõyla engellenen Toplu Konut İda- resi (TOKİ), Ataköy 9 ve 10’uncu kõ- sõmlarõnda bulunan Atatürk heykeli ve Atatürk’ün Selanik’teki evinin ma- ketinin bulunduğu 2 bin 57 metreka- relik arsasõnõ, 1 milyon 852 bin TL’lik asgari bedelle Kõzõlay’a sattõ. Ba- kõrköy Belediyesi, ihalenin şartna- mesinin hukuka aykõrõ olduğu ge- rekçesiyle mahkemeye başvuracağõ- nõ kaydetti. İhaleye Türk Kõzõlayõ adõna katõlan Kõzõlay Bakõrköy Şube Başkanõ İb- rahim Ethem Veli, uzun zamandõr “Sevgi Evi” dedikleri çok kapsamlõ bir Huzur Evi yapmak için bir arsa aradõklarõnõ, TOKİ’nin Ataköy’de böyle bir arsasõ olduğunu öğrendik- lerinde bu arsayõ kendilerine tahsis edilmesi için başvuruda bulundukla- rõnõ söyledi. Veli şöyle konuştu: “Bu- rayı huzur evi yapmak amacıyla al- dık. Ancak, daha uygun bir amaç için de kullanılabilir. Bu arsada bu- lunan Atatürk’ün heykeli ve Sela- nik evini de yapılacak olan proje- de uygun bir şekilde kullanacağız ve muhafaza edeceğiz. Hatta bun- lar daha da iyileştirilebilir.” Bakõrköy Belediye Başkanõ Ateş Ünal Erzen ise yaptõğõ açõklamada Bakõrköy Belediye Meclisi’nin önceki günkü toplantõsõnda oybirliği ile iha- leye katõlma kararõ aldõklarõnõ anõm- satarak, şunlarõ söyledi: “TOKİ şe- hircilik ilkelerini hiçe sayarak ar- sa satmaya devam ediyor. Arsanın satış şartnamesinin hukuka aykırı olmasından ötürü satışın iptali için mahkemeye vereceğiz. Niçin ihaleye ‘Yalnõzca Bakanlar Kurulu tarafõndan tüzüğü kabul edilen dernekler ihale katõlabilir’ hükmü konmuş anla- yabilmiş değilim.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle