22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 27 EYLÜL 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 17kultur@cumhuriyet.com.tr Nesin Vakfı yararına ‘Oyunbaz’ Kültür Servisi - Tiyatro Oyunbaz, Henrik İbsen başyapõtõ “Peer Gynt”ü 29 Eylül’de saat 20.30’da Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu Tiyatro Salonu’nda, geçen günlerde yaşadõğõmõz sel felaketinden zarar gören Nesin Vakfõ yararõna sahneleyecek. Oyunu Abdullah Cabaluz yönetiyor. (www.tiyatroyunbaz.com) Yıldırım Türker’le ‘Yazı ile Oyun’ Kültür Servisi - Diyarbakõr Sanat Merkezi, etkinlikleri kapsamõnda “Yazõ ile Oyun” başlõğõnda yazar, şair ve tiyatro çevirmeni Yõldõrõm Türker’in katõlacağõ bir atölye gerçekleştiriyor. İlk ayağõ 17-18 Ekim tarihlerinde başlayacak olan atölye, ayda bir kez olmak üzere altõ ay sürecek. 15 kişi ile sõnõrlõ olan atölyeye katõlõm için 9 Ekim’e kadar sanat merkezine başvurulmasõ gerekiyor. Atölye kapsamõnda Türker, yazõ yazmanõn emek isteyen zahmetli yolculuğuna dair kendi deneyimlerini paylaşacak. Atölye, aynõ zamanda katõlõmcõlarõn sanat, felsefe, edebiyat gibi alanlarda kendi yeteneklerini geliştirmesine katkõ sunmayõ da hedefliyor. ( www.diyarbakirsanat.org) Caz Yeşili başlıyor Kültür Servisi - Berlin kökenli topluluk Jazzanova, Türkiye’deki ilk konserini, Garanti Caz Yeşili kapsamõnda, 1 Ekim’de saat 21.30’da ve 2 Ekim’de saat 23.00’te Babylon’da verecek. Dans müziğinin farklõ formlarõnõ ortaya koymak için 6 DJ’in bir araya gelmesiyle kurulan topluluk, nu- jazz, chillout, latin-jazz ve jazz-house’u harmanlamasõyla tanõnõyor. İngiltere müzik piyasasõnõn önde gelen isimlerinden Gilles Peterson’õn öncülüğünde, 1995 yõlõnda kurulan topluluğun, ilk albümü “In Between” ve “Off All The Things” adlõ iki albümü var. Rock&Roll müzesine yeni adaylar Kültür Servisi - Rock & Roll alanõndaki sanatçõ, yapõmcõ ve müzik endüstrisine önemli katkõlarõ olan diğer kişileri bir araya getirmek için aralarõnda Ahmet Ertegün’ün de olduğu bir grup müzisyen tarafõndan kurulan Rock’n Roll Yõldõzlar Geçidi ve Müzesi’ne girmek için yarõşacak yeni adaylar da belli oldu. Önceki senelerde adaylõğa hak kazanan Donna Summer, Darlene Love, ABBA, the Chantels ve the Stooges’un yanõ sõra yeni adaylar Kiss, LL Cool J ve Red Hot Chili Peppers’õn da yarõşacağõ tören, 15 Mart’ta Waldorf Astoria’da yapõlacak. Kazanan topluluk ise anma törenleri ile konserlerin düzenlendiği ve rock tarihine adõnõ yazdõrmõş topluluklara ait birçok özel eşya, albüm ve video klibin bulunduğu müzedeki yerini alacak. U2’nun gelecek yõl 6 Eylül’de İstanbul’da vereceği konser büyük bir heyecan dalgasõ yarattõ U2:Enbüyükmüeniyimi? ZÜLAL KALKANDELEN İrlandalõ rock grubu U2, sonunda İs- tanbul’a geliyor. Gelecek yõl 6 Eylül’de Atatürk Olimpiyat Stadõ’nda verilecek konserin resmi duyurusu yapõlõnca, bü- yük bir heyecan dalgasõ sardõ ortalõğõ... Yõllardõr grubun vokalisti Bono’nun Türkiye’nin insan haklarõ geçmişini protesto ettiği için ülkemize gelmedi- ği yazõldõ. Fakat anlaşõldõ ki, bugüne kadar yaşanan asõl sorun, U2 konseri- ni finanse edecek sponsorun buluna- mamasõydõ. Rock tarihinin en büyük gruplarõn- dan birisini İstanbul’da dinlemenin fa- turasõ 4 milyon dolar... Bu bütçe, 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkin- likleri çerçevesinde bulununca sorun da ortadan kalkmõş gözüküyor. BAŞARININ SIRRI Geçenlerde Cumhuriyet Hafta So- nu’nda, U2’nun bu yõlki 360° adlõ tu- ru hakkõnda bir yazõm yayõmlandõ. Orada, grubun AIDS, Afrika’daki aç- lõk, küresel õsõnma vb. konularda ak- tif bir şekilde kampanyalara katõldõğõnõ; ama bir yandan da, turnelerinde kul- lanõlan ileri teknolojinin neden oldu- ğu karbon salõmõnõn dünyaya büyük zarar verdiğini anlatmõştõm. O yazõnõn ardõndan U2 Fan Kulüp üyelerinden birçok e-posta aldõm. Be- lirttiğim çelişkilerde haklõ olduğumu ama hayranlarõnõn grubu o görkemli sahnelerde görmek istediğini söylü- yorlar ve “Çünkü U2, dünyanın en büyük grubu!” diyorlardõ. 1990’larda grubun davulcusu Larry Mullen Jr., “En büyük bizdik, ama en iyisi biz değildik” demişti. Doğ- ruydu; 1976’da kurulan grup, bugüne kadar 12 albüm yaptõ, sayõsõz ödül al- dõ, milyonlarca albüm sattõ, stadyum- larda on binlerce insanõn katõldõğõ de- vasa konserler verdi. Sayõlarla değer- lendirildiğinde U2 hep çok büyüktü. Peki, müzik açõsõndan “en iyi” olabildi mi? Kişiden kişiye değişebilen bir kavram bu; ayrõca, sürekli olarak tek bir gruba ait olacak bir sõfat da değil... Ama şunu belirtmek gerekir ki, U2’nun en iyi olduğu anlar, diğer gruplara gö- re hayli fazladõr. Bunun nedenini bir- kaç maddede özetlemek olanaklõ: ? 33 yõllõk kariyerlerinde, ülke sõ- nõrlarõnõ aşõp kitlesel olarak benimse- nen şarkõlar yaratma başarõsõnõ gös- terdiler. ? Şarkõlarõ kimi zaman politik, ki- mi zaman kişisel, kimi zaman da ru- hani konularla ilgiliydi; ama her zaman olaylarõn insanda bõraktõğõ duygusal iz- lerin peşinden gittiler. ? 2000’lerden bu yana daha gele- neksel rock sounduna yönelseler de, yõllar içinde alternatif rock, blues, gospel, country gibi türlerle, endüs- triyel ve elektronik müzikle farklõ de- neyimler yaptõlar. BONO VE THE CLASH Rock vokalisti ve şarkõ yazarõ Henry Rollins, “The Clash, U2’nun olmak istediği şeydi” demişti bir keresinde. Neden? Punk rock’õn bu efsane grubu, U2 ile aynõ yõl kurulup sadece 10 yõl yaşadõ ve onlarõn yarõsõ kadar albüm yaptõ. The Clash da büyüktü ve mü- zikal açõdan çok iyiydi. Ama en önem- lisi, The Clash’õn ve solistleri Joe Strummer’õn bu dünyaya bõraktõğõ mi- rastõ: Kapitalizmin dayattõğõ pop kül- türüne karşõ duran Strummer, “Gele- cek henüz yazılmadı!” diyerek genç- lere umut verdi. Bono, sosyal meselelere hep kafa yordu. Ama son yõllarda dünya lider- leriyle yaptõğõ görüşmelerin gösterişe dönüştüğüne inananlar hiç de az değil. Bono, çok önemli sorunlara çözüm bulmak için çaba harcarken, neden in- sanlar onun inandõrõcõlõğõnõ sorguluyor? Çünkü rock yõldõzlarõnõn görkemli hayatõ, insanlarõn kafasõnda tezat oluş- turuyor. Hele bir de bunun üstüne Bo- no, İngiliz İmparatorluğu Komutan Şö- valyesi unvanõnõ alõnca, imaj değişi- veriyor... U2, hiçbir zaman The Clash ola- mayacak ama U2 olamayacaklar da çok... “One” gibi bir şarkõyõ yapmõş ol- malarõ bile, tek başõna onlarõn konse- rine gitmek için yeterli bir nedendir. www.zulalkalkandelen.com Sayõlarla değerlendirildiğinde U2 hep çok büyüktü. Peki, müzik açõsõndan “en iyi” olabildi mi? Şunu belirtmek gerekir ki, U2’nun en iyi olduğu anlar, diğer gruplara göre hayli fazla. 30 EKİM’DE YAPI KREDİ’DE Sikkelerin anlattõklarõ... Kültür Servisi - Ya- põ Kredi Vedat Nedim Tör Müzesi’nin 30 Ekim’de açõlacak yeni sergisi “Sikkeler Ne Anlatır? Ortaçağ Anadolu Sikkelerin- de Simgeler ve Çok- kültürlülük” sikkeler üzerin- den Anado- lu’nun görsel zenginliğine õşõk tutuyor. Ya- põ Kredi’nin sahip olduğu 55 bin parçalõk dünyanõn üçüncü bü- yük sikke koleksiyo- nundan seçilerek oluş- turulan sergide, Roma, Bizans, Danişmendli- ler, Saltuklulular, Men- gücekler, Selçuklular, Artukoğullarõ, Atabek- liler, Eyyubiler ve Memlukler döneminde basõlmõş 180 orijinal sikke yer alõyor. Güç ve iktidar sem- bolü olan sikkelerde devletin armasõ, sikke- yi bastõran hükümda- rõn adõ, sikkenin basõm tarihi, de- ğeri gibi çeşitli verilerin yanõ sõ- ra, Anadolu uy- garlõklarõnõn, kül- türlerinden, mitolo- jilerinden, bulundukla- rõ coğrafyadan simgesel değerler taşõyan çeşitli figürler üzerinden oku- yarak, ait olduklarõ dö- neme ait pek çok bilgi- ye ulaşmak mümkün. Sergi aralõk sonuna ka- dar görülebilir. Büyük ödül Çinli Lu Chuan’a San Sebastian’da ‘En İyi Film Ödülü’, ‘Ölüm ve Yaşam Kenti’nin oldu. Kürt filmi ‘Min Dit’ ise ‘Gaztea Gençlik Ödülü’ne layõk görüldü Kültür Servisi - İspanya’da 1953 yõlõndan bu yana gerçek- leştirilen San Sebastian Film Fes- tivali’nin bu yõlki ödülleri dün ka- panõş galasõndan önce açõklandõ. Geçen yõl Yeşim Ustaoğlu’nun ‘Pandora’nın Kutusu’ filminin değer görüldüğü ‘En İyi Film’ dalõnda ‘Altın İstiridye’ ödülü bu yõl Çinli yönetmen Lu Chuan’õn siyah beyaz filmi ‘City of Life and Death’in (Ölüm ve Yaşam Kenti) oldu. 1937’de Çin’in Nan- jing kentinin Japon askerilerince işgal edilmesiyle yaşanan vahşeti konu alan film, ‘En İyi Sine- matografi’ ödülüne de değer görüldü. Ülkemizden Pelin Esmer’in ‘Ana Yarışma’ ve ‘Yeni Yö- netmenler’ bölümlerinde yarõş- tõğõ filmi ‘11’e 10 Kala’ nõn eli boş döndüğü festivalde, ‘En İyi Senaryo’ ödülünü Avustralya yapõmõ ‘Blessed’ (Kutsanmış) kazandõ. ‘En İyi Erkek Oyun- cu’, ‘Yo, Tambien’ (Ben de) fil- minde aldõğõ rolle Down Sen- dromu hastasõ Pablo Pineda olurken, aynõ filmin kadõn yõldõ- zõ Lola Duenas ‘En İyi Kadın Oyuncu’ seçildi. Bu yõlõn en iyi yönetmeni ise İspanyol-Fransõz ortak yapõmõ ‘La Mujer Sin Piano’ (Piyanosuz Kadın) fil- miyle Javier Rebollo. Festival- de ‘Jüri Özel Ödülü’ Fransõz yönetmen François Ozon’un genç ve zengin bir çifti konu al- dõğõ ‘Le Refuge’ (Mülteci) adlõ filmine verilirken, ‘Kutxa Yeni Yönetmenler’ ödülünü ‘Le Jo- ur Ou Dieu Est Parti En Vo- yage’ (Tanrı’nın Bir Yolculuğu) filmiyle Philippe Van Leeuw ka- zandõ. 17-21 yaş arasõ 350 gencin oy kullanarak kazananõ belirlediği Gaztea Gençlik Ödülü, oylarõn yüzde 90’õnõ alan Alman-Türk ortak yapõmõ Kürtçe film ‘Min Dit’in (Ben Gördüm) oldu.  Yönetmen Lu Chuan (solda), Pablo Penida ve Lola Duenas, (en üstte), Javier Rebollo (altta). (Fotoğraflar: AFP)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle