Katalog

CMYB C M Y B 11 MAYIS 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Aynõ müzayedede birkaç yõl önce “özgün” diye satõlan “kopyasõnõ” Topkapõ Uzmanõ Tezcan ortaya çõkarmõştõ Kâbeörtüsüyarõmmilyonamüzayedede ÖZGEN ACAR ANKARA - Pazartesi günü Londra’da Bonhams Müzayede Evi’nce bir “Kâbe perdesi” ile Hazreti Muhammet’in kabrinin örtüsü açõk arttõrmaya çõkacak. 2. Mahmut’un Kâbe’ye hediyesi olan 265x502 cm. boyutundaki ipek örtü için yaklaşõk yarõm milyon TL’lik, 2. Ab- dülhamit’in 183x370 cm’Iik hediyesi ipek kabir örtüsüne de 200 bin TL’lik alõ- cõlar bekleniyor. Osmanlõ yapõmõ bu ör- tüleri “kutsallık gerekçesiyle” genelde Ortadoğu’nun petrol zenginleri alõyorlar. Siyah-kõrmõzõ ipek üzerine altõn ve gümüş simle işlenmiş 11 satõrlõk perde- de kurandan alõntõlar bulunuyor. Perde- nin Topkapõ Sarayõ’nda 7 benzeri oldu- ğu bildiriliyor. 2. Abdülhamit’in tuğra- sõnõn bulunduğu örtü ise üç renkli ipek üzerine simle işli. Müzayedede değişik amaçlarla yapõlmõş Osmanlõ sim işlemeli başka ipek örtüler de yer alõyor. Ayrõca doğusalcõ ressamlarõn yaptõklarõ “halı satıcılarını” konu alan resimler ara- sõnda “Dama Oynayanlar” adlõ 1 mil- yon TL öngörülen bir tablo da açõk art- tõrmaya çõkacak. İlginç parçalardan biri olan, üzeri yazõlõ, altõn kaplama kõnõnõn ucunda ve sapõ tümüyle dağ kristalinden Sadrazam Hüsrev Paşa için yapõlmõş mücevherli bir hançere 10 bin TL öngö- rülüyor. Birkaç yõl önce aynõ kurumun sattõğõ bir Kâbe örtüsünün “özgün” değil “kopya” olduğunu Topkapõ uzmanlarõndan Doç. Dr. Hülya Tezcan ortaya çõkarmõştõ. Osmanlõlar’dan önce Kâbe’ye perde- leri Emeviler, Abbasiler, Memlükler ko- yuyorlardõ. Yavuz Selim’in Mekke’yi al- masõndan sonra Kanuni Süleyman İs- tanbul’dan gönderilen çizimlere uygun olarak, Osmanlõ padişahlarõ adõna per- deleri orada dokutur olmuştu, 1610’da ya- põlan bir değişiklikle Mekke perde ve Me- dine kabir örtülerinin Sultanahmet Ca- mii’nde kurulan tezgâhlarda dokunup İs- tanbul’dan gönderilmesi yoluna gidildi. İstanbul’dan yola çõkan kervan, yeni ör- tüleri götürüyor, “surre” denilen tören- le eskiler geri alõnõyor, yerine yenileri ko- nuluyordu. Eskiler, İstanbul’a getirili- yordu. Eskiler ya Topkapõ Sarayõ’nda alõ- konuluyor ya da imparatorun önemli bir gününde parçalara ayrõlarak, levhalar halinde çeşitli camilere dağõtõlõyordu. Şu anda Topkapõ Sarayõ’ndaki en eski Kâ- be örtüsü Kanuni Sultan Süleyman’a ait olup 1543 tarihlidir. 1801’de Akka’yõ Fransõzlar işgal edin- ce Osmanlõlar Kâbe’deki “surre” törenini yapamadõğõ için Mõsõr örtüleri gönder- mişti. Osmanlõlar, 19. yy’õn yarõsõndan sonra örtüleri İstanbul’dan göndermeyi “bir güç gösterisi” olarak sürdürdüler. Ancak, 1. Dünya Savaşõ’nda gücünü yi- tiren Osmanlõ 1917’den sonra Mekke’ye simgesel de olsa kapõ perdesi göndere- meyince örtüler Mõsõr’da dokunur oldu. 1962’de Suudi Arabistan ile Mõsõr’õn arasõ açõlõnca Suudilerin Mekke’de kur- duklarõ bir fabrika yõlda üç ay çalõşarak ipek örtüleri dokumaya başladõ. Bir yõlõn sonunda eski örtüler, Kâbe’nin anahtarõ- nõ bulunduran peygamberin geldiği Ku- reyşi ailesinin başõ Abdülaziz Eşşeyhi’ye teslim ediliyor, o da İslam dünyasõnõn ile- ri gelenlerine hediye ediyor. PROF. DR. MEFTUN ÜNSAL: Termik santrallar tehlike saçacak CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Ondokuz Mayõs Üniversitesi (OMÜ) Tõp Fakültesi Göğüs Hastalõklarõ Ana- bilim Dalõ Öğretim Üye- si Prof. Dr. Meftun Ün- sal, Samsun’da inşa edi- len termik santrallardan çõkacak baca gazlarõnõn, kansere neden olacağõnõ vurgulayarak “Bu gazlar yediğimiz sebzelere, so- luduğumuz havaya ve içtiğimiz suya karışa- cak” dedi. Samsun Çevre Mecli- si’nce Tekkeköy halkõnõ termik santrallar konu- sunda bilinçlendirmek amacõyla Tekkeköy Bele- diyesi Düğün Salonu’nda düzenlenen panele Prof. Dr. Meftun Ünsal, Vete- riner Odasõ Başkanõ Prof. Dr. Murat Fındık, Sam- sun Tabip Odasõ Başkanõ Cem Şahan, Samsun Çevre Birlikteliği Sözcü- sü Metin Telatar ve ziraat mühendisi Ünal Işıker konuşmacõ olarak katõldõ. Prof. Dr. Ünsal, termik santrallarõn yayacağõ ar- senik, bakõr ve radon gibi ağõr metallerin insan sağ- lõğõ için zararlõ olduğuna işaret ederek şunlarõ söy- ledi: “Termik santrallar- dan karbondioksit, kar- bonmonoksit ve kükürt- dioksit gazlarının yanı sı- ra ağır metaller de yayı- lacak. Arsenik, bakır ve radon gibi ağır metaller, kansere yol açacaktır. Bu metaller, insanları sadece solunum yoluyla etkilemeyecek, aynı za- manda yediğimiz sebze- lere, içtiğimiz suya da karışacak. Örneğin, ra- don bir süre sonra uran- yuma dönüşecek ve bu uranyum insanlarda kanser hastalıklarına ne- den olacak. Bu nedenle termik santralların, mümkün olduğunca in- san sağlığına zarar ver- meyecek bölgelerde ku- rulması gerekiyor.” ‘İnsanlarımızkobaydeğil’ SAMSUN (Cumhuriyet) - Sağlõk Bakanlõğõ, Kõrõm Kongo Kanamalõ Ateşi (KKKA) has- talõğõnõ geçirmiş, kanõnda bağõşõk antikorlar olan hastalardan elde edilecek anti-serumlarõn deneme amacõyla kullanõlmasõna karar verdi. Uygulamaya tepki gösteren enfeksiyon hasta- lõklarõ uzmanõ Prof. Dr. Levent Doğancı, “Birçok ülke tarafından daha önce denen- miş ancak başarısız olmuş bir yöntem ne- den Karadeniz Bölgesi’ndeki sosyo-ekono- mik durumu çok düşük halk üzerinde de- nenecek? İnsanlarımız kobay mı?” dedi. Uygulamanõn Helsinki Deklerasyonu’na aykõrõ olduğunu vurgulayan enfeksiyon hastalõklarõ uzmanõ Prof. Dr. Levent Doğancõ şunlarõ söy- ledi: “Uluslararası platformlarda yeterince tartışılmadan ve yeterli bilgi birikimi sağ- lanmadan bu tip bir çalışmayı neden ve na- sıl uygulamaya koyuyor bu arkadaşları- mız? Nasıl seçilecek denekler ve nasıl uy- gulama yapılacak? Hangi kurul aldı böyle bir kararı ve bu karara tüm kurul üyeleri katıldı mı?” K K K A G E Ç İ R E N L E R E S E R U M Yörük kortejinde renkli görüntüler Akdeniz Üniversitesi tarafõndan düzenle- nen 12. Uluslararasõ Akdeniz Gençlik Şenliği kapsamõnda düzenlenen “Yörük Göçü Korte- ji” renkli görüntülere sahne oldu. Temsili Yörük göçü için davul ve zurnalarla yola çõkan öğrenciler ve öğretim görevlileri, develer eş- liğinde Antalya caddelerinde yürüdü. Antalya Eğitim ve Araştõrma Hastanesi Kavşağõ’ndan başlayan kortej Akdeniz Üniversitesi’nde so- na erdi. Rektör Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, kor- teji üniversite girişinde karşõladõ. Temsil son- rasõnda 9 ülkenin gençleri yörük çadõrõnõn ya- nõna dikilen manolya ağacõna ülkelerinden ge- tirdikleri topraklarõ serptiler. (EKİN ÇAYIR)