Katalog

CMYB C M Y B 21 NİSAN 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi, Danõştay 2. Dairesi üyeleri ve gazetemize yönelik saldõrõlarla ilgili davanõn İstan- bul’daki Ergenekon davasõ ile birleştirilmesini istedi. Tetikçi sanõk Alparslan Arslan duruşma salonunda olay çõkarõrken, “Başörtüsünü yargılayanı keserim. İsrail’e gidin şerefsizler” diye bağõrdõ. Davanõn dünkü duruşmasõna, tutuklu sanõklar Al- parslan Aslan, Erhan Timuroğlu, Süleyman Esen, Osman Yıldırım, İsmail Sağır ve Tekin İrşi, sanõk ve müdahil avukatlarõ ile Danõştay üyeleri katõldõ. Sa- nõklarõn duruşma salonundaki yerlerine alõnõşõ sõrasõnda Alparslan Arslan, babasõna İrşi ile Sağõr’õ göstererek eliyle para işareti yaptõ. Arslan, babasõndan İrşi ve Sa- ğõr’a para göndermesini istedi. Arslan’õn avukatõ Hü- seyin Kubilay Üstüner, mahkemenin daha önceki ka- rarõnda direnmesini talep etti. Savcõ Kubilay Taş- tan, celse arasõnda verdiği yazõlõ mütalaadaki gerek- çeler doğrultusunda, Yargõtay 9. Ceza Dairesi’nin boz- ma kararõna uyulmasõ ile Ergenekon davasõnõ gören İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nden birleştirme yönündeki muvafakatlarõnõn sorulmasõnõ istedi. DOSYA İSTANBUL’DA BİRLEŞSİN Heyetin yaptõğõ değerlendirmenin ardõndan Mahkeme Başkanõ Hasan Şatır, gazetemiz avukatlarõnõn da is- temi doğrultusunda, usul ve yasaya uygun bulunan Yar- gõtay 9. Ceza Dairesi’nin bozma kararõna uyulmasõna karar verildiğini açõkladõ. Şatõr, dosya kapsamõ, delil durumu, bozma ilamõndaki gerekçeye göre yapõlan de- ğerlendirmede; Ergenekon davasõnda, bir terör örgü- tü olduğu ve bunlarõn ülke çapõnda eylem ve faali- yetlerde bulunduğunun ileri sürüldüğünü belirtti. Örgütün ana çatõsõ ve örgüt yapõsõnõn tarif edilerek nitelendirildiğini, ayrõca örgüt eylemlerinin de dava konusu edildiğini anlatan Şatõr, şunlarõ söyledi: “Mevcut duruma göre mahkememiz dosyasında- ki Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine bomba atılması olayının, İstanbul’daki yargılamaya ko- nu örgütün yaptığı eylemlerden biri olarak iddia edildiği, bu haliyle mahkememizde görülen ve ör- gütün yaptığı eylemlerden bir tanesi olarak nite- lenen eylemin yargılamasının da örgütün genel ta- nım ve tarifinin yapıldığı ve diğer eylemlerinin yar- gılandığı dosyada birleştirilerek, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin (Ergenekon davası) dosya- sında yapılması, delillerin birlikte değerlendiril- mesinin usul ve yasaya uygun olduğu sonuç ve ka- naatine varıldığından, dosyanın, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde birleştirilmesi konusunda muvafakat istenilmesine karar verildi” dedi. Alparslan Arslan’õn akõl ve ruh sağlõğõ yönünden ra- por aldõrõlmasõ talebinin reddine karar veren mahke- me, tutuklu sanõklarõn tutukluluk hallerinin devamõ- nõ kararlaştõrarak duruşmayõ erteledi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nin Anka- ra’nõn kararõnõ yerinde görmesi durumunda, Danõştay’a saldõrõ davasõ da Ergenekon kapsamõnda İstanbul’da görülecek. İstanbul mahkemesinin davanõn Ankara’da görüşülmesi yönünde bir karar vermesi durumunda ise uyuşmazlõk oluşacak ve sorunu Yargõtay çözecek. SALONU BİRBİRİNE KATTI Heyetin ara karar için görüşmeye çekildiği sõrada ayağa fõrlayan Alparslan Arslan, “Başörtüsünü yar- gılayanı keserim. İsrail’e gidin şerefsizler” diye ba- ğõrdõ. “Başörtüsünü yargılayamazsınız” diye ba- ğõrmaya devam eden ve olay çõkaran Arslan, bir ara ayağa kalkan annesiyle göz göze gelerek, ona da ba- ğõrmaya başladõ. Arslan jandarma tarafõndan mahkeme salonundan dõşarõ çõkarõldõ. Arslan, salon dõşõnda da bağõrmaya ve küfretmeye devam etti. Mahkeme heyetinin kararõnõ açõkladõğõ sõrada Ars- lan jandarmalar arasõnda bekletilirken, bu kez de sa- nõk Erhan Timuroğlu, Osman Yõldõrõm’a saldõrdõ. Ti- muroğlu, Yõldõrõm’a “Bu şerefsiz itirafçının söyle- dikleri yalan” diyerek küfretti. Yõldõrõm da küfürle karşõlõk verirken, “Size kaç para verdiler” diye ba- ğõrdõ. Bu sõrada İsmail Sağõr da Yõldõrõm’a yönelerek küfürler ederken, jandarma araya girdi ve sanõklarõ sa- lon dõşõna çõkardõ. Arslan’õn babasõ İdris Arslan, oğ- lunun kullanõldõğõnõ ve masum olduğuna inandõğõnõ söyledi. Baba Arslan, hipnoz ya da ilaçla oğlunun yön- lendirilmiş olabileceğini ileri sürdü. Bu arada Ergenekon sanõğõ emekli Tuğgeneral Ve- li Küçük avukatõ aracõlõğõyla mahkemeye ilettiği di- lekçede, Yargõtay’õn bozma kararõna uyulmamasõnõ is- tedi. Küçük, “her iki dava arasında irtibat kurul- masını teminen var edilen tek gerekçenin, Osman Yıldırım’ın gerek tanık ve gerekse gizli tanık ola- rak alınan beyanları olduğunu” ve bunlarõn da ya- lan olduğunu belirtti. Danõştay saldõrõsõ sanõğõ Arslan duruşma salonunda olay çõkardõ, ‘Başörtüsünü yargõlayanõ keserim’ diye bağõrdõ Ergenekon davasõyla birleşiyorİstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nin Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi’nin kararõnõ yerinde görmesi durumunda, Danõştay’a saldõrõ davasõ da Ergenekon davasõ kapsamõnda İstanbul’da görülecek. Tetikçi sanõk Alparslan Arslan duruşma salonunda olay çõkarõrken, “Başörtüsünü yargõlayanõ keserim. İsrail’e gidin şerefsizler” diye bağõrdõ. SAVUNMASINI 12 GÜNDE TAMAMLADI HİLAL KÖSE Agos Gazetesi Genel Yayõn Yönet- meni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada tanõk olarak dinlenen Si- livri Cezaevi’nden getirilen 5 tutuklu, bir dönem aynõ koğuşta kaldõklarõ eski İstanbul Emniyet Müdürü Şükrü Bal- cı’nõn oğlu Ertuğrul Balcı’nõn, “cina- yeti Ogün Samast’ın işlemediğini söy- lediğini” ileri sürdü. Gazeteci Hrant Dink cinayetini or- ganize ettiği ileri sürülen polis muhbi- ri Erhan Tuncel, azmettirici Yasin Ha- yal’in de aralarõnda bulunduğu 5’i tu- tuklu 20 sanõğõn yargõlanmasõna devam edildi. İstanbul 14. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nde görülen davanõn dünkü otu- rumuna tutuklu sanõklar Ogün Samast, Ersin Yolcu, Ahmet İskender ile mü- dahiller Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, kõzõ Delal Dink ve kardeşi Hosrof Dink katõldõ. Erhan Tuncel ve Yasin Ha- yal, önceki oturumdaki kavgalarõnõn ar- dõndan aldõklarõ ceza nedeniyle duruş- maya getirilmediler. ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, gazeteci Oral Çalışlar ve sanatçõ Zeynep Tanbay’õn da izlediği duruş- maya, Paris Barosu üyesi 5 avukat da gözlemci olarak katõldõ. Silivri Ceza- evi’nde tutuklu bulunan 5 tanõktan bi- ri olan Volkan Eryeli, “Ertuğrul Bal- cı altı ay önce koğuşumuza geldi. Ha- berleri seyrederken Ogün Samast’ın bu cinayeti işlemediğini, cinayeti işleyenin kim oldu- ğunu bildiğini söyledi. Başbakan’ın danış- manı, eski Emniyet Müdürü Şükrü Bal- cı’nın oğlu olduğunu söylüyordu” diye konuştu. Tanõk Veli Halis Çe- lik, eski emniyet müdü- rünün oğlu ile aynõ koğuşta kaldõklarõ- nõ belirterek “Bu kişi Cerrah ile aile dostu olduğunu, Cerrah’ın cinayetten haberdar olduğunu söyledi” dedi. Tutuklu sanõk Ogün Samast, müda- hil avukatlarõnõn bazõ sorularõna yanõt vermedi. “Agos’un yerini nasıl bul- duğuna” ilişkin bir soruyu, “Herhal- de adresi aklımda. Sora sora buldum” diyen Samast, avukatlara “Ne demek is- tiyorsunuz? Açıkça sorun. O gün yanımda birinin olduğunu ispatlar- sanız ben de cezaevinde kendimi asacağım. Bu kadar büyük konuşu- yorum. Yok öyle bir şey” dedi. Sanõk Mustafa Öztürk’ün avukatõ Havva Sezer, Paris Barosu’ndan gözlemci olarak davayõ izlemeye ge- len avukatlarõn, Ermeni asõllõ Fran- sõz Avukatlar Derneği (AFAJA) üyeleri olduğunu belirterek “Ülkele- rindeki baro kıyafetleriyle duruşma salonunda oturmaktadırlar. Bu şe- kilde davaya zarar verdiklerini dü- şünüyorum. Üstlerindeki cüppeleri çı- karmalarını aksi takdirde duruşma- dan çıkarılmalarını talep ediyorum” diye konuştu. Avukat Sezer’in sözleri salonda tepkiye neden oldu. Söz alan Dink ailesi avukatlarõndan Bayram Belen, Paris Barosu’ndan gelen avu- katlarõn, davaya müdahalede bulun- madõklarõnõ, duruşmayõ izlemek için mahkemeden izin aldõklarõnõ belirtti. Tahliye taleplerini reddeden mah- keme, Ertuğrul Balcõ’nõn, Murat Gü- neş’in, Ergenekon’un ikinci iddiana- mesinde tanõk olan ve Şemdinli olayõ- nõn uyuşturucudan dolayõ çõktõğõnõ id- dia eden Malatya E Tipi Cezaevi’nde başka suçtan tutuklu bulunan Veysel Şa- hin’in, Karadeniz Teknik Üniversite- si’nde Doç. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Başbakanlõk Teftiş Kurulu’na ifade ve- ren Engin Yılmaz, olayõ gören Emsa- le Çakmak, Mesme Havva’nõn tanõk olarak dinlenmelerine karar verdi. Ha- yal ve Tuncel’in önümüzdeki celse ha- zõr bulundurulmalarõnõ da kararlaştõran mahkeme, Dink ailesinin avukatlarõnõn Celalettin Cerrah ile Ramazan Ak- yürek’in de aralarõnda bulunduğu 5 ki- şinin dinlenmelerini reddetti. Mahkeme, Hrant Dink’e ait iletişimin tespiti, din- lenmesi ve kayda alõnmasõna ilişkin ku- rumlara intikal eden herhangi bir bilgi olup olmadõğõnõn bildirilmesi için Te- lekomünikasyon İletişim Başkanlõğõ’na yazõ yazõlmasõna da hükmetti. Duruşma, 6 Temmuz’a ertelendi. Dink davasõna Paris Barosu üyesi beş avukat da gözlemci olarak katõldõ Telefon kayıtları araştırılacak Oturuma Paris Barosu ve Ermeni asıllı Fransız Avukatlar Birliği (AFAJA) adına gözlemci olarak katılmak isteyen avukatların, İstanbul Barosu’nca konuk edilmemesi gerginliğe neden oldu. İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, Paris Barosu’na gönderdiği mektupta, Türkiye Cumhuriyeti’nde yargı bağımsızlığının esas olduğunu, hiçbir makam ve kişinin mahkemelere, hâkimlere talimat vereme- yeceğini belirtti. Bu mektuba tepki gösteren Dink ailesi avukatları, Aydın’ın İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin 60. yılı nedeniyle imzalanan bir konvansiyona imza attığına dikkat çekerek konvan- siyonun, barolar ve avukatların demokrasiyi geliş- tirmek için dayanışma içinde olmalarını içerdiğini belirttiler. Duruşma sonrası açıklama yapan Paris Barosu Ceza Hukuku Komisyonu Sekreteri Vincent Niore, “Etnik kökeni ne olursa olsun, Hrant Dink özgürlük ve aydınlık insanıydı. Biz bu davanın do- laylı ve doğrudan sorumlularının aydınlığa çıkarıl- masını temenni ediyoruz” diye konuştu. PARİS VE İSTANBUL BAROSU ARASINDA GERGİNLİK HATİCE TUNCER Ergenekon davasõnda savunmasõnõ 12 gün- de 60 saatte tamamlayan tutuklu sanõk avukat Kemal Kerinçsiz, “İddianamede yapılan tekrarlar beni böyle bir savunma yapma- ya mecbur etti” dedi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi tarafõn- dan Silivri Cezaevi kampusunda görülen da- vanõn 78. duruşmasõnda Kerinçsiz, savunma- sõ sürdürdü. Kemal Kerinçsiz, Kültür ve Tu- rizm Bakanõ Ertuğrul Günay’õn son Erge- nekon operasyonunda Çağdaş Yaşamõ Des- tekleme Derneği Başkanõ Prof. Dr. Türkan Saylan’õn evinin aranmasõna ilişkin değer- lendirmelerine dikkat çekti. Kerinçsiz “Bir bakanın ‘onu görme, onu ni- ye görüyorsun’ sözleri savcılar ile iktidarın ilişkilerini ortaya koymaktadır. Siz nasıl olur da bir bakan olarak savcılara emir ve talimat verirsiniz?” diye konuştu. CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’õn “Biz iktidara gelirsek Ergenekon soruşturmasını bitereceğiz” dediğini belirten Kerinçsiz, şu gö- rüşü dile getirdi: “Söylenen bu söz TCK’yi ve anayasayı ihlaldir.” Danõştay saldõrõsõ ile bu dava arasõnda zor- la bağlar yaratõlmaya çalõşõldõğõnõ savunan Ke- rinçsiz, “İddianame değil, beşinci sınıf ci- nayet romanı” diye konuştu. Kerinçsiz, sa- nõklarõn “darbeye teşvik” ile suçlandõğõna an- cak Türk Ceza Kanunu’nda böyle bir suç bu- lunmadõğõna dikkat çekti. Cumhuriyet’e atõlan bombalara ilişkin ola- rak iddianamede 3 ayrõ tezin savunulduğunu anlatan Kerinçsiz şöyle devam etti: “Savcılar, test yapıyorum: ‘Cumhuriyet’e atõlan bombalar hangi gruptandõr: a. Ümrani- ye, b. Eskişehir, c. ikisi, d. Hepsi’ Böyle id- dianame olmaz. Bu bombalar Osman Yõl- dõrõm ve Alparslan Arslan’ın eline nasıl geç- ti? Bunlar yok.” İlhan Selçuk’un kendi gazetesini bomba- latmak ile suçlanmasõnõn mantõksõz olduğunu belirten Kerinçsiz “İddianame mahkemeyi yıldırmak, sayfa doldurmak amacıyla ya- zılmış” diye konuştu. Duruşmanõn öğleden sonraki bölümünde çap- raz sorgusu yapõlan Kerinçsiz, soru üzerine emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon ile eski AKP milletvekili Turan Çömez’i katõldõğõ bazõ toplantõlarda görüp tokalaştõğõnõ, emekli Orgeneral Tuncer Kılınç’õ hiç tanõma- dõğõnõ, Muzaffer Tekin ile Beyazõt’taki Bo- ğazlõyan Kaymakamõ Kemal Bey’i anma top- lantõsõnda tanõştõğõnõ söyledi. Kerinçsiz, Veli Kü- çük ile samimi olmadõğõnõ belirterek “Keşke sa- mimi olsaydık” diye konuştu. Kerinçsiz, Da- nõştay saldõrganlarõ Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım’õ kesinlikle tanõmadõğõnõ söyledi. ADNAN MENDERES BENZETMESİ Kerinçsiz, davanõn tutuksuz sanõklarõndan adliye kâtibi Atilla Aksu’yla “Başbakan Er- doğan ile Adnan Menderes karşılaştırması” yaptõklarõ telefon görüşmesinin sorulmasõ üze- rine, “Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 yolsuzluk dosyası vardır. Sahtecilik, ihaleye fesat ka- rıştırma dosyaları dokunulmazlık nedeniyle açılmadı. Adnan Menderes’ten daha ağır du- rumda. Hukuksal görüşümü söylüyorum. Do- kunulmazlığı kalktığında bu dosyalardan yargılanacak. Tabii kimsenin asılmasını is- temiyoruz. Zaten idam cezası kalktı” diye ko- nuştu. Davaya bugün devam edilecek. Kerinçsiz: Beşinci sõnõf cinayet romanõ HÜLYA KESKİN Zonguldak Emniyet Müdürü Atilla Çınar, 1999’da İstanbul Emniyet Müdür Yardõmcõsõ olduğu dönemde avukat Murat Çelik’e “işkence” ve “kö- tü muamele” uyguladõğõ gerekçesiyle Türkiye’yi 6 bin Avro maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkûm etti. Avukat Çelik, “AİHM’nin bu ka- rarı, Türkiye’nin, ilk kez bir emniyet müdürü- nün ‘işkence’ ve ‘kötü muamele’ suçlarından do- layı hüküm giymesine neden oldu” dedi. Sakarya Cezaevi’nde 17 Şubat 1999 tarihinde ken- disini yakan, 18 Şubat 1999 tarihinde de Cerrah- paşa Tõp Fakültesi Hastanesi’nde yaşamõnõ yitiren tutuklu Serpil Polat’õn avukatõ ve dönemin Çağ- daş Hukukçular Derneği İstabul Şubesi Başkanõ olan Çelik, olay tarihinde yaşadõklarõnõ anlatarak, Polat’õn ağabeyi Ali Polat ile birlikte cenaze işlemlerini ta- mamladõktan sonra bir polis memurunun Çõnar’õn kendilerini makamõna çağõrdõğõnõ söyledi. Emniyete gittiklerini ve önce Ali Polat’õn gö- rüşmeye girdiğini belirten Çelik, daha sonra ise avu- kat Several Demir ile birlikte kendisinin de Çõnar ile görüşmeye gittiğini anlattõ. Çõnar’õn makamõna girdikleri sõrada kendilerine, “Bu cenaze işleriy- le niye uğraşıyorsunuz? Ölünün avukatı mı olur?” dediğini ifade eden Çelik, Çõnar’õn kalka- rak kendisine yumruk atõğõnõ belirtti. Daha sonra odada bulunan 7-8 kişilik polis gru- bunun da kendisine saldõrdõğõnõ söyleyen Çelik, dö- vülerek binadan çõkarõldõğõnõ anlattõ. Çelik, daha son- ra Fatih Cumhuriyet Savcõlõğõ’na giderek suç du- yurusunda bulunduğunu ve olayla ilgili hastaneden rapor aldõğõnõ anlattõ. Türkiye’deki tüm yargõ or- ganlarõna başvurmasõna karşõn sonuç alamayan avu- kat Çelik, şimdi Zonguldak Emniyet Müdürü olan Çõnar hakkõnda 2002 yõlõnda Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. Çõnar’õn ken- disine şiddet uyguladõktan kõsa bir süre sonra Di- yarbakõr Emniyet Müdürlüğü görevine atandõğõnõ anlatan Çelik, 2009 yõlõ Ocak ayõnda AİHM’nin da- vayõ karara bağladõğõnõ belirtti. İşkence ve kötü muamele uyguladõğõ gerekçesiyle 6 bin Avro tazminat ödenmesi kararõ verdi AİHM Türkiye’yi yine mahkûm etti ‘Işığınıza ihtiyacımız var,bizi bırakmayın’ İstanbul Haber Ser- visi - Ergenekon soruş- turmasõ kapsamõnda evi aranan ve kanser tedavisi gören Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanõ Prof. Dr. Türkan Say- lan’a enfeksiyon kapma- masõ için ziyaretçi yasa- ğõ getirildi. Saylan’õn sağlõk durumuyla ilgili bilgi veren doktoru Prof. Dr. Pınar Sait, Say- lan’õn genel durumunun iyi olduğunu belirtti. İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü dün de ziyaretçi akõnõna uğ- radõ. Yurttaşlar, görüşme yasağõnõ öğrenince duy- gularõnõ ve düşüncelerini enstitünün girişine konu- lan deftere yazdõlar. Emekli öğretmen Kadri- ye Karaköse, deftere “Işığınıza, size ihtiyacı- mız var. Sakın bizi bı- rakmayın.” diye yazar- ken, eski Üniversiteler- arasõ Kurul Başkanõ ve Yõldõz Teknik Üniversi- tesi Rekörü Ayhan Al- kış da,Türkan Saylan’a sorulan hesabõn Türkiye Cumhuriyeti’nin gelece- ğine sorulan hesap oldu- ğunu ifade etti. Hrant Dink’in katil zanlısı Ogün Samast’ın cezaevinde yaşadığı değişim şaşırttı. (Fotoğraflar:VEDATARIK)Küçük: Yıldırım’ın ifadesiyalan İstanbul Haber Ser- visi - Ergenekon soruş- turmasõnõn tutuklu sanõ- ğõ emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Danõştay saldõrõsõ davasõnõn, Er- genekon davasõyla bir- leştirilmemesini istedi. Veli Küçük, avukatõ olan kõzõ Zeynep Kü- çük aracõlõğõyla sundu- ğu dilekçede, “Her iki dava arasında irtibat kurulmasını teminen var edilen tek gerekçe- nin, Osman Yõldõrõm’ın gerek tanık ve gerekse gizli tanık olarak alı- nan beyanları olduğu” anõmsatõlarak “Yıldı- rım’ın ifadelerinin ya- lan olduğu İstanbul 13. Ağır Ceza Mahke- mesi tarafından yapı- lan yargılama esnasın- da kanıtlanmıştır” de- nildi. Dilekçede, “Os- man Yıldırım’ın, Ata- şehir’de gerçekleştiril- diğini iddia ettiği top- lantının olmadığının, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yar- gılama sırasında dos- yaya getirtilen ilgili ki- şilerin cep telefonu baz istasyon kayıtları ile ispatlanmıştır.” ifa- deleri yer aldõ. Konya’da operasyon BARIŞ YAMAN KONYA - Konya’da 4 gün önce Ergenekon operasyonu zanlõlarõn- dan biriyle iletişime geç- tikleri için suç örgütü kurma, örgüt üyesi olma, silahla adam yaralamaya teşebbüs suçlarõndan 15 kişi gözaltõna alõndõ. Zanlõlardan MHP’den Selçuklu belediye baş- kan adayõ olan Mustafa Sırrı Demirel’in de bu- lunduğu 10 kişi serbest bõrakõlõrken, 5 kişi adli- yeye sevk edildi. Yurttaşlar Saylan ile ilgili duygularını deftere yazdı.