25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ‘İtalya’da Gladio Mahkemeleri Kurulmadı!’ “İlk kez bir darbenin ortaya çıkarılması, toplumun tüm kesimlerine nüfuz etmiş, en tepelere tırman- mış bir örgütün yakalanması herkesi sarsıyor. Ya- kalanan isimler toplumun ‘tanınmış’ insanları” diyor bir yazar 12. dalganın ardından ve konuyu şöyle bağlıyor: “Ergenekon’a çok benzeyen bir örgüt İtalya’da yakalanmıştı. Şu ünlü P-2 Locası. Yedi bin beş yüz kişi tutuklanmıştı. Çoğu toplumun yakından tanı- dığı isimlerdi...” “Ergenekon dalgalarına” sıklıkla referans gös- terilen İtalya örneği; Türk kamuoyuna sürekli böyle kulaktan dolma bilgilerle takdim ediliyor. Efsaneyle gerçek ayıklanamaz biçimde hemhal edilince; türlü çeşit araçsallaştırma ve dezenfor- masyona kapı aralanıyor, bilerek/bilmeyerek kat- kı sağlanıyor. P-2 macerasını kısaca hatırlayalım... Masonluk kisvesi altında toplanan ve Çiz- me’nin “paralel devleti”/ “gizli hükümeti” adıyla bi- linen P-2 (“Propaganda İki”); İtalya’da istihbarat örgütlerinin üst düzey yöneticilerini, 30’a yakın ge- neral, beş bakan, 40 parlamenter, 14 yargıç, bir dizi bankacı, işadamı, gazeteciyi kapsayan bir “de- rin örgütlenmeydi”. “Ergenekon”la yan yana getirilen yapılanmayı çağrıştırıyor mu? Çağrıştırıyor. Buraya kadar tamam. Tamam da “P-2”den hiç yedi bin beş yüz -rakamla 7500- kişi tutuklandı mı? Hayır. İp işte burada kopuyor. Böyle bir olay yok çünkü. Olması da mümkün değil... P-2’nin ’80’li yıllar başında ele geçirilen “isim lis- tesinin tamamı” her şeyden önce hepi topu do- kuz yüz elli kişi. Bini bulmuyor... ‘Çizme’de on kişi dahi tutuklanmadı!’ En başta alıntıladığım yazıyı okuduğum gün te- sadüf... İstanbul’da üst düzey bir Türk-İtalyan forumu vardı... Çizme’nin tanınmış dü- şünce kuruluşu “Uluslar- arası İlişkiler Enstitüsü” (IAI) Başkanı Prof. Stefano Sil- vestri de oradaydı. Geçmişte savunma ba- kanı yardımcılığı ve altı başbakana danışmanlık ya- pan Prof. Silvestri’ye sor- dum: “P-2’den geçmişte 7500 kişi tutuklandı da, ben mi hatırlamıyorum? P-2 bağlamında Çizme’de böy- le zincirleme tutuklamalar yaşanmış mıydı?” “Değil yedi bin beş yüz” yanıtını veren Prof. Sil- vestri: “P-2’den tutuklanan on kişi dahi yok İtal- ya’da!” ‘Meşrusu sır, gayri meşrusu sis altında kaldı’ Prof. Silvestri’yi bulunca, Türk medyasında “gladio”ya ilişkin sıklıkla ortaya atılan diğer iddiaları da sormak istedim: “İtalya’nın ‘gladio’ ile birlikte geçmişteki tüm es- rarlarını (faili meçhuller, siyasi cinayetler, terör ey- lemleri vs.) çözdüğü ve yargı eliyle ‘gladio’yu çö- kerttiği düşünülüyor Türkiye’de. Bu doğru mu?” “İtalya’da ‘gladio’ hiçbir zaman böyle sizdeki gi- bi mahkemelik olmadı. Meşru ‘gladio’ operasyonları -yani ‘gladio’nun meşru kısmı-; hükümet tarafın- dan ‘devlet sırrı’ kapsamına alındı. Gayri meşru gla- dio faaliyetleri ise; sisler altında kaldı. Hayatta ka- lan gladyatörler de artık 90’larına merdiven dayadı. Gladyatörlüğe mecalleri kalmadı...” “Berlin Duvarı yıkıldığında; ‘gladio’nun varlığını Andreotti ve Cossiga itiraf etmiş, komünist teh- dide karşı kurulan organizasyona gerek kalmadı- ğını, dolayısıyla örgütü lağvedeceklerini duyur- muşlardı. Gladio bahsi böyle kapanmamış mıydı İtalya’da?” “Evet doğru, dediğiniz gibi oldu...” “Çok insan oysa bizdeki gibi ‘Ergenekon tarzı’ davalar açıldığını, İtalya’da da bir nevi gladio mah- kemeleri kurulduğunu düşünüyor...” “Alakası yok.” ‘Tutuklama dalgaları kuşku yaratır’ “Açtığı soruşturmayla ‘gladio’nun varlığını keş- feden yargıç Felice Casson’un ‘gladio’yu çökerttiği varsayılıyor...” “Bazı soruşturmalar açıldı. Ama mahkeme fas- lı fazla ileri gidemedi. Keşke dediğiniz gibi İtalya’nın esrarları çözülmüş olsaydı. Doğrusu bunu çok ar- zu ederdim!” “Ergenekon tutuklamaları için ne düşünüyor- sunuz?” “Ergenekon’u izlemedim. Ancak şu kadarını söy- leyeyim: Büyük tutuklama ve gözaltı dalgaları bende daima çok kuşku yaratır. Ben İtalya’da (’90’ların yolsuzluk skandallarına karışan politika- cılara karşı yürütülen) ‘Temiz Eller’ sürecinin top- lu gözaltılarına dahi karşıydım, ki o çok farklı bir şey- di. Böylesi olaylar (tutuklamalar), benim anlayışı- ma göre, spesifik suçların kesinleşmesi durumunda gündeme gelmeli.” nilgun@cumhuriyet.com.tr 21 NİSAN 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B Hükümetin seçime kõsa bir süre kala, Eroğlu ile Denktaş’a yönelik suçlamalarõ geri tepti ErgenekonCTP’yeyaramadõREŞAT AKAR LEFKOŞA - Kuzey Kõbrõs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) önceki gün yapõlan genel seçimlerde, ikti- dardaki Cumhuriyetçi Türk Parti- si’nin büyük oy kaybõna uğramasõ üç ana nedene bağlandõ. Seçimlerden kõsa bir süre önce Kõbrõs gazetesi için kamuoyu araş- tõrmasõ yapan ve doğru tahminleriyle dikkat çeken KADEM Direktörü Muharrem Faiz, Kõbrõslõ Türklerin ilk defa ciddi bir ekonomik kriz ya- şadõğõna dikkat çekerek, işsizlik oranõnõn yüzde 13’ü aştõğõnõ, evine et alamayanlarõn sayõsõnda büyük ar- tõşlarõn yaşandõğõnõ söyledi. Faiz, se- çim sonuçlarõnda ekonomik sorun- larõn önemli rol oynadõğõnõ belirtti. Mart ayõndaki ankette UBP’nin 26, CTP’nin de 16 milletvekili çõ- karacağõnõ açõklayan KADEM, 1878 kişi ile yüz yüze gerçekleştirilen ka- muoyu araştõrmasõnda yüzde 2.5 dolayõnda bir yanõlma payõ bõrak- mõştõ. KADEM’in anketi, CTP’nin yanõ sõra hükümetin küçük ortağõ Özgürlük ve Reform Partisi (ÖRP) tarafõndan da eleştirilmişti. Seçimlere kõsa bir süre kala CTP lideri, Başbakan Ferdi Sabit So- yer’in ortaya attõğõ Ergenekon id- danamesinde, UBP lideri Derviş Eroğlu’nun yanõ sõra, KKTC 1. Cumhurbaşkanõ Rauf Denktaş’a yönelik suçlamalar vardõ. 3 bakan seçim kaybetti Soyer, bu iddianame sayesinde UBP ile Serdar Denktaş’õn lideri olduğu Demokrat Parti’ye (DP) za- rar vereceğini hesaplamõşsa da, bu- nun halk üzerinde etkili olmadõğõ or- taya çõktõ. Uzmanlar “Ergenekon iddiaları ters tepti ve CTP’ye za- rar verdi” görüşünde birleşiyorlar. 50 sandalyeli parlamentoda 25 milletvekiline sahip CTP’nin, 19 Ni- san seçimlerinde bu sayõyõ 15’e dü- şürmesinin büyük bir kayõp oldu- ğunu belirten uzmanlar, ekonomi ve Ergenekon’un yanõ sõra Kõbrõs so- rununun etkili olduğuna dikkat çe- kiyorlar. CTP’nin, 2005 yõlõnda “Çözüm ve AB” vizyonuyla ikti- dara geldiğini anõmsatan uzman- lar, aradan geçen 4 yõllõk sürede, çö- züm konusunda en ufak bir ilerleme olmamasõnõn CTP’ye oy kaybettir- diğini belirtiyorlar. Meclisin yüzde 36’sõnõn değişti- ği seçimlerde milletvekili adayõ olan 3 bakan liste dõşõ kaldõ. KKTC’nin en çok satan ga- zetesi Kõbrõs, “Yeni dönem hayırlı olsun” başlõğõyla ver- diği haberde, Eroğlu’nun bir- lik çağrõsõ yaptõğõna işaret et- ti. “Seçimde en büyük oy kaybına uğrayan CTP’de büyük şok yaşandığını” kay- deden gazete, CTP Genel Baş- kanõ ve Başbakan Soyer’in “AB’deki hayal kırıklığı ye- nilgiyi getirdi” sözlerini öne çõkardõ. “UBP zamanı” baş- lõğõnõ kullanan Havadis gaze- tesi, UBP’nin tek başõna mõ hü- kümet kuracağõ yoksa koalis- yonu mu deneyeceğinin merak edildiğini yazdõ. ‘Tanrı değil, CTP diriltti’ UBP’nin yayõn organõ olan Güneş gazetesi, “Efsane geri döndü” derken, CTP’nin ya- yõn organõ Yenidüzen gazete- si, “Döndük yine eskiye” baş- lõğõnõ kullandõ. “Dün Orto- doksların günüydü aslında. Hz. İsa’nın dirildiği gün... İsa dirilmedi, ama UBP di- rildi... Onu Tanrı değil, CTP diriltti” yorumunu yapan Af- rika gazetesi, “CTP tumba” başlõğõnõ kullandõ. “26’yı bul- du UBP tek başına... CTP’yi Ankara getirdi, Ankara gö- türdü” ifadelerini kullanan Afrika gazetesi, “Ne KA- DEM’e öfke, ne ‘Kõbrõs’ ga- zetesini susturmak, ne Er- genekon ne de atv yayınları CTP’yi kurtarmaya yetme- di... Ankara kanatlarını ge- ri alınca ve halk öfkesi de bu- na eklenince CTP tumba git- ti” diye yazdõ. Volkan gazetesi, “KKTC” başlõğõnõ kullandõğõ manşetin- de, “Kıbrıs Türk halkı seçi- mini yaptı; Birleşik Kıbrıs değil, KKTC” diye yazdõ. KKTC’de bir ilk BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - KKTC’de ilk kez Türkiye’deki hükümete muhalif söylemleri ile öne çõkmõş olan, Ankara’nõn Kõbrõs politikasõna karşõ duruş sergileyen bir parti genel seçimlerden zaferle çõktõ. AKP’nin seçimlerden önce doğrudan destek verdiği iki parti Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Özgürlük ve Reform Partisi’nin (ÖRP) toplam oylarõ ise yüzde 35 düzeyinde kaldõ. AKP hükümeti hem 24 Nisan 2004’teki referandumdan “evet” çõkmasõnõ sağlamak hem de Kõbrõs üzerinde istediği etkinliğini sağlamak üzere, kendisi ile aynõ yaklaşõmda olan Mehmet Ali Talat liderliğindeki CTP’yi desteklemeye başladõ. Sonuçta, Annan Planõ’na endeksli yürütülen propaganda dönemiyle gidilen seçimlerde, CTP tarihinde ilk kez yüzde 35.18’lik oy oranõyla birinci parti olarak çõktõ. CTP liderliğinde ittifaka gitmiş olan Barõş ve Demokrasi Hareketi ve Çözüm ve AB Partisi’nin oy oranõ ise yüzde 51’e ulaştõ. Kõbrõs Türk siyasi tarihinde ilk kez sol bir parti başkanlõğõnda hükümet kuruldu. AKP’nin gerek CTP iktidarõna vermekte olduğu bütün desteğe karşõn, önceki günkü seçimlerle, KKTC’deki siyasal tablo tamamen değişti. Bugüne kadar Türkiye’deki hükümetlerin işaret ettiği siyasal partiye oy verme eğilminde olan Kõbrõslõ Türkler bu kez tam tersi yaklaşõmlarõ benimsemiş olan UBP’yi sandõktan birinci parti çõkardõ. Bunda AB sürecine ilişkin taahhütlerin gerçekçi olmadõğõnõn anlaşõlmasõnõn büyük rolü olduğu belirtiliyor. Krizin yanõ sõra, seçimlerden kõsa bir süre önce gündeme gelen suçlamalarõn ve AB’yle Kõbrõs’ta çözüm konusunda bir ilerleme sağlanamamasõnõn da sonuçta etkili olduğu belirtiliyor. UBP yandaşlarõ sonucu “efsanenin dönüşü” olarak görüyor. (Fotoğraf: AP) Kouchner: Türkiye’de ifade özgürlüğüne darbe indiriliyor UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa Dõşişleri Bakanõ Bernard Kouchner, şu anda Tür- kiye’de ifade özgürlüğüne çok sert darbeler indirilmekte olduğunu be- lirterek “Türkiye’nin Avrupa Bir- liği üyeliğine kesinlikle karşı de- ğilim, ancak doğal olarak süreci eskisinden daha fazla sorguluyo- rum” dedi. Kouchner, önceki gün Canal+ televizyonunda katõldõğõ bir söyleşi programõnda Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) girmesinden yana olduğunu kaydetti ancak laik- lik konusuna da ciddi vurgu yaptõ. Sağ muhafazakâr UMP hüküme- tinin üyesi olan Kouchner, 7 Ni- san’da, Türkiye laikliğinde son za- manlarda ortaya çõkan zaaflardan ötürü uğradõğõ düş kõrõklõğõnõ vur- gulamõş ve “NATO zirvesi sıra- sında Türkiye’nin Hz. Muham- met karikatürlerinden hareketle NATO Genel Sekreterliği’ne aday Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’e karşı yaptığı şantaj beni şoke etti. Eskiden Türkiye’nin partizanıydım. Şim- di Türkiye’nin evrimini izlemek zorundayım” demişti. ‘Dine dayalı pazarlık’ Kouchner önceki gün katõldõğõ programda ise, “Kanımca Türkiye Avrupa uygarlığıyla değişik bir uy- garlık, İslam dünyasıyla Avrupa arasında zorunlu bir köprüdür” görüşünü savundu. Kouchner şu ifa- deleri kullandõ: “Türkiye benim için Fransa’dan önce kadınına seçme ve seçilme hakkını tanımış, camiyi iktidardan uzaklaştırmış la- ik bir ülkedir. Türkiye’de esas hoşuma giden boyut budur. NATO zirvesinde kullandığı di- ne dayalı bir pazarlık yönteminden ötürü şoke olmuştum. Ayrıca şu anda Türkiye’de ifade özgürlü- ğüne çok sert darbeler indiril- mektedir. Türkiye’nin AB üyeli- ğine kesinlikle karşı değilim, ancak doğal olarak süreci eskisinden da- ha fazla sorguluyorum. ” Aile faciaları üzerine idam Yemen ve Suudi Arabistan’da 2 kadõn, kocalarõnõ öldürdükleri için idam edildi. Yemenli Ayşe el Hamzi, 2002 yõlõnda eşini öldürmüş ve idam cezasõna çarptõrõlmõştõ. Kocasõnõn taciz ettiği 7 yaşõndaki kõzõnõ koruduğu savunmasõ kabul edilmeyen El Hamzi’nin çocuklarõnõn annelerini affederek idamõn önüne geçmesi de, ölen babanõn ailesi tarafõndan engellendi ve 7 çocuk annesi kadõn kurşuna dizildi. Suudi Arabistan İçişleri Bakanlõğõ, kõzõyla işbirliği yaparak eşini öldürdüğü söylenen Leyla Çemmari’nin kõlõçla başõ kesilerek idam edildiğini duyurdu. Kõzõn ise 15 yõl hapis ve 2 bin kõrbaç cezasõna çarptõrõldõğõ kaydedildi. Silahlõ soygun, tecavüz, cinayet ve uyuşturucu kaçakçõlõğõnõn idamla cezalandõrõldõğõ Suudi Arabistan’da yõlbaşõndan bu yana idam edilenlerin sayõsõ 25’e çõktõ. Gazeteler Eroğlu’nun seçimden son- ra yaptığı birlik çağrısına yer verdi. (Fotoğraf:AA) BASKI VE İŞKENCELER ATATÜRKÇÜLERİ YILDIRAMAZ AYDINLIK GÜNLER YAKIN “BALBAY ÇIKACAK YİNE YAZACAK” İSTANBUL CUMOK HAYKIRIYOR www.cumok.org ? Balbay’ın, Prof. Dr. Manisalı’nın ve ? Tüm Aydınlarımızın Yanı Başındayız! Nöbet: Pazartesi - Perşembe saat 11.00-13.00’te Cumhuriyet Gazetesi’nin Bahçesinde DUYURU Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG) Kepirtepeliler Eğitim Vakfı İstanbul Temsilciliği YKKED Kartal Şubesi Balbay’ın, Prof. Dr. Erol Manisalı’nın ve tüm aydınlarımızın yanındayız. LAİK CUMHURİYET SAHİPSİZ DEĞİLDİR! KÖY ENSTİTÜLÜLER Gün: 23 Nisan 2009 Saat: 11.00’de Cumhuriyet gazetesinin bahçesindeyiz. Silvestri İstanbul Teknik Üniversitesi öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. MARK DEANRİA 34 GT 137 Plakalõ aracõmõn ruhsatõnõ kaybettim. Hükümsüzdür. CUMA GÜNDOĞDU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle