Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Mahkemesi’nin görüldüğü yerde
tutuklanmasına karar verdiği Sudanlı Ömer el
Beşir’i, daha önceki gelişinde Çankaya’da
kırmızı halılarla karşıla.
Bu kez El Beşir adındaki vicdanı gibi yüzü de
kara adamın İslam Ekonomik ve Ticari İşbirliği
Komitesi toplantısına katılmak için İstanbul’a
gelişine Avrupa Birliği’nin gösterdiği tepkiye
-yüzünde alaylı bir gülümsemeyle- “Onlar ne
karışırmış ki… Bu ikili ziyaret değil” diyerek sert
çık!
Çankaya’daki AKP’li AB gibi ABD’nin de aynı
doğrultuda tepki gösterdiğini galiba henüz
öğrenememişti; zira öğrenseydi El Beşir’i bu
kadar sert, ‘hadi canım sen de’ye gelen içerikte
savunmazdı.
Olamazdı; çünkü, uyarı dümen suyunda
gittikleri ABD’den gelince akan sulara dur
dediklerini artık bilmeyen kaldı mı?
AB, El Beşir konusunda duyarlı.
Dönem Başkanı İsveç’in Ankara
Büyükelçisi’ni Dışişleri Bakanlığı’na gönderiyor.
Sözlü veya yazılı fark etmez, Türkiye’yi uyarıyor.
AB, üyelik müzakereleri yürüten Türkiye’nin
(hükümetten) Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin
(UCM) El Beşir hakkında aldığı karara uymasını
istiyor.
Ne diyor AB: El Beşir’in Türkiye’ye gelmemesi
istenilmelidir. Zira UCM’nin AB’yi bağlayıcı
nitelikteki kararlarına tam üyelik müzakereleri
yürüten Türkiye de uymak zorundadır!
Çankaya’daki AKP’linin sonuçta El Beşir’i
korur nitelik içeren yanıtını Dışişleri Bakanlığı
diplomatik birtakım gerekçelere dayandırıyor.
Toplantıyı Türkiye organize etmiyor… İKÖ
ülkesi devlet başkanlarına yapılan daveti
değiştirmez.. ve sonuç: Türkiye UCM’ye taraf
değildir.
Peki ama; UCM’ye üye olmamak uluslararası
soykırım suçlusu El Beşir’e el bebek gül bebek
muamelesi yapmayı gerektirir mi?
Üye olduğun kulübün koşullarına uyacaksın
veya ya bu deveyi güdecek, ya da bu diyardan
gideceksin derler adama ama…
...bizimkiler yarın öbür gün AB’yi de ABD’yi
de memnun edecek dayatmalardan bir ikisine
şapkayı çıkarır, El Beşir olaylarını
unutturacaklarını sanırlar.
İnsanın sorası geliyor: AB ile Türkiye arasında
kriz çıkıyor. Kel başına saç ektirerek bir ara
hayli magazinleşen AB’den sorumlu Devlet
Bakanı Bay Egemen Bağış nerede?
Bugün diplomatik gereklere sığınarak üstü
örtülen, Türkiye’yi Batı’dan kopararak İslam
ülkeleri arasında yer almaya yönelen
uygulamaların aslı astarı nedir, kuşku olmasın
bir gün mutlaka ayrıntılarıyla ortaya çıkacaktır.
Dün söyledik, bugün de yineleyelim. AKP
iktidarından gittikten sonra bugün alkışlanan ya
da korku, baskı nedeniyle çoğu görmezlikten
gelinen kimi icraatıyla ilgili allı pullu dosyalar
piyasaya sürülecektir.
Gün gelecek, kişisel dosyalar açılacak; bugün
telekulaktan yakınan medyanın malum
nedenlerle üzerinde durup gürültü
koparamadığı, örneğin RTE ile yakın dostu,
işadamı Remzi Gür arasındaki mangırsal
konulu telefon konuşmasında sözünü ettikleri
ilişkilerin içeriği daha da derinlemesine
incelenecek.
Türkiye’de yaşanan siyasal dönüşümü, AB
ve ABD medyası artık yadsıyamıyor.
Fıkrayı belki bilirsiniz: Yabancı Türkiye’deki
gelişmeleri ballandıra ballandıra anlatan Türk’ün
her sözünü inşallah diye onaylıyor.
“Türkçeyi hayli öğrenmişsiniz” diyen Türk’e;
yabancının, “Türkler olmayacak her şeyin başına
bir inşallah koyuyorlar” dediği gibi:
Dinci, yalaka, yandaş dışındaki medyamız
Batı medyası gibi inşallahhhh “gidişatı” bir gün
algılar!
SAYFA 8 KASIM 2009 PAZARCUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
/IŞIL ÖZGENTÜRK
Yõllar önce gazetelerde okumuştum,
Türk mafyasõndan biri bir diğerini şöy-
le tehdit ediyordu: “Seni mermi
manyağı yapacağım!”
Adam dediğini yaptõ mõ bilemiyo-
rum ama.. biz, bu topraklarda yaşa-
yanlar en âlâsõndan birer “gündem
manyağı” olup çõktõk.
Türkçesi şu, hepimiz büyük bir tõ-
marhanede yaşõyor gibiyiz. Şimdi
yetmiş milyonluk tõmarhanede biraz
dolaşalõm.
Kendimden başlayayõm, evde pey-
nir bitmiş, doğru markete gidiyorum;
o da ne.. bende bir şüphe bir şüphe..
ya alacağõm peynir, genetiği değişti-
rilmiş yemlerle beslenen ineklerin
sütünden yapõlmõşsa? Tam bir bul-
maca, acaba hangi marka peynir da-
ha güvenilir? Peynir reyonunun önün-
de epey vakit harcõyorum. Ve karar ve-
riyorum, bu işe kafayõ takarsam, zo-
runlu bir açlõk grevi beni bekliyor. Du-
rumu benden daha vahim olanlar var;
gencecik bir anne, marka marka
sütün satõldõğõ rafõn önünde dur-
muş, sütlerin içinde neler oldu-
ğunu tek tek okumaya çalõşõyor.
Derdi üç yaşõndaki çocuğuna
sağlõklõ süt içirmek; bu kadar
masum bir isteği var ama gel gör
ki, genetiğiyle oynanmõş besinler
sõr gibi saklanõyor.. o da deli da-
na gibi çaresizlik içinde dönüp
duruyor.
Hani şeytan diyor ki, şüphelendiğin
bir besin maddesini al, paraya kõy, la-
boratuvarlarda incelet; ardõndan, çõkan
sonucu ilan vererek gazetelerde ya-
yõmla ve ardõndan da devlet sõrlarõnõ
ifşa ettiğin için hapse gir. Şeytan bu-
nu diyor!
İki orta yaşlõ beyefendi, çeşit çeşit
meyve sularõnõn sergilendiği rafõn
önünde durmuş, meyve suyu kutula-
rõnõn üstündeki mi-
ni minnacõk satõr-
larõ okuyup, “Bun-
da mısır şekeri
var”, “Bunda da
mısır şekeri var”
diyerekten acayip
bir iş yapõyorlar.
Birden birisi diğe-
rine nutuk atmaya
başlõyor, kulak kabartõyorum: “Bak
kardeşim” diyor, “Irak’taki Ame-
rikan askerlerine meyve suyu biz-
den gidiyor, Amerikalılar bunları
tatlandırmak için şekerpancarı ya
da şekerkamışından yapılmış şeker
kullanılmasını şart koşmuşlar; gen-
leriyle oynanmış mısır şekeri de
bize kalmış. Yani, onlara mutluluk
yolları.. bize kurşunlar.”
Aman aman, bir mermi manyağõ ol-
mamõz eksik kalmõştõ...
Dünyada gerçekten böyle bir ülke
yok. Başbakan “Ben aşı olmam”
dedi ya, hacõ adaylarõ bunda bir hik-
met olduğunu düşünüp “Aşı olma-
yız!.” diye baş kaldõrdõlar, iyi de ol-
du.. hükümet, çocuklardan önce onlarõ
aşõlamaya koşmuştu; neyse ki, Baş-
bakan’õn aşõyõ reddetmesi epeyce bir
aşõ artmasõna neden oldu, bundan
böyle herhalde çocuklara sõra gelir.
Bu arada, gündeme mermi değil ha-
van topu etkisiyle düşen õslak imza ku-
rumaya başladõ ve yeni gündem
maddeleri yolda.
Demokratik açõlõmõn 10 Kasõm’da
Millet Meclisi’ne getirilmesi şimdiden
ufak çaplõ fõrtõnalarla kendini hisset-
tirmeye başladõ bile.
Al sana bir havan topu daha! Dün-
yanõn, çocuk katili, bebe katili ilan et-
tiği Sudan lideri Ömer el Beşir, İs-
tanbul’da yapõlacak İSEDAK top-
lantõsõna katõlacak. AB bize, “AB’nin
dış politikasıyla aynı çerçevede dav-
ranma” sözümüzü anõmsattõ, Cum-
hurbaşkanõmõz da “Bu konuya kim
karışır ki, ne karışır ki!” diye hepi-
miz adõna AB’ye sunturlu bir yanõt
verdi. Yahu böyle bir adamõn ülkeme
gelmesine, törenle karşõlanmasõna
ben karşõyõm. Sen kimsin, sus baka-
lõm! Sõraya geç şöyle.. tõmarhanede sa-
yõm yapõlacak!
Bir, iki, üç!..
“Hey! Yeryüzünün bütün gün-
dem manyakları birleşin!”
Kim o, neden öyle bağõrõyor?
Gündem dışı bir not: Nihayet
yavruların yavrusu Güler Zere ser-
best bırakıldı. Dilerim sevdikleriy-
le uzun bir ömür sürer, seni öpü-
yorum sevgili kızım.
isilozgenturk gmail.com
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 8 Kasım
Oslo Y 3
Helsinki Y 5
Stockholm B 6
Londra Y 10
AmsterdamB 8
Brüksel B 8
Paris Y 9
Bonn B 7
Münih B 8
Berlin B 10
Budapeşte Y 13
Madrid Y 16
Viyana Y 8
Belgrad Y 14
Sofya Y 18
Roma Y 17
Atina Y 21
Zürih Y 8
Moskova Y 5
Aşkabat PB 14
Taşkent Y 6
Bakû P 16
Bişkek Y 8
Tiflis Y 14
Kahire B 28
Şam B 25
İstanbul PB 19
Edirne Y 22
Kocaeli PB 26
Çanakkale Y 19
İzmir Y 20
Manisa Y 21
Denizli Y 22
Zonguldak PB 21
Sinop PB 20
Samsun PB 25
Trabzon PB 22
Giresun PB 20
Ankara PB 20
Eskişehir PB 19
Konya PB 20
Sıvas PB 18
Antalya Y 5
Adana PB 26
Mersin PB 26
Diyarbakır S 21
Şanlıurfa PB 22
Mardin PB 20
Siirt PB 21
Hakkâri PB 15
Van PB 15
Kars S 13
Yurdun kuzey iç ve
doğu kesimleri parçalı ve
çok bulutlu, Ege, Batı
Akdeniz, Edirne, Ça-
nakkale, Balıkesir ile ge-
ce saatlerınde Ankara,
Bolu ve Eskişehir çev-
releri sağanak ve gök-
gürültlü sağanak yağış-
lı, diğer yerler az bulut-
lu geçecek. Hava sıcak-
lığında önemli bir deği-
şiklik olmayacak. Kara-
deniz’de doğu ve gü-
neydoğudan Batı Kara-
deniz’in batısı akşam
güneybatıdan 2 ila 4,
Doğu Akdeniz’de ku-
zeydoğudan 3 ila 5 kuv-
vetinde esecek.
Gündem Manyağı Olduk
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Adalet Bakanlõğõ’nõn
Ergenekon savcõlõğõna, soruşturulmala-
rõ Yargõtay’õn yetkisinde olan birinci sõ-
nõf yargõç ve savcõlarõ soruşturmasõ için
“emir” verdiği ortaya çõktõ. Ergenekon
savcõlõğõnõn, soruşturulmalarõ istenen
yargõçlarõn “birinci sınıfa ayrılmış ve
çoğunun ağır ceza merkezlerinde gö-
revli olması” nedeniyle bunu yapa-
mayacaklarõnõ bakanlõğa iletmelerine
karşõn, bakanlõk bu konuda õsrarcõ oldu.
Adalet Bakanlõğõ, Ergenekon savcõlõğõ-
na yargõçlarõ “sıfatlarına bakmaksızın
soruşturup sonucunu bildirmesi” ta-
limatõ verdi.
Cumhuriyet’in ulaştõğõ belgelere
göre Ergenekon soruşturmasõna birinci
sõnõf yargõç ve savcõlarõn da “dahil
edilmesi” için Adalet Bakanlõğõ yoğun
çaba içine girdi. Bu çaba, Ergenekon sav-
cõlõğõ ile Adalet Bakanlõğõ’nõn arasõnda
geçen yõldan bugüne kadar süren yazõş-
malara yansõdõ. Tartõşmalõ süreç şöyle ge-
lişti:
Ergenekon soruşturmasõ sõrasõnda ya-
põlan aramalarda bulunduğu belirtilen ki-
mi belgelerde bazõ yargõç ve savcõlarõn
isimleri de yer aldõ. Bunun üzerine İs-
tanbul Cumhuriyet Başsavcõ Vekili Tu-
ran Çolakkadı, Adalet Bakanlõğõ’na
gönderdiği “2008/1763 B.M” sayõlõ ve
14 Ağustos 2008 tarihli yazõda, “Bu bel-
gelerin delil olarak hangi vasıf ve
mahiyette bulunduğu gibi hususlar
tahlil edilmeksizin, tamamen ilgili ve
yetkili makamlar tarafından değer-
lendirilebilmesi için olduğu gibi gön-
derilmiştir” dedi.
Daha sonra dönemin Adalet Bakanõ Mehmet Ali
Şahin, kendisinin 5 Eylül 2008 tarihli oluruyla,
“gizli tanık ifadaleri, Osman Akyıldız adıyla gön-
derilen elektronik mektup ve İP Genel Merke-
zi’nde bulunan CD’de adı geçen hâkim ve sav-
cıların” Adalet Müfettişliği’nce incelenmesi ve de-
lil elde edildiğinde de soruşturmaya geçilmesine vi-
ze verdi. Adalet müfettişlerinin istemi doğrultusunda
da yargõç ve savcõlarõn telefonlarõ dinlemeye ve iz-
lemeye alõndõ.
Adalet başmüfettişleri yaptõklarõ incelemenin ar-
dõndan düzenledikleri 19 Ocak 2009 tarihli tuta-
nakla, Türkiye’nin değişik bölgelerinde görev ya-
pan birinci sõnõf hâkim ve savcõlarõn eylemlerine
ilişkin dosyanõn İstanbul Özel Yetkili Başsavcõ Ve-
killiği’ne devrine karar verdi.
Özel yetkili savcõlõk da “2009/270 Soruşturma”
sayõlõ ve 20 Nisan 2009 tarihli fezlekeyi Adalet Ba-
kanlõğõ’na gönderdi. Ergenekon savcõlõğõ, fezlekede
“... Yapılan inceleme sonucunda,
mevcut delillere göre cumhuriyet
başsavcılığımızca soruşturmanın
yürütülmesinin mümkün bulun-
madığı, bu konuda gereğinin Ada-
let Bakanlığı Ceza İşleri Genel Mü-
dürlüğü’nce yapılmasının gerektiği
kanaatine ulaşılmıştır” görüşünü or-
taya koydu. Savcõ Ercan Şafak ve Fi-
kret Seçen fezlekede şu dikkat çeken
değerlendirmeyi yaptõ:
“(CMK’nin 250. maddesindeki
suçların işlenmesi halinde) Adı ge-
çen yargı mensuplarının tamamının
birinci sınıfa ayrılmış ve çoğunun da
ağır ceza merkezlerinde görevli ol-
ması, keza fiillerinin suç teşkil etmesi
halinde bu suçları görevle ilgili ve gö-
rev sırasında işlediklerinin anlaşıl-
ması... CMK’nin 250. maddesinde-
ki suçlardan birini işledikleri yo-
lunda yeterli delil bulunmaması na-
zara alındığında, soruşturma evra-
kının gereğinin takdir ve ifası için
Adalet Bakanlığı’na gönderilmesi ge-
rekmektedir.”
Başsavcõlõğõn, değişik kentlerde gö-
rev yapan yargõç ve savcõlarõ soruştu-
ramayacağõna ilişkin fezlekesine Ada-
let Bakanlõğõ’nõn yanõtõ “sert” oldu.
Adalet Bakanõ adõna Ceza İşleri
Genel Müdür Yardõmcõsõ Çetin Şen
imzasõyla İstanbul Cumhuriyet Baş-
savcõ vekilliği’ne gönderilen yazõda,
Ceza Muhakemesi Kanunu değerlen-
dirilerek, hâkim ve savcõlara yönelik
“İddia edilen Ergenekon terör ör-
gütüne üye olmak ve bilerek bu ör-
güte yardım etmek suçlarından so-
ruşturmanın suçu işleyenin sıfatına
bakılmaksızın ilgili cumhuriyet baş-
savcılığınca yürütüleceği açıkça anlaşılmakta-
dır” denildi. Bakanlõğõn yazõsõnda, işlem sonu-
cunun da Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne bildi-
rilmesi istendi. Bakanlõğõn soruşturulmasõnõ iste-
diği yargõç ve savcõlar listesinde, Ergenekon kap-
samõnda bulunan belgelerde ismi geçmeyenlerin de
yer almõş olmasõ dikkat çekti. Listede yer alan sav-
cõ ve yargõçlarõn çoğu, iktidarõ rahatsõz eden so-
ruşturma ve mahkeme kararlarõna imza atan isim-
ler olarak öne çõktõ.
Bakanlık: Yargıyı da soruşturun
İlhan Erdost anõldõ
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - 12 Eylül as-
keri yönetimi döneminde,
Mamak Askeri Ceza-
evi’nde dövülerek öldürü-
len yayõncõ İlhan Erdost,
öldürülüşünün 29. yõlõnda
Karşõyaka Mezarlõğõ’ndaki
gömütü başõnda anõldõ.
Askeri yönetim sürecin-
de, 7 Kasõm 1980 günü
dövülerek öldürülen ya-
yõncõ İlhan Erdost için ger-
çekleştirilen anma törenine,
Erdost’un eşi Gül Erdost,
kõzlarõ Alaz ve Türküler
Erdost, ağabeyi Muzaf-
fer İlhan Erdost, eski CHP
milletvekili Mustafa Ga-
zalcı, eski İnsan Haklarõ
Derneği Başkanõ Hüsnü
Öndül, yazar Vahap Er-
doğdu, avukat Halit Çe-
lenk, eşi Şekibe Çelenk,
Ankara CUMOK adõna
Haluk Yalvaç, Ziraat Mü-
hendisleri Odasõ’ndan Tev-
fik Kızgınkaya, Devrimci
78’liler Federasyonu adõna
Hüseyin Esentürk, avukat
Nevzat Helvacı, yayõncõ
Remzi İnanç, İlhan Er-
dost’un kucağõnda can ver-
diği Ali Cemal Türkmen
katõldõ. Törende yapõlan
konuşmalarda, İlhan Er-
dost’un öldürülmesinin an-
lamõ üzerinde duruldu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur-
may Başkanlõğõ’nõn “İrtica konusunda faa-
liyet gösteren internet sitelerini Başbakan-
lık’ın bilgisi dahilinde izliyoruz” şeklinde-
ki açõklamasõ üzerine Başbakanlõk, Genel-
kurmay’dan bilgi istedi. Başbakanlõk’õn iste-
ği üzerine açõklama yapan Genelkurmay
Başkanlõğõ, sitelere ilişkin Başbakanlõk di-
rektifinin 2000 yõlõna ait olduğunu açõkladõ.
Genelkurmay Başkanlõğõ Adli Müşaviri
Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu, Haftalõk Bilgi-
lendirme Toplantõsõ’nda elektronik posta ara-
cõlõğõyla medyaya gönderilen ve Türk Silahlõ
Kuvvetleri’nin (TSK) irticayla mücadele
kapsamõnda takibe aldõğõ internet sitelerinin
sõralandõğõ ihbar mektubuyla ilgili sorularõ
yanõtlamõştõ. Çubuklu, “Türk Silahlı Kuv-
vetleri’nin Başbakanlık’ın ilgili plan ve di-
rektifleri çerçevesinde irticai ve bölücü
tehdit unsurlarını izlemek üzere kurul-
muş, işletilmiş internet siteleri bulunmak-
tadır” demişti. “Başbakanlık’ın direktifi
sadece Genelkurmay Başkanlığı’nı mı,
tüm kamu kurum ve kuruluşlarını mı
kapsıyor” sorusuna ise Çubuklu, “Tabii
tüm kamuyu” yanõtõnõ vermişti. Bu açõkla-
malarõn ardõndan Genelkurmay’dan “Böyle
bir direktifin kimin tarafından verildiği”
hakkõnda bilgi isteyen Başbakanlõk’a Genel-
kurmay’dan yanõt geldi. Genelkurmay Baş-
kanlõğõ’ndan yapõlan açõklamada, Genelkur-
may Başkanlõğõ tarafõndan düzenlenen top-
lantõda, “irticai ve bölücü tehdit unsurları-
nı izlemek üzere kurulmuş, işletilmiş in-
ternet siteleriyle” ilgili direktifin 2000 yõlõ-
na ait olduğu belirtildi. Açõklamada, “Söz
konusu internet siteleri 2007 tarihli, 5651
sayılı yasaya uyum sağlamak maksadıyla
yeniden düzenlenmiş ve daha sonra tü-
müyle iptal edilmiştir” denildi.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - 2802 sayılı Hâkimler ve Sav-
cılar Kanunu’nun 90. maddesin-
de, “...birinci sınıfa ayrılmış olan-
larla ağır ceza mahkemeleri heye-
tine dahil bulunan hâkim ve cum-
huriyet savcılarının son soruştur-
maları Yargıtay’ın görevli ceza
dairesinde görülür. Birinci fıkra
dışındaki hâkim ve savcıların son
soruşturmaları, yargı çevresi için-
de bulundukları ağır ceza mahke-
mesinde yapılır” hükmü yer alı-
yor. Anayasa Mahkemesi’nin Ku-
ruluş Kanunu’nun 55. maddesin-
de, başkan ve üyelerinin görevle-
rinden doğan veya görevleri sıra-
sında işledikleri kişisel suçların-
dan soruşturma açılmasının Ana-
yasa Mahkemesi kararına bağlı
olduğu hüküm altına alınıyor.
Yasada, Anayasa Mahkemesi
başkan ve üyelerinin şahsi suçla-
rında ise, Yargıtay üyelerinin şah-
si suçlarına ilişkin hükümlerin uy-
gulanacağı belirtiliyor.
Yargıtay Yasası’nın “Kişisel ve
görevle ilgili suçlar” üst başlıklı
46. maddesinde, “Yargıtay Birinci
Başkanı, birinci başkanvekilleri,
daire başkanları, üyeleri, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargı-
tay Cumhuriyet Başsavcı Vekili-
nin görevleriyle ilgili veya kişisel
suçlarından dolayı haklarında so-
ruşturma yapılabilmesi Birinci
Başkanlık Kurulu’nun kararına
bağlıdır. Ancak, ağır cezayı gerek-
tiren suçüstü hallerinin hazırlık ve
ilk soruşturması genel hükümlere
tabi” deniliyor. Yasada, “Hakla-
rında inceleme ve soruşturma ya-
pılacakların, inceleme ve soruş-
turma mercilerinin tayininde son
görev ve sıfatları esas alınır” dü-
zenlemesi yer alıyor.
2802 SAYILI YASANIN
90. MADDESİ
Genelkurmay’dan yanıt:
Sitelere
ilişkin direktif
2000 yõlõna ait