Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
8 AĞUSTOS 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Rota Belli...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül gerçekten de-
mokrasiyi, özgürlükleri, evrensel kukuku, eşitli-
ği savunuyor mu?
Göcek köylerinde dinlenen Gül’ün gülümse-
mesi, ağırbaşlı tavrı inandırıcı mı?
Gül, 21 üniversiteye rektör atadıktan sonra sa-
nırım rahatlayıp bir “oh” çekti ve Ankara’dan Da-
laman’a uçup oradan Göcek’e gidip, bilmem kaç
metre boyundaki yatla Güney Ege’nin mavi su-
larına yelken açtı...
Göcek benim çok sevdiğim bir doğa harika-
sıdır... Koyları ve bükleri çok güzeldir... Üstelik
yağmalaya yağmalaya bitmemiştir...
70’li yıllarda İzmir’den yola çıkıp Fethiye’ye
uzanırdım...
O yıllar İzmir-Fethiye yedi sekiz saat sürerdi...
Güney Ege bir yaşam sevinci verir insana.
Bodrum’dan başlayan mavi yolculuk elbet ilk
akla gelendir...
Binlerce yıllık tarih ve kültürün izleriyle yaşar
o yörenin insanları. Aşkı, sevinci, hüznü bir baş-
ka yaşar.
Aslında rektör atamalarını yazacağım... AKP’nin
kendi kadrolarını nasıl kurduğunu, AKP’den mil-
letvekili adayı olanların nasıl rektör atandığını an-
latacağım...
Ben rektör atamalarını düşünürken, Halikarnas
Balıkçısı’nın “Arşipel” kitabını anımsadım. Şadan
Gökovalı’nın hazırladığı kitapta Cevat Şakir, bü-
yük düşünür Platon’dan söz ederken özellikle Ana-
dolu’da felsefenin, kadınların da katıldığı dü-
şünsel bir konu olduğunun altını çizer...
Üç bin yıl önce Anadolu’da kadın, yaşamın her
alanında vardı...
Peki ya şimdi?..
Eğer AKP’liyseniz tüm kapılar ardına dek açı-
lır.
Prof. Dr. Ayşe Jale Saraç, 22 Temmuz se-
çimlerinde Dicle Üniversitesi’ndeki görevinden
istifa edip AKP’den milletvekili adayı olmuştu. Se-
çilemedi ve yeniden görevine döndü.
Rektör seçimlerine katılan Saraç, sandıktan
üçüncü çıktı. YÖK onu ikinci sıraya taşıdı, Abdullah
Gül de rektör olarak atadı.
Dokuz Eylül Üniversitesi’ndeki oylamada Prof.
Dr. Sedef Gidener oyların büyük çoğunluğunu al-
dı. Cumhurbaşkanı, oyların yüzde 15’ini alan Prof.
Dr. Mehmet Füzün’ü rektörlüğe atadı.
Bu ayrımcılık değil mi?
Olur mu hiç!
Cumhurbaşkanı demokrattır, eşitlikçidir.
Ayrımcılık yapmaz...
Burada bir anımsatma yapmam gerekir sevgi-
li okur...
Oyların yüzde 15’ini alan Mehmet Füzün’ün
kardeşi Manisa’nın Akhisar AKP İlçe Başkanı’ydı.
Gördünüz mü yansız olması gereken Cum-
hurbaşkanı Abdullah Gül’ün ne denli demokrat
ve özgürlükçü olduğunu...
Rektör atamalarına bakıldığında tarikatların, Mil-
li Görüş bahçesinde yetişenlerin etkili olduğu-
nu açık biçimde görebilirsiniz...
AKP üniversitelerde kadrolaşıyor...
Her şey aşama aşama..
Bizim Soros’un Çocukları, liberal tosuncuklar
ne diyor AKP’nin örgütlenmesine?
Demokrasi ve özgürlükler adına alkışlıyorlar...
Akdeniz Üniversitesi’nin eski rektörü Prof. Dr.
Mustafa Akaydın’ın şu sözlerine kulak verin:
“İşgal edilen makam Atatürk’ün kullandığı ma-
kamdır. Saygıdeğer makamdır. Cumhuriyet dev-
rimi ve ilkelerini savunmanın faturasının bana ke-
sildiğini düşünüyorum.”
Aydınlanma devrimini savunmak suç bugün
ülkemizde...
Suçlu olmak salt Ergenekon’dan gözaltına alı-
nıp tutuklanmak ya da salıverilmek değil...
Dikkat edin başınıza her şey gelebilir...
İşadamı ya da sanayiciyseniz AKP iktidarıyla iyi
geçinmeniz gerekir... Eğer geçinmezseniz mali-
ye denetçileri sabah akşam kapınızdadır...
Türkiye böyle bir dönemi hiç yaşamadı...
Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki örgütlenme orta-
da...
Sosyaldemokrat Halk Partisi (SHP) “Laiklik
Karşıtı Eylemler Katoloğu”nun üçüncüsünü ha-
zırladı...
Ankara’da üstgeçit köprülerin üzerine asılan
pankartta ne yazıyor?
Gelin birlikte okuyalım:
“Başörtüsü Allahın emridir...”
Açık lise sınavlarına kara çarşaf, sarık ve cüp-
peyle giren öğrenciler, Ege’nin her yerinde kuru-
lan tarikat kampları ve rektör atamaları...
Artık “nereye gidiyor Türkiye” sorusunu sor-
muyorum.
Gidilen yer belli... Rotayı ABD ve AB çizmiş:
İslam devleti...
[email protected]
Faks numaramız: 02126 343 72 69
MEB’e
vekaleten
atama
ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) - Milli
Eğitim Bakanlõğõ
(MEB) Personel
Genel Müdürlüğü’ne
Necmettin Yalçõn
vekaleten atandõ.
Edinilen bilgiye göre,
eski Personel Genel
Müdürü Remzi
Kaya’nõn Müsteşar
Yardõmcõlõğõ’na
atanmasõ dolayõsõyla
Personel Genel
Müdürlüğü’ne,
Çõraklõk ve Yaygõn
Eğitim Genel
Müdürü Necmettin
Yalçõn getirildi.
Yalçõn’õn yerine ise
Özel Eğitim
Rehberlik ve
Danõşma Hizmetleri
Genel Müdür
Yardõmcõsõ Mehmet
Can vekaleten
görevlendirildi.
USİAD’dan
açıklama
İstanbul Haber
Servisi - Ulusal
Sanayici ve
İşadamlarõ Derneği
(USİAD) Kurucu
Üyesi Ümit Ülgen,
USİAD’õ hedef alan
ve AKP’ye yakõnlõğõ
ile bilinen basõn
kuruluşlarõnda
yayõmlanan “Ulusalcõ
Dernekler Bölücü
Çõktõ” başlõklõ
haberlerle ilgili
“ahlaksõzca atõlmõş
bir iftiradõr”
değerlendirmesinde
bulundu. Ülgen dün
yaptõğõ yazõlõ
açõklamada,
Türkiye’nin
bağõmsõzlõğõnõ ve
laik, demokratik,
çağdaş ve Atatürkçü
çizgisinden
uzaklaşmamasõ için
görüşlerini
açõkladõğõnõ
belirterek “Bu başlõğõ
ve iftirayõ atanlar
ülkenin çõkarlarõnõn
korunmasõ için siz ne
yaptõnõz? Çamur
atarak iz
bõrakamayacaksõnõz.
Bizleri korkutup
sindiremeyeceksiniz”
dedi.
HAYAT TV
yeniden
yayında
ANKARA
(ANKA) - Roj
TV’ye görüntü
desteğinde
bulunduğu
gerekçesiyle yayõnõ
durdurulan Hayat
Televizyonu, 22
günlük kapatmanõn
ardõndan yeniden
yayõnda. İçişleri
Bakanlõğõ ve
RTÜK’ün Türksat’õ
uyarmasõnõn ardõndan
15 Temmuz’da
uydudan yayõnõ
durdurulan Hayat
Televizyonu, önceki
akşam saat 21.00
sõralarõnda yeniden
yayõna başladõ. Hayat
TV’den yapõlan
açõklamada, yayõn
durdurma kararõnõn
geri alõndõğõ ve Hayat
Televizyonu’nun
yeniden yayõna
geçebileceği
bilgisinin, Türksat
tarafõndan
kendilerine
bildirildiği belirtildi.
Okullara ibadethaneAKP’li Edibe Sözen, Almanya Yasasõ’ndan birebir hazõrladõğõ yasa
tasarõsõ taslağõna okullara ibadethane ve gençleri fişlemeyi ekledi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Edi-
be Sözen’in hazõrladõğõ “Gençleri
Koruma Yasası” taslağõnda “por-
nografik yayın” satõn alanlarõn fiş-
lenmesi yolu açõlõrken, okullarda “her
dine mensup öğrenciler için iba-
dethane kurulması” önerildi. Ancak
Sözen’in, Alman Gençleri Koruma
Yasasõ’ndan neredeyse “bire bir”
kopyaladõğõ taslağa, Almanya’daki
yasada olmamasõna karşõn, pornogra-
fik yayõn satõn alanlarõn fişlenmesi ve
“her seviyedeki okulda, her dine
mensup öğrenciler için ibadethane
açılması” zorunluluğu getirmesi dik-
kat çekti.
Edibe Sözen’in, Almanya’daki
“Gençleri Koruma Yasası”ndan esin-
lenerek hazõrladõğõnõ ifade ettiği yasa
taslağõ, pornografik yayõnlarõn ancak
TC kimlik numarasõ bilgileri ve imza
karşõlõğõnda satõşõnõ öngörürken, genç-
lerin sağlõklõ ve dengeli yetişebilmesi
için de “her seviyedeki okulda, her
dine mensup öğrenciler için iba-
dethane kurulması” yükümlülüğü
getiriyor.
Bu düzenleme yasalaşõrsa, anaoku-
lundan, üniversiteye kadar her okula,
cami ve mescit yapõlmasõ zorunluluğu
getirilmiş olacak. Yasa önerisi 16 ya-
şõnõ doldurmamõş çocuk ve gençlerin
saat 22.00’den sonra lokanta ve res-
toranlara girişini de yasaklõyor. Ayrõ-
ca 18 yaşõndan küçük gençlerin de ka-
muya açõk disko, müzikhol, tavernalara
giremeyeceği öngörülüyor.
Almanya’da yasada yok!
Almanya’daki düzenleme, Türki-
ye’de çeşitli yasalarda da bulunan
izinsiz ses ve görüntü CD’si kopyala-
maya ilişkin hükümlerin yanõ sõra 18
yaşõndan küçük gençlerin giremeye-
cekleri mekânlara ilişkin düzenleme-
leri kapsõyor. Alman yasasõnda öngö-
rülen birçok hüküm, Küçükleri Muzõr
Neşriyat’tan Koruma Yasasõ, alkollü iç-
ki satõşõ ve tütün ve tütün ürünlerinin
satõşõnõ düzenleyen yasalarla Türki-
ye’de de uygulanõyor. Ancak Sözen,
neredeyse satõr satõr aldõğõ Alman
Gençleri Koruma Yasasõ’na iki önem-
li düzenlemeyi ekliyor. Bunlardan bi-
rincisi “her seviyedeki okula, her di-
ne mensup öğrenciler için ibadet-
hane kurulması” zorunluluğu geti-
rilmesi. Buna göre anaokulundan üni-
versiteye kadar, her seviyeden okula,
cami, mescit, cemevi, kilise, havra ku-
rulmasõ gerekecek. Taslağõn bir başka
önemli düzenlemesi ise pornografik ya-
yõn yapan dergilerin satõşõyla ilgili. Tas-
lakta, mevcut uygulamada da “poşet-
te” satõlan pornografik yayõnlarõ alan-
lar teker teker fişlenecek. Çünkü bu ya-
yõnlar ancak TC kimlik bildirimi ve im-
za karşõlõğõ satõlabilecek.
Sözen’den savunma
Edibe Sözen ise yaptõğõ açõklamada,
AB sürecine hazõrlõk yapõlmasõ ama-
cõyla bu düzenlemeyi gündeme getir-
diğini ileri sürdü. Sözen, “Bunun da-
ha çok azınlıkları ilgilendirdiğini, bir
zorunluluk değil de okulların mü-
tevelli heyetinin bir sorumluluk ala-
nı olarak değerlendirilmesi gerek-
tiği” görüşünü savundu. Sözen, birçok
Avrupa ülkesinde ibadethane özgür-
lüğünün uygulandõğõnõ ileri sürdü.
D
üzenleme yasalaşõrsa,
anaokulundan, üniversiteye kadar
her okula, cami ve mescit
yapõlmasõ zorunluluğu getirilmiş olacak.
Yasa önerisi 16 yaşõnõ doldurmamõş çocuk
ve gençlerin saat 22.00’den sonra lokanta
ve restoranlara girişini de yasaklõyor.
Ayrõca 18 yaşõndan küçük gençlerin de
kamuya açõk disko, müzikhol, tavernalara
giremeyeceği öngörülüyor.
CHP’den
tepki
AKP’li Sözen’in girişimine
CHP İzmir Milletvekili Canan
Arıtman’dan sert tepki geldi.
Alman Gençlik Koruma Yasa-
sõ’nõ daha önce
kendisinin de
incelediğine
dikkat çeken
Arõtman, o ya-
sada ibadetha-
ne kurulmasõna
dönük bir dü-
zenleme olma-
dõğõna dikkat
çekti. Arõtman,
“Benim algıladığım şudur; bu
gençleri fişleme yasasıdır. Bu
AKP’nin bakış açısını da or-
taya koyuyor. Eğer gençleri,
çocukları korumak istiyorlar-
sa, önce taraf olduğumuz BM
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin
yükümlülüklerini yerine ge-
tirsinler” dedi. Okullarda iba-
dethane açõlmasõnõn gençleri,
çocuklarõ Müslüman, Hõristi-
yan, Alevi-Sünni gibi ayrõşma-
lara götüreceğine dikkat çeken
Arõtman, bu uygulamanõn laik
Cumhuriyet ilkeleriyle bağdaş-
mayacağõnõ vurguladõ.
CHP İstanbul Milletvekili ve
TBMM Milli Eğitim Gençlik ve
Spor Komisyonu Üyesi Nur
Serter ise tepkisini, “AKP’nin,
laiklik karşıtı odak olarak be-
lirlenmesinden
sonra, böyle
bir yasa tekli-
finin gündeme
getirilmesinde-
ki cürete hay-
retler içinde
kaldım” sözle-
riyle dile getir-
di. Okullara iba-
dethane açõlma-
sõnõn hem anayasa, hem de mil-
li eğitimle ilgili yasa ve yönet-
meliklere aykõrõ olduğuna dikkat
çeken Serter, “Ayrıca Türki-
ye’de cami sayısının okul sa-
yısından çok fazla olduğu ger-
çeğinden hareketle, böyle bir
talebin olmadığı da açık” dedi.
Serter, “AKP zannediyorum,
muhafazakâr, hatta anti laik
hazırlıklarla, seçim öncesinde
kendi tabanına mesaj verme-
ye çalışıyor. Ayrıca, 16 yaşın-
dan küçük çocukların lokan-
talara alınmaması, ailelere bü-
yük bir müdahaledir ve yine
bu da uygulanamaz bir hü-
kümdür” dedi.
Fethullahçõ okula protesto
Sözen
Arıtman
Serter
Başbakanlõk Özürlüler Yüksek Kurulu üyesinden cin tarifli kitap tüyler ürpertiyor
‘Kreşlerde dini içerikli
manevi bakõm yapõlsõn’
FIRAT KOZOK
ANKARA - Başbakanlõk’a bağlõ
Özürlüler Yüksek Kurulu Üyesi Prof.
Dr. Ali Seyyar’õn kaleme aldõğõ “Sos-
yal Hizmetlerde Manevi Bakım”
adlõ kitap tüyler ürpertiyor. Kreş, ço-
cuk yuvasõ, cezaevleri, õslahevleri, sõ-
ğõnma evleri, kadõn ve çocuk mahke-
meleri gibi yerlerde dini içerikli “ma-
nevi bakım” yapõlmasõnõ isteyen Sey-
yar, “cin”leri de “mümin cinler” ve
“kâfir cinler” olarak ikiye ayõrõyor.
Prof. Dr. Seyyar, özürlülere, “Bu du-
rumunuz ilahi bir hediyedir. Bu şe-
kilde ölürseniz şehit sayılırsınız,
Cennete gidersiniz” diyerek sabõrlõ ol-
malarõ çağrõsõnda bulunuyor. Seyyar,
Şefkatli Eller Yayõnlarõ’ndan çõkan
kitabõnda ruhsal sorunlar yaşayanlar-
la ilahiyat kökenli “manevi terapist-
lerin” de ilgilenmesi gerektiğini be-
lirtiyor. Seyyar’õn “manevi bakım
modelinden” bazõ bölümler şöyle:
? Cinler, saf ateşten, yani dumansõz
ateş alevinden yaratõlmõş ruhani var-
lõklardõr. Cinler de melekler gibi, gö-
rünmeyen gizli varlõklar olup çeşitli su-
ret ve şekle girmeye ve zor işler ba-
şarmaya muktedir yaratõklardõr. Cinler
arasõnda da insanlar gibi evlenme var-
dõr. Onlar da Allah’a iman ve ibadet-
le mükelleftirler.
? Her şeyin kader planõnda cereyan
ettiğini esas alan model, bakõma muh-
taç kişilere içinde bulunduklarõ duru-
ma havf ile reca duygularõyla bakma-
larõnõ, yani Allah’õn sevgisinden ve em-
niyetinden mahrum olma korkusu ile
ona tevekkül ve teslimiyet içinde ümit
beslemenin en akõllõ yol olduğunu
tavsiye eder.
? Manevi model, esas itibarõyla ahi-
reti ölçü alan fakat bunun kendisini di-
ğer tõbbi ve sosyal bakõm türlerini ih-
mal etmeye sevk etmeyen bir bakõş or-
taya koyar. Model, Allah’a inanan
bakõma muhtaçlarõ her açõdan ahirete
hazõrlarken, dünya nimetlerinden de na-
siplerini unutmamalarõnõ ister.
? Bakõma muhtaçlõk ilahi bir hedi-
yedir. Eğer bunlar mana boyutuyla gü-
zel şeyler olmasaydõ, Yaratan en sev-
diği kullarõna hastalõklarõ vermezdi. Ba-
kõma muhtaç halinde ölmek şehit se-
vabõ kazandõrõr. Sabreden bakõma
muhtaç müminler cennete gider.
Seyyar, manevi bakõmõn uygulana-
bileceği alanlarõ da şöyle sõralõyor:
“Çocuk yuvaları, kreş, çocuk ku-
lüpleri, gençlik merkezleri, sokak ço-
cukları merkezleri, dershaneler, öğ-
renci yurtları, aile danışma mer-
kezleri, aile ve çocuk mahkemeleri,
sığınma evleri, ıslahevleri, hastane-
ler, psikiyatri klinikleri, sağlık ocak-
ları, huzurevleri, işçi konseyleri,
etik kurullar.”
Türbandan
atõlana da
af geliyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hükümet, yerel
seçimler öncesi aralarõnda
türban nedeniyle üniversi-
telerden uzaklaştõrõlanlarõn
da bulunduğu yaklaşõk 600
bin kişiyi ilgilendiren öğ-
renci affõnõ gündeme getiri-
yor. Milli Eğitim Bakanlõğõ
YÖK’ten aldõğõ bilgiler doğ-
rultusunda yeni bir yasa tas-
lağõ hazõrlõyor. Taslağõn ye-
ni yasama döneminde ya-
salaştõrõlmasõ hedefleniyor.
Milli Eğitim Bakanlõğõ,
yeni bir öğrenci affõ konu-
sunda YÖK ile birlikte ça-
lõşmalara başladõ. Bakan-
lõk, af bekleyen kişi sayõsõ-
nõn 600 bine ulaştõğõnõ sap-
tadõ. Bu öğrencilerin yakla-
şõk 400 binini açõköğretim-
lilerin oluşturduğu öğrenil-
di. Bakanlõk yetkilileri “He-
nüz somutlaşan bir konu
yok. Affın kapsamını
YÖK’ün raporu belirle-
yecek” derken çõkarõlacak
yeni aftan üniversitelerden
disiplinsizlik ve türban ne-
deniyle atõlanlar da yararla-
nabilecek.
NURPERİ DEĞİRMENCİ
BODRUM - Bodrum’un Konacõk
beldesinde Fethullah Gülen’e ait ol-
duğu savlanan özel okul inşaatõnõn,
2006 yõlõnda mühürlenmesine karşõn ta-
mamlanmak üzere olmasõ tepkiyle
karşõlandõ. Bodrum Yurttaş İnisiyatifi
Grubu üyeleri, okul inşaatõ önünde bir
araya gelerek, protesto gösterisinde bu-
lundu. Burada yapõlan açõklamada,
Bodrum Yarõmadasõ’nda, Gülen Ce-
maati’ne ait okullarõn istenmediği vur-
gulandõ. Protesto gösterisini haber alan
inşaat yetkililerinin, işçileri geri çek-
tikleri belirtildi.
Grup adõna açõklama yapan Ayhan
Karahan, “Daha önce kaçak olarak
yapımı devam eden okul inşaatı,
imar yasasında hiçbir değişiklik ol-
mamasına karşın 3 aydır gizli olarak
bitirilmeye çalışılmaktadır” dedi.
Ters “F” şeklinde yapõlan kaçak yapõ-
nõn ruhsat tabelasõnda harita mühendisi
olarak, inşaatõ mühürleyen Konacõk Be-
lediye Başkanõ Mehmet Tosun’un da
adõ geçiyor. Belediye kayõtlarõnda
mülk sahibi olarak AKP eski Bodrum
İlçe Başkanõ Hasan Mustafa Mer-
ter’in adõ yer alõyor.
Bodrum Yurttaş İnisiyatifi
Grubu üyeleri, okul inşaatı
önünde bir araya gelerek,
protesto gösterisinde
bulundu.
Aysel’in sevgili eşi,
Ahmet’in babası,
Faruk ve Claudia’nın amcaları,
Emir Zübeyir, Karim
Asım ve Omar’ın dedeleri,
Mualla ve Mukadder’in enişteleri,
Kemal, Okan, Ayşe,
Füsun ve Alain’in Ağabeyleri
ZÜBEYİR
HAN’ı
rahmet ve sevgiyle anıyoruz.
HAN AİLESİ
ANMA