Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 8 AĞUSTOS 2008 CUMA 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Değişmemek İçin Değiştirmek... Kimileri, Tayyip Erdoğan ile ekibinin ve partisi- nin değiştiğini iddia ettiler sürekli olarak. Kimileri değişip, değişmediklerini ayan beyan ortada olan kanıtlara karşın, yine de tereddütle sormaya devam ettiler, Cemil İpekçi gibi, kimileri kendi kriterlerinin kabulünün değişimin kanıtı olduğunu ileri sürdüler. AKP’nin Milli Görüş’ün düşüncelerini, İtilaf Dev- letleri yandaşlığını ekleyip, pekiştirerek bugüne kadar değişmeden getirdikleri aşikâr. “Acaba, Anayasa Mahkemesi’nin herkes tarafın- dan sert bir ihtar olarak yorumlanan kararı onları de- ğiştirir mi” sorusunu bazıları soruyorlar. AKP Tekirdağ Milletvekili ve İçişleri Komisyonu Başkanı Ziyaeddin Akbulut, bu soruyu soranlara yanıtı verdi. Bakın ne diyor Akbulut: - Artık dünyada parti kapatma devri sona erdi. Biz de en yakın zamanda Avrupa, ABD ve bütün dün- yada olduğu gibi, terör yolunu seçenler haricinde, partilerin kapatılmaması, söylenenlerin suç olma- ması için düzenlemeler yapacağız. Akbulut’un sözlerini şöyle özetleyebiliriz: - Anayasa Mahkemesi’nin sert uyarısına karşın de- ğişmeyeceğiz, ama yolumuzun önünde engel olan Anayasa Mahkemesi’ni anayasayı değiştirerek, et- kisizleştireceğiz. Mesaj net, herkesin anlayacağı kadar açık. Türkiye’de, herhangi bir girişime gerekçe olarak, ABD ve AB örnekleri gösterilince akan sular durur. Peki de acaba verilen örnekler gerçekten gös- terilen doğrultuda mı? Yani parti kapatma dönemi bitti mi? Ya da cebir şiddet dışında kapatma ge- rekçesi kabul edilmiyor mu? Her şeyden önce, parti kapatma dönemi bitme- di, İspanya’da Batasuna partisi Bask terör örgü- tü ETA’ya sözlü destek verdiği gerekçesiyle kapa- tılmış bulunmaktadır. Burada dikkati çeken nokta, teröre desteğin maddi değil, şifahi olmasıdır, İspanya’da, terörü şi- fahen desteklemek de, suç ve kapatma nedeni ola- rak kabul ediliyor. Peki, Venedik Komisyonu prensiplerinden son- ra, bir parti teröre bulaşmadığı halde kapatılabilir mi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kriterlerine göre? Bunun yanıtı Venedik Komisyonu ilkelerinin açık- lanmasından sonra, AİHM tarafından verilen Refah Partisi’nin kapatılmasını sözleşmeye aykırı bulma- yan kararında yatıyor. Yüksek Mahkeme Venedik Komisyonu ilkelerinin oluşmasından sonra verdiği söz konusu kararda, te- röre bulaşmayan partilerin de kapatılabileceğini ka- rara bağlamış bulunmaktadır. Venedik kritilerlerinin parti kapatmayı yalnızca te- röre bağladığı yolunda AKP ve kimi lumpen liberaller tarafından ileri sürülen görüş de doğru değil. Bu- rada birkaç kez dile getirdiğimiz bir gerçeği tekrar vurgulamakta yarar var. Yabancı düşmanlığı, ırkçılık, savaş kışkırtıcılığı ve “intolerence” olarak nitelenen hoşgörüsüzlük de, şiddet öğesi olmadan işleyebi- lecek, kapatma nedenleri. Görüyorsunuz ki, bize doğruyu söylemiyorlar. Ayrıca terör ve cebir şiddet, iktidarı ele geçirmek için kullanılan öğeler. İktidara eline geçirmiş olan bir siyasal kuruluş, devletin erkini kullanırken, kime ve neye karşı teröre başvuracak ki? O zaten devletin erkini kullanmaktadır. Bu erki kul- lanırken de, yasa dışına çıkarak, rejimin niteliğini de- ğiştirmek mümkündür. Örneğin bir bakanlık müsteşarı, yargı kararlarını birçok kez uygulamamakta direnir ve bu durum yar- gı organları tarafından saptanıp karara bağlanır, bu- na karşı siyasal iktidar, o kişiye karşı bir yaptırım uy- gulamaz, yaptırımı bir yana bırakın, onu koruyup kol- lamaya devem eder, hatta ödüllendirirse, cebir şid- det kullanmadan yasa dışına çıkmış olmanın en par- lak örneğini sunar. Buna da “manevi cebir” denir. İktidarı ele geçirdikten sonra, devletin erki yeri- ne cebir şiddet kullanmak ancak ahmaklara mah- sustur. AKP için birçok şey söylebilirsiniz ama ahmak di- yemezsiniz. Evet AKP şeriatçı tutumunu değiştirmiyor, de- ğişmemek için de anayasayı tadil ederek, dolayı- sıyla Anayasa Mahkemesi’ni değiştirmeye çalışıyor. Her şey açık seçik ortada... [email protected] İkinci Üzmez olayıDin kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni ve bir gazetede İslami yazõlar yazan evli, iki çocuk babasõ İşler, bir vakõfta Kuran öğrenen 15 yaşõndaki Ö.Y’ye tecavüz ettiği, E.G’yi de taciz ettiği gerekçesiyle tutuklandõ SEYFETTİN METE ÇORUM - Çorum’da ikinci Hü- seyin Üzmez olayõ yaşandõ. Ensar Vakfõ Çorum Şube Başkanõ, Meh- metçik Lisesi’nde Din Kültürü ve Ah- lak Bilgisi öğretmeni olarak görev ya- pan ve bir gazetede İslami yazõlar ya- zan evli ve iki çocuk babasõ Zekai İş- ler, vakõfta Kuran öğrenen 15 ya- şõndaki Ö.Y’ye tecavüz ettiği, E.G’yi de taciz ettiği gerekçesiyle tutuklan- dõ. Ö.Y’nin İşler’den hamile kaldõğõ ileri sürüldü. “Küçük yaşta çocuğa cinsel istismar” suçundan tutuklanan Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üz- mez hakkõndaki iddianame de kabul edildi. Mehmetçik Lisesi’nde din kültürü ve ahlak bilgisi olarak görev yapan ve yerel bir gazetede İslami yazõlar yazan, Ensar Vakfõ Çorum Şube Başkanõ Zekai İşler, Ö.Y. adlõ kõz öğ- rencinin şikâyeti üzerine önceki gün Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Ahlak Bürosu ekiplerince gözaltõna alõndõ. Üç buçuk aylõk hamile oldu- ğu iddia edilen Ö.Y, ifadesinde İş- ler’in tecavüzüne uğradõğõnõ söyledi. E.G. adlõ bir ikinci kõz öğrencinin de İşler’in kendisine cinsel tacizde bu- lunduğu iddiasõyla Cumhuriyet Sav- cõlõğõ’na suç duyurusunda bulundu- ğu belirtildi. E.G. ve Ö.Y’nin baba- larõnõn imam olduğu ve Çorum’da gö- rev yaptõğõ ifade edildi. Emniyet’te- ki ifadesinin ardõndan adliyeye sevk edilen İşler, tutuklanarak Çorum L Ti- pi Cezaevi’ne konuldu. Çorum’da her yõl yüzlerce kõz öğrencinin dini eği- tim almak amacõyla gittiği vakõfta ya- şanan tecavüz olayõ, kõzlarõ bu vak- fa giden çok sayõda aileyi şoke etti. Anadolu Ajansõ’nõn haberinde ise İş- ler’in çalõştõğõ okulun adõ açõk yazõl- masõna karşõn Ensar Vakfõ’ndan “bir vakfın şube başkanı” diye geçişti- rilmesi dikkat çekti. Üzmez’in iddianamesi kabul edildi Bursa’nõn Mudanya ilçesinde 26 Nisan’da düzenlenen operasyon kap- samõnda “çocuğun cinsel istismarı” suçundan tutuklanan Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üzmez (76) ve mağ- dur çocuğun annesi Livaze Ç. (36) hakkõnda 25 Temmuz’da Cumhuri- yet Savcõsõ Ahmet Palalı tarafõndan mahkemeye sunulan 6 sayfalõk id- dianame Bursa 4. Ağõr Ceza Mah- kemesi’nce kabul edildi. Mahkeme heyeti, iddianameyle birlikte kendi- sine delil olarak sunulan mağdur, müşteki ve sanõklarõn ifadelerini, kamera kaydõnõ, Uludağ Üniversite- si Tõp Fakültesi Çocuk ve Ruh Sağ- lõğõ ve Hastalõklarõ Ana Bilim Dalõ Başkanlõğõ’na mağdur çocuk hak- kõnda hazõrlanan raporu, telefon gö- rüşmesi kayõtlarõnõ inceledikten son- ra tutuklu iki sanõğõn yargõlanmasõna karar verdi. İki sanõğõn yakalanmasõna kadar geçen süreçle, sanõklar arasõn- da ve Hüseyin Üzmez ile B.Ç. ara- sõndaki telefon görüşmelerinin içe- rikleri, iddianamede detaylõ olarak yer aldõ. İddianamede B.Ç, Üzmez’in ölen dedesinin arkadaşõ olduğunu, ai- lesinin maddi durumunun bozuk ol- masõ nedeniyle kendilerine para yar- dõmõnda bulunduğunu söyledi. B.Ç, uyurken bile Üzmez’in tacizde bu- lunduğunu iddia etti. YİNE SAPANCA Kürekçilere ‘şort’ tacizi SAPANCA (Cumhuriyet) - Sakar- ya’nõn Sapanca ilçesinde 2 ay önce kürek şampiyonasõna katõlan Ankara Üniversitesi (AÜ) Kürek Takõmõ öğrencilerinin şort giy- dikleri gerekçesiyle saldõrõya uğramasõnõn ardõndan bu kez ODTÜ Kürek Takõ- mõ’ndan beş sporcu, “Burada şort giymek yasak” taciziyle karşõlaştõğõ ileri sürüldü. ODTÜ Kürek Takõmõ’nõn adõnõn açõk- lanmasõnõ istemeyen bir sporcusu da, ya- şadõklarõ olayõ şöyle anlattõ: “Alışveriş merkezinden çıktık, arkamızdan birisi, ‘Burada şort giymek yasak’ dedi. Dönüp baktık, 24-25 yaşlarında 5-6 kişi vardı. Bizi seyrediyorlardı. Önceki saldırı ak- lımıza geldiği için hiç yanıt vermedik.” Olay, dünkü gazetelere yansõrken ha- berde adõ geçen antrenör Aytufan Doğu ise iddialarõ yalanladõ. Sapanca Kaymakamõ Mehmet Cey- lan’õn yõllõk izinde olmasõndan dolayõ kendisine vekâlet eden Akyazõ Kaymaka- mõ Mehmet Yapıcı, olayõn şakayla söy- lenmiş bir sözden ibaret olduğunu söyle- di. Yapõcõ, olay günü İlçe Emniyet Mü- dürlüğü’ne giden ODTÜ Kürek Takõmõ Antrenörü Aytufan Doğu ve sporcularõn po- lisin “şikâyetci olun, biz de gerekeni ya- palım” õsrarõna karşõn “Sadece küçük bir şaka ve yanlış anlamaydı” diyerek şikâ- yetçi olmadõklarõnõ belirtti. KURAN KURSLARI ‘Acil önlem alõnsõn’Yurt Haberleri Servisi - Ulusal Sivil Toplum Kuruluşlarõ Birliği’nden yapõlan açõklamada, Konya’nõn Balcõlar beldesinde 18 kişinin ölümüne yol açan kaçak Kuran kursunun çökmesi olayõnõn “Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlı- ğı’nın kontrol ve denetiminin eksikliğini” açõkça ortaya koyduğuna dikkat çekildi. Bildiride Diyanet İşleri Başkanlõğõ’na bağlõ 7 bin yasal Kuran kursunun dõşõnda, sayõlarõ 60 bine ulaştõğõ varsayõlan kaçak Kuran kurslarõnõn tarikatlarõn gözetiminde eğitim verilmesine nasõl izin verildiğinin açõklanmasõ istendi. Olayõn sorumluluğunun Diyanet İşleri Başkanlõğõ ve Milli Eğitim Bakanlõğõ tarafõndan üstlenilmediğine dik- kat çekilen bildiride “TCK’da Kuran kursları için öngörülen 6 aydan 3 yıla ka- dar hapis cezasının üst sınırı yapılan de- ğişiklikle 1 yıla indirilmiş; sonuçta hapis cezası paraya çevirilmiştir. Konya fa- ciasında bunun hiç mi payı yoktur? Bu acı olay, Anayasa Mahkemesi’nin ‘İkti- dar partisinin, laiklik karşõtõ eylem ve söy- lemlerin odağõ olduğu’ kararında ve Cum- huriyet kazanımlarının savunucusu biz sivil toplum kuruluşlarının bugüne ka- dar çeşitli vesilelerle dile getirdiğimiz en- dişelerimizde ne denli haklı olduğunu or- taya koymuştur” denildi. DSP Konya İl Başkanõ Betül Öncü de dü- zenlediği basõn toplantõsõnda facianõn mey- dana geldiği yurtla benzer durumda olan ka- çak Kuran kurslarõnõn belirlenmesi çağrõ- sõnda bulundu. İşler’in vakõfta Kuran öğrenen 15 yaşõndaki Ö.Y’ye tecavüz ettiği ve Ö.Y.’nin hamile kaldõğõ ileri sürülürken “Küçük yaşta çocuğa cinsel istismar” suçundan tutuklanan Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üzmez hakkõndaki iddianame de kabul edildi. EMİNE KAPLAN ANKARA - Anayasa Mahke- mesi’nin “laiklik karşıtı eylem- lerin odağı” olduğu gerekçesiy- le Hazine yardõmõnõn yarõ ora- nõnda kesilmesi kararõnõ haksõz bulan AKP yönetimi, 2009 yõlõ mart ayõnda yapõlacak yerel se- çimlerde il genel meclisi oy ora- nõnõ yüzde 50’nin üzerine çõka- rarak “AKP, laiklik karşıtı değil, halk AKP’ye güvenoyu verdi” havasõnõ yaratmak istiyor. Bu- nun için tüm il ve ilçe örgütleri- ne “sıkı çalışın” talimatõ veren Er- doğan, partisinin 22 Ağustos’ta başlayacak ilçe kongrelerinden bazõlarõna katõlarak propaganda çalõşmalarõnõ başlatacak. Anayasa Mahkemesi’nin ka- rarõnõn ardõndan 2009 Mart ayõn- da yapõlacak yerel seçim AKP için önemini daha da arttõrdõ. Mahkemenin Hazine yardõmõnõ kesme cezasõnõ haksõz bulan ve laiklik karşõtõ eylemlerin odağõ ol- madõklarõnõ savunan Başbakan Tayyip Erdoğan, yerel seçimi “genel seçim” havasõna dönüş- türmek istiyor. AKP’nin hedefi 2004 yõlõnda yapõlan yerel se- çimde il genel meclisinde elde edilen yüzde 41’lik oy oranõnõ yüzde 50’nin üzerine hatta yüz- de 60’lara kadar çõkarmak. Yerel seçimlerde belediye başkanlarõna verilen oylarda partilerde birlik- te adaylarõn da etkili olduğu, bu nedenle il genel meclisindeki oy dağõlõmõnõn partilere verilen oy oranõnõn göstergesi sayõlmasõnõ dikkate alan AKP, buradaki oy oranõnõ arttõrarak “Anayasa Mahkemesi’nin kararı ve id- dianamedeki tüm iddialara rağmen halk AKP’ye güveno- yu verdi” mesajõnõ vermek isti- yor. Kaleleri düşürme hesabı AKP, yerel seçimlerde İzmir, Mersin, Ankara-Çankaya ile Trab- zon belediyelerini CHP’den Di- yarbakõr’õ da DTP’den almayõ he- defliyor. Kapatma davasõ sürecin- de ara verilen bu kentlere yönelik seçim çalõşmalarõna yaz tatili bo- yunca ağõrlõk verilecek. Özel ça- lõşmalar yapmayõ planlayan AKP yönetimi, seçimi kazandõrabile- cek aday arayõşõnõn yanõ sõra pro- pagandaya dönük faaliyetlerde iz- lenmesi gereken yöntemlerle ilgi- li veri toplayacak. Mevcut beledi- ye başkanlarõndan kent halkõnõn memnun olup olmadõğõ, kimi be- lediye başkanõ olarak görmek is- tediklerine ilişkin geniş çaplõ anket yapõlmasõ planlanõyor. Yerel seçime ‘güvenoyu’ havasõ Erdoğan,ilgenelmeclisioy oranõnõyüzde50’ninüzerine çõkarmayõhedefliyor AKP DİYARBAKIR’DA DOLUDİZGİN! Anketliyardõm kampanyasõ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - AKP, DTP’li yönetimin görevde olduğu Diyarbakõr’da ye- rel seçimleri kazanmak için çalõşmalarõnõ hõzlan- dõrõrken valilik bünyesinde oluşturulan Sosyal Yar- dõmlaşma ve Dayanõşma Vakfõ’nõn (SDYV) yaptõ- ğõ birçok yardõm faaliyeti “AKP’nin yardım kam- panyası” gibi gösteriliyor. SDYV tarafõndan yapõlan ankette yurttaşlara, “kömür, gıda, yeşil kart, be- yaz eşya” seçenekleri arasõndan hangisine gerek- sinimleri olduğu soruluyor. Yoksul ailelere her yõl kömür, giyecek ve para yar- dõmõ yapan SDYV’nin yerel seçimlere az bir süre ka- la yardõm çalõşmalarõnõ hõzlandõrmasõ dikkat çekti. Son olarak “Ev Onarım Projesi”yle 518 yoksulun evini onarmayõ hedefleyen SYDV, Diyarbakõr Va- lisi Hüseyin Avni Mutlu’nun talimatõyla ev ev do- laşarak yurttaşlarõn gereksinimlerini belirliyor. Yurt- taşlarla yapõlan “Hane ziyaret bilgi formu” anke- ti sonrasõ, yurttaşlara gereksinimlerine göre gõda, ye- şil kart, giyim, kömür gibi yardõmlarõn yanõ sõra ba- şarõlõ öğrencilerin ailelerine de bilgisayar veriliyor. Yoksul ailelere kişi sayõsõna göre de 120 YTL’den başlayan para yardõmlarõnõn yapõlacağõ belirtiliyor. CHP Diyarbakõr İl Başkanõ Muzaffer Değer, va- lilik tarafõndan yürütüten bu çalõşmalarõn AKP’li- ler tarafõndan “parti yardımı” gibi gösterildiğine dikkat çekti. AKP İl Başkanõ Abdurrahim Hat- tapoğlu ise iddialarõ reddetti. CAN HACIOĞLU ESKİŞEHİR - CHP Eskişehir Millet- vekili Murat Sönmez, TBMM’ye verdi- ği soru önergesiyle yurttaşlara ücretsiz ola- rak ne kadar kömür dağõtõldõğõnõ sordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle bir soru önergesi ve- ren Sönmez, Eskişehir’de valilik bünye- sinde oluşturulan Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma Vakfõ (SYDV) aracõlõğõyla dağõtõlan kömür yardõmõ için yurttaşlarõn AKP Eskişehir İl Başkanlõğõ’nda oluştu- rulan iletişim merkezine yönlendirildiği- ne dikkat çekti. Burada oluşturulan kayõt- larõn SYDV’ye gönderildiğini ifade eden Sönmez, valilik tarafõndan dağõtõlan yar- dõmlarõn “AKP tarafından yapıldığı” izlenimi verildiğini vurguladõ. Sönmez, Er- doğan’a şu sorularõ yöneltti: “AKP üst yö- netiminin veya şahsınızın SYDV kana- lıyla yapılan yakacak yardımlarının parti teşkilatınız tarafından koordine edilmesine dönük bir kararı var mıdır? Bu yıl toplam 6 milyon ton yakacak yar- dımı yapılacağını belirtmektesiniz. Ka- mu olanakları kullanılarak partinizin propagandasının yapılmasını nasıl de- ğerlendiriyorsunuz? Eskişehir dışında diğer illerde de parti teşkilatınız yaka- cak yardımlarının dağıtılmasının ko- ordinasyonunda görev almakta mıdır?” CHP, KÖMÜRLERİN HESABINI SORDU Murat Sönmez İşler, İslami yazılarıyla tanınıyor.