Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 2008 SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak 0Aç!k B B B B A B A B B 31 34 32 32 35 37 39 32 27 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB B B B B B B 26 25 24 24 32 30 29 24 Antalya 39 Kars Adarıa Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A B B B B PB PB 3b 34 35 35 32 33 24 22 PB 20 Yurtta yağış beklerv miyor, yurdun kuzey- doğu kesimleri parçalı çok bulutlu diğer yer- ler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sı- caklığı tüm yurtta 2 ila 4 derece artacak. Rüzgâr kuzeydoğu- dan hafif ara sıra or- ta kuvvette esecek. DIŞ MERKEZLER Oslo PB 18 Berlin B 23 Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB Y PB B PB Y Y PR 18 18 23 21 23 26 16 ?3 Budapeşte Madriri Viyana Belgrad Soyfa Roma Atina Zürih Y Y Y R B B B Y 32 30 26 33 33 25 31 30 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Sam Y Y A B Y Y B A A 24 31 31 40 22 32 23 34 36 Parçalı bulutlu Sisli (^"S, Bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmurlu Kaılı iürültülü GUNCEL CU1NEYT ARCAYUKEK • Baştarafı 1. Sayfada "Ankara, hususi muhabirimizden telefonla" di- ye yayımlanan haberleri hazırlayan, yazan mes- lek erbabı maaşlannı her ay bütün gazetelerin baş- kent bayiliğini yapan Ulus'taki Akba Kitabevi'nin sahibi Bilal Akba'dan alırdı. Bilal Akba, bayilerden topladığı neredeyse bir torba madeni parayı her ay gazetenin Ankara mu- habirine özenle, dikkatle, kimi zaman birkaç kez sayarak öderdi. Ankara muhabirleri ise maaş günleri hiç değil- se ayda bir kez Akba Kitabevi'nde buluşur, kısa söyleşiler yapar hal hatır sorarlardı. Devlet, siyaset, basın Ulus Meydanı ve çevre- sinde toplanmıştı. Başbakanlık, tek parti, Milli Şef'in partisi CHP Genel Merkezi... CHP'nin ve dönemin önemli yayın organı Ulus (ve Ankara Ak- şam Haberleri) Ulus'ta Rüzgârlı Sokak'taydı. Sabahattın Sönmez (Vatan) 50'lere doğru Emin Karakuş (Hürriyet) ve Mekki Sait Esen (Cumhuriyet) sözü edilen, siyaset dünyasında isim yapmış, aranılan gazetelerin "hususi muhabirle- riydi". Her akşam Karpiç Lokantası'nın barında bir ara- ya gelen Aka Gündüz, Nurettin Artam gibi ya- zarlar... Posta Caddesi'ndeki Kürd'ün Meyha- nesi'nde, hemen yanı başındaki Şükran Lokan- tası'nda Orhan Veli'ler, Cahit Sıtkı Tarancı'lar, Oktay Rifat'lar... ve Çetin Altan gibi, ben gibi, Fethi Giray gibi genç gazeteciler... Istanbul'dan başkente gelip yerleşen yaşça bizden büyük ağa- beyler... Sonraları DP organı Denizciler Cadde- si'ndeki Zafer gazetesi... Mümtaz Faik Fenik, eşi... Gündüzlerimiz gecelerimiz Ulus Meydanı ve çevresinde geçerdi. Gündüz gazetede çalışır, geceleri Kürd'ün Meyhanesi'nde "Garip" Orhan Veli ile arkadaş- ları çevresinde söyleşileri dinler... ya da Çetin Al- tan'la hemen her gece bir yerde, gönlümüz ho- varda gezer, dolaşırdık. Parasal durum elver- mediği için çoğu zaman gece yarıları eve yaya git- mek zorunda kaldığımız Nusret Baban'la boş, ka- ranlık, zaman zaman yağmurdan ıslak caddelerde ıslık çalıp şarkı söyleyerek yürürdük. O zamanlar mesleki kıskançlıkların bir adabı var- dı. Iş başka, dostluk, arkadaşlık başkaydı. Işle ar- kadaşlığı, dostluğu birbirine karıştırmazdık! ••• 1950'lerden önce ve sonra gazete bürolan, tem- silçilikler, geniş kadrolu istihbarat birimleri yok- tu. Sabahattin Ağabey Kızılay ve Emin Ağabey hay- li uzak Beşevler'deki evinde çalışırdı. Sadece Mekki Sait Esen büro sahibiydi. Pos- ta Caddesi'ndeki Cündoğlu Hanı'nda tek ve kü- çük birodada... llginç adamdı. Diğerleri gibi haberlerini eski Türkçe yazar, yardımcısına yazdırır ve yardımcı muhabir ise telefonla haberleri Istanbul'da ga- zeteye yazdırırdı. Sönmez hem Vatan'ın hem de Izmir'de De- mokrat Izmir'in muhabiriydi; yardımcısı olan ben, iki telefon iki kulağımda -rastlar ise- aynı zamanda haberleri Izmir'e ve Istanbul'a yazdırırdım. Saat- ler sürerdi. Teleksi ilk kez Helsinki'deki 1952 Olimpiyatla- rı'ndagördüm. İlk teleksli büroyu galiba Kızılay'da Atatürk Bul- varı'nda Hürriyet açtı. Sönmez' lerden, Karakuş'lardan, Mekki Sa- it'lerden sonra... Cumhuriyet bir apartman dai- resinde çalışmaya başladı. Akşam gazetesi Ankara'da basılmaya başlan- dı. Hürriyet Ankara'da basımevi kurdu. Basında teknik alanda gelişme, yarış hızla ilerledi. Hürriyet bürosunu Rüzgarh'daki yeni büyük bi- nasına taşıdı. Milliyet sonraları ayrı bir binaya ta- şındı. Cumhuriyet, Kızılay'da ya da yakınlarında -yıl- larca- bir apartman dairesinde kaldı. Ta ki 23 Haziran 2008'e, düne kadar... ••• Cumhuriyet Ankara Temsilciliği ve haber bürosu gazetenin tarihinde önemli bir hamle yaptı. Çan- kaya'da Ahmet Rasim Sokak'ta dört katlı çağdaş bütün olanakları içeren bir binaya taşındı. Bu- günden itibaren sokağa bakan duvarında büyük harflerle Cumhuriyet yazan bir binaya... Benim gibi yıllarca ama yıllarca öncesindeki ya- şamdan bugüne bakabilen biri için Cumhuriyet'in -iddia ediyorum- Ankara'daki bütün gazete tem- silciliklerine fark atan böyle bir binaya taşınma- sının önemli ve özel bir yeri var. Cumhuriyet'e gönül vererek çalışanlar için ye- ni Ankara bürosu çok değişik anlamlar taşıyor. Bir apartman dairesindeki hapislikten; özgürlüğe, ba- ğımsızlığa kavuşmak gibi bir duygu. Yaşayan bilir. Kuşku yok (1991 'deki) maddi ve manevi açıdan yaşadığımız ıstıraplı günlerden bu- günlere gelmemize bugün Pencere'sini yurdunun insanlarına ve dünyaya açan llhan Selçuk'un kı- rılmaz iradesi neden oldu. Şimdi okuyacaklarınız bir dost övgüsü, bir ka- yırma veya abartılı bir duygunun eseri değildir, bu meslekte az görülen hak edişin yansımasıdır... Aylardır büronun bir an önce tamamlanıp hiz- mete girmesini geceli gündüzlü çalışarak sağla- yan; sadece iyi bir yazar, iyi bir haberci değil, ya- ratıcı, karakter sahibi bir insan, bir gazeteci olan temsilcimiz Mustafa Balbay; yine llhan Sel- çuk'un kıskançlıklara, hasetlere siper olan ma- nevi desteğiyle bugünlere ulaştı. Bir ay süren yeni büro çalışmalarında hemen herkes, başta Ali Yazan ile Osman Selçuk Özer ve arkadaşları unutulmaz bir şevkle çalış- tılar. Çalışma bürolarının yanı sıra kafesiyle, kitab eviyle, resim galerisiyle böyle kıvanç veren bir Cumhuriyet evi meydana getiren Balbay'ın, bu so- nuca en ucuz yoldan varmak için gösterdiği üs- tün çaba ayrı bir öykü. Bugünkü yazı siyaset dışı ama.. bizim için, Cum- huriyet için anlamlı bir gün. KKTC televizyonlannın yayınının engellenmesi nedeniyle çözüm arayışlan hızlandı i Kıbrıs'ta Roj TV 'duvarı' MAHMUT GÜRER ANKARA - Kıbns Rum Ke- simi ve Yunanistan ulusal te- levizyonlannın yayın gücünü art- tırarak KKTC'de 4 TV kanalmın yaymmı kesmesi üzerine Anka- ra önlem arayışına başladı. KKTC'ye hafta sonu Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kunı- lu'ndan (RTÜK) bir yctkilinin gi- derek incelemelerde bulunduğu öğrenildi. Sıkıntının çözümü için ise Güneydoğu'da Roj TV'ye uygulanan "frekans engelleme" sisteminin devreye sokulacağı belirtiliyor. Edinilen bilgilere göre Kıbns Rum Kesimi, kendi ulusal te- levizyonu PIK ve Yunan Ulusal kanalı ERT'nin yayın frekans değerlerini normalin üzerine çı- kardı. Bunun üzerine KKTC üze- rinden yayın yapan, Genç TV ile Türkiye üzerinden KKTC'ye ula- şan NTV, ART ve ATV'nin ka- rasal yayınlan izlenemez hale geldi. Bunun üzerine Kıbns Yayın Yüksek Kurulu (YYK), adadaki BM temsilciliğine bir nota ile baş- vurarak söz konusu durumun so- na erdirilmesini istedi. BM'ye tes- lim edilen belgede, KKTC'nin Rum Kesimi'nin yayınlan ko- nusunda her zaman saygılı oldu- ğu belirtilerek, Rum tarafindan da aynı tutum içerisinde olmasının beklendiği iletildi. AncakBM'nin durunıu Rumlara iletmesine kar- şın Güney Kıbns Yönetimi'nin tutumunda herhangi bir değişik- lik olmadı. Gelişmeler üzerine, KKTC Türkiye'den konuyla ilgüi teknik destek istedi. Konuyu de- ğerlendiren Ankara da KKTC'ye RTÜK'ten bir frekans uzmanı gönderme karan aldı. Uzmanın geçen hafta sonu KKTC'ye ula- şarak incelemelerde bulunduğu belirtildi. Cumhuriyet'e bilgi veren yet- kililer, söz konusu sıkıntının Roj TV'ye uygulanan benzer bir mo- del ile çözülebileceğini vurgula- dılar. Buna göre, Lefkoşa'da ku- rulacak olan sistem sayesinde Güneydoğu'da Roj TV'ye ya- pıldığı gibi, KKTC'de de ERT ve PlK'ın yayınlan zayıflatılacak. Bu sayede Kıbns Genç TV, ART, NTV ve ATV'nin yayınlan üze- rindeki engelleme kalkacak. Türkiye PKK'nin yayın orga- nı Roj TV'nin Güneydoğu Ana- dolu Bölgesi'ne yönelik propa- ganda amaçlı yayın yapması ne- deniyle, elektronik duvar sistemi uygulamaya başlamıştı. Halen süren uygulama kapsamında böl- genin büyük bölümünde Roj TV'ye ulaşım engelleniyor. Açılış kokteyline 10. Cumhurbaşkanı Sezer ve CHP lideri Baykal da katıldı Cumhuriyet Ankara yeni binasında ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Gazetemiz Ankara Bürosu'nun Ahmet Rasim Sokak 14 Numa- ra'daki yeni binasına taşınması ne- deniyle dün akşam çok sayıda da- vetlinin katıhmıyla kokteyl düzen- lendi. Kokteyle katılan 10. Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Sezer, gazete- miz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'ın odasında davetlilerle soh- bet etti. Sezer: İyi oynamıyoruz Ulusal futbol takımmın Euro 2008 Şampiyonası'ndaki oyununa dcğinen Sezer, "Milli takımın galibiyetle- rinden mutlu oluyoruz. Ama iyi oy- namıyoruz. İyi oynayarak yenelim. Seviniyoruz ama oynanan oyundan memnun değiliz" dedi. Sezer, "Siz Cumhurbaşkanıyken yasalar kaç- mıyordu ama artık yasalar kaçı- yor" şeklindeki bir espiri üzerine Bal- bay'a dönerek "Balbay gazeteciliğin tutmasın. Ufaktan laf atıp... O ko- nulaıı savın Baykal'la konuş" şek- linde espiri ile karşılık verdi. Sezer, anayasa tartışmalan için de "Tar- tışmaları takip ediyorum" demek- le yetindi. Yeni üniversitelerin ku- rulmasma ilişkin tepkisini de dile ge- tiren Sezer, üniversite sayısıntn yü- zü aştığını anımsatarak, "Üniversi- te sayısı yüzü geçti ama hoca yok" dedi. Cumhuriyet'in daha fazla oku- ra ulaşması gerektiğini ifade eden Se- zer, günde 3 saatini gazete okumaya ayırdığını söyledi. Baykal'dan Fırat'a tepki CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal da, Sosyalist Entemasyonarden istifa etmesini istcyen AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'a tepki gösterdi. Baykal, "Fırat Sosyalist Enter- nasyonal'in basın sözcüsü mü? Sosyalist Enternasyonal Başkan- lık Divanı adına nıı yapıyor bu açıklamayı? Ne biçim laflar bun- lar? Yapay, anlamsız ifadeler" dedi. Ulusal futbol takımı ile ilgili ! Vücutlarında yanıklar oluşan askerler hastanelerde tedavi altına alındı. (Fotoğraf:AA) Kışludapatlama: 15 askeryaralı GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Islahiye il- çesinde bulunan 106. Topçu Alayı'nda meydana gelen patlamada toplam 15 asker yaralandı. Şehit Alpay Başaran Kışlası'nda dün öğlen saatlerinde askeri araç infilak etti. Patlamanın etkisi ile meydana gelen yangını, Islahiye ve Nurdağı ile çevredeki bclediyelerden gelen it- faiye ekipleri, kışlaya girerek söndürdü. Çıkan yangında yaralanan 15 asker Islahiye Devlet Hastanesi'ne kaldınldı. Vücutlannda yanıklar oluşan Mustafa Konuk, Şaban Çeliker, Ali Koç, Aytekin Parlak, Hüseyin Demirbaş ve Veysel Turfan, Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi yanık ünitesine gön- derilirken, Koray Kaplan, İsınail Tomhan, Serkan Öztürk, Serkan Yılmaz, Ramazan Onalt, Harun Raşit Şahin, Ömer Oçak ve Deniz Tutuş, Islahiye Devlet Hastanesi'nde- ki müdahalenin ardından Iskenderun'daki has- tanclere sevk edildi. Olayla ilgili soruşturma- nın sürdüğü açıklandı. Öte yandan Mardin'in Ömerli ilçesinde ka- zara ateşlenen silah sonucu 1 asker şehit olur- ken, 1 asker yaralandı. değerlendirmelerde de bulunan Baykal, maçlara gitmemesi ne- deniyle kendisine yöneltilen eleştirilere "Bunu artık ko- nuşmaya bile gerek yok. Yet- miş milyon yürekten destek- liyoruz. Gezilerimizi maçlara göre ayarlıyoruz. Herkes işi- ni biliyor. Oradakiler de bili- yor ki 70 milyon insan onlar- la. Hepimiz ordayız" diye ya- nıt verdi. Maçlan ekrandan iz- lemekten daha çok keyif aldığmı ifade eden CHP lideri, "Olayı bir şov meselesi haline getir- meııiıı anlamı yok. Ben bütün Türkiye'ye kutlama yaptım. Ben takımımızı ve teknik he- yeti işaret ederek bütün Türk toplumunu kutluyorum. Son- ra ben Fatih Terim'i hemen arıyor ve onunla konuşuyo- nıııı. Ama konuştum diye de haber yaptırmadım. lşin şov tarafindan ben yokum. Bu olayı Türkiye'de bir siyasi problemi çözme düşüncesi olarak görenler de var. O problemimizi biz kendi çer- çevemizde ele alırız" dedi. Deniz Baykal, yaz planına ilişkin de ilginç bir değerlen- dirmede bulundu. Yazın ne ya- pacağının Türkiye'nin "yaz planına" bağlı olduğunu söy- îeyen Baykal, "Türkiye'nin yaz planı olağanüstü ilgi çeldci bir dönemin içinden geçiyo- ruz. Varsayımlar üzerine ko- nuşmak doğru olmaz. Göre- ceğiz nasıl bir süreç olacak" diye konuşru. TSKSpor Okulu açıldı Özel Kuvvetler Komutanhğı bünyesinde yeniden ya- pılandırılan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Spor Oku- lu ve Eğitim Merkez Komutanhğı, dün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Jandarına Ge- nel Komutanı Orgeneral Sabahattin Işık Koşaner, De- niz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Muzaffer Metin Ataç'm katıldığı törenle açıldı. Bilimsel yöntemlerle spor yapîlacak olan merkezde, spor sakathklan ve spor sağ- Iığı konusunda gerekli çalışmaları yapîlacak. (AA) OLUMUNUN 48. YILDONUMU /. Hakkı Tonguç anıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Köy Enstitüle- ri'nin kurucusu İsınail Hak- kı Tonguç, ölümünün 48. yıldönümünde Köy Enstirü- leri ve Çağdaş Eğitim Vakfı üyelerince mezarı başmda anıldı. Cebeci Asri Mezarhğı'nda düzenlenen anma töreninde Atatürk ve Türk eğitimine katkı verenler adına yapılan saygı duruşunun ardından, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Erdal Atıcı konuşma yaptı. Aucı, 23 Haziran 1960'ta vefat eden Tonguç'un eğitim üzerine yazdığı kitaplann yanı sıra in- sanı ve toplumu canlandıran Köy Enstitüsü uygulamasıy- la Isviçre Dünya Eğitim An- siklopedisi'ne geçtiğini dile getirdi. Tonguç'un yüzde 80 nüfusu köylerde yaşayan ve yüzde 75'i ilköğretim ola- naklanndan yoksun bir ülke- de, Köy Enstitülerini kurarak eğitimde fırsat eşitliği sağla- dığını belirterek Köy Ensti- tülerinin açıhnasından 10 yıl sonra kapatıldığını hatırlattı. Türkiye'deki eğitim sistemi- ni de eleştiren Atıcı, eğitimin ezberci ve klasik sistem üze- rine kurulu olduğunu söyledi. Anma etkinliği, "Ziraat Marşı"nııı çahnması ve Ton- guç'un dostlannca yapılan konuşmalarla sona erdi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yamazlar." Fırat'la röportajı yapan muhabir, görüşmeye iliş- kin şu yorumu eklemiş: "Türkiye'nin bugünkü kavgası 1920'lerde baş- layan bir kan davası..." Tıpkı "Humeyni'y/ seviyorum, Atatürk'ü sev- miyorum" diyen türbanlının Kurtuluş Savaşı'yla il- gili söyledikleri gibi Fırat'ın değerlendirmelerinin de çoğu gerçeği yansıtmıyor! Demecin bu yanı ay- rı bir yazı konusu... Fırat, genel başkandan sonra parti adına ko- nuşma yetkisine sahip 3 kişiden biri. AKP, "Fırat'ın sözleripartimizi bağlamaz" diyemez... öyle anla- şılıyor ki, Fırat da AKP ile alınacak yolun sona er- diğini görüyor, yeni yol haritasını AKP'yi aratma- yacak taşlarla örüyor! Fransız Haber Ajansı AFP'nin yorumuna göre, AKP yeni kurulacak partinin amblemini saptamış bile: Güneş... *•* Başkentteki arayış kulisleri AKP'den ibaret de- ğil... Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz'ın çıkışı bir süredir konuşulanları yeniden öne çıkardı. Yılmaz, 22 Temmuz'da Rize'den bağımsız milletvekili seçildikten hemen sonra yaptığı iç değerlendir- mede, "şu aşamada toplumda yeni bir parti ya da hareket arayışı yok" görüşünü benimsemişti. Yılmaz'ın bu görüşü değiştirdiği anlaşılıyor. Kafasındakinin tarifi şu: "Japon modeli olarak da tanımlanan; birbirinden farklı düşünenlerin biraraya geldiği ortak hareket..." Siyasette yeni arayışa girenler genellikle birkaç eğilimi bir araya getirmeyi hedefliyorlar. Bu, tek ba- şına bir hareketin Türkiye'yi tümüyle kucaklama- sının güçlüğünden kaynaklanıyorolabilir... Sonuçta AKP de, Milli Görüş omurgasının etrafına bir tu- tam merkez sağ, birtutam milliyetçi sağ, yanm tu- tam da sol ekledi... Yılmaz'ın giriştiği hareketin sonuçlarını zamana bırakalım, öteki arayışlara geçelim... TÜSlAD'ın ge- çen haftaki çıkışı bir "işaret fişeği" olarak da yo- rumlanabilir. Iş çevreleri, 2010'lu yıllara yeni bir si- yasi harita ile girmek gerektiği görüşünde birleş- miş görünüyor... . Arayış olur da, sol yelpaze boş durur mu? Bu- rada da dikkati çeken kıpırdanmalar var ama, şu aşamada sonuç vermesi zor... ••• Aslında perde önündeki ve gerlsindeki siyasi ha- reketliliğe "arayış" demek abartılı olur. Çünkü bi- zim de köşeye taşıyabileceğimiz net çizgiler yok. Daha çok şu anlatım uygun: Arayış arayışı! Toplumda "AKP dışında bu ülkeyi yönetebile- cek hareketler var mı, varsa hangisi" sorusu usul usul sorulmaya başladı. AKP'nin telaşının bir nedeni olası ekonomik krize iktidarda yakalan- maksa öteki nedeni "seçenek çıkma olasılığının" belirmeye başlamış olması... Şimdiden, şu hareket tutar şundan bir şey çık- maz gibi yorumlar yapmak erken ama, "nasıl bir hareket tutar" sorusunun yanıtlarından biri şu ola- bilir: Her şeyden önce halkın içinde çoğalan bir ha- reket... Sahnede dolaşan kişilerin bir araya gelmesi tek başına çözüm değil... ankcum@cumhuriyet.com.tr AL GÖZÜM SEYREYLE IŞIL ÖZGENTÜRK Şarkılarla Geçtim Aranızdan* U Baştarafı Arka Sayfada uzun/ Düşlüyorum bu kenti / Ahh, bir aşk gibi. Şarkılar bir çığlığa sığınmaksa / Şimdi son- suz bir yangın gibi / Sevmesem öyle kolay çe- kip gitmek; /Yarah bir kuş gibi. Düşlüyorum bu kenti / Son bir aşk gibi." Ve onun en sevgi- li şarkısı didou nana'nm Türkçesi: "Her sevgi- li bir değil / benim kaderimi başkasına yazdım / ben sevdiğini biliyordum ama / sen beni baş- kasıyla değiştin. Titreyerek sabah günü / senin çifliğinde dolamyorum / başıboş şuursuzca / bu yaptığın nıümkün değil / sensiz ben ne yapa- rım. Ğecem gündüzüm bir oldu / yolunu göz- ler oldum / sen benim için öldün / başkaları- nın sevdiği geldi. Ah sevgili sen iyi günlerim- de / yüreğimi nasıl dağıttın / gece herkese ge- ce de/ ben günlerdir uykusuzum." Bu manastırda, bu topraklarda bir sır var, buıı- ca zamandır gelip giderim hâlâ çözemedim. Ak- si takdirde Artvin kentinin Hopa ilçesine bağlı Ye- şilköy'den Lazca adı Pançol'dan çıkmış bir öz- gürlük kuşunun bu diyarlara yolu nasıl düşer. Düş- tü işte. * Şarkılarla Geçtim Aranızdan (Bir Kazım Ko- yuncu Belgeseli, yönetmen Ümit Kıvanç, yapım Kalan Müzik). Filmin geliri Umut Çocuklan Der- neği'ne verilecektir. Uç kişiye 52 biner YTL • ANKARA (AA) - On Numara oyununun bu haftaki çekilişindc 10 bilen 3 kişi, 52 bin 895 YTL 75'er YKr kazandı. Kazandıran numaraların; 3, 6, 9, 10, 14, 18, 19, 22, 26, 29, 31, 32, 33, 35, 37, 44,49, 55, 61, 70, 71 ve 77 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler 1881 . YTL 70'er YKr, 8 bilenler 49 YTL 60'ar YKr, 7 bilenler 8 YTL lO'ar YKr, 6 bilenler 1 YTL 55'er YKr, hiçbir numarayı doğru tahmin edemeyenler de 1 YTL 45'er YKr kazandı.