Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 HAZİRAN 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA
Jt\jJVİ_f l l l_f IVJ.JL ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Gıda sanayicisi, gıda sorununun çözümü için Türkiye'de tanm ve hayvancılığın iyi yönetilmesini istiyor
Tanm yenidenkeşfedilmeliEkonomi Servisi - Birkaç yıl ön-
ce başlayan ancak bu yıl doruk
noktasına ulaşan gıda ve besleııme
sorunu, gıda sanayicisini harekete
geçirdi. Fiyatlann küresel olarak
sekiz yılda dört katına çıktığını bc-
lirterek Türkiye'nin geç olmadan ön-
lem almasma vurgu yapan gıda sa-
nayicileri, bir gıda farkındalığı ya-
ratmak için de duyarh olan tüm ke-
simlerin katkı sunması konusunda
yardım istedi. Krizin Türkiye için bir
fırsata dönüşebileceği görüşünde
olan sanayici, tarımm yeniden şe-
killenmesini istiyor.
Bu yılın en öncmli gündcm mad-
delerinden biri olan gıda sorunlannı
görüşmek üzere bir grup gazeteciy-
le bir araya gelen Türkiye Gıda Sa-
nayi lşverenler Sendikası yöneticile-
ri, Türkiye'de özellikle tanın ve hay-
vancılığuı en az imalat sektörü kadar,
hatta daha yaşamsal olduğunun keş-
fedilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Dünyadaki gıda fiyatlannın talep
PROTOKOL ÎMZALANDI
Rusya ile domates
krizi çözülüyor
Ekonomi Servisi - Rusya ile Tür-
kiye arasındaki domates krizinin çö-
zülmesi için protokol inızalandı. An-
cak Rus tarafinın bir şartı var: Tür-
kiye'nin kayıtlı üretime geçmesi.
Rusya'nnı Türkiye'den, aralannda
domatesin de bulunduğu 5 tanm
ürününün alımını durdunnası üzeri-
ne iki ülke arasında resmi görüşme-
ler başlamıştı. Tanm Bakaıılıgı ve Dış
Ticaret Müsteşarlığı uzmanlanndan
oluşan Türk heyeti, başkent Mosko-
va'daki temaslarmı tamamladı. Gö-
rüşmelerde Tanm Bakanlığı'nın üze-
rinde çalışmalannı sürdürdüğü "her
iirünün kayıt altına alınması" sis-
temine geçilmesi şartıyla ihracatın ye-
niden başlatılması konusunda an-
laşmaya vanldı ve bir protokol im-
zalandı. Temaslar ihracat yeniden
başlatılana kadar devam edecek.
JEOTERMAL SERA
Urfa 'dan dünyaya
sebze ihracatı
ARİF FARAÇ •
ŞANL1URFA - Şanlıurfa'nın Ka-
raali köyü jeotermal sera bölgesinden
yetişen ürünler, başta Rusya olmak
üzcre birçok Avrupa ülkesine ilıraç
edilmeye başlandı.
Şanlıurfa'ya bağh Karaali köyünde
modern teknoloji kullanılarak inşa
edilen topraksız kültür sera tesisle-
rinden ihracat başladı. GAP Seracılar
Birliği Dernek Başkanı Müslüm Yan-
maz, Şanlıurfa'nın seracılık için el-
verişli bir iklimi olduğunu belirterek
"Verimli topraklan, yüksek gü-
neşlenme oranlan ve düşük nem, se-
racılık açısından çok önemli avan-
tajlar oluşturuyor. Seralanmızın is-
tihdama ve ihracata katkısı olduk-
ça yüksek" dedi. Yanmaz, 100 hek-
tarlık alanda 100 milyon dolarlık ma-
liyetle gerçekleştirilecek sera yatı-
nmlanyla, 1500 insana sürekli iş sağ-
lanabileceğini, 30 bin ton domates üre-
timiyle yılda 45 milyon dolarlık ih-
racann gerçekleştirilebileceğini anİattı.
Fiyatlar hızla yükseldi
Diinya llyatlatı
Üriln Arlı» {»hı
âi
Pirlnç 74
» Bufiday 130
TUrkly» Ilyalları
Üllill Artıj (ŞM
Bulgur 87.2 p
Plrinç 53.27 "
Ekmek 50.18 |
Makarna 43.88
• îşlenmemiş gıda fiyatlarında
başlayan hareketliliğin iki yıl
içinde işlenmiş gıda ve raf
fiyatlarında hızlı bir yükselişe
dönüştüğüne dikkat çeken gıda
sanayicileri, Türkiye'nin elindeki
potansiyeli hiç olmazsa bu
dönemde fark etmesi, tanm ve
hayvancılığın yeniden keşfedilmesi
gerektiğinin altını çizdi.
yönlü ve arz yönlü etkileri olduğu ka-
dar, başka faktörlerden de kaynak-
landığmı anlatan Türkiye Gıda Sa-
nayi Işverenleri Sendikası (TÜGİS)
Başkanı Necdet Bu/baş, spekülatif
semıayenin petrol, emtia ve tanm
ürünleri ticaretinde rol almaya baş-
lamasıyla hızlı bir yükseliş yaşadı-
ğını dile getirdi. "Amerikan fi-
nansman merkezi Wall Street'te-
ki yatırım fonlarının Amcrika'nın
buğdaydaki Vadeli İşlemler Bor-
sası'nın işlemlerinin yüzde 40'ına,
ınısırda da cn az yüzde 20'sine sa-
hip olmaları bunun en güçlü ka-
nıtıdır" diyen Buzbaş, temel gıda fi-
yatlanndaki artışın ortaya koyduğu
tablonun kazananlar ve kaybeden-
lerinin analiz edilmesi durumunda,
kaybedenlerin geri kalmış net gıda it-
halatçısı ülkeler olduklannı söyle-
yebileccklcrini belirtti.
Gıda fıyatlan üzerinde nüfus artı-
şı, protein gereksinimi ve biyoyakıt
ile küresel ısınma ve petrol fiyatla-
nndaki artışınm önemli birer etken ol-
duğunu anlatan Buzbaş, Uluslarara-
sı Gıda Politikalan Araştırma Teşki-
latı'nın mevcut durumun çözümle-
nebilmesi için önerilerini de şöyle sı-
raladı: Fakir bölgelerdeki insanlar için
gereksinimleri karşılayacak geniş
kapsamlı önlemler almmalı, tanm ve
tanmsal teknolojiye yatırun yapılarak
arttınlmalı ve gelişmiş ülkeler biyo-
yakıt politikalannı mutlaka gözden
geçirmeli...
Dünya Gıda ve Tanm Örgütü'nün
Roma'da 3 Haziran'da yaptığı zir-
vede benzer kararlar aldığını hatır-
latan Buzbaş, Türkiye'de de mutla-
ka tanm ve hayvancılığın yeniden
keşfedilmesi gerektiğini vurguladı.
Sorulan da yanıtlayan Buzbaş, Tür-
kiye'nin potansiyelinin güçlü ol-
duğu alanlan mutlaka iyi değerlen-
dirmcsi gerektiğinin altını çizerek
"Türkiye'deki gıda üretimi ile il-
gili sorunların çok iyi yönetilme-
si gerekir. Taban fiyatlar mutla-
ka çiftçinin geçimini sağlayacak
şekilde ayarlanmalı. tstanbul'da
15 milyon nüfus var, Türkiye'nin
tarımdaki insan sayısı yüzde
40'tan yüzde 23'e geriledi. Tanm
üretimi olmazsa ne yiyeceğiz? Ül-
kenin ürün desenleri en etkili şe-
kilde değerlendirilmeli" dedi.
Herkese burs veren okul
• Burslu okuyarak hayata atılan ve
Türkiye'nin dolar milyarderleri
arasında yerini alan Hüsnü Özyeğin,
kurduğu üniversitede bu yıl okumaya
başlayacak 210 öğrencinin tamamına
burs sağlayacak.
Istanbul Haber Servisi - Türkiye'de ilk kez
bir vakıf üniversitesi tüm öğrencilerine burs ve-
riyor. Çeşitli burslarla okuma şaıısı bulup hayata
attlan ve Forbes dergisinin milyarderler listesinde
Türkiye'nin en zenginlerinden biri olarak yeri-
ni alan Hüsnü Özyeğin'in kurduğu vakfın
üniversitesi, ilk yılında 2008 ÖSS EA-2 so-
nuçlanna göre yerleşlirilecek 210 öğrencinin ta-
mamına karşıhksız ve kesintisiz burs verecek.
Özyeğin Üniversitesi'nin vereceği ÖSYM ba-
şansı ile orantılı burslar, "Onur Bursu", "Ba-
şarı Bursu" ve "Destek Bursu" olarak üçe ay-
nlıyor. Onur Bursu alan öğrenciler öğrenim üc-
retinin tamamından muaf olurken Başarı Bur-
su alan öğrenciler yüzde 75, Destek Bursu al-
maya hak kazanan öğrenciler isc yüzde 50 ora-
nında muaf olacaklar.
ÖSS puanı ile Özyeğin Üniversitesi'ne ilk gi-
rişte sağlanan burslar karşılıksız olacak. Burs-
lar, akademik başan düzeyinden bağımsız ola-
rak, Ingilizce Dil Hazırlık Programı'nda geçi-
rilecek süreleri de kapsayacak ve lisans öğrenimi
süresince kesintisiz olarak devam edecek.
Öğrenciler ilk girişte almaya hak kazandık-
lan burslann oranlannı, öğrenime devam eder-
ken gösterdikleri başarılarla orantılı olarak art-
tırabilecekler.
"Mczun olunca öde'
II
II
Özyeğin Üniversitesi'nin Finansbank'la oluş-
turduğu kredi sistemi de önemli bir yenilik ni-
teliğinde. ÖSS'yle okula yüzde 50 bursla gir-
meye hak kazan öğrenciler, geriye kalan yıllık
öğrenim ücretinin 5 bin, yüzde 75 bursla giren
öğrenciler de 3 bin YTL'lik kısmı için kredi ala-
bilecek. Kredinin geri ödeme sürcsi ise mezu-
niyetten sonra 5-7 yıl olacak.
Üniversite, beş yıl boyunca kullamlan kredi-
lerin faizini karşılayacak. Mezuniyetten sonra-
ki ödeme dönemi için de ayda yüzde 1 'in üze-
rindeki faiz ödemelerini üstlenecek.
Aynca üniversite, kaydını yaptıran her öğ-
renciye, yazılım ve erişim paketinin kurulu ol-
duğu bir dizüstü bilgisayar verecek. öğrenciler,
ÖSS sonuçlannı beklemeden www.ozyegin.
edu.tr adresinden 13 Temmuz'a kadar kredi baş-
vurusu yapabilecek.
Esnekprogramlı üniversite
Özyeğin Üniversitesi, ilk öğrencilerini 2008-2009 akademik yılında, daha
önce Bank Asya'nın bulunduğu Altunizade binasında karşılaya-
cak. Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin, "Ben de
burslu okudum. İyi bir cğitim alınıs olmamm yaşa-
nıınıa katüğı değerleri hiçbir zaman unutnıadım.
Başarılı gençlerimize hayal ettikleri eğitinıi alma-
larında destek olmak benim için en büyük mut-
luluk kaynağı olacak" dedi. Rektör Prof. Dr. Er-
han Erkut da "Programlarınıız esnek. Öğren-
cilerimiz, ilk yıl temel dersleri alacak, ikinci yıl
fakülte derslerinden oluşan bir programa
katılacak, üçüncü yılın başında ilgi duy-
dukları uzmanlaşma alanını seçecek.
Her öğrenci, öğrenim süresinin en az bir
dönemini yurtdışındaki bir üniversitede
geçirme fırsahna da sahip olacak" dedi.
:•
Hüsnü Özyeğin
Buyıl işletme, seneye mühendislik ve MBA
özyeğin Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Erhan Erkut'un verdiği
bilgilere göre, okulu Hüsnü M.
Özyeğin Vakfi kurdu. Kuruluş ça-
lışmalanna 2005 yılı sonbaha-
nnda başlandı. Bu süreçte iş dün-
yası, ögretim üyeleri, üniversite ve
lise öğrencilerinden oluşan 500'ü
aşkın kişiyle görüşüldü. Ögretim
programlan oluşturulmadan ön-
ce "Türkiye ve Dünyada Gelişen
Sektörler ve Meslekler Araştır-
ması" yapıldı. Temel değerler
ve vizyon, arama konferanslanyla
belirlendi.
Öğrenim dili lngilizce olacak
Özyeğin Üniversitesi, bu yıl Dil
Hazırlık Programı ve lşletme Li-
sans Bölümü ile başlayacak. Ge-
lecek yıl buna mühendislik ve
MBA programı da katılacak.
Üniversitenin hedefi 3 yıl içinde
lstanbul'da 3-4 bin öğrencinin
eğitim görebileceği bir kampus
oluşturmak ve 10 yıl içinde 10-12
bin öğrenci kapasitesine ulaş-
mak.
M A L Î Y E Y A Ş A M I N D A N / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U
TÜSlAD'ın geçen hafta yapılan toplantısında Ke-
mal Derviş önemli tespitlerde bulundu. Bu tes-
, pitleri yaparken de iyimserliği elden bırakmadı.
2001 ekonomik krizinden ülkemizi kurtaran (!) de-
ğerli ekonomistin görüşleri tartışma yaratacak tür-
den. Işte görüşleri;
"- Enflasyon global olarak artacak. Resesyona
yolaçmamak için merkez bankaları ölçülü olmak
• kaydıyla enflasyona izin vermeli.
- Emtia fiyatlanndaki ciddi artışı yönetmeliyiz. Fi-
yat indirimi ile bu yapılamaz. Fiyat indirimi ekonomik
durgunluk ve işsizlik demektir.
- Türkiye 2002-2006 döneminde kapasite kul-
lanım oranı ve verimlilik artşından kaynaklanan bir
" büyüme yaşadı. Şimdi bûyümenin sürdürülebilmesi
için iç tasarruf oranının yüzde 27-28'lerde olma-
sı gerekir. Bu oran yüzde 8'lik birbüyüme demektir,
yüzde 4'lük bir büyüme yeterli değildir. Şu anda
" tasarruf oranı yüzde 20-22'dir ki bu yeterli değil-
dir.
- Cari açık o kadar kötü bir şey değil. Dış ta-
samıflann Türkiye'ye gelmesi için cari açık vermek
" zorundasınız. Hızlı büyüme için bu şart. Ancak ca-
ri açığın gayri safi milli hasılaya oranını yüzde 2-
4 arasında tutmak ve cari açığın en azyansını doğ-
rudan yabancı yatınmlaria finanse etmek gerekir."
Bu tespitleri CHP Istanbul Milletvekili Prof. Es-
fender Korkmaz'la bir TV programında analiz et-
Kemal Derviş'in Tespitleri Ne Kadar Doğru? (1)
me olanağı buldum. Hocamızdan bu husustaki gö-
rüşlerini bol sorularla öğrenmeye çalıştım. llginç
sonuçlar çıktı. Ekonomimizin çok hassas nokta-
da olduğunu öteden beri vatansever iktisatçılar ve
maliyeciler söylüyor. Esfender Korkmaz gibi bi-
lim adamları da bunu bilimsel olarak teyit etmiş
oluyor.
Biz iki bölüm halinde, hocamızın Kemal Derviş'in
tespitlerine ait değerlendirmelerine yer vereceğiz.
Soru ve cevap şeklinde gideceğiz.
Soru: Büyüme nasıl finanse edilmelidir?
Büyüme borçla finanse edilebilir mi?
"Bir ülkenin kalkınması için ekonomik büyümesini
gerçekleştirmesi şarttır. Büyümeyi istemiyoruz, di-
yemeyiz. Çünkü işsizliğe, sefalete çözüm, kalkın-
ma ile olur. Ancak bûyümenin finanse edilmesi çok
önemli sorundur. Eğer siz büyümeyi sadece ver-
gi gelirieri ile finanse edemiyorsanız borçlanmak
veya yabancı sermaye getirmek zorundasınız.
Işte o zaman cariaçık denen bir tablo ile karşı kar-
şıya kalırsınız. Cari açık kalkınmayı finanse ediyorsa
kabul edilebilir bir sonuçtur."
Soru: Cari açık nedir, cari açık büyüklüğü-
nün önemi nedir?
"Bildiğiniz gibi ödemeler dengesi içinde cari iş-
lemler hesabı ve sermaye hesabı vardır. Cari iş-
lemler hesabını 2007yılını örnek göstererek açık-
layalım.
Cari İşlemler Hesabı
Mal, hizmet ve gelir dengesi
Mal ve hizmet dengesi
Dış Ticaret Dengesi
İhracat
Ithalat
Hizmetler Dengesi
Gelir Dengesi
Cari transferier
-37.549
-39.785
-32.846
-46.705
115.307
162.012
13.859
-6.939
2.236
Burada, dış ticaret dengesi+hizmetler den-
gesi+gelir dengesi=cari dengeyi, yani cari açı-
ğı verir. Bu rakamların yıllık dağılımına baktığı-
mızda, 2004'te 15.5, 2005'te 23.6, 2006'da 33.8,
2007'de 39.8 milyar dolar cari açığımızın oldu-
ğunu görürüz. Cari açığın miktanndan ziyade
GSMH oranı çok daha önemlidir. Bu oranın yüz-
de 5'i geçmesi risktir. Bu anlamda Kemal Der-
viş'in verdiği oran doğrudur. Ancak ithalatımı-
zın en az yüzde 50'sini yatırım malı oluşturursa
pamukm«ı superonline.com
cari açık kalkınmayı finanse ediyor diyebiliriz. Der-
viş bunu belirtmiyor. Şu andaki duruma göre yüz-
de 16 yatırım malı, yüzde 72 ara malı, yüzde 12
tüketim malı ithal ediyoruz. Buna göre verdiği-
miz cari açık başka şeyleri finanse ediyor de-
mektir ki bu da büyük risktir."
Soru: Cari açığın sebepleri nedir?
"Cari açığın üç temel sebebi vardır: 1- Büyü-
me. 2- İç tasarrufaçığı. 3- Milli paranın aşırı de-
ğerli olması. Hızlı büyüme, ithalat talebini art-
tırmaktadır. Bu itibarla büyüme ile cari açık ara-
sında pozitif bir ilişki vardır. Eğeryatınmlar iç ta-
sarruflaıia finanse edilemezse (iç tasarrufaçığı,
toplam yatınmlaria yurtiçi tasarruflar arasında-
ki farktır) iç tasarruf açığı dış kaynak girişi, yani
dış borçlanma ile veya yabancı sermaye girişiyo-
luyla karşılanır. Toplam yatınmlar, sabit serma-
ye yatınmlan ile stok değişimleri toplamından
oluşmaktadır. Sabit yatırımların GSMH'ye ora-
nı 2001 krizden sonra hep düştü. Stokların
GSMH içindekipayı hep yüksek oldu. Bunun se-
bebi, düşük kurun stok için ithalat yapılmasına
yol açmasıdır. Ancak bu stoka yapılan alışlar, ya-
tırım malı için olmadı. Eğer Türk Lirası aşın de-
ğerli iken yatınm malı ithalatı artsa idi düşük kur
ve cari açığın dezavantajları kısmen telafi edil-
miş olurdu."
Haftaya devam edeceğiz...
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Suyunu Çıkarmak
Bilimsel teknolojik devrim çağında silahtan da-
ha etkin güç olarak kullamlan medya gücüyle, bi-
reyleri, toplumlan kendi çıkarlan, gerçeklerle tam ter-
si bir algılamanın içine sokmak, beyinlerine, bi-
linçlerine el koymakta sınıryok... Dünya nimetleri-
ne, insana, dünyaya çok ağır boyutlarda zarar ve-
recek koşullarda el koyabilmede, milyarlan sesiz kıl-
manın, teslim almanın en geçerli yolu bu...
Siz de duymuş olmalısınız; zengin kuzey emperyal
dünyasının ünlü medya gruplanndan birinin dü-
zenlediği bir ankette Fethullah Gülen Hoca dün-
yanın en entelektüel insanları listesinde birinci se-
çilmiş. ABD emperyal çıkar gruplarının Islam dün-
yası projelerinde en çok bel bağladıkları sevgili ho-
calarının liste başı olmasında, taraftarlarının anket
yağmuru eylemi yapmış olabilecekleri eleştirilerine
karşı ünlü medya araştırma grubunun yöneticileri
açıklamada bulunmuşlar; müritlerin anket bom-
bardımanının söz konusu olamayacağından, Gülen
Hoca'nın insanlığa, barışa, dinler arası uzlaşmaya
katkılarının bu sonuçta önemli rol oynamış oldu-
ğundan söz etmişler.
Düşünebiliyor musunuz? Dünyanın pek çok ün-
lü düşünürü, aydını, felsefecisi, barışa gerçekten
önemli katkıda bulunmuş bilim insanı söz konusu
listede arka sıralarda yer alırken, torpilsiz, Batı dün-
yasına açık bir ankette Sevgili Hocamız entelektü-
lellikte liste birincisi. Herhalde milli takımımızın ba-
şartlarını çılgınca kutlarken, bu büyük başarıya de-
ğer vermememiz kadir bilmezliğimizden, cehaleti-
mizden...
•••
Zengin kuzey dünyasının, düzenin ayakta kalması
adına sayısız senaryo ve projeleri vardır ya; birbiri
ardına biri tutmazsa diğerinin sahneye konulması
gündeme gelir ya; kültürler çatışması projesinin su-
yu iyiyce çıkmış olmalı ki, yaratıcısı ünlü Huntington
söz konusu ankette çok geri sıralarda. Zaten Batı
medyası uzunca bir zamandır ılımlı Islam projeleri
ile Fethullah Gülen Hoca'ya çok fazla öncelik ve-
riyor. Batı dünyası, Türkiye'de rejim degişikliği ya-
şandığını bile varsayarak, ılımlı Islam cumhuriyeti
donunu biçmekle yetinmedi. Atatürk devrimlerini,
laik Cumhuriyeti savunanlan, rejim değişikliğine kar-
şı ayak diretebileceklerini düşündükleri tüm birey-
sel ve toplumsal güç odaklarını, gerici, dikta yan-
daşı damgası vurarak etkisiz kılma çabasındalar.
Malum, onların kendi dertleri var; uzun yıllar ko-
münizmin tehdit olarak gördükleri tüm ülkeler ve top-
lumsal odaklara karşı radikal Islam canavarını, te-
rorizmi kendi elleri ile yaratıp, besleyip, semirttiler.
Sonra, özellikle tek kutuplu dünya düzeninde, in-
san için ekonomi, üretim kurallarının dışında amip
biçimi gelişen piyasalar düzeni, ekonomisinde,
terorizm ve radikal Islami akımlar tersine tepen si-
laha dönüştüler. Şimdi onlar, kuralsız düzenin ku-
ralsız savaşları ilişkilerinde, bedel ödememek üze-
re, yarartıkları canavarları, radikal Islami terör ör-
gütleri ile çatışmak üzere, emperyalizmin yanında
yer alacak yeni Islami örgütlenmelere, güçlere
gereksinim duymaktalar.
Işin doğası gereği ABD önderliğindeki, emperyal
odak ve güçlerin yandaşı Islami diktatörlüklerle, ik-
tidartarla sorunlan olmasa da, onlann içinden radikal
Islami terör örgütleri ile baş edecek etkin yandaş
örgütler yaratamadılar. Kültürler çatışması projesi
suya düştü. Dinler, kültürler uzlaşması projeleri sah-
nede. Aydınlanma, bilimsel teknolojik gelişme, in-
san için ekonomi, ideolojik eksenli gelişmeler em-
peryal çıkarlaria çatıştığından, bunlar üzerinden, in-
san için ekonomi, paylaşım, eşitlik, gerçek de-
mokrasiye vs. ilişkin her şeyi afaroz etmek zorun-
dalar. Oyunlannı, din ve ırk aynmcılığı üzerinden sah-
nelerlerken; insan hakları, özgürleşme, demokra-
si adına dayatılanların, bilinç, algılama yanılsama-
sı ile olabildiğince gerçek insan hakları, demokra-
si, paylaşım, sosyal devlet, eşitlikten.. tabii ki ideo-
lojilerden uzaklaştırılması kaçınılmaz oluyor.. Mil-
yarlann uyutulması gereksinimi sömürü dozu ile bağ-
lantılı artıyor.
Demokratik düzen ekseninde yer almış, alması
olmazsa olmaz koşul olan sosyal devlet, sendikal
haklar ve örgütlenmeler, kamu yararı, herkese pa-
rasız eğitim, sağlık, çalışma, emeklilik hakları, din-
ler karşısında devletin laik olmasını sağlayan en te-
mel ilkeler..."ouf". İnsan için olmayan, şimdilerde
kanlı petrolün önlenemez fiyat yükselişi üzerinden
işleyen piyasa düzeni "/n."Yoksul güney dünyasında
değil sadece, gelir dağılımı, haklar çarpılması ya-
şayan zengin kuzey dünyasında bile hızla yoksul-
laşan, yoksunlaşan kitleleri uyutmak üzere dinler,
ırklar, mezhepler, aşiretler, kadınlar, hatta mafya ti-
pi örgütlenmelerin kutsanması, "in". Demokratik mu-
halefetin çarklannda başrol oynayan gerçek siya-
si partiler, sendikalar, demokratik kitle örgütleri "out".
Aynmcılık ekseni üzerine oturtulmuş, adına "sivil top-
lum örgütlenmesi mucizesi" tanımlaması eklenmiş
bu türden örgütlerinin kutsanması "in"..
Bu tabloda dünyanın bilimsel, kültürel, toplum-
sal, siyasal alanlardaki gerçek aydınlannı kim takar?
soner@cumhuriyet.com.tr
GÜNÜN ÎÇİNDEN
Bilgisayar kullanıcısı 1 milyarı geçti
Dünyada kişisel bilgisayar kullanıcısı
sayısı 1 milyan geçti. Araştırma firması
Gartner'e göre, gelişmekte olan ülke-
lerdeki güçlü büyümeyle birlikte 2014
yılı başında kişisel bilgisayar kullanı-
cısı sayısı da ikiye katlanacak.
IBMödülleri sahiplerini buldu
IBM Yazılım Akademisi yanşma-
=•=?•=•"=. sında Galatasaray Üniversitesi'nden
dispanser yönetim sistemi; Dokuz Eylül'den elek-
tronik bilet sistemi; Sabancı Üniversitesi'nden gö-
rüntü işleme ve doğrulama veritabanı üzerinde
projeleri kazandı.
Türk müteahhitlerine Bahreyn çağrısı
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türk
müteahhitlerin 141 milyon dolarlık iş
üstlendiği Bahreyn'in yeni 40 bin ko-
nut yapmak istediğini belirtti. Tüzmen
TOKİ dahil Türk müteahhitlerinin bu iş-
ten pay almak isteyeceklerini söyledi.