06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 NİSAN 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Tarım işçilerinin ölüm yolculuğu Bursa ve Eskişehir’deki tarlalarda çalışmak için yola çıkan tarım işçilerinin kamyon kasasındaki yolculukları Afyonkarahisar’da sona erdi. Kamyon devrildi, 9 işçi öldü AFYON / ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’dan Eskişehir ve Bursa’daki tarlalarda çalışmak için yola çıkan mevsimlik işçileri taşıyan bir kamyonun Afyon’da devrilmesi sonucu 9 kişi öldü, 35 kişi yaralandı. Havaların ısınması, hasat mevsiminin gelmesiyle birlikte Güneydoğulu işçiler de kamyon kasalarında yollara düştüler. Şanlıurfa ve Hatay’dan Kılıç, Alkan, Çiftçi ve Demir aileleri bir araya gelerek Eskişehir Çifteler’de pancar çapalamak ve Bursa’daki tarlalarda çalışmak için yola çıktı. Ali Horuz’un kullandığı 63 KC 864 plakalı kamyonun kasasına binen yaklaşık 40 kişi saatlerce yolculuk yaptı. Kamyon, Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesi ile Eskişehir’in Çifteler ilçesi arasındaki Beyören köyü yakınlarında kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Kazada, Çemura Kılıç (50), Necmiye Kılıç (14), İsa Kılıç (18), Veysi Alkan (20), Sıddık Alkan (15), Vahta Yılmaztekin (22), Cuma Yılmaztekin (20), Ahmet Yılmaztekin (20), Casim Yılmaztekin (20) yaşamını yitirdi, 35 kişi yaralandı. Kazadan yara almadan kurtulan şoför gözaltına alındı. Kaza yerinde incelemelerde bulunan Afyonkarahisar Valisi Haluk İmga “Muhtemelen şoförün sabah saatlerinde uyuması ve bir anlık kendine gelmesi üzerine kamyon takla atmış. Ölen vatandaşlar kamyon kasasının altında kalarak ölmüşler” dedi. GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Sami KohenDünyanın Yazısı Daha Türkiye’de televizyonun olmadığı yıllarmış… İktidar borazanı bir devlet radyosundan başka bir şeyin olmadığı yıllarmış. İnternetin, uyduların, telefonların, tüm dünyaya anında yayın yapan kuruluşların olmadığı yıllarmış. Türkiye’nin dünyadan haberinin olmadığı yıllarmış. O yıllarda Sami Kohen adında bir gazeteci, dünyayı Türkiye’ye tanıtmaya başlamış. Türkiye’de birçoklarının (gazeteciler dahil) haritadaki yerini bile bilmediği yerlere gitmiş. Girilemez denilen ülkelere girmiş. Yazılamaz denilen öyküler yazmış. Görüşülemez denilen liderlerle görüşmüş. Rejim değişikliklerinin, ayrılmaların, bölünmelerin, kanlı, sıcak çatışmaların yaşandığı bölgelerde, nefeslerin tutulduğu günlerde Sami Kohen imdada yetişmiş. Haberleriyle, röportajlarıyla, izlenimleriyle…Ve yorumlarıyla… Ve bugün, Sami Kohen’in yarım yüzyılı aşan deneyimi ‘Sami KohenDünyanın Yazısı’ adıyla kitap olmuş. (Özer Yelçe, Sami KohenDünyanın Yazısı, Doğan Kitap). ??? ‘Miş’li, ‘mış’lı konuştuğuma bakmayın. Sami Kohen bugün de aynı Sami Kohen. İlk günkü gazetecilik heyecanıyla ülkeden ülkeye, haberden habere koşturuyor. Yine bilgilendiriyor, yine aydınlatıyor, yine dünyayı Türkiye’ye tanıtıyor. ‘Miş’li, ‘mış’lı konuşmam, Sami Kohen olayının adeta ‘bir masal gibi’ olmasından… Dile kolay, tam 54 yıl aralıksız dış politika haberciliği, yorumculuğu yapacaksınız. Değişen, gelişen dünyaya önce siz ayak uyduracaksınız. Her an dünyayı izleyeceksiniz. Başkalarının göremediklerini görecek, onları tarafsız bir gözle aktaracaksınız. Ve bütün bunları yılmadan, yorulmadan, heyecanla ama güleryüzle yapacaksınız. Bugün, Türkiye’de dış politika konulu bir toplantıya, konferansa, basın toplantısına gidiniz, Sami Kohen’i orada görürsünüz. Masal gibi değil mi? ??? Sami Kohen bir gazetecilik gerçeği. Ben bu gerçekle, ilk kez çocuk denecek yaşta gazetede okuduğum Vietnam yazılarıyla tanışmıştım. Sonra 13 yıl Milliyet’te birlikte çalıştım. Hâlâ zaman zaman bir toplantıda da olsa karşılaşır, görüşürüz. Her defasında aynı bilgili, aynı alçakgönüllü, aynı güleryüzlü Sami Kohen’i görürüm. Sabah ilk okuduğum yazarlardan biridir. Yaşım kadar gazetecilik, üstelik dünya gazeteciliği yapmış bir ustanın yazısından bir fikir, bir görüş, bir sözcük çıkarma merakıyla. Deneyimi, güvenilirliği, saygınlığıyla ilgi odağıdır. Tarafsızlığa değer veren yabancı gazeteciler de önce ona danışmak, onun görüşünü almak isterler. Yalanın, dolanın, ‘dezenformasyon’un cirit attığı bir yerde, Sami Kohen’in görüşü gereklidir çünkü… ??? Sami Kohen’e daha uzun yıllar gazetecilik diliyorum. Ve gençlere, sadece iletişim eğitimi gören değil, eli kitap tutan bütün gençlere ‘Sami KohenDünyanın Yazısı’nı okumalarını öneriyorum. Ve hatta geç kalmış yaşlılara.. Sami Kohen gerçeğiyle bir an önce tanışmalarını öneriyorum. [email protected] ‘Kamyonda yolculuk daha ucuz’ Kazada ölenlerin yakınları ise yasa boğuldu. Kazada ölen Veysi ve Sıddık Alkan’ın komşusu olan Murtaza Yetiş, mahallelerinde çok sayıda kişinin her yıl tarım işçiliği yapmak üzere Türkiye’nin farklı kentlerine gittiğini söyledi. Tarım işçilerinin, daha ucuz olduğu için genellikle kamyon kasalarında yolculuk yaptığını aktaran Yetiş, kendilerinin de bir süre sonra mevsimlik işçi olarak başka kentlere gideceğini anlattı. Kamyonda ölen ve yaralanan tarım işçilerinin çevreye saçılan eşyaları toplanıp traktöre yüklenerek yakındaki akaryakıt istasyonunun bahçesine konuldu. (Fotoğraf: AA) Fotoğraflar: AA İtalyan sanatçının katil zanlısı, adliyeden çıkarırlırken yüzünü kapatmaya çalıştı. Bacca’nın katil zanlısı tutuklandı İstanbul Haber Servisi Barış mesajı vermek amacıyla gelinlikle İtalya’dan otostop yaparak yola çıkan “Pippa Bacca” adıyla tanınan İtalyan şarkıcı Giuseppina Pasqualino di Marineo (33), Gebze’de ölü olarak bulundu. Bacca’nın katil zanlısı Murat Karataş tutuklandı. Bacca’nın kaybolmasının ardından çalışma başlatan polis, İtalyan sanatçının Gebze ilçesi D100 Karayolu McDonald’s civarında sadece eşkâli belirlenebilen bir erkekle birlikte görüldüğü bilgisine ulaştı. Akaryakıt istasyonunun kamera kayıtlarını inceleyen polis, “Tata” marka bir kamyonetin peşine düştü. Kamyonetin hırsızlık suçlarından sabıkalı, evli ve iki çocuk babası Murat Karataş’a ait olduğu belirlendi. Kısa sürede gözaltına alınan Karataş, Bacca’nın 34 EF 1984 plakalı kamyonetine McDonald’s restoranının yakınlarında otostop yaparak bindiğini söyledi. Bir süre sonra sanatçıyla birlikte olmak istediğini anlatan zanlı, reddedilince, Tavşanlı köyü Ballıkayalar mevkisinde ormanlık alana götürerek tecavüz ettiği Bacca’yı boğarak öldürdüğünü itiraf etti. Zanlı, Bacca’nın cesedini çıplak vaziyette çalıların arasına bıraktığını söyledi. Zanlının, öldürdüğü İtalyan sanatçının cep telefonuna, kendi SIM kartını taktığı ve polisin cep telefonu cihazını takip ederek Karataş’a ulaştığı bildirildi. ‘Dünyanın her yerinde olabilir’ Kardeşinin öldürüldüğünü öğrenen sanatçının ablası Antonietta Pasqualino di Marineo, “Türkiye ve Türkler için bizim söyleyeceğimiz bir şey yok. Bu tip olaylar dünyanın her tarafında olabilir. Bizimle tüm Türk halkı ve yetkililer ilgilendiler. Bir kişi bu işi yaptı maalesef’’ dedi. Bacca’yla birlikte İsrail’e gitmek üzere yola çıkan Silvia Moro da “Yaşanan bu olay, barış projesine gölge düşürmemelidir” dedi. Anadolu Ajansı’nın haberine göre Bacca’nın İtalya’daki annesi Elena Manzoni de “Türkler çok iyi insanlardır. Ama kızımı aracına alan kişi, onu öldürmeye niyetlenmiş bir sapık olmalı. Bu türden birine rastlanırsa yapılacak bir şey yok” diye konuştu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle