07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İktidar ve Yargı ? Baştarafı 1. Sayfada C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahimYıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Dış Haberler: Özgür Ulusoy ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ? Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 ? İdare Müdürü: Hüseyin Gürer ? Mali İşler: BülentYener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 5.26 Güneş: 5.54 Öğle: 12.18 İkindi: 15.43 Akşam: 18.29 Yatsı: 19.49 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul. Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul 24 MART 2008 Gece yarısı baskınına tepkiler sürerken laik rejimin ödünsüz savunulması istendi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY yaratmak işlevini göstermektedir. ? Ergenekon Dosyası’nı oluşturan şüphelilerin sivil ve asker kapsamında gittikçe çoğalan ve daha da artacak gibi görünen listesindeki adlarla Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarındaki üslup yan yana getirilip AKP iktidarının yargıyı etkileme yolundaki pervasızlığı da buna eklenince sonucu adaletin hayrına yorumlamak olanaksızlaşıyor. AKP iktidarı yargıyı rahat bırakmalıdır. İster Ergenekon dosyası olsun, ister kapatma davası olsun, bu kurala titizlikle saygı gösterilmelidir. İktidar yargıyla oynamaya başlamak hevesine kapıldı mı ülkede ne huzur kalır ne de istikrar... Türkiye’yi bugün bu huzursuzluk baştan sona sarmıştır. ‘Türkiye yol ayrımında’ Haber Merkezi Başyazarımız İlhan Selçuk’un gözaltına alınması üzerine gazetemiz yöneticilerini telefonla arayan ya da mesaj gönderen çok sayıda yurttaş ve kitle örgütleri Cumhuriyet devrimlerinin sonsuza dek savunulması için mücadele edileceği, sindirme planlarının boşa çıkartılacağını vurguladı. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel: İlhan Selçuk özgürlük mücadelesinin adıdır. Yaşamını Türkiye’nin daha güzel, daha demokratik bir ülke olması için harcamıştır. Gözaltına alınmasına fevkalade üzülmüştüm. Ancak Cumhuriyet okurlarının gösterdiği tepki, medyanın konuya eğilmesi sonuç vermiştir. Bu Cumhuriyet’in gücüdür. Cumhuriyet gazetesinin toplum içinde ne kadar yer ettiğini göstermiştir. Dilerim bundan herkes ders alır. Bir daha böyle hadiseler yaşanmaz. Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Turan Eser: Cumhuriyet gazetesinin simge ismi ve yazarı İlhan Selçuk’un rahatsızlığı ve yaşına uygun olmayan çirkin gözaltına alınma biçimini kınıyoruz. Gerek basın özgürlüğü, gerekse sürekli Türkiye’de yaşayan bir yazara bu türlü muamele kabul edilemez. Sorumluları, bu tutuklamayla ilgili olarak kamuoyuna açıklama yapmaya davet ediyoruz. Amerika Atatürk Derneği Başkanı Hüdai Yavalar: Dış güçler ve onun Türkiye’deki dinci faşist işbirlikçileri Atatürkümüzün kurduğu laik demokratik Cumhuriyeti yıkmak için ellerinden geleni yapıyorlar, ancak başaramayacaklar. Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG) Başkanı Prof. Dr. Güler Yalçın: Cumhuriyet’in ilkelerini koruyan ve kollayan yurttaşları sindirme anlamı taşıyan planları boşa çıkmıştır. İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Koordinatörü Nazan Moroğlu: Gözaltılar, tehlikeye dikkat çeken herkese bir gözdağıdır. Yurttaşlar tek tek kendiliğinden tepkilerini vermek için gazeteye, televizyon kanalının önüne geldiler, el ele verdiler, seslerini yükselttiler, demokrasiye, laikliğe, hukuk devletine, Cumhuriyete sahip çıktıklarını gösterdiler. Sanırım aydınlık göründü. Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu (AvrupaADD) Genel Başkanı Dursun Atılgan: Türk yargısı, Alman medyasının peşin hükümlü ve AKP güdümlü yapay haberciliğini, samimiyetsizliğini ve örtülü amacını, Selçuk’u serbest bırakarak ortaya koymuştur. Tıp Kurumu Başkanı Dr. Mehmet Altınok ve Genel Sekreteri Dr. Ali Rıza Üçer: Ülkemiz bir yol ayrımındadır, ya Mustafa Kemal’in aydınlık Cumhuriyeti ya da ABD ve AB güdümlü ılımlı ıslam federasyonu. Türkiye Cumhuriyeti’ni şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketine dönüştürmeyi planlayanlara geçit vermeyeceğiz. Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Erdal Atıcı: Bu gözaltı aslında İlhan Selçuk’un ve gazetemizin tarihsel önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Cumhuriyet’i hiç kimse susturamadı, susturamayacaktır. Emekli Cumhuriyet Savcısı Gündüz Akgül: Atatürk devrimlerinin, laik rejimin ödünsüz savunucusu, yurtsever yazarımız Selçuk’a karşı girişilen uygulamaları kınıyor, Cumhuriyet gazetesi ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Yazar Öner Yağcı: Akla karşı akıl dışı barbarlığın saldırıda olduğu konusunda uyaran, hep aklı savunan ve akıl yoluyla bağnazlıkları aşmamız gerektiğini söyleyen Selçuk’un gözaltına alınmasının, Türkiye’nin özgürlüğünün gözaltına alınmasından başka anlamı yoktur. Yazar Enver Topçu: Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün 36 saatte okuduğu Nutuk’u elinizin altından ayrı tutmayınız. O, nasıl gece/gündüz dinlenmeden, uyumadan hem dış hem iç düşmanlarla baş etmesini bilmiş ve başarmışsa, bugünkü durumumuzun o kara günlerden farksız olduğunu, ulusun sizden çok şey beklediğini göz önünden ayırmayınız. ADD Giresun Şube Başkanı Hilmi Taşkın: 1920’li yıllarda biz Atatürkçüler kazandık, yine biz kazanacağız. Yeni mandacılığı da yeni vatan cephesi girişimlerini de yok edeceğiz. Atatürk Cumhuriyetinin gelincik tarlasında yeşertilmiş olan bu ayrık otlarını temizleyeceğiz. ÇYDD Başkanı Şafak Evren: 1923 aydınlanmasının yılmaz savunucusu, ‘tam bağımsız Türkiye’ sevdalısı, bilge insan Sayın İlhan Selçuk’un göz altına alınma şekli hepimizi yürekten yaralasa bile; ulusalcılar, Kemalistler ve üniter devletten yana olan bizler için safları daha sıklaştırma zamanı geldiğini bir kez daha göstermiştir. Yazar Muzaffer İzgü: Sevgili İlhan Ağabey... Susmayacağız, susturamayacaklar. Ekonomist Dr. Cahit Deniz: Ödediğiniz bedele karşı gösterdiğiniz direnci saygı ile anıyorum. Ada Dostları Derneği Başkanı Perihan Ergun: Gece yarısı baskınlarıyla Atatürkçüleri sindireceklerini sananlar kendi ayaklarına kurşun sıktılar. Bizlere değil asıl o gladyo Fethullahçılarına akıl sağlığı dileyerek geçmiş olsun diyoruz. MEDYADAN DESTEK C Ulu çınarlar ve elleri baltalılar İstanbul Haber Servisi Gazetemiz Başyazarı ve İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk’un savcılıktaki sorgusunun ardından serbest bırakılması medyada da geniş yankı buldu. Milliyet gazetesi, haberi birinci sayfadan, “Baskında demli çay sürprizi” manşeti ile verdi. Kapısına gelen polis ekibi “Sizi götürmeye geldik, evi arayacağız” dediğinde, İlhan Selçuk’un sakince “Ben size çay yapayım” dediği ve bu duruma polislerin bile şaşırdığı belirtildi. Selçuk’un mahkemeye bile çıkarılmadan serbest bırakıldığına dikkat çekilen haberde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “Şaşırdım ve üzüldüm” sözlerinin yanı sıra ABTürkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk’in “Gerilim kötü sonuçlar doğuracak” yorumuna yer verildi. Çetin Altan, “Bir türlü bitmeyen bir kâbus tefrikası” başlıklı köşe yazısında İlhan Selçuk’a şu sözlerle seslendi: “Ağaçların çiçeklenmeye başladığı bir pazar sabahına layık şöyle espri fıkırtılı bir yazı özenine bile olanak yok; 20. yüzyılı da tümden ıskalamışlar ve her yağmur yağışta ‘sellere teslim olanlar’ ülkesinde. İlhan’cığım, ne diyeyim bilemiyorum ki, geçmiş olsun.” Hasan Pulur da 50 yıl önce 80 yaşındaki Hüseyin Cahit Yalçın’ın tutuklanıp cezaevine konuluşu ile Selçuk’un gözaltına alınışı arasındaki benzerliğe dikkat çektiği yazısında şöyle dedi: “Aradan 50 küsur yıl geçti, yine bir seksenlik gözaltına alındı: İlhan Selçuk. Hem de sabaha karşı evi basılarak azılı bir katil gibi...” Can Dündar, Pazar Milliyet’teki sayfasının tamamını İlhan Selçuk’a ayırarak, 12 Mart döneminden bugüne kadar yaşadıklarını kaleme aldı. Hürriyet gazetesi haberi sürmanşetinden “Selçuk serbest” başlığı ile verdi. Haberde, “İlhan Selçuk’a yapılan muamele ayıplandı. Üç beş fanatik dışında tüm yazarlar ‘kabul edilemez’ dedi. 83 yaşındaki gazeteci, emniyette 40 saat tutulup 4 saat sorgulandı. Savcılık ifadesinin ardından sabaha karşı serbest kaldı” denildi. Bekir Coşkun, “Ulu Çınar” başlıklı yazısında “Ha ulu çınar ha İlhan Selçuk’lar... Ne fark eder? Kendi dünyalarının çirkin binalarını kurmak için, ormanı kesip yok etmek istiyorlar. ‘Bir ağaç kadar hür ve bir orman gibi kardeşçesine’ çığlıkları asla susmasa da... Gözleri dönmüş bir kere. Ellerinde baltalar...” dedi. Rahmi Turan da “Türk basınının en önde gelen yazarlarından olan 83 yaşındaki İlhan Selçuk’un sabaha karşı evinin basılması ve bir eşkıya, bir terörist, bir cani gibi gözaltına alınması ne yazık ki polisin büyük ayıbı olmuştur” diye yazdı. Birgün gazetesi de önceki gün “Yiyin birbirinizi” manşeti ile çıkan haberle ilgili okurlarından bir başyazı ile özür diledi. Yazıda şöyle denildi: “Eğer dünkü manşetimizde, haberin içinde hassasiyetle değindiğimiz bir duyarlılığımızı, bu iktidardan pay alma, iktidarı tekeline alma kavgası sırasında 83 yaşındaki bir insanın, İlhan Selçuk’un gözaltına alınışındaki ve alınış tarzındaki gayri insaniliği yeterince hissettirememişsek özür dileriz yine de bizi yanlış anlayanlardan.” Mersin’de Atatürk anıtı önünde toplanan yurttaşlar “İlhan çıkacak yazı yazacak”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Cumhuriyet devrimi kazanacak” sloganları attı. (ABİDİN YAĞMUR) şeyhleri modeli, anayasada Venedik modeli... Bindik bir gondola, dola babam dola, gidiyoruz! Sanırız Başbakan Venedik demişken, Roma’ya uğrayıp, Temiz Eller operasyonunu gündeme getirdi. Her şeyden önce Temiz Eller operasyonu; siyasetin tepesine çöreklenmiş, çıkarcı grupların temizlenmesiydi. Temiz Eller, İtalyancasıyla “Mani Pulite” 1992 yılında başladı, İtalya koşulları içinde gidebildiği yere kadar gitti. Milanolu savcıların başlattığı hareketin sembolü, güçlendirilmiş yetkileriyle, Antonio di Pietro idi. Savcı Pietro’nun cesur adımları sonucunda mahkeme karşısına çıkarılanların kısa dökümü şöyleydi: 4 başbakan, 25 bakan, 100 üst düzey bürokrat, 400 milletvekili... Operasyonun hedefi, devleti her türlü kirli işten arındırmaktı. Birinci hedef şuydu: Yolsuzluklar! ??? Başbakan’ı, İtalya’daki bu operasyonu bir bütün olarak tümüyle ele almaya çağırıyoruz. Türkiye’deki operasyonlar ne durumda? Erdoğan’ın söylediği “devleti çetelerden temizleme, yolsuzluklardan arındırma” iddiasıyla başlatılan operasyonların sonuca ulaşmasını biz de yürekten isterdik. Temiz devlet beraberinde temiz toplumu da getirir, umudunu yeşertirdik. İki örnek verelim... Mayıs 2006... Darbe yapmaktan Başbakan’a suikast düzenlemeye kadar her türlü eylemi planlamış, krokiler çıkarmış “Atabeyler çetesi” yakalandı... Çetenin, hükümeti düşürmeyi hedeflediği açıklandı. Bir dizi tutuklama... Bugün bu “çete” ile ilgili cezaevinde tek kişi yok! Temmuz 2005... Van 100. Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Yücel Aşkın, “çıkar amaçlı suç örgütü kurmaktan” tutuklandı. Evi, bir terörist hücresi gibi basıldı, arandı. Hakkında tam 3 bin yıl hapis istemiyle dava açıldı. Prof. Aşkın’la birlikte tutuklanan üniversitenin Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpalı intihar etti. Aradan aylar geçti, 3 bin yıl hapsi istenen Prof. Aşkın beraat etti! Buna benzer pek çok soruşturma var. ??? Gazetemizin imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk, sabaha karşı gözaltına alındı, sabaha karşı serbest bırakıldı. İlhan Selçuk’un gözaltında olduğu saatlerde Başbakan’ın yaptığı “Temiz Eller” konuşmasının bizde çağrıştırdıklarını aktardık. Temiz bir toplum, yolsuzluklardan, yasadışılıklardan arındırılmış bir devlet bizim de özlemimiz. Başta İlhan Selçuk olmak üzere Cumhuriyet gazetesinin varlık nedenlerinden biri... Ancak, ortada henüz iddianamesi bile bulunmayan bir olayla ilgili böylesine iddialı konuşan Başbakan’ın tutumu ve önceki operasyonlar, aklımıza şu ikilemi getiriyor: Yapılan gerçekten temiz eller operasyonu mu yoksa AKP hükümetini rahatsız eden kişileri, kurumları etkisizleştirme operasyonu mu? Bu sorunun peşini bırakmayacağız! ankcum?cumhuriyet.com.tr ‘Gözaltılar düşündürücü’ Yurt Haberleri Servisi Gazetemiz başyazarı İlhan Selçuk, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun Ergenekon operasyonunun odağı haline getirilmesine tepkiler büyüyor. Selçuk’un önceki gece adliyeye sevk edildiği haberinin duyulmasının ardından bir grup Cumhuriyet gazetesi okuru Mersin’de Cumhuriyet Alanı’ndaki Atatürk anıtı önünde toplandı. “İlhan çıkacak yazı yazacak”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Cumhuriyet devrimi kazanacak”, “Tayyip istifa Fethullah’ın yanına” şeklinde sloganlar atan yurttaşlar eylemlerine alkışlarla son verdiler. İlhan Selçuk özgürlüğüne kavuşmadığı sürece her akşam aynı yerde eylem yapacaklarını belirten yurttaşlar, başyazarımızın serbest bırakılmasının ardından mutluluklarını dile getirdiler. Trabzon’da ise CHP, DSP, SHP, İP, BCP ile Atatürkçü Düşünce Dernekleri, Belediyeİş Sendikası, Türkiye Gençlik Birliği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Eğitimİş Sendikası, Eğitimciler Derneği, Halkevleri, KESK, ESM Trabzon Şubesi, Yolİş Sendikası1 No’lu Şube, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Türkiye Ormancılar Derneği, Türkiye Ziraatçılar Derneği başkan ve temsilcileri, dün Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde ortak bir açıklama yaptı. ADD Başkanı Hacı Arif Atalay tarafından okunan bildiride şöyle denildi: “Toplumun önemli bir kısmının saygı duyduğu, yaşamını ülkesinin bağımsızlığı ve özgürlüğüne adamış simge isimlerin, varlığı kanıtlanmamış bazı örgütlenmeler kapsamında gözaltına alınması, hiçbir biçimde bir arada olamayacakları ve suça karışmış bazı isimlerle yan yana gösterilmeleri, gözaltına alınış biçimleri, siyasi iktidara muhalif olduğu bilinen bazı basın yayın organlarına yönelik baskın ve arama çabaları, ülkemizin geleceği adına hepimizi düşündürmektedir.” Açıklamanın ardından gazetemizin Trabzon Temsilcisi Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu’nu ziyaret edip çiçek veren CHP İl Başkanı Necip Yıldız da muhalif basına yönelik baskıları ibretle izlediklerini söyledi. Telefon ve faks yağmuru Selçuk’un serbest bırakılmasının ardından siyaset dünyasının önde gelen birçok isminin yanı sıra, sivil toplum örgütü, sendika ve siyasi parti yöneticisi ve basın yayın organı da telefonla gazetemizi arayarak ve faks göndererek Cumhuriyet ailesine geçmiş olsun dileklerini bildirdiler: “Eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, yazar Yaşar Kemal, eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, ÇYDD Genel Başkanı Türkan Saylan, gazeteci Yalçın Doğan, Altan Öymen, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici, Prof. Dr. Celal Şengör, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Bağımsız Cumhuriyet Partisi Genel Başkanı Mümtaz Soysal, eski İstanbul Milletvekili Engin Ünal, eski Yargıtay Daire Başkanı İsmail Doğanay, Kültür ve Turizm Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Ahmet Turan Ayhan, 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, emekli Hâkim Yavuz Tahsin Özgen, yazar Hüner Tuncer, Yazar Selmi Andak, Gazeteci Kurtul Altuğ, Prof. Dr. HandeEsat Süer, EğitimSen Samsun Şube Başkanı Kenan Gülçiçek, CHP Samsun İl Başkanı İhsan Kalkavan, Cumhuriyet Kadınları Derneği Samsun Şubesi, ÇYDD Samsun Şube Başkanı Nilüfer Alptekin, EğitimSen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, CHP Zonguldak Milletvekili Ali Koçal, Bolu Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süha Alparslan, eski CHP Osmaniye Milletvekili Necati Uzdil, Osmaniye Barosu Başkanı Hüseyin Sezgin, Ciner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner, Adnan Kaplan, Mustafa Karabela, Nilüfer Kışlalı, emekli Savcı Namık Kemal Behramoğlu, Behzat Barış, Ercan Eyüpoğlu, SadıkNesrin Uğurtay, emekli öğretmen Hasan Hüseyin Er, Cemil Acar, elektrik mühendisi Saim Yıldırım, Fatma Karaali, Ali Özcan, Dr. Gülbüz Barlas, İstanbul Gazeteciler Derneği, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu, İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu, Fazilet Partisi eski İstanbul Belediye Başkanı, Turkuaz Hareketi Çalışma Grubu Başkanı Ali Müfit Gürtuna, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Seten, Uluslararası İstanbul PEN Merkezi Onur Üyesi yazar Leyla Erbil, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Artvin Şubesi Başkanı Ahmet Biber, Merzifon ADD Başkanı Bayram Aydoğdu, ADD Diyarbakır Şube Başkanı Dr. Rıza Gül, ADD Tekirdağ Şubesi. Hükümet yanlısı gazeteler ve dinci basın saldırısını sürdürüyor Star’dan asılsız konuşmalar İstanbul Haber Servisi Dinci basın ve hükümet yanlısı gazeteler, dün de başyazarımız İlhan Selçuk’a saldırdı. Star gazetesi, “Davayı açtırıyoruz, AKP’nin sonu geldi” sürmanşeti ile verdiği haberde asılsız telefon kayıtlarını yayımladı. Star, İlhan Selçuk, Doğu Perinçek ve Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nu “çete üyeleri” olarak nitelemekten çekinmedi. Hatta İlhan Selçuk’un telefonda, “Bugüne kadar Türkiye’de ekonomik kriz çıkmadı. Davayı açtırıyoruz. Kapatma davasından sonra mutlaka kriz çıkar. AKP’den kurtulmak lazım” dediği öne sürüldü. Alemdaroğlu’nun da bir telefon konuşmasında “Bu işler kansız olmaz, darbe lazım” dediği savunuldu. İddianamesi açıklanmayan bir davada bu kayıtlara nereden ulaşıldığı merak konusu oldu. “İşte suçlama” manşetini kullanan Sabah, köşe yazarları ile Selçuk’a saldırmaya devam etti. Engin Ardıç köşesindeki “Kaçlı standart” başlıklı yazısında, “İlhan Selçuk 1925 doğumlu olduğuna göre kaç yaşındadır, 83 mü, 85 mi? Acındırmak için kafadan iki yaş eklenebilir mi acaba kendisine? Sabah 04.30 uygun bir saat değilse, uygun saat kaçtır? Mesai saatinin başlangıcı mı, yoksa dokuzu beş geçe mi?” diye yazdı. Taraf gazetesi de “İddianame iki gün önce ellerindeydi” sürmanşeti ile verdiği haberde, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınanlardan birinin bilgisayarında AKP’yi kapatma iddianamesinin çıktığını öne sürdü. Radikal gazetesi ise “Sabaha karşı gözaltıya Köşk de tepki gösterdi” manşeti ile verdiği haberde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in gazetemize bilgi vermesini ön plana çıkardı. Anadolu’da Vakit gazetesi ise “Hani ‘yargı kararı’ tartışılmazdı” manşeti ile gazetemize saldırmaya devam etti. Alper Görmüş’ün “Cumhuriyet ile Ergenekon’un ideolojik akrabalığı var” sözlerine geniş yer ayrıldı. Selçuk’a destek olmak için yapılan eylemler de “darbe çığırtkanlığı” olarak nitelendi. Hasan Karakaya, Selçuk’u da içine kattığı Ergenekoncuların hiç kimsenin gözünün yaşına bakmadan iç savaş çıkartabileceğini, ülkeyi kan gölüne çevirebileceğini savundu. Yeni Şafak gazetesi de “Cumhurbaşkanı Selçuk için devrede” manşeti ile çıktı. Haberde İlhan Selçuk’un tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı belirtildi. Oysa Selçuk, ifadesinin ardından yargılanmasına gerek görülmeden savcılık tarafından serbest bırakıldı. Fehmi Koru da köşesinde kendisini savunarak, “Ergenekon’da hedef gösteren değil, hedef gösterilenim” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle