Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
12 ARALIK 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER [email protected]
Güvenli rotalar
anlatılamıyor
İstanbul Haber Servisi -
Somalili korsanlarõn, özel-
likle son dönemde aralarõn-
da iki Türk gemisinin bu-
lunduğu çok sayõda gemi ka-
çõrma eylemlerini değerlen-
diren kaptan Nejat İncedi-
ken, gemilerin belirlenen ro-
tasyondan çõktõklarõ için ka-
çõrõldõğõnõ öne sürdü.
Denizcilerin belirlenen ro-
ta içinde seyir etmesi gerek-
tiğini belirten İncediken,
“Denizcilik ticareti ile ilgi-
li birçok enternasyonel ku-
ruluş vardır; bunların hep-
si de Londra’daki ana si-
gorta merkezi olan Lloyd’e
bağlıdırlar. Lloyd, tüm ül-
kelere denizcilik ticareti ile
ilgili deklarasyonda bulu-
nur. Denizcileri gitmeleri
gereken rota hakkında bil-
gi verir” dedi.
‘Somali gereken
önlemi almıyor’
Somali’deki korsanlõk
olaylarõnõn daha önceden bil-
dirildiğini vurgulayan İnce-
diken, NATO’nun denizci-
lerin takip etmesi gereken bir
kanal belirlediğini ve bu ka-
nalõn NATO tarafõndan kont-
rol edildiğini dile getirerek,
“NATO bu kanal için ge-
reken güvenceyi veriyor.
Ancak denizciler bu rotas-
yondan çıktıkları için kor-
san saldırılarıyla karşı-
laşılıyor” diye konuştu.
Somali’nin fakir bir ülke
olduğu anõmsatan İncedi-
ken, devletin olaylarõ ön-
lemek için gerekli tedbiri al-
madõğõna dikkat çekti. Ge-
milerin kaçõrõldõğõ bölge-
nin yoğun bir trafiği oldu-
ğunu belirten İncediken,
“NATO gereken tedbirle-
ri daha önce aldı. Tüm ül-
kelere hangi rotaların kul-
lanılması gerektiği bilgisini
verdi. Ancak bu denizci-
lerimize yeterince anlatıl-
mamış, onlara NATO’nun
belirlediği kanallardan
geçmeleri gerektiği yete-
rince söylenmemiş, onlar
de serbest seyir yapmışlar.
O bölgenin çok yoğun bir
trafiği var, oradan geçen
her teknenin başına böy-
le bir olay gelmiyor” gö-
rüşünü dile getirdi.
Tüm denizcilik şirketle-
rinin gidecekleri yoldaki
hava durumunu ve di-
ğer problemleri
Lloyd’dan öğren-
meleri gerektiğini
ifade eden İncedi-
ken, denizyolla-
rõndaki tehlikeli
bölgelerin Lloyd
vasõtasõ ile
şirketlere bil-
dirildiğini, şir-
ketlerin bu bil-
gileri takip etme-
si gerektiğini vur-
guladõ.
ENGİN ESEN
Somalili korsanlarõn kaçõrma eylemlerinin
bu yõlõn son çeyreğinde yoğunlaşmasõ ve ka-
çõrõlan gemiler arasõnda 100 milyon dolarlõk
petrol taşõyan Suudi gemisi ile 33 tank taşõyan
Ukrayna bandõralõ bir geminin yer almasõ
üzerine uluslararasõ toplum aniden harekete
geçti. Bütün dünya medyasõndaki seri haber-
lerin ardõndan, BM Uyuşturucu ve Suç Daire-
si’nin (UNODC) çağrõsõyla, 40’õ aşkõn ülkeden
uzman ile gemicilik ve risk danõşmanlõğõ şir-
ketlerinin temsilcileri önceki gün Kenya’nõn
başkenti Nairobi’de toplanarak alõnacak ön-
lemleri masaya yatõrdõ.
UNODC tarafõndan dün sona eren konfe-
ransa sunulan raporda korsanlarla mücade-
lede kõsa dönemde atõlmasõ gereken ilk adõ-
mõn, Somali ile komşularõ başta olmak üze-
re diğer ülkelerin, “korsanların tutuklan-
ması, şüphelilerin soruşturulması ve yar-
gılanması” konularõnda ortak bir sistem
kurmasõ olduğu vurgulandõ.
Rapora göre, Somali’nin komşularõ Kenya,
Cibuti, Yemen ve Tanzanya arasõnda 6 ay ku-
rulacak ortak yargõ sisteminin 1,3 milyar do-
lara mal olacağõ tahmin ediliyor. Benzer sis-
temlerin, korsanlarõn cirit attõğõ Karayib De-
nizi’nde ve Malezya’nõn güneyindeki Malakka
Boğazõ’nda etkili olduğuna dikkat çekiliyor.
Yardım yerine savaş gemileri
Bu tür önlemlerin, sayõlarõ 1500 civarõnda olan
ve Somali’nin Puntland bölgesinde en az 6 fark-
lõ grup halinde üslenen korsanlarõ ne kadar en-
gelleyebileceği ise tartõşma konusu. Halen el-
lerinde, 2’si Türk şirketlerine ait 15’i aşkõn ge-
mi ile 300’den fazla rehine tutan korsanlarõn bir
yõl içinde milyonlarca dolarlõk fidye topladõk-
larõ tahmin ediliyor.
Nairobi konferansõnda, Somali karasularõnda
kaçak olarak avlanan 700 civarõndaki yabancõ ba-
lõkçõ gemisinin bu ülkeye yõlda 300 milyon do-
lar civarõnda zarar verdiği kaydedildi. Bu mik-
tar göz önüne alõndõğõnda kaçak avlanan yabancõ
balõkçõ gemilerinin zararõnõn, eski balõkçõ olan
Somalili korsanlarõnkinden katbekat fazla
olduğu görülüyor. Fransõz haber ajansõ AFP,
bazõ konferans katõlõmcõlarõna dayanarak,
AB’nin bölgeye gönderdiği deniz gücünün ma-
liyeti 250 milyon Avro’yu bulurken AB ta-
rafõndan merkezi yönetimden yoksun du-
rumdaki Somali’de yeniden yapõlanma faali-
yetlerine yapõlan yõllõk yardõmõn bunun dört-
te biri düzeyinde olduğuna dikkat çekti.
Bu durumda Somali’de korsanlarõn kahra-
man olarak görülmesi hiç de şaşõrtõcõ değil. AP
haberinde, güzel evlerde oturan, ailelerine da-
ha iyi bir gelecek sağlayan korsanlara Soma-
li’nin kuzey liman kentlerinde nasõl gõptayla
bakõldõğõ anlatõlõrken mağaza sahibi Sugule
Dehir, “Korsanlık sayesinde daha fazla ma-
ğaza var ve ticaret artıyor. İnternet kafe-
ler ve telefon dükkânları açıldı, insanlar es-
kisinden daha mutlu” diyordu.
‘Donanmalar sorunu çözemez’
Korsanlõğõn bu bölgeye özgü bir olgu ol-
madõğõ ortada. Uluslararasõ Denizcilik Bürosu
raporuna göre, bu yõl eylül sonuna kadar Gü-
neydoğu Asya’da 42, Hindistan civarõnda 20
korsanlõk olayõ meydana geldi. Hatta, Bul-
garistan’da yayõmlanan Sega gazetesinin ha-
berine göre, Tuna nehrindeki Sõrp limanõ Sme-
derevo’da bile son 2 yõlda 38 Bulgar mavna
konvoyu saldõrõya uğradõ.
Bu arada, ABD ve müttefiklerine ait 8 savaş
gemisi, Türk Deniz Kuvvetleri’nin Gökova fõr-
kateyni ile İtalya, Yunanistan ve İngiltere’ye ait
gemilerin içinde olduğu NATO gücü, AB’nin
oluşturduğu ilk deniz gücü, Rusya’nõn Pasifik fi-
losundan gemiler ile Hindistan, Malezya, Güney
Kore ve Japonya gemileri Yemen açõklarõna bir-
biri ardõna akõn ediyor. ABD Savunma Bakan-
lõğõ sözcüsü Geoff Morrell’in, “Dünyanın
tüm donanmalarını Somali kıyılarına getir-
seniz dahi bu sorunu çözemez” sözüne rağmen
atõlan bu adõmlar düşündürücü.
OSMAN ÇUTSAY
FRANKFURT - AB üyesi
ülkelerin dõşişleri bakanlarõnõn
pazartesi günü düğmeye bas-
masõndan sonra Alman hükü-
meti de “Somali korsanlarıyla”
mücadele için AB’nin ortak
“Atalanta” operasyonunda ak-
tif görev üstlenme kararõ aldõ. Fe-
deral Meclis’in 19 Aralõk’ta top-
lanarak hükümetin bu kararõna
onay vermesi bekleniyor. Almanya’nõn
bölgeye en az bir savaş gemisi ve 1400 as-
ker göndereceği belirtildi. Bu telaş,
“AB’nin militarize edilmesine yeni bir
kanıt” olarak değerlendiriliyor.
Güney Afrika kõyõlarõnda yaşananlarla il-
gili medyada yer alan haberlerin, Avrupa
kamuoyunu bölgeye askeri müdahaleye ha-
zõrlamak için yoğunlaştõrõldõğõ ileri sürü-
lürken Somali korsanlarõnõn ticaret yolla-
rõnõ kestiği yolundaki iddialar, dünya tica-
ret yollarõnõn militarizasyonu yönündeki
eğilimleri güçlendiriyor. Avrupa ekono-
misinin motoru kabul edilen Federal Al-
manya’nõn bu alanda “özellikle duyarlı”
olmasõ normal karşõlanõyor. Alman Sa-
vunma Bakanõ Franz Josef Jung, geçen
hafta yaptõğõ bir açõklamada, “dünya ih-
racat şampiyonu olarak Almanya’nın
uluslararası ticaret yollarının ser-
bestliğine son derece bağımlı ol-
duğuna” dikkat çekmişti. Al-
manya, sadece deniz
ticaretinde
yõlda 48 mil-
yar Avro tuta-
rõnda ciroya
sahip. Bu sek-
törde çalõşan
sayõsõnõn ise
380 bini geçtiği bildiriliyor.
Sigorta primleri artıyor
Uluslararasõ Ticaret Odasõ, bölgedeki
nakliye gemilerinden alõnan sigorta prim-
lerinin geçen yõl 2006’ya göre 10 kat arttõ-
ğõna dikkat çekerken Somali açõklarõndan
her yõl 50 bin gemi geçtiği, bunlarõn 20 bi-
ninin Süveyş Kanalõ’na yöneldiği, bu yolun
Avrupa için önemli bir petrol - enerji hat-
tõ olduğu belirtildi. Bu nedenlerle Alman-
ya başta olmak üzere Avrupa’nõn büyük
devletlerinin bölgedeki ticaret yollarõnõn gü-
venliğini çok önemsediği ve güvenlik için
askeri yollara başvurmaktan ka-
çõnmadõğõ gözleniyor. Ama Af-
rika’nõn yeniden sömürgeleş-
tirilmesi ve kara kõtada ye-
ni koloniler kurulmasõ için
çağrõlarda bulunulmasõ da
gözlerden kaçmõ-
yor. NATO Baş-
komutanõ John
Craddock,
“Korsanların denizde değil karada dur-
durulabileceğini” vurgulamõştõ.
Korsan saldõrõlarõnõn yoğun bir biçimde
arttõğõ yolundaki iddialarõn gerçeği yansõ-
tõp yansõtmadõğõ ise bilinmiyor. Örneğin Al-
man yolcu gemisi “MS Astor”a aralõk ayõ
başõnda medyada duyurulduğu gibi, ciddiye
alõnabilecek bir korsan saldõrõsõ olduğunun
söylenemeyeceği, bu konuda elde yeterli ka-
nõtõn bulunmadõğõ belirtildi. Uluslararasõ De-
nizcilik Bürosu (IMB) 2003’te 445 olan ti-
cari gemilere korsan saldõrõsõnõn, 2004’te
329’a indiğini saptamõştõ. Bu rakamõn
2007 yõlõnda 263 olduğunu kaydeden IMB
raporlarõna göre, bu yõlõn ilk 9 ayõnda 199
olan korsan saldõrõlarõ sayõsõ geçen yõlõn ay-
nõ döneminde 201’di.
Somali kõyõlarõndaki saldõrõlarõn bölge-
deki Batõ ülkelerine ait balõk filolarõnõn de-
nizleri adeta boşaltmasõndan ve Etiyop-
ya’nõn da yine Batõ desteğiyle Somali’yi iş-
gal etmesinden kaynaklandõğõ ileri sürü-
lüyor. 2008 yõlõ başõndan bu yana Afrika
Boynuzu açõklarõnda 40 gemiye saldõrõ
olduğu ancak sadece bu bölgeden yõlda en
az 25 bin ticaret gemisinin geçiş yaptõğõ ha-
tõrlatõldõ. Sigorta primlerindeki artõşõn ise
toplam 50 milyon dolarlõk hacmiyle, kriz
nedeniyle hazõrlanan trilyonlarca dolarlõk
paketlerin yanõnda pek bir öneminin ol-
madõğõ belirtiliyor.
Uzmanlar, dünya denizlerindeki ticaret
gemileri bir yana, sadece Güney Afri-
ka’dan geçen 50 bin gemi için bile etkili
bir askeri koruma sağlanamayacağõnda
hemfikirler. Bölge denizlerindeki balõk-
larõn Batõ kökenli filolar tarafõndan avla-
narak adeta boşaltõlmasõ ve çevrenin tah-
rip edilmesine engel olunmasõ, bölgeye si-
lah ihracatõ yapõlmamasõ ve ekonomik kal-
kõnma için mali destek verilmesinin de
korsanlar sorununu askeri önlemlerden
çok daha etkili çözebileceği savunuluyor.
Birçok ülkenin deniz gücünün
bulunduğu bölgede korsanlar
(solda), nakliye ve yolcu gemilerine
hızlı botlarla yanaşıyor.
Korsanların 5 ila 10 arasında ana
gemileri olduğu sanılıyor.
Yaklaşõk 20 yõldõr
merkezi bir
hükümetin bulunmadõğõ, güneyi
İslamcõ militanlarõn, kuzeyi mafya ve
aşiretlerin elindeki Somali’de
korsanlõğõn yeni olmamasõna karşõn,
birkaç sansasyonel gemi kaçõrma
eyleminin ardõndan dünyanõn dikkati
Aden Körfezi’ne yöneldi. Şimdi
NATO’dan Hindistan’a, Rusya’dan
AB’ye kadar çok sayõda kuruluş ve ülke,
bölgeye savaş gemileri gönderme
telaşõnda. Ancak bu çabalarõn korsanlõğõ
engellemeye yarayacağõ çok kuşkulu.
KAPTAN İNCEDİKEN:
DENİZCİLERE
ÖNERİLER
Kaptan İncediken gemi
sahiplerine ve
işletmelerine Somali’deki
korsanlardan korunmalarõ
için şu önerilerde bulundu:
“Gemi sahipleri ve
işletmecileri gemilerini
korsanlık olaylarının
yaşandığı bölgeye
göndermeden, o rotanın
antikorsan bilgisini
almaları mümkündür.
Kuala Lumpur’dan
(Tel:60 – 320310041) ve
Malezya’daki (60 –
310785763) ofislerden
seyir tavsiyeleri de
alabilirler. Bu mıntıkada
NATO kadar İngiliz
Karilyet Filosu da
devrededir ve bunlar da
ticaret gemilerine riskli
bölgeleri ve rota
tavsiyelerini bildirirler.
Gemi sahiplerinin harp
sigortalarını ve
kuvartürde de korsanlar
ve teröristler maddesinin
ilavesinde de dikkat
etmeleri gerekir.”
İncediken, Somali için en
son verilen rota için enlem
ve boylamlarõ şöyle
sõraladõ: 12 15N 45E - 13
35N 49E - 14 10N 50E -
14 35N 53E
Somali açõklarõndan her yõl 50 bin gemi geçtiği, bunlarõn 20
bininin Süveyş Kanalõ’na yöneldiği, bu yolun Avrupa için önemli
bir petrol-enerji hattõ olduğu belirtiliyor.
Somali’nin
Putland
bölgesinde
korsanların
elinde halen 15’i
aşkın gemi ile
300’den fazla
rehine
bulunuyor.
Korsanların bir
yıl içinde
milyonlarca
dolarlık fidye
topladıkları
tahmin ediliyor.
(Fotoğraf: AFP)
orsan avõ için büyük akõnK
NATOveABilebirçokülkenindenizgücükorsanlıklamücadeleadınaAfrikaBoynuzu’nayöneliyor
Ticaret yolu militarize ediliyor
Aden
Körfezi’nde
Yemen Sahil
Güvenliği
ağır silahlar
eşliğinde
devriye
geziyor.
(AP)
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
Kemalist Devrim ve
‘Osmanlı Cumhuriyeti’ Filmi
Kemalist devrim, “dincilerin ve sömürgecilerin
egemenliğine karşı bir savaştır”.
-Bağımsızlık, bunun vazgeçilmez bir parçasıdır.
- “Dinci ve sömürgeci işgale karşı” uygarlık ve
aydınlanma, Kemalizmin doğal bir hedefidir.
-Halkın, “dinciye ve sömürgeciye üstünlüğünü sağ-
lamak için”, katılımcı demokrasi gerekir. Bu da, Ke-
malist devrimin sonunda ortaya çıkmış olacaktı.
1923-1938 dönemi, bu hedeflerinin bir bölü-
münü, daha doğrusu “ön koşullarını” sağlamıştır.
Dinci ve sömürgecilerin egemenliği ortadan kal-
dırıldı, bağımsızlık sağlandı, çağdaş uygarlık de-
ğerleri için dil, kültür, hukuk, iktisat alanlarında alt-
yapı hazırlıklarına başlandı.
Ancak Atatürk’ün ölümünden sonra Kemalist dev-
rimlerin amaçlarına aykırı uygulamalara dönüldü.
-Kemalist devrimlerin karşısına aldığı “kapita-
list ve sömürgeci odaklara, kapılar yeniden açıl-
maya başlandı”.
-Dinci odaklara yeşil ışık yakıldı, “çağdaş ve la-
ik sosyal hukuk devleti yerine”, bu odaklar filiz-
lenmeye başladılar.
Emperyalist ve dinci odaklar aralarında sürekli iş-
birliği yaptıkları ve birbirlerini tetikledikleri için, Ke-
malist devrimlere karşı ortak bir cephe oluşturdular.
Kemalist devrimlere karşı cepheyi oluşturan un-
surlar şunlardan oluşuyor:
-Cumhuriyet’i en baştan istemeyen “dinci
odaklar”.
-Lozan’a ve Türkiye’nin ulus-devlet kimliğine
karşı çıkarak Sevr’i savunan bölücü çevreler.
-Batı ile yakın göbek bağları olan kapitalist çev-
reler.
Bölücülerin tamamı, dinci ve kapitalist çevre-
lerin bir bölümü Batı emperyalizminin Türki-
ye’deki yerel ortakları durumuna gelmişlerdir. Tür-
kiye Cumhuriyeti’ne karşı açıktan veya örtülü, doğ-
rudan ya da dolaylı olarak emperyalizmin işbir-
likçisi konumundadırlar.
Bir kara mizah yapıtı…
Son yıllarda Cumhuriyet’e, Atatürk devrimle-
rine ve Lozan’ın kazanımlarına karşı tezgâhlanan
saldırıların gerisinde bu odaklar ve onların dışa-
rıdaki destekçileri vardır.
-Medyada, hatta sanat çevrelerinde çoğunlukla
Washington’ın, Brüksel’in politikalarına uygun bir ha-
va estirilir. Örneğin “Mustafa” filmi gündeme getiri-
lip her yerde tartışılırken “Osmanlı Cumhuriyeti” ya-
pıtı özellikle saklanır. Çünkü Osmanlı Cumhuriyeti fil-
minde Amerika’nın ve Avrupa’nın Türkiye üzerindeki
kirli hesapları, kara mizahın zenginliği içinde seyir-
cinin önüne serilip maskeleri indirilmiştir.
Osmanlı Cumhuriyeti filmini gündeme getirmek,
tartışmak dış odakların ve tabii onların içerideki
uzantılarının işine gelmez. Ben okurlarıma bu fil-
mi mutlaka izlemelerini öneriyorum. Cumhuriyet,
Osmanlı, ulusallık, sömürü tartışmalarını kara
mizahın çarpıcı dili ile sergileyen bir eser. “Mus-
tafa” filmi gibi tartışılmaması, Türkiye’deki örtü-
lü faşizmin varlığının en önemli kanıtıdır.
Buna karşılık Osmanlı Cumhuriyeti, “Hayır di-
yenlerin” tarafındadır. Eğer Mustafa Kemal, Kur-
tuluş Savaşı ve Kemalist devrimler olmasaydı, ül-
kenin başına gelecekleri gözler önüne seriyor.
Filme kimler kızar?
Güncel tartışmaların harika sergilendiği “Osmanlı
Cumhuriyeti” filmine kimler kızar? Kimlerin raha-
tı kaçar? Kimlerin maskesi düşer?
-İşbirlikçi dinciler bundan çok rahatsız olurlar,
maskeleri düştüğü için.
-İçimizdeki açık ve örtülü taşeronlar kendileri-
ni aynada görürler.
-Hele hele Amerika’nın ve Avrupa’nın kucağı-
na oturan kimi siyasilerimizin yüreği ağızlarına ge-
lecektir. Kendilerini fırçalayan Batılıların söyle-
diklerini halk birebir duyacaktır, kepazelikleri or-
taya çıkacaktır.
Eğer Atatürk ve Kurtuluş Savaşı olmasaydı Tür-
kiye’nin Amerika ve Avrupa’nın emrinde parça-
lanmış topraklara nasıl dönüşeceği kara mizahın
güldürürken ağlatan zenginliği ile sunuluyor.
Engizisyona karşı direnen Galileo misali yö-
netmen Gani Müjde ve başoyuncu Ata Demirer
insanlık, uygarlık ve sanat adına “Mustafacı” iş-
birlikçilere karşı bir onur savaşı vermişler.
Film Türkiye’de medyanın ve sanat çevreleri-
nin içine itildiği ikilemin ortaya konulması yönüy-
le de büyük önem taşıyor.
-Bir tarafta, “Mustafacı örtülü faşistlerin” uy-
guladığı karartma,
-Öte yanda bu karartmayı yırtmaya çalışan ay-
dınlanmacı ve devrimci düşünce ve sanat …
“Mustafa” ve “Osmanlı Cumhuriyeti” filmleri, Tür-
kiye’deki ayrıştırma ve bölünmedeki iki farklı cep-
heyi temsil ediyorlar. Birinde sömürgecilerin hoş-
lanıp kullandıkları malzeme sunuluyor, diğerinde iş-
birlikçilerin ve patronlarının kirli yüzü sergileniyor.
Mustafa filmi, Batı’nın yeni Türkiye politikasına
“Evet diyenlerin” malzemesidir. Buna karşılık Osmanlı
Cumhuriyeti filmi, “Hayır diyenlerin” tarafındadır.
Osmanlı Cumhuriyeti filmini herkes görmeli.
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali
(AP)
BM’den 4 Pakistanlıya yaptırım
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) - BM
Güvenlik Konseyi Yaptõrõmlar Komitesi, Leşker-i
Tayyibe örgütünün liderleri olduğu belirtilen 4
Pakistanlõyõ Hindistan’daki Mumbai saldõrõlarõyla
ilgili olduklarõ gerekçesiyle terörist ilan etti ve bu
kişilere yaptõrõm uygulama kararõ aldõ. Komite 4
Pakistanlõya ait mal varlõğõnõn dondurulmasõ,
seyahat yasağõ gibi yaptõrõmlar getirdi.
İran’dan Sarkozy’ye protesto
TAHRAN (AA) - İran, Fransa’nõn Tahran
Büyükelçisi Bernard Poletti’yi Dõşişleri
Bakanlõğõ’na çağõrarak, Cumhurbaşkanõ
Nicolas Sarkozy’nin İran’õ hedef alan
sözlerinden duyduğu rahatsõzlõğõ iletti.
Sarkozy, İnsan Haklarõ Evrensel
Beyannamesi’nin kabulünün 60. yõldönümü
münasebetiyle yaptõğõ konuşmada, İran
Cumhurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad’õ
kastederek, “İsrail’in haritadan silinmesi
gerektiğini söyleme cesareti gösteren biriyle el
sõkõşmak benim için imkânsõzdõr” demişti.