Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 9 EKİM 2008 PERŞEMBE 6 HABERLER PERŞEMBE ORHAN BURSALI Asker ve Siyaset I. PKK teröristlerinin Aktütün’de 17 askeri şe- hit etmesi, millet, ülke ve çocuğu askerde olanlar açısından kabul edilebilecek gibi değildir. Kentlerde bomba patlatılması sonucu ölümler, farklı bir olay- dır. PKK ile savaş içinde olan Ordu’nun “cephe”deki bir karakoluna yönelik saldırının önlenememiş, savuşturulamamış olması, kesinlikle ağır bir görev ve kurmay hatasının varlığının kanıtıdır. Beklen- medik, ani bir baskından söz edilemez Aktü- tün’de. Tersine, normal olan, “baskın”dır. II. Ordu’nun kendine “büyük özgüven”i mi hata kaynağıdır, savaşı kanıksaması mı, her büyük sal- dırının ardından dinlediğimiz, “büyük darbe aldılar, son çırpınışları” vb. gibi, hiçbir bilimsel veriye, dü- şünceye, mantığa dayanmayan yüksekten moral ko- nuşmaları mı? Yoksa söylenenlere gerçekten inanç mı? Hiçbir komutanın kafasından “bizde asker çok” düşüncesinin gölgesi bile geçmez. Ama bir sorun var! Askerin, sivil stratejistlerle toplantısı iyidir! III. Saldırının 300-400 kişilik bir grupla düzen- lendiği iddiaları şimdilik tamamen bir safsatadır. Bel- ki de 75 kişiydiler, veya en çok 100! 300-400 kişi- nin harekâtı, “gerilla faaliyeti” açısından, hele ora- da, her zaman zor ve tehlikelidir! IV. PKK kayıp verebilir, 100-200, hatta 1000.... ama bu ne kadar önemlidir onlar için? Türki- ye’den her ay kaç Kürt gencini devşiriyorlar, bil- gi sahibi olan var mı? Türkiye PKK için, insan ihti- yacını karşılayacağı bir depodur. Bu “depo”da ge- rilla niyetliler azalır, ama bitmez... Ta ki, Irak’taki ana kuvvetler ve yönetici kesimleri gerçekten ağır bir dar- be yiyinceye, dağılma oluncaya kadar. V. Ordu, kendi görev alanında, yani askeri plan- da bir “paradigma değişikliği” yapmak zorunda. Ay- nı zamanda düşüncede de! Uç noktalara, “cepheye” artık asker gönderilmemeli. Profesyonellere ve komandolara görev verilmeli. Özellikle kitlesel ölümler, Türkiye’yi giderek etnik olarak bölüyor... VI. Bu tür baskın ve saldırıların bir amacı da bu- dur. Ayrılığı derinleştirmek! Sivil hayatta Türkle- ri Kürtlerin üzerine kışkırtmak. PKK, bu gerçek- leştikçe, büyür ve beslenir! Amaca biraz daha ya- kınlaşır! Türklerle Kürtlerin büyük entegrasyonu, PKK için en büyük sorundur! Tersine, bölünmeyi derin- leştirecek her şey, amaca uygundur! VII. PKK, “Kürt kültürel hakları” için savaşmı- yor! Kürt Devleti için, Büyük Kürdistan için sava- şıyor! Şüphesiz, Kürtler kültürel haklarına sahip ol- malı, onları özgürce kullanmalı, bu haklar tanınmalı... Bu yeni zeminde-düzende, demokratik ortamda, so- runu düşünmek, artık kaçınılmaz bir gerekliliktir. VIII. PKK’nin bu büyük saldırılarından sonra, be- lirli “liberal” yazarlar (iki tanesi Cumhuriyet’ten kaç- ma!) hemen, “gördünüz mü, sorun çıkmazda, siyasi ve demokratik çözüm” yazılarını piyasaya sürüyor. Açın bakın, saldırıların ardından yazdıkları hep ay- nı. “Seçilmişler çözüm üretsin, askerin elinden bu konu alınmalı” görüşleri geliyor. PKK bir de bu tip- lerin “siyasal çözüm ortamı” yaratmaları için bu saldırıları gerçekleştiriyor! Hadi siyasetçilerin çö- zümlerini görelim! Diyelim ki, siyasetçiler fiilen çö- zümlerini açıklamaktan korkuyor! İktidarın yazarları çizerleri ne güne duruyorlar! Çözüm programları- nı (minik parçalarını değil) görmek ve tartışmak is- teriz! IX. Mesele salt Kürt demokratik hakları değildir. (Burası tamam!) ABD korumasında Kuzey Irak Kürtleri ile PKK arasındaki doğal stratejik bir- lik, Türkiye’de ayrılıkçı silahlı gücü ve ülkemizde- ki etkisini hiç de yabana atılmayacak bir güçte tu- tacaktır, terör sıkıntısını hep yaratacaktır! Ama “cep- he”de ama kentlerde! Durumu bu boyutta görme- liyiz! Çözümü de! X. Olayın ayrılıkçı boyutu, Kuzey Irak’taki des- tek kaldıkça ve sürdükçe, canlılığından yitirmeye- cektir. Ne zamana kadar? Ta ki Kürt yönetimi, PKK’ye sağladığı desteğin kendi güvenliği için de bir tehdide dönüştüğünü görünceye kadar! Pa- çaları tutuşunca, farklı davranacaklardır! Çünkü, Tür- kiye’deki Kürt bölgesiyle birleşmek, esas, Barza- ni ve Talabani’nin, Irak Kürt bölgesinin isteğidir! Ancak salaklar, aptallar, kasıtlılar bunu görmez! XI. Türkiye, ayrılıkçılığı hafifletebilir. Nasıl? Kürt- lerle bir arada yaşamanın bir üst boyutta siyasal kül- türel-ekonomik vb. yeni niteliksel koşullarını oluş- turarak! Ancak, ana sorunumuz, bunu görecek, ger- çekleştirecek bir siyasal beynin ülkemizde olma- masıdır! XII. Bu nedenle ana sorun askerde değil, siya- sette, sivildedir! Uzmanlar, PKK’nin kullandõğõ topun ‘SAR Radar Sistemi’ ile görülmemesinin imkânsõz olduğunu belirtiyorlar Saldõrõda istihbarat bilmecesi ‘Feto ve Apo’ yazõsõ nedeniyle yargõlandõ, 13 Nisan’da tutuklandõ, 30 Temmuz’da serbest bõrakõldõ Gerger’de bir gazeteci; Hacı Boğatekin İstanbul Haber Servisi - Gergerli gazeteci Hacı Boğa- tekin’i sahibi olduğu Gerger Fõ- rat gazetesinde yazdõğõ bir ya- zõ nedeniyle uğradõğõ baskõlar- dan sonra tüm Türkiye tanõdõ. Sahibi, yazõişleri müdürü, genel yayõn müdürü, yazarõ, kõsacasõ her şeyi olduğu Gerger Fõrat ga- zetesinde 17 yõldõr 100’ü aşkõn davaya, çeşitli tarihlerde yattõ- ğõ 9 aya varan toplam hapislik günlerine karşõn gazeteci Hacõ Boğatekin keskin kaleminden vazgeçmiyor. Boğatekin, Adõyaman’õn Gerger ilçesinde 1992’den be- ri yayõn yapan Gerger Fõrat gazetesinde 4 Ocak 2008 tari- hinde yayõmladõğõ “Feto ve Apo” başlõklõ yazõsõ nedeniyle terör örgütü propagandasõ yap- mak suçundan yargõlandõ. Bu dava üzerine gazetesinde yaz- dõğõ yazõ nedeniyle de “adil yargılamayı etkilemeye te- şebbüs”, “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” ve “iftira” suçlamalarõndan Gerger Asliye Ceza Mahke- mesi’nde dava açõldõ. “Deliller toplanmadı”, “kaçabilir”, “ta- nıkları üzerinde baskı kura- bilir” gerekçeleriyle 13 Ni- san’da tutuklanan Boğatekin, 30 Temmuz’da serbest bõrakõldõ. İstanbul’da geldiğinde ga- zetemizi ziyaret eden ve “Tür- kiye’de basın yoluyla hakaret suçundan tutuklanan tek ga- zeteci benim” diyen Boğatekin, gazete çõkardõğõ ve yaşadõğõ il- çeyi şöyle anlatõyor: “Bir sav- cı polise ‘git bunlarõ getir’ di- yor. Hürriyetiniz kısıtlanı- yor ve hiçbir şey anlatamı- yorsunuz. Anlatacağın yer adliye, adliyenin kendisi da- vanın tarafı. Cumhuriyet sav- cısı, hakkında yakalama ka- rarı, tutuklama talep edebi- liyor, gizlilik kararı talep ede- biliyor, aileni gözetim altına alabiliyor.” Boğatekin’in Basõn İlan Ku- rumu’ndan bugüne dek hiç ilan alamamõş olmasõnõn nedeni de muhalifliğinde gizli. Boğatekin kurumun temsilciliğinin bu- lunmadõğõ yerlerde bu konuda valiler yetkili olduğu için “uzun maaş kuyruklarını”, “bir tür- lü yapılamayan köy yollarını” haber yapan gazetesine ilan gelmemesini şaşõrtõcõ bulmuyor. Boğatekin, Adõyaman’da ve çevre illerde gazetesini bastõ- racak matbaa bulamadõğõ için İstanbul’da bastõrõyor. Gerger’e gazetenin iki gün geç ulaşma- sõ dolayõsõyla savcõlõğa da geç verilmesi nedeniyle para ceza- sõ ödemek durumunda kalõyor. Özgür yazmanõn da karşõlõ- ğõnõn neler olduğunu “Beledi- ye hizmetlerini eleştirirsen belediye suyunu kesiyor. ‘Köylerde elektrik arõzalarõ gi- derilmiyor’ yazıyoruz elekti- riğimiz kesiliyor. ‘Okullarda bit salgõnõ var’ diye yazıyor- sun, çocuklarının notları dü- şüyor” sözleriyle özetliyor. Hakaret davasõ sõrasõnda ta- nõklõk eden bir polisin “Adı- yaman’a dolmuşla giderken arkada oturan Hacı Boğate- kin Cumhuriyet gazetesinin haber müdürü ile konuşu- yordu. Haber müdürünün istediği belgelerin oğlunda olduğunu söyledi, telefonunu verdi. Ben de Gerger’e varır varmaz gidip savcıya bunu anlattım” diye ifade verdiğini anlatan Boğatekin, “Avukat da savcının yanında kimler olduğunu sorunca, tanık po- lis davanın hâkimi ve savcı- sının olduğunu söyledi.” diye tepkisini dile getiriyor. Boğatekin, yargõlanmasõnõn gerekçesi “savcıya hakaret” olsa da “Feto” yazõsõnõn temel neden olduğunu düşünüyor ve duruşmalarda baskõ niteliğin- deki uygulamalarõ şöyle anla- tõyor: “Ailemden kimseyi duruş- ma salonuna almıyorlardı. İstanbul’dan Çağdaş Hu- kukçular Derneği’nden avu- kat Taylan Tanay gelmişti. 5 avukat var, 4 sandalye var. Mübaşirin sandalyesine otur- mak isteyince hâkim kaldır- dı, sonra bir sandalye buldu- lar ama bu sefer de mübaşir her kapıyı açtığında kapı avukatın yüzüne vuruyor. Bir avukat cüppe getirmemiş, arkadaşının cübbesini alma- sını hâkim kabul etmedi.” Kâhta Cezaevi Boğatekin’in anlatõmlarõnõ, Türkiye Barolar Birliği adõna bu davanõn 30 Haziran 2008’deki duruşmasõnõ izleyen gözlemci avukatlarõn salondaki uygula- malarõn masumluk karinesini ortadan kaldõrdõğõ ve uygula- malarõn sanõğõn ve yakõnlarõnõn psikolojisini olumsuz etkile- yeceği yönünde verdiği rapor da doğruluyor. Hacõ Boğatekin, Kâhta Ce- zaevi’nde de boş durmadõğõnõ anlatõyor. Cezaevinin olumsuz koşul- larõnõn değişmesi için Kâhta Savcõlõğõ’na “Bir Rüya Gör- düm” başlõğõyla ilginç bir mek- tup yazmõş. Boğatekin mektu- bunda rüyasõnda savcõ, beledi- ye başkanõ ve kaymakamõn ce- zaevini ziyaret ettiklerini gör- düğünü anlatõyor. Ziyaretçiler soğuk suyla le- ğende çamaşõr yõkadõklarõnõ görünce “Güneş enerjisi sis- temi takın” diyorlar. Kütüp- hanede kitap olmadõğõnõ gö- rünce Yaşar Kemal, Aziz Ne- sin ve İlhan Selçuk kitaplarõ- nõn getirilmesini istiyorlar. Doktor olmadõğõnõ görünce doktor getirilmesi talimatõnõ veriyorlar. Boğatekin, Kâhta Savcõlõğõ’nõn bu mektubu işle- me koyduğunu ve cezaevine güneş enerjisi sistemi takõlõp doktor ve psikolog geldiğini de sözlerine ekliyor. Sahibi, yazõişleri müdürü, genel yayõn müdürü, yazarõ, kõsacasõ her şeyi olduğu Gerger Fõrat gazetesinde 17 yõldõr 100’ü aşkõn davaya, çeşitli tarihlerde yattõğõ 9 aya varan toplam hapislik günlerine karşõn Boğatekin keskin kaleminden vazgeçmiyor. OPERASYONLAR SÜRÜYOR Şırnak’taki çatışmada 4 PKK’li öldürüldü DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Hakkâri’de 17 askerin şehit olmasõnõn ardõndan bölgede operasyonlar yoğunlaşarak devam ediyor. Şõrnak’õn Güçlükonak ilçesinde çõkan çatõşmada 4 PKK’li öldürüldü. Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Aktütün Jandarma Karakolu’na yapõlan saldõrõnõn ardõndan, başlattõğõ hava operasyonuyla PKK mağaralarõna bomba yağdõran TSK, operasyonlarõnõ aralõksõz sürdürüyor. Güvenlik güçleri gerek sõnõr içinde, gerekse sõnõr ötesinde teröristlere göz açtõrmõyor. Aktütün saldõrõsõnõn ardõndan Diyarbakõr Askeri Havalimanõ’ndan kalkan F16 savaş uçaklarõ sõnõr ötesinde de belirlenen hedefleri vuruyor. Karakola saldõrõnõn ardõndan terörist grubun kaçõş noktalarõnõn keşif uçaklarõ tarafõndan tespit edilmesi üzerine, Yüksekova 21’inci Jandarma Sõnõr Tümen Komutanlõğõ’ndan kalkan Kobra ve Skorsky tipi helikopterler, verilen koordinatlar doğrultusunda teröristlerin üzerine bomba yağdõrõyor. Sõnõr içinde ise operasyonlar Şõrnak kõrsalõnda yoğunlaştõ. Genelkurmay Başkanlõğõ’ndan yapõlan açõklamaya göre, Şõrnak’õn Güçlükonak ilçesi dağlõk arazi kesiminde önceki gün saat 22.00 sõralarõnda bir grup PKK’liyle sõcak temas sağlandõ. Çõkan çatõşmada 4 PKK’li öldürüldü. Tezkereye protesto Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK’ye yönelik operasyonları için izin veren tezkerenin uza- tılma isteminin TBMM’de görüşülmesi dün İs- tanbul’da aralarında DTP, EMEP, SDP, Kal- dıraç, DİSK Limter-İş ve İHD’nin de bulun- duğu çeşitli siyasi parti, dernek ve sendika tem- silcisi grup tarafından protesto edildi. Adana’da da İnsan Hakları Derneği tezkerenin uzatılması istemini protesto etti. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) DİYARBAKIR/MARDİN (Cumhuriyet) - Diyarbakõr’õn merkeze bağlõ Hantepe köyünde 12 yõl önce PKK’liler tarafõndan şehit edilen 4 öğretmen törenlerle anõldõ. Mardin’in Midyat ilçesinde 15 yõl önce katledilen 23 köylü için de tören düzenlendi. Hantepe Köyü İlköğretim Okulu’nda düzenlenen törende PKK’lilerin katlettiği öğretmenler Uğur Gören, Cuma İbiş, Nesrin Ünügör ile Mustafa Saadettin Küçük’ün özgeçmişi okundu. Törende konuşan Yenişehir Kaymakamõ Adem Arslan, terörün amacõna ulaşmamasõ için birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesinin önemini vurguladõ. Hantepe Köyü Muhtarõ Fevzi Atlı da teröristlerin 30 Eylül 1996 günü silah zoruyla evlerinden aldõklarõ 4 öğretmeni acõmasõzca öldürdüğünü anlattõ. Konuşmalarõn ardõndan törene katõlan protokol üyeleriyle öğrenci ve veliler, öğretmenlerin şehit edildikleri köy dõşõndaki yere giderek dua okuyup karanfiller bõraktõ. Mardin’in Midyat ilçesinde 15 yõl önce PKK’liler tarafõndan yola döşenen mayõnõn patlamasõ sonucu ölen 8’i çocuk 23 kişi için de Kayalõpõnar Köyü İlköğretim Okulu’nda tören düzenlendi. “Anneleri yavrusuz, çocukları umutsuz bırakan teröre lanet olsun”, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” yazõlõ döviz taşõyan köylüler, 15 yõl önce katledilen yakõnlarõ için mezarlarõ başõnda dua etti. Anma törenine 70. Mekanize Tugay Komutanõ Tuğgeneral Tayyar Süngü, Midyat Garnizon Komutanõ Piyade Kurmay Albay İhsan Tavazar, Cumhuriyet Başsavcõsõ Şaban Yılmaz ile çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarõnõn temsilcileri de katõldõ. 12. YILDÖNÜMÜ MAHMUT GÜRER ANKARA - Askeri uzmanlar Aktütün saldõrõsõnda kullanõlan, Rus yapõmõ Docka uçaksavarlar ile toplarõn ABD’nin elinde bu- lunan “SAR Radar Sistemi” ile görülmemesinin imkânsõz ol- duğunu belirtiyorlar. Aktütün saldõrõsõnõn ardõndan ABD’nin yeterli istihbarat verip vermediği tartõşma konusu oldu. Askeri uzmanlarõn Cumhuri- yet’e verdiği bilgilere göre, Ak- tütün saldõrõsõnda kullanõlan top ve Doçka marka ağõr silahlar, ateşlenmediği sürece termal ka- meralar tarafõndan görülmüyor. Ancak uydudan ve uçaklardan optik kamera ile tespit edilebi- liyor. Durumu saptayabilecek en önemli cihazõn ise uçaklardan ve yerden kullanõlabilen SAR ra- darlarõ olduğu vurgulanõyor. Si- lah hareketliliğini ve kalabalõk gruplarõ anõnda tespit eden SAR radarlarõ Türk Silahlõ Kuvvetle- ri’nin elinde bulunmuyor. Bu teknolojiye şimdilik sadece ima- latçõ olan ABD sahip. Askeri uzmanlar, terör örgü- tünün elinde 82’lik havanlar ol- duğunu belirterek, bu tür silah- larõn toplam ağõrlõğõnõn yaklaşõk 60 kilo olduğunu kaydediyorlar. Bu nedenle taşõnmasõnda da an- cak araç ya da katõr kullanõmõ- nõn mümkün olduğu dile getiri- liyor. Teröristlerin havanlarõ düzlüklerde araçlarla, dağlõk bölgelerde de katõrlarla taşõdõğõna dikkat çeken uzmanlar, bu si- lahlarõn kullanõldõğõ yere götü- rülmesine kadar tespit edilme- mesinin mümkün olmadõğõna dikkat çekiyorlar. Uzmanlar aynõ durumun Rus yapõmõ Dockalar için de geçer- li olduğunu ifade ediyorlar. Yak- laşõk 40 kilo ağõrlõğõndaki Doc- kalar, insan gücü ile taşõnamõyor. Bu nedenle Dockalarõ taşõmak için de canlõ ya da motorlu araç- lar kullanõlõyor. Dakikada 600 mermi atan bu uçaksavarlar, helikopterlere karşõ çok etkili oluyor. Özellikleri dolayõsõyla da tüm terör örgütleri tarafõndan ter- cih ediliyor. TSK, Docka ve havanlarõn terör örgütü PKK’nin eline Irak ordusunun silahlarõ teslim edilen Barzani tarafõndan verilmiş ola- bileceği ihtimali üzerinde duru- yor. SAR radarı nedir? Uzaktan algõlama sistemle- rinde kullanõlan en karmaşõk radar tekniklerinden biri olan SAR sisteminin ana işlevi, uzun menzilli bir platformdan dünya yüzeyindeki büyük alanlarõn gö- rüntülerini yüksek çözünürlük- le sağlamak... SAR sisteminin el- de ettiği görüntüler hava koşul- larõ ve karanlõktan etkilenmiyor ve merkeze her ne olursa olsun görüntüler 2 boyutlu olarak ula- şõyor. Sistem bir uçağa ya da uy- duya yerleştirilebiliyor. Sistem ABD’nin hem uçaklarõnda hem de Irak üzerine fõrlattõğõ uydu- larõnda bulunuyor. Silah hareketliliğini ve kalabalõk gruplarõ anõnda tespit eden SAR radarlarõna sadece imalatçõ olan ABD sahip. PKK top getirmiş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Aktütün Karakolu’na saldõran teröristlerin 73 milimetrelik geri tepmesiz top da kullandõklarõ ortaya çõktõ. Aktütün’deki Jandarma Sõnõr Bölük Komutanlõğõ bölgesinde yapõlan aramada, 1 adet top ile çok sayõda roket ve uçaksavar mühimmatõnõn ele geçirildiği bildirildi. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn internet sitesinde yer alan terörle mücadeleye ilişkin duyuruya göre, Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki 13’üncü Jandarma Sõnõr Bölük Komutanlõğõ (Aktütün) bölgesinde önceki gün yapõlan arama ve tarama faaliyetinde; 1 adet 73 milimetre geri tepmesiz top, 15 adet roket mühimmatõ ve 23 adet 14.5 milimetre Doçka mermisi ele geçirildi. Samsun Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen yurttaşlar PKK’yi kınadı. (CEMİL CİĞERİM) Teröre lanet sürüyor YARALANMIŞTI Uzman çavuş Çeribaş şehit oldu DİYARBAKIR / KAHRAMAN- MARAŞ (Cumhuriyet) - Diyarba- kõr’õn Dicle ilçesinde bir grup teröristle yaşanan çatõşmada yaralanan uzman ça- vuş Tacettin Çeribaş kaldõrõldõğõ has- tanede şehit oldu. Dicle kõrsalõnda önceki gün bir grup PKK’liyle sõcak temas sağlandõ. Çõkan çatõşmada yaralanan uzman çavuş Ta- cettin Çeribaş, Diyarbakõr Askeri Has- tanesi’ne kaldõrõldõ. Çeribaş, tüm mü- dahalelere karşõn şehit oldu. Askeri Hastane’de düzenlenen ce- naze töreninin ardõndan şehidin cena- zesi helikopterle memleketi Kahra- manmaraş’õn Andõrõn ilçesine gönde- rildi. Törene, Diyarbakõr Valisi Hüse- yin Avni Mutlu, 7’inci Kolordu Ko- mutanõ Korgeneral Bekir Kalyoncu, Jandarma Bölge Komutanõ Tuğgeneral Ata Kalkan, İl Jandarma Komutanõ Kurmay Albay Eyüp Şeker ve çok sa- yõda asker ile sivil yurttaşlar katõldõ. Şehidin Andõrõn’a bağlõ Alameşe köyünde oturan ailesine acõ haberi Andõrõn Kaymakamõ Kürşat Özdemir ile İlçe Jandarma Bölük Komutanõ Üsteğmen Halis Uğurlu verdi. Ala- meşe Camii’nde düzenlenen törenin ar- dõndan Şehit Çeribaş’õn cenazesi, ce- naze namazõnõn kõlõnmasõnõn ardõn- dan Alameşe köyünde toprağa verildi. Şehit öğretmenler törenle anıldı Haber Merkezi - Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün Sõnõr Karakolu’na düzenlenen saldõrõda 17 askerimizin şehit olmasõnõn ardõndan teröre tepkiler çõğ gibi büyüyor. Sakarya Üniversitesi (SAÜ) öğrencileri, saldõrõyõ protesto etmek için “Şehitlere Saygı Yürüyüşü”nde bir araya geldi. SAÜ Esentepe Kampusu Rektörlüğü önünde toplanan bini aşkõn öğrenci 3 kilometre uzaklõktaki Sakarya Şehitliği’ne yürüdü. Türk-İş Hatay Dönem sözcüsü Mustafa Özen, Antakya Gazeteciler Cemiyeti’nde (AGC) Türk-İş’e bağlõ sendikalar adõna basõn toplantõsõ düzenleyerek saldõrõyõ kõnadõ. Hatay Esnaf ve Sanatkârlarõ Odalarõ Birliği (HESOB) Başkanõ Abdülkadir Teksöz de, “Bayrak as kampanyasına” herkesin destek olmasõnõ istedi. Hakkâri Harp Malulü, Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği ile Geçici Köy Korucularõ da önünde ellerinde Türk bayraklarõ ile toplanõp PKK’yi lanetledi. Samsun Sivil Toplum Örgütleri Platformu temsilcileri de Atatürk Anõtõ önünde bir araya gelerek saldõrõyõ kõnadõ. Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin bugün yapõlmasõ planlanan açõlõş kokteyli terör saldõrõsõ sonucu iptal edildi. Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği İzmir Şubesi üyeleri, şehit askerlerimizi düzenlediği etkinlikle andõ. Önceki akşam toplanan Konak Belediye Meclisi’nde de CHP’li üyeler terörü “lanetliyoruz, başımız sağ olsun” yazõlõ siyah pankartlarla lanetlediler. obursali@cumhuriyet.com.tr