Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
9 EKİM 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13ekonomi@cumhuriyet.com.tr
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Bize Bir Şey Oldu
Hani şu sonunun nerelere varabileceği konusunda,
artık korkudan kimselerin bir şeyler söyleyemediği bü-
yük dünya ekonomik krizi var ya.. Piyasalara not ve-
ren, ekonomik gidişat üzerinde fetvacı ne kadar uz-
man kuruluş, bilim insanı varsa; çok yakın zaman di-
limi içinde yüzlerine vurulacak o kadar çok çuvalla-
maları oldu ki.. Şimdilerde yoğurdu üflercesine, her-
kesin her zamankinden daha çok bilgilenmeye ge-
reksinim duyduğu bu günlerde, yüzlerine vurulacak
pot kırma korkusu içinde, bir şeyler söylemez oldu-
lar. Daha önceleri söyledikleri çıktığı için baş tacı edi-
len uzman isimler dahi krizin çok derin olduğunu söy-
lemekle yetinip, geleceğe dönük kendilerni bağlaya-
cak söz etmeme özeni içindeler.
Yine de çarpım tablosuna benzer netlikte kimi ve-
riler olmalı ki, hemen hemen herkesin altını çizdiği nok-
talar oluyor; zengin kuzey dünyasını önce piyasalar
üzerinden vuran kriz, gelişmekte olan ülkeleri daha çok
reel ekonomi üzerinden çarpacak. Kitlelerin, milyar-
ların yaşamını çok daha ağır etkileyecek bu ikinci dal-
ga, doğal olarak uzun süreçli, zamana yayılacak. İşin
aslı aranırsa şimdiden ABD’de, çok daha kapsamlı AB
ülkelerinde, krizin reel ekonomiye yansımaları, işlet-
melerin küçülmeleri, üretimden vazgeçmeleri, işten çı-
karmalarla gündemde. Zaten ABD’den patlayan,
dünyayı sarsan krizin, daha bir ağır olarak AB ülke-
lerini vurmasında, AB’de de krizin boyutlarının geç al-
gılaması, ortak, etkin karar merkezi oluşturamama-
nın payı olduğunun da altı çiziliyor.
Sonra sıra Türkiye’de nelerin olabileceği, olduğu tar-
tışmasına geçiliyor; 2002 krizi ile Türkiye’nin piyasa-
lar açısından aşılandığının altı çiziliyor. Piyasalarda gö-
rülen düşmenin, gelişmekte olan diğer ülkelerden da-
ha az kayıplı olduğu üzerinde duruluyor. Çuvallama-
mak adına yine bütün uzmanlar, önümüzdeki günle-
ri unutun, saatler için daha kesin tahminler yapmak-
tan şiddetle kaçınıyorlar. Türkiye’nin piyasalar krizi-
ni, şimdiden yüzde 50’lerde kaybetmiş Brezilya’dan
daha hafif atlatılacağını ummak istiyorlar. Ne de ol-
sa doların Türk Lirası karşısındaki değerinde, 2002’nin
sınır noktası 1500 henüz kırılmış değil. Piyasalardan,
daha çok bedel ödenecek reel ekonomideki krizin, za-
mana yayılmış olarak yumuşak geçiştirilmesi ortak di-
lek...
İşte bu noktadan sonra Erdoğan Hükümeti’nin söy-
lemi paralelinde, “Bize bir şey olmaz abi, biz hazırlık-
lıyız, aşılıyız..” tezi ile “Bizde piyasalarda daha hafif, re-
el ekonomide çok şey olacak. Olacakları en aza in-
dirgemeye yönelik önlemleri çok ciddi ve çok acil ola-
rak almak gerek..” karşı tezleri arasında bitmeyen, kriz
büyüdükçe de bitmeyecek tartışma başlıyor... Siya-
si irade gereken acil kararları hızla almaz, olumsuz gi-
dişi durduramazsa, kendi iktidar ömrünü kısaltmış ola-
cak.. Çünkü sonuçta asıl bedeli ödeyenler halk ço-
ğunluğu olsa da, dünya siyasi tarihinde büyük eko-
nomik çöküşlerin çöktürmediği iktidar örneği yok.
Koyun can, kasap et derdinde durumlarına düş-
memek için, krizin derinliği, alabileceği önlemleri al-
mamış olma bağlantılı, siyasi iktidara ömür biçme ko-
nusundan vazgeçip, yine “Bize bir şey olur mu olmaz
mı” sorusuna yanıt aranması tartışmalarına dönelim...
Önceki gün Trabzon’dan karı-koca iki eski dostum
ziyaretime gelmişlerdi. Gazeteye en yakın mekân ola-
rak, daha önce görmedikleri Cevahir Alışveriş Mer-
kezi’ne gittik. Biraz vitrin bakınıp dolaşacak, bir yer-
lerde oturup bir şeyler yiyecek, sohbet edecektik.
17.00-20.00 arası, iş çıkışları, bu türden alışveriş mer-
kezleri, hele de yiyecek-içecek dükkânlarının önleri-
nin kalabalık, masaların dolu olduğu saatlerdir. Gi-
derken hangi katta en sakin yeri bulabilirizin hesabı-
nı yapıyordum... Giriş, güvenlik kontrol noktalarındaki
kuyruksuz, kimsesiz durum ilk dikkatimi çekti. Koca
koca markaların büyük alışveriş merkezlerinde çalı-
şan sayısı, müşteri sayısından daha kalabalıktı. Ta-
bii yaklaştığınız anda, av, pardon müşteri yakalamış
hallerde yarışıyor, koşuşturuyorlar. Biliyorsunuz, bu
merkezlerde çalışma saatleri gece 22.00’ye kadar. Bu
saatte in-cin top atıyorsa, sonraki saatlerde, sabah-
ları durum ne olabilir?
Alışveriş durmuşsa, sayısını bilemediğim kadar çok
yemek hizmeti veren dükkânların hali tabii ki harap ola-
cak. Her yer sessiz, masalar bomboş, kasaların ön-
lerinde kuryuklar yok, yemekte sipariş sırası ne zaman
gelecek sıkıntısı da. Çalışanlar etrafımızda pervane,
ortalık sesiz, keyifli yiyor-içiyoruz. Sonra da dolaşmaya
çıkıyoruz. Arkadaşımın kocası dünya, sosyal yaşama
ilgi duyan biri olarak, hemen alışveriş merkezinin bü-
yüklüğü üzerinden kimi hesaplar yapıyor. Yüksek ki-
ralı bu kadar büyük işyerleri, bu kadar sayılarla ele-
man çalıştırırken, elektrik başta diğer katlanmakta olan
tüm giderlerini katarak, böylesine boş günlere ne ka-
dar dayanabilirler? Sonra bir tek İstanbul’un pıtrak gi-
bi sayıları çoğalan alışveriş merkezlerinin bütününde,
mağazaları olan aynı büyük markaların günlük za-
rarlarından yola çıkıarak yeni sorular zinciri üretiyor...
Sonuç çok çıplak: “Bize çoktan olan olmuş ama bi-
zim haberimiz yok...”
soner@cumhuriyet.com.tr
Kriz yurttaşõ tedirgin etti. Banka şubelerinde mevduatlarõnõ transfer etmek isteyenlerin sayõsõ gittikçe artõyor
NECDET ÇALIŞKAN
Küresel kriz Türkiye’deki yaban-
cõ bankalara olan güveni de sarstõ. Ya-
bancõ ortağa güvenmeyen yurttaş şu-
belere akõn etti, bayram tatilinin he-
men ertesinde bankalar arasõndaki
mevdut transferleri de hõzlandõ. Tür-
kiye’deki banka şubelerinde de 3
Ekim’den itibaren hareketlilik artar-
ken, yabancõ ortaklõ bankalardan yer-
li ağõrlõkta olanlara müşteri geçişle-
rinin hõzlandõğõ belirtiliyor.
Avrupa’da Fortis ve Denizbank’õn
sahibi Dexia’daki kamulaştõrma ile
HSBC ve ING ile ilgili artan likidi-
te tartõşmalarõ bu bankalarõn Türki-
ye’deki pozisyonlarõnõ da etkiledi.
Bankalarõn şube yetkililerinden alõnan
bilgiye göre özellikle İstanbul, İzmir
ve Ankara gibi büyükşehirlerde mev-
duatõnõ bu bankalardan çekip, İş Ban-
kasõ, Yapõ Kredi, Akbank ve Garan-
ti Bankasõ gibi bankalara aktaranlar
gittikçe artõyor. Mevduatlardaki çö-
zülmenin hem bireysel hem de ku-
rumsal bankacõlõkta gözlendiğini vur-
guluyor. Bir banka yetkilisi, “Ya-
bancı bankaların müşterileri, mev-
duatlarını transfer ediyorlar. Haf-
ta başından bu yana talepler res-
men yağıyor” dedi. Diğer bir banka
yetkilisi ise “Bütün gün boyunca sa-
dece hesap açtığımız bile oluyor.
Bizde de hesabı olan müşterilerin
yanı sıra hiç hesabı olmayanlardan
bile hesap açtıranlar var. Müşte-
riler kendini güvende hissetmek is-
tiyor. Bu yüzden arkasında daha
güçlü yerli sermayenin olduğu ban-
kaları tercih ediyor. Hatta yıllık fai-
zi daha yüksek olsa bile söz konu-
su bankalardaki paralarını çekip,
getirenler var” diye konuştu.
FAİZ YARIŞI DA HIZLANDI
Krizle birlikte artan riskler ve bankalar
arasõ rekabet faiz oranlarõnda da ken-
dini gösterdi. Konutundan taşõt ve kre-
di kartõna kadar bireysel faiz oranlarõ-
nõ birer birer arttõran bankalarõn bi-
reysel kredi faiz oranlarõ aylõk ortala-
ma yüzde 1.5’in üzerine çõktõ. Bankalar
öte yandan vadeli mevduat için verdik-
leri faiz oranlarõyla da müşteri kapma
yarõşõna girdi. Yõllõk faiz oranlarõ yüz-
de 14 ile yüzde 19 arasõnda değişirken,
özellikle yabancõ bankalar sunduklarõ
daha yüksek faiz oranlarõyla müşteri-
lerini kaybetmemek için uğraşõyor.
Yurtdõşõndaki hâkim ortağõnõn geleceğine dair kuşku
duyan müşteriler, birikimlerini yerli oranõ yüksek olan
bankalara aktarma yarõşõna girdi.
EKREN: FİNANS TAMAM SIRA REEL SEKTÖRDE
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardõmcõsõ Nazõm Ekren, Türkiye’nin kriz üretme-
yen bir konjonktürde olduğunu belirtirken, buna karşõlõk, Türkiye’nin ca-
ri açõğõnõn en önemli sorunu olduğunu ve bu yüzden krizden hiç et-
kilenmemesinin mümkün olmadõğõnõ söyledi. TÜRKONFED, dü-
zenlediği “KOBİ’lerde Dönüşüm” sempozyumunda KOBİ’lerin mev-
cut durumlarõnõ ve gelecekle ilgili beklentilerini masaya yatõrdõ. Top-
lantõda konuşan Ekren, 2001’den sonra başlatõlan finansal dö-
nüşümün şimdi işe yaradõğõnõ belirtirken “Buna bağlõ olarak, bu-
gün üzerinde durmamõz gereken nokta, reel sektörün içinde
bulunduğu sorunlarõ tespit etmek ve yeniden ya-
põlanmayõ başlatmak” diye konuştu.
Uluslararası Para Fonu (IMF), dünya ekonomisinin, 1930’lardan bu
yana karşõlaşõlan en tehlikeli finansal şoktan dolayõ, önemli bir düşü-
şe girmekte olduğunu bildirdi. IMF ve Dünya Bankasõ’nõn yõllõk Güz Top-
lantõlarõ öncesinde yayõmlanan Dünyanõn Ekonomik Görünümü rapo-
runda, küresel büyümenin, 2008’de önemli ölçüde yavaşlamasõ ve mü-
tevazõ bir toparlanmanõn, ancak 2009’un erken olmayan aylarõnda baş-
lamasõnõn beklendiği dile getirildi. Olumsuz dõş koşullardan dolayõ Tür-
kiye’de de başka yerlerde olduğu gibi, kõsa vadede büyümenin yavaş-
lamasõnõn beklendiği dile getirildi. Türkiye’nin bu yõl GSYH’nin yüzde
3,5’i oranõnda büyümesinin beklendiği belirtildi. Gelecek yõlki büyü-
me tahmini ise yüzde 3 olarak dile getirildi.
ÇİMENOĞLU: DOLARI YÜKSELTEN YABANCI ÇIKIŞI
Yapı Kredi Bankası Stratejik Planlama ve Araştõrma Bö-
lüm Başkanõ Ahmet Çimenoğlu, Türkiye’de dolarõn, yabancõ
yatõrõmcõlarõn Amerikan parasõna güven duymalarõndan do-
layõ değil, ülkeden çõkmak istedikleri için arttõğõnõ kaydet-
ti. Çimenoğlu, dolardaki yükselişe ilişkin AA’ya yaptõğõ açõk-
lamada, dünyadaki kriz nedeniyle yabancõ yatõrõmcõlarõn el-
lerindeki varlõklarõ sattõklarõnõ ve bu yatõrõmcõlarõn Türki-
ye’deki YTL cinsi varlõklarõ satarken karşõlõğõnda dolar is-
tediklerini, bunun da dolarda yükselişe neden olduğunu söy-
ledi. Çimenoğlu, “Dolar, Türkiye’nin yanõ sõra gelişmek-
te olan birçok ülkede de değer kazanõyor” diye konuştu.
HİSSE SATAN SATANA
Borsalar
yangın yeri
Merkez bankalarõnõn, piyasalarõn ta-
lepleri doğrultusunda faizleri indirmesi de
işe yaramadõ. Asya borsalarõndaki yüzde
8’i aşan kayõplarõn ardõndan açõlan Avrupa
borsalarõnõn, günün ilk yarõsõndaki yük-
selişi kõsa sürdü. AB’nin ardõndan İngil-
tere’deki kurtarma paketi, Avrupa’da da
işlerin kötüye gittiğini ortaya koydu.
Dünyanõn önde gelen 7 merkez ban-
kasõnõn “ortak” faiz indirimi de borsa-
lardaki kötümser havayõ dağõtamayõnca,
Avrupa’da hisse senetleri yeni bir satõş dal-
gasõ yedi. İngiltere borsasõnda FTSE En-
deksi yüzde 2.7, Fransa’da CAC Endek-
si yüzde 2.9, Almanya’daki DAX Endeksi
yüzde 3.3, Yunanistan borsasõ ise yüzde
5.4 düştü.
ABD borsalarõnõ temsil eden S&P 500
Endeksi’nin önceki gün 1937 yõlõndan bu
yana olan en düşük seviyesine gerileme-
sinin ardõndan dün de ABD borsalarõ dü-
şüşlerle açõldõ. Sağladõklarõ yüksek kârlar
nedeniyle köpek balõğõ fonlarõ olarak ad-
landõrõlan hedge fonlarõn endeksi bile
yüzde 5’e yakõn düşerek, son 10 yõlõn en
kötü seviyesine geriledi. Tüm dünyayõ dal-
ga dalga etkisi altõna alan kriz Rusya’ya
yine borsa kapattõrdõ.
KRİZ ÖNLEMLERİ
AB’de çatlak
büyüyor
OSMAN ÇUTSAY
FRANKFURT – Uluslararasõ kriz ne-
deniyle, sadece ABD ile Almanya arasõ-
na değil, “Fransalmanya”nõn parçalarõ
arasõna da kara kedi girdi. ABD, Almanya
ve Fransa’daki kriz yöneticilerinin, ön-
celikle kendi ülkelerinde önlemler alma-
ya çalõşmasõ, “koordinasyon sorunla-
rını” büyütüyor. Paris’te, hükümet çev-
relerinde, Angela Merkel hükümetinin,
Avrupa çõkarlarõndan çok Alman çõkar-
larõnõ korumaya çalõştõğõ tesbiti yapõlõyor.
Fransa medyasõnda yer alan, Alman ban-
ka sisteminin çok zayõf olduğu, Ber-
lin’in ise kendi başõnõn çaresine bakmak
istediği yolundaki yorumlarda, Avrupa fi-
nans sisteminin Berlin’in işbirliğinden ka-
çõnmasõ yüzünden çatõrdadõğõ belirtildi.
Soldan kamusal önlem çağrısı
Bu arada Alman Federal Meclisi’nde-
ki kriz konulu toplantõda söz alan Sol Par-
ti Başkanõ Oskar Lafontaine, Berlin
hükümetini ve Maliye Bakanõ Peer Ste-
inbrück’ü beceriksizlikle suçladõ. Ban-
kalara verilen garantinin hangi kaynaktan
karşõlayacağõnõn da belli olmadõğõnõ ile-
ri süren eski Federal Maliye Bakanõ,
SPD Başkanõ ve bugünün Sol Parti Baş-
kanõ, faizlerde düzenleme yapõlmasõnõ is-
tedi ve “Çalışanların geliri arttırılma-
lıdır. Böyle bir ortamda toplusözleşme
pazarlıklarına düşük ücret önerisiyle
girmek mevcut durumu daha da kö-
tüleştirir” dedi.
Merkez bankalarõ, ‘çöküşü önlemek için faizleri indirerek fonlamaya devam’ dedi
Piyasalar yine istediğini aldı
Merkez bankalarõ
koordineli faiz
indirimine gitti. Ortak
hareket de derinleşen
krize yenildi.
Küresel finans sisteminde
süren küresel krize, merkez
bankalarõ el koydu. ABD Mer-
kez Bankasõ (FED), Avrupa
Merkez Bankasõ (ECB) , İn-
giltere Merkez Bankasõ
(BOE), İsviçre, İsveç ve Ka-
nada merkez bankalarõ ile ko-
ordineli olarak faiz indiri-
minde bulunduklarõnõ açõkla-
dõ. Çin Merkez Bankasõ da eş-
zamanlõ faiz indirimine gitti.
FED, ECB, BOE, İsveç ve
Kanada Merkez Bankasõ gös-
terge faiz oranõnõ 50 baz pu-
an indirerek, sõrasõyla yüzde
1.5, 3.75, 4.5, 4.25 ve 2.5’e in-
dirdi. Diğer merkez bankala-
rõyla koordineli hareket ettiğini
açõklayan Çin Merkez Bankasõ
da senelik banka kredisi faiz
oranõnõ yüzde 7.20’den yüzde
6.93’e, bir yõllõk mevduat fa-
iz oranõnõ da yüzde 4.14’ten
yüzde 3.87’ye indirdi. Faiz in-
dirimi sonrasõ yaptõğõ açõkla-
mada FED şu noktalara dikkat
çekti:
Ekonomik aktivitenin
zayõflamasõ ve enflasyon bas-
kõsõnõn azalmasõ nedeniyle
harekete geçtik.
Finansal piyasalarda ar-
tan çalkantõnõn tüketim har-
camalarõnõ daha fazla baskõ al-
tõnda bõrakmasõ muhtemel.
Son aylarda ekonomik
faaliyetlerin hõzõ, gözle görü-
lür bir biçimde düştüğü görü-
lüyor. Mali piyasalardaki kar-
gaşanõn artmasõ, hanelerin ve
işletmelerin kredi alma ola-
naklarõnõ azaltarak harcama-
larda ek sõnõrlama getirmesi
olasõlõğõ gündemde.
Borsa 30 bin puanõn altõnda, dolar 1.44, Avro 1.96 YTL’yi gördü
Dövizini alan kaçıyor
ABD ve Avrupa’nõn ardõndan İn-
giltere’nin kurtarma paketi açõkla-
masõ, dünya borsalarõndaki satõş
dalgasõnõ artõrõnca Türkiye’de de
borsa düştü, dövize olan talep arttõ.
Güne satõşlarla başlayan İMKB’de
Ulusal 100 Endeksi, 28 bin 911 pua-
na kadar geriledi. Öğleden sonra
merkez bankalarõndan gelen ortak fa-
iz indirimi ile kõsmen toparlayan
İMKB 100 Endeksi gün sonunda
789 puan kayõpla 30 bin 773 puana
geriledi. Hisse senetleri ise ortalama
yüzde 2.5 değer kaybetti. Satõşlarõn
damgasõnõ vurduğu İstanbul Borsa-
sõ’nda işlem hacmi ise 2.7 milyar
YTL ile rekor düzeyde gerçekleşti.
Özellikle yabancõ yatõrõmcõlarõn
borsadaki satõşlarõ döviz piyasasõna
da sõçradõ. YTL satõp, dövizle çõkõ-
şa geçen yabancõlarõn etkisiyle do-
lar gün içinde 1.44 YTL’ye, Avro ise
1.95 YTL’ye kadar dayandõ. Öğle-
den sonra sakinleşen döviz piyasa-
sõnda dolar günü yüzde 3 artõşla 1.40
YTL, Avro da yüzde 4’lük artõşla
1.92 YTL seviyesinden kapattõ.
Tahvil piyasõnda ise en çok işlem gö-
ren gösterge niteliğindeki devlet
kâğõdõnõn bileşik faizi yüzde 21’i
geçti. Piyasada döviz sõkõntõsõ ol-
madõğõnõ belirten uzmanlar, kurda
yaşanan yükselişin YTL’den dolar
ve Avro’ya geçen yabancõlarõn alõm-
larõndan kaynaklandõğõna dikkat çe-
kiyor.
Bazõ bankacõlar, Merkez Banka-
sõ’nõn kurlar üzerindeki baskõyõ
azaltmak için günlük döviz alõm iha-
lelerini durdurmasõ ve dolar depo pi-
yasasõnõ açmasõ gerektiğini savu-
nurken; Reuters’e konuşan özel bir
bankanõn Hazine yetkilisi, “Merkez
Bankası bir an önce günlük döviz
alım ihalelerini kaldırıp, dolar
depo piyasasını açarak, dolar li-
kiditesinin akışkanlığını sağla-
malı” dedi.
İtalya çözüm arıyor
K,üresel finans krizinin etkisini azaltmak için ha-
rekete geçen ABD, İspanya ve İngiltere’nin ar-
dõndan İtalya’nõn da somut bir önlemler paketi ha-
zõrlamasõ bekleniyor. İtalyan şirket ve bankalarõ
hükümetten destek beklediğini açõklarken bir kurtarma
planõ hazõrlayabileceği belirtiliyor. Krizden en çok
etkilenen ülkelerden biri olan İzlanda’da da ülkenin
en büyük bankasõ Kaupthing’e İsveç’ten destek
çõktõ. İsveç Merkez Bankasõ, Kaupthing bankasõnõn,
İsveç’teki birimi Kaupthing Bank Sverige’e, 702 mil-
yon dolara kadar acil kredi yardõmõnda bulunacağõ-
nõ belirtti. Öte yandan, Hollandalõ ING’nin İngilte-
re kolu ING Direct de, Kaupting bankasõnõn bazõ mev-
duatõnõ 2.5 milyar sterline, Heritable bankasõnõn da
bazõ mevduatlarõnõ 538 milyon sterline satõn aldõ.
İngiltere hükümeti toplamõ 440 milyar dolarõ bulan kurtarma planõnõ açõkladõ. Gay-
risafi milli hasõla açõsõndan Amerikan ekonomisinin altõda biri kadar olan
İngiltere’de, ABD’deki kurtarma paketinin yarõsõnõ aşan bir planõn
hazõrlanmasõ krizin boyutlarõnõ göstermek açõsõndan çarpõcõ. İn-
giltere Başbakanõ Gordon Brown, sabaha karşõ kesinleşen pla-
nõ, “olağanüstü bir zamanda alınan kapsamlı önlemler” di-
ye tanõmladõ. İlk aşamada ülkedeki en büyük 8 banka ve em-
lak kredi kuruluşuna (Abbey, Barclays, Hbos, HSBC, Lloyds
TSB, Nationwide Building Society, Royal Bank of Scotland,
Standard Chartered) 50 milyar sterlin (90 milyar dolar) civa-
rõnda ek sermaye aktarõlacak. İkinci aşamada bankalara gere-
kirse 200 milyar sterlinlik (350 milyar dolar) kõsa vadeli borç im-
kânõ sağlanacak. Planõn ardõndan HSBC, İngiltere’nin paketin-
den yararlanmayacağõnõ, güçlü sermaye yapõsõnõ kendi
kaynaklarõyla koruyabileceğini bildirdi.
Yerliler kõymete bindi
İngiltere’den de paket
IMF: TÜRKİYE’DE BÜYÜME DAHA DA YAVAŞLAR
Özince’den tasarruf çağrısı
Ekonomi Servisi- Türkiye Bankalar Birliği
Başkanõ ve Türkiye İş Bankasõ Genel Müdürü
Ersin Özince, krize karşõ herkesi önlem almaya
çağõrarak, “Kredi kartõndan asla ve asla
borçlanmamamõz, olmayan parayõ asla
harcamamamõz gerekiyor” dedi. İzmir’de önceki
akşam İş Bankasõ Sanat Galerisi’nde, “Bir
Kumbara Öyküsü” sergisini açan Özince, sorularõ
yanõtlarken cumhuriyetin ilk yõllarõnda
Türkiye’nin tasarruf yaparak bugünkü Türk
sanayisini ve sermayesini oluşturduğunu belirtti.