Katalog

CMYB C M Y B 26 EKİM 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk - İKTİDAR GİBİ ADAM; BORÇLA YAŞIYOR.. Bu yakın gelecekte İstanbul Küresel Yönetişim’in ida- resine geçmiş, Türkler de göç ettikleri farklı ülkelerde asimilasyona uğramıştır. Haç ile Hilal’in savaşı sona ermiş, yerini Hıristiyan- lığın mezhep çatışması almıştır. Bu savaşın galibini, Ro- ma’nın ilk Hıristiyan imparatoru ve Konstantinopolis’i başkent yaparak Hıristiyanlığa armağan eden Büyük Konstantin’in soyundan gelen bir varisin bulunması ya da tam tersi ortadan kaldırılması belirleyecektir. Konuya ve bölgeye hâkim olmaları nedeniyle seçi- len üç Türk ajan, rüyaların izinden giderek çıktıkları za- man yolculuğunda kıyasıya bir mücadelenin tam or- tasında bulacaklardır kendilerini. Mine G. Kırıkkanat’ın son romanı ‘Destina’nın konusu işte böyle… Bu kadarı bile nefesleri kesme- ye yetiyor değil mi? ‘Henüz yaşanmamış yakın bir ge- leceği’ anlatan Destina için Kırıkkanat, ‘Bu romanda yazılı her şey doğru, hiçbir şey gerçek değildir’ diyor. Kafaları biraz daha karıştırıyor. Dört dörtlük bir gazeteci olarak, başarılı bir ‘yurtdı- şı muhabiri’ olarak tanıdığımız Mine Kırıkkanat’ın edebiyatçılığı gazeteciliğiyle yarışıyor adeta. Haberleri, yorumları, köşe yazılarıyla birlikte, romanları, öyküle- ri ve denemeleri bir ‘tarz’ı bir ‘duruş’u ortaya koyuyor. ‘Cesaret’ ortak paydasında… Gerçekle hayal gücünün başdöndüren birlikteliği, bu romanda soluk soluğa okunuyor. Konstantin, Hilmi, Nej- la, Kanuni, Gökçe ve daha niceleri bu romanda bir ara- ya gelmiş. Su gibi akıp giden bir üslupla… “Odanın kapısı vurulduğunda, Daryal valizini kapa- tıyordu. İngiliz Abdurrahman, kara saçlı güleç suratını içeri uza- tıp, ‘Geldiler’ dedi. ‘Burda sizi bekliyorlar!’ ‘Bana bol buzlu bir Mojito hazırla, geliyorum!’ Aşk gecesinin bereketi, ikisinin de hülyalı bakışlarından belliydi. ‘Ne yapmaya karar verdiniz?’ ‘Roma kalıntısı bulunmayan bir yerde, başımızı dinleyeceğiz bir süre. Muhtemelen Tayland’a gideriz’ diye sırttı Hilmi. ‘Ya sen?’ Daryal, ‘Ben ilk iş Brüksel’e dönüp kafamdaki şu im- plantan kurtulacağım’ dedi. Destina’ya dönüp ekledi: ‘Artık rüyalarına girmek istemem. Ne de olsa arkada- şımın aşkısın.’ Gülüştüler.” Zaman ve mekân kavramları bu romanda yeni an- lamlar kazanıyor. “...‘Bu ağaç burada Osmanlı İmparatorluğu kurul- madan önce de vardı. Bizans’ın çöküşünü, Osman- lı’nın gelişini gidişini de gördü. Adanın bölünmesine de tanıklık etti, birleşmesine de’ diye düşündü hayretle… Demek ki, bekası için en hunhar cinayetlerin işlen- diği haşmetli imparatorluklar bir zamana dayanıklılık- ta, bir meşenin ömrünü aşamıyordu. Her şey izafi dedikleri, bir ağacın insan uygarlığına karşı kazandığı zaferden başka ne olabilirdi?” Destina’yı okuduğunuzda düşüneceksiniz. Ve şaşıracaksınız. [email protected] GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘Destina’ ÖMER ŞAN RİZE - Artvin’n 1700 ra- kõmlõ Cerattepe bölgesinde uzun zamandan beri sürdürü- len altõn ve maden arama ça- lõşmalarõ, olumlu Çevresel Et- ki Değerlendirmesi (ÇED) ra- poru alõnmadõğõ gerekçesiyle mahkeme kararõ ile durdurul- du. Rize İdare Mahkemesi’nde açõlan davada arama çalõşma- larõ yapan şirketin arama izni de iptal edildi. Kanadalõ Cominco Maden- cilik Şirketi, Cerattepe’de al- tõn ve maden aramak için 1992’de ruhsat al- dõ. Altõn arama ça- lõşmalarõnõn bölgenin ekolojik, doğal ve turistik değerlerine zarar vereceğini be- lirtenYeşil Artvin Derneği, çevreci- ler ve Artvinliler, bölgedeki çalõş- malarõ protesto ederek hukuksal mücadele başlattõ. İki ayrı dava açıldı Şirket, 2004’te işletme hak- kõnõ Kanadalõ Inmet Mining Madencilik Şirketi’ne devretti. Rize’deki Çayeli Bakõr İşletmeleri’nin de sahibi olan şirket, Artvin Bakõr ve Maden İşletmeleri adõyla yeni bir şirket kurdu ve bölgedeki arama çalõşmalarõnõ yeniden başlattõ. Yeşil Artvin Derneği, maden işletmesinin çevresel etkileri nedeniyle yaşamsal tehlikeler taşõdõğõ, bölgedeki endemik bitki türlerine zarar vereceği ve heyelan riskini arttõracağõna gerekçesiyle 2005’te Artvin Barosu ile birlikte Erzurum İdare Mahkemesi’ne işletme ruhsatõnõn iptali için iki ayrõ da- va açtõ. Mahkeme, “yürüt- meyi durdurma” kararõ ver- di. Ancak şirket temyize gi- derek çalõşmalarõnõ sürdürdü. Bunun üzerine çevreciler Rize İdare Mahkemesi’nde hem yü- rütmenin durdurulmasõ hem de ruhsatõn iptali için iki ayrõ dava açtõ. Önce yürütmenin durdurulmasõna karar veren mahkeme, önceki gün de ÇED olumlu raporu alõnmadan faa- liyete geçtiği gerekçesiyle iş- letmenin ruhsatõnõ iptal etti. Yeşil Artvin Derneği, çevreciler ve Artvinliler, bölgedeki çalõşmalarõ protesto ederek hukuksal mücadele başlattõ MEHMET MENEKŞE AMASYA - PTT’nin kuruluşunun 168. kuru- luş yõldönümü kutlanõr- ken, postacõlar artõk sa- dece icra ihbar kâğõdõ taşõmaktan yakõndõlar. Amasya merkezde gö- rev yapan 14 postacõ, son yõllarda mektubun tamamen yok olduğunu anlattõlar. 20 yõl önce 50 bin nüfuslu Amasya’da 39 dağõtõcõ çalõşõrken 85 bin nüfuslu Amasya’da artõk 14 dağõtõcõ kaldõğõ- nõ belirten postacõlar, şöyle konuştular: “Artık yolumuzu gözleyen kalmadı. Bizi görünce sevinen de kal- madı. Evlere bol bol icra ihbarı, kredi kart ekstresi, telefon, inter- net faturası, vergi ev- rakı, trafik cezası gö- türür olduk. 10 yıl ön- ce mahallelere gittiği- miz zaman insanlar et- rafımızı sarar, mektu- bunun olup olmadığını sorardı, bize ilgi ve sev- gi gösterirlerdi. Şimdi kimse bizi evinin önün- de görmek istemiyor. İcra evrakı götürdüğü- müz kapılarda azarla- nır olduk. Kavga edip mahkemelik olduğu- muz durumlar var.” ‘Artık yolumuzu bekleyen hiç kimse kalmadı’ PTT’NİN KURULUŞ YILDÖNÜMÜ Nasrettin Hoca’nın doğumunun 800. yıldönü- mü ve 2008’in “Nasrettin Hoca Yılı” ilan edilmesi nedeniyle Anadolu Üniversitesi Eğitim Karika- türleri Müzesi’nde “Bilenler Bilmeyenlere An- latsın” adlı bir sergi açıldı. Anadolu Üniversite- si Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zühtü Altan, Nas- rettin Hoca’nın sadece Türkiye’de değil, İran’da, Azerbaycan’da, Kuzey Afrika’da, Özbekistan’da, Türkmenistan’da da benzer adlarla sahiplenil- diğine dikkat çekti. Sergide Nasrettin Hoca’nın fıkralarına gönderme yapan 47 eserden oluşan sergi, 21 Kasım’a kadar gezilebilecek. (Fotoğraf: CAN HACIOĞLU) ‘Bilenler Bilmeyenlere Anlatsın’ sergisi açıldı NASRETTİN HOCA ANISINA MEHMET MENEKŞE AMASYA - Amasya’nõn Merzifon ilçesi Sosyal Yar- dõmlaşma ve Dayanõşma Vakfõ (SYDV) tarafõndan da- ğõtõlan kömür torbalarõnõn içinden taş çõkmasõ tepkilere neden oldu. İlçe Kaymakamõ Kazım Tekin konuyla ilgili inceleme başlattõ. Zengin yoksul demeden ailelere dağõtõlan 2 ton kö- mür ise gereksinimi olmayan bazõ yurttaşlar tarafõndan satõlmaya başlandõ. Kaloriferli apartmanda oturan yurttaşlara bile kömür dağõtõldõ. Ancak yurttaşlara da- ğõtõlan kömürlerin büyük bölümünün taş olduğu be- lirlendi. Kaymakam Ka- zõm Tekin, kömürleri kam- yonlarla Yeni Çeltek Kö- mür İşletmesi’nden aldõk- larõnõ belirterek, “Biz de burada dağıtımını ger- çekleştiriyoruz. Gerekli incelemeler yapılıp kö- mür işletmesi uyarıla- caktır” dedi. CHP Merzi- fon İlçe Başkanõ Hasan Koparan da “Gözünüzü toprak doyursun, taş yiyin’ diyen bir başbakanın taş dağıtmasından normal ne olabilir ki” diye konuştu. Yeni Çeltek Kömür İşletmesi’nin, dağõtõlan kömürleri çevredeki kömür işletmelerinden düşük fiyatlardan al- dõğõ ve SYDV’ye yüksek fiyata sattõğõ da ileri sürü- lürken, CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal ko- nuyu Meclis’e taşõdõ. Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği önergede Ün- sal, iddialarõn doğru olup olmadõğõnõ ve konuyla ilgi- li inceleme başlatõlõp başlatõlmadõğõnõ sordu. SORUŞTURMA BAŞLATILDI Torbalardan kömür yerine taş çõktõ Amasya merkezde görev yapan 14 postacı, artık sa- dece icra ihbar kâğıdı taşımaktan yakındılar. İstanbul Haber Ser- visi - Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ Bern Temsilcisi Dr. Enis Ye- ter’in başta yöneticiler olmak üzere sivil toplum önderlerini, yurt- taşlarõ ahlaklõ ve kültür öncelikli bir anlayõşta bu- luşturmak, kent- lerin ve kültürün insan yaşamõna kazandõrdõğõ de- ğerleri anõmsat- mak amacõyla yazdõğõ “Kentsel Geliş- me ve Kültür Değerleri” adlõ kitabõ okuyucularõn beğenisine sunuldu. Ankara Siyasal Bilgi- ler Fakültesi Siyaset Bi- limi ve Kamu Yönetimi dalõnda yaptõğõ doktora tezi çalõşmasõnõ kitaplaş- tõran Dr. Yeter, kentsel gelişmeyi önce kavram- sal boyutta inceleyerek, kentsel gelişme ve kent- sel dönüşüm ara- sõndaki ilişkiyi değerlendiriyor. Tarihi Kentler Birliği Yayõnla- rõ’ndan çõkan ki- tapta kültürel değerlerin, kent- sel gelişmedeki yeri ve önemi üzerinde durularak “Kentsel Gelişme”, “Kültürel Değerlerin Korunması” ile “Kent- sel Gelişme ile Kültürel Değerleri İlişkisi” ko- nularõ ele alõnõyor. OKUYUCULARIN BEĞENİSİNE SUNULDU ‘Kentsel Gelişme ve Kültür Değerleri’ raflardaki yerini aldõ Erzincanlılar bir araya geliyor İstanbul Haber Servisi - Erzincan Refahiye Şahverdi Köylüleri Dayanõşma ve Kültür Derneği’nin Maltepe Gülsuyu’ndaki yeni dernek lokal binasõnõn açõlõşõ bugün saat 12.30’da yapõlacak. Açõlõşa CHP il ve ilçe yöneticileri ile çok sayõda davetlinin katõlmasõ bekleniyor. Erzincan Refahiye Şahverdi Köylüleri Dayanõşma ve Kültür Derneği Başkanõ Zeynel Yanmõş, 1991 yõlõnda kurulan derneğin bugüne kadar birçok etkinliğinin olduğunu anõmsatarak “Dernek olarak yaptõrdõğõmõz köy konağõ ile 10 hane olan köy nüfusu 40 haneye yükseldi. Dernek bütçesinden köye 2 yõl önce cemevi yapõldõ ve şu anda sulama havuzu yapõlõyor. Ayrõca maddi durumu yerinde olmayan öğrencilere burslar verdik. Çalõşmalarõmõz devam edecektir” dedi. Maden aramaya mahkemeden ret