Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
22 EKİM 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Sorumlusu
Adalet Bakanı’dır
İlk günkü salon karmaşası yüzünden Batılı ba-
sının da eleştiri konusu olan Ergenekon Davası’nın
yarına ertelenen ikinci duruşmasında, sıkıntıyı azal-
tan önlemler alınmış olabilecek mi?
Karmaşanın asıl sorumlusu olması gereken kim-
se Adalet Bakanı’nın bu konudaki tepkisi ilginçtir.
Sayın Mehmet Ali Şahin, “ilk duruşmada yaşa-
nan sorunların ileriki günlerde aşılacağını” söyle-
yerek kılını bile kıpırdatmıyor.
Dahası topu, “Bir davanın nerede görüleceği-
ne mahkeme heyeti karar verir” gerekçesi ile yar-
gıçlara atıyor.
Davanın görüldüğü Ağır Ceza Mahkemesi’nin
önündeki dosya, sadece iddianame ve sanık ifa-
deleri ile 2 bin 500 sayfayı buluyor. Duruşmaya ha-
zırlanan hâkimlerden, tüm ayrıntıları ile bu dosya-
yı okumaları için zamanla yarışırken bir de duruş-
ma salonu sorununu çözmelerini bekleyen Bakan
Şahin, haksızlık bir yana, insafsızlık da ediyor.
Üstelik mahkemelerin ne bütçesi ne de lojistik
önlemlerle uğraşacak personeli bile olmadığını
unutmuş görünüyor.
Kargaşa, Batılı basının da gündemine yansı-
yınca, Bakan, dün alelacele, bir Müsteşar Yar-
dımcısı ile Ceza İşleri Genel Müdürü’nü Silivri’ye
göndereceğini açıklamak gereğini duyuyor. Ha-
ni, bu görev Mahkeme Başkanı’nındı?
İlk günkü duruşma ile ilgili haberi veren Hürri-
yet gazetesi, önceden hazırlanan 130 metrekarelik
duruşma salonuna, herhalde gecekondu çağrışımı
nedeniyle “Ergenekondu” adını vermiş. Silivri Ce-
zaevi’ni yaptıran Adalet Bakanlığı’nın, 10 bin ki-
şilik bir yerleşkeye, Batı’daki benzerleri gibi yar-
gılama salonlarını da yakın bir mesafede ekleme
isteğini anlayışla karşılamak olasıdır.
Gelin görün ki, Silivri’de ülkenin en büyük ce-
zaevine bu amaçla ayrılan yer, baraka ya da ge-
cekondu bozuntusu tek bir binadır. ABD ve ço-
ğu Avrupa ülkelerinde, bu tür yargılama salonla-
rının tutukevleri ile yeraltı geçitleri şeklinde bağ-
lantıları bulunuyor. Duruşmaların sağlıklı yapıla-
bilmesi için her türlü önlem, Adalet Bakanlıkları ta-
rafından önceden düşünülerek yerine getiriliyor.
Görkemli olmalarına da ayrıca özen gösteriliyor.
Silivri’deki görüntünün, hele o karmaşanın, bir-
birini çiğnemek zorunda kalan sanık, avukat, ga-
zeteci yığınının, salondaki ses düzeninin, yaban-
cı basın ve televizyonlardaki yansımaları, altı yıl-
lık AKP iktidarı için yüz karası olmuştur.
Çaresizlik içinde bir yargı heyeti
Pazartesi günkü ilk duruşmada, bu nedenle
mahkeme heyetinin de çaresizlik içinde kaldığı
açıktır. Öyle bir ortamda yeni bir salon arama ama-
cıyla erteleme talepleri, zaten bir yılı aşkın bir sü-
reden beri tutuklu bulunan sanıkların daha fazla
mağdur olmaları ile sonuçlanabileceği için, dik-
kate alınmamıştır. Ancak duruşmaların bundan
böyle, yasalara aykırı bulunmasa da tutuklu ve tu-
tuksuz sanıkların “fiziki koşulların elvermeyişi”
gerekçesi ile ayrı zamanlarda ve birbirlerinin gı-
yaplarında yargılanması için verilen ara kararın göl-
gesinde sürecek olmasının neden olabileceği sa-
kıncanın altı şimdiden kalın çizgilerle çizilmelidir.
Adil yargılama hakkına
aykırılık savları
Öyle bir ortamda, tutuklu sanık “a”nın, tutuk-
suz yargılanan “b” için yapabileceği suçlamalar-
dan ilgilinin anında haberdar olamayacağı unu-
tulmamalıdır. Bu ara karar, daha birinci günden
yargının bütünlüğü ilkesinin Ergenekon duruş-
malarında zedelemesine yol açmıştır. Dünkü ga-
zetelerde ceza hukuku otoritelerinin adil yargıla-
ma hakkına aykırı olduğu yorumlarına da yol açan
bu durum, davanın Yargıtay ve özellikle AİHM
aşamalarını da etkileyebilir.
Vakit ayırabilirlerse, böylesine çetrefil ama
önemli bir davayı sonuçlandırma sorumluluğunu
yüklenen yargıç ve savcıların, daha ilk günkü du-
ruşma için Batılı basında yapılan yorum ve ya-
kıştırmaları dikkatle izlemelerinin, mesleki gele-
cekleri açısından da yararlı olacağını söylemek is-
terim.
Öncelikle politikacıların, daha açıkçası Adalet
Bakanı’nın, kargaşa yaratan salon sıkıntısı için so-
rumluluk topunu pervasızca kendilerine attığına
baksınlar. Daha sonra meslek yaşamlarında ki-
lometre taşı olacak Ergenekon Davası ile hem ada-
let hem de politika tarihimizin sayfalarına taşına-
caklarını unutmasınlar.
Pazar gecesi belki de onlar bir gün sonrasının
omuzlarına yüklediği sorumluluk nedeniyle uy-
kusuz kalırken Bakan Şahin, misafir Antalya Mil-
letvekili kimliği ile Altın Portakal Festivali’nde ödül
dağıtıyordu.
Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net
Şahin müfettiş
görevlendirdi
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- Adalet Bakanõ
Mehmet Ali Şahin,
Ergenekon davasõnõn
görüldüğü duruşma
salonunda yaşanan
sõkõntõyõ incelemek
için Müsteşar
Yardõmcõsõ Mustafa
Kökçam ve Ceza ve
Tevkifevleri Genel
Müdürü Nizamettin
Kalaman’õ Silivri
Cezaevi’ne
göndereceğini söyledi.
Şahin, mahkeme
salonundaki düzenden,
yargõlamayõ yapan
mahkeme ve burada
görev yapan
yargõçlarõn birinci
derecede sorumlu
olduklarõnõ belirtti.
Şahin, mahkeme
heyetinin bir talebi
olmasõ durumunda
kendilerine yardõmcõ
olacaklarõnõ da
sözlerine ekledi.
‘Sanıkları
göremedik’
KOCAELİ (AA) -
Ergenekon davasõnõn
tutuklu sanõklarõndan
İP Genel Başkanõ
Doğu Perinçek’in
avukatõ Kerim Erkan,
ilk duruşmanõn kötü
şartlarda yapõldõğõnõ
belirterek “Avukatlarõn
sanõklarõ görme imkânõ
olmadõ” dedi. Erkan,
İP Kocaeli İl
Başkanlõğõ’nda dün
düzenlediği basõn
toplantõsõnda,
“Mahkeme başkanõnõn
konuşulanlarõ duymasõ
zordu. Duruşma
şartlarõ o kadar
kötüydü ki mahkeme
başkanõ bile
kontrolünü elinden
kaçõrabilecek
durumdaydõ. Sanõklar
uzun süre tutuklu
kalmõşlar, çok
bunalmõşlar,
avukatlarõn,
duruşmanõn kötü
şartlar yüzünden
ertelenmesi talebine
bile karşõ çõktõlar, bir
an önce bitmesini
istediler” dedi.
‘CHP beş
kuruş almıyor’
ADANA
(Cumhuriyet) -
Türkiye İş Bankasõ
Genel Müdürü Ersin
Özince, Adana’da
düzenlenen geleneksel
“İş’le buluşma”
toplantõsõnõn
açõlõşõndaki
konuşmasõnda,
bankanõn yüzde
28.1’lik hissesinin
Atatürk hisseleri
olarak CHP idaresinde
bulunduğunu
anõmsattõ. Özince,
“CHP, İş
Bankasõ’ndan beş
kuruş para
kazanamõyor. CHP’nin
yönettiği hissenin
gelirinin tamamõ
Atatürk’ün kendi el
yazõsõyla bõraktõğõ
vasiyette olduğu gibi
Türk Dil ve Tarih
Kurumlarõna ait” dedi.
İÜ’de yangın
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul
Üniversitesi Merkez
Kampusu’nda
rektörlük binasõ
bitişiğindeki 4 katlõ
binanõn bodrum
katõnda yapõlan tamirat
çalõşmasõ sõrasõnda,
aynõ kattaki arşiv
bölümünde yangõn
çõktõ. Kâğõtlarõn
tutuşmasõyla yoğun
dumana neden olan
yangõnõ, itfaiye
ekipleri söndürdü.
Ergenekon davasõnda tutuklu-tutuksuz ayrõmõ kararõ hukukçular arasõnda tartõşmaya yol açtõ
‘AİHM’ye başvurulmalõ’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Prof. Dr. Ülkü Az-
rak, Ergenekon davasõnda alõ-
nan tutuklu-tutuksuz ayrõmõ
kararõnõn Türkiye’de bir ilk ol-
duğunu bildirirken adil yargõ-
lanma koşullarõnõn ortadan
kalktõğõ gerekçesiyle şimdiden
Avrupa İnsan Haklarõ Mah-
kemesi’ne (AİHM) başvuru-
labileceğini söyledi.
Ergenekon davasõnda mah-
keme heyetinin tutuklularõn
sorgusunu önce, tutuksuz sa-
nõklarõn sorgusunu ise sonra-
ya bõrakmasõ hukukçular ara-
sõnda tartõşmaya yol açtõ.
Prof. Dr. Azrak, mahkeme-
nin tutuklu-tutuksuz ayrõmõ
yapma gerekçesine dayanak
gösterdiği CMK’nin 252.
maddesinin esprisinin başka
olduğunu belirterek “O mad-
deye göre doğrudan ilgili
olanlarla dolaylı ayrımı ya-
pılabilir. Ama mahkeme bu-
nun yerine tutuklu-tutuk-
suz ayrımı yaptı. Tutuklu ol-
mayanların çıkarıldığı cel-
sede belki kendileriyle ilgi-
li sorunlar gündeme gelecek.
Hemen cevaplandırması la-
zım” diye konuştu.
Prof. Dr. Ülkü Azrak, mah-
keme heyetinin duruşma sa-
lonunun darlõğõ ve yaşanan
kargaşa nedeniyle karar için
müzakereye çekildiğini anõm-
satarak “Mahkeme başkanı
kendisinin de sıkıntıda ol-
duğunu söylüyor. Arka oda-
ya geçildiğinde Adalet Ba-
kanı’na sordular, ‘Acaba biz
davaya devam edelim mi, baş-
ka salon bulur musunuz’ diye.
Adalet Bakanı ‘Siz devam
edin’ dedi, onlar da devam
ediyor. Nereden baksanız
her şeyiyle sakat” değerlen-
dirmesini yaptõ.
Prof. Dr. Azrak, Türkiye
tarihinde hiçbir dönemde tu-
tuklu-tutuksuz ayrõmõ yapõl-
madõğõnõ, büyük salonlarda
yargõlamalarõn yapõldõğõnõ söy-
ledi.
Azrak, şu değerlendirmeyi
yaptõ:
“Soruna karşı pek çok çö-
züm bulunabilirdi. Soruş-
turma 1.5 yıldır sürüyor.
Böyle bir şeyin günün bi-
rinde ortaya çıkacağını bil-
miyorlar mıydı? Fütursuz
insanlar bu işleri yürütenler.
Davanın niye açıldığı ve na-
sıl sürdürüldüğü biliniyor.
Başbakan’ın savcısı olduğu
bir dava bu. Başbakan’ın
söylediği, hayatımda duy-
madığım, dünyada da du-
yulabilecek bir söz değil.
Daha ilk başta insanları göz-
altına alırken yasaları ihlal
ettiler. AİHM’nin önüne git-
tiği zaman dava, Türkiye
mahkûm olacaktır. Gözaltı-
na alınma nedeni kişilerin
yüzlerine söylenmedi. Ana-
yasada açık hüküm var, ney-
le suçlandığının söylenmesi
gerekiyor. Avukatların yar-
gılamanın yasaya aykırı sür-
dürüldüğü gerekçesiyle şim-
diden AİHM’ye başvurma-
sı bence mümkündür. ”
Türkiye Barolar Birliği
(TBB) Başkanõ Özdemir
Özok da, “Fiili bir durum
var. Yargılama bir bütün-
dür. 86 sanıklı bir yargıla-
mada tutuklu 46 sanığın ön-
celikle sorgularının yapılıp
daha sonra 40 tutuksuzun
sorgusunu yapmak, benim
kanımca adil yargılanma
koşullarına aykırıdır” dedi.
Yargõlamanõn bir bütün ol-
duğuna işaret eden Özok, şöy-
le devam etti:
“Tutuklu, tutuksuz ayrımı
kişinin savunma hakkını ze-
deler. Aleniyet koşuları ihlal
edilmiş oluyor. Şu anda tu-
tuklu olanların sorgusunun
yapıldığı aşamada tutuksuz
olup çok ağır örneğin 3-4
kez müebbet hapis istenen
kişiler hakkında hayati açık-
lama yapabilirler. Çok
önemli isnatlarda buluna-
bilirler. Bütün bunların
mutlaka yüz yüze ve aleni-
yete uygun biçimde yapıl-
ması yani yargılamanın bü-
tünlüğü içerisinde bütün sa-
nıkların sorgulamalarının
tüm detaylarının sıcağı sı-
cağına izlemesi ve kendisiy-
le ilgili bölüme müdahale
etmesi, zapta geçirtmesi he-
yete iletmek bakımından so-
ru sorma olanağını kısıtlı-
yor. Tutuksuz sanıklar za-
bıtları, ara kararları incele-
yibilir. Ama yargılama sı-
rasındaki müdahale son de-
rece önemlidir.”
TBB Başkanõ Özok, ‘Tutuklu 46 sanõğõn öncelikle sorgularõnõn yapõlõp
daha sonra 40 tutuksuzun sorgusunu yapmak, adil yargõlanma
koşullarõna aykõrõdõr’ dedi.
YENİ GÖZALTILAR
Bilgisayarlar son
dalgadakopyalandı!
Evinde arama yapõlan eski Cumhuriyet
Savcõsõ Ertaç Giray gözaltõna alõnõp Terörle
Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.
İstanbul Haber Servisi - Ergenekon davasõ kapsa-
mõnda tutuklu olarak yargõlanan emekli Binbaşõ
Mehmet Zekeriya Öztürk’ün avukatlõğõnõ ya-
pan eski Cumhuriyet Savcõsõ Ertaç Giray İstan-
bul’da, özel korumasõ olduğu bildirilen Hüseyin
Keskin ise Kars’ta gözaltõna alõndõ. İstanbul Te-
rörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Ertaç
Giray’õn Şişli Nişantaşõ’da yer alan ve büro ola-
rak da kullandõğõ belirtilen evinde sabah saat
08.30 sõralarõnda arama başlattõ. Aramanõn biti-
minde Giray gözaltõna alõnarak Vatan Cadde-
si’ndeki İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdür-
lüğü’ne götürüldü. Ertaç G. evden çõkartõlõrken
çevik kuvvet ekipleri de evinin çevresinde gü-
venlik önlemi aldõ. Cumhuriyet savcõsõnõn da ha-
zõr bulunduğu aramalar sonrasõ evdeki bazõ ev-
raklara el konuldu. Ekiplerce evdeki bilgisayarda
da inceleme yapõlarak bilgiler kopyalandõ. Gi-
ray’õn şubeye götürülmesi sonrasõ, İstanbul Ba-
rosu tarafõndan görevlendirilen avukat Ömer
Kavili gazetecilere yaptõğõ açõklamada Giray’õn
“terör örgütü üyesi olmak”la suçlandõğõnõ ifade
etti. Kavilli, soruşturmadaki “gizlilik kararı”
nedeniyle daha fazla bilgi veremeyeceğini belirt-
ti. Ergenekon davasõ sanõklarõndan emekli Bin-
başõ Mehmet Zekeriya Öztürk’ün de avukatlõ-
ğõnõ yapan Giray’õn adõ, Ergenekon sanõklarõn-
dan emekli Yüzbaşõ Muzaffer Tekin’in, Danõş-
tay saldõrõsõnõn ardõndan, zanlõ Alparslan Aslan
ile ilişkisi olduğu iddialarõna karşõlõk intihar giri-
şiminde bulunduğu dönemde gündeme gelmişti.
Tekin kendisini bõçakla yaralayõnca, Zekeriya
Öztürk’ün avukat Ertaç Giray’õ arayõp, “ne ya-
pacaklarını” sorduğuna ilişkin kayõtlar Danõştay
saldõrõsõna ilişkin dava dosyasõnda yer almõştõ.
DAVA DIŞ BASINDA
‘Siyasi müdahale
eleştirisi gölgeledi’
Dış Haberler Servisi -
Ergenekon davasõ dünya
basõnõnda geniş şekilde
yer bulurken, Time dergisi
davanõn “siyasi müda-
hale” eleştirileriyle göl-
gelendiğine dikkat çekti.
Rus televizyonu Rus-
sia Today, Taraf gazete-
sinden Eray Özer’in
“Biz bunların ABD’de
eğitildiğini biliyoruz ve
bundan son derece emi-
niz. Eğitimlerini Soğuk
Savaş döneminde ko-
münizme karşı aldılar
ama 1980’deki darbe-
den sonra küçük bir
mafya haline geldiler”
sözlerine yer verdi. Ha-
berde, Taliban’õn da ön-
ce ABD tarafõndan eği-
tildiği ancak daha sonra
ABD karşõtõ haline gel-
diği belirtilerek, “Erge-
nekon çetesi” üyelerinin
durumunun Taliban’la
aynõ olduğu ileri sürüldü.
Rus Kommersant gaze-
tesi de davada Mosko-
va’nõn ayak izlerinin de
görüldüğünü savundu.
Amerikan New York
Times gazetesi ise, “Türk
tarihinin en sansasyo-
nel yargılamalarından
biri” olarak tanõmladõğõ
davanõn, “Türk tarihin-
de şiddete başvuran mil-
liyetçilerin liderlerinin
yargılanması için ilk
gerçek girişim” oldu-
ğunu öne sürdü.
İngiliz Financial Ti-
mes da, “liberallerin
yargı sürecini derin
devletin ortaya çıkarıl-
ması açısından çok
önemli bir aşama olarak
gördüklerini belirtirken
yargılananların birço-
ğunun, kökleri siyasi İs-
lamda olan AKP karşı-
tı laikler olmasının sav-
cılığın taraf tuttuğu şi-
kâyetlerine açık kapı bı-
raktığını” yazdõ.
Katar merkezli El Ce-
zire televizyonu, sanõkla-
rõn birçoğunun hükümet
karşõtõ olarak bilindiğine
işaret etti ve “Dava, Er-
doğan yandaşları ile la-
ikler arasındaki geri-
limleri ateşledi” görüşü-
ne haberinde yer verdi.
Ergenekon davası dün yine gazetelerin birinci sayfalarında geniş bir şekilde yer aldı.
Dinci basõn dõşõndaki gazeteler aksaklõklarõ gündeme getirdi
‘Adil yargılama ihlal edildi’
İstanbul Haber Servisi - Din-
ci basõn ve hükümet destekçisi
medya dõşõndaki tüm gazeteler
Ergenekon davasõnõn ilk duruş-
masõnda yaşanan aksaklõklarõ
eleştirel bir dille manşetlerine ta-
şõdõ. Gazeteler sanõklarõn adil
yargõlanma haklarõnõn ihlal edil-
diği ortak görüşünü birinci say-
falarõndan yansõttõ; haberlerinde
mahkeme salonunun yetersizli-
ğini öne çõkardõ. Dinci Anado-
lu’da Vakit gazetesi ise yine
provokasyonlarõna devam ederek
CHP ve İP’e saldõrmayõ tercih et-
ti. Gazete, “Çete hâlâ kaos pe-
şinde” manşetinde, “Yasadışı
sol örgütlerin yargı ve med-
yaya yönelik taciz ve baskıla-
rına İP ve CHP’nin de destek
vermesi dikkat çekti. Kaos pe-
şinde koşan çete mensupları,
duruşmaya sopa ve demir çu-
buklarla geldi, sloganlar attı”
sözlerine yer verdi.
Hürriyet gazetesi, duruşma
salonunu “gecekondu” benzet-
mesi ile manşetten verdi, tu-
tuklu ve tutuksuz sanõklarõn ay-
rõ ayrõ yargõlanmasõnõn adil yar-
gõlama koşullarõnõ sağlamaya-
cağõ görüşünü vurguladõ.
Milliyet gazetesi de salonun
yargõlama için uygun olmama-
sõnõ manşetine taşõdõ. “Karga-
şayla başladı” manşetiyle çõkan
gazete “Kaos yaratmakla suç-
lanan Ergenekon’un ilk du-
ruşmasında büyük kaos var-
dı” altbaşlõğõnõ kullandõ.
Radikal gazetesi de, fiziki
şartlarõn yetersizliğine dikkat
çekerek “panayır yeri” ben-
zetmesi yaptõ.
Taraf gazetesi “Babalarının
katillerinin peşinde” başlõğõy-
la sürmanşetten duyurduğu ha-
berinde, Ergenekon örgütüyle
bağlantõsõ olduğu iddia edilen
Danõştay saldõrõsõnda hayatõnõ
kaybeden Danõştay 2’nci Daire-
si Üyesi Mustafa Yücel Özbil-
gin’in oğullarõ Serkan ve Gök-
han Özbilgin’in de duruşmayõ
izlediğine dikkat çekti.
Akşam gazetesi, duruşma sa-
lonunda yaşanan izdihama dik-
kat çekerek davayõ “İlk gün fi-
yaskosu” başlõğõyla okuyucu-
larõna duyurdu.
İstanbul Haber Servisi -
Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda tutuklu bulun-
duğu cezaevinde kanser has-
talõğõna yakalanan, tahliye
edildikten 5 gün sonra, Trak-
ya Üniversitesi Edirne Tõp
Fakültesi Hastanesi Onkoloji
Servisi’nde yaşamõnõ yitiren
Kuddusi Okkır’õn, ‘içeri-
de’ yazdõğõ ‘Vicdan’ adlõ
şiirinde soruşturmayõ eleş-
tirdiği ortaya çõktõ.
Kuddusi Okkõr’õn ceza-
evinde yazdõğõ şiir ve yazõ-
larõ ailesi tarafõndan kitap
haline getiriliyor. Okkõr, ce-
zaevinde, tutuklandõğõ gün-
den, sağlõğõ bozulduğu za-
mana denk, günlük tarzõn-
da yazõlar kaleme almõş.
İlk tutuklandõğõ günü ve
cezaevinde yaşadõk-
larõnõ anlattõğõ yazõ-
larõ, şiirleri, hikâ-
yeleri ve savunmasõndan
oluşacak kitap, bir ay için-
de tamamlanacak.
Kitabõn adõ ise henüz be-
lirlenmedi. Kuddusi Ok-
kõr’õn eşi Sabriye Okkır,
eşinin 12 tane şiir, gençlere
öğüt niteliğinde 21 sayfalõk
öykü, 4 defterden oluşan
felsefi bir roman bõraktõğõnõ
anlattõ.
Savunmasõnõ içeren ya-
zõlarõnõ, cezaevindeki ya-
şam şartlarõnõ, gözaltõn-
dayken ifadesi alõnõrken
yaşadõklarõnõ kaleme aldõ-
ğõ bölümlerini de hazõrla-
yacaklarõ kitaba ekleye-
ceklerini belirten Sabriye
Okkõr, kitabõn sonunda da
kendi düşüncelerinin yer
alacağõnõ belirtti.
Eşinin ilk kez şiir yazdõ-
ğõna tanõk olduğunu anlatan
Okkõr, “Tüm yazdıklarını
bir arada toplayalım iste-
dik” diye konuştu.
DAVAYA AİHM YORUMU
Ergenekon’daen
baştahatayapıldı
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Erge-
nekon davasõnõn gö-
rülmesi için mahke-
me salonunun tercih
edilmesiyle Avrupa
İnsan Haklarõ Mahke-
mesi’nin (AİHM) adil
yargõlanma ilkesine
bakõşõna karşõ ihlalin
en başta yapõldõğõ or-
taya çõktõ. AİHM gö-
rüştüğü bir davada,
“duruşmanın halkın
kolayca ulaşamaya-
cağı hapishane gibi
bir yerde yapılması-
nın duruşmanın ka-
musal niteliğine en-
gel teşkil edeceğini”
vurguladõ.
Avusturya vatanda-
şõ Oliver Reipan ül-
kesinden davacõ oldu.
Reipan duruşmasõnõn
cezaevinde yapõlmasõ
nedeniyle “adil yar-
gılanma hakkı”nõn
ihlal edildiğini savladõ.
AİHM kararõnda, de-
mokratik toplumlarõn
temel prensiplerinden
birisinin adil yargõlan-
ma hakkõ olduğu vur-
gulandõ.
Bir duruşmanõn açõk
ve aleniyetinden bah-
setmek için söz ko-
nusu duruşmanõn tari-
hi, saati, yeri konu-
sunda kamuya bilgi
verilmesi gerektiğine
işaret edildi.
Okkõr’õn yazdõklarõ ailesi tarafõndan kitaplaştõrõlacak...
Soruşturmayaşiirleeleştiri