Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 22 EKİM 2008 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Aşkın Durumların Şairi
Kalabalık bir gruptuk. Şairi ziyarete, ondan şi-
irlerini Cumhuriyet’te yayımlamak için izin istemeye
gitmiştik.
Koltuğunda bir dev gibi oturuyordu.
Epeyce uzun kaldık orada, şairi dinledik.
Başımızda İlhan Abi vardı. Yazının ustası ile Türk
şiirinin yaşayan ustası derin bir söyleşinin içinde
aşkın bir durum yarattılar.
Biz dinledik.
Arada lafa karıştık mı hatırlamıyorum, karıştık-
sa da önemsizdir.
O söyleşinin metni Cumhuriyet’te yayımlandı.
Aksaray’daki kitabevinin vitrininde asılı KARŞI
duvar gazetesini, burnumu cama dayayıp oku-
duğumda gençliğinin ilkbaharında bir delikanlıy-
dım ben.
Hakkında dava açmış olan, şimdi kimsenin bil-
mediği bir savcıya seslendiği o unutulmaz şiir bu-
gün Türk şiirinin en önemli, en derin, en aşkın şi-
irlerinden birisi olarak kâğıtlarda, belleklerde, in-
sanlığın içinde, sokakta, günde, güncede tıpkı o
günkü gibi öylece duruyor.
Geçen pazar günü yeri geldi, yeniden yayımladık
onu.
Türkçenin bu aşkın şairi, onun şiirleri belleklerde
duruyor, ama tüm belleklerde değil.
Okuduğu manzumeleri şiir zannedenlerin hafı-
zaları derin şiire değil, basit manzumeye ayarlıdır.
Ezber başka, şiir okumak başka.
Onlar unuturlar ve karıştırırlar.
Başbakan da karıştırdı. Başbakan’ın konuş-
malarını hazırlayanlar herhalde şiiri, şairi, hele he-
le aşkın şiiri hiç bilmiyorlar.
Faruk Nafiz Çamlıbel’le Fazıl Hüsnü Dağ-
larca’yı karıştırmışlar.
Hiç ilgileri yoktur.
Hiç benzemezler.
Hem zaten her şiir her okuyana yakışmaz.
Başbakan geçen günlerde beğenmediği biri-
lerine “Komünistler gibi çamur atıyorlar” diye
veryansın ediyordu. Sosyalistleri, komünistleri ta-
nımadığından mı, işine öylesi geldiği için mi, işe
yarar diye mi, “antikomünizm her zaman, her
derde devadır” diye düşündüğünden mi bilmem.
Fazıl Hüsnü ise bize “Ben komünistim” demişti
o unutulmaz söyleşide.
Gazetede duruyor, isteyen açıp bakabilir.
Öyle sıradan, herkesin olabileceği gibi değil, aş-
kın bir komünistti Fazıl Hüsnü Dağlarca.
Çağların ötesinden gelip çağların ötesine uza-
nan cinsinden.
Zaman geçiyor.
Fazıl Hüsnü de gitti.
Hiç kimseye, hiçbir şaire benzemezdi.
Şiirin sözcüklerle yazıldığını, ama sözcüklerin
şairin kaleminde kendilerinden vazgeçebil-
diklerini, şaire tabi olduklarını da ondan öğ-
rendim ben.
Harfin, hecenin, sözcüğün, sözün şairin ak-
lına girip bambaşka bir şey olarak çıktığını gör-
düm.
Onun için o gün, “Bana bir sözcük verin, si-
ze bir şiir vereyim” demişti.
Ergenekon davası başladı. Fazıl Hüsnü yıllar ön-
ce “Savcıya” şiir yazmıştı. İlhan Abi de “savcı-
ya” yazılar yazıyor. Biz şairi uğurladık. Davanın
kaotik havasıyla meşgulüz hepimiz, ama o şiirler,
o yazılar aşkındır. Öylece duracaklar.
Tıpkı o unutulmaz söyleşi gibi.
Türkçenin aşkın yazarı ile şairi söyleştiler, biz din-
ledik, zaman geçti. Sonra şair gitti.
Nereye gitti? Kimisi “gökyüzüne” der, ben “ıs-
sız mavi bir karanlığa” derim, hepsi aynıdır.
Aynılıkları, aşkın olanın hiçbir yere gitmeme-
sindendir.
İşte orda duruyorlar zaten...
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
Eski özel harekâtçõ, katõldõğõ televizyon programõnda ‘Terörle mücadelede bin kişiyi öldürmüş olabilirim’ dedi
Çarkõn’dan katliam itirafõİstanbul Haber Servisi - Susurluk
sanõklarõndan eski Özel Harekâtçõ Ay-
han Çarkın, Susurluk kazasõnõn Er-
genekon’u aydõnlatan “lamba” ol-
duğunu iddia ederek “Terörle mü-
cadele sırasında bin kişi öldür-
müş olabilirim” dedi. Çarkõn, Ab-
dullah Çatlı’nõn da Ergenekon örgütü
tarafõndan öldürüldüğünü iddia etti.
Star TV’de yayõmlanan Arena
programõnda Uğur Dündar’õn so-
rularõnõ yanõtlayan Ayhan Çarkõn,
çarpõcõ açõklamalarda bulundu. Uğur
Dündar için de “ölüm emri” veril-
diğini, ancak Çatlõ’nõn buna karşõ çõk-
tõğõnõ açõklayan Çarkõn, öldürdüğü ki-
şilerin kimlikleri hakkõnda bilgi ver-
medi. Çarkõn, “Dündar için de
ölüm emri verildi. Ama Abdullah
Çatlı, ‘Uğur Dündar vatanõnõ sever’
diyerek bu suikasta karşı çıktı. Ya-
ni Dündar’ı Allah korudu. Suikast
emrini veren de bir siyasetçiydi”
diye konuştu. Çarkõn, “Çatlı’nın
sonunu Ergenekon mu hazırladı?”
sorusuna da “Evet. Çatlı’nın mert
bir insan olduğunu anladılar ve
onu öldürdüler. Büyük bir açık
yüreklilikle kullanıldığımızı da
itiraf ediyorum. Kullanıldığımızı,
kazanın olduğu sırada fark ettik
ama hep sustuk” yanõtõnõ verdi.
Özel Harekâtçõ Çarkõn, meslek-
taşlarõna da “Gözlerini açsınlar ve
Genelkurmay Başkanlığı’nın ve
sivil unsurların dik duruşunu iz-
lesinler. Türkiye Cumhuriyeti’ni
savunacak zihniyetin karşılarında
durduklarına inansınlar. Başka-
larının sözlerine alet olmasınlar”
uyarõsõnda bulundu. Kullanõldõklarõnõ
çok geç “gördüklerini” anlatan
Çarkõn, “O zaman fark ettim.
Kamyon çarptığı anda gördüm”
dedi. Ergenekon örgütüne ilişkin
de iddialarda bulunan Çarkõn,
PKK’nin de Ergenekon’un bir kolu
olduğunu öne sürdü. Çarkõn, kaçõ-
rõlan ve öldürüldüğü öne sürülen
MİT çalõşan Tarık Ümit’in de ha-
len yaşadõğõnõ söyledi.
Çarkõn, öldürülen Susurluk dava-
sõ hükümlülerinden Oğuz Yorul-
maz’õn annesi Nurhan Yorul-
maz’õn, oğlunun öldürülmeden ön-
ce kendisine söylediği “Yaklaşık
100 kişiyi öldürdüklerini itiraf
ettiği” açõklamasõnõ da doğruladõ.
Özel Harekât eski polisi Oğuz Yo-
rulmaz’õn annesi Nurhan Yorulmaz
bir süre önce benzer açõklamalarda
bulunmuş, oğlu Oğuz Yorulmaz’õn
devlet tarafõndan kullanõldõğõnõ söy-
lemişti. Anne Yorulmaz, “Devlet
tüm faili meçhul cinayetleri oğlum
ve arkadaşlarına işletti. Ergene-
kon’da sadece paşalar değil siya-
setçiler de var. Ben evladımı dev-
lete memur verdim, çeteci ver-
medim. Ortalama 93-94 kişiyi öl-
dürmüşler” demişti.
Bakõrköy Cumhuriyet Başsavcõlõ-
ğõ, Çarkõn’õn, “geçmişte terörle mü-
cadele adı altında çok sayıda insa-
nın öldürülmesine” ilişkin açõkla-
malarõ üzerine soruşturma başlattõ.
Programõn bant kayõtlarõnõn temin
edilmesi amacõyla RTÜK’e yazõ gön-
derildi. Bantlarõn incelenmesi sonu-
cunda, Çarkõn ile Dündar’õn ifadele-
rine başvurulabileceği kaydedildi.
Susurluk sanõklarõndan Ayhan Çarkõn, katõldõğõ televizyon
programõnda ‘terörle mücadele’ kapsamõnda bin kişiyi
öldürdüğünü söyledi. Çarkõn, Susurluk kazasõnõn Ergenekon’u
aydõnlatan bir ‘lamba’ olduğunu iddia ederek, “Kullanõldõğõmõzõ
kazanõn olduğu sõrada fark ettik ama hep sustuk” dedi.
Güneydoğu’da ‘Öcalan’a dayak’ iddiasõyla başlayan izinsiz gösterilerde çok sayõda kişi gözaltõna alõndõ
Tansiyon düşmek bilmiyor
DİYARBAKIR / MERSİN /
ADANA (Cumhuriyet) - Terör
örgütü PKK elebaşõsõ Abdullah
Öcalan’a fiziki saldõrõda bulunul-
duğu iddiasõyla gerginleşen Doğu
ve Güneydoğu’da gösteriler devam
ediyor. Şõrnak’ta dün çõkan olay-
larda çok sayõda kişi gözaltõna
alõndõ.
Şõrnak’ta DTP İl Örgütü önün-
de toplanan yüzlerce kişi slogan-
larla Cumhuriyet Meydanõ’na doğ-
ru yürümek istedi. Ancak polis yü-
rüyüşün yasal olmadõğõnõ belirte-
rek grubu dağõlmalarõ yönünde
uyardõ. DTP yöneticileri ile emni-
yet yetkililerinin görüşmeleri so-
nucunda kitlenin Ömer Kabak
Meydanõ’na yürümesine izin ve-
rildi. PKK lehine slogan atan grup
adõna konuşan DTP İl Başkan
Yardõmcõsõ Abdullah Güngör,
“Sayın Abdulah Öcalan’a yapılan
çirkin muameleyi nefretle kını-
yoruz. Konu ile ilgili Başbakan
Tayyip Erdoğan ve Adalet Baka-
nı Mehmet Ali Şahin açıklama
yapmalıdır. Sayın Abdullah Öca-
lan ve Kürt halkından özür di-
lenmesi beklenmektedir” dedi.
Kepenk kapatmayana taş
Güngör’ün konuşmasõnõn ar-
dõndan göstericiler, kepenk ka-
patmayan bir işyerini ve polisi
taşladõ. Polis, göstericileri biber ga-
zõyla dağõttõ. Ara sokaklara kaçan
göstericiler buralarda ateşler yak-
tõ. Olaylarda 3 polis memuru, 3 ga-
zeteci ve çok sayõda kişinin yara-
landõğõ öğrenildi.
İdil ilçesinde de bir grup DTP’li
iddialarõ protesto etmek için bele-
diye binasõna doğru yürüyüşe geç-
ti. PKK ve Öcalan lehine slogan-
lar atan gruba polis gaz bombala-
rõyla müdahale edince grup dağõl-
dõ. Olaylar nedeniyle Şõrnak ve
İdil’de çok sayõda kişi gözaltõna
alõndõ. Silopi’de de DTP’nin dü-
zenlediği miting sonrasõnda çõkan
olaylarda 7 kişi gözaltõna alõndõ.
Şanlõurfa’nõn Viranşehir ilçe-
sinde bir grup, çöp konteynõrlarõ ve
taşlarla Karacadağ Caddesi’ni tra-
fiğe kapatmaya çalõştõ. Lastik ya-
kan göstericiler polise taşlarla sal-
dõrdõ. Bir polis yaralanõrken, gru-
ba müdahale edildi. Göstericilerin
attõğõ taşlar nedeniyle bazõ işyerleri
ve binalar zarar gördü. Olaylarla il-
gili 10 kişi gözaltõna alõndõ.
Mersin’de de Büyükşehir Bele-
diyesi’ne ait bir belediye otobüsüne
önceki gece molotofkokteylli sal-
dõrõ düzenlendi. Otobüsteki 30
yolcu panik yaşarken şoför otobüsü
yol kenarõnda durdurup ön camõ sa-
ran alevleri söndürdü. Saldõrõda 16
yaşõndaki bir genç, patlayan camõn
bir parçasõnõn yüzüne gelmesiyle
hafif şekilde yaralandõ, 2 kadõn yol-
cu ise fenalõk geçirdi. Mersin’de
aynõ akşam, 4 ayrõ mahallede da-
ha belediye otobüslerine taşlõ sal-
dõrõlar düzenlendiği öğrenildi.
Adana’nõn Ceyhan ilçesinde de,
DTP ilçe örgütünün açõklamasõnõn
ardõndan gösteri yapan gruba mü-
dahale eden polislerden 5’i, atõlan
taşlarla yaralandõ. Olayda bazõ ki-
şiler gözaltõna alõndõ.
Erdoğan’õn ziyareti nedeniyle
PKK’nin internet siteleri ve haber
kanallarõndan yaptõğõ protesto du-
yurusu üzerine önceki gün savaş
alanõna dönen Diyarbakõr’da ya-
şam normale döndü. Olaylarda 31
kişinin gözaltõna alõndõğõ öğre-
nildi. Belediyeler önceki gün kal-
dõrmadõğõ çöpleri toplarken Di-
yarbakõr Büyükşehir Belediyesi ve
Sur, Yenişehir, Bağlar ile Kaya-
põnar ilçe belediyeleri hakkõnda in-
celeme başlatõldõ. Savcõlõk, DTP’li
bazõ yöneticiler hakkõnda da “te-
rör örgütü amacı doğrultusun-
da propaganda yapmak” suçla-
masõyla soruşturma açtõ.
ERDOĞAN’IN DİYARBAKIR ZİYARETİ
STK’ler de
protesto etti
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Baş-
bakan Tayyip Erdoğan önceki gün Diyarba-
kõr’da halkõn yanõ sõra sivil toplum örgütleri tara-
fõndan da protesto edildi. Başbakan’õn, valilikteki
sivil toplum örgütleri toplantõsõna, davet edilen
Baro, Tabip Odasõ ve İHD yöneticileri katõlmadõ.
Erdoğan, önceki Diyarbakõr ziyaretinde Kürt-
çe konusunda özgürlük isteyen Diyarbakõr Baro
Başkanõ Sezgin Tanrıkulu’nu “Bekâra karı bo-
şamak kolay” diye azarlamõştõ. Erdoğan’õn bu
tavrõ, önceki günkü toplantõda birçok sivil toplum
örgütünden veto yemesine yol açtõ. Toplantõya
davet edilen 20’nin üzerindeki kuruluştan Diyar-
bakõr Baro Başkanõ Tanrõkulu, Tabip Odasõ Baş-
kanõ Selçuk Mızraklı ile İHD Şube Başkanõ Mu-
harrem Erbey daveti geri çevirdi. Yetkililer söz
konusu kurum başkanlarõnõn mazeret bildirdiğini
öne sürseler de, katõlmama nedeninin geçmişteki
azarlama olayõ ile ilgisinin olduğu öğrenildi.
Uluslararası havaalanı istendi
Toplantõda Diyarbakõr Ticaret ve Sanayi Odasõ
Başkanõ Mehmet Kaya, Diyarbakõr’a uluslararasõ
havaalanõ kurulmasõnõ ayrõca kalkõnma ajansõnõn
da bu kente alõnmasõnõ istedi. Kaya, bölgedeki so-
runlarõn çözümü için demokratik açõlõmlarõn sür-
mesini istediklerini belirtti. Güneydoğu Sanayici
ve İşadamlarõ Derneği Başkanõ Şah İsmail Bedir-
hanoğlu da Başbakan’õn 2005’te Diyarbakõr’da
Kürt sorunu ile ilgili yaptõğõ açõklamalarõ anõmsa-
tarak, halkta beklenti olduğunu, açõlõmlar yapõl-
masõ gerektiğini ifade etti. Erdoğan ise 2005’ten
bu yana demokratik açõlõmlarõ sürdürdüklerini be-
lirterek, örnek olarak Kürtçe dil kurslarõyla
TRT’nin bir kanalõnõn Kürtçeye tahsis edilmesini
gösterdi. Erdoğan, bölgedeki olumsuzluklarõn de-
mokratikleşmenin önünde engel olduğunu anlattõ.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Milli Güvenlik Kurulu, Te-
rörle Mücadele Yüksek Kuru-
lu’nda (TMYK) alõnan terörle mü-
cadelede eşgüdümü arttõrmak ama-
cõyla yeni kurumsal yapõlanmaya
gidilmesi kararõnõ onayladõ. MGK,
güvenlik güçlerine haksõz itham-
larõn terör örgütünün amaçlarõna
hizmet edeceği vurguladõ.
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül
başkanlõğõnda Çankaya Köşkü’nde
yapõlan ekim ayõ MGK’sinde gü-
venlik güçleri ve Dõşişleri bürok-
ratlarõ terör örgütünün yurtiçi ve
yurtdõşõ faaliyetleri, hedefleri ve ge-
lişmeler konusunda güncellenmiş
raporlarõnõ sundular. Dõşişleri bü-
rokratlarõ, özellikle PKK’nin
Irak’õn kuzeyindeki durumunu ku-
rula aktardõ. Irak sõnõrõndaki Ak-
tütün Karakolu’na terörist saldõrõ-
nõn gerçekleştirilmesinden bu ya-
na hükümetin ilgili kurum temsil-
cileriyle iki kere yaptõğõ TMYK
toplantõlarõndan çõkan sonuçlar
MGK’de de değerlendirildi.
TMYK’de terörle mücadelede eş-
güdümü sağlamak amacõyla yeni
kurumsal yapõlanma yönünde alõ-
nan kararõ MGK onayladõ. Toplantõ
sonrasõ yayõmlanan bildiride ülke
güvenliğini ilgilendiren iç ve dõş
gelişmelerin ele alõndõğõ belirtilen
bildiride şu değerlendirme yapõldõ:
“... (Bölücü terör) Tehdidin de-
mokrasi ve hukukun üstünlüğü
temelinde bertaraf edileceği ve
terorizmle mücadelenin devleti-
mizin tüm kurumlarının etkin iş-
birliğiyle her koşulda sürdürü-
leceği belirtilmiştir. Bu amaçla
terörle mücadelede koordinas-
yonu güçlendirmek üzere yeni
bir kurumsal yapılanmaya gi-
dilmesi benimsenmiştir.”
MGK, Aktünün saldõrõsõ sonra-
sõnda TSK’ye yönelik saldõrõlarõ da
gündemine alarak görüştü. Konu-
ya ilişkin bildiride şu ifadelere
yer verildi:“Toplantıda, terörle
büyük bir özveri ve başarıyla
mücadele eden güvenlik güçle-
rimize yönelik haksız ithamların
bölücü terör örgütü ve yandaş-
larının amaçlarına hizmet ettiği
hatırlatılarak, herkesin sorum-
luluk duygusuyla hareket etme-
si gerektiği vurgulanmıştır.”
MGK’de, güvenlik birimlerin-
ce hazõrlanan raporlarda PKK’nin
özellikle Irak’õn kuzeyindeki ope-
rasyonlarda yaşadõğõ kayõplarõ
örtmek için ses getirecek eylem
arayõşõnda olduğuna dikkat çe-
kildi. Toplantõda dõşişleri bürok-
ratlarõnõn Kuzey Irak’taki bölge-
sel yönetimle yapõlan görüşmele-
re ilişkin sunum yaptõğõ ve Irak ta-
rafõndan atõlmasõ istenen adõmla-
rõn yakõndan takip edilmesinin
kararlaştõrõldõğõ bildirildi.
Yeni kurumsal yapõlanmaya onay
MGK toplantõsõnda güvenlik güçlerine haksõz ithamlarõn bölücü örgütün amaçlarõna
hizmet edeceği vurgulandõ, PKK’nin ses getirecek eylem arayõşõnda olduğu belirtildi
Dış Haberler Servisi - Finlandiya’nõn başkenti Helsinki’de
Türkiye Büyükelçiliği kundaklandõ, bir elçilik çalõşanõ duman-
dan zehirlenerek tedavi altõna alõndõ. Yetkililer, saldõrõda elçili-
ğin ön kapõsõnõn yandõğõnõ, yangõnõn iç taraflara yayõldõktan son-
ra söndürülebildiğini belirtti. Saldõrõnõn önceki gün bir grup Kürt
tarafõndan Türkiye aleyhine düzenlenen gösteriden sonra yaşan-
masõ dikkat çekti. Polis, 4 kişinin gözaltõna alõndõğõnõ söyledi.
Avusturya’nõn Salzburg kentinde, hafta sonunda Türkiye baş-
konsolosluğuna molotofkokteylli saldõrõ düzenlenmişti.
Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde olaylar
dün gece de sürdü (solda). Adana’da ise
önceki gün göstericiler polisle çatıştı. (AA)
FİNLANDİYA’DA BÜYÜKELÇİLİK KUNDAKLANDI
Gül’ün ataması Meclis’i gerdi
ANKARA
(Cumhuriyet Bü-
rosu) - Cumhur-
başkanõ Abdullah
Gül’ün Hâkimler
ve Savcõlar Yük-
sek Kurulu
(HSYK) üyeliğine
yaptõğõ atama,
Meclis’i karõştõrdõ.
Tunceli Bağõmsõz
Milletvekili Ka-
mer Genç, Gül’ün Danõştay Genel Kurulu
tarafõndan HSYK üyeliği için Çankaya’ya
gönderdiği 1. sõra adayõnõ “Alevi olduğu
için” atamadõğõnõ söyledi. Gül’ün 3. sõra
adayõ atadõğõnõ anõmsatan Genç’e sinirle-
nen AKP Grup Başkanvekili Mustafa Eli-
taş’õn, “Allah belanõ versin” diyerek ağõr
ifadeler kullanmasõ dikkat çekti.
Yılmaz Gaziantep’den aday
GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Eski
Bayõndõrlõk ve İskân Bakanlõğõ ile Devlet
Bakanlõğõ görevlerinde bulunan Mustafa
Yõlmaz, CHP’den Gaziantep Büyükşehir
Belediye Başkanlõğõ’na aday adayõ oldu-
ğunu açõkladõ. Kocaeli’nin Gebze ilçesin-
de 3 ay önce geçirdiği trafik kazasõnda ya-
ralanan ve tedavi gördüğü Ankara’dan
memleketi Gaziantep’e gelen Mustafa
Yõlmaz, CHP il binasõ önünde partilileri
tarafõndan davul zurnayla karşõlandõ. Kol-
tuk değneği ile ayakta duran Yõlmaz,
“Halk beni Büyükşehir Belediye Başkanõ
olarak görmek istiyordu. Sadece Büyükşe-
hir Belediye Başkanlõğõ değil tüm ilçelere
CHP bayrağõ dikeceğiz” dedi.
Tersaneler konusu Meclis’te
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Tuzla tersanelerindeki işçi ölümlerini
araştõrmak için kurulan Araştõrma Komis-
yonu’nun raporu, TBMM’de görüşüldü.
Önerge sahibi olarak söz alan CHP’li Çe-
tin Soysal, Tuzla tersanelerinde ruhsatlõ
işyeri sayõsõnõn bir elin parmaklarõnõ geç-
mediğini belirterek, “Ne yazõk ki Tuzla
tersanelerinde devlet yok. Oraya ölüm tar-
lalarõ denmiştir. Çünkü önlenebilir ölüm-
ler olmasõna karşõn, gerekli önlemler alõn-
mõyor” dedi. MHP’li Gürcan Dağdaş ise
Denizcilik Müsteşarlõğõ’nõn “kadrolaşma
yeri” haline geldiğini söyledi.
Baro’ya ‘öneri’ incelemesi
DİYARBAKIR (Cumhuriyet) -
Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Dicle Üniversi-
tesi’nde (DÜ) “Kürdoloji Enstitüsü” ve
“Kürt Dili ve Edebiyatõ Ana Bilim Dalõ”
bölümlerinin kurulmasõ için başvuruda
bulunan Diyarbakõr Barosu yönetimi hak-
kõnda inceleme başlatõlmasõna karar verdi.
Savcõlõk, inceleme kapsamõnda, DÜ Rek-
törlüğü’nden Diyarbakõr Barosu Başkanlõ-
ğõ’nca yapõlan talebe ilişkin yazõyõ istedi.
Toplu taşıma ücretine tepki
İstanbul Haber Servisi - Liberal
Demokrat Parti (LDP) üyesi bir grup,
akaryakõt fiyatlarõndaki düşüşe karşõn
İETT’nin toplu taşõma ücretlerinde indi-
rim yapmadõğõ gerekçesiyle İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi önünde protesto gös-
terisi düzenledi. Genel Başkan Yardõmcõsõ
Kürşat Çetinkoz, İBB’nin petrol fiyatla-
rõndaki artõşõ gerekçe göstererek bilet fi-
yatlarõnda artõşa gittiğini anõmsatarak,
“Dünya piyasasõnda petrolün varil fiyatõ
150 dolardan Temmuz 2007’deki fiyat
olan 70 dolara kadar düştü. Ancak İBB
ulaşõm ücretlerini indirmiyor” dedi.
KamerGenç.