Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
R
eklam, promosyon,
kampanya ve spon-
sorluklarla tehir ve
satõş koşullarõna getirilen ta-
nõm ve sõnõrlamalarla IV
Murat düzenini hatõrlatan
“Tütün Mamulleri ve Al-
kollü İçkilerin Satışına ve
Sunumuna İlişkin Usul ve
Esaslar Hakkında Yönet-
melik”in yürütümünden, bir
tüzel kişilik olarak Kurum
değil, doğrudan doğruya
TAPDK Başkanõ sõfatõyla
Kazõm Çalõşkan sorumlu
olacak.
Taslağõ kendi elleri ile ka-
leme alan Çalõşkan, Maliye
Bakanõ Kemal Unakõtan’õn
danõşmanõyken, Özelleştirme
İdaresi’ne (ÖİB) Başkan
Yardõmcõsõ olarak atanmõş,
Tekel de ona bağlanmõştõ.
Hem ÖİB Başkan Yardõm-
cõlõğõ hem de Tekel Yönetim
K u r u l u
Başkanlõ-
ğõ’nõ bir-
l i k t e
yürüten
Çalõşkan, Maliye Bakanlõğõ
adayõ olarak TAPDK Baş-
kanlõğõ’na atanõnca, sektörü
düzenleyen kurumun başõna
da geçeceği için Tekel Yö-
netim Kurulu Başkanlõ-
ğõ’ndan istifa etmek zorun-
da kalmõştõ.
Çalõşkan’õn kaleme aldõğõ
yönetmelik taslağõ, “..al-
kollü içkileri arz ambalaj-
larını bozmak veya bunla-
rı bölmek suretiyle satan-
lara 1000 YTL’den 10 bin
YTL’ye kadar idari para
cezası” getiren 5752 sayõlõ
yasayõ bütünlüyor.
Geçen nisan ayõnõn orta-
sõnda tütün ve alkollü içki pi-
yasasõnõ düzenlemek gerek-
çesiyle çõkarõlan yasa; bar-
larda, restoranda, otellerde
kadehle rakõ servisini, yõlbaşõ
sepetine konan şarabõ sõnõr-
layan hükümleri nedeniyle
kamuoyunda tepki ile karşõ-
lanmõştõ.
Tepkileri, “Ortada bir
yanlış anlama varsa, yö-
netmelikle düzeltiriz” di-
yerek geçiştiren Çalõşkan,
“yanlış anlamaları dü-
zeltmek” bir yana, objektif
ölçüler yerine her türlü yo-
ruma açõk muğlak ifadeler
getirerek, alkollü içki üre-
ticileri ve bayiler üze-
rinde “Demokles’in
Kılıcı”nõ asõyor.
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
19 EKİM 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
YORUM
ÖZTİN AKGÜÇ
Adım Adım
ABD’nin BOP ya da GOP (Genişletilmiş Or-
tadoğu Projesi) Afganistan’da, İran’da bazı en-
gellerle karşılaşmasına, Irak’ta zayıf da olsa di-
renişlerin sürmesine karşı, en başarılı bir şekil-
de Türkiye’de, Türkiye üzerinden yürütülmektedir.
Bu proje çerçevesinde Irak’ın üçe bölünmesi, Ku-
zey Irak’ta otonom bir Kürt yönetiminin oluştu-
rulması, zamanla bu Kürt yönetiminin Türkiye,
İran ve Suriye’den toprak taleplerinin bulunma-
sı, sonuçta haritası çizilmiş, ABD denetiminde bü-
yük bir Kürt devletine doğru yol alış...
Türkiye’ye bu projeyi kabul ettirmek için iki araç
kullanılıyor. Biri terör: Terörle Türkiye’yi yıldırmak,
diz çöktürmek, boyun eğdirmek isteniyor. İkin-
cisi de, içimizde medyada politikada iş âlemin-
de, bürokraside, üniversitelerde çöreklenmiş çı-
karcı, gurur ve onurdan yoksun yerli işbirlikçiler...
Projenin alalaması, kamuflajı da barışçıl, siyasal
çözüm.
Dikkat edilirse her terör eyleminden sonra yer-
li goygoycu, işbirlikçi takımı askeri çözüm, silahla
çözüm olmuyor, bu iş böyle yürümüyor, yeni çö-
züm yolları bulunmalı, siyasal çözüm gerekli, pla-
ğını çalmaya başlıyorlar. Böylece kamuoyunu et-
kilemeye, kamuoyu önünde haklılıklarını kanıt-
lamaya çalışıyorlar. Olayların perde arkasını
göremeyen vatandaşları da bir ölçüde etkiliyorlar.
PKK terörü bir amaçla yapılıyor, arkasında bes-
leyen emperyal güçler var. “Uyuşturucu kaçak-
çılığı ile terör finanse ediliyor”, işin göstermelik
gerçek kaynaklarını kamufle etme, gizleme,
göz boyama yönü. Uyuşturucu kaçakçılığı ile bu
denli silahlı bir güç finanse edilebilir mi? Bu ufak
bir çete mi, mafya topluluğu mu? İnsanları bu-
dala yerine koymanın başka bir oyunu bu,
uyuşturucu kaçakçılığı ile terör finansmanı
PKK’nin arkasındaki gücü, besleyen dış güçle-
ri tanımlamadan savaşım verilmez. Batı’nın ya-
yın organlarında ünlü CNN’de, PKK teröründen
söz edilmiyor. “Kurdish rebel” Kürt başkaldırı-
cılarından, Kürt asilerinden, Kürt savaşçılarından
söz ediliyor.
Şimdi gelinen aşama, terörle mücadele adı al-
tında Barzani’nin ayağına gitmek, Barzani’den
yardım istemek. Gerçekten haysiyet kırıcı bir dav-
ranış, çuval geçirilme olayından daha onur kırı-
cı... Denilebilir ki, “Perşembenin gelişi çarşam-
badan belliydi”.
Başına çuval geçirilmeyi hazmeden, Barza-
ni’nin ayağına gitmekte de, yardım istemekte de
bir beis, bir sakınca görmez. Barzani yardımı(!)
çözüm yolu buluyoruz diye belki akılcı bir dav-
ranış gibi de gösterilebilir. ABD’den, AB’den afe-
rin bile alınabilir. Yerli işbirlikçilerden, destek de
görür. Nitekim ne sakınca var, denmeye başla-
nılmıştır.
Barzani’nin ayağına gitmek, muhatap olmak,
onur sorunu olması bir yana, ileride doğuraca-
ğı sonuçlar, gelebilecek istekler açısından da teh-
likeli ve sakıncalıdır. Barzani’nin ayağına gitmek,
muhatap almak Irak’ın kuzeyindeki oluşumu, fii-
len, “de facto” olarak tanımak demektir. Yakın
bir gelecekte, dış güçlerden, yerli işbirlikçilerden
bir istek daha gelecek, de facto olarak tanıdınız,
haydi bir adım daha atın yasal olarak “de jure”
olarak da tanıyın denilecektir. Siyasal çözüm sü-
reci böylece bir aşama daha kaydetmiş olacaktır.
Siyasal çözümün anlamı, ABD’nin, AB’nin is-
teklerinin yerine getirilerek BOP ya da GOP’un
uygulanmasına yardımcı olmak.
Bakın GOP gerçekleşsin, ne terör ne Kürt so-
runu “ne insan haklarının ihlali” kalır.
Özür dilerim, rejimi ne olursa olsun ne İran ka-
dar ne de Taliban kadar dik durabiliyoruz. Ba-
tı’nın uydusu, peyki olmak ne Batılılaşmak, ne
Atatürk ideallerini gerçekleştirmek demektir.
Hem kendimizi hem de başkalarını aldatmaya ça-
lışmayalım. Bizim İstiklal Marşımızın en anlam-
lı bölümü, “Ben ezelden, beri hür yaşadım, hür
yaşarım” dizesidir.
Gerçekten insan, Bağımsızlık Savaşımızı ya-
panlardan, şehitlerimizden utanıyor; yazık, biz-
lerin hür, bağımsız, onurlu yaşamamız için can-
larını verenlerden utanıyor. Değer miydi? Bizler
için değer miydi?..
Alkollü içkilerin bakkal rafõnda teşhirinden, firmalarõn satõş koşullarõna kadar bir dizi ağõr sõnõrlama
Örtülü içki yasağõ devri
HASAN ERİŞ
Başta şarap olmak üzere ülkenin ulus-
lararasõ rekabet şansõ yüksek ürünlerine
sõrf alkol içerdiği için yüksek vergiler ko-
yan AKP yönetimi, şimdi de örtülü iç-
ki yasağõ getirmeye hazõrlanõyor.
Alkollü içkilerin dağõtõmõndan bakkal
rafõnda teşhirine, firma reklamlarõndan
ağõr satõş koşullarõna kadar bir dizi sõ-
nõrlamanõn yer aldõğõ yönetmelik yürür-
lüğe girdiğinde, Türkiye’de içki satõşõnõn
büyük ölçüde denetim altõna alõndõğõ ye-
ni bir dönem başlayacak. Yeni dönem-
de IV. Murat rolünü de Tütün ve Alkol
Piyasasõ Düzenleme Kurumu (TAPDK)
Başkanõ Kazım Çalışkan üstlenecek.
Çalõşkan tarafõndan hazõrlanan “Tütün
Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına
ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar
Hakkında Yönetmelik” TAPDK Ku-
rulu’nun onayõna sunulduktan sonra il-
gili bakanlõğa sevk edilecek.
Objektif ölçüler yerine her türlü yo-
ruma açõk muğlak ifadeler getirerek, al-
kollü içki üreticileri ve bayiler üzerinde
“Demokles’in Kılıcı”nõ asan taslak,
Geçici 1. maddesiyle halen geçerli olan
tüm satõş belgelerinin 2009 Mart ayõ so-
nuna kadar yeni düzene göre yenilen-
mesini öngörüyor. Geçici 4. maddesiy-
le yönetmeliğin çõkõş tarihini izleyen iki
ay içinde yeni düzene uygun düzene geç-
meyenlerin ruhsatõnõ iptal ediyor.
İçki satõş noktalarõnõ önemli ölçüde
sõnõrlamayõ amaçlayan taslak; reklam,
kampanya, promosyon ve sponsorluk
faaliyetlerini de cen-
dereye alarak içki
üreticilerinin nere-
deyse tüm ticari ey-
lemlerini Çalõşkan’õn
iki dudağõ arasõna sõ-
kõştõrõyor.
Taslakta yer alan bazõ
hükümler özetle şöyle:
Taslak, kavramlarõ
karõştõrõp muğlaklõk ya-
ratmaya 4. maddesindeki
“Tanımlamalar” bölü-
münden başlõyor. Burada
“genç”, “Dünya Sağlık Örgütü’nün
kabulleri kapsamında 15-24 yaş ara-
sındaki kişi” olarak tanõmlanõyor. Ta-
nõmõn sõnõrlarõ yasal olarak “reşit” sa-
yõlma yaşõ olan 18’in çok ötesine çeki-
lince, “alkolün zararlarından korun-
ması” gerekenlerin alanõ genişliyor, tü-
ketimin alanõ daralõyor.
“18 yaş” sadece bir iki yerde ge-
çiyor; Madde 7-2’de 18 yaşõnõ doldur-
mamõş kişilerin tütün ürününün pazar-
lama ve satõşõnda istihdam edilmesi ya-
saklanõyor. Sigara satõşõna ilişkin diğer
kõsõtlamalarla birlikte bu hüküm, örne-
ğin arada bir kasaya oğlunu oturtup mal
almaya giden bir bakkal için bayiliğin ip-
taline kadar baskõlara kapõ aralõyor.
Taslak zaman zaman 24 yaş sõnõrõ-
nõ da yeterli görmeyip trajikomik teh-
ditlere başvuruyor. Madde 25-1/õ ço-
cuklar ve 24 yaşõna kadar olan “genç”le-
rin alkollü içki reklamlarõnda “kulla-
nılmasını” engellemekle yetinmiyor,
“erişkin olduğu halde genç görünen
kimseleri” de yasak kapsamõna alõyor.
Sigarada hiçbir şekilde reklam, ta-
nõtõm yapõlamõyor. O kadar ki, satõş nok-
tasõndaki raflar üzerindeki tütün ürünle-
rinin ancak “geniş yüzeyleri doğrudan
görünmeyecek şekilde yatay olarak”
teşhirine izin veriliyor.
Alkollü içkilerde ise “kul-
lanımı ve satışı özendirici ve-
ya teşvik edici” kampanya,
promosyon, reklam ve tanõtõm
yasağõ ile yetinilmiyor; Madde
25-2’de ruhsat iptalini de içe-
ren ağõr yaptõrõmlara kapõ aça-
cak yuvarlak ve her yöne çe-
kilebilen ifadelerle, hangi
“reklam içerikli benzer faa-
liyetin”, “istismar edici, teş-
vik edici ve özendirici, ka-
mu sağlığını bozucu ve ço-
cuklar ile gençleri (24 ya-
şına kadar) etkileyecek içerikte” sa-
yõlacağõ u, v, y, z dõşõnda alfabenin bü-
tün harflerini içeren fõkralarla sõralanõyor.
Neredeyse her eylemi “içkiyi teş-
vik ve reklam” sayõyor; firmalarõn tür-
bişon, kadeh gibi promosyon koymala-
rõ, malõnõ taşõrken aracõna logosunu çağ-
rõştõracak bir işaret bile yerleştirmeleri ya-
saklanõyor.
Reklam, sözüm ona yasaklan-
mõyor ama.. yasaktan beter ceza
tuzaklarõ döşeniyor. Örneğin,
içki reklamlarõnõn “gençlerin
yoğun ilgi gösterebilecekleri”
gazetede ya da sinemalarda ya-
yõmlanmasõ yasaklanõrken, bunlarõn
ne, nereler olduğu ve hangi ölçülere gö-
re belirleneceği belirtilmiyor.
Tütün ve alkollü içkilerin sunum ve
satõş esaslarõnõ yeniden düzenlemek
gerekçesiyle hazõrlanan yönetmelik taslağõ
adeta IV. Murat devrini geri getiriyor. Taslak kabul
edilirse Türkiye’deki tüm bayiler mart ayõna kadar
ruhsatlarõnõ yenilemek zorunda kalacak. İki ay içinde
yeni düzene uyamayan bayinin ruhsatõ iptal edilecek.
Yeni düzende IV. Murat rolünü Unakõtan’õn
eski danõşmanõ Kazõm Çalõşkan oynayacak.
TAPDK Başkanlõğõ’na getirilen Çalõşkan,
kendi eliyle hazõrladõğõ yönetmelik taslağõnda
yürütme yetkisini de tek başõna kendi üstlendi. Taslak
reklam, kampanya, promosyon ve sponsorluk
faaliyetlerini yapõlamaz hale getiriyor.
Taslağa göre kim ki içkinin reklamõnõ
yaparken içenleri içmeyenlerden daha zeki,
daha sağlõklõ gösterecek, 30 bin YTL cezaya
çarptõrõlacak. Alkollü içki reklamlarõnda sadece yaşõ
24’e kadar olan gençler değil, “erişkin olduğu halde
genç görünenler” ve olumlu karakteri ile
kamuoyunda iyi tanõnanlar da rol alamayacak.
FATMA KOŞAR
Cumhurbaşkanlõğõ Devlet Denetle-
me Kurulu’nun (DDK) özerk meslek
örgütlerinde incelemesi sürüyor. 25
Eylül 2008 tarihli TÜRMOB (Türki-
ye Serbest Muhasebeci Mali Müşa-
virler ve Yeminli Mali Müşavirler
Odalarõ Birliği) ve TMMOB’ye (Türk
Mühendis ve Mimar Odalarõ Birliği)
ulaşan yazõda, hizmet kalitesini art-
tõrmak üzere, anket gerekçesiyle ma-
yõs ayõnda başlatõlan incelemede ye-
ni ve çok daha detaylõ bilgiler istendi.
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün
talimatõyla TOBB, TESK, TZOB,
TMMOB, TTB, TDHB, TVHB ile
Türk Eczacõlarõ Birliği, Türkiye Ba-
rolar Birliği, TÜRMOB’un da arala-
rõnda olduğu meslek örgütleri denet-
lemeye alõnmõştõ.
Cumhurbaşkanlõğõ DDK, bu ay ör-
gütlere ulaşan yazõda daha detaylõ
bilgi istedi. Birlik ve bağlõ odalarda uy-
gulanan muhasebe sistemi, tutulan
defterler, ayrõntõlõ hesap planlarõ, per-
sonel istihdamõ, iştirakler, seçimlere
ilişkin istatistikler, son üç yõla ait ge-
nel kurullar, üye kayõt ve güncelleme,
iştirakleri delege yapõsõ gibi ayrõntõlõ
bilgiler istedi. 15 Kasõm’a kadar süre
tanõdõ. Faaliyette olunan alandaki ilgili
bakanlõkla rutin raporlaşmanõn ya-
põldõğõ meslek örgütlerinde genel ku-
rullarda alõnan her karar yargõya açõk.
Soğancı: Sindirme mi?
TMMOB Başkanõ Mehmet So-
ğancı: İstenen bilgiler ile hizmet ka-
litesinin arttõrõlmasõ arasõnda bir bağ
göremiyorum. Hesaplara yönelik bir
denetleme olmadõğõnõ açõklamõştõ,
ama bize bağlõ odalar ve bu odalara
bağlõ 160 şube ile yüzlerce il-ilçe
temsilciliklerinin 5 yõl geriye dönük
tüm gelir-gider bilgileri ile seçim so-
nuçlarõ da istendi. Kurulun yetkisi hu-
kuken tartõşõlamayacak ve bizim de as-
la tartõşmayacağõmõz kadar net ve
açõktõr. Ancak Cumhurbaşkanõ Ab-
dullah Gül’ün talimatõyla Devlet De-
netleme Kurulu kendi ve TMMOB ta-
rihinde ilk defa bu yetkiyi kullan-
maktadõr. Bu denetim, hükümete mu-
halif örgütleri ‘terbiye’ etme istemi-
nin bir sonucu mudur sorusunu akla
getirmektedir.
Arıkan: İyi niyetli gibi
görünmüyor
TÜRMOB Genel Başkan Yardõm-
cõsõ ve İstanbul SMMM Odasõ Başkanõ
Yahya Arıkan: Seçimlerle yönetim-
leri belirlenen meslek örgütleri özerk
yapõdadõr. İktidarõn burada işi olma-
malõ. Genel kurulda alõnan her kara-
rõ, tek bir üye de yargõya taşõyabilir.
Ayrõca denetleme kurullarõ şubeler ve
genel merkezi takiptedir ve bakanlõk-
larla rutin iletişim aksatõlamaz. İktidar
iyi niyetli mi ona bakmak lazõm. İyi ni-
yetli gibi gözükmüyor. Kendi yasasõ
olan, özerk yapõlarda hizmet kalitesi-
ne not verecek yapõ siyasi iktidar ya da
DDK değil, üyedir. O da notunu se-
çimlerde veriyor.
Kolcuoğlu: Yeni bir
organizasyon hazırlığı
İstanbul Barosu Başkanõ Kazım
Kolcuoğlu: AKP hükümeti meslek ör-
gütlerini ele geçirmek için önemli
girişimlerde bulundu. Ancak başarõsõz
oldu. Şimdi yeni bir organizasyon
için altyapõ hazõrlõğõ var.Yoksa bele-
diyeler, devlet kurumlarõ, orda burda
onca yolsuzluk dururken aidatla ge-
çinen meslek örgütlerinde denetim
gündeme gelmezdi. Barolarõn parasõyla
niye uğraşsõn ki? Adalet Bakanlõ-
ğõ’na raporumuzu veriyoruz. İhbar
olsa anlarõm da, o da yok.
AKP meslek örgütlerinin peşinde
Bundan böyle alkollü içki reklamlarõnda,
“erişkin olduğu halde genç görünenler” ile
olumlu karakteri ile kamuoyunda iyi tanõnan
herhangi bir kişi rol alamayacak.
Buzlu bir birayõ içen ferahlamõş, Boğaz’da
rakõ içen keyiflenmiş gösterilemeyecek. Yaş
günü, yõlbaşõ, düğün, bayram, seyran gibi
önemli günlerde, “özel olaylara, kişisel ve top-
lumsal değerlere vurgu yapılamayacağı” için
bir şişe şampanya açõlamayacak.
Elinde kadeh tutan biri, diğerine göre da-
ha zeki, daha yetenekli, daha dinç ve daha mut-
lu gösterilirse bu, “içenlerin içmeyenlere na-
zaran daha olumlu özellikleri ortaya çıka-
ran bir unsur” sayõlacak ve cezalandõrõlacak.
TV’de yemek tarifi yaparken rizotto’ya
şarap katan aşçõbaşõ, senaryoya “Oğlum 24 ya-
şına bastın. Erkek olmuş sayılırsın. Baba-
cığının yanına otur da bir kadeh aslansü-
tü iç” gibi muzõrlõklar katan senarist, madde
4-1/õ’ya göre “ürün tanıtımı yönünde dolaylı
etkisi olan tavsiye” faslõndan ceza tehdidi ile
karşõ karşõya kalabilecek.
Bir şarap üreticisi, “muhatabının tüke-
tici olup olmadığına bakmadan (?)” bir şi-
şe şarap hediye edemeyecek.
Artõk “Efes Pilsen Cup” gibi uluslararasõ
spor turnuvalarõ düzenlenemeyecek, Tuborg gi-
bi bir spor kulübü olamayacak, diyelim ki Bur-
gaz Meslek Lisesi, Efe Turizm Okulu gibi ad-
larla sponsorluk yapõlamayacak.
Madde 22-1’e göre fiyatlar ve içkinin cin-
si 20 puntodan büyük yazõlamayacağõ için raf-
taki alkollü içkinin fiyatõnõ öğrenmek bile ar-
tõk “göz isteyecek.”
Kim ki neş’e duyar,
cezası vaciptir
5752 sayõlõ yasadaki cezalarda şöyle:
Yetkili olmayõp açõk olarak içki satõşõ ve-
ya sunumu yapanlar ile satõşa sunulan tütün ma-
mulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkileri arz
ambalajlarõnõ bozmak veya bunlarõ bölmek
suretiyle satanlara 1000 YTL’den 10 bin
YTL’ye kadar idari para cezasõ.
Tütün mamulleri veya alkollü içkilerin tü-
keticilere satõşõnõ, izinsiz olarak veya kurum dü-
zenlemelerine aykõrõlõk oluşturacak şekilde in-
ternet, televizyon, faks ve telefon gibi elektro-
nik ticaret araçlarõ ya da posta ile sipariş yön-
temi kullanarak yapmak üzere satõş sistemi ku-
ranlara 20 bin YTL ile 100 bin YTL arasõnda
idari para cezasõ.
Tütün mamulleri veya alkollü içkileri, oto-
matik satõş makinesi ile satanlara veya bahis oy-
natmak veya ödül vermek gibi yollarla veren-
lere, fiili suç oluşturmadõğõ takdirde 50 bin YTL
ile 250 bin YTL idari para cezasõ.
Bu mevzuata ve kurum düzenlemelerine
aykõrõ teşhirde bulunanlara, tanõtõmõ önlemek
amacõyla yapõlan düzenlemelere aykõrõ hareket
edenlere 30 bin YTL idari para cezasõ.
Cezalardancezabeğen
Mayõs ayõnda, özerk meslek örgütlerine yönelik inceleme başlatan ve tepkiler üzerine “mali
denetim yapmadõğõnõ, sadece hizmet kalitesinin arttõrõlmasõnõ hedeflediğini” savunan
Cumhurbaşkanlõğõ Devlet Denetleme Kurulu, 25 Eylül’de gönderdiği yazõda yeni ve ayrõntõlõ bilgiler
istedi. TMMOB ve TÜRMOB yöneticileri Türkiye tarihinde ilk yapõlan uygulamaya tepki gösterdi.
Bedava kömürün
faturası 1,1 milyar YTL
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu İk-
tisadi Teşebbüsleri (KİT) ve bağlõ ortaklõklarõna
2009 yõlõnda bütçeden aktarõlacak 3 milyar 484 mil-
yon YTL’nin 1 milyar 103 milyon YTL’si halka be-
dava kömür dağõtan kuruluşlara yapõlacak.
Bakanlar Kurulu’nun, KİT’ler ve bağlõ ortak-
lõklarõnõn, 2009 yõlõna ait Genel Yatõrõm ve Fi-
nansman Programõnõn tespitine ilişkin kararõ Res-
mi Gazete’de yayõmlandõ. En fazla yatõrõm yapõlacak
KİT’ler 1 milyar 350 milyon YTL ile Türkiye Cum-
huriyeti Devlet Demiryollarõ (TCDD), 685 milyon
YTL ile Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ),
650 milyon YTL ile Türkiye Petrolleri Anonim Or-
taklõğõ (TPAO) olacak. KİT’lerin toplam borçlan-
ma gereği 2009 yõlõnda toplam 3 milyar 912 mil-
yon YTL olarak öngörüldü.
En fazla borçlanma gereği olan kuruluş 2 milyar
839 milyon YTL ile Türkiye Elektrik Dağõtõm Ano-
nim Şirketi (TEDAŞ) oldu.
Kazım
Çalışkan
2009
bütçesinde
KİT’lere
aktarılacak
3.4 milyar
YTL’nin 1.1’i
kömür
dağıtanlara
verilecek.
4. MURAT ROLÜ
ÇALIŞKAN’IN