Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 EKİM 2008 CUMARTESİ 18 SPOR GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR Takımlara da Virüs Girer Takımlar da insan yaşamında olduğu gibi hastalanır. Bir virüs girer takımın içine, nedenini-niçinini bile bile- mezsiniz. Ne ilaç verseniz para etmez. Hatta aksi tesir yapar. Bu düşüncem top ile ilgisi olmayanlara belki aca- yip gelir. 1948 yılında spor toplumunun ‘Asrın Takımı’ di- ye nitelendirdiği bir Fenerbahçe vardı. Antrenörü de Mol- nar’dı. Takım olarak şahane top oynuyorduk ama bir yıl sonra bu takıma sanki bir virüs girdi. Kadro, koşullar ve oyuncular değişmediği halde bir türlü iyi top oynaya- mıyorduk. Tanınmayacak hale gelmiştik. Anlayamadık ne olduğumuzu. Hiçbir ilaç da fayda etmemişti. Takımda- ki as oyuncular yeni kurulmuş olan Adalet Mensucat ta- kımına geçmişlerdi. Kadro sil baştan Ankara’dan gelen gençlerden kuruldu ve o yıl da şampiyon oldular. Bugünkü Fenerbahçe de aşağı yukarı geçen yılki ta- kım. Bu takımın içine İspanya Ulusal Takımı’nı şampi- yon yapan Aragones ve gol kralı Güiza da girdi. Ama şimdi geçen yıl aranıyor. Yukarıda anlattığım gibi takı- mın içine sanki bir virüs girmiş. Yapılan tedaviler hiç mi hiç fayda vermiyor! Daha ligin başında görülmemiş bir şekilde sıralamada 12. durumda. Böyle bir halde takı- ma büyük ceza veya büyük prim verilmesinin ne kıymet- i harbiyesi olabilir? Bunlar palyatif tedbirlerdir. Böyle bir fırtınada paniğe kapılmak daha da kötü sonuçlar verir. Hastanın iyileşmesi için bir süre beklemek gerekir. Böyle durumlarda çoğumuz takımların düzelmesi için an- trenörlerden umut bekleriz. Hatta elimizdeki antrenörü ko- var, yerine başkasını getiririz! Kaş yapalım derken göz çı- kartırız. Hasta iyileşmez, aksine kulüplerin milyon Avro’la- rı heba olur, gider. Bizler hep antrenörden medet umarız. Onların bir takımı tek başına kurtaracağına inanırız. Oysa geriye dönüp bir bakın; bunlar gereksiz düşüncelerdir. Hep- si takımlarını değil kendilerini kurtarır, giderler. Bu insan- ların takıma yüzde 15’ten fazla katkıda bulunamayacağı- nı sık sık söyleriz. Sonra da onları tek kurtarıcı olarak dü- şünürüz! Bu kadar büyük bir çelişki olabilir mi? Takımı da, antrenörü de kurtaran futbolculardır. Bunu hiç- bir zaman akıldan çıkarmamak gerekir. Ama takım hasta- lanmış ise kolay kolay, kısa sürede ne antrenör ne de yö- neticinin olumlu yönde katkısı olabilir. Hastayı yoğun ba- kıma alıp radikal çözümler aramak gerekir. e-posta:hderingor hotmail.com Ulusal takım, Dünya Kupası Elemeleri’nde Bosna-Hersek’le karşılaşıyor Coşku yeniden başlasõn Spor Servisi - Ulusal Takõmõmõz, 2010 Dünya Kupasõ Avrupa Elemeleri 5. Grup’taki üçüncü maçõnda bu akşam Bosna-Hersek ile karşõ karşõya gelecek. BJK İnönü Stadõ’nda oynanacak ve saat 21.00’de başlayacak karşõlaşmayõ Macaristan Futbol Federasyonu’ndan Viktor Kassai yönetecek. Kassai’nin yardõmcõlõklarõnõ Gabor Eros ve Tibor Vamos yapacak. Karşõlaşmanõn dördüncü hakemi ise Sandor Szabo. Karşõlaşma ATV’den naklen ekrana gelecek. Ay - Yõldõzlõlar grupta 4 puanla İspanya’nõn ardõndan ikinci sõrada yer alõyor. Bosna-Hersek ile oynayacak Türk Ulusal Futbol Takõmõ, rakibiyle 4. kez karşõ karşõya gelecek. Ulusallar, Bosna-Hersek ile daha önce yaptõğõ 2’si resmi, 1’i özel toplam 3 maçtan 2’sini yitirdi, 1’ini kazanabildi. Spor Servisi- Ulusal Takõmlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Ay-Yõldõzlõ takõmõn Bosna-Hersek ile bugünn yapacağõ 19. Dünya Kupasõ Avrupa elemeleri 5. Grup’taki üçüncü maçõyla birlikte 80.sõnavõna sõnavõna çõkacak. Ulusal Futbol Takõmõ’nõn başõnda ilk maçõna 11 Nisan 1990 tarihinde Kopenhag’da Danimarka’ya karşõ 1-0 yitirilen özel maçta çõkan Fatih Terim, daha sonra 1993-1996 yõllarõ arasõnda görev yaptõğõ ulusal takõmõ, 17 Ağustos 2005’de Sofya’da Bulgaristan ile yapõlan özel karşõlaşmadan bu yana çalõştõrmaya devam ediyor. Ay-Yõldõzlõlar, Ulusal Futbol Takõmõ’nõn başõnda en çok maça çõkan teknik adam unvanõnõ açõk ara elinde bulunduran Fatih Terim yönetiminde yaptõğõ toplam 79 maçta, 37 galibiyet, 23 beraberlik, 19 yenilgi alõrken, 116 gol atõp, kalesinde 88 gol gördü. TERİM’İN 80. SINAVI ‘SAĞLAM’ VEFA F atih Terim vefalõ yüzünü bir kez daha gösterdi... Ulusal Takõmlar Teknik Direktörü, dün Beşiktaş’la yollarõ ayrõlan Ertuğrul Sağlam’la bir görüşme yaptõ. Ulusallarõn kamp yaptõğõ Swiss Otel’de iki teknik adamõn görüşmesi ‘yeni bir birliktelik mi doğuyor’ sorusunu da beraberinde getirdi. Üstelik Terim’in G.Saray’a, Ertuğrul Sağlam’õn Ulusal Takõm’a gideceğinin iddia edildiği bir ortamda yapõldõ bu toplantõ. Kimileri bu görüşme için Terim ekibinde Sağlam’a da yer verecek diye görüş belirtti. Bu gayet basit bir birliktelik de olabilirdi şüphesiz. Sõcak ve samimi bir ortamda yapõlmasõ kafalarda soru işareti bõraktõ. En iyisi gidip Terim’e sormaktõ. Biz de gidip ona sorduk ve beklediğimizden çok farklõ bir yanõt aldõk...“Ertuğrul hoca ziyaretime gelmiş. Bunun farklı yorumlanmaması gerekir. Sonuçta biz Türkiye’deki bütün teknik adamlarla görüşebilir ve fikir alış-verişinde bulunabiliriz. Üstelik insanların zor günlerinde yanında oluruz, kaçmayız.” Sağlam’õn yanõ sõra yardõmcõ Mutlu Topçu da bu görüşmeye katõldõ. ‘FAVORİ TÜRKİYE’ U lusal Futbol Takõmõ’nõn aksine tam kadro olarak İstanbul’a gelen Bosna’da golcü futbolcu Zlatan Muslimoviç’in maçta oynamasõnõn çok zor olmasõna karşõn kendi isteği ile kadroda yer aldõğõ belirtildi. 1998 yõlõnda Fransa’da düzenlenen Dünya Kupasõ’nda Hõrvatistan ile Dünya üçüncülüğü başarõsõnõ yakalayan Bosna Hersek’in tecrübeli çalõştõrõcõ Miroslav Blazeviç Türkiye’nin en iyi ismin Fatih Terim olduğunu söyledi. 73 yaşõndaki tecrübeli teknik adam “Türk milli takımının eksiği bence yok. Euro 2008’de Hırvatistan’ı nasıl yendiklerini hepimiz hatırlıyoruz. Eksiklerine karşın çok iyi bir takım. Aslında bizim için Türkiye’de yıldızların oynaması daha avantajlı olurdu. Maçın favorisi kesinlikle Türkler. Türkiye’de çok iyi oyuncular var ama takımın en güçlü ismi Fatih Terim” şeklinde konuştu İbrahimlere gün doğdu Beşiktaş’ta Mustafa Denizli’nin gelmesiyle birlikte kaptanlara forma gözüktü UFUK TANIŞAN Beşiktaş’ta Mustafa Denizli döneminin başlamasõyla eski kaptanlar İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman’a gün doğdu. Siyah - Beyazlõlarõn Avusturya kampõnda kavga ettikleri gerekçesiyle kadro dõşõ bõrakõlõp satõş listesine konan, ardõndan da affedilen iki oyuncu Ertuğrul Sağlam döneminde bu sezon fazla forma şansõ bulamamõştõ. Özellikle Sivok-Zapotocny ikilisinin savunmadaki uyumu, ve sol kanattaki oyuncu bolluğu nedeniyle Sağlam’õn şans vermediği eski kaptanlarõn Denizli’nin gözdeleri olmasõ bekleniyor. Zira deneyimli teknik adam, Beşiktaş’õn başõna geçmeden önce yazõlarõnda özellikle bu ikilinin üstünde õsrarla durdu. Siyah - Beyazlõlarõn Metalist Kharkiv maçõnõn ardõndan Denizli’nin, “Geçen hafta seyrettiğim Beşiktaş’ta defansın değil, belki takımın en iyi oyuncusu İbrahim Üzülmez’di. İbrahim Toraman gibi güçlü bir defans adamını göbekte kullanmayıp, Üzülmez’i kenarda oturtursan Beşiktaş’ta sorun yaşamak gayet tabi mümkün olur” yorumu da bu savõ destekler nitelikte... Deneyimli teknik adamõn savunma dörtlüsünü Serdar Kurtuluş, İbrahim Toraman, Zapotocny (Sivok), İbrahim Üzülmez şeklinde oluşturmasõ bekleniyor. Siyah - Beyazõlarõn eski futbol şube sorumlusu Celal Kolot, Mustafa Denizli’nin Beşiktaş’ta başarõlõ olacağõnõ iddia etti. Kolot, Denizli’nin hayallerinin takõmõna geldiğini vurgulayarak “Kendisi tartışmasız Türkiye’nin en iyi teknik direktörlerinden biridir. Ayrıca şu anda kariyerinin de doruk noktasında bulunduğunu düşünüyorum. Beşiktaş için iyi bir seçim olduğunu söyleyebilirim. Bence başarılı olacaktır” ifadelerini kullandõ. Başkan adaylõğõ konusuna da değinen Kolot, “Yõldõrõm Demirören kredisinin çoğunu tüketti. Kısa zamanda güven tazelemesi gerekiyor. Bunun için de seçime gidilmeli. Bu nedenle de mart ayındaki Olağan Mali Genel Kurul’u, olağanüstü seçime çevirmelidir. Yoksa alınacak 2 yenilgide Mustafa Denizli değil, Demirören suçlanacaktır. Benim de başkan adaylığım hâlâ devam ediyor” diyerek sözlerini tamamladõ. Beşiktaş’ta istifasõ kabul edilen eski menajer Sinan Engin, yaptõğõ yazõlõ açõklamayla gündemdeki sorulara açõklõk getirdi. Engin, Beşiktaş’õ sahipsiz bõrakmadõğõnõn altõnõ çizerek “Ertuğrul Sağlam’ın istifasından sonra hiç hak etmediğim eleştirilere maruz kaldım. Hepsini sineye çektim. Bu yorumları yapanlar benim Beşiktaş’ın ‘Gönül Menajeri’ olduğumu bilmiyordu. Benim için önemli fırtınalarda gemiyi azgın dalgaların arasında bırakmak değil, gemiyi her halükarda kıyıya yanaştırmaktı. Azgın dalgalar bizi yıpratsa da gemiyi kıyıya yanaştırdım ve şimdi gönül rahatlığıyla görevime veda ediyorum” dedi. Engin, istifasõnõn Mustafa Denizli’nin gelişiyle bir ilgisi olmadõğõnõ belirterek “Aksine kendisi göreve devam etmem konusunda bana büyük ısrarlarda bulunmuştur. Ancak benimle ilgili yapılan haksız saldırıların, yeni ekibi rahatsız etmesini engellemek de bana düşen ilk görevdir. Büyük Beşiktaş’a elimden geldiğince yardım etmeye devam edeceğim” ifadelerini kullandõ. İbrahim Üzülmez. İbrahim Toraman. Uğur Boral Bosna karşısında forma bekleyecek.