Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 TEMMUZ 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Ilımlı İslamın toplumsallaşmasında ‘ırkçı sol’un ve ‘etnik demokrat’ların da katkısı var 15 ODAK NOKTASI AHMET CEMAL Din ve demokrasi kültürümüz SİYASET DÜNYAMIZIN “İNANÇLI LİDERLERİ” Seçim tarihimizde halktan özellikle “dindar” kimlikle oy istemenin en “liberal” ustası Süleyman Demirel’di... O kadar ki nutuk kürsülerinde bile anıtsal camileri fon olarak kullandı. (1 AP’nin 19741976 dönemine ait 8. Kongre afişi Edirne mitinginde Selimiye Camisi’nin önünde.) Aynı geleneğin “dinci” temsilcisi Erbakan’la siyasete başlayan Erdoğan da (2) 2 yine hem dindar, hem de liberal kimlikle 22 Temmuz’da 16 milyon 340 bin seçmenin oyunu aldı. Kim Korkar Aklını Kullanmaktan? Sayın Erdal Atabek’in seçimlerin ertesi günü çıkan “Seçim Yapabilmek” başlıklı nefis yazısını okuyunca, bu hafta konu sıkıntısı çekebileceğim gibi bir kaygıya kapıldım. Çünkü seçimlerin hemen ardından, seçme eyleminin mekanik yanının, yani oyunu zarfa koyup sandığa atma eyleminin dışında, başka boyutları üzerinde de yeterince durulup durulmadığını sorgulayan bir yazı yazmak istiyordum. Şimdi bu niyetimi, Erdal Hoca’nın izniyle, onun yazısındaki düşünceleri rehber kabul ederek gerçekleştireceğim. Erdal Atabek, yazısında seçenekleri eşit mesafede görebilmeyi, bu seçenekleri ölçmeyi ve değerlendirmeyi, ardından da bu seçenekler arasından birisine karar vermeyi gerektirdiği için seçim yapabilmenin gerçekten zor bir iş olduğunu belirttikten sonra, bütün bunları yapabilmek için gerekli olanları şöyle sıralıyor: Üzerine ipotek konmamış bir akıl, bu aklı kullanabilme yetisi, bu aklı kullanacak özgür irade, bütün seçenekleri görebilecek bilgi birikimi, daha sonrasını akledecek öngörü ve geçmişi değerlendirecek seçici bellek. Erdal Hoca, bu koşulları saydıktan sonra temel sorusunu yöneltiyor: “Şimdi bu özellikleri taşıyan ‘seçmen’, bizi yönetecek olanları seçen seçmenlerin kaçta kaçıdır?” Bu soru, ülkemizdeki seçimleri yönlendiren seçme eyleminin gerçekte, başka deyişle akıl ve mantık kurallarına göre, ne ölçüde bir ‘seçme’ sayılabileceğini gündeme getirmektedir. Ama öte yandan böyle bir soru, seçim zamanlarında, dahası, belki de politik yaşamımızın bütününde hiçbir zaman gündeme getirilmeyen bir sorudur, çünkü siyasetçilerimizin yaygın uygulamalarına bütünüyle ters düşer. Her şeyden önce, “üzerine ipotek konulmamış bir akıl”, siyasi yaşamımızı yönlendirme savında olanların adeta korkulu rüyasıdır. Onlar, üzerine ipotek konulmamış, dolayısıyla da olup bitenleri kendi süzgecinden geçiren türden bir aklı değil, fakat tıpkı model çamuru gibi her an yoğrulup istendiğince biçim verilebilecek bir akıl benzerini yeğlerler. Aynı durum, üzerine ipotek konulmamış aklı kullanabilecek yeti ile, bu aklı kullanacak özgür irade için de geçerlidir. Vatandaşın önyargılardan uzak, kararlarını eleştirel aklın süzgecinden geçirme alışkanlığına sahip bir birey olması, siyasetimizin başaktörleri için neredeyse bir korkulu rüyadır. Partiler içerisinde, parti politikalarının saptanmasında eğer varsa parti üyesi böyle bireylerin ağırlık koyması ise gerçek anlamda bir karabasandır. Öte yandan bu durum, yalnızca siyasi yaşamla da sınırlı değildir ve belki de durumun ‘vahameti’, kendini asıl bu noktada belli etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin genel eğitim politikası, temel hedefler bağlamında, uygulamada “fikri hür, vicdanı hür” bireygençler yetiştirmeye değil, fakatister kürsülerden, ister başkaca iktidar simgelerinden olsun kendilerine bilgi diye iletilenlerin doğruluğunu, kayda değer bir itirazda bulunmaksızın onaylayan ‘kitle üyeleri’ yetiştirmeye yöneliktir. Gerçek anlamda eleştirellik ise üniversite dahil, bütün eğitim kademelerinde ‘olması gereken’ değil, ama ‘yakışık almaz’ bir tutumdur. Son olarak aynı durum, aile içi eğitim ve yetiştirme yöntemleri bağlamında da geçerlidir. Genelde anaların ve babaların en çok istedikleri şey, ileride çocuklarının da ‘kendileri’ gibi düşünmelerini ve davranmalarını sağlamaktır. Bu ‘kendileri gibi’ durumunun, zaman açısından bugünden epey önceye rastlayan bir zamanın ürünü niteliğini taşıması, dolayısıyla da eskimiş ve bugünün gerçeklerine ters düşer bir hale gelmiş olması, ‘otorite’ fikrinin karşısında pek tutunamayan bir gerçektir. Çoğunluğu düşünce açısından böylesine bağımlı, aklı tüm eğitim kademelerinden süzülme ipoteklerle dolmuş bir gençlik kitlesinden, ‘seçme’ sözcüğünden sadece kapatılmış bir zarfı sandığa atmak gibi ‘mekanik’ bir işlem anlayan bir seçmen(!) kitlesine uzanan yol, sanıldığından çok daha kısadır. Sözü, yine Erdal Hoca’nın yazısından bir alıntıyla bağlayalım: Ama seçim dendiğinde, “işin bu yanı ne düşünülmekte, ne de bilinmektedir…” acem20@hotmail.com slam coğrafyasının tek laik ve demokratik ülkesindeki seçim sonuçlarına “Ilımlı İslamın zaferi” diyen Batılılar, acaba neden böylesine “sevindirik” oldular? “Çünkü..” deyip sömürgeci niyetlerini ve “siyasal İslam krallıkları”na benzememizi beklediklerini anımsatmaya artık gerek var mı? Şimdi bunları da asıl düşünmesi gereken, “cumhuriyet vatandaşları”ndan yüksek oranda oy alan AKP’dir. Böylesine geniş “halk desteği”ne sahip bir “Türkiye Cumhuriyeti partisi”nin, ülkenin değil, Batı’nın çıkarlarını kollayacağını düşünmek bile, o milyonlarca oyu veren insanlarımızın “yurttaş”lıklarına saygısızlık olur. Bu nedenle şimdi yapılması gereken, emperyalistlerin sevincini kursağında bırakacak; dincilerin şeriat devleti özlemlerini söndürecek; ABD’nin kendine bağlı bir Kürt devleti uğruna himaye ettiği ırkçı terörü etkisiz kılacak; küreselleşmenin yerli ve yabancı rantçılarına ülkeyi soydurmayacak; kısaca, yüzde 46’yı aşkın seçmenin “ulusal temsiliyeti”ne yakışır “onurlu” bir politikanın izlenmesi için, herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesidir. İ SOLA KARŞI DEMOKRATLAR Ancak öyle bir seçim süreci yaşandı ki AKP’nin dinci özgürlükler adına beslediği AB tutkusunu “demokratik reformların güvencesi” sayan kimi demokratlar, sanki AKP’den bile daha fazla sola karşılar. 22 Temmuz, demokrasinin iktidarı koşulsuz desteklemekle özdeş görülmesi bir yana, sol ve hatta sosyalizm için aday olanların da sağcı, muhafazakâr, dinci partilere tek söz söylemeyip, durmadan sosyal demokrat ve demokratik sol partileri eleştirdikleri belki de ilk seçimdi. Dahası, solun kitlesel partisine verilecek oyları azaltmak; hatta “düşünce” partilerini de neredeyse “seçmensiz” bırakmak üzere, sadece onların tabanından oy isteyerek sağın kitle partisine daha fazla milletvekili olanağı sağlamaya “sosyalist”lik denebilen tek seçim. Siz hiç medyada, bağımsızlara bu denli geniş yer verilen bir seçim anımsıyor musunuz?... Üstelik özellikle de soldaki bağımsızlara. Hatta, siz hiç dünyada, partisinin oylarını partisine değil, “kendine” isteyen sosyalist duydunuz mu?.. Partisini baraja gömen seçim sistemini protesto etmek yerine, bundan en çok sağın iktidar adayı partisini kazançlı çıkartmaya çalışanlar, hangi toplumda aydın kabul edilebilir?.. 22 Temmuz’u demokrasinin zaferi ilan eden Batılıların hangisi, kendi ülkelerinde böyle bir tutumu alkışlayabilir? Meclis’e “solun sesi” olarak giren ve giremeyen tüm bağımsız adaylar, dinci siyasetin Meclis’teki temsiliyetini de yine “sol seçmen”den aldıkları oy oranında yükselt 2002’de tek parti iktidarlarına kavuş1 malarıdır. AKP’de başından beri gözlenen “ABD’ye yakınlık” ise Türkiye’deki dinciliğe dayalı sağ siyasetin adeta tarihsel karakteri. Örneğin Demirel de tıpkı Erdoğan gibi, daha iktidar olmadan ABD’lilerle ilişkisini kurmuştu. İTÜ’yü bitirince Amerikan bursuyla ABD’ye giden Demirel, 1955’te DSİ Genel Müdürü, 1960’ta da Amerikan Morrison şirketinin temsilcisi olmuştu. 1965’te AP Genel Başkanı ve Başbakan seçilmesindeki ABD ilgisi de bakın nasıl anlatılıyor: “1964 Ağustosu’nda Başkan Johnson, Ankara’ya General Porter’i gönderdi. Aynı günlerde CIA da İnönü’den sonra başbakanın kimin olabileceğini araştırıyordu.” (Metin Toker, İsmet Paşa’yla 10 Yıl, s. 120) “General Porter Demirel’i beğenmişti. Vaşington’a, iktidar adayı AP’nin başına geçmesi için gerekli ortamın hazırlanmasını önermiş, uygun bulunmuştu…” (Ahmet Kahraman, Devri Süleyman, s. 68) Şimdi de Merdan Yanardağ’ın derlediği “Bir ABD projesi olarak AKP” miş oldular. Aynı seçmenlerin “gönül” oyları da kimi “partili sol adaylar”ın seçim kitabında, Erdoğan’ın henüz AKP Genel Başkanı’yken bile Başkan Bush’la nasıl göyitirmelerine katkıda bulundu. rüşebildiğinin “gerekçe”leri sergileniyor. Geçen mayısta yitirdiğimiz gazeteci TuBD’NİN TARİHSEL İLGİSİ ran Yavuz’un 2006’da yayımlanan “ÇuvalBu seçimlerde sadece dincilik değil, layan İttifak”ında ise yine ABD’nin Tür“ABD destekli dincilik” de geçmiş seçimkiye’deki ılımlı İslam hedefi için AKP’yle lerden daha fazla gündeme geldi. Ne var ki dinciliğin, TBMM’deki varlığı kurduğu “üst düzey bağ”lar anlatılıyor. 22 Temmuz’daki yüzde 46’yı aşkın oy oraaslında cumhuriyetle yaşıt olduğu gibi, “inançları kullanan siyaset”lere ABD des nı, işte bu gerçeğin de milyonlarca seçmen tarafından ya “önemsenmediği”nin ya da teği de yeni bir durum değil. “bilinmediği” nin açık göstergesi değil miSiyasal İslamcılar, hem 1924’teki Terakkiperver Fırka’nın, hem de 1930’lardaki dir? Her iki seçeneğin de sorumlusu sadece Serbest Fırka’nın kuruluşunda vardılar. 1950’lerin Demokrat Parti iktidarında güç muhalefet partileri değil, solculuğu AB’cilendiler. 1960’larda Adalet Partisi’nde ve likle, özgürlüğü de türbancılıkla eş tutan; in1980’lerde de ANAP’ta yine etkindiler. Ba sanları düşünceleri yerine “köken”leriyle ğımsız partilerini ise “milli görüş” söyle önemseyen “ırkçı ve etnik demokratmiyle örgütleyerek, 1996 koalisyonuna or lar”ımızdır. Çünkü demokrasi, ancak “aydınlanmış tak oldular. Bu sürecin son aşaması ise kendilerine toplum”larla güçlenebiliyor. Aydınları “ay“yenilikçiler” diyenlerin 2001’de Fazilet dınlanma karşıtı” olan toplumlarda ise kurPartisi’nden ayrılarak AKP’yi oluşturmala tuluşu dincilikte arayanlar demokrasiyi de rı ve “barajlı demokrasi”nin sayesinde belirliyor. A T.C.KARTAL 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN ESAS NO: 2006/8 Satış GAYRİMENKUL AÇIK ARTIRMA İLANI İzalei şuyuu suretiyle satılarak ortaklığının giderilmesine karar verilen, Maltepe ilçesi, 1. Bölge Yenikariye Değirmenyolu mevkiinde kain, 6 ada, 3 pafta, 38 parselde kayıtlı, 8 numaralı bağımsız bölüm (İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Daire Başkanlığı İstimlak Müdürlüğü’nün yazılarından taşınmazın tamamının 770,00 m2 olup, taşınmazın 192,84 m2 lik kısmının kamulaştırma alanında kalarak satışa konu 8 nolu bağımsız bölüme ait, 15/147 hisseye toplam 16.700,00 YTL kamulaştırma bedelinin isabet ettiği ve taşınmazın üzerindeki şerhler baki kalmak kaydı ile satış yapılmasında, sakınca olmadığı bildirilmiştir) bu şekli ile üzerindeki takyidatlarla birlikte, İİK.nun hükümlerine tevfikan AÇIK ARTIRMA SURETİYLE SATILACAKTIR. GAYRİMENKULUN EVSAFI: Taşınmaz, tapuda Maltepe ilçesi, Yenikariye mahallesi, Değirmen yolu mevkiinde kain 3 pafta 6 ada 38 parselde kayıtlı, 577,16 m2 miktarındaki 2 dükkanı olan, 6 katlı, 10 daireli bahçeli kargir apartmanda 2. katta 15/147 arsa paylı 8 nolu meskenin 1/2 hissesi, Ayşe Nilay Üttü ve 1/2 hissesi Cihan Üttü adlarına kayıtlı olup, Maltepe Yenikariye mahallesi, eminali paşa cad., 1 kapı nolu 1. bodrum zemin ve 4 normal katlı betonarme karkas tarzda ve ayrık nizamda inşa edilmiş olan Kibar apartmanın 2. normal katındaki 8 nolu dairenin, giriş kapısı çelik kapı, zemin seramik, duvarları saten yağlı boya, tavanlar kartonpiyer, mutfak zemini seramik, duvarları yağlı boya, tezgahı mdf, tezgah altı ve üstü ahşap ve mdf kaplama dolaplı, yola cepheli balkonlu, salon zemini ahşap laminat parke, duvarları saten yağlı boya, seramik zeminli, koridor üzerindeki 3 odanın birisinin salon ile arasındaki duvar kaldırılarak, salon ile birleştirilmek suretiyle kullanılmakta olup, oda adedi 2 olmuş, aydınlığa bakan oda zemini marley, duvarları Sulu boya, diğer oda zemini ahşap laminat parke, duvarları Sulu boya, tavanı kartonpiyer, banyo zemini seramik, duvarları tavana kadar bordürlü fayans, a. klozeti, hilton lavabosu, duş teknesi mevcut, w.c zemini seramik, duvarları 1 m yükseklikte fayans, a. klozet ve lavabosu mevcut, tüm kapılar Amerikan kapı, tüm pencereler p.v.c doğrama ve ısıcamlı, elektrik, su ve doğal gaz kat kalorifer tesisatları mevcut, bürüt 95 m2 dir. GAYRİMENKULUN MUHAMMEN KIYMETİ: Bilirkişi beyanına göre arsanın 08.02.2007 tespit tarihi itibariyle değeri 180.000,00YTL olarak taktir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: 1) Satış, 07.09.2007 günü saat 13.0’dan 13.20’e kadar, Kartal 3. Sulh Hukuk Mahkemesi Duruşma Salonunda, açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 17.09.2007 günü, aynı odada saat 13.0013.20’de ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla %40 artırana ihale olunur. 2) Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lâzımdır. Satış Peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Telâliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3) İpotek sahibi alacaklılarla, diğer ilgililerin (+) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi taktirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4) Satış bedeli, hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse, İ.İ.K.’nun 133. Maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizden müteselsilen mesuldürler. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın, dairece kendilerinden tahsil edilecektir. 5) Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği taktirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin mahkememizin 2006/8 satış sayılı dosya numarası ile memurluğumuza başvurmaları ilan olunur. 28.05.2007 (İc.İf.K.126) (+) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 40699) VEFAT Baromuzun 4601 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT GÜNFER ÇELİKMAN vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 26.07.2007 Perşembe günü (bugün) Levent Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Aile Mezarlığı’na defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI T.C. İSTANBUL 3. İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN EK SIRA CETVELİ VE İKİNCİ ALACAKLILAR TOPLANTISI İLANI Dosya No: 2006/8 Müflisin adı, soyadı ve adresi: GÜRDERE TEKSTİL PAZARLAMA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Müflis şirket masasına alacak kaydı yaptıran, alacaklılar hakkındaki alacak ve istihkak iddialarının tahkik ve tetkik işlemi bitmiş, olup İcra ve İflas Kanunu’nun 206 ve 207’nci maddeleri gereğince, düzenlenen alacaklılar sıra ve ek sıra cetveli incelemeye hazır bulundurulmuş ve alacaklılara doğrudan doğruya haber verilmiştir. Sıraya ait şikâyetin, ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde, İcra Tetkik Mercii’ne, alacağın esasına ve miktarına ilişkin itirazların ise ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde, Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, İİK.nun 235. maddesine göre yapılması gerekir. İİK’nun 235 ve 237. maddelerindeki süreler nazara alınarak, masada 2. alacaklılar toplantısının 25/09/2007 günü, saat 11.00’de İstanbul 3. İflas Müdürlüğü’ne ait odada yapılacaktır. Alacağı kısmen veya tamamen reddedilen, alacaklılardan yasanın 235. maddesine göre, ilgili Asliye Ticaret Mahkemesine kayıt kabul davası açıp, toplantıya katılma kararı getirmeleri ve toplantıya katılacak alacaklıların belirtilen gün ve saatte toplantı mahallinde bizzat hazır bulunmaları veya yetkili bir vekil ile kendilerini temsil ettirmeleri gerekmektedir. İİK’nun 166, 232, 234, 235 ve 237/12 maddeleri gereğince tebliğ ve ilan olunur. (Basın: 40645) T.C. FATİH 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2007/924 TAL. Bir borç sebebiyle satılmasına karar verilen taşınmazın evsaf, cinsi, adet ve değeri, TAPU KAYDI: Fatih Sinanağa mahallesi, Haydar caddesi 2418 ada 16 parselde kayıtlı 241,81 m2 miktarlı, kat mülkiyetli 30/288 arsa paylı çekme kat 9 nolu daire. İMAR DURUMU: Fatih Belediyesi İmar planlama müdürlüğünün, 14/5/2007 tarihli yazısında, taşınmazın 21/5/2005 tarihli, 1/10000 ölçekli, Fatih koruma amaçlı imar planında, 3. derecede koruma bölgesinde konut alanında kalmakta olup, H: 9,50 mt. irtifa almaktadır. Dosyada yapılan incelemelerde, 1974/9158 sayı ile iskanlı, 2. bodrum+Zemin 2 normal kat+çekme katlı bina mevcuttur. Daha sonra 1985/29 3 Af2786 ile çekme kat tamamlanarak iskan alınmıştır denilmektedir. MAHALLİNDE YAPILAN İNCELEME: Satışa konu taşınmaz, Fatih Sinanağa mahallesi Haydar caddesi 453 pafta, 2418 ada, 16 parsel sayılı arsa üzerinde bulunan, betonarma karkaz tarzda yapılmış, dış cephesi BTB kaplı, 23 kapı nolu Güner apartmanının 3.N.Katında bulunan 9 nolu dairesidir. Dairenin bulunduğu binaya ait tapu yazısında, taşınmazın binanın çekme katında 9 nolu dairesi yazılmış ise de taşınmazın bulunduğu binaya ait, Fatih Belediyesi arşivinde bulunan, belediye tastikli imar affı 1973/1437 ruhsatlı, 19741915 B. iskanlı alınmış projesinden de faydalanalarak dava konusu binanın, çetme katının tam kata çevrilerek iskanında alındığı anlaşılmıştır. Dairelere girişte antre,+hol+yola cepheli salon koridor, arka bahçeye bakan iki oda, mutfak, banyo WC+balkon bölümlerinden oluşmaktadır. Dairenin ana giriş kapısı demir çelik kapı olup, pencere doğramaları ısı camlı pimapemdir. Oda zeminleri marley döşeli olup, ıslak zeminleri seramik kaplıdır, elektirik ve suyu mevcut, doğal gaz ile ısıtılmaktadır. Kullanım alanı 86,50 m2 dir. Bina, eski bakımsız bir yapı olup, 3. sınıf bir yapıdır. MUHAMMEN DEĞERİ: Satılacak olan Taşınmaza bilirkişi tarafından 95,000,00 YTLY.değer taktir edilmiştir. 1Birinci Satış, 24.9.2007 günü, 10.0010.10 saatleri arasında, Fatih Adliye Binasında bulunan 3. İcra Müdürlüğünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla, İkinci satış, 4.10.2007 günü, 10.00/ 10.10 saatleri arasında, Fatih Adliye Binasında bulunan 3. İcra Müdürlüğünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse, gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin, malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetinin %20’si nispetinde pey akçesi (Yeni Türk Lirası veya devlet tahvili dışındaki döviz kabul edilmeyecektir.) veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu alım harç ve masrafları, KDV ile tahliye masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3İpotek sahibi alacaklılarla, diğer ilgililerin (İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın, Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5Şartname, ilan tarihinden itibaren, herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. Tebligat yapılamıyan ilgililere, işbu gazete ilanı tebliğ yerine kaim ilanen tebliğ olunur. 6Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/924 tal dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ile satış ilanının tebliğ edilemeyen alakadarlara, tebliğ yerine kâim olacağı ilan olunur. (İİK. 126.Mad.) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 40654) İSTANBUL ASLİYE 2. TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NDAN DOSYA NO: 2004/384 Davacı TC Ziraat Bankası AŞ vekili Av. Cemile Dark tarafından, davalı Selçuk Topal aleyhine açılan Alacak davasında; Mahkememizin 2004/387 Esas, 2007/217 Karar sayılı, 17.04.2007 tarihli ilamı ile; Davanın ıslah edilmiş miktar üzerinden kabulüne, 138.173,75.YTL’nin asıl alacak olan, 91.583,70.YTL’lik kısmına, dava tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz uygulanarak, davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, Davacının BSMV’ye yönelik istemin reddine, 7.461.38.YTL nispi karar ve ilam harcının, davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, Davacı yararına Av. As. Üc. Tarifesi uyarınca, tayin ve takdir olunan 10.590,42.YTL nispi vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından yapılan, Toplam 1.017,30.YTL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Yargıtay yolu açık olmak üzere, verilen işbu karar özeti, karar tebliği yerine geçerli olmak üzere, adresi zabıta araştırmasına rağmen, bulunamayan davalı SELÇUK TOPAL’a ilanen tebliğ olunur. (Basın: 40725) CUMHURİYET 15 K