Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2007 PERŞEMBE 4 ALİ SİRMEN HABERLER DÜNYADA BUGÜN Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi son uyarı niteliği taşıyan mitingi destekleyen örgüt sayısı 300’ü aştı Aile Fotoğrafında Çalık’ın Yeri... Dün gazetelerde çoğu kişinin dikkatini çekmeyen bir haber yayımlandı. Bu haberde Çalık Grubu’nun, Bursagaz’dan sonra enerjide büyüme stratejisi doğrultusunda, HSV Kayseri Doğalgaz Şirketi’nin de yüzde 90 hissesini satın almak için anlaşma imzaladığı bildiriliyordu. Biliyorsunuz, doğalgaz dağıtımı tıpkı elektrikte olduğu gibi parçalara ayrılarak AKP’nin yakını firmalara dağıtılıyor. Kayseri’de şu anda 84 bin aktif abone var. Ama, 1 milyon nüfuslu kentin abone potansiyeli 280 bin olarak tahmin edilmekte. Çalık Grubu’nun imzaladığı anlaşma Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından da onaylanmış bulunuyor. Çalık aslında AKP’nin iktidara geldiği andan başlayarak büyüttüğü şirketlerden biri.. Ahmet Çalık, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “aile fotoğrafı” içinde yer alan bir kişi. Çalık Grubu, son zamanlarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 26 yaşındaki damadı Berat Albayrak’ı grubun genel müdürlüğüne getirmesiyle bir kez daha kamuoyunun dikkatini çekmişti. Albayraklar ailesinin değerli oğulları, Berat ve Serhat Albayrak, bir süredir Çalık’ta çalışıyorlar. AKP İstanbul İl Teşkilatı’nın kurucularından olan Serhat Albayrak’ın nikâh şahitliğini ise Tayyip Erdoğan, Meclis Başkanı Bülent Arınç ve Ahmet Çalık birlikte yapmışlardı. ??? Bu ilişkileri bilmeyenler, 26 yaşında bir delikanlının enerjide hızla büyüyen bir şirketin başına getirilmesindeki hikmeti anlamakta güçlük çektiler. Oysa,Tuncay Mollaveisoğlu’nun Kanal Türk’teki Yolsuzluk ve Yoksulluk Programı’nı izleyenler için ne damat beyin genel müdürlüğe atanmasında şaşılacak bir yön vardı, ne de Samsun Ceyhan boru hattının ihalesiz olarak Çalık Grubu’na verilmesinde... Oysa, Rusya’nın da destek verdiği (bu desteğin neden önemli olduğunu aşağıda belirteceğiz) Trakya Ege hattı alternatifi de gündemdeydi ve Genelkurmay da bu projeye destek vermişti. Ne var ki, AKP iktidarı bu alternatifi elinin tersiyle bir yana iterek Bakanlar Kurulu kararıyla Samsun Ceyhan hattını seçti ve ihalesiz olarak 1.5 milyar dolara Çalık Grubu’na verdi. Çalık Grubu, Indian Oil ile birlikte Ceyhan’da rafineri kurmak için de, Bakanlar Kurulu iznini belkiyor. Hatta Samsun Ceyhan hattı gerçekleşmiş olsaydı, bunun İsrail’e kadar uzatılması projesi de gündemdeydi. Enerji Bakanı Hilmi Güler İsrail’i ziyaretinde, Ceyhan’dan İsrail’e uzanacak hattın inşasının da Çalık’a verilmesi talebinde bulunmuştu. Tayyip Erdoğan’ın Sudan’ı ziyareti sırasında da, Indian Oil’e verilmiş olan iş de oradan alınarak Çalık’a verilmişti. Erdoğan’ın aile fotoğrafında yer alan Çalık önlenemez bir yükseliş içinde görünüyordu. ??? Bu yükseliş tablosu içinde, Samsun Ceyhan boru hattı, suya düşmek üzeredir. Çünkü Karadeniz’den herhangi bir güzergâh ile herhangi bir yere taşınacak olan petrolün tekeli Rusların elindedir.Yani Rusya evet demez ise yapılacak hattan akıtılacak petrol bulunamayacaktır. Trakya Ege alternatifine karşı çıkmayan Putin ise Samsun Ceyhan hattına karşıdır. AKP’nin Çalık projesinde ısrar etmesi üzerine, Putin de, Türkiye’yi bypass ederek Romanya, Bulgaristan üzerinden Karadeniz Ege hattı anlaşmasını imzalamış bulunmaktadır. Taşıyacak petrol ve finansman bulamadığı için projeyi başlatma süresi üç ay önce dolan Çalık, hattı gerçekleştiremediğini Enerji Bakanlığı’na bildirmiş, ama bu süre içinde rafa kaldırılan Trakya hattı yerine Rusya Türkiye’yi saf dışı bırakan yeni projenin anlaşmasını imzalamış bulunmaktadır. Türkiye’nin enerji politikasının yokluğundan hep yakınılır. Türkiye bir ara enerji boru hatlarının geçiş bölgesi olma politikasını benimsemiş gibi görünüyordu. Onun da ne denli ciddi ve kararlı bir politika olduğu, Çalık’ın Samsun Ceyhan projesi somutunda bir kez daha gün yüzüne çıkmış bulunuyor. Cumhurbaşkanı Sezer’in bir daha görüşülmesi için geri gönderdiği Petrol Yasası’nda yer alan hükümler, Türkiye’de Türk halkına 9.2 cent’e satılan elektriğin Kuzey Irak’taki Kürt devletine 4.2 6 cent’ten satılmasını sağlayan ÖTV sıfırlamaları, Erdoğan hükümetinin nasıl bir enerji politikası olduğunu açıkça gözler önüne seriyor. Aile fotoğrafına feda olsun ulusal enerji politikamız! ‘Gerilim uzlaşıyla çözülür’ ? Cumhuriyet Mitingi öncesi sivil toplum kuruluşlarının düzenlediği toplantıda konuşan Ercan, “Cumhuriyetin temel değerlerinin demokrasi araç kabul edilerek tahribatının kabul edilemez boyutlara ulaştığını’’ söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Bu iş biraz da şirazesinden çıkmış vaziyette” diye eleştirdiği 14 Nisan Cumhuriyet Mitingi’ne destek veren örgütlerin sayısı her geçen gün artıyor. Mitinge katılacağını bildiren siyasi parti, sendika, dernek, oda, vakıf ve platform sayısı 300’ü aştı. Miting Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali Ercan, ülkede gerilime karşı olduklarını belirterek “Ülkeyi gerilime götürenler kendilerini biliyorlar. Cumhurbaşkanı uzlaşıyla seçilirse gerilim kalmaz’’ dedi. Tandoğan Meydanı’nda 14 Nisan’da yapılması planlanan mitingi düzenleyen kurul üyeleri ve mitinge destek veren sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla Mülkiyeliler Birliği Lokali’nde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan ADD Genel Başkan Yardımcısı Prof. Ercan, “işsizlik ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin, dilde yozlaşma, eği Kapusuz: CHP, Meclis’in iradesine ipotek koymaya çalışıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, 14 Nisan’da sivil toplum örgütlerinin düzenleyeceği mitingin arkasında CHP’nin olduğunu ileri sürdü. AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, CHP’nin TBMM’nin iradesine ipotek koymaya çalıştığını savunarak sanatçılar, rektörler, öğrenciler ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin mitinge katılmaya zorlandığını ileri sürdü. CHP’nin içinde yer aldığı bu parlamentonun yapacağı Cumhurbaşkanlığı seçimini hazmedemediğini, yönlendirme hatta engelleme yoluna gittiğini söyleyen Kapusuz, CHP’nin bu amaçla 14 Nisan’da miting düzenleyerek Cumhurbaşkanlığı seçimini manipüle etmeye ve sokağı da yanına alarak TBMM’nin iradesine ipotek koymaya çalıştığını ileri sürdü. DSP’nin mertçe davranarak aynı amaçla 8 Nisan günü miting düzenleyeceğini anımsatan Kapusuz, CHP’ye “Hiç olmazsa DSP gibi açıkça çıkın ve mitinginizi sahiplenin” çağrısı yaptı. tim birliği ve laik devlet yapısıyla örtüşmeyen eğitimöğretim uygulamalarının, yargı bağımsızlığına müdahalelerin, Cumhuriyetin temel değerlerinin demokrasi araç kabul edilerek tahribatının kabul edilemez boyutlara ulaştığını’’ söyledi. Türkiye’yi Atatürk’ün aydınlık, onurlu yolundan saptırmak isteyenlerin, küresel sömürü güçleriyle ortaklaşa uyguladıkları ve dayattıkları politikaların oluşturduğu sosyoekonomik problemlerin ancak ulusdevlet an Baykal: Mitingi biz düzenlemiyoruz, milletvekilleri isterse katılabilir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 14 Nisan’da Ankara’da düzenlenecek “Cumhuriyet Mitingi”ni sivil toplum örgütlerinin düzenlediğini belirterek “Mitingi biz düzenliyor olsaydık açıkça ilan ederdik” dedi. CHP Merkez Yönetim Kurulu, Baykal başkanlığında toplandı. Edinilen bilgiye göre, toplantıda, Baykal, 14 Nisan’daki mitingi sivil toplum örgütlerinin düzenlediğini belirterek CHP’lilerin mitinge katılımını arzu ettiklerini, isterlerse parti örgütleri ve milletvekillerinin de katılabileceklerini söyledi. Baykal’ın, “Başbakan’ın ve AKP’nin sivil toplum örgütlerinin bir araya gelmesinden, demokratik haklarını kullanmasından tedirgin oldukları anlaşılıyor” dediği öğrenildi. Toplantıda medyaBaykal, AKP’nin 14 Nisan daki gelişmeleri de değerlendiren Baykal, “Basının hükümitingini CHP’nin düzen met tarafından kontrol edildiği bir ülkede demokrasi ve lediği iddiasını yalanladı. basın özgürlüğünden söz edilemeyeceğini” kaydetti. likle savunduğunu kanıtlamış erdemli bir kişi olmalıdır’’ dedi. Ercan, 14 Nisan’daki mitingin ve ardından gerçekleştirilecek Anıtkabir ziyaretinin, Türk ulusunun bu arzusunu dile getirmek ve cumhurbaşkanı seçimi konusunda son uyarıyı yapmak üzere organize edildiğini belirtti. gili olarak “Biz kurum ve kuruluşlardan özel bir şey yapmalarını istemedik. Başbakan’ın bu konuyla ilgili sözlerini anlamakta zorlanıyorum’’ diye yanıtladı. Ercan, cumhurbaşkanının kim olacağıyla ilgili bir soru üzerine, “Cumhurbaşkanı seçimi konusunda isimden bahsetmiyoruz, bir zihniyetten bahsediyoruz. Cumhuriyetin temel ilkelerini benimsemiş, bunu da geçmişte yaşamına geçirdiğini ispat etmiş bir cumhurbaşkanı istiyoruz’’ dedi. layışıyla çözülebileceğini vurgulayan Ercan, “2007, Türkiye’nin geleceğini belirleyen, yaşamsal önemdeki kararların alınacağı ve parlamento seçiminin de yapılacağı bir yıl olacaktır. Bu bakımdan cumhurbaşkanı seçimi rejimin teminatı açısından mihenk taşıdır. Ulus ve ülkenin birlik ve bütünlüğünü temsil eden cumhurbaşkanı, her şeyden önce Cumhuriyetimizin temel değerlerini benimsemiş ve bu değerleri her zaman, her yerde içten ‘Özel bir şey istemedik’ Ercan, mitinge katılımın artırılması için bazı üniversitelerde sınavların ertelendiği yönündeki haberlerle il Cindoruk’tan ‘Erdoğan’ yorumu: ‘Köşk’ seçimi Köşk’e çıkarsa gerginlikler yaşanabilir ? Eski TBMM Başkanı Cindoruk, “Devletin temeli laiklik ise ‘Referansımız İslamdır’ diyen biri cumhurbaşkanı olabilir mi? Bu çelişkiyi Cumhuriyet, Anayasa Mahkemesi taşıyabilir mi” diye sordu. İstanbul Haber Servisi Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “sabıkalı” olduğu için cumhurbaşkanı olamayacağına yönelik sözlerinin hukuki açıdan tartışmaya açık, ancak siyasi açıdan doğru olduğunu belirtti. Erdoğan’ın “Referansımız İslamdır” sözünü anımsatan Cindoruk, “Bunu söyleyen biri temeli laiklik olan bir devletin cumhurbaşkanı olabilir mi? Önerge verilerek konunun Anayasa Mahkemesi’ne taşınması gerekiyor” dedi. “10 Aralık Hareketi” tarafından gerçekleştirilen “Cumhurbaşkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi” konulu panele Cindoruk, 10 Aralık Hareketi Sözcüsü Prof. Dr. Burhan Şenatalar, Bilgi Üniversitesi Anayasa Hukuku Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serap Yazıcı ve eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen konuşmacı olarak katıldı. CHP’li Öymen, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini söylerken Prof. Şenatalar ise “Cumhurbaşkanı adayı, AKP içinden olsa dahi milli görüş geleneğinden gelmemeli. Doğru olan sağdan demokrat bir aday göstermek. Cindoruk gibi bir aday gerilimleri sona erdirir’’ dedi. Cindoruk, kendisine yöneltilen “Aday olup olmayacağına’’ yönelik soruları “Benden geçti’’ yanıtını verdi. ODTÜ toplumsal barış için uyardı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ODTÜ Senatosu, dini siyasete alet eden, laiklik karşıtı, kadınerkek eşitliğine ve bilimin yol göstericiliğine inanmayan bir cumhurbaşkanının, toplumsal barışı bozacağını bildirdi. Senato tarafından yayımlanan duyuruda, “Senatomuz, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecini dikkatle izleyerek Cumhuriyetimizin kazanımlarını, geleceğini ve anayasal düzeni tehlikeye atabilecek gelişmelere kararlılıkla karşı duracaktır” denildi. Cumhurbaşkanının toplumsal uzlaşı ile belirlenecek adaylar arasından seçilmesinin esas olduğu belirtilen duyuruda, şunlar kaydedildi: “Cumhurbaşkanının, üniversiteler ve yargı başta olmak üzere tüm anayasal kurumlarla barışık, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin temel ilkelerini özümsemiş, Atatürk ilke ve inkılaplarından taviz vermeyen, çağdaş düşünce yapısına sahip, tutum davranış ve söylemleri ile topluma örnek bir kişilik sergilemesi gerekir. Bu özellikleri taşımayan, dini siyasete alet eden, laiklik karşıtı, kadınerkek eşitliğine ve bilimin yol göstericiliğine inanmayan bir cumhurbaşkanının seçilmesi toplumsal barışı bozacaktır.” Fındık üreticilerine destek amacıyla düzenlenen tanıtım toplantısında yurttaşlar, ellerindeki dövizlerle Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile birlikte fotoğraf çektirdiler. (Fotoğraf: NİHAN İNAL) ‘Fındığın partisi olmaz’ İstanbul Haber Servisi Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Türkiye’de 8 milyon yurttaşın ekmeğini fındıktan kazandığını belirterek “Fındığın partisi olmaz ve siyasi hiçbir olayda istismar edilemez” dedi. Şişli Belediyesi dün Şişli Meydanı’nda fındık üreticilerine destek amacıyla hazırladığı özel fındık araçlarının tanıtımını yaptı. Çok sayıda yurttaşın katıldığı tanıtımda Sarıgül, Türkiye’nin doğusuyla, batısıyla tüm noktalarıyla ilgili yoğun çalışmalar içinde olduklarını belirterek “Fındık bizim emeğimizdir.Tüm belediyeler fındığa sahip çıkmalı” diye konuştu. Şişli Belediye Başkanı Sarıgül, fındığı kavurarak taze bir şekilde satışını gerçekleştirmek için üretilen özel fındık satış araçlarının Şişli’nin çeşitli bölgelerine kurulacağını duyurdu. Ordu Merkez Köyler Dernek Başkanı Garip Tatar da, fındık üreticilerinin 5 yılda bir hatırlanmasını istemediklerini belirterek “Avrupanın viagrası varsa Karadeniz’in aganigisi var” dedi. Ellerine “Fındık emeğimizdir”, “Fındık Türkiye’dir”, “Fındık sağlıktır” yazılı dövizler taşıyan yurttaşlar Belediye Başkanı Sarıgül’le fotoğraf çektirdiler. İnönü: Erdoğan yemini okusun Panele dinleyici olarak katılan Prof. Dr. Erdal İnönü de “Erdoğan’ın aday olmasını nasıl değerlendirdiğine’’ ilişkin soruya “Anayasada cumhurbaşkanı yemini var. Onu okumanızı tavsiye ederim’’ yanıtını verdi. asirmen?cumhuriyet.com.tr TBMM’DE AKPCHP TARTIŞMASI ‘Erdoğan’ın oğlu tek kuruş vergi ödemedi’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’nin Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ticari ortaklıklarıyla ilgili araştırma önergesinin görüşülmesine ilişkin grup önerisi reddedildi. Önerinin görüşmeleri sırasında CHP ve AKP’li milletvekilleri arasında sık sık tartışma yaşandı. CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Adnan Menderes’in ticarete atılmak isteyen oğluna “Sana iş teklifinde bulunanlar bana veriyor aslında. Sen ticaret yapamazsın, gir sınava Dışişleri’ne memur ol” dediğini anımsattı. Erdoğan’ın oğlunun sünnetinde gelen altınları bozdurduğu kuyumcusunun doğalgaz işine girdiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bunun için yasal düzenleme bile yapıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Başbakan’ın çocuklarını başkası okutuyor, uçağının, arabasının yakıtını devlet ödüyor. Ama yine de 8.5 milyar lirayla geçinemiyor. Oğlu gemi satın alıyor. Gemiyi, çocuklarını okutan Remzi Gür’ün kayınbiraderi çok uygun fiyatla satıyor. Bu kişi kuyumcusuyla da ortak. Oğlu 1979 doğumlu. Bu işinden önce de şirketleri vardı. Ama bugüne kadar 5 kuruş vergi ödemedi. Başbakan’ın tüm ticari ilişkileri karanlıktır’’ dedi. Erdoğan’ın damadının Çalık Grubu’na genel müdür olduğunu anlatan DYP’li Ümmet Kandoğan da “Bu grup, SamsunCeyhan hattını ihalesiz aldı. Yarın devletin bu grupla ilişkisi olduğunda Başbakan, damadına ne diyecek?’’ görüşünü dile getirdi. Emekliler maaşı kesilmeksizin kamu kurumlarında çalışamayacaklar ‘Sorumluluk Yüksek Mahkeme’nin’ Cindoruk, Cumhuriyetin temel ilkesinin laisizm olduğunu belirterek “Laisizme aykırılığı nedeniyle 4 parti kapatıldı. Devletin temeli laiklik ise o zaman ‘Referansımız İslamdır’ diyen biri cumhurbaşkanı olabilir mi? Bu çelişkiyi Cumhuriyet, Anayasa Mahkemesi taşıyabilir mi? Bunun sorumluluğu Anayasa Mahkemesi’ne düşmektedir” dedi. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayını kesinleştireceği MKYK toplantısıyla ilgili Cindoruk, “Cumhurbaşkanı adayını parti karar organı tayin edemez ki. 7 yıl içinde çıkacak olaylar Türkiye’yi çok rahatsız edecek, beklemediğimiz, istemediğimiz olaylara neden olabilir” ifadesini kullandı. Torba Yasa’ya kısmi iptal ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi, Devlet Memurları ve Emekli Sandığı Kanunu başta olmak üzere bir dizi kanunda değişiklik öngören yasanın bazı hükümlerini iptal etti ve yürürlüklerini durdurdu. Mahkeme, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan aylık alanların bu aylıkları kesilmeksizin kamuda çalışamayacaklarına ilişkin hükmün iptali istemini reddetti. Yüksek mahkeme, kamuoyunda “Torba Kanun’’ olarak bilinen, Devlet Memurları ve Emekli Sandığı Kanunu başta olmak üzere bir dizi kanunda değişiklik öngören 5335 sayılı kanunun bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle CHP’nin açtığı davayı karara bağladı. Buna göre, Anayasa Mahkemesi, kanunun 3. maddesiyle Emekli Sandığı Kanunu’nun “Yaş Haddi’’ başlıklı maddesinde ya ? Anayasa Mahkemesi kamuoyunda “Torba Kanun’’ olarak bilinen 5335 sayılı kanunun bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle CHP’nin açtığı davayı karara bağladı. Buna göre, emekliler kamu kurumlarında çalışırlarsa maaşları kesilecek. pılan değişiklikte yer alan “... hizmet süreleri ne olursa olsun 61 yaşını dolduranlar hakkında da hizmetin gereğinin ve niteliğinin zorunlu kıldığı durumlarda kurumlarınca yaş haddi uygulanabilir’’ şeklindeki düzenlemeyi iptal ederek yürürlüğünü durdurdu. Yüksek Mahkeme, kanunun 19. maddesinin (c) fıkrasının 1 No’lu bendindeki, “Savunma ve güvenlik amaçlı kredi ve hibe anlaşmaları ile borç verme ve yeniden yapılandırmaya ilişkin anlaşmaların Resmi Gazete’de yayımlanmayacağını’’ öngören düzenlemenin de iptaline ve yürürlüğünün durdurulmasına karar verdi. Yüksek Mahkeme ayrıca, yasanın 31. maddesini de iptal ederek yürürlüğünü durdurdu. Kanunun 31. maddesi şöyle: “Kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi amacıyla, genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idarelerin teşkilat yapıları ve hizmet amacına uygun olarak personel dağılımının sağlanmasına yönelik önlemler almaya, ihtiyaç fazlası olan personelin, ilgili kuruluşların da görüşü alınarak, genel bütçeye dahil dairelere, katma bütçeli idarelere, döner sermayelere, kefalet san dıklarına, sosyal güvenlik kurumlarına, bütçeden yardım alan kuruluşlara nakledilmesine ilişkin esas ve usulleri belirlemeye Devlet Personel Başkanlığı’nın bağlı olduğu bakan ile Maliye Bakanı yetkilidir.’’ Anayasa Mahkemesi heyeti, Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü taşınmazlarının satışı ve değerlendirilmesinin, askı sürelerine tabi olmaksızın resen yapılacağını düzenleyen 32. maddesindeki “askı sürelerine tabi olmaksızın resen...’’ ibarelerini de anayasaya aykırı bularak iptal etti ve yürürlüğünü durdurdu. Yüksek mahkeme, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların bu aylıkları kesilmeksizin, başka bir kamu kurumunda çalıştırılamayacağına ilişkin düzenlemenin iptal istemini ise oyçokluğuyla reddetti. Senatolardan bildiri Öte yandan Safranbolu’da bir araya gelen Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Rektörü Bektaş Açıkgöz, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Atilla Kılıç, Sakarya Üniversitesi Rektörü Mehmet Durman, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Sezer Şenel Komsuoğlu ve üniversitelerin senatolarının üyeleri bildiri yayımlayarak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e teşekkür ettiler. Rektörler, Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıkan, Cumhuriyetten yana, ülkenin bütünlüğünü savunan bir cumhurbaşkanı istediklerini dile getirdiler. CUMHURİYET 04 K