Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 ARALIK 2007 PAZAR 18 SPOR SarıLacivertliler, G.Saray’ı Semih ve Deivid’in attığı gollerle devirirken, 8 yıllık galibiyet geleneğini sürdürdü Kadıköy’ de Fenerbahçe klasiği ELEŞTİRİ / ALTAN AYANOĞLU F.Bahçe: 2 Galatasaray: 0 HAKEMLER: Fırat Aydınus (5), S.Ok (5), T.Ongun (5) F.BAHÇE: Volkan (7), Gökhan (7), Lugano (7), Edu (7), Carlos (8) (dk. 90+2 Kâzım), Deivid (6), M.Aurelio (7), Selçuk (6), Uğur (6) (dk. 46 Vederson 6), Alex (7), Semih (7) (dk. 72 Kezman) G.SARAY: Orkun (6), Uğur (4), Song (5), Servet (5), Volkan (4) (dk. 63 Ümit 3), Barış (4) (dk. 84 Mehmet ), Sabri (5), Serkan (5), Hakan Balta (4), Arda (4) (dk.74 H.Şükür), Nonda (5) GOL: Dk. 5 Semih, dk.56 Deivid SARI KARTLAR: Uğur, Semih, Edu (F.Bahçe); Song, Volkan, Arda (G.Saray) KIRMIZI KART: Deivid (F.Bahçe) HİLMİ TÜRKAY Bu rekabet tam 98 yıl önce başlamış, yer Papazın Çayırı... Şimdiki maçın oynandığı Şükrü Saracoğlu yani... Asırlık olmuş artık bu derbi... Kimler o formaları sırtlamış kimler.. Saymakla ardı arkası gelmez. Söylenildiğine göre kimileri toprağa girmiş, kimileri yaşam savaşı veriyorlarmış. Dile kolay, çamurlu sahalarda oynamışlar yıllarca, zaman gelmiş çorapsız kalmışlar, top öylesine topmuş ki bir vuruşta patlayan cinsten... Fileleri fakir, tribünleri yok, olanları da tahtadan; para filan ne gezer, prim mi? O da neymiş... Forma aşkı her şeyden önemliymiş onlar için... Ama bunlar hep F.Bahçe Farkı Kaçırdı Henüz 4. dakikada Fenerbahçe’nin golünün gelmesi derbinin seyrini belirleyen faktördü. Bu gol G.Saray’ı hırslandırmıştı. Israrla F.Bahçe yarı alanına yüklendiler. Ama gol atacak pozisyonları üretemediler. Buna karşılık Roberto Carlos, Alex ve Gökhan’ın vuruşları kaleci Orkun’da kalınca F.Bahçe ilk yarıda farkı açamadı. Vederson’un oyuna katıldığı 2. yarıda ise Sarı Lacivertliler’in bariz üstünlüğü ve gol pozisyonları vardı. G.Saray savunması ne yapacağını şaşırmıştı. Nitekim 56. dakikada serbest vuruştan seken topu Deivid kaleye göndererek skoru 20 yaptı. Maçın ilk yarısındaki Galatasaray üstünlüğü tamamen kaybolmuş, F.Bahçe, Sarı Kırmızılılara karşı üstünlük kurmuştu. Bu bölümde kaçan golleri anlatmak mümkün değil. Sonuçta F.Bahçe her zamanki gibi G.Saray’ı yenme geleneğini devam ettirdi. FIFA kokartlı hakem Fırat Aydınus maç boyunca bütün takdir haklarını G.Saray lehine kullanırken F.Bahçeliler’e kart göstermekten hiç çekinmedi. geçmişte kaldı. Yaşayanlar için hiç de kolay olmayan ama güzel günler!.. Şimdi durum öyle farklı ki... Sahalar halı gibi, formalar, konçlar pırıl pırıl, kramponlar yabancı, tesisler gözleri kamaştırıyor, futbolcuların her birinin altında (oynayanın oynayamayanın) lüks arabalar, ceplerine indirdikleri paraların haddi hesabı yok. Oturdukları evler villa tipi; havaları had safhada... Yanlarına yaklaşılmıyor. Peki hak ediyorlar mı?... İşte burası tartışılır. Hak edeni de var hiç hak etmeyeni de... Teknik direktörler için de durum aynı. Bugün Fatih Terim’in aldığı 130 milyar maaş Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tartışma konusu... Evet, 2007’yi uğurlamak üzereyken bakıyoruz bu mücadele de BAKIŞ / ERCAN TANER Zico Kazandı Uzun yıllar sonra derbide sahaya bir şey atılmadığını görmek ne güzeldi! Pet şişe, elma, armut, cep telefonu bu sefer derbiye damgasını vuramadı. Maçı G.Saray yedek kulübesindeki bir yedek oyuncu gibi izlediğimde aklıma şu sorular gelirdi: Orta alan organize olamıyor. Forvete yüksek top atılıyor. Ama Hakan Şükür ve Ümit Karan yanımızda oturuyor. Lincoln oyunu yönlendiren asist yönü çok fazla bir oyuncu. Keşke oynasaydı! G.Saray sahaya ümit milli takım gibi çıktı. Gelecek 3 yılda bu kardro ancak iyi işler yapar. Ama derbileri ustalar alır. Alex bir fenomen. Futbolun Da Vinci’si... Attığı pas, attırdığı gol... Zico, F.Bahçe ne verdi diye eleştirenlere bir yanıt daha verdi. Beyaz Pele, F.Bahçe’ye hep güven verdi. Fenerbahçe artık Avrupa’da ve derbilerde kesinlikle ezik oynamıyor. Bu Zico’nun başarısıdır. Feldkamp yeni keşifler peşinde. Ama artık dünyada keşfedilecek yer kalmadı. 20’dan sonra yaptığı değişikliklerle maçı kurtaramazdı. Özetle Kadıköy klasiğini Feldkamp’ın kadrosu da değiştiremedi. Hakem Fırat Aydınus ise sadece Deivid’e gösterdiği kırmızı kartta ortaya çıktı. F.Bahçeli futbolcular ikinci golden sonra “Yengeç dansı” yaparak büyük coşku yaşadı (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDUSAMİ GÜREL) yılın son derbisi oluyor. Dileğimiz dostluk kazansın, fair play ruhu sahada olsun. Maç öncesi uzun bir aradan sonra belki de ilk kez ortam son derece sakin. Başkanlar olsun yöneticiler olsun ortamı germediler. Daha önceleri akılları neredeydi? Bu derbilerin hiçbir zaman sonu gelmez. Bu derbiler hep oynanacaktır. Yeri gelir yine olaylar çıkar, gün olur çevreye zarar verilir. Ama bütün bunlar neden olsun ki? Şiddet yaşanmasın, kan dökülmesin... Birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde hem tribünlerde hem saha dışında dostluk pekişsin istiyoruz. İnanıyoruz ki bir gün bu da olacak; eskiden böyleydi çünkü... Şükrü Saracoğlu tam bir şölen yeri. Sarı Lacivertli taraftarlar tribünleri bayram yerine çevirmişler. G.Saray azınlıkta; çünkü tedbir açısından öyle gerekiyor. Herkes heyecanlı; kim kazanacak? Bu sorunun yanıtı çok zor. Çünkü derbilerde favoriyi önceden kestirmek güçtür. Ama istatistikler G.Saray’ın F.Bahçe’yi Kadıköy’de 8 yıldır yenemediğini gösteriyor. Bir 60’lık hezimet var ki hiç unutulmaz. Kim sevinecek, kim üzülecek göreceğiz. Hakem Fırat Aydınus’un da ilk F.BahçeG.Saray maçı... Onun da heyecanı bir başka... O da önemli bir sınavda... Ama unutulmamalı ki daha önceki sınavlarını hep başarıyla tamamlamış. Güzel bir maç, iyi mücadele; her şeyden önemlisi adına yakışır bir 90 dakika olsun diyerek koyuluyoruz karşılaşmayı izlemeye... F.Bahçe’de durumu soru işareti olan Kezman 18 kişilik kadroda. G.Saray’da Hasan Şaş, Lincoln ve Linderoth gibi önemli isimler yok. Oyun derbiye yakışır başlıyor. İki taraf da son derece istekli, kazanma hırsıyla dolu. F.Bahçe sanki biraz daha rahat... G.Saraylı futbolcular tam tersine gergin, fazla sertliğe başvuruyor. Henüz ilk dakikalar içindeki Sarı Lacivertliler hücumunda Alex, Semih’i şık bir pasla görüyor. Semih de bu pası iyi değerlendiriyor. F.Bahçe 10 önde. Saracoğlu yıkılıyor, insanlar sarmaş dolaş... Golden sonra G.Saray’ın beraberlik çabaları var, sanki tek kale oynar gibiler. Keyif alıyoruz. Ama aynı keyfi hakem Fırat Aydınus’tan aldığımızı söyleyemeyiz. G.Saraylı futbolcuların sertliklerine o kadar fazla izin verdi ki bu da güzel maçın kötüleşmesine neden oldu. Aydınus başarılı hakemlerimizden biri, doğrusu kendisinden böyle bir maçta bu kadar kötü bir yönetim beklemiyordum. İyi oyun her zaman galibiyet getirir. F.Bahçe de ikinci yarıya olağanüstü başlamıştı. G.Saray düşüşteydi. Deivid çıktı sahneye... Skoru 20’a taşıyan golü attığında Saracoğlu bir kez daha yıkılıyordu. Uğur’un alınması, Vederson’un girmesi Zico’nun başarılı bir hamlesiydi. Peki ya sonrasındaki gol kaçırma yarışına ne demeli? Kaçanlar gol olsa bir 6 Kasım faciası daha yaşanabilirdi. Feldkamp 20’dan sonra maçı kurtarmak için Hakan Şükür ve Ümit Karan’ı oyuna aldı. Ancak bu Fenerbahçe’yi dün gece yenmek çok zordu. M A Ç TA N N O T L A R / GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU Artık yenilmez değil Galatasaray, dün gece ezeli rakibi Fenerbahçe’ye 20 yenilerek “namağlup” unvanını yitirdi. Ligdeki tek yenilgisiz takım da mağlubiyetle tanışırken, Sarı Kırmızılılar 14 maç sonra sahadan puansız ayrılmış oldu. Galatasaray, ligdeki son yenilgisini geçen sezonun son maçında Bursaspor’a karşı deplasmanda almıştı. Sarı Kırmızılı camiada bu yenilginin faturası teknik direktör Feldkamp’a kesildi. Kalli’nin, Ümit Karan ve Hakan Şükür’ü uzun süre kulübede oturtması büyük tepki aldı. Sarı Kırmızılıların bu yenilgisiyle zirve yarışı da kızıştı. Fenerbahçe’nin, Galatasaray’la arasındaki puan farkı 1’e düşerken Beşiktaş da Sarı Kırmızılılara bir adım daha yaklaştı. Sıvasspor, bugün kendi evinde Denizlispor’u yenerse zirvenin sahibi olacak. PUAN DURUMU Takımlar O Galatasaray 15 Sıvasspor 14 Fenerbahçe 15 Beşiktaş 15 Kayserispor 15 MKE A.Gücü 15 Denizlispor 14 İstanbul BŞB 14 Konyaspor 14 G.B.OFTAŞ 14 Bursaspor 15 Trabzonspor 14 V.Manisa 14 G.Antepspor 14 Ç.Rizespor 15 G.Birliği 14 Ankaraspor 14 Kasımpaşa 15 G 9 10 9 8 5 6 6 5 5 5 4 4 4 4 4 3 2 2 B 5 1 4 4 7 4 3 4 4 3 6 4 4 3 3 4 5 2 M 1 3 2 3 3 5 5 5 5 6 5 6 6 7 8 7 7 11 A 27 24 25 17 19 17 20 18 15 15 15 15 18 16 14 18 13 10 Y 12 11 14 12 15 17 16 16 22 14 15 16 21 19 26 23 19 28 P 32 31 31 28 22 22 21 19 19 18 18 16 16 15 15 13 11 8 Avj +15 +13 +11 +5 +4 +4 +2 7 +1 1 3 3 12 5 6 18 Sakin derbiye gölge düşüren pankart 20 ev sahibi ekibin galibiyetiyle sona eren F.BahçeG.Saray maçı son yılların en sakin derbisiydi. Maç öncesi Kadıköy İskelesi ve Altıyol meydanındaki ufak tefek gerginliklerin dışında 2 bin 500 G.Saray taraftarı rahatça stata gelip maçı izledi. Geçen yılki olaylı ve “sulu” derbiden sonra F.Bahçe seyircisinin rövanş alma adına taşkınlık yapacağını düşünenler yanıldı. Sarı Lacivertli trübünlerle, G.Saraylı futbolcular arasında hemen hemen hiç atışma yaşanmadı. Sadece Arda ile ufak bir gerginlik görüldü. Yine maç içinde rakibe karşı ağır ve tahrik edici küfür edilmedi. Derbi öncesi topluca söylenen bazı küfürlü sloganlar ise yetkililer tarafından engellendi. Bu sakin ve dostane havayı bozan tek olay ise maç bitiminde numaralı tribünden açılan ve ağır hakaret içeren “G.... s..... mi” yazılı pankarttı. Yine bu bölümde Galatasaray’ın ilk yenilgisini almasına gönderme yapan Japon bayrakları da sağduyulu seyirciler tarafından kınandı. Hakaret içeren pankart stat görevlilerin uyarısıyla kaldırıldı. İkinci yarıda oyundan çıkan Arda, Fenerbahçeli taraftarlarla tartıştı. Tribünlerin laf atması üzerine sinirlenen genç oyuncuyu kulübedeki diğer arkadaşları sakinleştirmeye çalıştı. PAF Ligi maçında Galatasaray, Fenerbahçe’yi 1 0 yendi. YORUM / ARİF KIZILYALIN Sonucu Belli Derbi luk bile aldırmadı ezeli rakibine. Çaresizlik de Galatasaray’ı uzaktan isabetsiz ve ruhsuz şut atmaya zorladı. Onlar da tahmin edileceği gibi Volkan’ı ısıtmaktan öteye gitmedi. Bu bölümdeki çok koşup, pres yapmaya çalışan G.Saray bazılarına “İkinci yarı maça ortak olur” dedirttiyse de yorgunluk belirtileri yeniden ipleri Fenerbahçe’ye geçirdi. 5 dakika içinde en az 45 net pozisyon buldu Fenerbahçe. Ama Orkun ilk goldeki hatasını affettirircesine farka izin vermeyecekti. Bir, iki üç derken 57. dakikada kadro kalitesi bir kez daha kendini gösterdi. Roberto Carlos’un barajdan seken frikikini tamamlayan Deivid maçı da bitiren isim oldu. 20’ın ardından önce Ümit, daha sonra da Hakan Şükür’ün oyuna alınışı ve göstermelik 4 forvet ısrarı da maçın yazgısını değiştirecek bir hamle değildi. Çünkü Fenerbahçe işi ciddiye aldığında Şampiyonlar Ligi’nde bile gol yemeyen bir yapıya sahip; 10 kişi kalsalar bile! Nitekim istedikleri gibi bitirdiler maçı; haklıydılar da çünkü CSKA sınavı öncesi aşırı efor sarf etmek istemediler... Şimdi oturup düşünsün G.Saray camiası, “Biz nerede yanlış yaptık” diye. Ve sakın ola ki “Beklenmedik bir yenilgiydi” falan demesinler; ayıp ederler futbol dünyasına. Ama unutmasınlar ki, dünkü yenilginin gelişi geçen çarşambadan belliydi. En kritik antrenmanları bırakıp basketbol maçı seyretmeye giden, son taktik antrenmanını ‘nevazil’ olmama adına pencereden izleyen, derbi sabahı futbolcularının yüzüne bile bakmayıp eşiyle ‘brunch’ ı tercih eden emekli bir teknik direktör ve büyük maçlarda asla oynamayan Lincoln türü yıldızlarla 15. haftaya kadar yenilgisiz gelmek mucizedir.... Mesai gerektiren futbol da mucizeler oyunu değildir... Beklenildiği gibi biten, skoru olmasa da sonucu önceden belli bir derbiydi. Taraflı tarafsız herkesin favorisi Fenerbahçe, tüm kozları elinde tuttuğu maçta ligin yenilgisiz lideri Galatasaray’ı devirerek sürprize izin vermedi. Kadro kalitesini, sahaya yansıtmasını çok iyi bilen SarıLacivertliler, belki de son yılların en rahat derbisini kazandılar. Sözün kısası Alex, Deivid, R. Carlos gibi yıldızları olan ev sahibi, Lincoln, Linderoth, Hasan Şaş türü ‘sorunlu’ yıldızlarını oynatamayan ezeli rakibine yine şans tanımamıştı! Peki sürpriz bir sonuç çıkar mıydı dün gece Kadıköy’den? Asla... SarıLacivertli çubuklu forma giyen 11 futbolcu dursa, 12. adam devreye girer; 50 bin kişilik müthiş koro maçın sonucunu belirlerdi. Daha doğrusu bu Galatasaray’ın, bu Fenerbahçe’ye kafa tutması olası bile değildi. Sakın Galatasaray’ın bir ara iyi oynar gibi gözüktüğü 10 ve 45. dakikalara bakıp, “maç dengede gitmiş” diye düşünmeyin. Eğer Sarı Lacivertlilerin forvetleri, orta saha ve savunmadaki arkadaşları kadar disiplinli oynasa yeni bir 60’a tanıklık ederdik hep beraber. Ama Deivid, Semih, Alex, hatta boş alan bulup ileri çıkan Marco beşe yakın net pozisyonu harcadılar. Ekleyin 20’a; kaç kaç oldu bizim büyük derbi? Galatasaray’a mercek tutarsak; öncelikle maça 10 yenik başlamanın ağırlığını kaldıramadılar. Zaten bütün gelişmeler aleyhlerineydi; üstüne üstlük bir de sol kanadın ağır aksak kalışından 5. dakikada bile dolmadan yenik duruma düşmezler mi? Sezon başından beri tonla gol atan SarıKırmızılılar topu topu 2 kez gelebildiler Volkan’ın önüne. Onlar da hızlı çıkıp rakibi eksik yakaladıkları anlardaydı ama final vuruşlarını yapamadılar. Ve iki pozisyonun dışında Marco ve Selçuk’un görünmez duvarı so CUMHURİYET 18 CMYK