21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 TEMMUZ 2006 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB B PB PB B B PB PB PB 30 34 32 32 35 36 37 37 26 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB Y Y Y PB B PB PB B 26 26 25 24 32 32 32 30 37 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB A A A A A A PB 34 32 40 41 39 39 33 30 27 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun iç ve kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu olarak geçecek. Hava sıcaklığı; kuzey doğu kesimlerde biraz artacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo PB 28 Helsinki PB 23 Stockholm PB 27 Londra Y 31 Amsterdam Y 31 Brüksel Y 32 Paris Y 33 Bonn Y 34 Münih B 32 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB PB PB PB Y B Y Y B 33 31 38 32 28 29 32 33 32 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y B PB A A Y PB A PB 25 38 28 41 30 34 17 36 38 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCELCÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada mayan işlere karışabilir. Adı Zapsu’dur, hapşudur, şudur, budur. Ülkenin Dışişleri Bakanlığı varmış, Dışişleri Bakanı varmış hiiiç fark etmez. Başbakan’ı verdi mi görevi, büyükelçilere de gider, hükümet başkanlarına da. Danışmandır ya sıfatı, kırdığı fındığın bini bir para. Sadece Başbakanı’nın istediklerini öğrenmek veya Başbakanı’nın Dışişleri’ni sollayarak izleyeceği politikayı elçilere nakletmekle kalmaz. Elçinin Türkiye’nin ahvaliyle ilgili meraklı sorularını da yanıtlar. (Bak. Kaynak: 25.7.06 tarihli gazeteler. ABD Büyükelçisi Ross Wilson’un önceki gün telekonferans sistemi aracılığıyla düzenlediği basın toplantısındaki sözleri: ‘‘Zapsu arkadaşım. Türkiye’de bazı konulara nasıl yaklaşıldığını daha iyi anlamak için onunla düzenli olarak görüşmeye çalışıyorum.’’) Bu, ne demek? Yabancı bir büyükelçi, bir Türk ‘‘dostundan’’ sadece hükümetin kimi konulardaki görüşünü öğrenmekle kalmıyor. Türkiye’de olup biten veya gerçekleşmesi olası kimi olayların derininde yatan, senin benim ulaşamadığımız bilgileri de öğreniyor, elde ediyor. (Ders: 1) ??? Gelelim Başbakan, Genel Başkan RTE’ye: Danışman Zapsu’dur, hapşudur, şudur, budur’la ilgili kuşkuları çözme çabasındaki medyayı eğitiyor... Bir yanında (devleti temsilen) Ekinlik muhtarı, karşısında mavi deniz ve öğrencileri; medya! Danışmanın gayri resmi sıfatına karşın elçilikten elçiliğe kilolu da bu sıcakta koşturması, içeriği meçhul görüşmeler yapması RTE’ye göre ‘‘basit bir olay’’. Basit olmayan nedir? Sabahtan akşama ‘‘şu anda dünyanın bir ucundan diğer ucuna sürekli görüşmeler halinde’’ olmak! Başkanlarla, başbakanlarla uluslararası sorunları çözmeye çalışmak! Kolay mı? Ah nankör meslek!.. Bu arada medya başlıyor Zapsu’nun temaslarındaki gizemi soruşturmaya, sormaya. ‘‘Ben emir verdim, görüştü elçilerle’’ demeye gelen bir yanıt. Arkasından da medyaya: Zapsu’yu bırakın bir yana. ‘‘İsterdim ki sizler bize Ortadoğu’yu sorun!’’ diyor. Soruyor musun? Hayır! (Ders: 2) ??? Sorsaydık Ortadoğu’yu, Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyonu, Kıbrıs konusunu... Alacağımız yanıtlar belli diyorsanız. Haklısınız. Ortadoğu’da ateşkes sağlanmalı. Filistin’e yardım gitmeli. Sınır ötesi operasyon mu? Ha, evet! Ya’u nasıl gazetecisiniz? Ross’un söylediklerini okumadınız mı? Ne diyor: ‘‘ABD, PKK sorununda Türkiye ve Irak ile çok daha etkin bir biçimde çalışmaya hazır’’ diyor. Beni ilgilendiren başka ne diyor? ‘‘Başkan Buş Türkiye’yi (tabii beni) çoook ciddiye alıyor.’’ İsrail’e ateşkes diyorum, Filistin’e vurma artık diyorum, bırak azıcık ucundan Kuzey Irak’a girelim diyorum, Papadopulos’a lafını geçir gayrı diyorum... Söylediklerim bir kulağından giriyor, ötekinden çıkıyooor. (Ders: 3) Olsun; ama Başkan’ın beni çok ciddiye alması bana yetiyooo! Murdoch ABD’nin sesi TGRT’nin satışını değerlendiren Bağımsız Milletvekili Şirin, AKP hükümetinin 56 yıl daha iktidarda kalması halinde Türk sanayii ve medyasının kendi toprağında kiracı olacağını söyledi MURAT KIŞLALI ANKARA Bağımsız Milletvekili Emin Şirin, Murdoch önderliğindeki yabancıların, Türk medyasında Aydın Doğan ve Fethullah Gülen’den sonra üçüncü büyük güç olacağını belirterek ‘‘TGRT’nin satışı, Amerika’nın Türkiye’deki kamuoyu imajı ile bire bir ilgili. Amerikan devletinin bu işi Tayyip Erdoğan’la konuşarak yaptığını düşünmemek saflıktır’’ dedi. Emin Şirin, yabancıların mülkiyetini yüzde 25 ile sınırlayan yasaya karşın, Canwest’in ardından Murdoch grubunun da Türkiye’ye gelmesini ‘‘Türkiye’de medyada birinci grup Aydın Doğan, ikinci grup Fethullah Gülen, üçüncü grup da Turgay Ci ner ile Karamehmet’in önünde yabancılar olacak. AKP 56 sene daha iktidarda kalırsa Türkiye sanayii, medyası kendi toprağında kiracı olacaktır’’ şeklinde yorumladı. ‘Kim ne kadar para aldı?’ TGRT’nin satışının, savaş döneminde Amerika’nın Türkiye’deki kamuoyu imajını sorgulaması ile bire bir ilgili olduğunu söyleyen Şirin, ‘‘Türkiye’ye Fox TV geliyor. Fox TV Amerikan hükümetinin ajanı. Bu işi Amerikan devletinin de Tayyip Erdoğan’la konuşarak yaptığını düşünmemek için saf olmak lazım’’ dedi. Şirin, şöyle konuştu: ‘‘Amerika kendi kongresinde medyayı yönlendirmek için aşağı yukarı 300 milyon dolar para ayırdığını söylemişti. Bunun başında da Türkiye geliyordu. Bu gazetecilerden hangilerinin ABD’nin bu fonlarından ne kadar para aldığının araştırılması lazım. Yoksa Murdoch’un gelmesinden de memnun oluyorum, çünkü takıyye dönemi bitecek, kimin ne olduğunu göreceğiz.’’ ‘Pazarın yarısına egemen’ Siyasi danışman Erkan Göksel de TGRT ile önce kozmetik devi Esthee Lauder’in, sonra da Murdoch’un ilgilenmesinin dikkat çekici olduğunu ifade ederek ‘‘Esthee Lauder sadece Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Letonya gibi eski Doğu Bloku ülkelerinde rantabl olmayan televizyon kanalları aldı. Murdoch ise 11 Eylül sonrası bizzat Condoleez za Rice’ın önayak olmasıyla, Amerikan medyasında bir grubun sahip olabileceği pazar payının yüzde 35’ten yüzde 45’e çıkartılması sonucu alımlar yaparak, bu pazarın neredeyse yarısına egemen bir grup haline geldi’’ dedi. Murdoch’a ait Fox TV’nin Afganistan’da, Irak savaşının oluşturulmasında ve savaştan sonraki Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında, yaptığı yalan haberlerle, Amerika’daki altyapıyı oluşturduğunu ve Amerikan kamuoyunu yönlendirdiğini belirten Göksel, ‘‘Bu kanal 2004 seçimlerinden sonra açıktan açığa neoconların, Bush’un politikalarını destekleyici yayın yapan bir kanaldır. Murdoch, Türkiye’de de AKP iktidarından memnun olmayan Amerikan yöne timi çıkarları yönünde yayın yapacaktır’’ diye konuştu. ‘TGRT ile sınırlı kalmaz’ Göksel şunları söyledi: ‘‘Türkiye’de Murdoch’un kanallarının çok etkili olacağını ve TGRT ile sınırlı kalmayacağını düşünüyorum. O kadar büyük bir grup ki, zarar dahi etse Türkiye’de harcayacağı paralar Murdoch için bir anlam ifade etmez. Hükümet medyayı yabancılara açmak konusuna tekelleşmeyi kırmak açısından çok önem veriyordu.Ama en son açması gereken kişiye açtı. Çünkü neoconlarla Amerikan yönetimi,AKP ile ilişkisini bitirmiştir. Bunu sonbaharda yaşayacağız.AKP sonbahardan itibaren ateşle imtihan edilecek.’’ CHP’li Ersin Gül’e ‘istifa’ sorusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’e, ‘‘Sayın Başbakan’ın taraf ülkelerle diplomatik görüşmeleri, özel danışmanı aracılığıyla yürütmesi bakanlığınıza güvenmediğini göstermez mi? Bakanlığınızın bypass edilmesine tepkiniz yok mu? İstifa etmeyecek misiniz’’ diye sordu. Ersin, Gül’ün yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Gül’ün, yerleşmiş devlet geleneğine ters olan bu gelişmeleri ve bakanlığının bypass edilmesini içine sindirdiğini savundu. CHP’li Ersin, önergesinde şu soruları yöneltti: ‘‘Cüneyd Zapsu’nun büyükelçilerle yaptığı görüşmeler ve sonuçları hakkında bilgilendirildiniz mi? Hangi büyükelçiyle neyi görüştüğünü biliyor musunuz? Sayın Başbakan’ın taraf ülkelerle diplomatik görüşmeleri, özel danışmanı aracılığıyla yürütmesi bakanlığınıza güvenmediğini göstermez mi?’’ Barzani’den savaş sözleri Haber Merkezi Kürdistan Demokrat Partisi lideri Mesud Barzani, isim vermeden terör örgütü PKK’nin kendi topraklarında barınmasına izin vermeyeceklerini, ancak aynı şekilde Türkiye’nin Kuzey Irak’a müdahalesini de saldırı olarak algılayacaklarını söyledi. Süleymaniye kentinde temaslarını sürdüren Barzani, bölgedeki temasları sırasında açıklama yaptı. Barzani ‘‘Biz birçok defa herhangi bir gücün ya da tarafın Kürdistan bölgesini komşularımıza karşı saldırı alanı olarak kullanmasını hiçbir şekilde istemediğimizi ifade ettik. Fakat herhangi bir ülke de Kürdistan’a saldırırsa kendimizi savunacağız’’ dedi. Barzani, Kuzey Irak’taki Kürtlerin kazanımlarını savunmak için düzenli ordunun gerekli olduğunu yineledi. Irak Devlet Başkanı ve Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri Celal Talabani de Türkiye’nin sınır ötesi operasyonlarına izin vermeyeceklerini söylemişti. TÜRKİŞ YÜRÜDÜ Türkİş üyesi yaklaşık 2 bin kişi, pankart ve dövizler taşıyarak sloganlar eşliğinde İsrail’in İstanbul Başkonsolosluğu’na yürüdü. Türkİş Başkanı Salih Kılıç, İsrail Başkonsolosluğu’nun bulunduğu Yapı Kredi Plaza’nın önüne siyah çelenk bıraktı. Bu sırada göstericiler, İsrail bayrağı yakıp ellerindeki yumurtaları başkonsolosluk binasına fırlattı. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu ile aralarında Genco Erkal, Mehmet Ali Alabora, Mustafa Alabora, Mehmet Güleryüz’ün de bulunduğu çok sayıda sanatçı, Lübnan ve Filistin’de yaşananları duyurmak amacıyla Galatasaray Lisesi önünde stand açtı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) MÜEBBET HAPİS KESİNLEŞTİ Öcalan yeniden yargılanmayacak İSTANBUL (AA) İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yeniden yargılanma talebini reddeden Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına itirazı reddetti. Kararda, TCK’de yapılan değişikliklerin Öcalan lehine olmadığı, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) usule ilişkin eksiklikler nedeniyle verdiği bozma kararının değerlendirmeyi etkilemediği vurgulandı. Bu kararla Öcalan hakkındaki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kesinleşti. Öcalan, avukatları aracılığıyla Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne kendi el yazısıyla verilen başvuru dilekçesinde, ‘‘idam baskısı altında savunma yapamadığını’’ ileri sürerek yeniden yargılanmak istediğini bildirmişti. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosya üzerindeki incelemesinde görüş istediği terör ve organize suçlara bakmakla görevli cumhuriyet savcıları Dilaver Kahveci ve Salim Demirci, talebin reddi yönünde görüş bildirmişti. Savcılık mütalaasında, CMY gereğince Öcalan’ın yeniden yargılanma başvurusu yapma hakkının bulunmadığı kaydedilmişti. Sözde Stratejik DİSK: İsrail’i durdurun Vizyon Belgesi İstanbul Haber Servisi DİSK, Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler ve İsrail’in Filistin ve Lübnan’a karşı başlattığı saldırıları kınamak amacıyla ‘‘Dünyanın bütün barışçıları birleşin! İsrail’i durdurun’’ kampanyası başlattı. DİSK’ten verilen bilgiye göre, kampanya çerçevesinde DİSK Yönetim Kurulu üyeleri, DİSK Başkanlar Kurulu üyeleri, işçiler ile yurttaşlar bugün saat 11.00’de OLEYİS’te toplanarak basın açıklaması yapacaklar. Akşam saat 20.00’de ise TaksimGalatasaray arasında yürüyüş yapılacak ve Galatasaray’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yazılan mektup okunacak. Perşembe günü saat 11.00’de İsrail Konsolosluğu’na yürüyüş yapılarak İsrail hükümetine barış çağrısı yinelenecek. Saat 20.00’de ise TaksimTünel arasında yürüyüş gerçekleştirilecek. Cuma günü de saat 20.00’de TaksimDolmabahçe yürüyüşü yapılıp bütün ülkelere ‘‘İsrail’i durdurun’’ çağrısı yazılı şişeler suya bırakılarak barış güvercinleri havaya uçurulacak. ? Baştarafı 1. Sayfada Avrupa’nın Kürt planı ABD, temyiz edilip edilmeyeceğini sordu ? Baştarafı 1. Sayfada El Kadı kararı rahatsız etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD’nin BM’nin ‘‘Terör Örgütlerine Destek Verenler’’ listesinde yer alan Yasin el Kadı’nın mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılmasına yönelik karardan duyduğu rahatsızlığı Ankara’ya ilettiği ve karara itiraz edilip edilmeyeceğini sorduğu öğrenildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Yasin el Kadı, AnkaraWashington hattında da hareketlenmeye neden oldu. Buna göre, ABD Büyükelçiliği Danıştay’ın El Kadı kararına ilişkin herhangi bir girişimde bulunulup bulunulmayacağını Ankara’ya sordu. Dışişleri Bakanlığı’nın da Washington’a ‘‘Değerlendirmelerimiz sürüyor. Gerekeni yaparız’’ yanıtını verdiği ifade ediliyor. Kaynaklar, ABD’nin El Kaide bağlantısı nedeniyle El Kadı konusunda oldukça hassas olduğunu vurguluyorlar. ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson da Yasin el Kadı’nın Bakanlar Kurulu’nun terör listesinden çıkarılması konusunda, ‘‘Türkiye’den BM kararlarına uyma yönündeki yükümlülüğünü yerine getirmesini bekliyoruz’’ açıklamasını yapmıştı. AİHM kararları uygulanacak Söz konusu maddede, ‘‘Ceza hükmünün, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme’nin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin ve hükmün bu aykırılığa dayandığının, AİHM’nin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması durumunda yargılamanın yenilenmesi, AİHM’nin kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde istenebilir’’ hükmü yer alıyor. Maddede ayrıca, bu hükmün, 4 Şubat 2003 tarihinde AİHM’nin kesinleşmiş kararlarıyla 4 Şubat 2003 tarihinden sonra AİHM’ye yapılan başvurular üzerine verilecek kararlar hakkında uygulanacağı belirtiliyor. Öcalan’ın avukatları, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bu görüş doğrultusunda yeniden yargılanma talebini reddetmesi üzerine bir üst mahkeme olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bu karara itiraz etmişti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin itirazı reddetmesinin ardından Öcalan’ın yeniden yargılanma yolu tamamen kapanmış oldu ve hakkında verilen müebbet hapis cezası kesinleşti. hakları konusunda çok sayıda adım atması istendi. Raporda bu adımların en önemlileri şöyle sıralandı: ‘‘Türkiye’nin Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller şartını imzalayıp onaylaması, bir sonraki nüfus sayımında Kürtlerin sayısının tam olarak belirlenmesi, Kürtçe öğrenim görebilme olanağı yaratılması, üniversitelerde Kürtçe dil ve edebiyat dersleri verilmesi, Kürt ailelerin mevcut dil öğrenim olanakları hakkında bilgilendirilmesi,Türkiye’de Kürt kültürünün tanıtımını sağlayacak merkezlerin kurulması, Kürt kültür derneklerinin tanınması ve desteklenmesi.’’ Karar taslağında sayılarının yeryüzünde yaklaşık 25 ile 30 milyon arasında olduğu belirtilen Kürtler için dünyanın devletsiz en büyük ulusu nitelemesi de yapıldı. Rapora göre, Türkiye’de 12 ila 15 milyon, İran’da 8 milyon, Irak’ta 5 milyon, Suriye’de 1 ila 2 milyon, Batı Avrupa’da 1 milyon 300 bin, Afganistan’da 200 bin, Azerbaycan’da 150 bin, Lübnan’da 80 bin, Ermenistan’da 45 bin, Gürcistan’da 60 bin, Türkmenistan’da 40 bin, ABD’de 20 bin, Kanada’da ise 6 bin Kürt yaşıyor. Günümüz Türkiye’sinde PKK ile hatalı mücadele edildiğine ilişkin ifadelere de yer verilen raporda, ‘‘Türk makamları, dışlayıcı tavırlarıyla, mücadele ettikleri Kürt ayrılıkçılığını beslediler, bu da Kürtlere, Türklere ve tüm ülkeye çok pahalıya mal oldu’’ yorumu yapıldı. Buna karşılık 2004 yılından bu yana durumun değişmeye başladığı, ancak değişikliklerin yetersiz kaldığı vurgulandı. Değişim sürecinin devamı için Avrupa kurumları, Kürtler ve Kürt kültürünün muhafaza edilmesinden yana olan Türk vatandaşları, Türk hükümetine baskı yapmaya çağrıldı. Amerikalı ve Avrupalı uzmanların araştırmalarına dayandırılan açıklama bölümde, Kürt etnik kimliği, dili, edebiyatı ve tarihi konusunda ayrıntılı bilgiler aktarıldı. Bu bilgiler arasında, Kürtlerin, 5 ve 12’nci yüzyıllar arasında Hıristiyanlarla çevrili yaşamış olmalarına rağmen, Musevilikten daha fazla ve kalıcı etkilendiklerine dair veri de var. Raporda, Türk ve Kürtlerin de çoğu zaman birbirleriyle karıştıkları ve birbirlerine asimile oldukları anlatılıyor. Rapor ve karar tasarısı Parlamenterler Meclisi’nin ekim ayı başında Strasbourg’da yapılacak genel kurul toplantılarında oylanacak. Stratejik Vizyon Belgesi’nin başlangıç metninde, karşılıklı güven ve ittifakın, dostluk ilişkilerinin en önemli unsuru olduğu belirtiliyor. Belgenin girişinde ‘‘Bölgesel ve küresel hedeflerimiz bağlamında aynı değerler ve idealler bütününü paylaşıyoruz. Bu nedenle, Türkiye ve ABD, birlikte çaba harcamalarını gerekli kılan ortak sınamalar ve fırsatlarla karşı karşıyadır. İstişare ve işbirliğine dönük ortak gündemimizin unsurlarını bu sınama ve fırsatlar şekillendirmektedir’’ deniliyor. Belgenin hazırlandığı dönemde ‘‘PKK’’ ifadesi metne büyük uğraşlar sonrasında konulmuş, belgenin açıklanması 1 ay gecikmişti. ABD tarafından hazırlanan ilk metinde ‘‘ABD Türkiye’nin teröre karşı savaşını destekler’’ ifadesi yer almıştı. Ankara’nın istemi, ‘‘ABD, Türkiye’nin PKK’ye karşı askeri ve istihbarat alanındaki mücadelesini destekler’’ biçiminde olmasına karşın, yoğun uğraşlar sonucu PKK bölümü metinde ‘‘PKK ve buna bağlı örgütler de dahil olmak üzere terorizme karşı konulması’’ şeklinde yer alabilmişti. Şevket Demirel kurtuldu ? Baştarafı 1. Sayfada kaynağının karşılanmasına ilişkin işlemlerin yerine getirilmesinde Birinci Tahsilat Başkanlığı ile Dava ve Takip Dairesi Başkanlığı’nın yetkili kılınmasına ilişkin fon kurulu kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle dava açmıştı. Danıştay 13. Dairesi, 5 davada da yürütmenin durdurulması istemini reddetmişti. 13. Daire’nin bu kararına, Demirel de dahil 5 kişinin yaptığı itirazı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu görüştü. Kurul, Şevket Demirel’in itirazını kabul ederek fon kurulunun kararının yürütmesini Şevket Demirel yönünden durdurdu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, diğer 4 kişinin yaptığı itirazı ise yerinde görmeyerek reddetti. Kurulun, Demirel’in Egebank’taki hisselerini devrettiği için fon kurulu kararının yürütmesini durdurduğu öğrenildi. Danıştay 13. Dairesi, 5 kişinin açtığı davayı daha sonra karara bağlayacak. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle