Katalog

7 HAZİRAN 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr 15 Bu yılın programı 18. yüzyıl, barok müzik ve Mozart ağırlıklı Festival güvenli sularda cek. Mozart yılına merhaba dercesine, bestecinin yapıtlarından oluşan bir açılış programı sunulacak. TRT bu yıl kayıt yapmıyor arın akşam başlayacak olan 34. İstanbul Müzik Festivali güvenli sularda yüzüyor bu yıl. Daha önce birkaç kez İstanbul’da sesini duyurmuş tanıdık şef, solist ve topluluklar; ‘Mozart Yılı’nın görkemi içinde bildik ezgiler; barok sevgisinin güvencesinde oda orkestraları; dünya müzik dergilerinde yeni kayıtlarıyla övgü kazanmış parlayan yıldızlar ve hatırı sayılır birkaç büyük imza da katılarak, riske atılmamış bir program. Böylece daha geniş dinleyici ve sponsor kitlesinin ilgi odağı olabilecek ve umarız daha büyük bir gişe geliri sağlanacak. Mozart’ın hemen her ortam için yazdığı yapıtları seslendiriliyor, böylece bir İstanbul Mozart Festivali kutlanıyor. Ancak, Mozart ve barok derken neredeyse bütün programların 18. yüzyıla sıkışıp kaldığı gözleniyor. Romantik ve modern çağa yok denecek kadar az yer ayrılmış. Daha çok çalgıyı gerektirecek büyük romantik yapıtları çalabilen orkestraları getirtmek doğal ki ekonomik değil. Uluslararası gözle bakıldığında bu yılki İstanbul Festivali’nin kendine özgü albenisi ne olabilir? Zira başka festivallerde de bu toplulukları ve solistleri bulabilirsiniz. Nedir İstanbul’daki festivalin özgünlüğü, neden dünyanın bir başka köşe Y Soldan sağa üstte: Bülent Evcil, Tabea Zimmermann, Julian Rachlin; altta: Alpaslan Ertüngealp, Atilla Aldemir. sindeki müzik meraklısını çeksin İstanbul bu yıl dediğimizde, karşımıza çıkan en heyecan verici etkinlik herhalde ‘Saraydan Kız Kaçırma’ operasının yeni bir kavramla sahnelenemesi olmalıdır. Her ne kadar özgün mekânında geçmese de, Topkapı Sarayı’nın o görkemli giriş kapısında ve yeni bir anlayışla sergilenmesi dikkat çekecektir. Ayrıca, her yıl olduğu gibi Aya İrini’nin akustiğindeki sorunlara karşın vazgeçilemez ortamı yabancılar için büyüleyicidir. Mozart, bütün dünyada kutlanıyor, ama hiçbir ülkeyi Türkler kadar el üstünde tutmamış. Doğrusu Mozart’ın ‘Türk’ yapıtlarına ayrılan konserlerin Aya İrini ortamında ve Türk sanatçıların da katılımıyla seslendirilmesi önemli bir ayrıcalık olacaktır. Önümüzdeki bir haftalık programa baktığımızda, açılışta, festivalin sürekli orkestrası olan İstanbul Borusan Filarmoni’yi genç İngiliz şef Joseph Wolfe yönete 351 ressamın katıldığı yarışmayı Cihan Zafer Gazioğlu kazandı Nuri İyem Resim Ödülü2006 sonuçlandı Kültür Servisi Geçen yıl yaşama veda eden ressam Nuri İyem’i anmak ve adını ‘‘yaratıcı pentür çalışmalarını ödüllendirerek’’ yaşatmanın amaçlandığı ‘‘Nuri İyem Resim Ödülü’’ yarışması sonuçlandı. Evin Sanat Galerisi’nce düzenlenen yarışmada ödül Cihan Zafer Gazioğlu’na verildi. Yarışmaya başta Ankara, İstanbul, İzmir olmak üzere Diyarbakır’dan Edirne’ye kadar ülkemizin birçok şehrinden, çoğunluğunu genç katılımcıların oluşturduğu, 1881 yaş arası ressamlar başvurdu. Üst yaş sınırının belirlenmediği yarışmaya 351 ressam, 542 adet eserle başvurdu. Yarışmanın seçici kurulunda Prof. Rahmi Aksungur, Levent Çalıkoğlu, Prof. Neş’e Erdok, Mehmet Ergüven, Haşim Nur Gürel, Doç. Yavuz Hakan Gürsoytrak, Ümit İyem, Prof. Dr. Erhan Karaesmen ve Prof. Ali İsmail Türemen yer alıyordu. Cihan Zafer Gazioğlu, halen Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümü’nde öğrenimine devam ediyor. Ayrıca seçici kurul tarafından alınan tavsiye kararıyla üç sanatçı özel ödüle değer görüldü. Ödül töreni, 13 Haziran 2006’da, 18.30’da Evin Sanat Galerisi’nde yapılacak. Törenin ardından, ödül alan resim, seçici kurul özel ödülünü alan üç resim ve seçici kurul tarafından sergilenmeye değer bulunan 29 adet resmin yer alacağı serginin açılışı yapılacak. Bu sergi, tören gününden başlayarak 30 Haziran’a dek sürecek. (0 212 265 81 58) İkinci konser çağımızın önemli bir müzisyeni olduğu kadar değerli bir müzik araştırmacısı olan Hogwood yönetimindeki Basel Oda Orkestrası’na ait. Yine neredeyse baştan sona bir Mozart programında bu kez bestecinin viyola konçertosunu ünlü sanatçı Tabea Zimmermann çalacak. Türk sanatçılarla kaynaştırılan yabancı solist ve topluluklar festivalin uluslararası dikkat çekecek, olumlu bir çabası. Zira artık dünya yüzünde doruklara tırmanma yolunda öyle çok gencimiz var ki! Nice ödüllerin sahibi genç şefimiz Alpaslan Ertüngealp festivalde Macaristan’da kendi kurduğu ve artık sürekli şefi olduğu Academia Oda Orkestrası’yla yer alacak. Dünya sahnelerinin harika çocuklarından 21 yaşındaki kemancı Julian Rachlin bu toplulukla Mozart’ın La Majör Keman Konçertosunu çalacak. Ayrıca ‘Saraydan Kız Kaçırma Uvertürü’ ve Haydn’ın ‘Askeri Senfonisi’nin yer almasıyla festivalin özgün dinletilerinden biri olacak. Almanya’da yaşayan, konserleri ve kayıtlarıyla sesini duyuran genç kemancımız Atilla Aldemir, piyanist Itamar Golan eşliğinde yine Mozart ağırlıklı bir program sunuyor. Bu konserin de en önemli özelliği Meliha Doğuduyal’ın ‘Kleine Nacht Musik’ başlıklı kemanpiyano yapıtının ilk seslendirisini içermesi. Bu yıl Hasan Ferit Alnar ve Ulvi Cemal Erkin gibi Türk müziğine çağdaş kimliğini kazandıran bestecilerden ikisinin 100. doğum yılları ve festivalde onların anılmamaları eleştiri konusu oldu. Son dakikada imdada yetişen Hakan Şensoy yönetimindeki Milli Reasürans Oda Orkestrası, Alnar’ın kanun konçertosunda Ayangil’e eşlik edecek ve Amerika’da yaşayan genç bestecilerimizden M.N. Beken’in bir yapıtını da çalacak. 13 Haziran akşamı art arda iki etkinlik var: Il Florilegium adlı Barok topluluk Bach ve Vivaldi’nin yanı sıra çalacakları yapıtlarda Bolivyalı şancıları konuk ediyor. Saat 18.00’de ise yine parlak solistlerimizden flütçü Bülent Evcil, piyanist Lior Kretzer eşliğinde Darphanei Amire’de Mozart’sız bir program sunacak. Güney Amerika, caz ve Piazzolla tatlarında. 34. festivalin TRT tarafından kaydının yapılmaması TRT’nin büyük ayıbı. Bu yılki bütçesinde festival kaydı yapacak para ayırmamış TRT. Yanıbaşımıza gelen bu dünyaca ünlü toplulukları arşivlemek açısından, festivalle işbirliği yapmak ve konserleri yerinde izleyemeyenlere bir geceyarısı bile yayımlasa ulaştırabilmek açısından, ne kadar önemliydi bu kayıtlar. www.evinilyasoglu.com Orhan Kemal Yunancada ? Kültür Servisi Türk edebiyatının ustalarından, romancı, öykü yazarı Orhan Kemal’in ‘‘Baba Evi’’ ve ‘‘Avare Yıllar’’ adlı romanları Yunanistan’da yayımlandı. Büyük yazarın gençlik yapıtları arasında yer alan ve ünlü üçlemesinin ilk iki kitabı olan bu iki romanı Türkçeden Yunancaya Stella Hristidou çevirdi. İki roman ‘‘Avare Yıllar’’ başlığı altında tek kitap olarak Kastaniotis Yayınevi tarafından satışa sunuldu. Yayınevinin, üçlemenin üçüncü kitabı olan ‘‘Cemile’’ ile Orhan Kemal’in ‘‘Dünya Evi’’ ve ‘‘Arkadaş Islıkları’’ adlı romanlarını da yayımlamayı düşündüğü bildirildi. Üç Türk sanatçıya altın madalya ? Kültür Servisi Trierenberg ‘Austrian’ Super Circuit Fotoğraf Yarışması’nda, üç Türk sanatçı altın madalya ile ödüllendirildi. Çeşitli ülkelerden çok sayıda sanatçısının katıldığı yarışmada, Antalya Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği (ANFAD) üyesi Özgür Donmaz ‘Duygular’, Turgut Tarhan ise ‘Su’ dallarında altın madalya kazandılar. Yarışmada, geçen yıl ‘Duygular’ dalında altın madalya almaya hak kazanan Mehmet Turgut ise bu yıl 4 ayrı dalda altın madalya elde etti. Ayrıca, Fotoğraf Sanatı Kurumu (FSK) da ilk 10 fotoğraf kurumu arasında gösterildi. 912 HAZİRAN TARİHLERİ ARASINDA TürkYunan Dostluk Festivali ürkiye bölümü Denizli, Yunanistan bölümü Samos Adası’nda düzenlenecek ‘TürkYunan Dostluk Festivali’, 912 Haziran tarihlerinde yapılacak. Festivalin Türkiye bölümünün düzenlenmesini üstlenen Defne Derneği’nin genel sekreteri Nilüfer Tarıkahya, etkinliklerin Türkiye bölümünün 910 Haziran’da Denizli’de, Yunanistan bölümünün 1112 Haziran’da Samos Adası’nda yapılacağını bildirdi. Bu yıl 5’incisi düzenlenecek festivalin iki ülke arasındaki barışa katkı sağlayacağına inandıklarını belirten Tarı T İZDSO’DA NELER OLUYOR? Sıkıntılı dönem ÖNDER KÜTAHYALI anatı yaratan ya da yorumlayan kişinin işlevi, insanoğlunun özgürlüğündeki doğal sınırlamalara karşı çıkmaktır. Sanatçının özgürlüğü kısıtlandığında ise sıkıntı olur. Geride bıraktığımız 20052006 dinleti mevsiminde İZDSO, bu sıkıntı dönemini yaşadı. Şöyle ki: Mayıs 2006 sonuna dek kurumun müdürlüğünü yapmış olan arkadaş, Sayın Rengim Gökmen’i görevden almaya çalışmıştır. Gökmen provalara özen gösterir, orkestraya güç yapıtlar çalıştırır. Müdür arkadaşa göre ise topluluk, Haydn Mozart çalarak bir süre dinlenmelidir. (Büyük bir gaf.)1990’dan bu yana orkestramızın sanat yönetmeni olan Rengim Gökmen, parlak başarılara imza attı; her dinletisinde topluluğun rengi değişti. J. Sibelius’un 1., S. Rahmaninof’un 2., A. Adnan Saygun’un 5. Senfonileri, yine Saygun’un “Ayin Raksı” ile “İnci’nin Kitabı”, Stravinski’nin “Askerin Öyküsü” gibi yapıtlar onun güzel yorumlarıyla orkestranın dağarına kazandırıldı. Liste daha da uzatılabilir. Prof. unvanıyla HÜ Ankara Devlet Konservatuvarı’nın orkestra şefliği dersi kürsüsüne getirilen Sayın Gökmen ile görüşen TC Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Sayın Müsteşarı, önceki yıllarda olduğu gibi kendisinden yararlanmak istediklerini bildirir. Gökmen de bu dileği kabul eder. Böylece İZDSO’nun müdürü ile bakanlık arasında tam bir anlaşmazlık başlamış olur. Olayın gelişimindeki ayrıntılar ise herkesi üzecek niteliktedir. İZDSO’da geride bıraktığımız mevsimde yaşanan tedirginlik Gökmen olayı ile sınırlı değil. Mayıs ayı sonuna dek müdürlük görevinde bulunan arkadaş, haftada beş prova kuralını zaman zaman uygulamadı. Or S kestra mevsim boyunca Mayuzumi’nin Marimba Konçertosu’ndan başka yeni yapıt çalmadı. “Köçekçe” süiti ile “Esintiler” dışında çağdaş bestecilerimizin yapıtlarına dokunulmadı. Böylece verim düştü; halkın ilgisi azaldı. Yeni bir gelişme Müdür arkadaş çevresindeki kişileri de gücendirdi. İZDSO’yu sürekli destekleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi ile çatışması yüzünden rahmetli Piriştina zamanında alınan Steinway piyano, İsmet İnönü Sanat Merkezi Sahnesi’nden kaldırıldı. Gelişmesini umutla beklediğimiz DESO’ya yardımı esirgemeye çalıştı. Ayrıca eski öğretmenlerini telefonda azarlamaktan çekinmedi. Yazarımız da bu kişiler arasındadır. Sonuç şu: 2 Haziran günü elime geçen basın bülteninden öğrendiğime göre TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Müdürlüğü’ne, yönetim kurulu üyesi Sayın Kenan Gökkaya’yı, müdür yardımcılığına da yine yönetim kurulu üyesi Sayın Dündar Banaz’ı atamıştır. Kendilerine başarılar dilerim. Her şeyi İzmirli hemşerilerim için yazdım; çünkü İZDSO onların göz bebeğidir. Bazıları kuruluşundan başlayarak dinletileri sürekli izlemektedir. Yaptıkları eleştiriler tutarlıdır. Dinletiler, müziğin güzelliklerine ek olarak sıcak bir dostluk ortamı oluşturmaktadır. Böyle olunca orkestramızın gelişimindeki en küçük aksama bile kendilerini tedirgin edecektir. Eğer basın bülteninde yazılanlar değişmezse, uzun dinlence döneminin sağlıklı bir toparlanmaya olanak vereceğine, orkestramızın geçmişte yaptığı güzel işlere yenilerini ekleyeceğine içtenlikle inanıyorum. kahya, ‘‘Festivalde kültür ve sanata odaklanıyoruz. Amaç, sokaktaki insanı etkinliklerin içine çekebilmek. Ayrıca Türk ve Yunanlı akademisyen, sanatçı, medya mensupları ve işadamları bir araya gelecek’’ dedi. Tarıkahya, festivalde Türkiye’den Gönül Yazar ve Aleks’in, Yunanistan’dan ise Klaudia Delmer’in Pamukkale’deki antik tiyatroda konser vereceklerini, ayrıca heykeltıraş Yunus Tonkuş’un yaptığı Türkiye ve Yunanistan’ı simgeleyen Dostluk Heykeli’nin İncilipınar Parkı’nda açılacağını belirtti. K Â M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K CUMHURİYET 15 K