19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS 2006 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B B B B B B B B B 25 29 29 28 30 32 33 32 23 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB Y PB Y PB PB Y B 20 23 22 21 27 26 25 22 30 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB B A A B Y Y Y 31 26 30 34 30 29 19 18 16 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun iç ve doğu kesimleri parçalı çok bulutlu, Doğu Akdeniz’in iç kesimleri, İç Anadolu’nun orta ve doğusu, Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu’nun doğusu kısa süreli sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta hissedilir derecede artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 13 10 13 14 16 16 20 20 24 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y PB Y PB PB PB B B 20 22 29 20 27 28 25 30 23 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB A PB B Y PB B B 21 29 16 35 27 25 27 30 29 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Hükümete tepki: Hedef saptırılıyor ? Baştarafı 1. Sayfada Kurşun değil söz öldürür Danıştay üyesi Özdemir, türban kararına muhalif olmasının çarpıtıldığını belirterek ‘Cumhuriyet düşmanları asla beni kendilerinden tarafmışım gibi göstermesin’ dedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay’a yönelik silahlı saldırıda yaralanan Danıştay 2. Daire üyesi Ayfer Özdemir, dün hastaneden taburcu edildi. Dairenin türbanlı öğretmen kararında muhalif kalan Özdemir, ‘‘Cumhuriyet düşmanları asla beni kendilerinden tarafmışım gibi göstermesinler.Attıkları kurşun beni öldürmedi, ama bu beni öldürür’’ dedi. Yoğun bakımdaki 2. Daire Başkanı Mustafa Birden de genel cerrahi servisine alındı. Silahlı saldırıda el bileğinden yaralanan Danıştay 2. Daire üyesi Ayfer Özdemir, tedavi gördüğü Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden dün sabah taburcu edildi. Tekerlekli sandalye ile hastane kapısına getirilen Özdemir, buradan yürüyerek bindiği otomobil ile polis eskordu eşliğinde hastaneden ayrıldı. Özdemir, hastaneden ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, kendisi açısından söylenecek bir şey kalmadığını belirterek ‘‘Söyleneceklerin en güzelini, en onurlusunu ve en anlamlısını, 18 Mayıs günü laik Türk halkı söyledi. Onlarla gurur duyuyorum, onları çok seviyorum’’ dedi. Özdemir, Danıştay 2. Dairesi’nin ‘‘türban’’la ilgili kararında muhalif oy kullandığının anımsatılması üzerine şunları kaydetti: ‘‘Kararda kullandığım azlık oyunu bazı siyasi çevrelerin çarpıtarak kendi çıkarları doğrultusunda kullanmalarından rahatsızlık duyuyorum. Azlık oyunu iyi yorumlayıp bilmeniz için Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin iptal kararını çok iyi okuyun. Azlık oyumu da sadece hukuk bilgime ve vicdani kanaatime dayanarak verdim. Yoksa azlık oyum, türban taraftarı olduğum anlamını asla taşımıyor. Bu oy, böyle yorumlanmasın. Hele cumhuriyet düşmanları asla beni kendilerinden tarafmışım gibi göstermesinler.Attıkları kurşun beni öldürmedi, ama bu beni öldürür.’’ Gazetecilerin, olayı anlatmasını istemesi üzerine Özdemir, bu konuda bildiği her şeyi polise anlattığını söyledi. Bazı basın yayın organlarının olayı farklı şekilde lanse etmeye başladığını kaydeden Özdemir, ‘‘Ben bir hâkimim, kadı değilim. Benim verdiğim karar, o günün şartlarında ve mahkeme kararı doğrultusunda doğru bir karardı. Yoksa türbanı tasvip ediyorum anlamında değil’’ diye konuştu. GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY kit neyse, diğer uçta Cumhuriyet gazetesi o’’ diyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in sözlerini eleştiren Erinç ‘‘Türkiye’deki politikacı yaklaşımı değişmiyor. Kendilerine yakın bulduklarını savunabilmek için kendilerince özgün olduklarına inandıkları benzetmeler yapmaktan da çok hoşlanıyorlar’’ dedi. Şahin’in yaklaşımının son derece rahatsız edici olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Selvi de, ‘‘İşte Türkiye’nin tehlike olarak gördüğü, halkın rahatsızlığının son noktaya ulaşmasının nedeni bu anlayış ve zihniyettir.Vakit’le Cumhuriyet’in mukayese edilmeyeceğinin farkında olmayan bir bakan elbette bu ve benzeri sözleri söyleyebilir. Cumhuriyet gazetesi,Türkiye’nin özümsediği, benimsediği, anayasasında yer alan çağdaş, demokratik, laik sosyal hukuk devletinin mücadelesini vermektedir. Ama ne yazık ki Türkiye’yi yönetme noktasındaki insanlar bundan rahatsız oluyor. Her zamanki gibi bu konuda kendi eksik ve hatalarını düşünmek, düzeltmek yerine başkalarını suçlama alışkanlığını sürdürüyorlar.’’ Birden yoğun bakımdan çıktı Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Genel Direktörü Prof. Dr. Uğur Erdener ise diğer yaralıların durumlarına ilişkin yaptığı açıklamada, yoğun bakımdaki Danıştay 2. Daire Başkanı Mustafa Birden’in sağlık durumunun iyiye gittiğini ve tedavisinin genel cerrahi servisinde sürdürüleceğini bildirdi. Erdener, diğer yaralılar Ayla Gönenç ve tetkik hâkimi Ahmet Çobanoğlu’nun durumlarının da iyi olduğunu ve tedavilerinin sürdüğünü kaydetti. ERDOĞAN ‘Suçluların telaşı içindeler’ CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Şahin’in şimdiye kadar AKP içinde daha ‘‘yumuşak ve sağduyulu’’ bir görüntü çizdiğine dikkat çekerek ‘‘Ama bu son olaylara bakınca Mehmet Ali Şahin, soyadı gibi şahinleşti, soyadı gibi davranmaya başladı’’ dedi. Gazalcı, AKP yöneticilerinin hedef şaşırtmak için önüne gelene saldırdığına işaret etti. CHP Ankara Milletvekili Yakup Kepenek ise Cumhuriyet ile Vakit’in niteliklerinin kamuoyu tarafından bilindiğini belirterek şunları söyledi: ‘‘Bu iki niteliği aynı kaba koymak, dünyayı algılayamamanın, geleceği görememenin, çağdaşlığı ilerlemeyi yadsımanın en somut göstergesidir. Son on yıllara bakıldığında Cumhuriyet yazarlarının ve Cumhuriyet’in savunduğu düşünceleri savunanların nasıl alçakça katledildiği görülmektedir.’’ ‘Bunlar puslu havayı sevenler’ ŞARM EL ŞEYH (AA) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Danıştay’a yönelik silahlı saldırıyla ilgili olarak ‘‘Puslu havayı sevenlerin gayretleri bunlar. Zincirin halkalarını tek tek tespit ediyor ve sona yaklaşıyoruz’’ dedi. AKP’nin din eksenli bir parti olmadığını savunan Erdoğan, “Biz laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletinin mensubuyuz” dedi. Erdoğan kendisini ise “Dindar olmaya çalışan bir Müslüman” olarak tanımladı. Erdoğan’ın Mısır’da görüştüğü ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Robert Zoellick’ten, ‘‘Irak’ta yeni bir hükümet kurulmasıyla birlikte terör örgütü PKK’nin varlığıyla ilgili olarak güçlü mekanizmanın devreye sokulmasını istediği’’ bildirildi. ErdoğanZoellick görüşmesinde, Türkiye ile ABD arasında gündemde olan temel konular ele alındı. Zoellick’in, Irak’taki yeni hükümetin yapısıyla ilgili bilgi verdiği görüşmede, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile ilişkilerinin devamı için Türkiye’nin desteğini istediği öğrenildi. Başbakan Erdoğan’ın da görüşmede, ‘‘Irak’ta kurulan yeni hükümette, sadece bir Türkmen bakanın bulunmasını eleştirdiği ve bunun temsil adaletine uymadığını’’ söylediği ifade edildi. Erdoğan, Danıştaya yapılan saldırıyla ilgili gelişmelerin sorulması üzerine, ‘‘Puslu havayı sevenlerin gayretleri bunlar. Bizzat kendim takip ediyorum. Zincirin halkalarını tek tek tespit ediyor ve sona yaklaşıyoruz. Bugüne kadar bu tür olaylarda şu andaki operasyonlar gibi netice alan operasyonlar hiç olmadı. Polisimiz, istihbaratımız başarılı bir sınav veriyor. Hedefimiz, son noktaya ulaşabilmek’’ diye konuştu. Fotoğraf: VEDAT ARIK ‘Düşünce körlüğü’ CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek de Şahin’in Danıştay 2. Daire Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’in cenaze törenine katılanlar konusunda ‘‘güvenlik güçlerini göreve davet ettiğini’’ anımsattı. Şahin’in şimdi de Cumhuriyet ile Vakit’i aynı kefeye koyduğunu belirten Şimşek, ‘‘Bu açıklamalar, Bakan Şahin’in meseleye ne kadar şaşı, şehla baktığının en somut örneğidir. Kendisinin Cumhuriyet gazetesini okuduğunu sanmıyorum. Okumuş olsa, ikisinin arasında siyah ile beyaz kadar fark olduğunu anlardı. İnsanlarda renk körlüğü vardır, bir de düşünce körlüğü vardır. Ben Şahin’e düşünce körlüğü nedeniyle geçmiş olsun diyorum’’ diye konuştu. Atatürk’ü Anma Halk Yürüyüşü Mecidiyeköy ve Dolmabahçe’den iki ayrı kortej halinde ilerledi. Taksim Alanı’na girdikten sonra Cumhuriyet Anıtı önünde tören düzenlendi. Ata’ya saygı yürüyüşü İstanbul Haber Servisi 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında düzenlenen ‘‘Atatürk’ü Anma ve Gençlik Yürüyüşü’’nde binlerce genç, Atatürk’ün emanet ettiği değerlere sahip çıkma sözü verdi. İstanbul Valiliği’nin, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün işbirliğiyle gerçekleştirdiği ve öğrencilerin yanı sıra çok sayıda yurttaşın da katıldığı Atatürk’ü Anma Halk Yürüyüşü Mecidiyeköy ve Dolmabahçe’den iki ayrı kortej halinde saat 10.00 sıralarında başladı. Anadolu Yakası’ndan katılanlar Dolmabahçe’den, Avrupa Yakası’ndan gelenler ise Mecidiyeköy ve Şişli’deki Atatürk Evi Müzesi önünden hareket etti. Türk bayrakları, Atatürk posterlerinin ve ‘‘Yurtta birlik dünyada barış için Atatürk’ü anma halk yürüşünde buluşalım’’,‘‘125. yılın kutlu olsun Atam izindeyiz’’, ‘‘Ne mutlu Türküm diyene’’ pankartlarının taşındığı yürüyüş boyunca 10. Yıl Marşı çalındı. Bazı yurttaşlar da Ahmet Taner Kışlalı ve Uğur Mumcu posterlerini taşıdı. Yürüyüş kolları Taksim Alanı’na girdikten sonra Cumhuriyet Anıtı önünde düzenlenen törende konuşan İstanbul Vali Yardımcısı Ergin Güngör, ‘‘Türkiye Cumhuriyeti’nin kazanımlarına sonsuza kadar sahip çıkacağız’’ dedi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, Atatürk’ün manevi kızı Ülkü Adatepe ve İl Gençlik ve Spor Müdürü Tamer Taşpınar’ın da katıldığı yürüyüş ve tören sonunda Taksim Gezi Parkı’nda İstanbul İlköğretim Okulları Korosu bir konser verdi. Yürüyüşe Bahçelievler, Beyoğlu ve Pendik ilçelerinden gelen ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarının yanı sıra İstanbul İzcileri, Alibeyköy Lisesi, Güngören Lisesi, Notre Dame De Sion Lisesi, Ferit Anıl Lisesi’nin de aralarında bulunduğu İstanbul’daki çok sayıda okulun öğretmen ve öğrencileri katıldı. AKP’nin yarı ve tam resmi yayın organlarının günlerdir işlediği başlıca konu şu: ‘‘Bu işi yapan kişi, dindar biri değildi. Derin bir çeteydi...’’ Şunu bir kez daha vurgulayalım ki; Danıştay saldırısını yapan kişinin ya da kişilerin kimlikleri ikinci plandadır. Asıl olan, AKP’nin yargıya yönelik tonlarca saldırısından sonra bu kurumun kana bulanmasıdır. AKP, ne yaparsa yapsın bu gerçeğin üstünü örtemez. Daha dün Danıştay’ın kuruluş yıldönümünde konuşan Başkan Sumru Çörtoğlu’nun ‘‘Laikliğe, yargıya saygılı olun... Bizi hedef göstermeyin’’ sözlerine, ‘‘Bunları hep dinliyoruz’’ diyerek kayıtsızlığını ortaya koyan, Başbakan değil mi? Daha dün, Danıştay’ın aldığı türban kararına, ‘‘efendi bu senin işin değil, ulemanın işi’’ diyen Başbakan değil mi? Bu ve benzeri pek çok örnek var. Bir kez daha bunları yinelememizin nedeni Başbakan’ın, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün halkın duyarlılığının sürmesini isteyen sözlerine verdiği karşılık... Erdoğan diyor ki, ‘‘Söylenen her sözün bir bedeli vardır.’’ Evet Sayın Başbakan, sanıyorum bunu kendinize söylüyorsunuz! Söylediğiniz her sözün bir bedeli var. ??? AKP’nin terörle mücadele iradesi ne kadar? Bu konuyu, gerek Güneydoğu ağırlıklı terör olayları gündeme gelince gerekse Terörle Mücadele Yasası (TMY) tartışmaları çerçevesinde sık işledik. Dünyanın her ülkesinde ciddi bir terör olayı yaşanınca, ülkenin yöneticileri ilk şu sorunun yanıtını arar: Karşı karşıya kaldığımız terörle mücadele için elimizdeki yasal olanaklar neler? Eğer, bu olanaklar yetersiz görülürse hemen yeni bir yasa çıkarılır. İngiltere’den İspanya’ya, Rusya’ya, Almanya’ya bunun pek çok örneği var. AKP ise artan terör olayları karşısında şu sorunun yanıtını arıyor: Atacağım adımların hiçbiri, benim Güneydoğu’da alacağım oyu azaltmamalı! Kaygı bu olunca AKP içinde de ipler, doğal olarak o bölge kökenli milletvekillerinin eline geçiyor. TMY taslağı çıktığında ayrıntılara göz atıp şunu söylemiştik: Bu yasa, çıkması için değil, çıkmaması için hazırlanmış! Gelişmeler ne yazık ki aynen böyle seyrediyor. Halen Meclis komisyonlarının alt komisyonunda sıra bekleyen TMY, eğer terör yeniden gündeme gelirse alt komisyondan üste çıkacak, gündemden düşerse yeniden alt komisyon raflarındaki yerini alacak. İşte AKP’nin Terörle Mücadele Yasası’nı çıkarmamak için verdiği mücadeleden kısa bir örnek! ??? Gelinen noktada toplum, AKP’nin ikili davranışlarının ayırdına varmış durumda. Bu yüzden yığınlar hiçbir örgütleme, hiçbir partisel altyapı olmadan, AKP’nin karşısına çıkıyor. AKP de artık terörle mücadeleyi bıraktı, kendisini korumak için mücadele etmeye başladı. Bunu yaparken takındığı tutum, un çuvalına girmiş kargayı andırıyor... Çıkmak için çırpındıkça çırpınıyor... Çırpındıkça da tozutuyor! ankcum?cumhuriyet.com.tr Köşk rektörleri ağırlayacak ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 77 üniversite rektörünü bugün Çankaya Köşkü’nde vereceği kokteylde ağırlayacak. Gazetemize ve Danıştay’a düzenlenen saldırıların da gündeme gelmesi beklenen görüşmede rektörler, hükümetle yaşanan sıkıntıları ve üniversitelerdeki kadrolaşmaları cumhurbaşkanına anlatacak. Toplantı, şubat ayında planlanmış ancak gerçekleştirilememişti. Nur Sağlamer’den sergi Yarım Kalmış Hikâyeler Haber Merkezi Ressam Nur Sağlamer’in ‘‘Yarım Kalmış Hikâyeler, Milyon Yıllık Resimler’’ adını verdiği ilk kişisel sergisi, 2330 Mayıs tarihleri arasında Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampusu’nda sanatseverlerle buluşacak. Yaşamını dış ticaretle uğraştıkları İstanbul’da sürdürürken 5 yıl önce ani bir kararla tüm hayatını değiştirip eşi Haluk Sağlamer ile birlikte Antalya Mavikent’e yerleşen Nur Sağlamer, burada kendisine bir sanat atölyesi kurar. Doğu’dan etkilenen Sağlamer, resim ve ebru ile yaşadığı ortamı boyalarla gözler önüne serer. En ilginç resimlerini ise plajda yürüyüş yaparken ilk kez farkına vardığı taşlarla gerçekleştirmiş. Taşlarla bugüne kadar hiç örneği görülmemiş bir tarza imza atan Sağlamer, üzerinde belli belirsiz bir resim olan taşlar keşfedip onlara son halini fırçasıyla verir. Milyonlarca yıllık yaşa sahip taşlar, Sağlamer’in ellerinde hayat buluyor. Sağlamer, bulduğu bu tekniği şöyle açıklıyor: ‘‘Taşların her birinin bir hikâyesi var, benim de hikâyem var. İki hikâye buluşunca ortaya işte böyle tablolar çıkıyor. Yani bunlar aslında yarım kalmış hikâyeler.’’ Bu eserlerinin HavaSu Köy’e tatil için gelen bir akademisyenin keşfetmesiyle artık hepsi günyüzüne çıkacak. 2330 Mayıs 2006 tarihleri arasında açık kalacak olan ve ‘‘Yarım Kalmış Hikâyeler’’ adını taşıyan sergi, aynı zamanda Nur Sağlamer’in ilk kişisel sergisi olma özelliğine sahip. Arınç’tan taziye ziyareti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç, Danıştay’a yönelik silahlı saldırıda yaşamını yitiren 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’in ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Özbilgin’in Bahçelievler’deki evine saat 18.15’te giden Arınç, Özbilgin’in eşi Sema Özbilgin ile çocukları Serkan ve Gökhan’a başsağlığı dileklerini iletti. Türk ulusunun olaydan çok büyük üzüntü duyduğunu belirten Arınç, ‘‘Biz de çok büyük üzüntü duyduk. Üzüntülerinizi paylaşıyoruz. Tek tesellimiz katilin yakalanmasıdır. Ancak, biliyoruz ki bu da acınızı dindirmeyecektir’’ dedi. Pazarcı kavgası kanlı bitti: 1 ölü ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kemalpaşa’nın Bağyurdu beldesinde geçen cuma günü ‘‘kiraz alım yerinde otomobil park etme’’ nedeniyle çıkan silahlıbıçaklı kavgada, 2’si ağır 13 kişi yaralandı. Kavgaya karışan 10 kişi gözaltına alınırken hastanede tedavi altına alınan ağır yaralılardan Bağyurdu Ülkü Ocakları 2. Başkanı Sami Ören (47) yaşamını yitirdi. Olayı protesto eden bir grup ülkücü, dün ellerinde Türk bayraklarıyla sloganlar atarak yürüdü. Belediye binası önüne kadar yürüyen grup, burada İstiklal Marşı söyledikten sonra dağıldı. Beldede tansiyonun artması üzerine kavgaya taraf olan 6 aile, herhangi bir olay çıkma ihtimaline karşı eşyalarını kamyonlara yükleyerek jandarmanın kontrolünde beldeyi terk etti. Siyasi parti ve hükümet temsilcilerinin de katıldığı yürüyüşte Türk bayrağı yakıldı Atina’da Türkiye karşıtı gösteri ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan’ın başkenti Atina’da sözde Pontus soykırımı iddialarının yıldönümü nedeniyle düzenlenen gösteride, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği’ne yürüyen bir grup Türk bayrağı yaktı. Aralarında Pontus dernekleri, siyasi parti ve hükümet temsilcilerinin de bulunduğu göstericiler, Yunanistan parlamento binasının önündeki meçhul asker anıtına çelenk bıraktıktan sonra, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği’ne doğru yürüyüşe geçti. Büyükelçiliğin önünde ‘‘Soykırımcı Türkiye’’ şeklinde slogan atan göstericiler ellerindeki bildirileri polislerin ve büyükelçilik yetkililerinin itirazlarına karşı büyükelçilik binasının önündeki bekçi kulübesine yapıştırdı. Gösteriler daha sonra Türk bayrağını yakarak Yunan milli marşını söyledi. Bu sırada hızını alamayan bir gösterici yanmış Türk bayrağını çiğnedi. Bazı göstericilerin, Türk bayrağına yönelik bu çirkin davranışa tepki gösterdiği gözlendi. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle