Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 EKİM 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yargı, AKP’nin atadığı yöneticilerin durumunun yasal olmadığına karar verdi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA TÜBİTAK’ta işgal var FIRAT KOZOK Erbakan’dan Tayyip’e YİMPAŞ... YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar’a hiç kimse dokunamaz ve dokunmaya gücü yetmez... Ben iki gün önce aynen böyle yazdım... Peki elimde belge mi vardı bu konuda, ‘‘hiç kimsenin YİMPAŞ’a dokunamayacağına’’ ilişkin? Bu soruyu pek çok okur da sordu... YİMPAŞ ve KOMBASSAN’ın saf Müslümanları Almanya başta olmak üzere öteki Avrupa ülkelerinde nasıl tokatladığını, halk diliyle süt ineği gibi din adına sağdığını, cebindeki markları camilerde ‘‘Allah rızası’’ diye topladığını 1997’lerde defalarca kanıt göstererek yazdım bu köşede... Refah Partisi’ne yakınlığıyla bilinen KOMBASSAN Holding kuryesi Mehmet Uzun Almanya dönüşü (9 Mayıs 1997) Esenboğa Havalimanı’nda 1.7 milyon markla yakalandıktan bir gün sonra Kadir Şöhret de 24 kilo kaçak altınla (yaklaşık 700 bin YTL) yakalanmıştı gümrük kontrolünde. Kadir Şöhret kimdir anımsatayım... Refah Partisi’nin eski Yozgat İl Başkanı’ydı, Necmettin Erbakan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çok yakın bir isimdi. Daha önce RP’den milletvekili adayı olan Kadir Şöhret, YİMPAŞ’ın Yönetim Kurulu Üyesi’ydi. Bazı okurlar YİMPAŞ’ın ne olduğunu bilmiyorlar, biraz açayım: YİMPAŞ, Yozgat İhtiyaç Maddeleri Pazarlama Anonim Şirketi. Yaklaşık 17 yıl önce beş öğretmen tarafından Yozgat’ta kurulmuştur. Emekli öğretmen olan Dursun Uyar, yıllar önce YİMPAŞ’ın başkanlık koltuğuna oturmuştur. ??? YİMPAŞ’ın büyümesi, Refah Partisi’nin 1994 yerel seçimlerinde İstanbul, Ankara, Kayseri, Konya gibi büyük kentlerde kazanmasıyla ivme kazandı. İstanbul Belediye Başkanı Erdoğan, ilk iş olarak Nurettin Sözen’in kurduğu ‘‘belediye televizyonu’’nu YİMPAŞ’a kiraladı gereçleriyle birlikte... Refah Partisi’nin, şimdilerde ise AKP’nin sözcüsü olan Kanal7 böyle doğdu. YİMPAŞ’ın 1997 yılında Aytaç (et ürünleri), Sürtaş’ın (inşaat şirketi) yanı sıra Yozgat’taki Bayrak TV, RTV 36, Nehir FM sesli yayın organları vardı. Unutmadan ekleyeyim, YİMPAŞ’ın Azeri Limited Şirketi ise Orta Asya cumhuriyetlerinde Fethullahçılarla kıyasıya rekabete girince, o dönem Fethullah Gülen’le yakın ilgisi olan Recep Tayyip Erdoğan, YİMPAŞ’ı uyarmak zorunda kaldı. YİMPAŞ ve KOMBASSAN on yıl önce Necmettin Erbakan, Recai Kutan ve Recep Tayyip Erdoğan’ın koruması altında bugünlere geldi. KOMBASSAN, YİMPAŞ modelini örnek aldı... Refah Partisi’nin denetiminde Avrupa Milli Görüş’ün desteğinde camilerde toplanan paralardan yüzde 25’lik komisyonların kimlerin cebine girdiğini sağır sultan bile duydu. Anımsayın bakalım 1997 yılında Kanal7’nin Yönetim Kurulu Başkanı Recai Kutan değil miydi? Kanal7 YİMPAŞ’ın ve KOMBASSAN’ın yan kuruluşu olan şirketlerin reklamlarıyla beslenmedi mi? ??? O dönem Kanal7, 24 kilo altınla Esenboğa’da yakalanan YİMPAŞ’ın yönetim kurulu üyesi Kadir Şöhret’i ‘‘aslanlar gibi savunuyor’’, Abdurrahman Dilipak’ı, ‘‘Allah rızası’’ için konuk edip kamuoyuna şu mesajı veriyordu: ‘‘Almanya’daki Müslümanlar paralarını faize vermeyip bu yöntemi tercih ederler, tasarruflarını böyle değerlendirirler...’’ Abdurrahman Dilipak ‘‘dua’’ ile karışık ‘‘Yeşil Holding’’lere ‘‘mangırları bastırın’’ mesajı verir, daha sonra ‘‘Spak’’ adlı şirketinde YİMPAŞ’a ve KOMBASSAN’a fatura keserdi. Dilipak aynı zamanda YİMPAŞ’ın ve KOMBASSAN’ın danışmanıydı o yıllar. 1997, 98, 99’da bu olayı çok yazdım... Düğüm Kanal7’ydi. YİMPAŞ, sıkıştıkça ‘‘Kanal7’yle ilişkimiz yok’’ diyordu. Kanal7’yi elinde tutan Yeni Dünya AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Recai Kutan’dı. Elbet YİMPAŞ’ın kâğıt üzerinde bir anlaşması yoktu. RP Yozgat milletvekilleri, YİMPAŞ Holding Yönetim Kurulu üyeleri Abdullah Örnek ile İlyas Arslan (Son dönem AKP milletvekiliydi. Bir süre önce kalp krizinden yaşamını yitirdi.) Yeni Dünya İletişim AŞ’nin yönetim kurulu üyeleriydi. Yani oyun içinde oyun!.. Evet... Almanya’da toplanan 5 milyar Avro nerede, kimlerin cebinde? Dursun Uyar, Interpol tarafından aranıyor ama devlet protokolünde, Yozgat Valisi’nin, Emniyet Müdürü’nün, Belediye Başkanı’nın hemen yanı başında. Devletin Valisi, Savcısı, Polis Müdürü sanki AKP’nin memuru. AKP iktidarı Nakşiler, Fethullahçılarla el ele kol kola. Ah benim laik demokratik Cumhuriyet’im ah!.. Emniyetten soruşturma ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan dünkü haftalık basın toplantısında iki zanlının 3 günde toplam 7 kişiyi öldürmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Çalışkan, zanlıların işledikleri cinayetleri 8 il sınırı geçerek, 1944 kilometre yol kat ederek işledikleri bir türlü yakalanamadıkları yönündeki eleştirilerin anımsatılması üzerine kurum olarak araştırma başlattıklarını dile getirdi. Çalışkan, bir ihmalin söz konusu olup olmadığının incelenmesi için müfettişlerin görevlendirildiğini kaydetti. Bu arada İçişleri Bakanlığı’nın, konuyu araştırmak üzere birer mülkiye başmüfettişi, emniyet başmüfettişi ve jandarma müfettişi görevlendirdiği açıklandı. ANKARA Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi, çeşitli yargı kararlarına karşın yaklaşık 2.5 yıldır vekâletle yönetilen TÜBİTAK’ın, eski bilim kurulu üyeleri hakkında açtığı tazminat davasını, ‘‘kurumun yasalarına göre atanmış bir başkanı bulunmadığı ve dava ehliyeti olmadığı’’ gerekçesiyle reddetti. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre, TÜBİTAK bir süre önce 19911993 yılları arasında görev yapan ve Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, Doç. Dr. Güner Omay, Prof. Dr. Metin Lokmanhekim, Dr. Fikret Yücel, Prof. Dr. Ataç Soysal, Dr. Akın Çakmakçı, Prof. Dr. Gürbüz ? Yasalara aykırı olarak TÜBİTAK yönetimini değiştiren AKP hükümeti yargıdan bir ders daha aldı. AKP’nin atadığı yöneticilerin eski yönetime karşı açtığı davayı reddeden Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi, “kurumun yasalarına göre atanmış bir başkanı bulunmadığı ve dava ehliyeti olmadığı’’na karar verdi. Erdoğan hakkında, yargıya başvurdu. Kurum, adı geçen yönetim kurulu üyelerinin 2547 sayılı YÖK Yasası’nın 38. maddesi uyarınca, TÜBİTAK’ta görevlendirilen üniversite öğretim elemanlarına kurum bütçesinden fazla ödeme yapıldığı ve kurumun zarara uğratıldığı savıyla görevde bulundukları dönemlere ilişkin olmak üzere tazminat cezasına çarptırılmalarını istedi. Bu çerçevede, yönetim kurulu üyelerinden 11 bin YTL ’si anapara, 47 bin YTL’si de faiz olmak üzere 58 bin YTL tazminat istendi. ‘Yasal başkanı yok’ Davayı görüşen 17. Asliye Hukuk Mahkemesi, AKP iktidarının TÜBİTAK’ı ne hale soktuğunu gözler önüne serdi. Mahkeme ‘‘davacı kurumun, davanın açıldığı tarihte davacı kurumun kanunlarına göre atanmış bir başkanı bulunmadığından, davacı kurumun bu aşamada aktif dava ehliyeti olmayışı nedeniyle davacı vekilinin davasının reddine’’ karar verdi. Mahkemenin gerekçeli kararını yaz masının ardından TÜBİTAK yönetiminin kararı temyiz etmesi bekleniyor. Kararı değerlendiren eski TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Namık Kemal Pak, ‘‘Bizim yıllardır yürüttüğümüz mücadele çerçevesinde hukuk devleti ve meşruiyet kavramları çerçevesinde TÜBİTAK’a ısrarla yönelttiğimiz eleştiri, yüce yargı kararıyla da onaylanarak tescil edilmiştir’’ dedi. Yönetim ve Bilim Kurulu’nun üniversite öğretim elemanlarına yapılan ödemelerle ilgili kararının hukuka aykırı olmadığı nı da anlatan Pak, şunları kaydetti: ‘‘Yönetim Kurulu ve Bilim Kurulu, TÜBİTAK Yasası’nın 19’uncu maddesi hükmü gereğince alınması zorunlu olan kararları almıştır. Bu kararlar, başkanlığın, toplu iş sözleşmesi imzalandığında, kapsam dışı personel ile toplu iş sözleşmesi ile verilen haklardan faydalanmayan personele verilecek ücret ve diğer ödemelerin belirlenmesi amacıyla kurum başkanlığına yetki verilmesi hakkındadır. Yönetim ve bilim kurullarının böyle bir kararı almaması halinde, mevcut düzenlemelere göre görevini yerine getirmemesinden dolayı hukuka aykırı bir durumun ortaya çıkması söz konusu olacaktı.’’ D ANIŞTAY KARARI ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Yurtdışında eğitimde mülakata ret ANKARA (ANKA) Danıştay 8. Daire, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yurtdışına lisansüstü öğrenim için göndereceği öğrencilere ilişkin işlemlerin yürütmesini durdurdu. Daire, bakanlığın yasada olmamasına karşın mülakat şartı koyarak adayları belirlemesini objektiflikten uzak olarak değerlendirdi. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı’nın, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yurtdışına lisansüstü öğrenim için 1000 öğrenci gönderme projesinin yürütmesinin durdurulması ve iptali için açılan davada, Danıştay 8. Daire ara karar verdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın savunmasını da alan daire, YÖK’ün işlemlerin iptali ve yürütmesini durdurma kararını haklı buldu. Daire, MEB’in yurtdışına lisansüstü öğrenci gönderme projesine ilişkin yapılan işlemlerin yürütmesini durdurma kararı aldı. Dairenin kararında, Milli Eğitim Bakanlığı’nın projeye dayanak olarak gösterdiği Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’da belirtilmemesine karşın öğrencilerin belirlenmesinde mülakat şartını koymasını yürütmeyi durdurma kararının gerekçesi gösterdi. Bakanlığın, öğrencilerin başarı puanlarının belirlenmesinde mülakatın yüzde 25 oranında etki yapacak olmasına dikkat çekerek ‘‘Mülakatın objektiflikten uzak olması, sübjektif birtakım değerlendirme ve eleştirileri beraberinde getirmesi nedeniyle kamu yarar ve hizmet gereklerine aykırı olduğu açıktır’’ dedi. Daire, bu gerekçeyle öğrenci gönderme projesinin işlemlerini belirleyen kılavuzun mülakata dayalı maddelerini ve yapılan işlemleri durdurdu. Daire, YÖK’ün aynı dava kapsamında Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesini istediği 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Yasa’ya ilişkin talebini ise yanıtsız bıraktı. Dairenin, 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Yasa’ya ilişkin herhangi bir karar oluşturmayarak MEB’in yurtdışına öğrenci gönderme yetkisine sahip olduğunu gösterdi. Sezer’den ‘25 yaş’a onay ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, milletvekili seçilme yaşını 30’dan 25’e indiren yasayı onayladı. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Sezer, 5552 sayılı ‘‘Milletvekili Seçimi Yasasında Değişiklik Yapılması Hakkında Yasa’’yı onaylayarak, yayımlanmak üzere Başbakanlık’a gönderdi. Yasada yapılan değişiklikle, milletvekili seçilme yaşı 30’dan 25’e indirildi. NATO uçağı açıklaması ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ulaştırma Bakanlığı, NATO malzemesi taşıyan bir uçağın Azerbaycan uçuş izni vermediği için Sabiha Gökçen Havalimanı’nda bekletildiğini açıkladı. Bakanlık açıklamasında, Ukraynalı Antonov Design Burea Havayolları’nın, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne başvurarak; 24 Ekim 2006 tarihinde BurgazBişkek arasında 105 ton kamyon ve konteyner içerisinde yedek parçalar taşıma ve Türk hava sahasını kullanma isteminde bulunduğu ve izin verildiği belirtildi. Uçaktaki malzemelerin Afganistan’daki ISAF birliğine ait olduğu belirtildi. musakart@yahoo.com ‘Kadın kotası şiddeti önler’ EÜ Kadın Araştırmaları Merkezi Müdürü Toygar, siyasi partilere TBMM’deki kadın milletvekili sayısının artırılması çağrısı yaptı EMRE DÖKER İZMİR Ege Üniversitesi Kadın Araştırmaları Merkezi (EKAM) Müdürü Prof. Dr. Nurselen Toygar, TBMM’de kadın kotasının bir an önce uygulanması gerektiğini belirterek ‘‘Kadınların Meclis’te önemli oranda yer almasıyla, töre, namus cinayetleri ve şiddet oranlarında azalma yaşanacaktır’’ dedi. Milletvekili seçilme yaşını tek oturumda 25’e indiren TBMM’nin, Meclis’teki kadın kotasıyla da ilgili harekete geçmesi istendi. EKAM Müdürü Prof. Dr. Toygar, bugün TBMM’deki kadın milletvekillerinin oranının, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ilk meclisin, hatta Uganda’nın bile altında olduğunu belirterek ‘‘Milletvekili seçilme yaşını 25’e indiren yasayı nasıl bir anda geçirdilerse, biraz da kadınlara yönelik kararların verilmesi gerekiyor. Seçimler için geri sayımın başladığı şu günlerde kota konu sunun Meclis’ten ivedilikle geçirilmesini istiyoruz’’ diye konuştu. Bu yıl EKAM olarak 27 kadın kuruluşuyla birlikte Meclis’teki kota konusunu ana tema olarak belirlediklerini bildiren Toygar, ‘‘Ülkede yaşanan şiddet olaylarının ve namus cinayetlerinin kadının Meclis’te temsil edilmesiyle son bulacağını düşünüyoruz. Şu an Meclis’teki kadın vekillerimiz, sayıları az olduğu için seslerini duyuramıyorlar. Ama kadınların sayısı 100’lere çıktığı zaman onlar da orada güçlenecektir ve sorunların arkasında durup yasa koyucu olarak rol alacaklardır’’ dedi. Kadına yönelik şiddetin önlenmesinde AB uyum yasalarının yeterli olmadığını da belirten Toygar, ‘‘Avrupa Birliği’ne uygun yasalar çıkartılırken bizim toplumumuzun değer yargıları, eğitim düzeyleri, örf ve âdetleri göz ardı ediliyor. Bu kadar yasa çıktı, neden hâlâ her üç kadından biri şiddete uğruyor? Bunun sorgulanması gerekiyor’’ dedi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Eğitimİş Genel Başkanı Adıbelli, okullardaki şiddetin de çarpık sistemin sonucu olduğunu söyledi İP’den iptal başvurusu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İşçi Partisi (İP), emekli Orgeneral Edip Başer’in Terörle Mücadele Özel Temsilcisi olarak atanmasına ilişkin Başbakanlık işleminin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay’a başvurdu. İP Genel Sekreter Yardımcısı Avukat Mehmet Cengiz, Danıştay’a gelerek başvuru dilekçesini verdi. Özel temsilciliğe yüklenen işlevin, ‘kamu görevi’ olduğunu belirten Cengiz, bunun yasayla oluşturulması gerektiği görüşünü dile getirdi. ‘Öğrencilerle ilgilenilmiyor’ ZEYNEP ŞAHİN ANKARA Eğitimİş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, eğitimöğretim ortamındaki yetersizliklerin öğrencilerde şiddete yol açtığına dikkat çekti. Adıbelli, öğrencilerin sosyal ve sportif faaliyetlerle uğraşacak zemin bulamadıklarını, ailelerin ve öğretmenlerin yetersiz ilgisizliklerinin sorunu büyüttüğünü dile getirdi. Yeni eğitim yılının ilk zilinin çalmasıyla birlikte, derslerin yanı sıra bir türlü önlenemeyen okullardaki şiddet olayları da yeniden başladı. Eğitimİş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, okullardaki şiddet eğilimini Cumhuriyet’e değerlendirdi. ? Yüksel Adıbelli, ‘‘Önceden öğrenci gece bile izlenirdi, şimdi öğretmenler ders verip çıkıyor’’ derken rehberlik hizmetlerinin yetersizliğine ve öğrenci kulüplerinin kâğıt üzerinde kaldığına işaret etti. Adıbelli, ‘‘Ama şeriatçı kesim öğrencilerle tek tek ilgileniyor’’ vurgusunu da yaptı. Adıbelli, ‘‘80’den sonra insanlar değişti, bireysel düşünmeye başladı. Bu, yeni nesle de yansıdı. Örgütlü yapı yok. Önceden gençler, demokratik kitle örgütlerinde kendilerini anlatıp rahatlıyorlardı, ama artık böyle bir ortam bulunmuyor’’ vurgusunu yaptı. Taşradan kente göçlerin, ailelerin ve çocuklarının şehir yaşamına uyum sağlayamamasını beraberinde getirdiğine dikkat çeken, pek çok ailenin ekonomik sıkıntılarla boğuştuğunu belirten Adıbelli, eğitim sistemindeki kimi çarpıklıkların da sorunları körüklediğine değindi. ‘‘Sınıf geçme sistemi kesinlikle değişmeli. Öğrenci çalışsa da çalışmasa da nasıl olsa sene sonunda geçeceğini biliyor. Böyle olunca okulla ilgilenmesine, öğretmeni dinlemesine gerek kalmıyor’’ tespitini yapan Adıbelli, özellikle lise öğrencilerinin okula boş gidip geldiğini vurguladı. Medyada şiddeti barındıran yayınların ağırlık kazanmasının, gençleri kaba kuvvete özendirici bir başka etken olduğunu anlatan Adıbelli, ‘‘Okullarda ellerini kollarını sallayarak uyuşturucu maddeler satıyorlar. Öğretmenler de çaresiz... ‘Biz zaten parayı pulu unuttuk, öğrenciyle karşı karşıya gelmek istemiyoruz’ diyorlar. Özellikle lisedeki eğitimciler zor durumda’’ görüşünü dile getirdi. Adıbelli, suçun tek tarafta olmadığını, eğitimcilerin eksiklikleri bulunduğunu da vurgulayarak ‘‘Öğretmenler öğrenci lerle ilgilenmez oldu. Şeriatçı kesim ise öğrencilerle bir bir ilgileniyor. Tarikat, cemaat yurtlarına çekiyor, ilgi gösteriyor’’ dedi. Eğitimcilerin elini kolunu bağlayan bir diğer noktanın ise öğrencilerin kesicidelici aletler taşıması olduğuna işaret eden Adıbelli, şöyle konuştu: ‘‘Öğretmen canından korkuyor. Müdüre gidiyor, bir şey yapamıyor. 1315 yaşlarındaki öğrenciler bir araya gelip ‘Çete kurduk’ diyor. Amaç siyaset de değil, keşke siyaset olsa. Okullarda öğrencilere yönelik sosyal, sportif faaliyetler konusunda eksiklikler var. Rehberlik hizmetleri yeterli değil. Önceki yıllarda bu ders ayrı verilirdi. Şimdi sırf var olmuş olmak için var.” CUMHURİYET 05 K