Katalog

28 EKİM 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 11 The Guardian’ın yorumu Ilımlı açıklamalarıyla bilinen Dışişleri Bakanlığı, Barroso’nun son sözlerine sert tepki gösterdi: AB önce ödevlerini yapsın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’nun, Türkiye’deki reformların son derece ağır ilerlediği ve müzakerelerin durabileceğinden kaygı duyduğu yönündeki sözleri Ankara’nın sabrını taşırdı. Bugüne kadar ılımlı açıklamalarıyla dikkat çeken Dışişleri Bakanlığı, Barroso’nun son sözlerine sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, AB’nin, Türkiye ile müzakerelerde çok ciddi sorumlulukları bulunduğuna işaret ederek ‘‘Bu sorumlulukları hiç hatırlamadan Türkiye’ye aynı çağrıları sürekli tekrar etmek, gerçekten pek insafla ve adaletle bağdaşır bir durum değildir’’ dedi. Tan, haftalık basını bilgilendirme toplantısında, Barroso’nun, bu Irak’ın kaderi Kerkük’e bağlı Dış Haberler Servisi Irak’ın Kerkük kentinin saatli bir bombaya benzediği, Kerkük sorununun ülkenin geleceğini belirleyebileceği belirtildi. Kerkük sorununu uzun bir haberde değerlendiren İngiliz The Guardian gazetesi, ‘‘Şiddet artarken Irak’ın geleceğinin anahtarı Kerkük’ün elinde olabilir’’ başlığını kullandı. Irak’ın çeşitli bölgelerinden 35 Sünni aşiret reisinin geçen hafta Kerkük bölgesinde yaptıkları toplantıda devrik devlet başkanı Saddam Hüseyin’e bağlılıklarını belirtip Irak’ın parçalanmasını engellemeye ant içtiklerini kaydeden gazete, aşiret reislerinden birinin ‘‘Kerkük hiçbir zaman Kürdistan’ın bir parçası olmamalı. Kerkük Iraklı bir kenttir ve Irak’ın parçalanmasını önlemek için her türlü yola başvuracağız’’ sözlerini aktardı. Gazete, gözlemcilere dayanarak ‘‘Irak’ın ikinci büyük petrol alanı üzerindeki kentten geçen etnik faylar onu, Kürtler ile Arapları birbirine düşürebilecek, İran ve Türkiye gibi komşuların karışmasına da neden olabilecek bir saatli bomba haline getiriyor’’ yorumunu yaptı. ? AB’nin, Türkiye ile müzakerelerde çok ciddi sorumlulukları bulunduğunu vurgulayan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tan ‘‘Bu sorumlulukları hiç hatırlamadan Türkiye’ye aynı çağrıları sürekli tekrar etmek, gerçekten pek insafla ve adaletle bağdaşır bir durum değildir’’ dedi. görüşlerine katılmalarının olanaklı olmadığını söyledi. AB ile müzakerelerdeki teknik süreç itibarıyla son derece sistemli ve çok çabuk bir gelişmenin söz konusu olduğunu kaydeden Tan, 35 başlıkta taramanın tamamlandığını, bir başlıkta müzakerelerin açıldığını ve kapandığını, 9. Reform Paketi için Meclis’in erken toplantıya çağrıldığını anımsattı. Türk tarafının çalışmaları bakımından kararlılıklarında en ufak zayıflama olmadığını söyleyen Tan, ‘‘Ancak bu işe şayet daha da sürat kazandırmak ve birtakım meselelerin süratle aşılması sağlanmak isteniyorsa, o takdirde AB de sorumluluklarını yerine getirmelidir’’ dedi. nem Başkanlığı’nın girişimlerinde eksik gördüğü konular doğrultusunda, bu konuda herhangi bir ilerleme sağlanıp sağlanmadığının sorulması üzerine de, ‘‘Biz beklentilerimizi uygun şekillerde ortaya koyduk. Şu sırada bu işin yönetimi Dönem Başkanı Finlandiya’nın gayretlerine ve çalışmalarına bağlıdır. Biz bu çalışmalara yapıcı bir yaklaşımla katkıda bulunmaya hazır olduğumuzu da bizzat Finlandiya Dönem Başkanlığı ve diğer ilgililere belirttik’’ diye konuştu. Tan şunları söyledi: ‘‘Biz temaslarımızı aynı anlayışla yürütüyoruz, yapıcı bir yaklaşım AB hiçbir çaba göstermedi Tan, AB’nin bu çerçevede çok ciddi sorumlulukları bulunduğunu belirterek bu sorumluluklar konusunda AB’nin herhangi bir adım atmakta bugüne kadar hiçbir çaba göstermediğini dile getirdi ve KKTC üzerindeki izolasyonların kaldırılmasının, AB’nin kendi kendine üzerine aldığı bir sorumluluk olduğuna dikkati çekti. Tan, Türkiye’nin, Finlandiya Dö sergiliyoruz. Ancak bizzat AB Dönem Başkanı Finlandiya’nın dışişleri bakanının, en son Lüksemburg’daki Troyka toplantısında belirttiği gibi, tango iki kişiyle yapılır. Dışişleri Bakanı’nın ifadesi gayet açık bir şekilde, bir meselenin çözümü için iki tarafın sorumluluklarını müdrik olmaları ve bu sorumluluklarını yerine getirme hususunda adım atma iradesini sergilemeleri gerçeğini ortaya koymaktadır.’’ İç savaş korkusu The Guardian, Batılı bir diplomatın ‘‘Irak’ta bugün Kerkük’te olup bitenlerden daha hassas çok az konu var. Tüm gözler onun üstünde ve uzlaşmayla sağlanacak bir anlaşmaya veya yıkıcı bir anlaşmazlığa yol açabilecek tüm unsurlar orada. Kerkük bunun üstesinden gelebilirse Irak için umut var demek’’ değerlendirmesine dikkat çekti. Son dönemde Kerkük’te meydana gelen saldırılara da işaret eden gazete, kentin çok bakımsız, eski kalesinin de bir yıkıntı olduğunu belirtti. Saddam rejiminin yıkılmasından sonra binlerce Kürt’ün kente döndüğünü ve topraklarının iadesini istediğini kaydeden gazeteye konuşan İl Konseyi üyesi Türkmen Ali Mehdi ise, ‘‘Halk, Kürt partilerinin yönetimini kabul etmez. Her an iç savaş patlayabilir’’ diye konuştu. Tarikat iddiaları Tan, Mainz Başkonsolosluğu’ndaki son olaylar çerçevesinde ortaya atılan iddiaların, Mainz Başkonsolosluğu nezdinde bilgi istenmesi suretiyle soruşturulmakta olduğunu, bu konuyla ilgili herhangi bir teftiş raporu veya müfettiş incelemesinin olmadığını belirtti. İLERLEME RAPORU Rum basını rapordan memnun REŞAT AKAR LEFKOŞA Rum basını, Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı yeni Türkiye raporunda, Kıbrıs Rum kesimi açısından 6 olumlu, 4 de olumsuz maddenin bulunduğunu öne sürdü. Fileleftheros gazetesi, Brüksel’de görev yapan AB Sağlık Komiseri, Kıbrıslı Rum Markos Kiprianu ile ekibinin uğraşları sonucunda taslak raporun değişikliğe uğradığını ve sonuçta Rum lideri Tasos Papadopulos’u tatmin edecek bir düzeye ulaş AB’DEN 2 YIL SONRA KKTC YARDIMI ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL AB, KKTC’nin izolasyonunun kaldırılmasına yönelik olarak 26 Nisan 2004’te söz verdiği 259 milyon Avro’luk mali yardım paketinin 38.1 milyonluk ilk bölümünü dün serbest bıraktı. AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamada mali yardım paketinin geri kalan bölümünün yıl sonuna kadar onaylanacağı belirtildi. 38.1 milyon Avro’luk mali yardımın Kuzey Kıbrıs’ta atık su programı, Lefke’deki maden bölgesinin iyileştirilmesi, enerji sektörünün yenilenmesi, kırsal altyapı çalışmaları, özel sektörün geliştirilmesi ve AB siyasi ve yasal düzenlemelerine yönelik bilgilendirme gibi projelerde kullanılması hedefleniyor. tığını yazdı. Ancak Brüksel’deki AB kaynakları İlerleme Raporu’nun Bölgesel Konular bölümünde Kıbrıs meselesine yönelik değerlendirmelerde büyük bir değişiklik olmadığını söylediler. Fileleftheros, Rumlar açısından olumlu görülen 6 maddeyi şöyle sıralıyor: 1 Ankara’nın, Ortaklık İlişkileri metni temelinde Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı üstlenmiş olduğu yükümlülükleri yerine getirmeyi reddetmesi. 2 Türkiye’nin, Kıbrıs Cumhuriyeti’yle ilişkilerini normalleştirmeyi ileri götürmemesi. 3 Buna paralel olarak ‘tanımanın’ Türkiye’nin üyelik sürecinin esas unsurlarından biri olduğu. (AB kaynakları bu konuda, İlerleme Raporu’nda, AB’nin 21 Eylül 2005 tarihli karşı Kıbrıs deklarasyonuna atıfta bulunulduğunu kaydettiler.) 4 Türkiye’nin, Kıbrıs’ın uluslararası örgütlere katılımını bloke etmek suretiyle veto kullanması. 5 Kıbrıs’ta teknik komiteler prosedürü. Prosedürün, Türkiye tarafından desteklendiğine işaret edilmekle birlikte inisiyatifin BM Genel Sekreteri Kofi Annan’la Paris’te gerçekleştirdiği görüşmede Papadopulos’a ait olduğu kaydediliyor. 6 Kıbrıs Rum tarafının elindeki en güçlü AB metni olan 21 Eylül tarihli karşı deklarasyon. Mevcut metin, karşı deklarasyonun Türkiye’nin taahhütlerini yerine getirmekte yetersiz kalması halinde müzakere prosedürünün tamamının etkilenmesinin muhtemel olduğu şeklindeki en özlü maddesine atıfta bulunuyor. Raporda Türkiye’yi tatmin amacıyla Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından sunulan 10 maddelik ‘Eylem Planı’ndan söz ediliyor ve Kıbrıslı Türklerin izolasyonuna ile doğrudan ticarete atıfta bulunuluyor. ush’un sınırın 1200 kilometrelik bölümüne duvar yapılmasına olanak tanıyan yasaya imza koymasına tepki geldi. (REUTERS) B Ankara’nın yeni Kerkük formülü M Önce uzlaşı sonra referandum BAHADIR SELİM DİLEK eksika, Berlin Duvarı’na benzetti Meksika’da 1 Aralık’ta devlet başkanlığına gelecek olan Felipe Calderon, kararı ‘‘büyük hata’’ olarak niteledi. Kanada’nın başkenti Ottawa’da bulunan Calderon, ‘‘İnsanlık, Berlin Duvarı’nı inşa ederek bir hata yaptı. Şimdi ABD de ülkelerimiz arasına bir duvar dikerek büyük bir hata yapıyor’’ diye konuştu. olduğunu savundu. Meksika Dışişleri Bakanı Luis Ernesto Derbez, duvarı ‘‘hakaret’’ olarak niteledi. ABD’nin Meksika sınırı üzerinden her yıl 500 bin Meksikalı ve Latin Amerikalının ABD’ye kaçak girdiği ve ABD’de kaçak yaşayanların sayısının 11 milyon civarında olduğu belirtiliyor. Yapılan son kamuoyu yoklamaları, ABD’lilerin yüzde 53’ünün güvenlik duvarına karşı olduğunu, yüzde 45’ininse desteklediğini ortaya koydu. Uluslararası Af Örgütü, ABD’nin göçü suç haline getirdiğini ve insan hakları alanında geri adım attığını belirterek bu ülkeyi kınadı. Dış Haberler Servisi Meksika, ABD’nin önceki gün sınıra duvar yapılmasını onaylamasını tepkiyle karşıladı. ABD Başkanı George Bush, Meksika ile ilişkilerinde krize neden olan sınır duvarının inşasını başlatacak yasayı önceki akşam imzalamıştı. Bush, Beyaz Saray’daki imza töreninde, sınırın 3’te 1’lik bölümüne yapılacak 1200 kilometrelik duvarın yapımına olanak sağlayan yasa sayesinde sınırın daha güvenli hale geleceğini savunmuş ve ‘‘ABD ne yazık ki on yıllardır sınırını tam anlamıyla denetleyemiyor ve bu yüzden yasadışı göç artıyor’’ demişti. Dışişleri Bakanı: Hakaret Devlet Başkanı Vicente Fox’un sözcüsü Ruben Aguilar da ‘‘Tek çözüm, yasal göçe izin veren, insan haklarına saygılı bir göç reform sistemidir’’ dedi. Aguilar, seçim öncesi alınan kararın siyasi Mezarlığı mesken tuttular Dış Haberler Servisi Filipinler’in başkenti Manila’da yüzlerce insan yıllardır Kuzey Mezarlığı’nda yaşıyor. Dev mezarlık, 12 milyonluk Manila’nın yoksullarının barınağı oldu. Evlerinden atılan ya da daha iyi bir yaşam için Manila’ya göç edenlerin sığındığı mezarlıkta olağandışı görüntüler yaşanıyor. Kabristanın yanı başına yaptıkları gecekondularına yeni mezarlar yapılacağı gerekçesiyle el konan Bernardino, çareyi kayınvalidesinin mezarını eve çevirmekte bulmuş. Bernardino, eşi, iki oğlu ve gelinleriyle birlikte bu mezarevde yaşıyor. Elektrik direklerinden kaçak hat çekmeyi başaranların barakalarında ya da mezarevlerinde televizyon bile var. 59 yaşındaki Bernardino, ‘‘Daha bir hayaletle karşılaşan olmadı. Hayaletler filmlerde olur. Ölüler yerine canlılardan korkmak daha yerinde’’ diyor. Mezarlıkta yaşayanların çoğu, mezarları temizleyerek geçimlerini sağlıyor. Sağlık yetkililerinin uyarıları işe yaramıyor. (REUTERS) ANKARA Ankara, 2007 yılı içinde yapılacak nüfus sayımı ve referandumun ardından Kerkük’ün Kürt bölgesine bağlanmaması için çıkış yolu arıyor. Ankara, ‘‘Önce gruplar arası uzlaşı, sonra referandum’’ formülünü geliştirdi. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, ABD işgalinin ardından Kürt grupların yoğun göç politikasıyla Kerkük’ün nüfus yapısını kendi lehine değiştirmelerinden rahatsız olan Ankara, Kerkük’te yapılacak nüfus sayımında Kürtlerin çoğunlukta çıkmasına kesin gözüyle bakıyor. Kürt grupların çabalarıyla Kerkük’te referandum konusunun Irak Anayasası’na girmesinden sonra Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin hükümet programına Kerkük’te yapılması öngörülen nüfus sayımı ve referandum takvimini alması, Ankara’daki rahatsızlığı artırdı. Bu noktadan sonra, Kerkük’ün Kürt bölgesine bağlanmaması yönünde formüller üzerinde çalışılmaya başlandı. Ankara’nın yeni yaklaşımına göre, Kerkük’teki Türkmenler, Araplar ve Kürtler kentin geleceğine ilişkin olarak bir uzlaşı arayacaklar. Bir uzlaşıya varılması durumunda, referandum takvimi işlemeye başlayacak. Nüfus sayımı ve ardından Kerkük’ün bölgesel Kürt yönetimine bağlanıp bağlanmayacağını belirleyecek referandum yerine, gruplar arasında varılacak uzlaşmadan çıkacak sonuç referanduma sunulacak. Kürtlerin politikası Ankara’nın bu yeni yaklaşımının kabul görmesi durumunda, Kerkük’te yaşayan Türkmenlerin ve Arapların siyasi açıdan eli güçlenmiş olacak. Irak Anayasası, Kerkük’ün tek başına federal bir bölge olmasına da olanak tanıyor. Ancak, bu konuda geçen haziran ayında Kerkük İl Meclisi’ndeki Türkmenlerin ve Arapların yaptığı başvurudan sonuç alınamamıştı. Kürt grupların, Nisan 2003 tarihinden bu yana Kerkük’e en az 300 bin kişiyi göçmen olarak getirdikleri ve yapılan bütün seçimlerde de bu kişilerin oy vermesini sağladıkları biliniyor. Geçici İdari Yasa’nın 58. maddesini gerekçe gösteren Kürtler, ‘‘normalleştirme’’ adı altında, Saddam Hüseyin döneminde sürgün edildiğini ileri sürdükleri aileleri Kerkük’e yerleştirmeye devam ediyor. İSTANBUL CUMOK 29 Ekim 2006 Pazar günü Saat: 20.00’de ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ İSTANBUL CUMOK 28 Ekim 2006 Cumartesi günü (bugün) Saat: 12.00’de ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ İstanbul Şubelerinin düzenlediği FİNİKE İCRA MÜDÜRLÜĞÜ GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI SAYI : 2004/551 E. Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: 1 Antalya ili, Finike ilçesi Yeni Mah., 45 ada, 4 parselde kayıtlı taşınmaz tapu kaydında 1010 m2 miktarlı arsalı kargir bina olarak kayıtlıdır. Taşınmazın 90/1010 hissesi borçluya aittir. Taşınmaz Finike ilçesi Kumluca istikametindeki cadde üzerinde bulunmakta olup, taşınmaz üzerine 22.50x21.50 ebadında zemin katı iş yeri olarak inşa edilmiş çekme katlı dükkan ve yazıhane olarak kullanılmaktadır. Bu binanın üstünde çift daireli 4 katlı üstü kiremit örtülü konutlar bulunmaktadır. Bu konutların her biri 140 m2 dairelerden oluşmakta olup 8 daire bulunmaktadır. Bu dairelerden 2. kattaki GüneyKuzey ve Doğu cepheli 11 nolu bağımsız bölümlü daire borçluya aittir. Konut 3 oda bir salon, tabanlar ahşap parke kaplı, ıslak zeminler kalebodur kaplı olup konum olarak yer yerleşim alanı içinde bulunmakta olup, gün ısı ve pencerelerde panjur mevcuttur. Yerin geri alan kısmı hissedarlar tarafından otopark olarak kullanılmaktadır. Bina bakımlı ve halen içerisinde oturulmaktadır. Bilirkişilerce taşınmazın bugünkü kıymetinin muhammen bedeli 135. 000,00 TL’dir. (Yüz Otuz Beş bin Yeni Türk Lirası) Satış Şartları: 1 Satış 11.12.2006 Pazartesi günü saat: 11.00 11.15 arası Finike Hükümet Binası 2. kat İcra Müdürlüğü önünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmaz ise en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 21.12.2006 Perşembe günü aynı yer ve saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadarki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazlası olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubunu vermeleri lazımdır, satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, damga versisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. % KDV alıcıya aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin(*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun 133. maddesi gereğince ihale fesih edilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir, 6 İİK.127. maddesi gereğince, işbu satış ilanının, tapuda adresi bulunmayan ve tebligat yapılamayan ilgililere ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. 7 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2004/551 E. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İc. İf. K. 126) (*) İlgililer tabirine itifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 52179) İstanbul Şubelerinin Zeytinburnu ilçesinde düzenlediği “CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜ VE FENER ALAYI”NA destek veriyor ve katılıyoruz SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ Yer: Zeytinburnu Adliye Meydanıİstanbul İletişimBilgi: 0 532 282 36 88 0 533 438 50 22 www.cumok.org “CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜ”ne destek veriyor ve katılıyoruz Cumhuriyetin yanında olmak görevdir. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ Yer: Galatasaray Kavşağı İstiklal Caddesi İstanbul İletişimBilgi: 0 532 282 36 88 0 533 438 50 22 www.cumok.org CUMHURİYET 11 K