Katalog

30 OCAK 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER AÇIKÖĞRETİM LİSESİ 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN AYDINLANMA EMRE KONGAR İmam hatipler için ‘kılavuz’ adımı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İmam hatip lisesi (İHL) son sınıf öğrencileri ya da mezunlarının açıköğretim lisesinde bir dönem öğrenim gördükten sonra ÖSS’de istediği alandan sınava girmesini öngören düzenleme kayıt kılavuzuna da yansıtıldı. Danıştay’da davası süren düzenleme çerçevesinde hazırlanan Açıköğretim Lisesi Kayıt Klavuzu’nda imam hatip öğrencilerine aynı hak tanındı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yönetmelikte yapılan değişiklikle İHL öğrencilerinin bir dönem açıköğretim lisesinde eğitim aldıktan sonra ÖSS’de istediği alandan tercih yapabilmesinin yolu açılmıştı. Konunun basına yansıması üzerine düzenleme Danıştay’a gitti. Halen Danıştay’dan gelecek sonuç beklenirken, yeni yayımlanan kayıt kılavuzunda yer alan koşullar, İHL öğrencilerinin açıköğretim lisesinde okumasına olanak tanıyor. Açıköğretim lisesi ve mesleki açıköğretim programlarında 20052006 eğitim öğretim yılı kayıt iş ve işlemlerinin 23 Ocak3 Şubat arasında tamamlanması gerektiğine dikkat çekiliyor. Kılavuzun ‘‘Açıköğretim lisesine kimler başvurabilir?’’ sorusunun yanıt bölümünde, ‘‘Bakanlığımıza bağlı veya diğer bakanlıklara bağlı ortaöğretim düzeyindeki okullardan ayrılanlar ile mezun olanlar’’ ibaresi yer aldı. Türkiye’de Dinde Reform Anakronizmi Türkiye’de sürekli olarak tekrarlanan yanlış bir söylem vardır: ‘‘Hıristiyanlıkta yaşanan reform Müslümanlıkta gerçekleştirilmedi’’ denir. Ama bu yanlış söylemin sahipleri, Luther ve Calvin gibi din bilginlerinin ve VIII. Henry gibi yöneticilerin başını çektikleri ‘‘Reform’’ hareketinin temelinde, siyasetin ve kamusal alanın Katolik Kilisesi’nden özgürleşmesinin yattığını unuturlar. Unutulan bir başka gerçek de Luther’in arkasında Papa ile savaşım içinde bulunan Alman Prenslerinin desteğinin yattığıdır. Özet olarak, Hıristiyanlıkta yaşanan Reform, ibadet biçimleri ve dua dili gibi şekil koşullarını çok çok aşan bir biçimde, Katolik Kilisesi’nin toplum ve özellikle de siyaset üzerindeki mutlak egemenliğinin sona ermesini belirler. Müslüman Dünyası’nda bu anlamda ‘‘dinden kaynaklanan’’ ve ‘‘iktidara el koyan’’ bir Reform hareketinin olmadığı doğrudur; din ile siyasetin iç içe geçtiği dönemlerdeki ‘‘kavgalar’’ İslamda, bireyi özgürleştiren bir Reform hareketine değil, Şiilik gibi yine katı kurallara sahip mezheplerin doğmasına yol açmıştır. ??? Müslüman Dünyası’ndaki ‘‘Dinde Reform’’, aslında AleviBektaşi inancı çerçevesinde gerçekleşmiş, fakat bu Reform hareketi de çok yavaş ve tedrici olduğundan, ayrıca da yeterince olgunlaştıktan sonra, bir Sünni veya Şii iktidarı devirerek, egemen bir siyasal güç olarak tarih sahnesine çıkamadığından, Hıristiyanlıktaki Reform hareketinin karşılığı olarak algılanmamıştır. İslam Dünyası’ndaki gerçek Reform, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla yaşanmıştır: Egemenlik kaynağını dinden ya da Allah’tan değil, ulustan ya da halktan alan bir yönetimin iktidara geçmesi, Müslümanlık için, Hıristiyanların Reform hareketini de kapsayan ve onu aşarak, Aydınlanmayı da içeren bir dönüşümün gerçekleştirilmesidir. Luther ve Calvin gibi din adamlarının, dinden hareketle başlattıkları ‘‘Dinde Reform’’ hareketini, Mustafa Kemal Atatürk, siyasetten hareketle gerçekleştirmiş, Cumhuriyet’in ilanına ek olarak Hilafetin kaldırılması, öğretimin laik temellerde birleştirilmesi ve bütünleştirilmesi, Medeni Kanun’un yürürlüğe girmesi gibi ek devrimlerle bu hareketi ‘‘Aydınlanma Devrimi’’ ile de pekiştirmiştir. Cumhuriyet’in ilanı ve onu izleyen devrimlerle, Müslüman bir toplumda ilk kez, siyaset ve kamu alanı, din egemenliğinin dışına çıkarılmıştır; Batı’nın da Reform ile başlattığı, Aydınlanma ile tamamladığı süreç de zaten budur. ??? Osmanlı İmparatorluğu ‘‘Endüstrileşme sürecini’’ kaçırdığı için, Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasal, toplumsal ve ekonomik dönüşüm serüveni, Batı Dünyası’ndakinden farklı bir sıra izlemiştir: Batı’da önce Dinde Reform, sonra Aydınlanma, sonra Endüstrileşme başlamış, onu da sırasıyla, Kentleşme, Çağdaş Sınıflaşma ve Demokratikleşme takip etmiştir. Bu değişim, Batı’da ‘‘aşağıdan yukarı’’ işlemiştir. Atatürk ve İnönü bu değişimi, Batı ile aramızda oluşan açığı kapatmak için ‘‘yukardan aşağı’’ işletmiştir. Önce Cumhuriyet ilan edilmiş, Dinde Reformla birlikte Aydınlanma ve Endüstrileşme aynı anda başlatılmış, Kentleşme, Çağdaş Sınıflaşma, Demokratikleşme neredeyse eşzamanlı olarak yine ‘‘yukardan aşağı’’ yönlendirmelerle, hemen onları izlemiştir. 2006 Türkiyesi’nde ‘‘Dinde Reform’’ tartışmalarının yeniden gündeme gelmesi, İlhan Selçuk’un 27 Ocak tarihli Pencere’sinde işaret ettiği gibi, Türkiye’nin toplumsal ve siyasal tarihinin geri çevrilmesi anlamını taşımaktadır. Bunun baş sorumluları, toplumun laik ve demokratik yapısını, din ekseninde yeniden, geriye dönük olarak biçimlendirmek isteyenlerdir. 21’inci yüzyılın Küreselleşen Dünyası’nda bu ‘‘anakronik’’ siyaset ne yazık ki bugün iktidardadır. [email protected]; www.kongar.org “DAR KAPI” KKTC’den alınan örneklerde H5N1’e rastlandı, Rum kesiminin sınırı kapatması gündemde Kuş gribi virüsü adada BRÜKSEL (AA) Avrupa Birliği, KKTC’de kanatlı hayvanlarda kuş gribine yol açan H5N1 virüsüne rastlandığını açıkladı. Avrupa Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, İngiltere’deki bir laboratuvara KKTC’den gönderilen kanatlı hayvan örneklerinde H5N1 virüsünün tespit edildiği bildirildi. Açıklamada, laboratuvarın bulgularla ilgili AB Komisyonu’nu ve Türk yetkilileri bilgilendirdiği kaydedildi. Bu gelişmenin ardından, Rum kesiminin KKTC sınırını kapatma olasılığı gündeme geldi. Komisyon, durumu araştırmak üzere Avrupa Birliği’nin iki uzmanının bölgeye gönderileceğini bildirdi. Avrupa Birliği’nin bu konuyla il MÜCADELE SÜRÜYOR Kuş gribinin seyrinin azaldığına dikkat çeken Tarım Bakanı Mehdi Eker, ‘‘Şu safha itibarıyla bütünüyle ortadan kalktı diyemeyiz. Kuş gribine karşı mücadelemizi bütün gücümüzle sürdürüyoruz. Şu anda 50 civarındaki mihrakta mücadele ediyoruz. Yeni mihrak pek katılmıyor’’ diye konuştu. Son anda gelen yaşam ? İZMİR (AA) Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Yalıkavak beldesinde sevgilisini silahla vurduktan sonra intihar eden Kadir Aslan’ın kalbinin nakledildiği Tamer Kaba’nın (24) nakilden bir gün önce kalp fonksiyonlarının durduğu bildirildi. Kaba’nın doktorları, hastanın 10 günden bu yana kalp yetmezliği şikâyeti nedeniyle tedavi altında tutulduğunu belirttiler. Kaba’ya, önceki akşam Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Mustafa Özbaran ve ekibince kalp naklinin yapıldığını kaydeden doktorlar, Kaba’nın yoğun bakımda gözetim altında tutulduğunu, sağlık durumunun iyi olduğunu söylediler. Öte yandan, Kadir Aslan’ın karaciğerinin de Metin Aydoğan’a nakledildiği öğrenildi. Daha söyleyecek türküleri, anlatacak öyküleri, okuyacak şiirleri vardı… Fatma ve merhum Abdullah Özay’ın oğlu, Bahri Tekin’in yeğeni, TahirZeliha Özay, MehmetMüzeyyen Özay, Atikemerhum Halil Kocacan, ElifSüleyman Fidan, AzimNuray Özay, MahirNigar Özay, Zeynep Özay, EmineOsman Yaşar ve KamileYakup Canatan’ın ağabeyleri, ZihniAyfer Tekin’in kuzeni, HarunBahar Özay’ın amcası UlviyeHüseyin Fındık’ın damatları, SabahatMehmet Kendircioğlu, YücelDuygu Fındık ve Füsun Topbaş’ın enişteleri, Kor ve merhum Dağ Özay’ın değerli babaları, Melahat Özay’ın sevgili eşi, 68 Kuşağı’nın “Yüksek Öğretmenli”lerinden Emekli İngilizce Öğretmeni Doğa ve Sokak Hayvanlarını Yaşatma Derneği (DOSHAYAD) Başkanı Süsen Erkuş, ‘‘Yaklaşık 1 milyon kanatlı hayvan diri diri gömüldü’’ dedi. (EMEL KILIÇ) (Fotoğraf: AFP) UZMAN GİDECEK gili olarak KKTC’ye her türlü yardımda bulunmaya hazır olduğu vurgulanırken KKTC’den canlı kanatlı hayvan veya hayvan ürünlerinin Yeşil Hat veya Avrupa Birliği’ne geçişine izin verilmeyeceği belirtildi. KKTC’nin Mağusa bölgesindeki İncirli köyünde ölen bir tavukla hindiden alınan örnekler tahlil için İngiltere ve Türkiye’ye gönderilmişti. Tahlil sonuçları alınmadan önce önlem olarak bölgedeki kümes hayvanları itlaf edilmişti. Rum yöntemi, daha önce KKTC’de kuş gribine rastlanması durumunda, sınırın kapatılabileceğini açıklamıştı. Karşılıklı olarak sınırdan geçen binlerce kişinin ve Rum kesiminde çalışan yaklaşık 5 bin kişinin, bu uygulamadan olumsuz etkileneceğine dikkat çekiliyor. EKER: İHRACAT YAPILABİLECEK DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’ye 2000 yılında getirdiği yasağı kaldırdığını belirterek artık belirli tesislerinden AB ülkelerine beyaz et ve süt ürünleri ihracatının yapılabileceğini açıkladı. Eker, 2000 yılında AB tarafından yapılan denetimler sonucu, Türkiye’den AB ülkelerine beyaz et ve süt ürünlerinin ihracatı konusunda olumsuz rapor verildiğini anımsatarak şunları söyledi: “Komite 24 Ocak’ta Türkiye ile ilgili bu olumsuz kararı kaldırdı. Dedi ki, ‘Bundan sonra artık Türkiye’nin belirli tesislerinden AB ülkelerine beyaz et ve süt ürünleri ihracatı yapılabilecek.’’ Ankara Ekspresi 17 saatte ulaştı ? İstanbul Haber Servisi Ankaraİstanbul seferini yaparken arızalanan Ankara Ekspresi, 17 saatlik yolculuk sonunda Haydarpaşa İstasyonu’na ulaşabildi. Alınan bilgiye göre, dün akşam saat 22.30’da Ankara Garı’ndan hareket eden tren, Beylikova mevkiinde lokomotifin donması üzerine arızalandı. Isıtma sistemleri de çalışmayan trendeki 98 yolcu, kondüktörlerce trenin en sıcak yeri olan restoran vagonuna toplandı. Tren, Ankara’dan getirilen lokomotifle yaklaşık 6 saat sonra hareket edebildi. Trende, yolcular ısıtma sisteminin çalışmamasından kaynaklanan soğuk nedeniyle zor anlar yaşadılar. Yetkin’den Erdoğan’a yanıt: Zorunlu hizmet kuraları ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık personeline devlet hizmeti yükümlülüğü kapsamında üçüncü dönem kuraları çekilecek. Sağlık Bakanlığı internet sitesinden ilan edilen 951 doktor ve uzman doktor için yapılacak kura çekimi, 17 Şubat Cuma günü gerçekleştirilecek. Sağlık Bakanlığı’nın konuya ilişkin ilanı, dünkü Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, uzman doktor unvanını kazanan ve ‘‘http://personel.saglik.gov.tr’’ sitesinde ismi ilan edilen 495 pratisyen ve belgeleri tescil edilen 456 uzman doktor, kuraya katılacak. Krizdeki sektör kötü etkilenir Haber Merkezi Kuş gribi tehlikesi nedeniyle kanatlı hayvanların itlaf edilmesi, İstanbul’da hayvan hakları savunucularınca protesto edildi. Ankara’da Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın entegre tesislerde bazı kusurlar bulunduğu yönündeki sözlerinin zaten krizde olan beyaz et sektörünü olumsuz etkileyeceğini vurgularken; İzmir’de de Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu Sözcüsü Abdullah Aysu, hükümetten tavuk üreticilerine eşit davranılmasını istedi. Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, dün Ankara’da düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘‘Entegre tesislerin de bir kısmının kusurları söz konusu. Kanatlı hayvanlar yemlik olarak kullanılmanın yanı sıra belirli bölgelerde satılıyor. Böyle bir yanlışın içine girilmiş’’ şeklindeki ifadesinin, zaten krizde olan beyaz et sektörünü olumsuz etkileyeceğini vurguladı. TALİP ÖZAY’ı kaybettik. Acımız Büyüktür. Cenazesi, 31 Ocak 2006 Salı günü Erenköy Galip Paşa Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından kaldırılacaktır. Günlük yaşama hukuksal bakış ? İstanbul Haber Servisi Yeni Hukuk Dergisi, son sayısında hukukla ilgili güncel olayları herkesin anlayacağı bir dille işleyerek kredi kartları faizlerindeki büyük manipülasyonu gözler önüne seriyor. Dergi, Kurtlar Vadisi TV dizisini ise “Türkiye Hukuksuzluk Tarihine Armağan Olsun!” diyerek bugüne kadar kimsenin ele almadığı bir boyutla irdeliyor. Şubat ayının ortasına kadar gazete satış bayilerinde yer alacak olan dergideki bazı konular şunlar: ‘‘Mortgage uyanıklarına ilk hapis, gençlere cinsel özgürlük davası, devlet sırrı temizliği, yargıda yemin tartışması, bir Alevi çocuğunun din dersinde yaşadıkları, gardiyan adaylarına çok özel kıyafet, nüfus memuru mağdurları, Amerika’da nasıl avukat olunur?’’ AİLESİ CUMHURİYET 03 K