Katalog

15 OCAK 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER AB’den ortak operasyon ? VİYANA (AA) AB dönem başkanı Avusturya’nın ev sahipliğinde Viyana’da düzenlenen AB Adalet ve İçişleri Bakanları Toplantısı sona erdi. Avusturya İçişleri Bakanı Lisee Prokop, toplantının dünkü son oturumunda EUROPOL adlı Avrupa polis teşkilatının görev ve yetkileri konusunun tartışıldığını, katılımcı ülkeler arasında, ‘‘EUROPOL ’e Avrupa’nın iç güvenliğini ve sınır güvenliğini sağlamak üzere üye ülkelerde operasyon yapma yetkisi verilmesi konusunda mutabakat sağlandığını’’ açıkladı. Prokop, katılımcı ülkelerin, AB’nin iç güvenliğinden sorumlu örgütler arasında üst düzeyde koordinasyon sağlanması ve bu örgütlerin yeniden yapılandırılması hususunda görüş birliği sağladıklarını anlattı. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 KALİFORNİYA İran Cumhurbaşkanı nükleer enerjiye sahip olma haklarının engellenemeyeceğini bildirdi Tahran meydan okuyor Dış Haberler Servisi İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, ülkesiyle ilgili dosyanın Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne gönderilmesinin nükleer teknolojiye sahip olma haklarını engelleyemeyeceğini bildirdi. Cumhurbaşkanı seçildikten bu yana ikinci kez basın toplantısı düzenleyen Ahmedinecad, İran’ın nükleer programına yeniden başlamasıyla patlak veren gerilimi tırmandıracak açıklamalar yaptı. Ahmedinecad’ın ödünsüz tutumuyla Washington’ın açıklamaları, Irak’ın Mart 2003’te işgaliyle sonuçlanan süreci anımsatıyor. Nükleer programlarının barış amaçlı olduğunu savunan Ahmedinecad, nükleer araştırmalara yeniden başlama kararından geri adım atmayacaklarını yineledi. İran’ın nükleer silaha gereksinim duymadığını belirten Ahmedinecad, her şeyi güç kullarak çözmek isteyen ülkelerin bu silahlara ihtiyacı olduğunu söyledi. ‘‘Kendi hakkımızı elde etmede kararlıyız’’ diyen Ahmedinecad, ‘‘Nükleer araştırmalarımız Dışişleri, İran’ı uyardı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı, İran’ın nükleer programı çerçevesinde askıya aldığı çalışmalara yeniden başlamasının, yürütülen diyaloğa zarar vermemesini umduğunu açıkladı. Açıklamada, ‘‘Bu kararın, İran’ın UAEA ile işbirliğini ve AB üçlüsü ile İran arasında 21 Aralık’ta yeniden başlatılan görüşmeleri olumsuz etkilememesi öncelikli dileğimizdir. Güven bunalımını aşabilmek için AB üçlüsü ve UAEA ile gecikmeksizin işbirliğine gitmesini ümit ediyoruz’’ denildi. tu. Ahmedinecad, BM Güvenlik Konseyi’nin yaptırım uygulama olasılığı ve geniş petrol rezervlerinin anlaşmazlıkta bir araç olarak kullanılıp kullanılmayacağı yönündeki soruları şöyle yanıtladı: ‘‘Bizimle çok sert ve yasadışı bir dille uğraşıyorlar. Nihai olarak onların bize, bizim onlara olduğundan çok fazla ihtiyacı var. İran’ın nükleer bomba peşinde olduğuna ilişkin hiçbir kanıt da yok.’’ ‘‘Nükleer programları konusunda kendilerinin gerekeni yaptıklarını, güven yaratma sırasının Batı ülkelerinde olduğunu’’ söyleyen Ahmedinecad, nükleer silah üretimine KKTC’ye 3 yılda 1.7 milyar YTL ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, KKTC’ye 3 yılda bütçeden 1 milyar 700 milyon YTL yardım yapılmasının öngörüldüğünü açıkladı. Gül, KKTC’ye 2005 bütçesinden 572 milyon YTL ödenek ayrıldığını açıkladı. Gül, KKTC’ye 2006’da 575 milyon, 2007’de 600 milyon ve 2008’de 625 milyon YTL yardım öngörüldüğünü belirtti. sürecek. Milletimizin hakkını korumaktan asla vazgeçmeyeceğiz’’ diye konuştu. Nükleer dosyalarının konseye gönderilmesini istemediklerini belirten Ahmedinecad, ‘‘Böyle bir şey yaparlarsa da İran ulusu kendi hakkını ve çıkarlarını korumayı iyi bilir’’ dedi. Dünyadaki bilimsel gelişmelere karşın bazı Batı ülkelerinin ‘‘ortaçağ zihniyetine sahip olduğunu’’ öne süren Ahmedinecad, ‘‘Bu ülkeler size bilimsel alanda ilerlemeye hakkınız olmadığını söylüyorlar. Zorbalık, baskı... Nükleer, kimyasal ve biyolojik silahlara güvenme dönemi artık kapandı’’ diye konuş düşünce itibarıyla karşı olduklarını ileri sürdü. Ahmedinecad, İsrail’deki nükleer durumun da incelenmesi gerektiğini kaydetti. Fransa, Almanya ve İngiltere, Tahran’ın nükleer programı başlatma ısrarı karşısında konunun Güvenlik Konseyi’ne sevk edilmesi konusunda anlaşmıştı. İran da bu durumda, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile gönüllü işbirliğini kesme uyarısı yapmıştı. İran krizinde ABD’nin tavrı 2003’teki saldırı öncesinde Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’e karşı izlenen yolu anımsatıyor. Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Başkan Yardımcısı Dick Cheney gibi isimlerin açıklamaları, 2.5 yıl öncesiyle benzerlikler taşıyor. Rice, 8 Eylül 2002’de Irak ile ilgili olarak ‘‘Başkan Bush, askeri güç kullanmaya karar vermedi. Tek karar verdiği konu, hiçbir şey yapmadan kalınacağı’’ demişti. Rice, 12 Ocak’ta ise İran ile ilgili şunları söylemişti: ‘‘İran’a askeri müdahale şu noktada ABD’nin gündeminde değil. İran’ın kışkırtıcı tavırları müzakere temelini sarstı.’’ Ermeniler iki bankaya dava açtı Dış Haberler Servisi ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bir grup Ermeni, ‘‘soykırımda’’ ölen Ermenilerin hesaplarına el konduğu savıyla Alman Deustche Bank ve Dresdner Bank’a karşı dava açtı. Davada Ermeniler, 1915 ve öncesinde Anadolu’daki Ermenilerin paralarını bu iki bankaya yatırdıklarını, toplu ölümlerden sonra bu bankaların 6 milyon sterlin tutarındaki birikimi varislere vermediğini öne sürüyor. Almanlar ‘ihanet etti’ Davacılar, Almanya’nın Yahudi soykırımındaki rolünü vurgulayarak Alman hükümetinin Ermenilere de ‘‘ihanet ettiğini’’ düşünüyor. Dava, aynı zamanda Yahudilerin yakın dönemde İsviçre bankalarından kazandığı tazminat davalarını örnek alıyor. İddiaya göre, Ocak 1916’da ‘‘soykırım’’ sürerken Osmanlı hükümeti bütün banka ve mali kuruluşlardaki Ermeni hesaplarını dondurdu. Bu süreçte 6 milyon pound Osmanlı altını, nakit para ve mücevhere el kondu. Daha sonra bu paralar Deutsche ve Dresdner bankalarına aktarıldı. Bu iki banka paraların kime ait olduğunu biliyordu. Davacı Ermeni avukatlar kısa süre önce New York Life ve AXA’ya karşı benzer gerekçelerle dava açmışlar, davalar sigorta şirketlerinin mahkeme dışında 37.5 milyon dolarlık ödemeyi kabul etmesiyle düşmüştü. Pakistan’da sınır köyüne CIA operasyonu ABD, El Zevahiri diye sivilleri öldürdü Dış Haberler Servisi El Kaide örgütünün iki numaralı lideri Eymen el Zevahiri’nin bulunduğu ileri sürülen Afganistan sınırındaki bir Pakistan köyüne ABD tarafından düzenlenen hava saldırısında, aralarında kadınlarla çocukların da bulunduğu 18 kişi öldü. Pakistanlı yetkililer El Zevahiri’nin bombalanan bölgede olmadığını bildirdi. İslamabad yönetimi saldırıyı kınadı. Amerikan televizyonları, Damadola köyüne El Zevahiri’nin geldiği yönünde istihbarat alınmasının ardından CIA’ya ait pilotsuz uçağın köye 10 füze fırlattığını duyurdu. ABC televizyonu, Pakistanlı askeri yetkililere dayanarak, saldırıda öldürülenler arasında El Kaide’nin beş üst düzey yöneticisinin bulunduğu haberini verdi. Ancak Pakistanlı yetkililer bu iddiayı doğrulamadı. ABD ise saldırıyı resmen üstlenmedi. CIA yetkilileri de resmi bir açıklama yapmadı. Bütün önemli Amerikan televizyonları ise El Zevahiri’nin hedef alındığını belirtti. Pakistanlı üst düzey istihbarat yetkilileri ise olayla ilgili yapılan araştırmada, El Zevahiri’nin Damadola köyünde olmadığı kanısına varıldığını söylediler. Bir başka hükümet yetkilisi de el Zevahiri’nin vurulan evlerde olmadığını belirtti. Saldırıda, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 18 kişi yaşamını yitirdi, üç ev yerle bir oldu. El Kaide lideri Usame bin Ladin’in yardımcısı Zevahiri, 6 Ocak’ta yayımlanan son video açıklamasında, Irak’ta ABD’nin yenilgiye uğradığını savunmuştu. Hava saldırısı, binlerce kişinin katıldığı gösteride protesto edildi. Damadola’ya 6 kilometre uzaklıktaki İnayat Kala’da düzenlenen gösteriye yaklaşık 8 bin kişinin katıldığı bildirildi. Göstericiler, ABD destekli bir yardım örgütünün ofisini ateşe verdiler. Milletvekili Sahibsade Harun, sivillerin öldüğü saldırıyı, açık bir terör eylemi olarak niteledi. El Arabiya televizyonu, El Kaide terör örgütü lideri Usame bin Ladin’in sağ kolu Eymen el Zevahiri’nin hayatta olduğunu duyurdu. El Arabiya, yayımladığı haberde, ‘‘El Kaide ile bağlantıları olduğunu söyleyen bir kaynak, Zevahiri’nin hayatta olduğunu teyit etti’’ dedi. Portekiz’de telekulak ? MADRİD (AA) Portekiz’de bir gazetenin ‘‘cumhurbaşkanı dahil birçok üst düzey yetkilinin telefonlarının dinlendiği’’ savı ortalığı karıştırdı. 24 Horas gazetesi, geçmişte önemli krize yol açan Casa Pia yetimhanesinde 32 erkek çocuğa cinsel tacizde bulunmakla suçlanan, aralarında elçi, iki TV sunucusu ve eski bir bakanın da bulunduğu 9 kişinin yargılandığı dava çerçevesinde, savcılığın izinsiz 208 telefon hattını dinlediğini iddia etti. DER SPIEGEL BND askeri bilgi verdi İnsansız uçağın füze yağdırdığı köyde, 18 sivil yaşamını yitirdi. (AFP) Dış Haberler Servisi Alman İstihbarat Teşkilatı’nın (BND) Irak savaşı sırasında ABD ordusuyla işbirliği yaptığı yönündeki iddialar sürüyor. Şimdi de Der Spiegel dergisi, BND’nin Amerikalılara askeri amaçlı kullanılabilecek bilgiler verdiğini yazdı. Dergi, kaynak vermeden yayımladığı haberde BND’nin, Irak ordusunun hareketleri ve önemli savunma noktaları hakkındaki bilgileri ABD’lilere verdiğini belirtti. Amerikan istihbarat birimlerinin de buna karşılık BND’ye savaşın gidişatı hakkında bilgi verdiği ifade edildi. Amerikalıların Irak’taki BND merkezinden ısrarla bilgi talebinde bulundukları ve zaman zaman BND ajanlarına bazı istihbarat konularını aydınlatmaları ricasında bulundukları belirtildi. İsimleri açıklanmayan eski Amerikan askeri yetkililerine dayandırılarak verilen bir bilgiye göre ise BND’nin savaşın planlanmasında doğrudan katkısının olmadığı ifade edildi. Alman Süddeutsche Zeitung gazetesi ve ARD televizyonunda yayımlanan Panorama programında BND’nin Irak’ta bombalanacak hedefleri belirleyerek Amerikalılara bildirdiği iddia edilmiş, BND ve Almanya Dışişleri Bakanlığı, BND’nin savaş esnasında Irak’ta görev yaptığını doğrularken bombalanacak hedeflerin tespit edilmesi konusundaki iddiaları yalanlamıştı. Şili’de bugün yapılacak başkanlık seçimini kadın aday Bachelet’in kazanması bekleniyor İşkence tezgâhından en tepeye Dış Haberler Servisi ‘‘Boşanmış bir kadınım, ateistim ve sosyalistim... bütün günahlar bir arada. Ve Şili’nin yeni devlet başkanı olacağım!’’ Latin Amerika’nın en muhafazakâr, tutucu, koyu Katolik ülkesi Şili’nin yeni devlet başkan adayı, işkence mağduru Michelle Bachelet, durumunu hafiften dalga geçerek bu sözlerle özetliyor. Sosyalist Parti’nin adayı 45 yaşındaki Bachelet, bugün yapılacak 2. tur seçimleri kazanırsa Şili’nin ve Latin Amerika’nın, seçimle işbaşına gelen ilk kadın devlet başkanı olacak. Seçimde, Bachelet ile sağ koalisyonun adayı Sebastian Pinera yarışacak. 11 Aralık’taki ilk turda Bachelet oyların 45.8’ini, Pinera ise yüzde 25.7’sini almıştı. Son araştırmalara göre, Bachelet oyların yüzde 53’ünü, Pinera ise yüzde 45’ini alacak. Bachelet’in en büyük destekçisi ise kadınlar. Bachelet’in ‘‘Concertacion’’ bloku, General Augusto Pinochet’nin 19731990 arasındaki diktatörlük rejimine muhalefetten doğmuştu. Michelle Bachelet’in, boşanmanın daha 1 yıl önce yasallaştığı, tutucu, maço kültürün egemenliğindeki Şili’de böylesine destek bulabilmesi geleneksel değerlerdeki şıyor. Ancak tutuculuklarıyla ünlü ve çoğunluğu boşanmaya karşı Şilililer bu durumu bile pek umursamıyor. Bachelet, ‘‘İnsanlar beni kendilerine benzetiyorlar. Ben de anneyim, evin reisiyim. Hepimiz sabahları erkenden çocuklarımızı okula gönderiyor, işe gidiyoruz. Ben onların umuduyum’’ diyor. Bachelet, anne ve babasıyla birlikte Pinochet’nin işkence tezgâhlarından geçti. Pi ? Son kamuoyu araştırmaları sosyalist Michelle Bachelet’in, oyların yüzde 53’ünü alacağını gösteriyor. Seçimi 45 yaşındaki, ABD karşıtı Bachelet kazanırsa Latin Amerika’nın ilk kadın başkanı olacak. bir değişimin göstergesi. Cunta döneminde babası öldürülen, annesiyle birlikte işkence gören Bachelet, Şilililerin gönlünde yatan ‘‘geçmişin yaralarını sarma’’ arzusunu da simgeliyor. Bachelet’in ikisi nikâhlı, biri nikâhsız eşinden olmak üzere üç çocuğu var. Bachelet, son eşinden olan 12 yaşındaki kızıyla birlikte yanochet, 11 Eylül 1973’te Sosyalist Devlet Başkanı Salvador Allende’yi devirmişti. Bachelet’in general babası Alberto Bachelet, Allende’ye destek verdiği gerekçesiyle hapse atılıp işkence gördü ve cezaevinde kalp krizi geçirerek öldü. Yasaklanan Sosyalist Parti’nin üyesi olan ve direnişe katılan Michelle, annesi Angela Jeria ile birlikte 1975’te ka çırıldı ve Villa Grimaldi Toplama Kampı’nda ağır işkencelerden geçti. Bachelet, ‘‘İşkence korkunç, özellikle de psikolojik açıdan, çünkü o kadar aşağılanıyorsunuz ki...’’ diyor. Annekız, 30 gün sonra sürgüne gönderildiler. Avustralya ve Doğu Almanya’da yaşayan Bachelet, uzaktan da olsa Sosyalist Parti’nin yeniden kurulması çalışmalarına katıldı. 1979’da geri dönüp yarım kalan tıp eğitimini tamamlayan Bachelet, çocuk hastalıkları üzerine uzmanlaştı. 1990’larda demokrasiye dönülmesiyle birlikte Sosyalist Parti de yeniden siyasi arenaya çıktı. Bachelet, 2000’de Sosyalist Devlet Başkanı Ricardo Lagos hükümetinin sağlık bakanı oldu. Savunma konularına ilgi duyan, askeri tarih eğitimi de alan Bachelet, 2002’de de Şili’nin ve Latin Amerika’nın ilk kadın savunma bakanı oldu. Cuntanın kurbanlarından biri olması da Bachelet’e desteği arttırıyor. Ancak o, ‘‘Ben intikam meleği olmak istemiyorum. Cuntanın destekçileriyle düşmanları arasında bir köprü oluşturmak istiyorum’’ diyor. Haddam ‘sürgün hükümeti’ kuracak Dış Haberler Servisi Eski Suriye Devlet Başkan Yardımcısı Adülhalim Haddam, ‘‘sürgünde hükümet’’ kurmaya çalıştığını bildirdi. Almanya’da yayımlanan Der Spiegel dergisine açıklamalarda bulunan Haddam, sürgünde hükümet kurma çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. ‘‘Kuracağı hükümetin kapılarının hem laik Baas Partisi üyelerine hem de İslamcılara açık olacağını’’ kaydeden Haddam, ‘‘tek şartın demokratik kurallara uyulması olduğunu’’ belirtti. Esad ailesine ‘‘çete’’ yakıştırmasında bulunan ve Suriye’nin bu aile tarafından yönetildiğini söyleyen Haddam, Devlet Başkanı Beşar Esad yönetimiyle ilgili olarak, ‘‘Esad’ın düşüşü başladı. Esad rejiminin ömrünün bu yılın sonuna kadar süreceğine inanmıyorum’’ dedi. Paris’te yaşayan Haddam, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesi emrini Esad’ın verdiği iddiasını yineledi. TEKİRDAĞ CUMOK ÇAĞRISI 21 OCAK 2006 CUMARTESİ Saat: 11:00 TEKİRDAĞ CUMOK AYDINLANMA SÖYLEŞİSİNE ÇAĞIRIYOR 2006 YILININ İLK TOPLANTISINDA; AYDINLANMANIN ONURLU YOLUNDA SAYIN “ORHAN KARAVELİ” SAYIN “Prof. COŞKUN ÖZDEMİR” BİZLERLE BİRLİKTE OLUYOR TARİH: 21 OCAK 2006 CUMARTESİ SAAT : 11:00 YER : YELKEN KULÜBÜ NOT : TOPLANTI SONRASI YEMEK (EDERİ: 15 YTL) İLETİŞİM VE REZERV ASYON GÜZEN EŞSİZ: 0532 233 29 70 0282 261 42 62 MEHMET MERDİN: 0532 568 78 98 TÜM CUMHURİYET OKURLARINI VE ULUSALCILARI BEKLİYORUZ. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI Kurtuluş Savaşımızın o kutsal “Kuvvayı Milliye ruhunu” diriltmek, Atatürk’ün “tam bağımsızlık” inanç ve siyasetini bir bayrak gibi dalgalandırmak tek seçenektir. Emperyalisti yenecek güç ulusal birlikten geçer. 21 Temmuz 1983 Uğur Mumcu 22 ARALIK 2006 PAZAR Saat: 11:0014:30 Ocak ayı konuğumuz TARİHÇİ YAZAR ANMA Ailemizin değerli büyüğü çok sevgili, kıymetli annem EROL MÜTERCİMLER Konu: Bu vatan nasıl kurtulacak? Y er : Kadıköy ADEN OTEL Rıhtım Caddesi No: 2 KADIKÖY İletişim: 0533 438 50 22 0532 201 00 52 0505 815 10 17 0216 449 34 86 0533 235 03 14 BÜTÜN CUMHURİYET GAZETESİ OKURLARI ÇAĞRILIDIR. GENÇLERİ UNUTMAYINIZ. LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ. Açık büfe kahvaltı ederi: 15. YTL. www.cumok.org posta: istanbul?cumok.org NESİBE TOKDİL’i kaybedişimin yirmi yedinci yılında saygıyla anıyorum. Âzade Tokdil www.cumok.org CUMHURİYET 11 K