Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2005 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Kiirt Sorunu ^ Yeni Bip Gerçek mi? Başbakan "Kürt gerçeğini" kabul etmiş! Daha ön- ce 'aydın 'larla yaptığı görüşmede de zaten bu gerçe- ği benımsememiş miydi? 'Aydınlar' kimlerdi diye bir düşünürsek, çoğunun bu Kürt gerçeğini bilen, kendi- lennce çözümler arayan insanlar olduğunu anımsanz. llk kez birTürk siyasetçisi, hem de iktidann başı, "Kürt sorunu var" diyor... Çare nedirin yanıtı "Tekbayrak, tek millet" atajer... önceki siyasetçiler de böyle demiyor- lar mıydnLTürk-Kürt bir bütündür, yapılması gereken, DoğiCG&neydoğu bölgelerine, geri kalmış halklanna çağdî^uygariığa yakışan yaşam koşullan getirmektir, geçimlerinı iyileştirmektır, dememişler miydi? Gerçi bunlan birtürlü gerçekleştiremediler, şimdikilerdeger- çekleştiremiyorlar, ama istek buydu, amaç buydu. Kürt gerçeği, Kürt halkının hak ettiği olanaklara kavuşturul- masıydı... Oysa karşımızdakiler, PKK'ler, Zana'lar, Apo'lar, el- de silah Türk askeriyle çatışanlar, dağlara çıkıp silahlı kuvvetlerimizle savaşanlar, dumnaksızın vuranlar, öldü- renler, son yirmi yılda otuz bin insanımıza kıyanlar ise bizım 'aydın' takımının, dolayısıyla Başbakan'ın anla- dığı gibi düşünmüyortar! Onların istediği, bir bağımsız Kürt devleti... Yalnız Irak sınırlan içinde değil, Güney- doğu illerimizin birçoğunu da kapsayan; Iran'dan, Su- riye'den de parçalar kopararak oluşturulmuş bir Kür- distan! Çözüm bu! Ne yapacağız o zaman? Madem ki 'Kürt sorunu'nu anlıyoruz, öyleyse onların isteklerini doğru görecek miyiz? ABD'nin koruması altındaki birtakım Kürt çetelerinin, liderciklerinin arzusuna boyun eğecek mi- yiz? "Kürt istiyor, verelim. Ermeni de istiyor, onlara da birkaç II verelim;ya Rumlarda Pontus'u kurmakisti- yorsa... Onlan da hoşnutkılalım." Böylece banş ve hu- zura kavuşalım. Öyle mi, 'aydın' arkadaşlar?.. Seksen yıllık Cumhuriyet yönetimi, bugün, adı Kürt sorunu diye anılan Güneydoğu sorununu çözememe- li miydi? Öra ınsanlannı yoksulluktan, acıdan, en baş- ta da birtakım "aga "lardan çekip kurtarmamalı mıydı? Oagalarfegünümüzdedeetkinliklerinisürdürüyor. Bir Kürdistan kurmak hayalini, özlemini en başta bu zen- gin mi zengin toprak agalan özlüyor, besliyor!.. Yapamadık, yapılamadı, yapılmak istenmedi! Kim- ler mi? Güneydoğu'nun egemenleri olan aşiret reisle- ri, büyük toprak agalan, milletvekili, bakan makan olan- lari Önce kendi çıkariannı düşünenler... Güneydoğu'nun Türkiye'nin aynlmaz bir parçası olmasını önleyen kim- lerseonlar... Diyelim, bir Kürdistan kurulursa ne olacak? Türkiye'nin Ege'sinde, Istanbul'unda, Izmir'inde, hemen heryanın- da yaşayan, iş, aile kurmuş, meslek edinmiş mityon- larca ınsan, bir ABD sömürgesi durumundaki Kürdis- tan'a mı gidecek, gönderilecek? "Tek bayrak, tek millet, tek Cumhuriyet" yaratmak yolunda çok geciktik! Zaman yitirmeden, ilkel duygu- lardan, çıkar hesaplanndan koparak bir insanca yak- laşımla demokratik bir bütünleşmeye gitmektir en doğ- ru yol.. Bir sevgi, bir dostluk kurmanın yolunu arayıp bulmaktır... Önce Büyük Taarruz, Sonra Vahidettin Başkomutanlık Meydan Savaşı ile ulusumuzun gerçek kurtuluş güneşi 30 Ağustos sabahı ufuktan bütün görkemi ile doğmuştu. Ordulanmız İç Batı Anadolu'dan İzmir Kordonboyu'na doğru bir ırmak gibi akmış ve vatanı işgalcilerden kurtarmıştı. Bu meydan savaşı ileride Anadolu'da kurulacak ulusal devletin temeli olmuştu. "Mazlum milletlerin" kurtuluşuna da öncülük edecekti. KemalOCAK B aşkomutan; Kocatepe'den An- kara'ya, Büyük Millet Mecli- si'ne, vekâletlere ve cephelere şu telgrafi çekmiştir: "Bugün 26 Ağustos 1338 (1922) saat 10.00'dan itibaren tekmil cephelerde taar- ruzabaşlanmışür. MuvaffakhyetAHahtan- dır" (Ş.S. Aydemir, Tek Adani, 2. Cilt, Syf. 548) Şurası bir gerçek ki, ağustos ayı tarihi- mizde çok önemli olaylara tanıklık etmiştir. 26 Ağustos da Büyük Taarruz'un başladığı gündür. Gelin birlikte bu tarihin öncesine ba- kalım... 15 Mayıs 1919'da büyük umitlerle Ana- dolu seferine çıkan Yunan subaylanndan "Yiınan Seferi" adlı kitabın yazan Albay şunlan yazmıştır: "Anadolu seferi bizim en tatiı rüyamızdL Arkaımzda Ege Denizi'ni bı- rakarak büyük devlederin desteği ile yüzyıJ- lar öncesi dedelerimizin denen topraklara ayak basacakük. Bizleri mitolojideoktuğu gi- bi başlarmda defhe daDan, beyaz harmani- yefiflütçalan genç kızlann çiçekieıie karşı- layacağmainandırmışlardL O>sa. İzmir Kor- donu"na ayak basar basmaz kafeslerin arka- smdan homurtular yükseldi ve hemen üstü- müze ateş açıkta. Daha sonralan durum git- gide kötüleştL, Kemarin dev gölgesı içinde TürkJenn vatanlannı canlan pahasına koru- makta kararlı olduklannı anlamıştık. Ama iş işten geçmişti. Sonuç korkunç obnuştu-" Yunanlılar için korkunç olan bu Büyük Ta- arruz'da ordulanmızın başında, Çanakkale ve 1. Dünya Savaşı'nda yeteneğinı, asker- likteki ustalığını, cesur yüreğini dünya as- kerlik tarihine yazdırmış otuz dokuz yaşın- daki Mustafa Kemal Paşa vardı. Cephe Ku- mandanı tsmet Paşa, Genelkurmay Başka- nı Fevzi Paşa, Kolordu Komutanı (Albay) Fab- rettin Altay Paşa ıdı Yunan cephesine: Başkumandan Hacı Anesti, cephe kumandanlan General Triko- pis, General Papulas ve Dryenos kumanda ediyordu. Tarihi kaynaklanmızı inceleyen savaş stra- teji uzmanlanmız taarruz planımızın ana hattmı şöyle anlahr: "Kuvvetlerimizin bü- yük bir kısmını düşman cephesinin bir ka- nadma ve okhığunca kanadin dışında topb- yarakbir meydan savaştyapmakn." Sonuç- ta da "düşmanı vatanm harem-i ismetinde imha etmekti." Bu düşünce doğrultusunda Büyük Taarruz, 26 Ağustos 1922 sabahı sa- at 05.30'da yoğun topçu ateşi ile başlamış- tı. tki günde Afyon'daki düşman hatlan ya- nlmış ve düşmüştü. Yenilen düşman kuvvet- len 30 Ağustos'ta Aslıhan'larda imha edil- mişti. Başkomutan General Trikopis de ka- rargâhıyla birlikte tutsak alınmıştı. Başkomutanlık Meydan Savaşı ile ulusu- muzun gerçek kurtuluş güneşi 30 Ağustos sabahı ufuktan bütün görkemi ile doğmuş- tu. Ordulanmız tç Batı Anadolu'dan İzmir Kordonboyu'na doğru bir ırmak gibi akmış ve vatanı işgalcilerden kurtarmıştı. Bu mey- dan savaşı ileride Anadolu'da kurulacak ulu- sal devletin temeli olmuştu. "Mazhım mffl- letfcrin" kurtuluşuna da öncülük edecekti. Anadolu'da bütün bu olaylar yaşanırken, Osmanlı Imparatorluğu tahnnda altıncı Meb- met (Vahidettin) oturuyordu. Amacı tahtı- nı ve tacını korumaktı. Gerek Ingiliz gizli belgelerinde, gerek Türkiye Cumhuriyeti kaynaklannda Ingilizlere yakın durduğu, ts- tanbul'daki Ingiliz Muhipler Cemiyeti ile içli-dışlı olduğu bilinmekteydi. Eski Baş- bakan Sayın Bülent Ecevit'in söylemi ile de "hayın" değildi. Biz burada sedece bu ko- nudaki bilinen ve bildiğimiz kaynaklan ve- receğiz ve karan siz okurlara bırakacağız. Ancak önce şu gerçeği vurgulayalım... 1919'da Karadeniz bölgesinde kaos ve kargaşa vardı. Batılı devletler (Ingiltere, Fransa, ttarya) bölgedeki Rumlann, Müslü- man ahali ve Türkler tarafindan öldürüldü- ğünü bahane ederek. burada devlet nizamı- nın sağlanmasını istiyor ve Padişah Vahidet- tin'e baskı yapıyorlardı. Karadeniz bölge- sinde düzenin sağlanması için Mustafa Ke- mal Paşa'nın padişahm iradesi ve fermanı ile bölgeye gönderildiği doğruydu. Ama Amasya Genelgesi'nden sonra işlerin tersi- ne döndüğu de bir gerçektir. Bu günden son- ra gerek Vahidettin gerekse Damat Ferit Pa- şa Kuvayı Milliye'yi ve milli uyanışı boğ- mak için harekete geçmeye başlamıştı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk büyük söy- levinde "Burada pek önemli olan noktayı da befirtmeii ve açddamabymL Millet ve or- du Padişah'ın hıyanetinden haberdar değil- di." (Nutuk, 1973, 1. Cilt, syf. 146). Yine Gazi Mustafa Kemal diyor kı, "Mahım ki- şilerin alçakhklan ortaya çıknuşürr (Nutuk, 1973, 1. Cilt, syf. 146). Ünlü yazar Ş. S. Aydemir de Tek Adam" adlı yapıhnda bu konuya açıklık getiriyor. "Büyük Miflet Meclisi 23 Nisan 1920de açıldı. Istanbul Birincı tdare-i Öıfiye Diva- nı-i Harbi Mustafa Kemal ve arkadaşlanm 11 Mayıs 1920'de idama mahkûm etti. Bu karar 13 Mayıs 1920'de Alı Kemal'in idareettiğiPeyanHSabahgazetesmdeya>im- landLHafifeve Padişah Sultan Mehmet'(Va- hidettin) karan 24 Mayıs 1920'de onayladL DamatFeritbu karanbir genelge ile idari teş- kflattayavnnladL" (Ş.S. Aydemir, Tek Adam, 2. Cilt. syf. 308). Bu idam karannın Yunan uçaklan ile İç Batı Anadolu'ya atıldığı, hatta Sıvas'ta bu- lunan Mustafa Kemal ve arkadaşlannın tu- tuklanması için Harput Valisi AH Gaöp'in görevlendirildiği Genelkurmay Harp Tari- hi arşivlerinde vardır herhalde... Konu ile ilgili rahmetli tsmet Paşa'dan da bir alıntı yapalım. "Biz Dokuz Eytül'de tz- mir'de yedi düvele karşı dunırken hanfenin ve padişahmidam fermanmı göğsümüzdeta- şıyorduk. Onlar ise İstanbul'da yan getip ya- üj'ordu." Şimdi biz bu bilgiler \e belgeler ışığında seksen yıldır okullanmızda okutulan Dev- rim Taribi'ra,Mustafe Kemal Atatürk'ünBü- yük Söylev'indeki belgeleıi bügileri, söylem- leri yok mu sayacağız?» Unutmayalım ki, yetmış sekiz yıl önce Mustafa Kemal Atatürk'ün kalemınden çı- kan, Ulusal Kurtuluş Savaşımızı, Türk Dev- rimi'ni, onun özyaşamöyküsünü anlatan bu söylev bugüne kadar tarihimize tanıklık et- mlştir. Etmeye de devam edecektir. Burada rahmetle andığım büyük insan Ord. Prof. Dr. R VekletVeBdedeoğlu'nunde- diği gibi, "Atatürk'ün uzak görülü, direnç- K, sabırfa, Lstençti ve yürekli kişüiği söylevin her sayfasma yansmuşur'' Bu cümleden yola çıkarak diyoruz ki; ta- rih yazanlar tarihi yapanlardan daha dikkat- li, daha özenli, daha yansız ve daha gerçek- çi olmalıdır. Bilinmeli ki, bugün yarahlan bu tartışma- nın da laik Türkiye Cumhuriyeti'ne hiçbir yaran yoktur. Büyük Taarruz'un 83. yıldönümünü kut- luyoruz. Bize bu kutsal savaş sonrasında ba- ğımsız, onurlu yaşanacak bir vatan bu^kan Gazi Mustafa Kemal'e, komutanlanna ve sa- vaş alanlannda temiz kanlannı akıtanlara gönül borcumuzu biz ve torunlanmız yaşa- tacağız. HOTEL MAVI DENIZ TÜRKİYENİN CENNET KÖŞESİ, MAVI BAYRAK ODÜLLU, MAİ^MARİS TURUNÇ KOYUNDA DENIZE SIFIR, YÜZME HAVUZU, HAVUZ BAR,SNACK BAR, SABAH,AKŞAM ZENGİN AÇIK BÜFE ODALARDAj MÜSTAKİL ELEKTRİKLI ŞOFBEN, KIİMA, MÜZİK, TELEFON,TV,ŞAÇ KURUTMA. O-2yAŞ.ÜCRETSIZ . . . AYNI ODADA UÇUNCU KIŞI %50 INDIRIMLI 2 Kisilik Odada Gecelik Ki«i Başı Yarım Pansiyon Temmuz-AJuaos Eyltıl Ekim iungalov 5 0.00 YTL+KDV 40.00 YU+KOV 30.00 YTUKDV Otel Odası 70.00 YTL+KOV 55.00 YU+KDV 40.00 YTl+KDV KAMPANYA (15 Ağustoa - 31 Ekim) 7 Oeee kal 6 Geoe Öde REZERVASYON TEL-0 252 4767190-91 wwv» hotelmauıdenız com FAX*0 252 4767007 ınfo@hotelmavıdenız com Cumhuriyel_ K İ T A P L A R I ANILAR ;ı "Bir Cumhuriyet Kızı' Müşerref Hekimoğlu "/4m/ar"gazetecilığe adanmış bir yaşamın ıçinden gerçekler. Gazetecılıgı "mnlek" olarak dü^ünenlere "yol harilası" Tüıkiye'nın 1950 sonrası yaşadığı "degişimin"\önü ve nıtclıgı haklunda açıklayıcı tespıtler Hepsıyle birlikte aynı zaman da. "Bir Cumhuriyet Kızuun Anılan " Anısı Önünde saygı ve sarı karanfıllerlc egılıvoruz N«rifEKZEN MeHuı Anfcan : Tûrkocaj)ı Cod. No: 35/41 Cojolojlu İSTANBU1 Tel: 0212 S M 01 H : Istikld Cod. Zmbak Sok. 4/1 Tokum İSTAKIUL W . 01} 2 152 31 81 Markası ne olursa olsun eski şofbeninizi getirin, yeni tasarım hermetîk şofbeni 30 YTL indirimle hem de 4 taksitle* alın. Compact Hermetik Şofben (C 275 F) Yer kaptamayan kompakt tasarım Dı$ ortam bağiantılı atık gaz baca sistemiyle tam güvenli Bacasız ortamlar için ideal LCD ekran Elektronik ateşleme sistemi Yüksek ısılgüç imSS'ye kadar düşük su basıncında çalışabılme Gelişmiş arıza uyan sıstemi Uzun ömürlü LPG ve Doğal Gaz ile kultanım CEveTSE Kampanya 31 Ağustos 2005 tarihine kadar geçerlidir. * Pesin fiyatına 4 taksit satış koşullan sadece yukarıda betirttlen kredi kartlan ile geçerlidir. demirdokum.com.tr 0MUR BÛYU SERVIS GARANTISI TÜRKİYE'NİN HER KOSESINDE SERVIS AĞI SÜREKLI YEOEK PARCA Kog