Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 -EMMUZ2005PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ BASEV
Başbakan Ariel Şaron'un Gazze'den çekilme karan alması ülkedeki fraksiyonlan karşı karşıya getirdi
îsraiTderenkler savaşıyorJOVATHAN FREEDLAND
O
na "renlderin savaşı" diyorlar. Bir
tarafta, Gazze'den çekılmeleri is-
tenen Yahudi yerleşimciler îsra-
11'in turuncu devrimini yapmayı umu-
yor.ar. Israil halkını turuncu giyerek ya
cia ellerinde turuncu bir şey bulundurup
sallayarak onlann yerleşim birimlerini
terk etmeye zorlanmalartnı protesto etme-
lerini istiyorlar. Dığer tarafta ıse yerleşim-
cilerin karşıtlan var. Onlar ise solcular için
klasik bir durum olan kararsızlık ve an-
laşmazlık içindeler. Gazze'den çekilme
plamm desteklediklerini vurgulamak ıçin
kullanacaklan renkler konusunda anlaşa-
madılar. Mavi, mavi-beyaz ve yeşil ara-
sında kararsızlar.
Otomobillere asılacak kurdele ve ti-
şörtlerin renklerinüı çatışması, Başba-
kan Arid Şaron'un Gazze'den çekilme ka-
ranyla körüklenen ve işüı içinde olanla-
nn bunu bir "kültür savaşT olarak nite-
lediği savaşın en bariz göstergesi. Şa-
ron'un çekilme karan dincilerle laikleri,
milliyetçilerle banş yanhlannı karşı kar-
şıya getirdi. Bu fraksiyonlar tanınmış
fraksiyonJar. On yıllardır îsrail'i bölü-
yorlar. Ancak şimdı yeni ve daha tehli-
keli, kaygan bir savaş zeminleri, cephe-
leri var.
Israilliler önümüzdeki haftalarda ulu-
sal kültürlerine ilişkin en derin duygula-
nyla oynanan sahnelere tanık olacaklar.
Dün Gazze'nin Guş Katif bölgesindeki
yerleşim biriminde evlerin yıkımında gö-
rev yapmayı ve Yahudi protestoculan
bölgeden uzaklaştıraıayı reddeden on-
başı Avi Bieber 56 gün hapis cezasına
çarptınldı. Bieber'in hapıs cezası alma-
sına neden olan olaylar Israil'in iki önem-
li konusunu bir araya getirdi. tlki, kadın-
erkektüm 18yaşındakilerikapsayanyurt-
taş ordusunda bir emre karşı gelmek çok
önemli bir tabuyu yıkmaktır. îkincisi ise
kendini yerleşim binmı kurmanın öncü-
sü olarak nitelendıren bir toplumda bir Ya-
hudi yerleşim birimınin yıkılması ülke-
nin geleneklerini ciddı anlamda ihlal et-
mektir. Pazar günü ikisi de oldu. Siz bir
de çekilmenin hız kazanmış olacağı 15
Agustos'taki manzarayı görün. O gün
• Şaron 'un tek taraflı bir îutumla Gazze 'deki Yahudi
yerleşim birimlerini boşaltmayı kararlaştırmasına ilişkin iki
görüş var. Birine göre Israil halkı çekilmenin gelecekte
îekrarlanmayacak kadar acı veren bir deneyim olduğuna
inanacak ve çekilme, dolayısıyla barışa giden yol başlarken
bitmiş olacak. 30 Haziran 'da Guş Katif teki binaların
yıkılmasına engel olmak amacıyla Palm Beach Oteli 'ne
yerleşen ve çıkmamak için direnen Yahudi yerleşimcilerin ve
sınır polisinin görüntüleri bu görüşü destekler nitelikte.
• Diğer bir görüşe göre ise işgal edilen alanların ne
kadarından çekilinirse kârdır. Gazze 'de atılan adım başka
bölgelerden çekilmenin önünü açar. 15-20 yıl sonra şimdi bir
araya gelemeyen taraflar buluşup o günkü görüş ayrıhklarını
gidermeye çalışabilirler. Başka deyişle atılan adım kötünün
iyisi olarak nitelendirilebilir. Ancak Guş Katif te Şaron 'un
kararını protesto etmek amacıyla düzenlenen dini törene
katılımın yüksek olması yerleşimcilerin evlerini terk etmemek
için direnişi artıracağının işareti olarak nitelendiriliyor.
yüzlerce Bieber televizyon kameralannın
önünde, yurttaşlannın evlerinin yılalma-
sma karşı çıkacaklar. Ve, emin olun gö-
rüntüler bir kültür savaşını değil bir sivil
savaşı andıracak.
Kümesten blle
çekilse kutlanır
Şaron'un tek taraflı olarak Gazze'den
çekilmeye karar vermesi Israilli ilerici-
leri çelişkiye soktu. Çünkü eğer Şaron çe-
kilme yanlısıysa doğalan gereği onlann
karşı görüşü savunması gerekiyordu. Da-
ha da önemlisi çekilmenin oynanan bir
oyunun ilk hamlesi olmasından şüphelen-
diler.. Bu oyun, ABD'den ve diğer dünya
ülkelerinden Gazze'den feragat ederek
Bau Şeria'nın en iyi bölgelerini elde tut-
ma izni almaya yönelik. Bu görüş geçer-
liliğini koruyor. Ve, 15 Agustos yaklaş-
tıkça bir şey yapmadan durmak zorlaşı-
yor. Aslında, Gazze'den çekılmek gerek-
li ve iyi bir şey. Banş yanlısı YossiSarid'in
dediği gibi Israil'in bir kümesten çekıl-
mesi bile kutlamaya değer bir şey. Ve, Gaz-
ze kümesten daha büyük bir alan!
Uzun vadede gelişme sağlamanın da
önünü açabilir çekilmek. lyimserler Gaz-
ze'den çekilmeyi önemli bir başlangıç
olarak görüyorlar. Ve başlayan bu süre-
cin önünün kesilemeyeceğini... Onlara
göre Şaron'un çekilme karannı birlikte
parlamentodan geçirdiği koalisyon bü-
yük olasılıkla bozulacak. Önümüzdeki
ilkbaharda yeniden seçim düzenlenecek.
Şaron, seçimi tekrar kazanmayı başanr-
sa Ürdün Vadisi ve Batı Şeria'nın kuze-
yindeki birkaç başka yerleşim biriminden
de çekilebılır. Yerine geçen hder daha da
ileri giderek çeilmeyi hızlandırabilir.
Tabii iyımserler bu senaryoyu yazarken
Filistinlilerin de işbirlikçi bir tutum ser-
gileyerek şıddet ve terör olaylanyla sü-
reci baltalamayacaklannı düşünüyorlar.
Böyle iyimserkonuşmakkolay. Israil sa-
ğının yaşadığı travma aksi yönde bir baş-
langıca da neden olabilir. Gelecekte de-
vam edilecek çekihnenin tekrarlanması-
nın çok acı veren bir şey olduğuna îsra-
il halkını inandırarak... Bu görüş Israilli
sivülere yönelik saldınlann artmasıyla
körüklenir.
Gazze'den çekilmenin Ortadoğu banş
sürecinin yeniden doğuşunun başlangıcı
olduğu fantazisiyle yatıp kalkanlar büyük
bir hata yapıyor olabilirler. Bu görüşü
savunanlar burada "gerçekte" neler oldu-
ğunu ve Şaron'un nasıl bir insan olduğu-
nu atlıyorlar. O, uzmanlann "paradigma
kaymaa'' olarak nitelendirdiği bir tutum
değişikliği yaptı. iki tarafin görüşüp ba-
zı şeylerden karşılıklı olarak ödün verdi-
ği eski banş modelinden vazgeçerek tek
başına yola çıktı. Düşmanla birlikte ya da
düşmansız!
Bakana göre bu
plan kötünün lylsl
Şimdiye kadar banş yanlısı birçok ki-
şi -ki buna solcular da dahıl- bu adımdan
pişmanlık duydular. Çünkü böyle tek ta-
raflı bir atılım yapmak Israil yanlısı bir
çözümü dayatmak ve Filistinlileri kendi
kaderlerinin pasif gözlemcileri haline ge-
tinnek olduğunu düşünüyorlar.
Bu eleştirilerin hakh yanı var, ancak an-
lan tek taraflı adımı destekleyen görüş-
ler de var. Şaron'un Çalışma Bakanı Ha-
im Ramon iki devletli çözümün nasıl şe-
killeneceğini herkesin bildiğini, ancak
iki tarafi bu noktaya getirmenin mümkün
olmadığını söylüyor. Ve, devam ediyor:
"lsrail Ban Şeria'nın büyük bölümünü,
Gazze ve Kudüs'ün doğusunu vermeyi
kabul etse bile Ebu Mazen yönetiminde-
kiFîBsuntilenrûisuıüimühecileringeridö-
nüş hakkından asla vazgeçmeyeceklerdir.
Başka deyişle iki taraf bir noktaya gel-
mek için kendüerini zoriasalar biİe hâlâ
birbirterinden çok uzaktan konuya bakı-
yor olacaklar. Bunun sonucu şu demele
Eğer kalıcı bir banş anlaşması bektiyor-
sanız sonsuza kadarbeklersiniz. Bu da iki
tarafin da aşın gruplanna uyar, ancak
Uerleme kat etmek isteyen çözüm yanula-
nna uymaz."
Ramon'a göre statükoculuğu sürdürmek
yerine işgal edilen alanlann ne kadann-
dan çekilinirse kardır. 15 yıl içinde Isra-
il Batı Şeria'nınyüzde 70'indençekilmiş
olabilir. Bu noktada iki taraf bir araya
gelip geri kalan görüş aynlıklannı -mül-
teciler, Kudüs ve kalıcı sınırlar konusun-
da- gidermeye çalışabilirler.
Bakan, ağır ilerlese ve yakın gelecek-
te sonuç elde edilemeyecek olsa da bu çö-
züm yönteminin sonuçta hiçbir noktaya
vanlamayan "birdenbire çözüme ulaş-
ma" aldatmacasından çok daha iyi oldu-
ğunu savunuyor. "Kısa yoldan sonuca
ulaşmak isteyenler hep faciaya neden ol-
dular" diyen Ramon şöyle devam ediyor:
"Tabii geçici bir çözüm üretmek, ild ta-
rafin hakça bir anlaşmayla el sıkışmasıy-
la sonuçlanan kalıcı bir çözüme oranİa
çokhoş geuneyebüir göze, ama bugün an-
lan adımlar38yıldır işgalin sürdüğünü dü-
şünürsek kötünün iyisi olarak yorumla-
nabilir."
Ramon, işgale son vermenin sorunun
çözümü ıçin en yararlı şey olacağını yi-
neliyor. Ve, şimdiki durumu kastederek
"tek taraflı" ve "kBmi" bir çekilmenin
de hiçbir şey yapmamaktan daha iyi ol-
duğunu ekliyor.
(The Guardian, İngittere, 29Haziran)
Avrupa Birliği
nereye koşuyor?
OVADIA SOFFER*
A
vrupa Birlıği'nin (AB) 50
yılı aşkm sürelik tarihinde,
yaşandığı zaman "ciddi"
olarak nitelendirilen 20'yi aşkm
kriz yaşandı. Avrupahlar bütün bu
krizlerin üstesinden gelmeyi ve yol-
lanna devam etmeyi başardılar. An-
cak günümüzde yaşanan kriz geç-
miştekilerden farklı olarak yorum-
lanıyor. Çünkü bu knzi şimdiye ka-
dar birliği yöneten Fransa- Aİman-
ya ekseninin iki liderinin zafiyet-
leri şekillendiriyor.
Fransa Devlet Başkam Jacques
Chirac, yakın geçmişte AB Anaya-
sasf nın kabulüne ilişkin yapılan
referandumda "b.ayır" sonucunun
çıkmasıyla büyük bir darbe aldı.
Almanya Başbakanı Gerhard
Schröder ise seçünde koltuğunu
kaybedecek gibi görünüyor. Onun
koltuğuna Hıristiyan Demokrat mu-
halefet lideri ABD yanlısı Angela
Merkel'in oturması -ki gelecekte
ona Ghirac'ın yerine geçeceği tah-
min edilen Nicolas Sarkozy de ek-
senin ikinci yeni yüzü olarak ekle-
nebüir- Avrupa'nın yol alacağı yön-
de büyük değişiklikler olabilir.
Birliğin yöneleceği rotada belir-
gin değişiklikler yapmayı hedefle-
diğini saklamayan Ingiltere'nin AB
Dönem Başkam ohnası, biri Avru-
pa'nın geleceğini behrleyecek olan
iki eğilim arasmdaki fark ve zıt-
lıklan daha da fazlalaşrıracak. Bir
tarafta ulus devlet kavramının adım
adım önemim kaybettiren, siyasi
anlamda entegre olmuş, ama Avru-
pa'nın kontinental emek piyasası-
nı karakterize eden başan ve sos-
yal değerleri korumayı öngören bir
birliğe doğru yol alma eğilimi var.
Diğer tarafta ise entegrasyon süre-
cini yavaşlatmak isteyen, serbest
pazann gerekliliği olan liberal kav-
ramlann egemen olduğu, genişle-
miş Avrupa pazan normlanyla yo-
la devam etmeyi öngören tngiliz
yaklaşımı var. Bu, piyasa yasasın-
da köktenci değer değişüdiklerini
gerektiyor.
Blair, AB bütçesinin öncelikle-
rini değiştirmek istiyor. Öngördü-
ğü değişikliklerden biri tanma ve-
rilen desteği -ki bu bütçenin yüz-
de 45'lik harcamasuu oluşturuyor
ve çahşan kesimin yüzde 5'i tara-
fından kullanılıyor- azaltmak. Bu-
nun yerine araştırma ve kalkınma-
ya aynlan parayı arttırmak istiyor.
Ingiltere'nin görüşüne göre bu Av-
rupa ülkelerinin ekonomik anlam-
da gelişmesi ve birliğin geleceği
için daha yararlı olacak.
Merkel Almanya'daki seçimden
zaferle çıkarsa tngiltere 'nin savun-
duğu görüşe destek verecektir. Çün-
kü bu, ABD'yle ilişkileri güçlen-
dimıenin kısa yoludur ve AB'ye
yeni üye olan Doğu Avrupa ülke-
lerinin de desteklediği görüştür.
Chlrac'ın rüvası blttl
Birlik bu yola doğru üerlerse bir
sonraki seçimde koltuğu tehlikede
olacağı tahmin edilen Fransa Dev-
let Başkam Ghirac şimdi kaybetri-
ğinden daha da fazla prestij kaybe-
decek. Bu durum da Fransa'nm bir-
lik içinde ve dünyadaki dışlanmış-
hğını arttıracak. Tabii, o zaman
Ghirac Avrupa 'yı ortak bir güven-
lik ve dış politikası olan sağlamlaş-
tınlmış bir blok haline getirme pla-
nım da unutmak zorunda kalacak.
Bu plan, ABD'nin tek süper güç ola-
rak etkinliğini dengelemek ve
Doğu'nun yeni liderleri Çin ve Hin-
distan'm oluşturacağı rekabet or-
tamı ve zorluklara göğüs gerebil-
mek için düşünüknüştü.
Yeni engeller güç dengelerini Av-
rupa açısından olumsuz şekilde
değiştirdi. Güç dengelerindeki
değişim, Ortadoğu'da da sar-
sılamayacak bir liderliğin sefasını
sürmeye devam edecek olan
ABD'nin ise yaranna oldu.
AB, Israil ve Filistin arasındaki
banş sürecüıde ABD'yle eşdeğer-
de rol ahnayı istiyorsa -ki bu iki
tarafa, özellikle de tsrail'e baskı
yapmayı da içeriyor-statüsünün ve
Avrupalılann kolektif gücünün öl-
çülemeyecek kadar çok zayıfladığı
gerçeğini kabul etmeli.
(JerusalemPost,lsnıü,27Ha3ran)
*Israü 'in eski Fmnsa Büyükelçisi
Almanya, sınavı
başanylageçti...
S
onuçta Brezilyah "top us-
talan" Arjantin'i yenerek
Konfederasyon Kupası'nın
sahibi oldu. Ama kupanın asıl ka-
zananı iki hafta süren organizas-
yonu beş farklı kentte düzenleyen
ev sahibi Ahnanya. 2006 Dünya
Kupası'na bir yıl kala bu büyük
organizasyona da ev sahipliği ya-
pacak olan Almanya sına-
vı geçmiş oldu.
Ancak Franz Becken-
bauer yönetimindeki or-
ganizasyon komitesi ve
federasyon sorunsuz bir
turnuva düzenlemeyi ba-
şardı. Yeni stadyumlar bir-
kaç eksiklik dışında FI-
FA'dan onay aldı. iyi işleyen baş-
ka bir şey de taraftarlan uzun sü-
re beklemek zorunda bırakmayan,
stadyumlarm yakınlanndaki yeni
trafık düzenlemeleriydi. Güvenlik
sorunu yaşanmadı sayılır. Öd haf-
tada sadece 56 kişi tutuklandı.
Önümüzdeki yıl Ingiltere, Hollan-
da gibi taraftarlan ateşli ülkeler
de Dünya Kupası'na katılacak.
Şimdiye kadarki performansı em-
niyetteşkilatınuı2006'da işin üs-
tesinden gelebileceğini gösteriyor.
Takım umut verlvor
Almanya başanh bir organizas-
yona hazır. Ancak ulusal takımın
biraz daha gelişmeye ge-
reksinimi olduğu İcesin.
Teknik direktör Jürgen
Künsmann'uı deneyim-
siz takımından eksiksiz
bir 11 oluşturmak için
bir yıl vakti var. Bastian
Schweinsteiger ve Lu-
kas Podolski gibi yeni
umutlann yer aldığı takımda bü-
yük potansiyel olduğu kesin. Ta-
kımın Konfederasyon Kupası'nda
oynadığı ofansif futbol önümüz-
deki yıl Dünya Kupası'na da he-
yecan ve hareket getireceğini ga-
ranti etti. Sıra başanda...
(Die Wdt, Almanya, 1 Temmuz)
tran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad gerçek yüzünü ağustosta resmen göreve başladığmda gösterecek
Yorum yapmak için henüz erken
M
ahmud Ahmedinecad, seçimin
ikinci turundan önce Iran'm ye-
ni cumhurbaşkanı olmak ıçin ku-
duruyordu. Din bilginleri onun ve en bü-
yük rakibi EkberHaşimiRafsancani nın ara-
sında çok çekişmeli bir yanş olacağım tah-
min ediyorlardı. Ama Ahmedinecad raki-
bine fark attı. Rafsancani'nin yüzde 36'lık
oyuna karşılık yüzde 62 oy alarak seçimin
galibi ve ülkenin cumhurbaşkanı oldu. Raf-
sancani üzerine kötü oyunlar oynandığını
ancak resmi bir şikâyette bulunmayacağı-
m söyleyerek onun cumhurbaşkanlığı kol-
tuğuna oturmasına engel olmadı.
Iran'ın Ahmedinecad yönetiminde han-
gi yöne meyledeceği konusunda tahmin
yürütmek için çok erken. Batılı medya onun
katı bir muhafazakâr olduğunu, ülkede ya-
pılan sosyal reformlarda geri adım atılaca-
ğını ve muhafazakârlann görüşünün dış
politikaya da yansıyacağım yazdı. Ancak
Tahran'ın eski belediye başkanının Raf-
sancani gibi ülke dışında iyi tanınan bir si-
yasetçi olmadığı da kesin. Dış dünya için
belirsizliklerle dolu bir figür. Ve yansıtıl-
dığı gibi aşın uçta bir muhafazakâr olup ol-
madığı da soru işareti uyandınyor. Zafer ka-
zandıktan sonra temel hedefinin Iran'ı ge-
lişmiş, güçlü bir Islam Gumhuriyeti haline
getirmek olduğunu söyledi. Ancak bunun
teokratik bir devlet yaratmak anlamına ge-
lip gelmediğini söylemedi.
Seçim sonucu ABD'nin hoşuna gitme-
dı. ABD'nin başından itibaren seçim süre-
cine hile kanştığını iddia etmesi ve yöne-
tim değişikliğinin zaten tran halkının bü-
yük desteğini alan nükleer program konu-
• Batı'da yeteri kadar iyi tanınmayan Iran'ın
yeni cumhurbaşkanı Ahmedinecad hakkında
yapılan yorumların çoğu spekülasyon ve
tahminden ibaret. Onun yazılıp çizildiği gibi
ülkeyi geri götürecek bir Islamcı olup
olmadığı ağustosta resmen koltuğuna oturup
icraatına başladığmda anlaşılacak.
sunda gerilmiş olan Tahran-Washington
ilişkilerini daha da fazla gerginleştireceği
kesin. Ahmedinecad da îran halkının ken-
di nükleer teknolojisini geliştirme hakkı-
na sahip olduğunu söylemişti.
Jüri ağustosu beklesln
ABD'ye uyan Ingiltere de seçim sürecin-
de hatalar yapıldığını açıkladı. Avrupa Bir-
liği'nden ise nükleer enerji, insan haklan
ve birçok başka konuda ilerleme kaydetmek
isteyen îran yönetimiyle işbirliği yapmaya
hazır olduğu açıklaması geldi. Tabii seçim
sonucunu memnuniyetle karşılayan Pakis-
tan iküi ilişkileri güçlendireceğini umuyor.
Uzun lafın kısası söylenecekler söylendi.
Şimdijüri, Ahmedinecad' ın ağustosta res-
men göreve başlamasını, politika ve prog-
ramını açıklamasım beklemeli karar için.
Tahminen Ahmedinecad'ın öncelikleri onu
göreve getiren seçmen kitlesi olan yoksul
kesim olacaktır. Bu kesim için üst sımfla-
nn ve yabancı hükümetlerin kaygılanndan
çok ekmek bulma sorunlanna çözüm gel-
mesi önemli. Son 24 yılda din adamı ol-
mayan ilk cumhurbaşkanı olan Ah-
medinecad'a seçimle başa gelmeyen kurum-
lann istediklerini yapma konusunda ne
kadar özgürlük vereceği ise merak konusu.
Şimdiye kadar söylenenler sadece bazı
çevrelerin spekülasyonlan ve tahminlerin-
den ibaret. Gerçek Ahmedinecad, cumhur-
başkanlığı koltuğuna oturduğu ve icraatına
başladığı zaman kendini gösterecek.
(Frontier Post, PaMstan, 28Haziran)