Katalog

20 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Gecikme iş yoğunluğundan' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eskı Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan ile eski Devlet Bakanı Recep Önal'ın Yüce Divan'da yargılandıklan davada, tanık olarak dinlenen Hazine bürokratlan, Yüksek Denetleme Kurulu'ndan (YDK) gelen inceleme raporunun Bankalar Yeminli Murakıplar Kurulu'nda 8 ay süreylc beklemesinin nedeninin "iş yoğunluğu" olduğunu savundular. Eski Hazine Müsteşan Selçuk Demiralp de "Eğer bir gecikme varsa bu eleman sıkıntısındandır" dedi. Duruşma 24 Mayıs'a ertelendı. Deniz Baykal'a tazminat davası • Istanbul Haber Servisi - Şişli Beledıye Başkanı Mustafa Sangül'ün, partisınin 23 Kasım 2004 tarihli grup toplantısında yaptığı konuşmada kendısine hakaret ettiği iddiasıyla CHP Genel Başkanı Deniz Baykal aleyhine açtığı 100 bin YTL manevi tazminat istemli davanm görülmesine başlandı. Şişli 3. Asliye Hukıık Mahkemesi'ndekı duruşmada, hâkim, davahnın malı durumuna ilişkin istenen yanıtın dava dosyasına konulduğu bildirdi. Sangiil'ün avukatı Sadık Burak'ın cevap dilekçesini ıncelemek için süre istemesı üzerine hâkim, duruşmayı ileri bir tarihe bıraktı. SHP'den köşke nezaket ziyareti • ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Ahmct Necdet Sezer, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçin ve beraberindeki SHP milletvekillerini kabul etti. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın ve 5 milletvekili Çankaya Köşkü'nc çıkarak Cumhurbaşkanı Ahmet Needet Sezer ile görüştü. Milletvekillerinın, CHP'den SHP'ye katılmalannın ardından Sezer'e "nezaket ziyareti" gerçekleştirdikleri öğrenilirken görüşmede Sezer'in Sunye ziyaretinin de gündeme geldiği bildirildi. Akademisyenlere ödenek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakanlar Kurulu, 'geliştirme ödencği' adı altında gelişmekte olan üniversitclerde görev yapan öğretim elemanlarının ucretlenni arttıran bir karar aldı. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, ağırlıkh olarak taşrada bulunan ünıversıtelerde görevli öğretim elenıanla- nna "geliştirme ödeneği" adı altmda ekonomik destekte bulunulacak. Ödenekler yüzde 380'e kadar çıkacak. İHD'lilere tehdit mektubu • ANKARA (AA) - Insan Haklan Derneği îstanbul Şubesi Başkanı Avukat Eren Keskin, Marmara Bölge Temsilcisi Doğan Genç ve tstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesı Şaban Dayanan'ın ev ve işyerlerine Türk lntıkanı Tugayı (TİT) imzalı "son uyanmızdır" başlıklı bir tehdit mektubu gönderildi. Mektubun, ölüm tehdidi içcrdiğı bıldınldı. 'Ahbap çavuş' kadrolaşması yaratıldığını belirten Baykal, Unakıtan ve Güler'i istifaya çağırdı 'Vblsuzluklar geçiştiriliyorANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - CHP lideri Deniz Bay- kal, yolsuzluklann temelınde AKP'nin "ahbap çavuş" kadro- laşmasınm yattığını belirterek Başbakan'ın "ağabeyT diye ni- telendırdıği JVlaliye Bakanı Ke- raal Unakıtanhakkındaki iddi- alann "fasafiso"denilerek ge- çiştirilmek istendiğini söyledi. Baykal, "Sen istifa et, yargı sü- reci işlesin de, fasa llso mıı gö- relim" diye konuştu. Baykal, partisinin grup top- lantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de her geçen gün yeni biryolsuzluk ortaya çıktığına di- kat çekerek buııun temelinde AKP hükümetinin "kadrolaş- ma" politikasının yattığını söy- ledi. Devlet kadrolanna AKP hükümeti döneminde yapılan atamaların, kimlik ve kapsam • "Türkiye, atamalarla devletin kişisclleştirilmesinin bedelini yolsuzluklar olarak ödüyor" diyen Baykal, Enerji Bakanlığı'nda kıyamet koparken milletvekilinin istifa edip Bakan'm yerinde durmasını cleştirdi. açısından diğer hükümetler dö- neminden çok farklı oldugunu kaydeden Baykal, "var olan kadrolarakarşıhusumcf1 anla- yışı ıçınde bir kadrolaşmaya gi- dildiğını kaydetti. Hayali ihracatla suçlanan Ma- liye Bakanı Kemal Unakılan'ın Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "ağabeyi", anayasanın temel ıl- kesine karşı görüşlenyie bılı- nen Başbakanlık Müsteşarı ÖmerDinçer'ın "yakınarkada- şı" olduğuna dıkkat çeken Bay- kal, Unakıtan ve Dinçer hak- kındaki ciddı iddialann "fasa fi- so" diye geçiştirilmek istendi- ğini kaydetti. Baykal, bu iddi- aların "fasafisoolupohnadığı- nm" aııcak bu kişilerin istifa et- meleriyle ortaya çıkacağını vur- guladı. Devlette, müsteşar yardım- cısı ve genel müdür düzeyınde 53 kritik noktada vekâletle gö- rev yapan bürokrat bulunduğu- na dıkkatı çeken Baykal, "Ata- malarladevletIdşiselleştirilmiş- tir" dedi. Baykal, Enerji Bakanlığı'nda- ki yolsuzluk iddialanyla ilgili tu- tuklanan miitehahhit İbrahim Selçuk'un, "ihaleahnakyerine dağıttığına" dıkkat çektı. Ce- malKaya'yı kastederek CHP'li bir milletvekilinin ıhale sözü karşılığı AKP'ye transfer edil- dığinin ortaya çıktığını hclirten Baykal, bunun yolsuzluk olayı- nın "küçük bir parçası" oldu- gunu vurguladı. Enerji Bakanlığı'nda "kıya- met koparken, milletvekili isti- fa ederken, Bakan'ın yerinde durduğunu" ifade eden Bay- kal, "Sayın Bakan kendi bakan- lığında butezgâhlannkuruldu- ğunu, bu dolaplann döndürül- düğünü bflmiyorise bundaıı ha- beri olmayan bir kişiniıı orada birsaniye bilc durmasına imkân yoktur. Derhalaynlnıalıdır.Eğer bunları bilc bile sessiz kalıynr- sa, bunun hesabını vermelidir" dedi. Son dönemde Türkiye'de yük- selen mılliyetçilik akımından kaygı duyulduğuna işaret eden Baykal, partisinin milliyetçilik anlayışının "elnik temelde ay- nıııcılık değil bütünleştiricr nı- telik taşıdığını vurguladı. Ülke butünlüğünü sımgeleyen Türk bayrağını sındıremeyenlere kar- şı göz yumulamayacağını kay- deden Baykal, "Biz ulusal bü- tünlüğümüzü kimsenin lütfiıy- la sağlamadık,kendiabn terimiz- lc sağladık. Kimse bununla oy- namaya kalkmasın. Herkesak- lını başına alsın. Burası Türki- ye Cumhuriyeti'dir ve öyle ka- lacaknr" dedi. KKTC'deki seçim sonuçla- nnı da değerlendiren Baykal, u Bu seçimle bir kcz daha kanıt- lanmışür ki KKTC denilen bir toplum vardır ve otoplum ken- digelcceğini kendi iradesiyle be- liriemektedir" dedi. 2B SATIŞINA TEPKİLER 'Ormanlar borç ödetne aracı değil9 ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Tarım, Ormancılık, Gıda ve Çevre Platformu Sözcü- sü Gökhan Günaydın, orman vasfını yitirmiş arazilerin (2-B) satılma- sı için yeniden bir tasa- n hazırlanması karşısın- da büyük bir güçle mü- cadeleye hazırlandıkla- nnı belirterek "Orman- lar ve doğal kaynaklar borç ödenıc aracıolarak görülemez" dedi. Günaydın, AKP ikti- darının meralara, tanm alanlanna, toprak ve su kaynaklanna, orman ve kıyılara yönelik gerçek- leştirdiği düzenlemelenn doğal kaynaklann ku- ralsız bir şekilde pıya- sanın kullanımına açıl- masına yönelik olduğu- na işaret ettı. Tanm, Or- mancılık, Gıda ve Çev- re Platıbrmu'nun gele- cek günlerde duyarlıhğı- nı yükselterek "karşıdu- ruşu" güçlü bir şekilde oluşturacağına işaret eden Günaydın, sözle- rinı şöyle sürdürdü. "Buçerçevededün Or- manMühendislcri Oda- sı üzerinde oynanan oyunlar, bugün Tarım- Or-Kam-Sen üzerinde uygulanmaktadır. An- cak platformun kararb- lığı ve yurttaşın ornıan- lan gelecek nesiDere bı- rakma konusundaki du- yarhhğı tüm bu çabala- n sonuçsuz bırakacak- tır. Doğal kaynaklannu- •n borç ödeme aracı ola- rak görmek isteyen zih- niyet, yükseltilen ıııüca- delekarşısındactkisizbı- rakdacakür." Günaydın, ülkenin ge- leceği ve hatta varlıgı ile ilgili bir servet olan or- manlan korumanın, ye- tiştirmenın ve genişlet- menın ihmal edilemeye- cek bir devlet görevi ol- duğunun da altını çizdi. Unakıtan: Satüacak Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ıse 2-B konu- sundaki sorular üzeri- ne, "Bu çauşnıa sürekli olarak yapılan bir çalış- ınadır. Orman Baka- nı'nın bilgisi ve koordi- nasyonunda gidiyor. Biz de JVlilli Emlak olarak gcrekli çalışmaları yapı- yoruz. Kesin ve son bir noktaya gelinmiş degil" dedi. Unakıtan, anaya- sa engeli anımsatılarak yöneltilen "Saüştanvaz- geçilebilir mi" sorusuna da " Vazgeçmek söz ko- nusıı olamaz.ÖnemH bir atıl kaynakvar" karşılı- ğını verdi. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de her geçen gün yeni bir yolsuzluk ortaya çıkn- ğuıa dikatçekerekbununtemelindeAKPhükümetinin "kadrolaşma" politikasııunyattığınısöyledi. (Fotoğraf: AA) 'AB bizi bölmek için girişimlerde bulunuyor' diyen Erdoğan'a çağn ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın AB'nin Türkiye'yi "parçalamaya yönelik girişimlerine cUrendiği" yönündeki açıklamalanna "Günaydın Sayın Başbakan" karşılığını verdi. CHP lideri Baykal, partisinin grup toplantısında Erdoğan'ın AB konusunda "hayal kınklığının da ötesinde" açıklamalar yaptığını vurguladı. Rrdoğan'm bu sözlerinin, 6 Kkim llerleme Raporu ve 17 Aralık'ta kendilerinin de yaptığı saptamalarla ilgıliyse geç kaldığuıı belirten Baykal, "Günaydın Saym Başbakan günaydın, çok geç kalduıız. Ve bu geç kahşuıız Türkiye'ııin büyük kaybuıa neden oldu" dedi. Ancak bu sözlerin "başka geUşmeler üzerine söylenme olasıhğı'' bulunduğuna dıkkat çeken Baykal, "Eğer böyle ise biz ana mııhalefet partisiviz, bu bilgileri bizhnle paylaşmak zorundasınız. Mcclis ile vc sorumlu tüm kuı uııılaı la paylaşmak zorundasınız" dedi. Erdoğan'ın AB konusunda çelişkılı bir rutum sergiledigini kaydeden Baykal, "AB, AB dedi gitli, şimdi Bizi bölecekler' diye feryat ediyor. Bu yaklaşımlar, yeni bir strateji, yeni bir oyıın ya da yükselen birtakım tepkilerden pay kapma anlayışı da olsa tümüyle yanhş bir yaklaşınıdıı" görüşünü dile getirdi. AB konusunda Erdoğan'ın bir süredir tutum değişikliği içine gırdığının farkında olduklannı ancak son açıklamalarının son derece ciddi bir durum saptaması oldugunu belirten Baykal, "Kcndisini bu noktaya getiren yaklaşımlar nelerdir? Bunu yaklaşımı bilmek hakkınuzdır" dedi. Yargı karanyla görevine dönen Giresun tl Milli Eğitim Müdürü yine görevden alındı MEETde kadrolaşma yasa tanıımyor FIRATKOZOK ANKARA-Milli Eğitim Ba- kanlığı, Araştırma Planlama ve Koordinasyon (APK) birimin- de geçici süreyle görcvlendirdı- ği Giresun 11 Mıllı Eğitim Mü- dürü Halit Azizoğlu'nun yerine başkasını getirdi. Yargının, yü- rütmeyi durdurma karan ver- mesı üzerine, Azizoğlu görevi- ne döndü. Yeni müdürü 16 gün başka göreve kaydıran bakanlık, bu sürenin bitiminden sonra Azı- zoğlu'nun koltuğunu bırkez da- ha elınden aldı. Giresun Milli Eğitim Müdü- rü Azizoğlu, 23 Haziran 2003 'te geçici süreyle APK'de gorev- lcndirildi. Azizoğlu'nun 6 aylık görev süresinın dolması üzeri- ne "geçici görev" bir kez daha uzatıldı. Azizoğlu'nun boşalttı- ğı göreve ise Dr. Naam Elnıas getınldı. Yargıyabaşvuran Azi- zoğlu ise yürütmeyi durdurma karan aldırması üzerine görevine döndü. Azizoğlu'nun görevine dönmesı üzenne Elnıas, aynı gün Mevzuat üaıresi'nde gö- revlendınldi, daha sonıa da izin- lı sayıldı. Ancak, Azizoğlu'nun göreve dönme sevinci kısa sür- dü. Aradan gcçcn 16 günün ar- dından görevindcn alınarak bir kez daha APK'de görevlendi- rildi. Bu karan da yargıya taşı- yan Azizoğlu hakkında mahke- me bu kez de işlemin iptaline ka- rar verdi. Kararın uygulanması için Bakanlık Personcl Genel Müdürlüğü'ne başvuran Azi- zoğlu'na bakanlıktan ılgmç bir yanıt geldı. Kendısinın geçici süreyle görevden alındığını bil- dıren bakanlık, yargı karannın ılk görevlendirme süresinin bit- mesinin ardından çıktığını, bu nedenle uygulama alanı olma- dığını bildirdi. Bu sürecın ardından Azizoğ- lu, Mıllı Eğitim Bakanı Hüse- yin Çeük, Bakanlık Müsteşan Necat Birinci, Personel Genel Müdüıii Remzi Kaya, eski Per- sonel Genel Müdür Yardımcısı Cenıal Taşar ve daıre başkanı Bekir Erdoğan hakkında Yar- gıtay'a suç duyurusunda buluıı- du ve tazminat davası açtı. AKP'Lİ BAŞOÖLUNDAN TÜZÜK TEKLİFİ 'Soruşturma komisyonları sivilleri de denetlesin' ANKARA (ANKA) - AKP Adana Milletvekili Atilla Başoğlu, TBMM Içtüzüğü'nde değışiklık yapılarak soruşturma komısyonlanna, siyasiler hakkında Yüce Divan'a sevk karan alındıktan sonra, bürokratlar ve şirket salıipleri hakkında da cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunma yetkisi venlmesını öııerdi. Başoğlu, TBMM'de şaibelerin ortaya çıkması durumunda soruşturma komisyoıılarıyla bir siyaset adamının Yüce Divan'a gönderilebildiğmi belirterek "Komisyon, siyasiler hakkında karar almaktayken konuyla ilgili diğer şahıslar hakkında bir düzenlemeye gidUmemiştir. Uygulamada komisyon, bağlantıh şahıslan cumhuriyet savcılığına bildirmckte olsa dahi, bu konunun mevzuatta hükıne bağlanmasuıda fayda görülmektedir" dedi. Başoğlu'nun teklifinde, içtüzüğün soruşturma komisyonlarıyla ilgili maddesine, "Yüce Divan'a sevk karannın alııımasını takiben komisyon, sevke sebep teşkü eden fiille ilişkili olan bürokratlar ve şirket yönericileri hakkında en geç üç işgününde cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunur" hükmünun eklenmesi düzenleniyor. ORDU GAZETECİLER DERNEPl'NDEN TEPKİ DSP'li başkandan eleştirel yayına hakaretleyanıt ORDU (Cumhuriyet) - DSP'li Ordu Beledıye Başkanı SeyitTorun'un belediye uygulamalannı eleştiren habeıieri nedeniyle yerel Güzelordu Gazetesi Yayın Danışmanı Telat Çubuk'u makamına çağırarak hakaret etnıesi tepkilere yol açtı. Güzelordu Gazetesi Yayın Danışmanı ve Başyazan Telat Çubuk, bir süredir gazetesınde belediyenin çahşmalan hakkında eleştirel yazılar yazıyor ve haberlerde başkanın Ankara gezisınde bakanlardan randcvu alamadığı yönünde bilgilere yer veriyordu. tddialara göre, bu yayınlar üzerine Torun, Çubuk'u makamına çağırarak başkan yardımcılannın yanında "Onursıızsun, scnin yaptığın gazetecilik dcğil" şcklinde hakaret etti. Ordu Gazctcciler Derneği Erol Karaer de yazılı bir açıklama yaparak beledıye başkanını kınadı. Karaer, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Sayın Başkan sahibine yakışmayacak üslupta sözler sarf edcıck dolaylı da olsa tehditte bııluıımu^tur. Bir makam sahibhiin sokak dedikodulanm dikkate alarak gazeteci arkadaşımıza sarfcttiği sözleri kuuyoruz." POLflİKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA Anımsama... Bazen anılar denizine dalıyorum, yaşadığımız ve sonradan unuttuğumuz olaylan anımsamaya ça- lışıyorum... Coplanan, işkenceden geçen çocuklarımız ülkemizin aydınlık geleceği değil miydiler? On beş yaşındayken hücreye kapatılan, gözle- ri bağlanan, televizyon kameralarının önüne çı- kanlan bizim çocuklarımız şimdi kaç yaşındalar, okul- larını bitirdiler mi, ne iş yapıyorlar? Onları yıllarönce Manisa'da tanıdık, büyük kent- lerin meydanlarında gördük!.. Manisa'da, Antalya'da, Ankara'da, Izmir'de, ülkemizin başka kentlerinde. Okul giysileriyle sor- gulandı onlar, işkenceye yatırıldılar. Kış denmedi, yaz denmedi, gök ekini biçer gibi biçildiler... Kışın soğugunda soğuk sulara tutuldular... Yüzlerce, binlerceydiler, DGM'lerde yargılandı- lar, dört duvar arasına konuldular... Ülkemizin hukuk düzeninde mafyalar, babalar, hortumcular esirgendi, bağışlandı... Çocuklarımız, gençlerimiz asla esirgenmedi... Yaşamlarının en güzel, en mutlu evrelerinde yaşamdan koparıldılar, en ağır cezalara çarptı- rıldılar... Susurluk'ta bir trafik kazası oldu, belki çoktan unuttunuz!.. Devlet içinde örgütlü silahlı çete ortaya çıkmıştı... Lağım patlamıştı, kokusu tüm Türkiye'yi sar- mıştı. Yönetenler, bulaştıkları pislikleri gözlerden saklamak, herbiri kendini aklamak için komisyon kurdular... Bizi hep oyaladılar, kandırdılar... Çünkü her biri Türk-lslam Sentezi'yle aşılanmış milliyetçi-muhafazakâr birer 'Vatenseı/er"di(!). • •• Devletin mafyaya, soyguncuya, kapkaççıya, hortumcuya babalığı o zaman da sürüyordu, şim- di de sürüyor... Biliyor musunuz çocuklarımıza, umutlarımıza, geleceğimize acımasızca kıyılıyor, en ağır cezalar layıkgörülüyor... 12 Eylül 1980'de Kenan Evren ve arkadaşları Türk-lslam Sentezi'ni savundu, Kemalizmin içini boşaltıp Atatürkçülüğü putlaştırdı... Kaç genç öldürüldü, kaç kişi işkenceden geçti, kaç kişi hapıs yartı, kaç milyon kitap yakıldı? Şimdi anımsayan var mı? Erol Öğretmen, IzmirÇankaya'dagüpegündüz öldürüldü, eczacı Neşe ve Mete, Manisa'da vu- ruldu... Üçü de Cumhuriyet okurlarıydı... Mete katiliyle göz göze geldiğinde Uğur Mum- cu'nun yazısını okuyordu... Kaç yıl geçti aradan, haydi bir hesap yapalım, katilleri henüz bulunmadı... Şoven milliyetçilik dalga dalga yayıldı Türki- ye'de... Kurtlar puslu havayı severdi... Bulanık ırmaklar, mavisinı yitirmiş denizler, acı- nın çoğalan fotoğrafları, sırtından vurulmuş bir delikanlının çığlığı yüreğimin derinliğinden fış- kırıp beynime giriyor... Inciraltı katliamının olduğu gün doğan çocuklar bugün 25 yaşına bastılar... Kaç kişi anımsar Izmir Inciraltı öğrenci yurt- larındaki 1980 katliamını? Bir nisan sabahında Istanbul'da Boğaz'ın laci- vert sularına bakarken dalıp gidiyorum... Bir ses duyuyorum o anda: "Bana milliyetçileradam öldürüyor dedirtemez- siniz!" Belleğimde iz bırakan bir hüznün şarkısı, Doğan Öz'ü getiriyor karşıma; Ümit Kaftancıoğlu'nu bir Akdenız güneşinde Taşucu'nda buluşturuyor benimle... Orhan Yavuz'la Erzurum'da yağan karın altın- da dolaşıyorum, Kemal Türkler'i DİSK mitingin- de konuşurken dinliyorum... Necdet Güçlü, CevatYurdakul gülümsüyor, Ka- radeniz'in akşam saatleri Çukurova'dazamanı ku- caklarken... Serdar Alten gözlerini kısıyor, Latif Can hıç ko- nuşmuyor, Osman Nuri Uzunlar, Efraim Ezgin, Hürcan Gürses sevdanın şiirinı okuyor... Kurt ulumaları, silah sesleri... Yine bir ses ortalığı çınlatıyor: "Davadan döneni vurunl" Bedri Karafakioğlu, Bedrettin Cömert bir ak- şamüstü yalnızlığı içindeler... Bu şaydığım isimler yurtseverdiler, demokrattı- lar, solcuydular!.. Hepsi tek tek öldürüldü!.. • *• Gökyüzü lacıvert bir karanlığın içinde alaca şa- faöı yakıyor... likyazın sürgün verdiği bir günün içinde kendi anı- larımla baş başayım... Tarikat şeyhlerinin palazlan- dığı, Türk-lslam Sentezi'nin bir kenara itilip "llımlı lslam"\n iv- me kazandığı bir dönemden geçiyor Türkiye... O nedenle yurtseverlere, de- mokratlara, solcular ve gerçek aydınlara önemli görevlerdü- şüyor... [email protected] Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 40 mliyar tazminat Istlyor Erdoğan'dan Küçük'ün kitabına da dava ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Gazete- lerde yer alan haber, kö- şe yazısı ve karikatür- lere dava açan Başba- kan RecepTayyipErdo- ğan şimdi de yazar Yal- çm Küçük'ün "İsyan" adh kitabına karşı mah- kcmeye başvurdu. "trecep lrdoğan,sağ- lıklı göriuunemektedir" ıfadesıne yer verdiği ge- rekçesıyle kıtabın ya- yınının durdurulması- nı isteyen Erdoğan'ın bu talebi reddedildi. Erdoğan'ın avukatı Falilı Şahin'in, Anka ra Nöbetçi Asliye Hu- kuk Mahkemesi'ne sunduğu dava dilekçe- sınde, Küçük'ün kita- bında yer alan ifadele- rüı, Erdoğan'a ağırha- karetler içerdiği savu- nuldu. Dava dilekçcsinde, Yalçın Küçük'ün 40 milyar lira tazminat ödemesi istemınde bu- lunuldıi;