17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA 4 HABERLER Enerji ihalesi yolsuzluğuna adı kanşan AKP milletvekili, dokunulmazlığın ardına saklanmayacağını söyledi Kaya'dan lideronaylı istifa Cemal Kaya ANKARA (CumhuriyetBürosu)- Ener- j i ihalesi yolsuzluğuna adı kanşan ve ıha- le almak için pazaılık yaptığı iddiasıyla hakkında fezleke düzenlenen AKP Ağn Milletvekili Cemal Kaya, milletvekilli- ğınden ıstıfa etmek ıçin TBMM Başkan- lığı'na başvurdu. Kaya'nın ıstıfasınm ka- bul edılebilmesı ıçın TBMM Genel Ku~ rulu'nun kararı gerekıyor. Enerji ihale yolsuzluğu nedeniyle hak- kında fezleke düzenlenen AKP Ağn Mil- letvekili Cemal Kaya dün basın toplantı- sı düzenledi. Kaya, yargıda aklanmak vc kendisinı daha iyi koruyabilmek adına mılletvekılhğınden ıstıfa ettığıni ancak partıden istifa etmedığıni, AKP üyelığı- ni onurla taşımayı sürdüreceğini bildırdı. Enerji Bakanhğı bünyesinde yürütülen soruşlurma kapsamında yolsuzlukla suç- landığını kaydeden Kaya, dokunulmazlı- ğın arkasına sığınmayacagını söyledi. Ti- CHPLİ YILDIZ: VERİLMEYECEK HESABIM YOK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Gcnel Saymanı Mahmut Yıldız, kendisine yolsuzluklar konusunda ağır eleştinleryönelten AKP Ağn Milletve- kili Cemal Kaya'nın, oncelikle kendi- sı hakkındakı iddialara yanıt vermesi ge- rektiğini söyledi. Kaya'nın enerji ihalelerindeki yol- suzluk iddıalan nedeniyle tutuklanan müteahhıt İbrahim Selçuk'un eski iş cari ve siyasi yaşamı boyunca herhangi bir yolsuzluk yapmadıgını savunan Ka- ya, yakınlanna aıt kişilerin ortak olduğıı şirket adına haksız olarak alınmış bır ıha- le olmadığını söyledi. CHP Genel Baş- kanı Dcniz Baykal'a sert eleştıriler yö- nelten Kaya, şu görüşleri dile getirdi: "Sayın Baykal'a oncelikle cevaplandır- ortağı olduğunu söylediği Mahmut Yıl- dız, Kaya'nın iddialarıyla ilgili "pole- miğe girnıeyeceğini" ifade etti. Kendı- sine daha önce yöneltilen suçlamalar- la ilgili açıklamalar yaptığını, hıçbır şeyden de çekinmediğini belirten Yıl- dız, "Öncelikle Cemal Kaya, kendisiy- le ilgili iddialara cevap versin. Ben par- limdeıı istifa etmedim, buradayım. Ve- rilemeyecek hcsabım da yok" dedi. ması gerektiğini düşündüpm birkaç so- rum olacak. Ilki şu; ailc şirketim, ben CHP milletvekili iken ihale almış mıdır? Ceva- bını ben vereyim, evet almışur. Hem detes- pit edebildigim kadanyla onlarca ihaleye katılıp tüm yasal koşullan yerine getire- reküç adetihaleyi kazanmışür. Acaba Sa- yınBaykaTın buihalelerin deyolsuzoldu- AB'ye yönelik sert eleştirilerinin muhalefet tarafından gündeme getirilmesini 'yanlış' buldu Eıxloğaıı"dıuı kendine tekzip• AB içinde Türkiye'yi parçalamaya yönelik tczlcr ürctildiğini belirten konuşmasının Baykal tarafından yanlış yorumlandığını savunan Erdoğan, U AB ile ilişkiler kopuyor gibi göstermek yanlış" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birhğı'nden Türkiye'yi parçalamaya dönük tezler geldiğine ilişkin sözleri üzerine yapılan yorumlara parti grubunda yanıt verdi. Erdoğan, Türkiye'nin karşısında tek sesli bir AB bulunmadığını, bazı ülkelerden kendı kamııoyunu etkılemeye dönük sesler duyıılduğunu, buna karşııı Türkiye'nin AB takvimini hassasiyetle uyguladıklannı söyledi. Başbakan Erdoğan dün AKP grup toplantısında yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Dcniz Baykal'ın eleştınlerinı yanıtladı. "Ülkemizi teınsil etmede asla zaafa düşmedik, bıından sonra da düşmeyecegjz" dıyen Erdoğan, Türkiye'de güven duygusunun oturmasıyla içte ve dışta ezberi bozulan bazı çevreler bulunduğunu savundu. AB hcdefi için Türkiye'nin önünde açık bir takvim bulunduğunu vurgulayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sözlerinı şöyle sürdürdü: "Muhalefet partisinin genel başkanı, bizinı AB konusundaki yaklaşımlanmıza, değerlendirmelerimize mal bulnıuş magribi gibi sanlarak buralardan farklı yorumlar çıkarmamn gayreti içine girdi. Boşuna bu gayretlerin içine girnıesin. Biz ne söylediğhnizi, ne yaptıgımızı, nasıl adını atmak istedigjmizi çok açık biliyoı uz. Biz AB nıüktescbatı içinde yapıhnası gerekenler neyse bunu başından bcri söylcdik. Biz mevcut takvimi bütün hassasiyetiyle i/JiyoruzJ" 'AB ile önemli bir sorun görülmedi' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB'nin resmi makamlarıyla yapılan görüşmelerde önemli bir sonın görülmedığinı belırterek "Fakat bu tür problemler varnuş gibi bazı gayretlerin içine girmek de yakışnuyor. Yapılacak bir şey varsa, söylcnecck bir şey varsa bunu tribünlere oynayarak değil, hep biriikte görüşerek yapmak gerekir" dedi. Türkiye'nin karşısında tek merkezli AB olmadığı için zaman zaman AB üyesi bazı ülkelerden kendi kamuoylannı etkilemeye yönelik olumsuz sesler duyulduğuna dikkat çeken Başbakan, "Bu sesler bi/.im soğukkanhlığımı/ı dağıtamaz. Biz ne islediğimizi çok anıa çok iyi biliyoruz.' diye konuştu. 'CHP'nin tavrı sıkıntıya sokar' Başbakan Erdoğan, grup toplantısının ardından tartışmalı sözleriyle ilgili olarak gazetecılerin sorulannı yanıtladı. Konuyla ilgili CHP liderinin eleştirilerine değinmekle yetinen Erdoğan, şunlan söyledi: "CHP'nin, AB ile ilişkilcri kopuyor gibi göstermesi yanlış. Bu bizi sıkıntıya sokar. Zaten biz aynı mücadelenin içindeyiz. Aynı hedefleri savunuyonız, CHP, AB'yi desteklemiyor mu? Biz ülkenin menfaat, çıkarı için ne gerekryorsayapanz" Başbakan Erdoğan, KKTC seçimine değinirken yeni Cumhurbaşkanı Mehnıet AliTalat'ı kutladıktan sonra, eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a teşekkür etti. AKP'nin grup toplantısı öncesinde Erdoğan'a partililer tarafından çeşitli hediyeler verildi. (Fotoğraf: AA) gu iddiası var mıdır? Sayın Baykal'ın elin- de, hangiihale karşılığı AKP'ye geçtiğime dair herhangi bir belge var mıdır? Sayın Baykal almış olduğum ihaleye ilişkin han- gi telefon ka\ lüanndun bahsennektedir?" Yolsuzluğun kaynağının ve adresinin CHP olduğunu ileri süren Kaya, enerji yol- suzluğunda 700 bin dolar aldığı ileri sü- rülen kışınin CHP Saymanı Mahmut Yıl- dız olduğunu belırttı. Yıldız'ın Siverek'te- ki bürosunun savcılık tarafından basıldı- ğını ve evraklarına el konulduğunu kay- deden Kaya, "Neden basıldı, yolsuzluk var da ondan Sayın Baykal. Bizi soraca- ğına, kendisi yolsuzluk tenıcllerinin üze- rine oturmuş, sağı solu yolsuzluk" dedi. Baykal ıçin alınan Mercedes ıçın kim- lerin pazarhk yaptığını soran Kaya, ener- ji yolsuzluğuna adı kanşan işadamı İbra- him Selçuk'un Mahmul Yıldız'ın eski iş ortağı olduğunu söyledi. Kaya, eski Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanı /"«kiÇakan'ın keşifarlışları nedeniyle Yüce Divan'da yar- gılandığını anımsatarak "O keşif arhşlannı kimler aldı? Acaba Mahmut Yıldız, Bat- man Barajı o keşif artışlan işinde var mı? Savcılan göre- vedavetediyorum. Fillertepi- nir, çimler ezilir. Çim olnıa- maya karar verdim. Onuru- mu veşerefimi kaybetmekiçin milletvekili olmadım" dedi. Düşürme mesajı Kaya'nın istifa kararı, AKP'nin MYK toplantısın- da da ele alındı. Kaya'nın da- ha önce Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan'ı arayarak ka- rannı ilettiği, Erdoğan'm da olumlu yanıtverdiğı öğrenil- dı. Erdoğan, önceki günkü toplantıda, "Doğru bir hare- ket, bu işin yolu budur. Ken- disine güveniyorsa şaibeden kurtubnak istiyorsa buna im- kân vermek lazım" diyerek milletvekilliğinın düşürülme- sine oy vereceklen mesajını verdi. Erdoğan, dün de, "Ken- di takdiridir. Bana göre çok haklı ve onurlu bir davranış- ûr" diye konuştu. Bazı partı yöneticileri de, Istanbul Mil- letvekili Göksal Küçükali hakkındaki iddialar nedeniy- le disiplin sürecinin işletildi- ğini ancak bunun 3 ay sürdü- ğünü belirterek bunun soru- nu çözmediğini, istifanın en iyi yol olduğunu söylediler. Vakıflar yasası sil baştan Bakanlar Kurulu 'na sunulan Vakıflar Teşkilat Yasa Tasarısı, vakıflarla ilgili tüm yasaları tekçatı altında toplarken vakıfkurma ve gayrimenkul haklannı genişletiyor EBRUTOKTAR ANKARA-Hükümet, Vakıflar Teşkilat Ya- sa Tasansı'nı yeni vakıflan da içine alacak şe- kilde geniş kapsamlı bir düzenlemeye dönüş- türdü. Osmanlı döneminden kalan vakıflar dışında, 4 bın 506 yeni vakıf daha kuruluşun- dan denetimine kadar Vakıflar Genel Müdür- lüğü'nün sorumluluğuna verildi. Vakıflar Ge- nel Müdürlüğü'nün karar organı niteliğinde- ki Vakıflar Meclisi'ndcki üye sayısı 5'ten 15'e çıkanlırken azınhk vakıflan ile yeni va- kıflara da Mechs'te temsil hakkı tanındı. Bakanlar Kunılu'nun görüşüne sunulan Vakıflar Teşkilat Yasa Tasarısı, vakıflarla il- gili tüm yasaları tek çatı altında toplarken va- kıf kurma ve gayrimenkul haklannı genişlet- tı. Tasan; 4 bin 506 yeni vakıf, 300 mülhak vakfı (vakıf kumculan ölmüş, ama soykütü- ğüne göre kuruculann evlatlannca yönetılen vakıflar), 161 cemaat vakfı ve 41 bin 550 mazbut vakfını (soykütüğü sona erdiği için yö- netimi Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne geçen vakıflar) kapsayacak şekilde hazırlandı. Ta- sanda, öngörülen önemli değışıklıkler şöyle* Mahkeme kararı yeterli: vakıfkur mak isteyenler, Vakıflar Genel Müdürlü- ğü'nden izin almak zorunda değil. Mahkeme karan ycterli sayılacak. Mallar üzerinde tasarruf: Vakıfia- nn özgülenen mallan (kuruluş mallan) dışın- da tüm mallan üzennde tasarrufta bulunabil- me hakkı olacak. Vakıflar, mahkeme karan ile mallarını da satabilecek. Yeni Vakıflar: Yeni vakıflar da Vakıf- lar Genel Müdürlüğü'nün denetimine girecek. MazbUt vakıflar: Soykütüğünün sona ermesinden sonraki 10 yıl içinde yönetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne geçen vakıflar, "Mazbutvakıflar" olarak adlandırılıyor. An- cak yeni yasa tasansında, soykütüğünü kanıt- layan kişıler, mahkemeden çıkartacaklan ka- rar ile söz konusu vakıflan gen alabilecekler. TapU Serhl: Tümvakıflanntezyid-i be- deli (tapudaki şerhi kaldırmak için ödenen art- tırma bedeli) yüzde 20'den yüzde 10'a ındı- rilecek. Azınlık vakıflan, 1936 yılından son- ra elde ettikleri, ancak 1974 yargı karan ile ellerinden alınarak Hazine'ye geçen gayri- menkullerini geri alabilecek. TapU teSCİI belgesl: Cemaat vakıfla- nnın, Hazine'ye geçen mallan alabilmesi için kendileriııden tapu tescıl belgesı getırmesi istenecek. Azınlık vakıflan, istedıklen gay- rimenkullerin kendüerine ait olduklannı bel- gelemeleri halinde mallannı geri alabilecek. Ba^VUrU: Vakıflar Genel Müdürlüğu, ce- maat vakıflannın Hazine'ye geçen mallannı geri almak için yaptığı 1030 başvuruyu de- ğerlendirdi. 810 başvuru olumlu bulunarak, cemaat vakıflanna eski gayrimenkulleri iade edildı. 333 başvuruda, mükerrer talep fark edil- di. Müdürlük bu cemaatlerden belge istiyor. Vaklflar MedlSİ: Vakıflar Mechsf nin 1 'i genel müdür, 4'ü atanmış bürokratlardan oluşan 5 kişüik üye sayısı, 15'e çıkanlıyor. Mec- lisin 5 üyesi, atanmış bürokratlardan oluşacak. 5 üye diğer kurumlann vakıflar konusunda me- murlanndan Başbakan tarafından atanacak. 3 üye, mülhak vakıflannın temsilcileri arasın- dan seçılecek. 1 üye cemaat vakıflannın, 1 üye yeni vakıflann temsilcisinden oluşacak. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Türkiye'den bakarak Kıbnslı Türkle- ri anlamak kolay değil. Bir TV progra- mında Kıbrıs'ı tartışıyorduk. Konuşma- cı olarak CHP temsilcisi, AKP temsil- cisi, DSP Genel Başkanı Biilent Ece- vit, Denktaş'ın danışmanı Profesör Mümtaz Soysal ve bir de ben vardım. Mehmet Ali Talat henüz başbakan ol- muştu. Bizler, Türkiye'de, KıbrıslıTürk- ler olmadan Kıbrıs konusunu tartışı- yorduk. Ben bu duruma itiraz ettim, progra- mı hazırlayan meslektaşıma, "Burada Denktaş'ın temsilcisi olarak Türkiye'de- ki bir partinin genel başkanı Mümtaz Hoca var, ama Mehmet Ali Talat yok. Bunu doğru bulmuyorum" dedim. Mümtaz Soysal bana hak verdi. Yıllarca bizler Rauf Denktaş'ı Kıbns- lı Türklerin tek temsilcisi gibi gördük. Yalnızca onun söyledikleri bize sıcak gel- Kıbns'ta Yeni Dönem di. Halbuki Kıbnslı Türkler içinde fark- lı bir eğilim yıllardan beri vardı. Bu eğı- lim Denktaş'ın yürüttüğü siyasetleri ya- rarlı bulmuyordu. Bu farkhlık, klasik bir tartışma içinde yürütüldü. Denktaş muhalifleri "Rumiş- birlikçisiyd\\er, AB'ye satılmışlardı. Hal- buki AB, Türkiye'nin de hedefi değil miydi? Denktaş ve danışmanı Mümtaz Soysal AB'ye sıcak bakmıyorlardı. Tür- kiye'ye son derece zararlı olduğunu düşünüyorlardı. • •• Böyle düşünmeleri doğaldı ve onla- rın hakkıydı. Ancak onlar gibi düşün- memek de bir haktı ve Kıbnslı Türkler arasında onlar gibi düşünmeyenlerin sayısı hızla artıyordu. Mehmet Ali Ta- lat, işte böyle düşünen Kıbnslı Türkle- rin temsilcisiydi. "Çözüm veAB" onun temel hedefleriydi. Kıbnslı Türkler adım adım Talat'a inandılar, onu desteklediler. Kendi öz- gür iradelerini bu yönde ifade ettiler. Tür- kiye'de ise bazı kesimler hâlâTalat'ı bir hain olarak tanımlıyorlar. Benim Kıb- rıs yazılarıma gelen bazı elektronik mektuplarda bu duygularını dile geti- riyorlar. • • • Kıbnslı Türklerin yüzde 56'sı Meh- met Ali Talat'a en yüksek yetkiyi ver- mek amactyla ondan yana oy kullan- dılar. Kıbrıs Türklerini en iyi onun tem- sil edeceğine inandıkları için bu tutu- mu aldılar. Yani onu "hain" olarak de- ğil lider olarak gördüklerini ifade etti- ler. Demokratlığın da solculuğun da en temel ilkesi halkın tercihlerine güven- mek ve inanmaktır. Halk yanılmaz mı, tabii ki yanılabilir. Ancak halk kendisi- ne zarar verdiğini gördüğü siyasetçile- ri terk etmeyi ve onları devirmeyi de bi- lir. Ülkemizin yakın tarihi bu tecrübeler- le doludur. Mehmet Ali Talat yeni bir siyasetçi de- ğil. Kıbrıs Türkleri onu çok uzun za- mandır izliyorlar. Yıllar önce milli eğitim bakanhğı yaptı, birçok sorumluluğu üstlendi. Son olarak da iki yıldır baş- bakanlık yapıyor. Söylediklerine, yap- tıklarına ve yapmayı vaat ettiklerine ba- karak ona oy verdiler. • • • Mehmet Ali Talat'la artık Kıbrıs'ta ye- ni bir dönem başlıyor. Bu dönem olduk- çazorlu geçecek. Çünkü Kıbrıs konu- su hâlâ çözüme ulaşamamış durumda. Talat, çözüm isteyen Türklerin temsil- cisi olarak Kıbrıs konusunda yeni bir di- namizmi en üst düzeyde temsil edecek. Talat'ın işi zor, ancak çözümsüzlük isteyen Rum tarafındaki liderlerin işi ondan da zor. Tabii onlar AB üyesi ola- rak büyük bir avantaj elde ettiler. Bu avantajı kullanarak statükoyu korumak isteyecekler. Bunu ne kadar başarabi- lirlerki! Çözümsüz bir Kıbrıs'ı nasıl sa- vunabilirler ki! Şimdi karşılarında, dina- mik, halkının desteğini almış bir Talat bulunuyor. • • • KıbnsTürklerinin yeni başbakan ada- yı dostum Ferdi Sabit de deneyımli bir siyaset ınsanı. Talat'la biriikte, Kıb- nslı Türklere yeni ufuklar açacaklarına inanıyorum. Her ikisine de başarılar dı- lıyorum. GLOBALPOLMKÜLTÜR ERGIN YıLDıZOĞLU Sabotage Fransız halkı, 29 Mayıs'tayeni bir "sabotage" ger- çekleştirecek gibi görünüyor. Bu kez kırmaya niyet- lendikleri makine Avrupa Birliği, fırlatmaya hazır- landıkları şey ıse takunya (sabot) değil, birliğin tas- lak anayasası. Önce evet, sonra hayır Altı hafta önce, Fransız halkının yüzde 6O'ı, 29 Ma- yıs'ta yapılacak referandumda anayasa taslağına evet oyu vermeye hazırdı. Sonra ne olduysa oldu (!). O günden bu güne yapılan 10 kamuoyu yokla- ması şimdi halkın yüzde 53'ünün hayır oyu vere- ceğini gösteriyor. Geçen hafta sonunda Jacques Chirac'ın "evet" oyunu güçlendirmek için düzen- lediği TV gösterisinin de, Fransız medyasının hoş- nutsuzluğuna bakılırsa, etkisiz kaldığı anlaşılıyor. Ne oldu da halk hızla tutumunu değiştirdi? Ne ola- cak, 450 sayfalık anayasa, Avrupa'da ilk kez Fran- sa'da ortalıkta tartışılmaya, halk da metni daha iyi an- lamaya, "Hayır derseniz Avrupa Birliği ölür, felaket olur" korkutması etkisini kaybetmeye başladı. Anayasa üzerine tartışmalar başlayınca, halk ön- ce bunun nasıl sıra dışı bir anayasa olduğunu, med- ya tarafından hiç değinilmek istenmeyen III. kısmı- nın içeriğini öğrenmeye başladı. Bernard Cassen'ın Le Monde Diplomatique'te işaret ettiği gibi bu, bu- güne kadar yazılmış hiçbir anayasaya benzemedıği gıbı.özelhklelll. kısmı, IMF'nin, DünyaTicaretörgü- tü'nün tüzüğüne benziyordu. Bu bölüm neoliberal il- keleri anayasal düzeye yükseltmek amacıyla hazır- lanmıştı. Fransızların büyük önem verdiği "kamuhiz- metleri" kavramı bıle, "genel ekonomik yararı olan hizmetler" kavramıyladeğiştirilmişti. I. kısımdaki te- mel özgürlükleri betimleyen paragraf da anayasanın gerçek ruhunu ortaya koyuyordu. Burada temel öz- gürlükler, "insanların, malların, sermayenin serbest- çe dolaşımı" ifadesiyle insanları mallarla aynı düze- ye indırgeyen bir yaklaşımı benimsemişti. Fransa'da sınıf savaşları Fransa'da anayasa etrafında başlayan tartışma- lara bakınca, Le Monde, Liberation, Le Nouvel Ob- servateur gibi "sol eğilimli" olanları da dahıl, he- men tüm medyanın, iktidardaki UMP ve ana mu- halefet partisi Sosyalist Parti'nin biriikte oluşturduk- ları evet kampını desteklediği görülüyor. Bunun ne- deni çok açık. 1980'lerde, Avrupa Sanayicileri Yuvarlak Masası gibi örgütlerin de yardımıyla hız- lanan birtrans-Avrupa kapitalist sınıfı şekillenme- si (büyük oligopol şirketler/bankalar-mali sermaye). Bu sınıf fraksiyonu, Giscard D'Esteign'in eliyle bu anayasayı neoliberal prensipleri yasa katına çıka- racak, küresel çapta rekabet koşullarını güçlendi- recek bir belge olarak şekillendirdi. Şimdi de bü- tün gücünü arkasına koyuyor. Hayır kampındaysa, küreselleşmeden, neolibera- lizmden zarar gören herkes yeralıyor. Köylüler, işçi- ler, küçük esnaf vb... Ancak bu anayasa karşıtı ke- sim, siyasi olarak homojen bir blok oluşturmuyor. Le Pen gibi proto-faşist ırkçı partılerden Troçkist grup- lara kadar uzanan geniş bir siyasi yelpaze söz ko- nusu. Sosyalist Parti'nin içinden bır kesimle küresel- leşme karşıtı ATTAC da "hayır" kampının içinde. Bu kamptayeralanlar, neoliberal saldırı karşısında, ge- lirlerini, işlerini, toplumsal dayanışma koşullarını, kül- türlerini, dillerini korumak ıstiyorlar. Tabii bir de bun- ların büyük çoğunluğu Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesine karşı. Ancak anayasaya evet diyenlerin de Türkiye'nin birliğe girmesinden yana olduğunu söy- lemek zor. Aksine, Le Nouvel Observateur, "Evet Demek Için 20 Neden" başlıklı yazısının 17. ımad- desinde "Anayasa Türkiye'nin gırmesınikolaylaştı- rıyor mu" sorusuna karşılık, "Bunlar iki ayrı süreç- tir" dedikten sonra, Türkiye'nin girmesını engelleye- cek iki garanti var diyor. Birincisi, referandum; ikin- cisi, Chirac sonsuza kadar kalmayacak, yerine ge- len pekâlâ Türkiye'nin girmesine karşı olabilir... Bugüne kadar Avrupa Birliği'nin motor gücü olan Fransa'dan anayasaya "hayır" oyu çıkarsa sürecin ilerleme biçiminde bir tıkanma olacağı kesin. Çünkü daha sonra gerçekleşmesi beklenen oylamalardan, örneğin Hollanda'da(FinancialTimes, 14/04) "hayır" beklenıyor. Ancak buradan birlik sürecinin çökeceği sonucuna ulaşmak için biraz erken. Birincisi, bu ana- yasa oylaması birliği çökertecek bir olasılığı taşıyor olsaydı acaba gündeme gelir miydi? Ikincisi, yeni bir anayasa yapmak olasılığı her zaman geçerli. Diğer taraftan, bu anayasa oylaması, trans-Av- rupa kapitalist sınıfının ilk ciddi meşruiyet ve ikti- dar denemesi. "Evet" oyunu alırsa önü açılacak, birlik sürecini istediğı yönde şekillendirmeye devam edebilecek. Birliğin bütün dışişleri bakanları Fran- sa'daki evet kampını güçlendirmek için devreye girdiler. Oy verme günü yaklaştıkça medya elinde- ki tüm olanaklarla "evet "ten yana kampanyayı yo- ğunlaştırarak sonucu belirleyebilir. DEHAP'LI BAŞKANLAR ANKARA'DA Boydemir: Türldye ortak yurdumuz ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Dıyarbakır Büyükşehır Belediye Başkanı Osman Bayde- mir, Misak-ı Milli sınır- lannuı, Türkiye'de yaşa- yan Türklerin, Kürtlerin ve diğer bütün etnik kim- liklerin ortak yurtları ol- duğunu söyledi. Baydemir başkanlığın- dakı 9 DEHAP'h beledi- ye başkanı, Ankara'da 3 gün sürecek temaslan çer- çevesinde, ilk olarak Türk-lş Başkanı SaühKı- hç'ı, konfederasyon ge- nel merkezinde ziyaret etti. Diyarbakır Belediye Başkanı Baydemir, Tür- kiye'de yaşayan bütün et- nik, inançsal kimlikleri, farklılıklan, Türkiye'nin zenginliği olarak kabul edip, Türkıyelıhk üst kim- lığı ve AB ortak payda- sında buluşup ülkeyı hak ettiği noktaya getirmede önemli katkılar sunabı- leceklerini anlattı. Bay- demir, kutuplaşmaya, kar- gaşaya Türkiye'nin ta- hammülü olmaması ge- rektiğıni söyledi. Türk-lş Genel Başka- nı Salih Kılıç da istikrar- sızlığın, ülkeye, topluma yarar getirmediğini vuı- gulayarak Türkiye'nin, etnik yapısı itibarıylazen- gin bir ülke olduğunu söyledi Kılıç, hoşgörü, kardeşlık, banş ve birlik- telığı simgeleyccek dav- ranış sergılemelerin, Tür- kiye'nin ıstıkrara kavuş- masında büyük katkı sağ- layacağını vurguladı. Baydemir bır soru üze- rine, "Türkiye'nm Mi- sak-ı Milli sınırlan, 1 iiı - kiye'de yaşayan hem Türk lıenı Kürt yurttaş- larıııu/ııı lıenı de diğer bütün etnik kimlikleri- mizin ortak vatanıdır. Türkiyelilik üst kimliği, Türk, Kürt yurttaşlan- mızın ortak paydasıdır" diye konuştu. ?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle