Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 MART 2005 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul _Y 8 Sınop Y 13 Edirne B 22 Samsun Y 14 Kocaeli Y 20 Trabzon Y 14 Çanakkale B 20 Gıres'un Izmir Y 14 PB 21 Ankara Y 17 Manısa PB 21 Eskışehjr Y 17 Aydın Denızli J3 23 Konya B 18 PB 20 Sıvas Y 12 Zonguldak Y 16 Antalyal B 20 Kars Adana Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siırt Hakkârı Van B B PB PB PB PB PB B 21 21 18 19 16 16 8 5 CUNEYT ARCAYIJREK Yurdun kuzey kesımle- rı parçalı çok bulutlu, Batı ve Orta Karadenız kıyıları Doğu Karadenız Dogu Anadolu'nun kuzeyı, Mar- mara'nın doğusu, Batı ve Orta Karadenız'ın ıç kesım- lerı ve Iç Anadolu'nun ku- zeyı yağmur ve sağanak yağışlı, dığer yerler parçalı veaz bulutlu geçecek Ha- va sıcaklığı yağış alan yer- lerde bıraz azalırken dığer yerlerde artacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn B B B Y Y Y Y Y 1 3 7 14 15 15 17 16 Berlın PB 15 Moskova PB -1 Budapeşte Y 15 Aşkabat Madrıd Y 17 Astana Vıyana Y 14 Taşkent PB -1 PB 13 Belgrad Y 16 Bakû B 17 Sofya Roma Y 18 Bışkek K Y 16 Tıflis ~Y 2 Atına B 21 Kahire A 24 Münıh PB 15 Zürih Y 15 Şam A 24 k Çok bulutlu • Yağmurlu Karlı Sulu kar ı Gok gurultülü GUNCEL B Baştarafı 1. Sayfada muşi". Amerika, ulusal ve uluslararası yararları söz ko- nusu olunca bir nebze utanmıyor, sıkılmıyor. Geç- mişin üstünesüngerçekıyor. mcirlik'te olağanüs- tü ödünler koparabilmek için PKK'yi pazarlık ko- nusu yapıyor. Bu hükümet ABD ile gittikçe gerilen ilişkileri yumuşatabilmek için başını iki eli arasına almış, ne yapmalı ne etmeli kı, böyyük dostumuzun ik- tidara gelmeden önceki desteğine yeniden ka- vuşmalı diye derin düşünceler içinde. Derin düşüncelerin başında Incirlik üssünün hukuksal statüsünü oluşturan Savunma ve Eko- nomik Işbirliği Anlaşması'nın (SEİA) engelleyici hükümlerinden ve daha önemlisi yabancılara Türk topraklarını kullanabilmeyi kimı kurallara bağlayan anayasanın ilgili maddelerinden nasıl kurtulacağı geliyor. ı • • • ! Hükümet çevreleri ABD'nin Incirlik'le ilgili istek- lerini basıte indirgiyorlar. RTE, "daha çok lojistik amaçlı bazı talepler" derken ABD'nin Incirlik'i I- rak'tan dönen ve Irak'a gidecek olan asker için bir geçiş noktası, "yığınak merkezi" olarak kulla- nılacağını söylüyor. Gerçek bu kadar basit mi'? Yoksa? örneğin (bir zamanlar U-2 casus uçaklarını Incirlik'ten kaldırır, Sovyetler'i gözlerdi) üsten benzeri istihbarat uçuş- ları yapmak, küresel terörle mücadele ayağına ya- tarak üste ek (savaş) uçakları ve personel konuş- landırmak gibi anayasaya ve SElA'ya aykırı ödün- leri ABD'ye tanıma arifesinde mi hükümet? Üsten ABD'nin yapacağı (örneğin Suriye'ye, Iran'a askeri harekât gibi) her faaliyette Türk ko- mutandan (kuşkusuz Türkiye'den) izin alma zo- runluğunu kaldırmak mı hükümetin niyeti? Ya da her türlü yasal engellerden kurtulmak için üssün statüsünü SElA'dan çıkarmanın yollarını mı arıyor? ABD'yi memnun edebilm^k için biryol yöntem bulmuş olmalı ki hükümet; Amerika'da bulunan AKP Genel Başkan Yardımcısı Murat Mercan aracılığıyla ABD yönetimine Incirlik'le ilgili (saya- geldiğimiz) taleplerine "yakında yanıt vereceğini" duyurdu._ Onur Öymen de "Kuzey Irak'ta konuşlandırıl- mış PKK teröristlerinin yakalanması konusunda- ki taleplerimize olumlu karsılık alınamamışken, Türkiye'nin Irak konusunda Amerika'ya tek taraf- lı tavizler vermesi isabetli midir?" diye yazılı yanıt isteyen bir önerge veriyor Meclis'e. Herhalde minareyi çalanın kılıfını -inandırıcı ol- masa da- çoktaan hazırlamış olduğunu bile bile. • •• Şu anayasa, hele anayasanın 92. maddesi ol- masa; "mektepler olmasa maarifi pekâlâ yönete- ceğini" söyleyen birzamanların yöneticisi gibi; şu anayasa, bu SEİA olmasa ABD ile ne istersen al gülüm ama ne istersem verme gülüm diye özet- lenebilecek dostluğu pekâlâ geliştirecek hükü- met! Amerika'nın (Kırgızistan'da olduğu gibi) kimi iktidarları "indirdiğini"... eski desteğin de yittiği- ni gördükçe... bizimkileri de bir korku mu sardı, sarıyor mu, saracak mı? Kimi yayınlarda şundan bundan sonra Türki- ye'ye sıra gelecek diyenler var da... Erînç: TCY'yi Çiçek'le görüşeceğiz • ZONGULDAK (Cumhuriyet) - Türkıye Gazete- cilcr Cemiyetı (TGC) Başkanı Orhan Erinç, Türk Ceza Yasası'ııda yapılmasını ıstediklerı değışik- liklerle ilgili olarakAdalet Bakanı Cemil Çiçek'le telefonda görüştüklerini belirterek "Salı günü top- lantı yaparak TCY konusunda değişiklik önerdi- ğimiz maddeleri görüşmeyi kararlaştırdık" dedı. Zonguldak'ın Ereğli ilçesi Gazeteciler Derne- ği'nin düzenlediği etkinliğin ardından değerlen- dirme toplantısı düzenleyen Erinç, yeni TCY'nin dengesiz hapis cezası içeren maddelerinin kısa sü- rede değiştırilmesini ümit ettiklerini dile getirdi. MGD'den ppotesto çağrısı • İstanbul Haber Servisi - Magazin Gazetecılerı Derneği, 1 Nisan günü tüm gazete ve internet si- telerinin bırinci sayfalarındaki logoların yanına ve tüm televızyon kanallarının ekranlann bir kö- şesine "siyah kurdele" amblemi koyarak yeni T- CY'ye tepki göstenlmesi çağnsı yaptı. MGD Yö- netım Kurulu'ndaıı yapılan açıklamada, yeni T- CY'nin yürürlüğe girmesiyle birlikte cezaevleri- nin habercilerle dolacağı, halkın haber alma öz- gürlüğünün kısıtlanacağı, "iliştirilmiş" tek yan- lı bir medyanın oluşacağma dikkat çekildi. Özok: Basın eleştirmekte gecikti • KIRŞEHİR (AA) - Türkiye Barolar Bırliğı Baş- kanı Özdemir Özok, "Bımdan sonra yapılması gereken, 'Kötü kanun iyi uygulamacılann elın- de iyı, ıyı kanun kötü uygulamacılann elinde kötü olıır' düşüncesiyle, Yeni TCY'nin en iyı şe- kilde uygulanmasını sağlamak olmalıdır" dedı. Özok, Kırşehır Barosu tarafından düzenlenen 'Değişen Ceza Kanunlarf konulu semınerde, basın kuruluşlarının yeni Türk Ceza Yasası hak- kındakı eleştinlerinde gecıktıklerını savundu. Murat Çobanoğlu yaşamını yitirdi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ilalk ozanı Murat Çobanoğlu, bir süredir tedavı gördüğü An- kara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde dün yaşamı- nı yıtirdı. Murat Çobanoğlu, yanııAnkara 'da top- rağa verilecek. 1940 yılıhda Kars'ta doğan ve geçimıni âşıklık geleneğıni sürdürerek kazanan Çobanoğlu, Kıziroğlu Mustafa Bey türküsünün derleme ve düzenlemesi ile de tanınıyordu. Apponda çocuk var • İSTANBUL (AA) - Atatürk Havalimanı'ndakı uçakları yakından görmek ıçın aprona giren 10 yaşındakı 2 çocuk, heyecanlı dakikalar yaşattı. Güvenlik kameralan aracılığıyla fark edilen ço- cuklar, kısa sürede polis tarafından yakalandı. Ata- türk I Iavalimanı Karakolu'na götiirülen çocuklar, _- daha sonra ailelerine teslirn edildi. Yarın sona ermesi gereken 'Kanak Attack- 3. Türk Kuşatmasf sergisi gördüğü ilgi ve tepkilerden dolayı iki ay daha uzatıldı. TürkbayrağıViyana'yı da kışkırttı OZGEN ACAR ANKARA - "Türk Bayra- ğı"nın Mersin'de "ayaklar altı- na alınması", Viyana'nın birka- mu kurumu olan en önemli çağ- daş sanat evi Kunsthalle'nin de- ğışik boylarda "420 bayrakla kaplanması" çeşitlı "kışkırt- nıa" yorumlarına neden oldu Uluslararası bir internet sıtesinın, dünya çapında düzenlediği bir oylamada ise "Türk Bayrağı" 211 ülkenin bayraklan arasmda 5. seçildi. Mersin'de "Nevruz (Yeni- gün)" şölenlerinin Türkiye Cum- huriyeti aleyhınde gosterilere dönmesi ve bu arada Türk bayra- ğının ayaklar altına alınmasından farklı bir "kışkırtma" olayı Vı- yana'da ortaya çıktı. Bolu 1964 doğumluTürk-Al- man vatandaşı, yazar Feridun Zainıoğlu 30 yıldır yaşadığı Ki- el kentinde bir sanat galerisinin ön yüzünü çeşitli bayraklarla kap- lamıştı. Resım ve tıp eğitimi bu- lunan Zaimoğlu, 2002'de "Heb- bel", 2003'te "Bachman Jüri" ödüllenni almıştı. Yazar kıtapla- rında, Almanya'daki ıkıncı ve üçüncü kuşakTürklenn yaşamla- rını "bütünieşme" ile birlikte vurgulayarak anlatmıştı. Zaimoğlunun Kiel'deki ginşi- mıni benimseyen Viyana'dakı Kunsthalle (Sanatevi) aynı tasan- mı kendi binalarında da uygula- masını sanatçıya önerdi. Zaimoğ- lu, önerıyı benimseyıp değışik boyda 420 bayrakla binayı Viya- na basınına göre "bir Türk çadı- rı" gibi yaptı. Serginin adına da "KanakAttack - 3. Türk Kuşat- ması" denıldı. "Kanak", Al- manya'da yaşayan Türk gençleri- ni, küçümseyıci, aşağılayıcı bir argo sözcük. Sergi evinin Müdü- rü Gerald Matt "Türklerin çoktan Viyana kapılarından içeriye girdiğine bu sergi ile dikkati çekmek istedik" yoru- munu yaptı. Zaimoğlu'nundaVi- yana'da 150 bin, Avusturya'nın öteki yörelennde ise 200 binTür- kün yaşadığmı anımsatmayı he- deflediğini belirtti. Sözde "Özgürlükçüler Parti- sinin (FPÖ)" Viyana Başkanı Christian Heinz Stratche, "Vi- yana İstanbul olmamalı" diye- rek bu serginin sanatla ilgisinin bulunmadığını, bir "siyasal kış- kırtma" olduğunu öne sürdü, Matt'ın istifasını istedı. Vatanda- şın vergilerini çarçur eden bu et- kınhkten dolayı Viyana Beledi- yesi Başkanı Michael Haeupl'den hesap sordu. Buna karşılık Yeşil- ler ile Sosyal Demokratlar sergı- ye destek verdiler Matt, tepkile- ri "utanmazlık" olarak sergile- di, "Türklerle bütünieşme Vi- yana'da gerçekleşti. Yalnız gü- DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ve bir grup partiIi,Türk bayraklarıyla Anıtkabir'i ziyaret etti. (AA) Gül'den sağduyu çağrısı Haber Merkezi - İnsan hak- lan örgütleri temsilcileri Mer- sin'deki bayrak yakma gırışı- minin ardından gelışen tepki- ler üzerıne Başbakan Yardım- cısı ve Dışişleri Bakanı Abdul- lah GüTle görüştü. Örgüt tem- sılcılerinden İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Yusuf Alataş, "Karşıhklı tırmandı- rılmak istenen milliyetçilik dalgasına dikkat çekmek is- tiyoruz" dedi."Herkes bizim vatandaşımız" diyen Gül de yurttaşları soğukkanlı ve sağ- duyulu olmaya çağırdı. Abdullah Gül, Başbakan- lık'taki makamında İHD Ge- nel Başkanı Yusuf Alataş, Tür- kiye insan Haklan Vakfı Baş- kanı Yavuz Önen, Mazlum- Der Genel Başkanı Ayhan Bil- gen, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi Levent Korkut ve Helsinki Yurttaşlar Derneği Ankara Temsilcisi Bülcnt Atamer'ı kabul ettı. Görüşmede insan haklan ör- gütleri, bayrak yakma girişi- minde bulunan çocukların can güvenliğinın de sağlanmasını istedi. Dışişleri Bakanı Abdul- lah Gül, Türkiye'nin demokra- sısınin olgunlaştığını, şeffaflık ve özgürlükte daha ileri boyu- ta ulaştığını belirtirken bu dö- nemde çeşitli provokasyonla- rın ve tahriklerin olabileceğini söyledi. "Herkes bizim va- tandaşımız" diyen Gül, yurt- taşları da soğukkanlı ve sağdu- yulu olmaya çağırdı. Yaklaşık 2 saat süren görüş- menin ardından gazetecılere açıklama yapan Yusuf Alataş, Türk bayrağına yapılan saygı- sızlığı "talihsiz olay" olarak değerlendirdi. Alataş, bu ola- yın ardından Türkiye'nin her tarafında tansıyonun yükseltıl- diğini, toplumsal barışın zarar gördüğünü, milliyetçi bir dal- ganın yayılmaya çalışıldığını söyledi. Bazı sıvıl toplum örgütleri- nın oluşturduğuTürk Dayanış- ma Konseyi, dün Türk bayra- ğına yönelik saldırıyı kınama mıtıngi düzenledi. Abdı Ipek- çi Parkı'ndaki mitinge katılan- lar, çeşitli boylarda Türk bay- rakları açtılar. Izmır'de gerçekleştirilen "Bayrağa Saygı Mitingi"ne yaklaşık 40 bin yurttaş katıldı. Gündoğdu Alanfnda gerçek- leştirilen mitinge katılanlar arasında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, İzmır Büyük- şehir Beledıye Başkanı Aziz Kocaoğlu da yer aldı Amasya, Burdur, Hatay, Adapazan, Kayseri, Van, Nev- şehir, Afyon, Ordu, Sıvas, Düzce, Bolu ve Konya'nın Seydişehir ilçesinde de "Bay- rağa Saygı" yürüyüşleri ger- çekleştirildi. zel bir dünya göstermek değil, şaşırtmak da sanatın doğasın- dadır. FPÖ sanata sansür pe- şindedir. Ortalığın karışacağını bekliyordum, ama bu denli ola- cağını sanmıyördum" dedi. Pazartesı günü sona erecek olan "Kanak Attack- 3. Türk Kuşatması" gördüğü ilgı ve tep- kilerden dolayı iki ay daha uzatı- lacak. Ister istemez, akhmıza bir soru geliyor: Acaba yeni Kültür Bakanı Atilla Koç, gerek müze müdürü Matt'a, gerek sanatçı Za- imoğlu'na teşekkür ve kutlama iletisi ile destek verdı mı? Öte yandan uluslararası bir in- ternet sitesi, dünya genelınde dü- zenlediği oylarla Türk bayrağını 211 ülkenin bayrağı arasında 5. en güzel bayrak seçti. Oylamaya katılanlar kendi ülkelerine oy kul- lanamadıkları bu araştırmada Türk bayrağı "yalın ve etkin" olarak tanımlandı. F1NANCIAL TIMES: 'Türklerin özgüveni eksik' LONDRA (ANKA)- Mersın'deki Nevruz gösterilerınde bazı kişilerin Türk bayrağına yaptığı saygısızlığa yönelik tepkileri değerlendiren Ingiliz gazetesi Fınancial Times, "Türkiye'nin öfkesini üzerinize çekmek istiyorsanız bayrağını yakın" ifadesıni kullandı. Gazete, söz konusu girişime gösterilen tepkılerin ise "Türk özgüveninin çürük durumunu yansıttığı" yorumunda bulundu. Financial Times'ta Vincent Boland ımzasıyla yayımlanan yorum-haberde binalann pencerelerine asılan Türk bayraklarının, ABD'deki 11 Eylül saldınlan sonrasında ortaya çıkan görüntüleri anımsattığı behrtıldı. Haberde, "Ülke,AB ile ekim ayıda müzakerelere başlayacak olsa da Türkler giriş sürecine ilişkin olarak çoktan hayal kırıklığına uğramış gözüküyorlar. Türkler, bu sürecin Kıbrıs'ta Rum yönetiminin ve belki Ermenilerin 1915'teki soykırım iddialarının tanınması ve AB liderlerinin Türkiye'nin kusurlarına ilişkin sonu gelmeyen paylamaları dahil olmak üzere bağınısızlık tavizleri gerektirdiğini biliyorlar" değerlendırmesinde bulunuldu. Gazete, "milliyetçi- lik gürültüsü içinde" tnsan Hakları Derneği ve Kürt liderlerin "olayın abartılmama- sı" yönündeki çağrılannın duyulmadığını savundu. DEHAP: Bayrağa saygısızlıkyapanlar üzerinden saldırgan tutum geliştirenleri kınıyoruz 6 Siyasi rant aracı olarak kullaıuyorlar' MERSİN / DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Nevruz kutlamalarında bayrak yakma gırı- şımınin ardından Mersin'de incelemelerde bu- lunan DEHAP Genel Başkan Yardımcısı Ala- addin Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti bayrağına yapılan saygısızlığı şiddetle kına- dığımız gibi, bayrağı iç siyasi rant aracı ola- rak kullanan, bunun üzerinden geliştirilen saldırgan tutum ve davranışlari da şiddet- le kınıyoruz" dedı. DEHAP Genel BaşkanYardımcısı Erdoğan, MYK üyesı HüseyinYılmaz ve PM üyesı Hü- seyin Yıldız'dan oluşan heyet, Mersın'deki Nevruz kutlamalarından sonra Türk bayrağı- nın yakılması girişimleriyle ilgili incemeleri- nin tamamlanmasından sonra hazırladıklan raporu dün DEHAP 11 Örgütü'nde düzenledik- leri basın toplantısında açıkJadılar. Olayları provokasyon olarak değerlendiren Erdoğan, partilerinin ve Kürt halkımn hedef göstenldiğıni, halklann karşı karşıya getiril- meye çalışıldığını vurguladı. Olayın Nevruz kutlamalarının bitmesinden bir saat sonra ve alana yaklaşık bir kilometre uzaklıkta meyda- na geldığine dikkat çeken Erdoğan olayla ıl- gılı bazı soru işaretlerinin bulunduğunu belir- terek şöyle devam etti: "Bu provokasyona alet edilen çocuklara, bayrağı vererek yakmalarını isteyen ve gö- rüntüleri ilk gün basına açıkça yansıdığı haide sonradan gündeme getirilmeyen şa- hıs neden bugüne kadar yakalanmamış- tır? Görgü tanıklarının ve tutuklanan ço- cukların beyanlarına göre Türk bayrağı o- lay mahalüne yakın bir işyerinden çıkarı- larak 25-30 yaşlarında takım elbiseii bir şahıs tarafından çocuklara verilmiş oldu- ğu açık olmasına rağmen bu işyeri neden tespit edilmemiştir?" GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada çoğunluğunu üreticilerin oluşturduğu panelde Türkiye'nin güncel sorunlarını masaya yatırdık. Bursa 3. Kitap Fuarı'nda benzer konuları "Tür- kiye'nin Sorunları, Fırsatları ve Medya" başlığı al- tında işledik. 3 Mart'ta 3 devrimin 81. yılını, Istanbul Kadın Kuruluşları Birliği'nin düzenlediği panelde Nazan Moroğlu, Prof. Necla Arat, Meriç Velidedeoğ- lu, Şükran Soner, Yekta Güngör Özden, Prof. Nur Serter'le birlikte "Laiklikten Şeriata mı" baş- lığı altında kutladık! Ankara'da AISEC'de üniversite öğrencileriyle 20. yüzyıldan başlayıp 21. yüzyıla uzanan uzun bir söyleşi yaptık. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Türkçe Top- luluğu'nun düzenlediği "Edebiyat, Basın ve Dil" konulu söyleşide Burhan Günel'le birlikte Türk- çemizin durumuyla ülkemizin durumunu yan ya- na getirdik. Denizlililer Derneği'nde gündemi, çözüm öne- rilerini de netleştirmeye çalışarak tartıştık. Mustafa Ekmekçi'nin deyişiyle dün de biraz abarttım mı ne; saat 13.00'te Yenimahalle ADD'de Yekta Güngör Özden, Prof. Alpaslan Işıklı ve Ha- lil Ibrahim Şahin'le birlikte "Türkiye'nin gelece- ği"ri\ konuştuk. Saat 14.30'da Türkiye İnsan Hak- ları Kurumu'nun (TİHAK) düzenlediği "Basın öz- gürlüğü ve Yeni Türk Ceza Yasası" konulu panel- de Korkmaz Alemdar ve Nevzat Helvacı ile bir- likte medya ve iktidarı tartıştık. Saat 16.30'da I- rak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği'nde Irak'ın geleceğini ve Türkiye'nin rolünü konuştuk. ••• Panellerden biri düzenleniş biçimiyle ötekiler- den farklıydı. Ankara'da hemşehri derneklerinin çoğu sadece doğup büyüdükleri yerin değil, ya- şadıkları yerin ve Türkiye'nin sorunlarına da eği- liyor. Büyükaltunbulak Köyü Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği iki aşamalı bir panel düzen- lemişti. AB sürecini Mustafa Balbay anlatacaktı, yöreleri Kars, Ardahan, Iğdır ve Göle'nin tarihini de Prof. Musa Çadırcı. Yönetici de o yörenin ye- tiştirdiği eğitimci Metin Demir. Panele başlarken şunu söyleme gereği duy- dum: "Arkadaşlar işte işin özeti bu; hem Anadolu'yu, doğduğumuz yerleri bileceğiz, unutmayacağız hem de Türkiye'nin ufku ne oiabilir, kafa yoraca- ğız." Onlar da Kars yöresinde özelleştirmeler sonra- sı tüm süt ve et işletmelerinin kapandığını, bunun göçü getirdiğini söylediler. Mutlaka yaz, dediler. ••• Sevdiğim bir atasözüdür: ı Halktan büyük güç yoktur! Anadolu'da bir uyanış var. Halk gidişin nereye varacağını kestirmeye çalışıyor. Sorumluluk his- sedenlerin sayısı artıyor. İki durum dikkati çekiyor: 1- Uyanışın örgütü yok. 2- Uyanışın ufku net değil... Halkın gücünü başta ABD olmak üzere Batı da fark etti. Hedef ülkelerde planladığı değişikliği o ülkenin halkını kullanarak yapıyor. önce Anado- lu, Anadolu'nun'birliği-dirliği diyenlerin bu güce önderlik etmesi, kimseye kaptırmaması gereki- yor! ankcumfacumhuriyet.com.tr Dışlşlerl Bakanlığı fncellyor Protokol metni Ankara'da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rum ke- simini de kapsayacak şekilde genişletilecek Gümrük Birîiği'ne uyum protokolünde AB ile mutabakata varan Türkiye, imza sürecine girdi. AB Komisyonu, protokol metnini içe- ren mektubu önceki gün Ankara'ya gönderdi. Dışişleri Bakanlığı, protokol metnini inceli- yor. Dışişleri Bakanlığı ile AB Komisyonu arasında taslak protokol metni üzerindeki gö- rüşmelerde mutabakatın sağlanmasının ar- dından mektup teatisi de başladı. AB Komis- yonu önceki akşam protokol metnini içeren mektubunu Ankara'ya ulaştırdı.Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin temelıni oluşturan 1963 tarihli Ankara Anlaşması'na Rum kesiminin de dahil edilmesini öngören protokol metnini gönderen AB Komisyonu, yanıt bekliyor. Dı- şişleri Bakanlığı, AB Daimi Temsilciliği ara- cılığıyla Türkiye'ye ulaştınlan protokol met- ninin mutabakata vanlan metinden farklı olup olmadığım inceliyor. Ankara, metni in- celedikten sonra karşı mektupla imza sürecı- nin başladığını teyit edecek. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise AB Komisyonu'ndan he- nüz protokol metninin gelmediğini söyledi. Protokol metnine ilişkin müzakerelerde zaten mutabakatın sağlandığını kaydeden Gül, ar- tık prosedürün başladığını söyledi. "Mektup teatisi yoluyla mutabakata vanlan metnin inceleneceğini" belirten Gül, "Yani proto- kol metni, anlaştığımız şekilde mi değil mi? İnceleme sonunda o 'kâğıttır' diyeceği- miz şeydir" dedi. Gül, Türkiye'nin protokol metnine Güney Kıbrıs'ı tanımadığına ilişkin çekınce koyup koymayacağının sorulması üzerine "İmza aşamasma gelince gerekli tedbiri alacağız" yanıtını verdi. Gül, hava- alanı ve limanların kullanımına ilişkin ifade- lenn protokol metninde yer almayacağını vurgulayarak "Biz, havaalanı ve limanların hizmet sektörü ile ilgili olduğunu, mal mü- badelesi ile ilgili olmadığım söyledik. Bu nedenle havaalanı ve limanlarla ilgili bö- lüm protokol metninden çıktı" dedi.