09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 MART 2005 CUMA HABERLER Gazeteciler yeni Türk Ceza Yasası'm İstanbul'dan sonra başkentte de protesto etti SansüreAnkaıa'dan'hayır'• TCY'deki basınla ilgili düzenlemeleri protesto için Adana'dan yola çıkan TGS ve Çukurova Gazeteciler Cemiyeti yöneticileri, sabah saatlerinde yürüyüşün son durağı olan Ankara'ya ulaştı. Türk-îş, KESK ve Eğitim-Sen'in de destek verdiği protestoda, "Haber hakkı engellenemez" denildi. ANKARA / İZMİR (Cumhuriyet Bürosu)-Gazeteciler, 1 Nisan'da yü- rürlüğe girecek yeni TCY'nin basın özgürlüğü ve haber alma hakkını en- gelleyen maddelerinin değiştirilme- si istemiyle lstanbul'un ardından An- kara'da "Adliye yollarına alışma yü- rüyüşü" düzenledi. Uluslararası Af Örgütü de yeni Türk Ceza Kanunu ile ilgili Türk basınının kaygılaruıa katıldığını açıklayarak bu alanda uluslararası standartlara uyulmasını istedi. TCY'deki basın ile ilgili düzenle- meleri protesto etmek amacıyla Ada- na'dan yola çıkan TGS ve Çukurova Gazeteciler Cemiyeti yöneticileri, sa- bah saatlerinde yürüyüşün son dura- ğı olan Ankara'ya ulaştılar. "Basın hürdür sansiir edüemez", "Basın milletin müşterek sesidir" ya- zılı önlükler giyen gazeteciler, Dik- men'deki "27 Aralık Atatürk Anka- ra'daAnın" önünde meslektaşlan ta- rafından karşılandılar. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercanİpekçi, karşılamada yaptığı konuşmada, Ada- na'dan yola çıkan gazetecilerin Tar- sus, Pozantı, Ulukışla, Aksaray ve Sakarya Caddesi'nden Ankara Adliyesi'ne yürüyen basın emekçileri, TCY'de basın özgürlüğüne darbe vuran dü- zenlemeleri protesto etti. Gazeteciler protestolarda ağızlanna sansürii temsil eden siyah bant takü. (KORAY AVCI) Gölbaşı'nda durarak yasaya tepkile- rinı gösterdiğini belirterek "Adana'dan Ankara'ya yürüyen gazeteci arkadaş- lannuzı Atatürk'ün, Ankara'ya geB- şinde karşılandığı buyerdekucaklıyo- ruz" diye konuştu. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cafer Esendemir ise "Eğer bu yasa bu şekilde yürürlüğe girerse görcv yapan birçok arkadaşunız işsiz kalacak. Yerel basındaki arkadaşlar ekonomik krizle karşılaşacakveceza- evlerini gazeteciler dolduracak" de- di.Karşılamanın ardından gazeteci- ler öğle saatlerinde Sakarya Cadde- si'nde toplandılar. Buradan Ankara Adliyesi'ne doğru yürüyüşe geçen gazetecilere Türk-lş Başkanı Salih Kılıç, KESK Genel Başkanı Sami Ev- ren ve Eğitim-Sen Genel Başkanı Ala- addin Dinçer de destek verdi. m İMZA KAMPANYASI Gazeteciler adına Ankara Adliye- si önünde bir basın açıklaması yapan TGS Başkanı Ipekçi, "1 Nisan'dan sonra öyle anlaşılıyor ki, adliye yolla- nnısıkçaaşındıracağız" dedi. tpekçi, yasayla ilgili tepkılerini dile getirmek amacıyla geniş katılımlı bir imza kam- panyası düzenlemeyi planladıklannı da sözlerine ekledi. Öte yandan lzmir Barosu Başkanı NevzatErdemir eksikliklerinin gide- rilmesi için, aralannda TCY 'nin de bu- lunduğu 4 yeni yasamn yü- rürlülük tarihlerinin, 1 Nisan'dan 1 Ocak 2006'ya ertelenmesı gerektiğini vurguladı. 'STANDART; UYARISI Uluslararası Af Örgütü'nden yapı- lan açıklamada da "TCY'de ifade öz- gürlüğüyle ilgili uluslararası standart- ları ihlal eden bazı maddelerin eski yasadan olduğu gibi taşuıdığı ve te- mel haklar üzerinde yeni kısıtlanıalar getiren yeni maddeler eklendiğj" be- lirtilerek bu alanda uluslararası stan- dartlara uyulması istendi. Penguen cbş basında Dış Haberler Servisi -Başbakan Tayyip Erdoğan'uı, gazetemiz ka- rikatüristi Musa Kart'a destekver- mckamacıyla kendisini hayvan çi- zinıleriyle karikatürize eden Pen- guen dergisine dava açması Fran- sız HaberAjansı'nda (AFP) haber oldu. AFP, dünyadaki tüm abone- lerine dün geçtiği haberinde, Erdo- ğan'm kendisini fü,zürala, maymun ve diğer hayvanlar şeklinde betim- leyen Penguen karitürisüerine, 40 bin YTL nıanevi tazminat talebiy- le dava açmasının,basınlaErdoğan arasında yeni bir gerginliğe neden olacağuıı belirtti. AFP, Erdoğan'la basın arasuıda yaşanan gerginliğin Başbakan'ın, Cumhuriyet gazetesi çizeri Musa Kart'akendisinikedi olarakbetim- leyen karikatürü nedeniyle dava açnıasıyla başladığım, ardından da 8 MartKadınlar Günü'nde dü- zenlenen gösterilerde bir kadı- nın polis tarafından dövül- mesinin gazetelerin bi- rinci sayfalanna ta- şınmasıyla da art- tığına dikkat çckti. Erdoğan'ın Penguen karika- türistlerine dava açnıasıyla basın- la arasında süren gerginliğin daha da şiddetleneceğine yer verilen ha- berde,Türkiye'deki basın örgütle- riveçahşanlannın, 1 Nisan'da yü- rürlüğe girecek Yeni Türk Ceza Yasası'nın içerdiği maddelerin ba- sın özgürlüğüne kısıtlamalar ge- tirdigi gerekçesiyle yapılan protes- to gösterileri de yer aldı. EVRENSEL'İN 'SEKA' HABERİ Erdoğan slogana da dava açtı • Başbakan'ın, SEKA fabrikasmda eylem yapan işçilerin sloganlarını yazan Evrensel gazetesinden 15 bin YTL tazminat istediği davanın görülmesine dün Ankara'da başlandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan, "kedi karika- türü davasını" kazanmasının ardmdan, SEKA fabrikasmda eylem yapan işçilerin sloganlarını yazan Evrensel gazetesine de 15 bin YTL'lik tazminat davası açtı. Dava- nın görülmesine dün Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde başlandı. Başba- kan Erdoğan adına verilen dava dilekçe- sinde, Evrensel gazetesinin, haberinde "fevkalade ağır, katlanılması ve tahammü- lü gayrı kabil hakaretlere" yer verildiği id- diasıyla, "nıanevi şahsiyeti talıkir ve tezyif etme" suçundan 15 bin YTL tazminat is- teniyor. Evrensel gazetesinin avukatı Ka- mil T. Sürek, dava konusu yazının bir ha- ber niteliğinde olduğunu belirterek habere ilişkin delillerin mahkemeye sunulmasını istedi. Dava söz konusu delillerin incelen- mesi için ertelendi. 'EuESTİRİYE TAHAMMÜLSÜZ' Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İhsan Çaralan yaptığı açıklamada, davanın eleştiriye karşı tahammülsüzlüğün örneği olduğunu belirtti. Başbakan'ın daha önce okuduğu şiir nedeniyle hapse mahkûm edildiğini anımsatan Çaralan, SEKA işçi- lerinin sloganlarını yazmanın halkın haber alma özgürlüğünün gereği olduğunu vur- guladı. Davaya destek amacıyla duruşma- ya CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Er- can tpekçi de katıldı. Kart dava çıkışında, "Basın özgüriüğünü kendilerine en büyük engel olarak görenlerin demokratikleşme görüntüleri samimi olamaz" dedi. Keyfi ve otoriter anlayışın giderek hız kazanaca- ğı kaygısım dile getiren Kart, bu alanda aydınlara büyük sorumluluk düştüğünü vurguladı. Evrensel gazetesinin 1 Şubat 2005'te yayımlanan sayısında, SEKA işçi- leriyle yapılan röportajlar ve işçilerin "SE- KA'yı kapatın göreyim sizi, hükümet katili yapmayuı bizi, yddırmaz bizleri cezaevleri, ölümüne direnir SEKA işçisi" ve diğer ba- zı sloganlar yer alıyordu. F tipine bildirili protesto TAYAD'lı aUeler, F tipi cezaev- lerinde yaşanan tecridi, bfldiri dağınrak protesto etti Galatasaray Postanesi önünde toplanan TAYAD'lılar, "Tecridi kaldırın, Ölümleri durdurun" yaalı pankart açtılar. Burada okunan açıklamada, 118 tutuklu ve hükümlünün yaşamını yitirdiği anıııısaülarak "Tecrit, emperyaliznün ve işbiıiikçi iktidariannın czilen, sömürülen yoksul halklara karşı uyguladığı bir politikadır" denildL Açıklamanın ardından Galatasaray'dan Taksim Meydanı'na kadar bildiri dağıtarak yürüyen grup, olaysız dağıldı. (TARKAN TEMUR) Kart: Cemaat-tarikat yapılaşmasına gidiliyor Yasa tasarısı TBMM Başkanlığı'na sunuldu Üniversitelipolisler TBMM'den geçti TürkCeza Yasası 9 na 'askeri'istisna ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu) - Polis eğitim merkezle- n kurulmasını ve ünıversıte mezunu 10 bin yeni polis alın- masını öngören yasa tasansı dün TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildı. Polis gereksiniminin karşı- lanması için hazırlanan tasarı üzerindekı görüş- melersırasındasöz alan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, hükümetin kamuda yapılaşma- yı öngören her ya- sal düzenlemeyi kadrolaşmak için kullandığını söyle- di. Kart, "emniyet teşkilatında da ce- maat-tarikatilişkisinedayanan yapılaşmaya gidildiğini, mes- lekte yükselmede kıdem ve li- yakat yerine bu tiir ilişldlerin dikkate alındığını" bildirdi. AKP Ankara Milletvekili Er- sönmez Yarbay, "Türk polisi- • CHP milletve- kili Kart, AKP'nin kanıu- dayapdaşmayı öngören her dü- zenlemeyi kadro- laşmada kullan- dığını söyledL nin büyük aşamalar kaydetti- ğüü,milletin gözbebeği kurum- lar olan ordu ve polisin yıpra- ülmaması gerektiğuıi" söyledi. Bu kurumlann yerleşik kural- lan olduğunu ve iktidarlara gö- re değişmediğini kaydeden Yar- bay, "cemaat-tarikat ilişkisi" gibi ifadeleri "tuzak keüme- ler" olarak nitelen- dirdi. Yarbay, "28 Şubattan sonrace- maat-tarikat denil- di ama bu arada bankalardan 46 müyardolaruçtu" diye konuştu. Yasaya göre, 4 yıllık yükseköğre- tim kurumlarından mezun olan aday- lar 6 aydan az olmamak üze- re eğitim merkezlerinde mes- lek eğitimine alnıacak. Eğiti- mi tamamlayanlar, Emniyet Genel Müdürlüğü kadrolan- na aday polis memuru olarak atanacak. ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu)-Türk Ceza Yasası'nın ba- zı hükümlerinin asken suçlar için geçerli olmamasını ıçeren yasa tasansı TBMM Başkan- lığı'na sunuldu. 1 Nisan'da yürürlüğe girecek olan yeni TCY'nin asken suç- laryönünden "gözden kaçan" hükümleri ortaya çıktı. Ceza yasa- sıylagetirilenuy- gulamanın askeri ceza sısteminde bazı adaletsizlik- lere yol açacağı ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nde disıplin zafiyeti- ne neden olabile- ceği gerekçesiyle yeni tasan hazırlandı. Yeni TCY'ye göre, "firar, enıre itaatsizUkte ısrar ve üste fıilen taarruz" gibi askeri suç- lardan dolayı verilecek hapıs cezalan, yasada belırtılen ce- za süreleri nedeniyle ertelene- • Askeri Ceza Ya- sası'na eklenecek maddeyle, cezaya- sasındaki indirim hükümlerinin as- keri suçlarda geçersiz olması ön- görülüyor. cek ve adli para cezası veya diğer yaptınmlara dönüştürü- lecekti. Askeri Ceza Yasası'na eklenecek maddeyle, ceza ya- sasındaki indirim hükümleri- nin askeri suçlarda geçerli ol- maması öngörüldü. Askerlık hizmetinin gerek- lerine uygun olarak verilen kısa süreli hapis cezalarının "bir eğitim kurumuna devam etme, be- lirii bir meslek ve sanaüyapmaktan yasaklanma,befir- li yeriere gitnıek- ten veya belirli et- kinlikleri yapmak- tan yasaklanma, kamuyayararh bir işte çalışrjnlnıa" gibi önlemle- re çevrilmesinin de önüne ge- çiliyor. Oda ve göz hapsi gibi disip- lin cezalannın ertelenerek ad- li para cezasına dönüştürül- mesı de engelleniyor. BIRBAKIMA SERVER TANİLLt Ankara da Bir Hafta... 18 Mart'ta Bolu'dan Ankara'ya geçtim. Bir başka Ankara ile karşılaştım: Alış-veriş yaşa- mında yaygın durgunluk, bir karamsarlığa yol aç- mış. Başka nedenler de var bunun kaynağında: Başta, "beceriksiz ve birikimsiz" biriktidarveonun hükümeti, ufukları karartıyor ve ilerisi için bir vaat vermiyor. Ülkemiz için bir şanssızlıktır bu! Bir keyifsizlik de şu oldu: Nevruz bayramı vesile- siyle, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Nev- ruz'un bir kardeşlik getirmesı dileğinde bulunmuş- tu ve yerinde bir dilekti bu. Ne var ki, kimi zibidi ki- şilerin, bayrakyakmaları, linç girişimleri, kanlarımı- zı dondurdu. Türk-Kürt aydınlarına büyük görev dü- şüyor... • 19 Mart'ta Kare Kitabevi'nde bir söyleşi yaptım. Çankaya'daki bu kitabevini, Gülen Saran ile oğ- lu Hakan Ersan kurmuşlar ve başarıyla sürdürü- yorlar. Her yönünden çağdaş niteliklere sahip bu ay- dınlanma yuvasının bir özelliği, Türkiye'nin dört bir tarafından aydınları çağırıyor ve bir söyleşi çerçe- vesinde okurlarıyla bir araya getiriyorlar. Okumada- ki oran düşüklüğünü, bir de böyle aşmak görüşün- deler. "Nasıl Bir Eğitim Istiyonız?" konulu söyleşimize büyük bir katılım olduğunu söylediler; sonunda yol açtığı soru vetartışmalarda, düzey çok yüksekti. özel- likle gençler ilerilere, çok ilerilere bakıyorlar... Gerçekten mutlu oldum. Oradan, Cânân Yücel'in davetine gittik. Geçen yıllardan bilirim: Cânân Hanım'ın evine bir müzeye girer gibi girmişimdir. O unutulmaz Hasan Âli Yücel'den kalan fikrî miras o evdedir: Ünlü Türk ressamlarının imzasını taşıyan tablolar^ albümler, koleksiyonlar, kitaplar ve bizzat Hasan Ali'nin bes- tesi ve sesi: Sen bezmimize geldiğinde neler olmaz Cânân Yücel, bu hazineyi koruyor ve kurtarıyor. Ama insanın geçiciliği nasıl unutulur ve bu kültürel birikime devlet, neden kol-kanat olmamıştır bugü- ne değin. Ne yapmıştır kültür bakanları bu konuda? Ama hazin soru: Nerede o çapta ve ufuktaki Kültür Bakanı? Bu çorak ortamda, tek umudum, Cumhurbaşka- nımızda. Bir tek Sayın Ahmet Necdet Sezer, bu ha- zineyi şimdiden kurtarıp, topluma -bir müze olarak- armağan edecek yolu bulacaktır; nice yararlarına o da eklenecektir. Cumhurbaşkanımızı göreve çağırıyorum. Cânân Yücel'den, -o ünlü- "su muhallebisi"n\ de yiyerek ayrıldık... Kimi ziyaretlerden sonra, 21 Mart Pazartesi gü- nü, Kızılay'da Imge Kitabevi'nde, yine eğitim konu- sunda konuştum ve kitaplarımı imzaladım okurla- rıma. Türk kitaplığına zenginlik katan ve belli bir dü- zeydeki okurlara seslenen bir başka yayınevi de, Im- ge Kitabevi'dir. Yakınlardayeni katkılardan bahset- tiler ki gerçekten sevindim. Ertesi gün, Kızılay'da Dost Kitabevi'ndeydim. Ko- nu aynıydı ve çok okurla karşılaştım. Ve dostlarla da: Abidin KumbasarveAzime Korkmazgil'leora- da uzun sohbet ettik. Aziz dostum Prof. Baskın Oran, son yayımladığı kitabı, Nerde O Eski Mahpusha- ne/er"i bana orada ulaştırdı. Aynı zamanda bir 12 Mart tarihi olan bu eseri ilk fırsatta okuyacağım. Ankara'da, benim için -her yönden- hareketli bir haftanın son eylemini, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı'nda yaptım. Uğur Mumcu'nun büyük bir dikkatle izlediği bir konu da eğitim oldu- ğu için, "Nasıl Bir Eğitim Istiyoruz?" sorusunu bir de orada sorduk ve tartışmalarla geliştirdik. Uğur Mumcu, ülkemizde "araştmcı gazeteci" çığ- rının önünde olmuştu. Onun arkasından Güldal Mumcu'nun kurduğu merkez, pek büyük bir atılım örneğidir; yıllardır, araştırıcı gazeteci ordusunagenç yetenekler katıyor, Uğur Mumcu'nun ruhunu şad edi- yor, Bunu, bu gidişimde tekrar gördüm ve mutlu ol- dum. Okurlar bu yazıyı okuduğunda, bir davete katıl- mak için hazırlanıyorum: "Ali Uzun'un nazlı kızı", öğleden sonra, dostlarını bir araya getirecek. Halit Çelenk'in sağlıklı oluşunun sevincine o da eklene- cek... 5TOPLUM KURULUŞU TEPKİLİ: Ikti<laıv guaumlu örgiit istiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hüküme- tin kendi güdümünde İnsan Haklan Danışma Kurulu (ÎHDK) oluşturmak istediğini belirten 5 sivil toplum örgütü kuruldan aynldı. Türkiye In- san Hakları Vakfı Başkam Yavuz Önen, hükü- metin insan hakları konusunda samimiyetsiz davrandığı ve AB kapısında göstermelik bir yak- laşmı sergilediğı eleştmsinde bulundu. Türk Ta- bipleri Birliği (TTB) lkinci Başkanı MetinBak- kalcı, AKP iktidannın ne hukuka ne yasalara hürmet ettiğinı, kendi güdümünde bir İHDK is- tediğini vurguladı. KARALAMA KAMPANYASS Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Türkiye İn- san Haklan Vakfı, Türkiye İnsan Haklan Kuru- mu Vakfı, TTB ve Adli Tıp Uzmanlan dün or- tak bir basın toplantısı düzenleyerek lHDK'den çekildiklerini açıkladılar. TODAl temsilcisi Ya- semin Özdek de istifa edenler arasında yer aldı. Türkiye İnsan Haklan Vakfı'ndaki basın top- lantısında konuşan Yavuz Önen, İHDK'nin 4643 sayılı yasayla insan haklannı kapsayan konular- da daiuşma orgam görevmi yapmak üzere ku- rulduğunu anımsattı. Ancak hükümetin AB uyum paketlerinde kurulun görüşüne başvurmadığını anlatan Önen, "ÎHDK'ye karşı bir karalama kampanyası düzenlenmiştir. İHDK Yönetmeliği değişnrilirken de yeni üyeler atanırken de danış- ma gereği duyulmamış, kurulun önerdiği isim- leryeniüyeatamalannda dikkate ahnmamışar'' dedi. Önen, hükümetin 14 kurul üyesinin görev- lerine son verdiğini de anımsattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle