Katalog

25 MART 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İtfaiye grup amiri yangında can verdi SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk İSTANBUL(AA) - Bahçelievler'deki bır tekstil fırması- nın deposunda çıkan yangına müdahale ederken zehirlenen 4 itfaiyeciden biri hayatını kaybetti. Yenibosna Merkez Ma- hallesi Oruç Reis Cadde- si'ndekı bir testil firması- nın bodrumundaki depo- da, henüzbelirlene- meyen bir nedenle yangın çıktı. Içten yanma şeklinde de- vam eden yangına müdahale eden 4 it- faiyeci çıkan gazdan etkilendi. Bu itfaiye- cilerden Bakırköy itfaiye Grup Amiri Yaşar Yalçın kaldırıldığı hastanede ya- şamını yitirdi. Cinnet getiren işçi dört kişiyi öldürdü tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Torbalı'da cinnet getiren ışçi, aile- sinden 4 kişiyi öldürdü. Edinilen bilgiye göre, Torbalı Yazıbaşı belde- sinin Kuşcuburun Ma- hallesi'nde oruran Mus- tafa A. (33), evdeeşi Se- lin (30), oğlu A. K. (7), annesi Dudu (65), baba- sı Hüseyin (70) ile kız kardeşi Neriman (25), erkek kardeşi Hanefı A'yı (26) tabancayla vurdu. Mustafa A., daha sonra silahıyla başına ateş ederek intihar etti. Mustafa A'nın kansı Se- lin, oğlu A.K. ile annesi Dudu ve babası Hüseyin A., yaşamını yitirdi. Ne- riman ve Hanefi A. ya- ralı olarak kurtuldu. KIBRIS POÜTİKASI. Art arda meydana depremler nedeniyle psikolojisi bozulan bölge halkı için yardım çağnsında bulunuldu Bingöl yine şokta 'Yıpranma hakkı' istemi • İSTANBUL (AA) - Sendikalara üye bir grup za- bıta "Ayrımsız, ayncalıksız yıpranma payımızı istiyoruz" yazılı dövizlerle Usküdar Ahmediye Meydanı'nda loplandı Burada konuşan Bem- Bir-Sen 7 No'lu Şube Başkanı Orhan Şanlıer, TBMM'nin gündeminde bulunan Emeklilik Si- gortaları Kanun Tasarısı'nda zabıta personeline fiili hızmet süresinde indirim sağlayan yıpran- ma hakkı öngörülmediğini kaydederek zabıtala- ra da polis ve itfaiye personeli gibi "yıpranma hakkı" verilmesi gerektiğini kaydetti. Daha sonra taleplerini içeren bir dilekçeyı TBMM'ye fakslayan zabıtalar ışyerlerine döndü Rehberlerden kurs tepkisi • ANKARA (Cumhuriyet Büriisu) - Turist Reh- berleri Birliği (TUREB), yenı rehberlik kursları açmaya hazırlanan Kültür ve Turizm Bakanlı- ğı'na tepkı gösterdi. TUREB tarafından yapılan yazılı açıklamada, sektörde var olan işgücü faz- lasının işsizlik sorununu körükleyeceği öne sü- rülerek "Açılacak kurslarla mevcut rehberler arasına işsiz rehberler katılmak ısteniyor. Bu kurslar açılırsa kokartlanmızı Bakanlığa ıade ederiz" denildi. Açıklamada, yaklaşık 800 pro- fesyonel turist rehberinin sorunlarına çözüm beklenirken "yeni kurs açılacak" haberinin ca- mialannda şok etkisı yarattığı belırtildi. Sahte rakı îçin bir dava daha • tstanbul Habcr Servisi - Şişli'de sahte rakı imal ederek piyasaya sürdüklen öne sürülen 3 sanık hakkında, 2 ile 15 yıl arasmda ağır hapis cezası istemiyle dava açıldı. Iddianamede, Istanbul'da yapılan bir operasyon sırasında gözaltına alı- nan sanıklardan Cengiz Çelik'in, ifadesinde, sahte rakı ürettiğini, bu rakıları Bahyettin Bu- lut'un piyasaya sürdüğünü, Yıldıray Özer'in de yanında çalıştığını söyledıği belırtildi. Iddiana- mede, Çelik'in 5 ile 15 yıl arasında ağır hapis, Bulut ve Özer'in de 2 ile 7.5'er yıl arasında ağır hapis cezasına çarptınlmaları ıstendı. 823 ton kaçak şarap ele geçti • DENİZLİ (Cumhuriyet) - Denizli'nin Bekilli ilçesindeki Yeşıloba, Gömce ve Sınklı köyle- rindeki şarap imalathane ve depolarına baskın düzenlendi. Yeşiloba kÖyünde, Hakkı Ö'ye (53) ait Medele Alkollü Içecekler Hayvancılık ve Tanm Ürünleri şirketınin deposunda, ka- çak olarak üretildiği belirlenen 690 ton şarap ve 296 ton sirke ele geçirildi. Gömce köyün- de, Ahmet K'ye (63) ait işyerinin deposunda 30 ton ve Sınklı köyünde Selahattin A'ya (50) ait depoda da 103 ton şarap bulundu. 'Yarışçı' arkadaş kurbanı • İSTANBUL (AA)-E-5 Karayolu'nda arkadaşla- rıyla hız yanşına gircn genç, motosikletıyle sivil polis aracına çarptıktan sonra bariyerleri aşarak yaralandı. Göztepe mevkiinde motosikletli arka- daşlarıyla yanş eden Yavuz Karakılıç (25), mo- tosikletının hâkimiyetıni kaybederek önce sivil bir polis otomobiline çarptı, ardından da bari- yerleri aşarak yolun kenarına savruldu. Yanş et- tiğı arkadaşlarının olay yerinden ayrıldığı öğre- nilen Karakıhç'a ilk müdahaleyı, İcaza yerıne gelen polisler yaptı. Tedavı altına alınan Karakı- lıç'ın hayatı tehlıkesının bulunmadığı bildirildı. Yurt Haberleri Servisi - Bin- göl'ün Karlıova ilçesi bir hafta aradan sonra öncekı gece 5.5 ve 4.7 büyüklüğündeki depremlerle yeniden sarsıldı. Panik nedeniy- le şoka giren 20 kışı hastanede tedavi altına alındı. Art arda mey- dana gelen depremler nedeniyle evlerine giremeyen bölge halkı- nın psikolojisinin iyice bozuldu- ğu belirtilerek yardım çağnsında bulunuldu. Karhova'da ilk sarsınu önceki ge- ce saat 23.44'te meydana geldi. 5.5 büyüklüğündeki depremin ar- dından saat 01.40 sıralanndaysa 4.7 büyüklüğünde bır deprem daha yaşandı.Karhova Kaymakamı Er- kan Çapar, depremde yaralanan olmadığını tespit ettiklerini, an- cakpanik nedeniyle şoka giren 20 yurttaşın tedavi altına alındığını söyledi. Çapar, Kaynarpınar kö- yündeki öğretmen lojmanıyla Vi- ranşehir köyündeki sağhkevinde cıddi hasar meydana geldiğini be- TOPBAŞ: DEPREM RİSKİ ŞANS İstanbul Haber Servisi - Istanbul Büyükşehir Beledıye Baş- kanı Kadir Topbaş, Istanbul'un deprem riskinin lehte kullanıldığı halde kentin yenileşmesi açısından bır şans ol- duğunu söyledi. Büyükşehir Belediyesi ile lngiltere'nin îs- tanbul Başkonsolosluğu'nca ortaklaşa düzenlenen "Türld- ye-tngiltere Kentsel Dönüşüm/Yenileşme Sempozyu- mu"nda, Istanbul'un kentsel dönüşüm çalışmalarında dı- ğer ülkelerin tecrübelerinden yararlanmak ıstedıklerini ifa- de eden Topbaş, "tstanbul'un şansı, önünde örnek çalışma- ların olnıası. tstanbul ciddi anlamda yatınmcıların ılikkatini çekiyor. Geçmişin hatalannı yapmak istenıiyoruz" dedi. lirterek bu binalann önceki dep- remlerde hasar görmesi nedeniy- le boşaltılmasının, olası bir yara- lanma veya can kaybını önlediği- ni bildirdi. Bölgede son bir haftada yaşanan depremler bölge halkınm psikolo- jisinide iyice bozdu. Evlerine giremeyen yurttaşlar durumlannın belirsizliğine isyan ettiler. Bu arada Muş Vali Vekili Şaban Acar, dünkü depremin etkisiyle vatandaşlann evlerini terk ettik- lerini söyleyerek "Yaptığnnız ilk beliriemelere göre depremde ha- sar meydana gelmedi" dedi. 1 ARTÇI SARSIMT Jeofizik Kurumu Başkanı Prof Dr. Ahmet Ercan, depremin 14 Mart'tagerçekleşen 5.9 büyüklü- ğündeki depremin artçı sarsıntısı olduğunu bildirdi. 5.5'likbüyük- lüğün artçı bir deprem için fazla sayılabileceğine işaret eden Er- can, ardı ardına oluşan depremle- rin bu bölgede ciddi bir gergınlik birikiminin olduğunu ortaya koy- duğunu vurguladı. Ercan, "Bölge- de aynnölı araşbrma yapmak ge- rekiyor. Karüova'nuı 150 kilomet- re doğusu ve batısı korkutucu bir alandır" şeklinde konuştu. TMMOB Jeofizik Mühendis- leri Odası tstanbul Şubesi Başka- m Yrd. Doç. Dr. OğuzGündoğdu, Marmara'da Richter ölçeğine gö- re 7.0 büyüklüğünde bır deprem beklendiğini, buna herkesin ha- zırlıklı olması gerektiğini söyledi. Tekirdağ'da kınlacak faydan kork- tuklannı vurgulayan Gündoğdu, "Bu fay Tekirdağ'dan Yeşilköy'e doğru ve Yeşilköy tarafından Te- kirdağ'a gidebiür. Ayrıca ortada- ki fayda da kırüma meydana gele- bflir. 100 kilonıetrecivanndabir fay var. Bu arük net" diye konuştu. EKOLC ÎSTANBU ADSF Fuarcılık tarafından düzenle- nen "4. Uluslararası Organik Ürün- ler ve Çevre Fuarı - Ekoloji Istan- bul 2005", Dolmabahçe Kültür Mer- kezi'nde açıldı. Fuarın açılışına katılan eski milletvekili ve Bah- çeşehir Üniversitesi öğretim üyesi Ediz Hun, sağlıklı, sürdürü- lebilir biryaşam için sağlıklı beslenmenin uygulanması gerekti- ğini, sağlıklı gençleryetiştirmenin yolunun da doğal gıdaların se- çiminden geçtiğini belirtti.Ekolojik Yaşamı Destekleme Derne- Ekoloji fuarı açıldı ÇIKAN KAVGADA 4 ÖĞRENCİ YARALANDI MÜ'de gerguJik devam ediyor İstanbul Haber Servisi - Mar- maraÜniversitesi'nde TKP'li öğ- rencilerle ülkücü grup arasında çatışma çıktı. Marmara Üniversitesi (MÜ) Göztepe ve Haydarpaşa kampus- larında iki gün önce başlayan ger- ginlik bugün de devam etti. Tür- kiye Komünist Partisi'ne (TKP) üye bir grup öğrenciyle ülkücü öğrenciler arasında çatışma çık- îı. Çatışmada biri TKP'li olmak üzere 4 öğrencı yaralandı. Yara- lı öğrenciler, yerleşkedekı polık- linikte yapılan tıbbi müdahalenin ardından taburcu oldu. TKP üye- si öğrenciler yaptıkları açıkla- mada, ellerinde satır olan ülkü- cü grubun saldırdığı belirtilerek "Günlerdir öğrencilerin kiınlik tespitli suç duyumlarına karşın hiçbir adıtn atmayan MÜ. yöne- tinıi bugünokulumuzdayaşanan- ların suç ortağıdır" denildi. ği (Ekoder) Başkanı Prof. Dr. Rah- mi Türk de amaçlarının bu ülke- nin ve dünya insanlarının daha sağlıklı beslenmesi olduğunu söy- leyerek, "Bir diğer hedefimiz de adeta çağımızın hastalığı hali- ne gelen kansere karşı ciddi bir mücadele vermek" dedi. Açılış- ta, Akasya Koleji öğrencileri de atık ürünlerden yapılmış rttim alet- leriyle şarkılar seslendirdiler. Gazetemizin standının da bulunduğu fuar, 27 Mart'a dek açık kalacak. (Fotoğraflar: SERKAN YILDIZ) 'MESLEK' OLARAK ALGILIYORLAR Öğrencilerin mafya özentisi ADANA(AA) -Televizyon ka- nallannda son yıllarda sıkça yer alan mafya ıçerikJi film ve dızi- lerin özendirici etkisinin, ılköğ- retim çağındaki çocuklann bu ki- şileri "meslek sahibi" olarak al- gılamalaruıa yol açtığı belirtil- di. Adana'daki 12 ilköğretim okulunda 868 öğrenci ile yapılan araştırmada sosyoekonomik dü- zeyi ait sınıfta olanların yüzde 1 4'unün, orta olanlann ıse yüz- de 1.8'inın mafya olmayı mes- lek olarak gördüğü ortaya çıktı. Öğrencilerin meslek beklen- tileri arasında, yüzde 28.5 ile öğretmenliğin birinci sırada, yüz- de 13.3 ile doktorluk ve eczacı- lığın ikinci sırada yer aldığı sap- tandı. Doç. Dr. Adnan Gümüş, araştırmamn mafyalığın, toplu- mun bir iş kaynağı ve meslek smıfı olarak değerlendirildiğini ortaya koyduğumı söyledi. GENİŞ AÇI HtKMET BtLA Geç Kalan Sağduyu Sözüm, DEHAP liderlerine değil. "Türk bayrağı Kürtlehn de bayrağıdır" derken kimseyi inandıramadığını, inandırmak zorunda da olmadığını bilen Tuncay Bakırhan'a değil. Birlik mesajları veriyormuş gibi yaparken bile, konuşmasına "Hiçbir Kürt yurttaşım" diye başla- yarak, ayrı bir ülkenin yurttaşlarından bahsediyor- muş izlenimini veren Osman Baydemir'e de değil. Bu ve benzeri arkadaşlar zaten niyetlerini ortaya koymuşlar. Hükümete de yasadışı örgüte de aynı mesafede olduklarını söyleyerek ortaya koymuşlar. ölen teröristlerin evlerine ziyaretlerle ortaya koy- muşlar. Parti mitinglerinde açılan pankartlarla, bayraklar- la, posterlerle, atılan sloganlarla ortaya koymuşlar. Ocalan'ın kardeşinin elini öpme yanşına girerek ortaya koymuşlar. Sürekli, "Kürtler", "Türkler", "Benim Kürt yurtta- şım" gibi deyimleri kullanarak, ırk ayrımcılığının al- tını bastıra bastıra çizerek ortaya koymuşlar. Onların durumu belli. Sözüm onlara değil. Sözüm, Apo lehine slogan atan, zafer işaretleri yapan Norveç Büyükelçisi'ne de değil. Norveçli, Isveçli, Alman, Fransız, ftalyan... Bunların Diyarba- kır aşkını zaten biliyoruz. Kimilerinin orayı bir 'baş- kent' olarak görüp gösterdiğini de biliyoruz. Sözüm Türkiye'nin sivillerine... Nevruz törenleri -ya da eylemleri- sırasında Türk bayrağının ayaklar altında çiğnenmesi ve yakılmak istenmesine tepki yağdı. Başta Meclis olmak üzere bazı meslek örgütleri, bazı sivil toplum kuruluşları, bazı üniversiteler Türk bayrağına saldıranları kına- dılar. Tepkiler hâlâ sürüyor. "Bunu zaten biliyoruz" diyebilirsiniz. Evet, ama, bu konuda hâlâ yanıtsız kalan sorular var. Soru 1: Bu tepkilerin büyük çoğunluğu neden Genelkurmay'ın bayrağa saldırıyı sert bir biçimde kınayan, bayrağın korunması için kanının son damlasına kadar savaşmaya hazır olduğunu hatır- latan açıklamasından sonra geldi. Soru 2: Bu sivil kurum ve kuruluşlar için bayrağa yapılan saldırı kınanması gereken bir olaysa neden hemen tepki göstermediniz? Bu kadar önemli bir olay değilse, neden Genelkurmay'ın çıkışından sonra sesinizi yükseltip askerin peşine takıldınız? Aslında bu sorular Türkiye'nin 'büyük medya's\- na da sorulmalı. Bayrağın yakılmasını 'birkaç çapulcunun işi' ge- rekçesiyle büyütmediğini söyleyen, ama ertesi gün 'Bayrak ortak değehmiz' diyen ancak artık hiç kimseyi inandıramayan Leyla Zana'yı manşetlere çıkaran 'büyük medya'ya.. 'Basra harap olduktan sonra' sağduyu çağrıları yapan 'büyük medya'ya... AB ile uyum, insan hakları, demokratikleşme ile içeriden ve dışarıdan körüklenen kör ırkçılığın ayrı- mını hâlâ fark edemeyen medyaya... O 'büyük medya'nın oturup düşünmesi gereki- yor. 'Büyük medya' yönünü kaybederse, hızla geli- şen olaylar karşısında yalpalayarak sürüklenirse, gidişat hiç de iyi değil demektir. Gidişat da iyi değil zaten. [email protected] Tanllll um:ag söyleşlsine katıldı 'Eğitim sistemi umuisuzluğaitiyor 9 ANKARA(CumhurivetBürosu)-UğurMum- cu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag), Prof. Dr. Server TaniDi'nin konuşmacı olarak katıl- dığı "Nasıl Bir Eğitinı tstiyoruz?'' konulu söy- leşi düzenledi. Dün yapılan etkinliğe yurttaşlann yoğun ka- tılımı dıkkat çekti. Tanilli konuşmasında eğiti- min "laik" ve "ulusaP olmasının önemini vur- guladı. Tanilli, Köy Enstitüleri, Halkevleri ve Halkodaları'nın Türkiye'nin bir "ışıkkaynağı" olduğunu belirterek bunlann kapatılması ile eğitim sisteminin kötüleştiğini kaydetti. Eğitimin özelleşmesini eleştiren Tanilli, ulu- sal bir eğitimin olabümesi için eğitimin kamu- sal alanda olması gerektiğini dile getirdi. Tanilli, eğitimin devlet görevi olduğunu di- le getirerek "Eğitim sistemi, parası olanın ya- rarlandığı bir şey haline geldi" dedi. Gençle- rin geleceğe ilişkin umutlannın mevcut eği- tim sistemi dolayısıyla kalmadığını anlatan Prof. Dr. Server Tanilli, "Eğitimsistemininye- niden düzene girebilnıesi için yeni baştan bir devrim gerekmektedir'' diye konuştu. Savcı Özün 27. ölüm yıldönümü Hukukçulara hâlâyolgösteriyor tstanbul Haber Servisi - Ankara'da 24 Mart 1978 tarihinde faşıstlerce öldürülen savcı Do- ğan Öz, ölümünün 27. yıldönümünde özlem- le anıhyor. 1997 yılında MHP genel başkanhğına aday olan tbrahim Çiftçi, savcı Öz'ü tasarlayarak öl- dürmekten yargılandı ve bu süreçte, cinayeti iti- raf etmesine ve idam cezasına mahkûm edil- mesine karşın Askeri Yargıtay Daireler Kuru- lu Karan gereği beraat etti. Yurtsever Gephe Hu- kukçular Inisiyatifi'nden yapılan yazılı açık- lamada, Öz'ün günümüzde de yol gösterdiği, örnek olduğu vurgulanarak "Yurtseverhukuk- çulann mücadelesi devam ediyor" denildi. Doğan Öz'ün katledilmesinin sebebinin ay- dınlık, yurtsever ve ilerici kimliği olduğu be- lirtilen açıklamada, "Bu kimliğiyle yürüttüğü savcdık mesleğinde yurdu için, halkı için hiç durmadan çahştL Bu nedenle faşistgüçlcrin he- defi haline geldi. Doğan Öz, bu ülkenin yurtse- ver hukukçulanna ağu* ama onurlu sorunüu- luklar dtvretmiştir'' denildi. V 4