Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: CUMHURIYET VAKFI
adına ÎLHAN SELÇUK
layın Yönetmenı: tbrahim
Yıldız # Yazıişleri Müdürü: SaHm
Alpaslan#Sorumlu Müdür: Mchmet
Sucu # Haber Merkezi Müdürü:
Hakan Kara
tstihbarat: Cengiz Yıldırım # Bkonomi: Hasan
Eriş • Küllür: Egcnıen Berköz # Spor: Ab-
dülkadir Yikclmmı • Makaleler: Sami Ka-
raören • Düzcltmc: Abdullah Yazıcı • Bil-
gi-Belge: Edibe Buğra • Yutt I labcrlcrı: Mch-
mct Faraç • Avnıpa Temsilcisi: Güray Öz
Yayın Kurulu: tlhaıı Selçuk
(Başkan), Emrc Kongar (Da-
nışman), Orhan Erinç, Hikmvt
Çctinkaya, Şükran Soner, tb-
ı ııhıııı Yıldız, Orhan Rıırsulı,
M ustafa Balbay, Hakan Kara.
Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kal:4. • Mücsscse Mü-
Bakanlıklar Tel 4195020(7hat), Faks: 4195027• tzmirTemsilcisi: dflrü:ErolErkut
8erd«rKmk,H.ZiyaBlv. 1352 S. 2/3 I el 4411220, Faks: 4418745 •Bilgilşlem;
• AdanaTemsilcisi:Çetin Yiğcnoğlu, inünüC'd I19S.No: 1/1,Tel: Alınıet korulsan
363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Tcmsilcisi: Alııııci üruçoğlu • Sali!) Fazllet
('umhuriyel ( aıl 80/5 Tel: 0242 2480057 Fav 2430509 Kuza
• Cumhuriyet Reklam:
# Citmel Müdür: ÖzJem
Ayden Tel: (0212)51241
19-5124830-5124778
Fax:(0212)513 8463
Yayımlay>n;Yaıı<juııllalx-rA|araıBasınvcYaymnlıkAŞ, TürlmrapjCıd 3W41 ('ajjalırtlu 34334 tsanbul PK.lMt Sutei34435lıt, kl.lü2li)5l2O5O5Cühai) Fıks:((W 12)3138595
Ynygm siirell ytyuı ISiislı. Merke/da/etcUergı tteım YayınulıkSan vc Ilc A>> I alıh Mah Hassn HnsrıC'.-ul Srımandını Kaıtıl Islaıılnıl Dagltıın: MeıİK UtJlUm Ha/jılaııu Sm n IK. A.!>. 7 ŞUBAT 2005 lmsak:5.34 Güneş:7.02 Ögle: 12.25 lkindi: 15.09 Akşam: 17.37 Yatsı: 18.58
12 günde 30 bîn ziyaretçi
• LONDRA (AA) - Londra'da,
lngiltere'nın en saygın sanat, kültüf ve tarih
kurumlanndan bıri olan Royal Academy of
Arts tarafından açılan "Türkler: Bin Yıllık
Yolculuk 600-1600" sergısini 12 günde 30
bini aşkın kışının zıyaret ettığı bıldirildi.
Uygurlar, Selçuklular ve Osmanhlara aıt
eserlerin yer aldığı, kronolojik olarak
sıralandığında Türklerin oı ta ve Uzak
Asya'dan başlayarak Anadolu'da son bulan
yolculıığunu anlatan sergideki 370 eserin
lngiliz halkı ve Londra'yı zıyaret eden
turistlerin büyük ilgisini çektiğini belirten
Royal Academy of Arts yetkilileri, ziyaretçi
sayısımn memnuniyet verici olduğunu ifadc
ettiler. 12 Nısan'a kadar açık kalacak sergınin
400 bini askın ziyaretçi çekmesi bekleniyor.
Sesli mesaj yazıya dönüştü
• LONDRA (AA) - Son yıllarda gıderek
yaygınlasan eep telefonlarıyla mesajlaşma
ahşkanlığının, cep tclefonu teknolojisinde
yeniliklerle daha da yaygınlaşması bekleniyor.
ingiltere'de yayımlanan The Maıl on Sunday
gazetesinin haberine göre, yeni cep
telefonlannda kişi artık mesaj yazmak için
parmaklannı, göziinü ve beynini yormak
zorunda kalmayacak. Telefon kullanıcısı sesli
mesajını cihaza kaydedecek ve cihaz
kaydedilen bu sesi yazılı hale getirecek. Yeni
teknolojiyle telefonun sahibinin sesini
tamyarak sesli mesajı yazılı hale dönüşrürecek
şekilde tasarlandığını kaydeden gazete, yeni
teknolojiyc sahip bu telefonların 2006'dan
itibaren İngiltere'de kullanılabileceğini
bildirdı.
Istanbul, erkekleri değiştiriyor
• İSTANBUL (ANKA) - Istanbul
Büyükşehir Belediye Başkanhğı'nca yapılan
araştırma, tstanbul'a geldiklen sonra yaşam
tarzmda, inanç ve siyasi düşüncclerinde,
ekonomık durumda yaşanılan
değişikliklerden erkeklenn daha çok
elkilendiğini ortaya koydu. Ankete katılan
erkeklerin yü/dc 82'si "îstanbul'a gelmekle
hayat tarzım dcğişti veya biraz da olsa
değiştı" derken, bvı oran kadınlarda yüzde
67.2 olarak belirlendı. Îstanbul'a gelen
erkeklerin yüzde 27.6'sının koııuşma ve
şivesinde net bir değişiklik olurken, bu oran
kadınlarda yüzde 21.5'te kaldı. Îstanbul'a
geldikten sonra inançlan değişen erkeklerin
oranı yüzde 7.4 ıken, kadınlann oranı da 5.5
olarak belirlendi. Erkeklerin yüzde 29'u,
kadınlann yüzde 26.7'si siyasi görüşlerinin
kısmen de olsa değıştığini belirtti.
Oscar'sız ünlüler
• AJNKARA (AA) - Amerikan Fılm
Akademisi'nin internet sıtesi, yaşanılan
boyunca Oscar'ı hiç ellerinde tutamayan,
aileleri ve yapımcılanna o
kürsüden hiç teşekkür
edemeyen pek çok dev ismi
ortaya koyuyor. Sinema
devleri C'ary Grant, Burt
Reynolds, Marlene Dietrich,
Judy Garland, Greta Garbo,
Rita Hayvvorth, Ava Gardner,
Deborah Kerr ile yeni
kuşağın gözde oyımcuları
Tom Cruise, Brad Pitt, Nick
Nolte, Ralph Fiennes, Jim
Carrey, George Clooney,
Meg Ryan Oscar'ı düşleyen
isimlerden birkaçı. Onur ödülleri sayılmazsa
Oscar'ı hiç alanıayan sinema devlerinden
bazıları ise şöyle sıralanıyor: Marlene
Dietrich, Irene Dunne, Albert Finney, Peter
Fonda, Greta Garbo, Ava Gardner.
Ava Gardner.
* ? ^ ^ S ^
Sit alanlanyla çevrili Muğla'ya kurulması tasarlanan fabrika verimli arazileri toza bulayacak
evreninkalbinebeton
ATIL KUTOĞLU BİZANS KOLEKSİYONUNU TANITTI
New York'ta 'Kâtibim
fstanbul havası esti
Modacı Atıl Kutoğlu'nun 2005/06 sonbahar-kış
modasına yönelik hazırladığı, "Turqualite"
projesi çerçevesinde Sabancı Grubu'nun
desteğiyle düzenlenen ve Bossa'nın özel olarak
ürettiği kumaşlardan dikilen yaklaşık 60 parça
giysinin sergilendiği "Bizans" temalı
koleksiyonunu tanıtmak için ABD'nin New York
kentînde düzenlediği defıle moda çevrelerinden
büyük ilgi gördü. Kutoğlu'nun New York Moda
Haftası kapsamında Bryant Park'ta kurulan dev
çadırda, Türk müziği eşliğinde, 27 ünlü manken
tarafından sunulan, Osmanlı ve Bizans esintili
koleksiyonu uluslararası medya ve moda
otoritelerinden oluşan bine yakın davetlinin
akınına uğradı.
Özellikle 1950'lerin ünlü Amerikalı caz sanatçısı
Martha Kitt'in sesinden sunulan "Kâtibim" şarkısı
Istanbul havası estirdi. Top model Karolina
Kurkova'nın açılışını yaptığı ve 3 kıyafet sunduğu
defilede ünlü top modellerce 60'a yakın kıyafet
tanıtıldı. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Güler Sabancı ile Bossa Yönetim Kurulu Başkan
Yardımcısı Demet Çetindoğan Sabancı da
izleyiciler arasındaydı. Defilede ay-yıldız işlemeli
elbiseler ve yine ay şeklinde tıraşlanmış kürk
paltolar izleyicilerde hayranlık uyandırdı. Son
koleksiyonunda yine bolca "ay-yıldız" kullandığını
söyleyen Atıl Kutoğlu "Ay-yıldızsız yapamıyorum"
diye konuştu. (Fotoğraf: AA)
OKTAYEKİNCİ
"4bineyakın tescilli evin bıılıın-
dugu, 13 kentsel sit,43 doğal sit ve
97 arkeolojik sit alanıyla Muğla,
ayrıca özcl çcvre koruma bölgele-
ri ve çok geniş ornıan alanlanyla
da koruma hukukuııun cn yay-
Rin uygulandığı ilimiz..."
Muğla Valisi HüseyinAJksoy,
Muğla İJniversitesi'nden
I'rof.Dr. Adnan Diler'in yönc-
tımmde gerçekleşen "Kültürel
ve Doğal Kaynak Yönetimi Ön
Araştirmasrna aıt kıtabm sunu-
şunda bunları söylüyor...
Aynı araştırmaya göre yine
Muğla'da dağlar, vadiler, delta-
lar, ormanlar, ku-
mullar vb. yerlerin
dışında kalan "yer-
leşime uygun alan-
lar" ilin yüzde
30'unu oluşturıırken
buralann da yaklaşık
"yansında" sit ka-
rarları bulunuyor...
tşte böylesine ge-
nişlikte "inıaı kısıtla-
ması" olan ve yapı-
laşmanın en düşük
oranlarda tutulması
ıçın tüm yasal önlem-
lerın alındığı; sadece
tarihsel ve kültürel de-
ğil, doğal zengınlikler
bakınıından da ülke-
nin "cennetbölgesi" olarak ün ya-
pan bir ilimize, yıllardır dayatılan
"çimento fahrikası" yeniden güıı-
demdc...
Üstelik fabrika Yatağan ilce-
sınde kurulacak. Arkadaşımız O/r
can Özgür'ün bildirdiğine göre,
mayısta temelı atılması planla-
nan "betonlaşma" fabrikası ıçın
Kafaca ve Kaplancık köylennın
bulunduğu ovaya "hâkim" konu-
mundaki ÇomakTepesi'nde 100
dönümlük bir arazi satın alınnuş.
Yani, sebze, meyve ve tütünde
Muğla'nın en verimli ovaların-
dan birinin "tepesinde" yer ala-
cak çimento fabrikası, sadece bu
konumuyla bile tozunu, dumanı-
nı ve kirini "en geniş alana" ya-
yacak. Bir yandan ilin genelinde-
ki SİTlere göz koyan "betonar-
yapûaşmamn
enaza
indirilmesi için
yasal önlemlerin
alındığı bölgede
kurulması
planlanan
çimento fabrikası
hem insan
sağlığını, hem sit
alanlannı hem de
hem verimli
arazileri
tehdit ediyor.
ıııc yapılaşnıaya'" malzeme deste
ği verirken bir yandan da "üzeri-
neçııllandığı" ycmyesil ovada ta-
nma vc insan sağlığına yeni bir
"darbeodağı" oluşturacak...
Muğla'nın ilk koruma kararla-
nııda ımzası bulunan 1970'lenn
ve 1980'lerin belediye başkanı
ve eski Bayındırlık Bakanı Er-
man Şalıin bu kaygılarını anlat-
masına ve Muğla Valisi Hüseyin
Aksoy da "Sil alanına i/insiz çi-
mento, tuğla, dcnıir vb. gibi inşa-
at mal/emesi sokulama/.." uyarı-
sını her firsatta dile gctirmcsine
rağmen ınşaat malzemesi bir ya-
na, çimento fabnkasınanasıl izin
verilebiliyor?
Yatırınıın sahıpleri,
Denizli Sanayi Odası
Başkanı Abdülkadir
IJlusu baskanlığında
120isadamı...Bugrup
adına geçenlerde Ya-
tağan Belediye Baş-
kanı 'm ziyaret eden
Ulusu, fabrika kurul-
duğunda işsizlığın aza-
lacağını ve ılçe eko-
nomisınin güçlenece-
ğiııi söylüyor.
CHP'li Başkan Haş-
met Işık ise "llçemi-
zin çehresi degişecek"
dıyerck fabrikaya des-
tek verdiğini açıklı-
yor... Belediye başka-
nırun hem "partilisi" hem de mes-
lekte "ağabcyisi" olan Ernıan Şa-
hin ise
u
Yata|an'da bu fabrika
ycrinc MuğlaUniversitesi'nebağ-
lı fakülteler, yüksckokullar kurul-
ıııalı.." diyor ve ekliyor:
"Geçen yıl Muğla'da 2 nıilyo-
nun üzerinde turist konakladı.
Mugla İJniversitesi'nin öğrenci
sayısı 14 bini aşlı. Bu rakamlar
Muğla'nın geleceginin asıl tercih
rakamları; çimento üıvlimi de-
giL." Fabrikanın "izin alma
n
sü-
recinde herkesi şaşırtan bir baş-
ka gelişnıeyse "ÇED Rapo-
ru'ııun oluıııhı olıııası"...
ÇED Raporu'nda, lemel soru-
nun genclde Muğla ilinde "Sit
dokulannı tehdit eden betonar-
me yapılaşınay ı özendiı menıek"
olduğuysa göz ardı ediliyor.
NDİ KENDİNE MUAYENE YAŞAM KURTARABİLİYOR
Erkeldere meme
kanseri taraması
ŞULEKÖKTİ1RK
Çoğunlukla kadınlann hastalığı olarak
bilinen meme kanseri erkekleri de etki-
liyor. Uzmanlar, her bin erkekten 1-2'sin-
de görülen meme kanserinden korun-
mak için erkeklerin de kendilerine me-
me muayenesi yapmalan gerektiğini be-
lirtiyorlar.
Türkıye Kanserle Savaş Vakfı (TKS V)
Erken Tanı Merkezi'nde ücretsiz meme
muayenesi kampanyası başlattı. Meme
kanserinin erkeklerde de görülmeye baş-
lanması nedeniyle erkekleri de meme ta-
raması kapsamına alan kampanya 15
Mart'a kadar sürecek. Kampanya bo-
yunca erkeklcr vc kadınlar ücretsiz me-
me muayenesinden yararlanabilecek.
TKSV Başkanı Prof. Dr. Metin Er-
teıtı, erkeklerde de boyııt olarak küçük-
te olsa kadınlarda olduğıı gibı aynı ana-
tomik yapılardan oluşan meme dokusu
bulunduğunu belirterek meme dokusun-
da gelişccck iyi veya kötü huylu tümör-
lerin kadında gelişeceklerle aynı patolo-
jik yapılan gösterdiğini söyledi.
Ilaç, sigara kullanımı, hızla ve aşırı
kilo alınmasının kanser gelişiminde et-
ken olabıldiğıni açıklayan Ertem, "Çev-
rc faktörleri içinde radyasyona maruz
kalnınıası, yüksek gerilim bulunan yer-
lerde, aşuı sıcak ortamlarda çalışüması
gelişimde etkcn oluyor. Genetikbozuklu-
ğun söz konusu olduğu hastahklar görtt-
lebilirken, tesüs fonksiyonlarının a/almış
olduğu sirozda, kabakulak hastalığı ge-
çirnıiş bazı kişilerde ve dışarıdan östro-
jen tedavisi gören bazı erkeklerde meme
kanseri gelişebiliyor" dedi.
Erkeklerde ılen yaşlarda ve tek taraf-
lı gelişen meme büyümesinde dikkatli
olunması gerekliğini vurgulayan Ertem
elle muayenenin önemine dıkkat çektı.
Ertem meme kanserinde erken tanı
için şu önerilerde bulundu: "Memeniz-
de normalden farklı olarakbüyüme,sert-
likveya ağn varsa ıı/maıı bir hekimebaş-
vurun."
ÇAMURA
BULAN...
rezilya Rio Karnavalı'nın
heyecanını yaşarken gü-
zellik ve eğlence meraklı-
ları da Jabaquara Plajı'nda-
ki çamur banyolarına akın
ediyor. Rio de Janeiro'nun
yakımnda bulunan Paraty
kentindeki plajda çamura
bulananlardaha sonra 'üst-
lerini değiştirmeden' kent
sokaklannda gezintiye çı-
kıyor. Brezilya'daki çamur
banyosu Dünya Tarih ve Kül-
tür Mirası'na dahil olmaya
da aday. (REUTERS)
SÖYLESİ ATTİLÂİLHAN
"...Kahrolsun Faşizm', Kimin Sloganı??..."
(Tespit/1. "Hepsinde değil, birkaç gazetede, şu ha-
ber resmiyle birlikte görüldü; ülkemizdeki siyasal kar-
gaşalık düşünülürse, anlamsız da sayılmaz:
"...Yıllarca Sol gruplar tarafından kullanılan Kah
rolsun Faşizm!' sloganı, Ülkü Ocakları'nın, ABD
Başkanı George Bush Jr'ı hedef alan, afişlerine de
yansıdı. Ülkü Ocakları'nın Ankara'nın bazı sokak-
larını süsleyen afişinde; Alman diktatör Adolf Hit-
ler'le ABD Başkanı Bush'un resimleri yan yana yer
aldı. Afişlerde, "Kahrolsun Faşizm' sloganının yanı
sıra, Sol örgütlerin simgelerinde yer alan yumruk
figürü ve 'Müslümanlar Küfre Karşı Tek Yumruk'
ifadesi dikkati çekti!.." (Hürriyet, 28 Ocak 2005)
Türkçüler'in, Ismail Gaspırnskiy'den (Gaspıralı)
bu yana, Emperyalizm'e -dolayısıyla Kapitalizm'e-
karşı olduğunu, düşündüğüm ve yazdığım için; ne afi-
şe şaşmıştım, ne de 'Kahrolsun Faşizm' sloganır la; as-
lında Faşizm, 'totaliter' bir sermaye diktasıdır ki, ırkçı-
lıkla alâkası; zamanın Almanya'sında, Yahudi Serma-
yesi'nin, Cermen Sermayesi'ni denetime kalkışması
yüzündendir; bu manada, ne Franco, Hitler kadar ırk-
çıydı, ne de Mussolini; Türkiye'den gitme bazı Muse-
vi ailelerinin, Fransa işgal edilince, Alman işgal bölge-
sinden, Italyan işgal bölgesine kaçtıkları, bilinir. Irk-
çı/Turancı ya da daha sonra, Ülkücü diye adlandırılan
(buraya dikkat!) Türkçüler'in, işi ırkçılığa, Müslüman-
lığa, ya da ikisine birden yoğunlaştırması; Türkçü-
lüğün nıhundan ve temellerinden çok, o sıradaki ulus-
lararası konjonktürün, Batı'ya -yâni Emperyalizm'e-
Türkiye'de bu türden sorunların çıkartılmasını ge-
rektirdiğindendi...
Şimdi bizzat 'Alafranga, Batılı ve Beyaz' Emper-
yalizm; Müslümanlığın 'ılık ve onlara uysal'; -deyim
yerindeyse 'alafranga'- bir çeşidini; Türkler'in ta ken-
disine ve Müslümanlıklarına karşı kullanmaya kalkıştıy-
sa; yeni durum değerlendirmeleri yapan gençlerin, ye-
ni çözümlere varmasına şaşılır mı? İHem, benim çok sev-
diğim bir atasözümüz vardır; biraz değiştirerek söyle-
rim ama, sanırım daha doğrusu budur: Ne demişler:
Türk'ün aklı geç gelir.. ama gelir!")
'Tek ııikede sosyalizm'ln asıl anlamı...'
(Tespit/2 "...Lâftabiiburada, Edvvard Hallett Carr'ın
Sovyet Ihtilâli'nden itibaren, Sosyalizm"in ulusalcı-
lığayöneldiğini saptamasına geliyor. llktanıdığım 'Ulu-
salcı' Komünistler, Senegal'den "Fildişi Sahili'nden,
fakülte öğrencisi zencilerdi; yâni Doktor M'ba ve ar-
kadaşları; ikinci Paris dönüşümde, Hasan'a (Tanrı-
kut) durumu anlatmıştım, epeyce tartıştık; henüzgidip
durumu yerinde görmediği için, söylediklerim ona ya ters
geliyordu, ya da abartılmış; ne yazık ki, Beyoğlu'nda,
Meşrutiyet Caddesi'ndeki Lala Kıraathanesi'nde (ilk
değil, ikinci 'Lala', önceki azdaha ilerde, sazlı sözlü bir
yerdi; Dario Moreno'nun şarkı söylediği yer) o yıllar-
da, ben de, 1921 tarihli Sovyet/ lngiliz Anlaşması'nda-
ki o malûm ve mahût maddeyi henüz okumamıştım; bil-
gi noksanımız çok, üstelik elimizde henüz, İnternet gi-
bi bir kolaylığımız da yoktu; oysa Anlaşma'nın 'mad-
de-i mahsusu'nda deniyordu ki:
"... Özel olarak, Rus Sovyet Hükümeti -başta Hin
distan ve Afganistan bağımsız hükümetleri olmak
üzere- Asya Halklarını; askeri, diplomatik ve her-
hangi bir eylem ve propaganda biçimiyle, lngiliz çı-
karlanna veya lngiliz Imparatorluğu'na karşı, düş-
manca eylemlere teşvik etme girişimlerinden, im-
tinâ eder (çekinir)..." (bkz. 'Ulusal dergisi', Güz 1997
sayısı, s. 99)
Aslında, 1917 Sovyet Ihtilâli'nde, 'zurnanın zırt de-
diğiyer', işte burası! Komintern, -yâni III. Enternas-
yonal - Devrim'in uluslararası düzeyde sürdürülmesi-
ni savunuyor; oysa Sovyetler Birliği Yönetimi ve Bol-
şevik Partisi, Ukrayna ve Kırım'da açlıktan ölen on-
ca insanı, Beyaz Ordular'ın yaptığı tahrıbatı, daha da
yapabileceklerini düşünerek, 'Ulusallığa' -yâni bir ba-
kıma, 'Tek Ülkede Sosyalîzm' fikrine- yatıyorlar.
İşte bunun 'nedeni' araştırılmalıdır.
Bozkurtlar, 'yanılıyor' mu? Hayır!..
Kendi kendime, 'adını koymak lâzım' demiş, öyle de
yazmıştım: Kimse açıkça itiraf etmese de, III. (Ko-
münist): Enternasyonal'in kuruluşu, Bolşevikler do-
laylı olarak II. Enternasyonal'e üye oldukları halde, II.
(Sosyalist) Entarnasyonal'in Sovyet Ihtilâli'ni bir 'dün-
ya ihtilâli'ne dönüştürmeye yanaşmayışıdır; tartışılan
sebebi, Rusya'da Işçi Sınıfı'nın azınlıkta oluşuydu; giz-
li sebebiyse; 'Beyaz, Batılı ve Hıristiyan' ülkelerin,
Sosyalistleri'nin de, Batı Emperyalizm'inden yarar-
landığı; Mazlumlar'ın soygununa katıldığıydı. Hadi en
iyisi bu değerlendirmeyi, işin erbabı yapsın; daha o za-
man Batı'ya şiddetle karşı çıkan Sultan Galiyef, de-
mişti ki:
"... Doğu'nun Batı sermayesi tarafından sömürü-
lüşünün derecesi hesap edilebilse; buradan hare-
ketle, Avrupa ve Amerika uygarlığının; ve gürültü-
cü Burjuva Kültürü'nün kuruluşundaki dolaylı kat-
kıları ölçülebilseydi; Beyaz'ların maddi ve manevi
zenginliklerinin büyük bölümünün, her renkten, her
ırktan milyonlarca yerli emekçinin kanları ve alın-
teri pahasına toplanmış, Doğu'nun artıklarından
faydalandığı görülecekti... {'Türk/Diplomatik' dergi-
si, sayı 37/38. Ocak/Şubat 1998)
Şu kadarcık aydınlık bile, 'Bozkurtlar'ın yeni afişle-
rinde 'Batı Faşizmi'nin adını koyup, öyle çağırmış ol-
ması; şaşkınlığı ya da bilgisizliği göstermiyor; tam ter-
sine, Türk'ün aklının geç de olsa geldiğini gösteriyor;
yanlış mıyım?
Meraklısı için NOT: Cumhuriyet'te ilk başladığım sı-
ralar, sorunu ayrıntılı olarak elealmış, işlemiştim; o 'Siiy-
lejiler', şu iki kitapta bulunabilir: 'Bir Sap Kırmızı Ka-
ranfil' ve 'Sultan C'aliyefAsya'daDola^unHuyalel!; hem
Sağ'\m\za, hem.S'rt/'umuza 'şâyân-ı tavsiye'dir.
e-mail:tilahan(o isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.cotn.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88